19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27NİSAN2004SAU 10 DIŞ HABERLER dishabıa cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Kıbrıs, Plana Değil Batı'ya Hayır Dedi Kim ne derse desin, K'brıslılar halkoylamasında (referandum değil) "Annan P/an;"na "hayır" dedi- ler. Türklerin yüzde 65'i, Rumların yüz- de 24'ü "evet" oyu kullandı. Bir baş- kadeyişletüm Kıbrıslıların ancak yüz- de 44.5'i planı kabul etti. Buna karşı- lıkTürklerin yüzde 35'i, Rumlann yüz- de 76'sı "hayır" dedi. Dolayısıyla, ada halkının tümünün yüzde 55.5'i, Lond- ra'da tohumu atılan, VVashington'da filizlenen, Brüksel'de beslenen, New York'ta kotarılan tepeden inme "An- nan Planı'nı" benimsemediğini "hayır" dıyerek kanıtladı. Halkoylamasında ilginç koalisyon- lann vartığı da gözlendi. Güney'de "komünist" AKEL, "sağdaki" Orto- doks Kilisesı ile Annan Planı'na "ha- yır" oyunda birleşti. Kuzey'de ise KKTC ve TC başbakanlan arasında- ki ilginç yazgı birliği göze çarptı. "68 kuşağı solcusu" olarak bilinen KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat ile "din- sel ağırlıklı sağcı" AKP'den Başba- kan Recep Tayip Erdoğan. "evet" oyunda ışbirliği yaptılar. Adadaki bu ilginç koalisyonlar, dünyamızdaki kü- resel gelişmelere değişik örnekler olarak eklendi. 50'li yılların sonunda Ingilizlerden adanın bağımsızlığını alma uğraşla- nnda Rumlar da Türkler de yeraltına inmişlerdi. Adayı Yunanıstan'a kat- mayı hedefleyen "Enos/s"çilerden bi- ri olan Tasos Papadopulos'un, Kıb- nslı Türklerin yeraltı örgü- tünün başında bulunan Rauf Denktaş ın bugün- kü unvanları "cumhurbaş- kanı"... Ingılizlere vebirbir- lerine karşı silahlaçatışan her iki "çeteci" bırbirleri- ni çok iyı tanıdıkları içın halkoylamasında "hayır- c/"lann başını çektiler. "Çekoslovakya" halkı, aralannda herhangi bır ça- tışma, yıllann yarattığı uçu- rumlar olmadığı halde, kendı istekleri ile "Çek Mehmet Ali Talat Cumhuhyetı" ve "Slovakya" dıye iki- ye bölündü. Buna karşılık Batı; ıki ay- rı dinin, iki ayn etniktoplumun, iki ay- n bolgenin bulunduğu Kıbrıs'ta -Or- tadoğu'daki çıkarları için- ne ıdüğü belirsiz 9 bin sayfalık bir belgeyle "ya- pay bir devlet" yaratmak için dayattı durdu. Ada halkının tümü dikkate alın- dığında, çogunluğun bu yapay dev- lete "hayır" dediği gözden kaçıyor. TV haberlerinde, Kuzey'de ve Gü- ney'de değişik bayrakları gözledik. Güney'de, Kıbrıs ve Yunan bayrakla- rının yanı sıraortasında Bizans'ın sim- gesı olan "çift başlı kartal"\\ bayraklar dikkatı çekti. Kuzey'de, KKTC ve TC bayraklannın dışında, mavi zemin üze- rine 12 yıldızlı AB bayrağının ortasına "güvercin" yerleştirilmişti. Batılıların, Rumların "çift başlı kartal" ve Türkle- rin "güvercin" ile anlatmak istedikle- rini algıladıklarını sanmıyoruz. Atina'nın gelenekset yayılmacı siya- sasının uzantısı olarak Kıbns'ın Yuna- nistan ile birleşmesini öngören "Eno- sis" hedefinin hâlâ geçerli olduğu açıkça ortaya konuldu. Oysa Ku- zey'deki Türkler; AB'nin ekonomik gücüne sığınıp Rumlarla barış içinde biriikte yaşamayı hedeflerken geçmi- şin acı olaylanna da sünger çekiyor- lardı. Yıllarca Batı'nın ekonomik yap- tırımlan ile (bir zamanlar Yunanistan karşısında TC'ye de uygulandığı gi- bi) yoksullaşan ada Türklerine