19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-1» NİSAN 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA JV LJ L 1 U 1 \ kultur(o cumhuriyet.com.tr 15 İİUYCARLIKLARIN İZİNDE OKTAY EKİNCt "Vali Fahri Yücel, kültürel mirasa 'kamusal sahiplenmenin' üstün öraeğini sergiliyor Tarihin Valisi' Edirne'deHfer yıl ölüm yıldönümü olan 9 Msan'da andığımız Mimar Sinan i<n Edirne'de düzenlenen etkinlık- l«ıekatıldık... Vlimarlar Odası Temsılciliği'nin, Trakya Üniversitesi, belediye ve va- liLkle bulikte tarihı Deveci Han'da OTNısan 2004 günü gerçekleştirdi- g>i toplantıda, kültürel mırasın ko- nnmasıyla ilgıli Valiliğin çalışma- lannı tanıtan bır sunum yapıldı... 3ci gün sonra, Sınan'ın Istan- buTda Süleymanıye'deki türbesin- de yapılan törende sadece "serze- nisîer" dıle getinlırken, Edirne'de ise 'Büyük Usta'ya saygıyla sür- dürülen koruma ve kurtarma çalış- mdannın yarattığı mutluluk herke- si sarmalamıştı... Valı Fahn Yücel, sunumundan önceki konuşmasında dedi ki "Geç- mişin bu değerlerini kentte kalıcı kılmak ne kadar önemliyse, onla- rı çevreleyen yeni yapıların da ay- nı özenle gerçekieşmesi o kadar önemli. Çünkü, güzelliklerini ve kültürel katkılarını gösteremi- yorlar..." lşte böylesıne geniş ve derin bır kent külrürünün geçen iki yılda Edırne'ye armağan ettıği kazanım- lar: Slvll mlmarltk örneklerl Kentin 19. yüzyıl dokusuna ait si- vil mimarhk örneklerinden Oral Onur Evi onarılarak kurtarıldı... Valılık desteğıyle Trakya Gazete- ciler Cemiyeti'nce alınan tanhı bi- na özgün iç bezemeleriyle restore edildi... Polis Emeklileri Derne- ği'nın kültür mirası yapısı yenilen- di... Projeleri üniversite-valilik iş- birliğiyle üretilen trfan Onur Evi kurtanhyor... Çevre Koruma Vak- fı'na ait 120 yıllık bina ıçin çalışma- larbaşlatıldı... Edirne Kızılay Der- neğTnin, tarihi Alipaşa Çarşısı'na komşu binasının da projeleri ta- mamlanıyor... Yine valilikçe satın ahnıp Gazeteciler Derneği'nın kul- lanımına \erilen tarihi ev de kurt»- nlmak üzere... Üst katı yok olmuş Ersin Muranlı Evi'nın koruma projelen de diğerlen gibı Valilik Çevre Koruma Vakfı'nda sadece SİNAN'IN KENTİNE YAKIŞANLAR - Tarihi Kentler Birliği'nin 13 Eylül 2003'teki Edirne Buluşması'nda Vali Fahri Vücel (sol başta). Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve diğer katılımcılar Sinan'ın şaheseri Selimiye'nin önünde (üstte). Sivil mimarhk örneklerinin restorasyonuyla birlikte bakımsız ve metruk durumdan kurtarılan Kaleiçi evleri (solda)... bu çalışmalar için oluşturulmuş Rö- löve-Restorasyon Bürosu'nun ça- lışkan mımarlan ve Trakya Üni- versitesi'nin dayanışmasıyla üreti- liyor... Tarlhl kamusal blnalar tl Özel Idaresi'ne ait Düyunu Umumiye Binası. konaklama amaçlı olarak ve sonradan eklenmiş kısımlanndan anndınlarak restore ediliyor... Kaleiçi bölgesindeki za- rifliğiyle ünlü "ikizEv" satınalı- narak ÇEKÜL'ün proje desteğiyle onanlıyor... "Neoklasik" örnekler- den Tarihi Sağhk Müdürlüğü Bi- nası sosyal hizmetler için onanldı... Sosyal Yardımlaşma ve Dayanış- ma Vakfı'na ait ikiz bina da resto- re edildi ve Balkan Türkleri Daya- nışma Derneği ile Kırkpınar Der- neği'ne tahsıs edildi... Eski bir "manastır" olan Tarihi Emniyet Müdürlüğü Binası için koruma amaçlı projelere başlandı... Valilik katkılanyla Edirne Barosu'na ka- zandınlan "art-nouveau" konak da avukatlann sosyal ve kültürel ge- reksinmelerine sunuluyor... Tarihi Şehit Asım Ilkokulu, özgün şekli olan ahşap karkas sistemde restore ediliyor... Meriç Nehri üzerindeki Mecidiye Köprüsü'nün ünlü Ka- rakol Binası da restore edilerek rekreasyon işleviyle belediyeye ve- rildi... Plevne Ilkokulu da metruk ve yıkık durumundan kurtanhyor... Kentin ünlü konakları Yakın geçmişe kadar Güzel Sa- natlar Galerisi olan eski Vali Kona- ğı, restore edilerek konukevi işle- viyle yaşatılıyor... TBMM Vak- fı'nın da 2000 yılındaki desteğiyle satın alınan ve tttihat ve Terakki Cemiyeti'nın gizli toplantılannın yapıldığı Hafızağa Konağı "müze ev" oluyor... Geçmişte ataşelenn konakladığı Dr. Bahattin Öğüt- men Konağı, ÇEKÜL'ün proje kat- kılanyla kurtanhyor... Edirne'nin en erken eski evlerinden 1740'lara ait Necmi Iğe Evi de "restitüe" (eskisi gibi yeniden yapım) edili- yor... Valilik desteğiyle Atatürkçü Düşünce Derneği'ne kazandınlan konak için proje çalışmalan sürü- yor... Maliye mülkiyetindeki Kale- içi Konağı da restorasyon progra- mına ahndı... Anıtsal yapılar, çeşmeler Mimarlan Sedefkâr Mehmet Ağa ile Edirneli Hacı Şaban olan, 1609'da yapılmış Ekmekçioğlu Ahmetpaşa Kervansarayı resto- rasyon programında... 16. yüzyıla ait Deveci Han'ın 7 yıl süren resto- rasyonu 2000'de tamamlandı ve çe- şitli etkinliklerin yanı sıra plastik sanatlann her dalındaki kurslara, sergilere de kucak açarak kentin en gözde entelektüel üretim merkezi oldu... Erken dönem Osmanlı yapı- lanndan Şahabatrin Paşa Camisi ile Dar-ül Hadis Camisi onanlıyor... tl özel idaresine tahsısi yapılan Ital- yan Kılisesi koruma programına da ahndı... 1500 yılına ait Tütünsüz Baba Türbesi yok olmaktan kurta- nldı ve onanm aşamasında... Osmanlı döneminde de meydan- lan süsleyen Asker Çeşmesi ile Hacı Hüseyin Çeşmesi de valiliğin yeniden yaşama kattığı kültürel de- ğerlerarasındalar... Arkeolojlk çalışmalar 1913'deki Balkan Savaşı'nda Edirne savunmasının gerçekleştiği Hıdırlık Askeri Tabyalan ortaya çıkartılıyor... II. Murat'ın başlattı- ğı ve oğlu Fatih Sultan Mehmet'in 1452'de tamamladığı Edirne Sara- yı ile bugüne gelen Babüssaade Kapısı, TBMM desteğiyle onanm programında... Kentteki ilkOsman- lı devlet yapısı olan Saray-ı Atik için de kazılar başlatıldı... O gün Edirne'de bütün bunlan hayranhkla izleyen bir arkadaşım dedi ki "Valilerin yüz akı..." Fahri Yücel, Kastamonu'daki 40'a yakın koruma restorasyon pro- jeleriyle aynı yüz akı valilerimizin önderi olan Enis Yeter'in rekorunu kırmak üzere... Kültürel mirasa kar- şı; "paramız yok; yetkimiz az vb." söylemlerle hâlâ çekingen kalabi- len meslektaşlanna da hem ders ve- riyor, hem örnek oluyor... Ne mutlu Edirnelilere... Festival Haftası dün başladı IstanbuVda barokgünleri Kültür Servisi - Bu yıl 10'uncusu düzenlenen 'Uluslararası tstanbul Barok Festivali Haftası' dün başladı. 20 Nisan'a kadar sürecek etkinlikler kapsamında bugün saat 11.00'de, Tarih Vakfı Bilgi Belge Merkezi'nde kontrtenor Peter Icks'in 'Kontrtenor şan tekniği' konulu vvorkshop'u gerçekleşecek. Yann saat 11.00'de Soprano Katsuko Komeda'nın 'Barok Ağıtlar'adlı workshop'unun yanı sıra saat 19.00'dada müzik yönetimini Leyla Pınar'm üstlendiği Istanbul Barok Topluluğu Telemann'ın Alman barok operası örneği 'Pimpinone' adlı yapıtını Dolrnabahçe Sarayı'nda seslendirecek. 