karşı- lık zenginleşen Rumlann kullandıkla- n oylardaki farklılıklan bayraklan sim- geledi. Bir yanda ekonomik sorunlu bir toplumu; öte yanda ise siyasal hırsları yansıtan bayraklar vardı!.. Türkler, Ruslann BM Güvenlik Ku- rulu'ndaki "n'ıet (hayır)" oyu ileAKEL'ın, Ortodoks Kilisesi'nin, Papadopulos'un "ox/ (hayır)" oylarına teşekkür etmelı- dirier. Talat-Erdoğan ikilisinın oynadık- lan kumarı kazandıkları savlanarakza- fer çığlıklan atılması bir aymazlık olur. Plan reddedildi, iş bitti diye düşünü- temez. Gerçekte asıl sorun 24 Nisan'da sandıklaraçıldığı an başladı. Papado- pulos'un neden "hayır" dediği üzerin- de durmak gerekir. Papadopulos'un kendi kendine sorduğu sonjlara şu ya- nıtlan verdıği bırgerçek: "- Ben 1 Mayıs'ta AB'ye tam üye oluyor muyum ? Evet... - Türkiye ısrarla AB'ye girmekisti- yormu? Evet... - Yunanistan ile benim Türkiye'yi veto hakkım var mı? Evet.. - Ben AB üyesi olunca Türkiye be- ni 'de jure (hukuken)' tanıyacak mı? Evet... - Ben kendi devletimi, egemenliği- mi korumuş oluyor muyum? Evet... - Türkiye'nin sivil uçaklanma hava yolu vermeyişini ortadan kaldınyor muyum? Evet... - AB'ye girince Kıbns topraklann- da Türk askerinin bulunması bir AB ülkesinin işgali sayılmaya- cak mı? Evet... - Hayır demekle ne yiti- receğim? Annan Planı'nda bana devri öngörülen Ku- zey'deki topraklar ile Ma- raş'ı kaybedeceğim. Pe- ki! Ben Türkiye 'ye karşı ve- to tehdidiyle bu olumsuz- luklan zaman içinde gide- rip kazanım sağlamayacak mıyım? Hatta şimdiden Ta- lat, 'ambargo'nun kaldınl- ması karşılığında bunlan vermeye hazır olduğunu söylemedi mi? Evet..." Bundan sonra ne olacak? AB, ar- dından ABD Talat'ı davet edip ağzına bır parmak bal çalacaklar. Ambargo- nun "kaldınlması" değil "yumuşatıl- ması" gündeme gelecektir. Vvashing- ton Post gazetesinin pazar günü Tu- rizm ekiyle başlayan KKTC'ye Ameri- kalı turistlerin gitmelerini öngören ya- zısından sonra, ABD Dışişleri'nin ya- sakları kaldırılabilir, KKTC'nin bazı ürünlerine Avrupa'da pazar kapıları aralanabilir, belkı günahlannın bedeli olarak 259 milyon Euro'luk yardım pa- keti öngörülebilır. Peki AB ile ABD; KKTC'yı bağımsız, egemen bir devlet olarak tanıyacaklar mı? işte asıl sorun burada! Ancak bu tantma olduğu tak- dirde Papadopulos'un yanıtlarındaki "evef"ler "hayır"a dönüşebilir. KKTC ve Türkıye'deki bazı çevre- lerDenktaş'ın ıstifasını istiyorlar. Denk- taş'ın işin başından beri söylediğı "/An- nan Planı kabul edilirse aynlınm" sö- zü dikkatlerden kaçıyor. Denktaş he- defıne ulaşmıştır. Galiba ana sorun 80 yaşındaki Denktaş'ın koltuğuna göz di- ken Talat'ın iktidar kavgasında dü- ğümlenıyor. iki milletvekilinin ayrılma- sı ile 50-50'lik kılpaylı koalisyonu şim- di azınlık hükümetine düşen KKTC Başbakanfnın, halkoylaması ile ya- kaladığı rüzgârla bir erken seçime yel- ken açacağı anlaşıhyor. Schvvarzenegger ve 700 bin Ermeni Kasım da ABD'de başkanlık seçimi olur da 24 Nisan'da "Ermeni sorunu" seçim kampanya- sında gündeme gelmez mi? Bun- dan önceki seçimde George W. Bush ile Al Gore arasında birkaç bin oylukfark, başkanlık kavgasın- da artık her tek oyun bile değerini arttırmıştır. Başkan adayları Bush ve John Kerry, demeçleri ile bu 24 Nisan'da da aynı geleneğe katıldılar. Kerry, "soykınm" derken Bush "trajedi" sözcüğünü kullandı. Tıpkı bundan önceki seçimlerde otduğu gibi, se- çim öncesinde söylenen "soykınm" sözcüklerı Beyaz Saray'dan içeriye girince Türkiye'yi gücendirmemek için "trajedi" ye dönüşmüştü. Bu konuda bir tepki de 700 bin Erme- ninin yaşadığı Kalifomiya'nın valisi Ar- nold Schwarzenegger'den geldi. öte yandan, VVashington'dan, Ankara'ya Ermenistan ile sınır ka- pısının açılması yolundaki dilekle- rini yoğunlaştırdığı da gözleniyor. Mumcu, Packard'ı ziyanet etmelidir Turizm ve KültürBaka- nı Erkan Mum- cu'yaZeugmako- nusunda gerçekçi bir önerimiz var. Zeugma kurtarma kazılarını 5 milyon dolarla finanse eden David Pac- kard'ın başkanlığı- nı yaptığı vakrf, Ze- ugma'da içinde bir eğitim merkezi, bir geceleme birimi bulunan bir mü- ze sitesi için 10 milyon dolara kadar bağış önermişti. AyrıcaZeugma'nın sular altında kalmayan bölümünde- ki bilimsel kazıların sürdürülmesi amacıyla 25-50 milyon dolara ulaşa- cak bir yardımdan söz etmişti. An- cak (kendisinin de dediği gibi) döne- min Kültür Bakanı'nın beceriksizliği ile bu olanağın o zaman kaçırıldığı- nı herkes biliyor. Son olarak da mozaiklerin Istan- bul'da sergilenmesi konusunda ko- pan fırtına artık yargıdadır. Ankara Erkan Mumcu David Packard hükümetiyle Pac- kard Vakfı arasın- daki iletişimler, şimdiye değin (GAP dışında), özel kişilerveonlann çı- karları doğrultu- sunda sürmüş, bu durum karşılıklı yanlış anlamalara yol açmıştır. Pac- kard'ın "uçakkor- kusu" nedeniyle uzun uçuşlar yap- madığı biliniyor. GAP'ın eski yöneticilerinin bilgi ve görüşlerini de aldıktan sonra Zeug- ma ile ilgili, müze, sergi, kazı ve ya- yın konusunda gerçekçi bir planı çantasına koyarak Packard'ı ziyaret etmelidir. Tüm "dedim dedileri" unu- tarak, aracılan devreden çıkararak so- runu doğrudan doğruya Packard ile baş başa görüşmelidir. Bu görüş- menin yaratacağı olumlu sonuç ne- deniyle Packard ile kendi adının ku- rulacak müze girişinde altın harfler ile yazılacağına inanıyonjz. Elmek: [email protected] Faks:0312-442 79 90 Talat, kapsamlı bir çözüme kadar Rumlann AB üyeliğinin dondurulmasını istedi Kuzey Kıbrıs'tan ilkatakREŞAT AK\R LEFKOŞA-KKTC Başbakanı Meh- met AB Talat, Brüksel'e hareketinden önce A\Tupa Birliğı (AB) Dönem Baş- kanı Irlanda Başbakanı Bertie Ahern'e bir mektup göndererek Güney Kıb- ns'ın 1 Mayıs'ta başlayacak AB üye- liğinin fiili çözüme kadar dondurul- masını istedi. BirleşmişMilletler(BM) Genel Sek- reteri Kofî Annan tarafından hazırla- nan ve Kıbns sorununun çözümünü amaçlayan planın Türk halkınca onay- landığını, Rum tarafında ise reddedil- diğini anımsatan Talat, buna karşın Gü- ney Kıbns'ı ödüllendirmenin doğnı ol- madığına dikkat çekti. Talat "Kıbnsh ANNAN PLANı'Nı ISA GIBI CANLANDıRDıLAR' KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 24 Msan'da KKTC ve Rum kesiminde yapılan referandumlann sonuçlannı değerlendirirerek "üzerinden büyük bir yiik kalknğını, huzur içinde olduğunu" söytedL Denktaş, "Annan Planı'nı bir kez öldürmüştüm, tekrar Hz. Isa gibi canlandırdılar. tkinci defa olmaz dhe düşünüyorum. İkinci referandum olmaz'" dedi. Rauf Denktaş, Kıbns Türklerine uygulanan yaparunlann kaldınlmaması ve Rumlara baskı yapıimaması