17 Nisan Cumartesi günü saat 19.00'da "Barok Besteciler Geçidi" başlığı altında îstanbul Barok Topluluğu'nun J.P. Lully, C.Monteverdi, F. Couperin, G.B. Pergolesi, Blainville. Toderini, M.A. Charpentier, G.F. Handel, A. Vivaldi, Ebubekir Ağa, Tanburi Mustafa'nm yapıtlannı seslendireceği konsere Yıldız Sarayı ev sahipliği yapacak. Etkinlik 19 Nisan günü saat 12.00 de Alper Maral (blokflüt) ve Gary Berlind'in (viola da gamba) Yıldız Üniversitesi Hünkâr Salonu'nda vereceğı konserle son bulacak. (-H-WW.istanbulbarok.com) Festivalin sanat yönetmeni Levla Pınar. ohn Cassavetes'in 'Evlilik Üçlemesi'nin bir bölümü olan 'Etki Altında Bir Kadm'daki rolüyle Gena Rowlands 1974yılında En İyi Kadın Oyuncu dalında 'Altın Küre' kazanmıştı. Bir ev kadınının dramıKültür Servisi - 23. Uluslararası Istan- bul Film Festivali'nde bugün izlenmesi önerilebilecek filmler arasmda ilk sırayı bir John Cassavetes filmi olan 'Etki Al- tında Bir Kadın' alıyor. Beyoğlu Atlas Sineması'nın 21.30 seansında gösterile- cek olan yapımın başrollennde, filmdeki rolüyle 1974te En İyi Kadın Oyuncu da- lında Altın Küre kazanan Gena Row- lands, Peter Falk ve Matthew Cassel oy- nuyor. 'Etki Altında Bir Kadın'da Mabel Loghetti alt-orta sınıftan Los Angelesh bir ev kadınıdır: kişilik duygusu öylesine zayıftır ki kendini sadece kocasının sev- gisi ve çocuklanna bağhhğıyla tanımlar. Çevresindekı her etkiye karşı savunma- sız, güvensiz, manik davranışlar gösterir. Bu durum özellikle insanlar arasında üst noktalara ulaşınca kocası Nick onu bir akıl hastanesine yatınr. Peki o ne olacaktır, kendisi de en az Mabel kadar çılgın değil midir?.. Martln Scorsese Sunar Blues Yaprmcıhğını Martin Scorsese'nin, yö- netmenlığini Richard Pearce'ın yaptığı 'Memphis'e Giden Yol' adlı film ise Be- yoğlu Beyoğlu Sinemasf nın 19.00 sean- sında izlenebilecek. Festivalde Martin Scorsese Sunar: Blues adlı bölümde göstenlen film. blues efsanesi B. B. King, Bobby Rush, Rosco Gordon ve Ike Turner'a ait özgün perfor- manslarla Howlin' Wolf ve Rufus Tho- mas'ın arşi\ T görüntülerinden oluşuyor. Bugün izlenebilecek bir diğer film de festivalin Çağımızın Aynası Sinema bö- lümünde gösterilecek olan Samira Makh- malbarınyönettiği 'Öğleden Sonra Beş- te'. 2003'te Cannes Film Festivali'nde Kili- seler Birliği Jürisi Ödülünü kazanan filmde Agheleh Rezaie, Abdolgani Yo- usefrazi ve Razi Mohebi rol ahyorlar. Günümüz Afganistam'nda kadınlann önündeki sosyopolitik olanaklan irdele- yen, ince bir mızah ve şiirsel diyaloglarla bezenmiş filmde Taliban rejiminin düşü- şünden sonra tutucu babasıyla yaşayan genç bir kızın yeni açılmış laik bir okulun öğrencisi olması ve ufkunun giderek ge- nişlemesı anlatılıyor. 'Öğleden Sonra Sa- at Beşte' Beyoğlu Emek Sineması'nın 21.30 seansında izlenebilecek. (0 212 334 07 00) ODAK NOKTASI AHMET CEMAL Emre Kınay'la Bir Söyleşi Üzerine... "Tıyatro... Tıyatro..."dergisinin nisan sayısında, Pınar Erol'un tiyatro sanatçısı Emre Kınay'la yap- tığı bir söyleşi var. Türk tiyatrosunun bence çok önemli sorunlanna değinilen bu söyleşide Emre Kınay, sözünü hiç sakınmamış; "suya sabuna" iyi- ce dokunmuş. Çok da iyi etmiş. Uzun süredir "tat- lı su söyleşileri" diye adlandırdığım söyleşileri, şöy- le bir baktıktan sonra, okumadan bırakıyorum. Çünkü bunlar, ele alınan konular üzerinde düşün- dürtmeyi değıl, sanki o konuları bulandırmayı amaçlıyor. Falanca kırılmasın, filancagücenmesin zıhniyetiyle söylenenler ise daha da beter. Ama Emre Kınay'la yapılan söyleşi öyle değil. Genç sanatçımız söyleşide yer alan konulara da- mardan girmiş. ömeğin benim de çok önemsedi- ğim politik tiyatro konusunda şöyle diyor: "...Şu anda Türkiye 'nin ihtiyacı olan politik tiyatronun ya- pılması gerektiğini düşünüyorum. Televizyonda, ödenekli kurvmlarda sansühehniz var, ister iste- mez otosansür kuruyorsunuz en kötü ihtimalle. O yüzden mümkün olduğunca özel tiyatro kurulmalı -ki bunlar akademik tiyatro olmalı-. Türkiye'nin ti- yatrosunun kurtulmasının tek yolu bu politik tiyat- ro bence, devamlılığı da buna bağlı. Hatta birma- nifesto ile çıkmalı, çünkü ciddi anlamda bir sorun var..." Burada politik tiyatro ile hiç kuşkusuz günlük si- yasetin batağında çırpınan bir tiyatro değil, fakat ıçinde yer aldığı coğrafyanın, toplumun koşulları karşısında bir eleştirel tutum alabilen, seyircisine olan'ı bir tür yazgı dıye benimsetmek yerine tedir- gin edici ve düşündürücü sahneler sunabilen bir tıyatroya atıfta bulunuluyor. Bu işlevi en iyi özel ti- yatroların yerine getırebileceği konusunda da Em- re Kınay'a katılıyorum. Ama bugün var olan genç tıyatrolanmızdan kaçının bu türden tiyatro yaptık- ları veya en azından böyle bir noktaya yöneldikle- rı sorulduğunda, alınabilecek yanıtlar ne yazık ki pek ıç açıcı değil. Yaptıklarıyla çoğu kez biçimsel deneylerden öteye geçemeyen, toplumunun kül- türel kimliğini de, yaşamsal sorunlarını da açıkça- sı pek umursamayan bir tıyatroya politik diyebil- mek olanaksız. Emre Kınay, özel tıyatroSarın "akademik" nitelik taşıması gerektiğini söylüyor ki, bu da çok önem- li. Burada kastedilen, sanırım tıyatroların araştırma- cı tiyatro olabılmeleri; başka deyışle, oynamak adı- na oynamayı değil, fakat ne oynanması gerektiği üzerinde araştırmacı bir tutumla kafa yormayı da tıyatro estetığinın doğal bir öğesi sayabilmeleri. Kınay'ın sözünü hiç sakınmadığı bir başka ko- nu da süreklı açılan konservatuvarlar: "...bazılan çı- kıyor, Güneydoğu 'da artık böyle bir şey (ağalık) kal- madı diyor. Nasıl kalmadı? Oxford mezunu ağa ile tanıştım ben Mardin 'de. Bana burada pasta yiyip Mardin'de sokaktan ekmek toplayan çocuklann edebiyatını yapmasınlar. Ben zaten o çocuklar gi- bi büyüdüm. Gereksiz bir yerde vakit kaybediyo- ruz. Vakit kazanacağımız yerier Türkiye'de tiyatro eğitiminin nasıl olduğu ve eğitim üyelerinin formas- yonunun gözden geçihlmesi konulandır. Dakika ba- şı Konya'ya, Erzurum'a konservatuvaraçan zihni- yetin neyin peşinde koşarak bunlan açtığını onla- ra sormak gerekir..." Bugün her yeni üniversıtenin bünyesinde bir konservatuvara, bazen de ek olarak bir güzel sa- natlar fakültesine yer vermesi alışkanlığa dönüş- tü. Görünüşte olumlu bir durum sayılabılir, ama yalnızca görünüşte. Çünkü sanat eğitimini yeterin- ce verebilecek kadroları henüz yetiştiremiyorsanız eğer, bir estetık dersi, bir sanat tarihi dersini vere- bilecek öğrenim elemanı bulmakta zorlanıyorsanız ya da bu başlıklar altında çoğu kez ancak masal anlatanlarla yetinmek durumundaysanız, o zaman böyle yeni kurumlar, bu ülkenin sanatına zarardan başka bır şey vermez! Sanat eğıtimi