halinde AB'nin •ilelebet' Kıbns sorunuyla uğraşacağını söyledi. (FotoğrafAA) • KKTC Başbakanı Talat, AB Dönem Başkanı îrlanda Başbakanı'na gönderdiği mektupta, adanın Rum oylanyla ikiye bölündüğünü anımsatarak AB müktesebatının, çözüme 'hayır' diyen Rum tarafında uygulanmamasını istedi. Talat bugün Verheugen'le görüşecek, perşembe günü Ankara'da olacak. Türkler bunu hak etmiyor" diyerek, AB müktesebatının Güney Kıbns'ta da uygulanmamasını istedi. Cumhurbaşkanı RaufDenktaş'ın baş- kanlığında gerçekleştirilen değerlendır- me toplantısına, hükümet ortağı Serdar Denktaş la birlikte katılan Talat, daha sonra kameralann karşısına geçti ve önemli açıklamalarda buludu. KKTC Başbakanı, AB katılım anlaşmasının 10'uncu protokolüne göre müktesebatın Kuzey'de askıya alınmasının öngörüldü- ğünü anımsatarak şunlan söyledi: *Ada- da yeni şartlann oluştuğu kabul edibne- lidir. Kıbns Türk halkı çözüm için üze- rine düşeni yapmasına karşın Cüne- y'in bu konuda gerekeni \ apnıadıgı gö- rülmüştür. Rum halkının oylamla ada ikrve bölünmüştür. Bu şartlarda Rum tarafinı ödüllendirmemek için çözüme, ada bütün olarak AB'ye girinceye ka- dar müktesebatın Güne\'de de askıva abnmasnu istiyoruz." Irlanda Başbaka- nı Bertie Ahern'in yanı sıra AB Genel Işler Konseyf ne de bir mektup gönde- ren Talat, 1 Mayıs'tanitibaren kuzey ile güney Kıbns arasında mallann dolaşı- mını düzenleyecek Yeşil Hat Yönetme- liği'nin değıştirilmesını ve Kuzey Kıb- ns'la doğrudan ilişki kurulmasını talep etti. •Bizim adımıza ticaret yapamazlar' AB Genel Işler Konseyi tarafindan ha- zırlanan taslakta, sadece narenciye ile harrup çekirdeğinin serbest dolaşıma tabi mallar kapsamına alındığını anla- tan Talat, buna itiraz ettiklerinı ve ürün çeşidinin arttınlmasını istediklerini söy- ledi. Talat, KKTC içın aynlan 259 mil- yon Euro'luk yardımın serbest bırakılma- sını isterken Rum tarafinın Kıbns Türk- leri adına icraat yapamayacağmı kaydet- ti. Brüksel'de, AB'nin genişlemeden so- rumlu üyesi Günter Verheugen'le görü- şecek olan Talat, perşembe günü de An- kara'ya geçerek hükümet ortağı Serdar Denktaş'la birlikte dışişlennde gerçek- leştirilecek değerlendirme toplantısına katılacak. Talat'ın ve Ankara'nın açık- lamalannı değerlendiren Rum tarafi ise KKTC'ye yönelik ambargolann tamamen kaldınlması için AB'ye üye 15 ülkenin oybirliğı ile karar alması gerektiğine dik- kat çekti. Atina'nın vetosunu anımsatan Rum yönetimi, sürpriz gelişme beklen- mediğinı duyurdu. Rum tarafi, daha ön- ce açıklanan "Kıbnsh Türklere yönelik ekonomik paket" kapsamında, sadece narenciye ve harrup çekırdeği değil, ay- nı zamanda patates ve süt ürünleri ihra- catına da izin venldiğine dikkat çekerek bununun dışındakı taleplerin "yasadışı'' olacağını iddia etti. Papadopulos Annan Planı'nın ölmediğini savunurken AKEL de 2. oylama istiyor Rum liderden6 evet' için 3 koşul LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Güney Kıbns Rum Yönetimi Başkanı TasosPapadopulos, An- nan Planı'nın ortadan kalkmadı- ğını. bazı maddelerinın değişti- rilmesı halinde yenıden halkoyu- na sunulabüeceğini söyledi. Çözüm yanlısı muhalefet par- tilennden sert tepki gören Rum lideri, "Annan Planı'nın yok ol- nıasına izin verilmemesi gere- kir'' dıyerek, Kıbnslı Türkle- nn haklannı genletmeyecek ba- zı değişiklıkler ıstedigını, bunun için de müzakereye hazır oldu- ğunu belirtti. Kıbnslı Türkle- re daha çok ekonomik yardım yapılacağını ıddia eden Papado- pulos, Rum partılerıne çağnda • Planın 2. kez oylanabileceğini belirten Papadopulos, Türk askerinin çekilmesini, TC yurttaşlannın dönmesini ve Türkiye'nin tek yanlı müdahale hakkının kaldınlmasını istiyor. bulunarak Avrupa Parlamento- dar haklı olup olmadığına kım- bakanı Kostas Karamanlis'le su seçimlerinde Türk aday gös- tennelerini önerdi. Papadopu- los, Annan Planı'nda yapılma- sı gereken değişiklikleri de 3 ana başlık altında topladı: 1-Türkaskeri: Adada 7 yıl süreyle 6 bin, bir sonraki 7 yıl için de 3 bin Türk askeri bu- lundunılmasına karşıyız. Ama- cımız askersiz bir Kıbns yarat- maktır. 2-Türkiye'nin tekyanh mü- dahale hakkı: Türkıye'nın bu hakkı kullanması halinde ne ka- lerin karar vereceğı net değil. 3- Yerieşikler (Türk vatan- daşlan): Annan Planı çerçe- vesinde 45 bin Türk vatanda- şının kalmasına Rumlar tepki gösteriyor. Papadopulos, bundan sonra- ki stratejinın yannkı Atina zi- yaretinde netleşeceğıni belirtir- ken, Yunan hükümeti ile ortak tavirbelirleyeceklerinı, ardrndan Ulusal Konsey'in toplanacağı- nı söyledi. Politis gazetesı, Pa- padopulos'un yann Yunan Baş- gerçekleştireceğı görüşmede bazı konulann netliğe ka\xıştu- rulacağını yazdı. Habere göre Karamanlıs. Papadopulos'a "Annan Planı temelinde bir çö- züm isthor musunuz? İstiyorsa- nız planın yeniden müzakeresi- nin mi,yoksa sadece uygulanma- sı konusunda gmence mi talep ediyorsunuz?" sorusunu yönel- tecek ve net bır tavır isteyecek. Hükümetin bü\Tik ortağı ko- münist AKEL Meclis Grup Söz- cüsü Nikos Katsuridis ise vıl so- nundan önce ikinci bir referan- dumun sinyallerini verdi. AKEL'in, çözüm için hem Kıbnslı Türk hem de Rum par- tilerle, aynca yabancı unsurlar- la çalışmalannı sürdüreceğini söyleyen Katsuridis, "80 yılhk AKEL, tarihi tüm gücümüz ve benüğimizle çözüm istediğimi- A söylüyor ve bunu en kısa za- manda, bu yılın sonundan önce gerçekleştirmekistiyoruz" dedi. Eskı lıderlerden Yorgo Vasünı ise Rum tarafinın tek seçeneği olduğunu belirterek planın uy- gulanması konusunda gerekli güvencelerin alınmasından son- ra sadece güneyde ikinci bir re- ferandumun yapılmasını istedi. Yabancı yaürımcı öfkeli Rum kesiminde referandumda yüzde 75 gibi bir oranda 'hayır' oyu çıkmasının ardından dış yatınmlar da tehlikeye girmiş. LEYLA TAVŞANOĞLU LEFKOŞA / RUM KESİMt Günlük hayat devam ediyor, insan- larla konuşuyoruz. Daha düne ka- dar "Türklerle büükte AB'ye gire- ceğiz. Oradan da Türkiye'nin AB üyeliğinin en büvük şampiyonluğu- nuyapacağız'' açıklamalannda bu- lunan .AKEL Genel Sekreteri De- metris Hristofj"as'm bu "U" dönü- şü neyin olupbittığini bilenlerde şok etkisi yapmış. Cstüne üstlük şimdi dış yatınmlar da tehlikeye girrniş; tehlikeye girmemiş. yatınmcı tüm- den çekilmiş. Kahvemi içtiğim sokak kahve- sinde. arkamdaki masaya şık giyim- li ıki adam oturuyor. Arkalanndan bi- risi daha onlara katılıyor. İlk gelenler son- radan kendilerine katılana Ingılizce şu- nu söylüyorlar. "Bakm,sizier,yaniikita- raf da Kıbns'ta iki tane evet' oyu çıka- cağı konusunda güvenee vermiştiniz. Biz de size güvenip çok ciddi bir yanrım pla- nı hazoiadık. Ama bundan sonra bize so- mutolarakkamdamamz laznn. Sözle gü- vence vermek olmaz. Ne zaman ki ger- çekten iki evet çıkanrsanız o zaman da yatmmı ahrsmız." Kulaklanmı iyice dikiyonım. Anlaya- bildiğun kadar. nasihatı alan bir Rum mü- teahhit. Öbürleri de uluslararası bir ta- ahhüt şırketinın temsilcileri. Öte yandan buradaki "hayff" oyu BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Özel Temsilcisi Alvaro de Soto'nun da cebi- Referandumun ardından ara bölgedeki BM askeıieri görevlerine devam ediyor. (AA) ni büyük ölçüde etkileyecek. Bir kere Rum tarafinın yüzde 76'lık "hayn-" oyu De Soto'nun bu taraftaki ofı- sinin kapatılması anlamına geliyor. Sa- dece kendisi, çıplak maaş olarak BM'den bu görev için yıllardır 25 bin dolar aldı- ğı söylenen De Soto'nun bir de yanın- da çalıştırdığı ekip \zx. Bu ekip de pa- rasız kalacak. Ama belki BM'nin kasa- sı biraz olsun rahatlayacak. Kimi AKEL üyeleriyle konuşuyonım. Çoğu şaşkın. "Tasos Papadopulos'un oyununu anlamak mümkün değil" dı- yorlar. Niye? Papadopulos geçmişte de ben- zer mane\Talar yapmadı mı? "Evet, yaptı, ama artık yaşb ve hasta- hğı ciddi boyutlara varan bir adam. Ar- tık sağbğı bu durumdayken böyle bir oyun oynaması düşünülemezdi UsteUk hâlâgözbağcıbğıyupmav'ave hayır' oju- nun ashnda'evet" demekolduğunu gös- termeve çahşıyor." İki tarafjn gençleri farkh düşünüyor Bir de adanın iki tarafında genç kuşa- ğın açmazı var. Bakıyorsunuz. Rum ta- rafindaki gençlerin büyük çoğunluğu re- ferandumda "bayır" oyu vermiş. Buna kar- şılık da Türk tarafında genç kuşağın ta- mamı "evetçi" çıkıyor. Bu ne iş? Buradaki işi bilenler ve tanıdıklar an- latıyor: Iki tarafta da genç kuşak 1974 öncesim yaşamadı. Ama bizim bu taraf- ta gençler Türk Ordusu korkusu içinde yetiştiler. Hatta eğitim sisteminde de onlara bu öğretildi. Buna karşılık Türk tarafında orta yaşlı kuşak. gençler üze- rinde etkili ohnadj. Dolayısıyla bugün o taraftan büyük oranda 'evet' çıktı. DP'DEN 2 İSTİFA Hükümet azınlığa düştü LEFKOŞA (Cumhuriyet) - KKTC hükümetinin küçük ortağı Demokrat Parti'li (DP) 2 milletvekili, parti başkanı Serdar Denktaş'ın tavırlannı eleştirerek partiden istifa etti. Istifalarla birlikte hükümet, meclisteki 26 sandalyelik çoğunluğunu yitirdi. Referandum öncesinde, parti Genel Sekreteri Kemal Havah ve çok sayıda üst düzey yöneticisi ile birlikte Serdar Denktaş'a muhtıra veren ve partinin "hayır" doğrultusunda karar almasuu engelleyen Gazimagosa milletvekili Ahmet Kaşif ile Girne milletvekili ÜnalÜstel, disiplin kuruluna havale edilmişti. Serdar Denktaş'm partide *Hek adam" politikası yürüttüğünü savoman ve bu yüzden istifa eden DP milletvekilleri, bundan sonra "anavatanm göstereceği doğrultuda" hareket edeceklerini açıkladılar. Başka bir partiye geçme planlannın bulunmadığını kaydeden milletvekilleri, varolan hükümetten desteklerini çektiklerini belirttiler. îstifalardan sonra DP'nin sandalye sayısı 7'den 5'e düşerken toplam 50 sandalyeli parlamentoda hükümete destek veren milletvekili sayısı da 26'dan 24'e düştü. Bu durumda hükümetin önümüzdeki günlerde istifa etmesi bekleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle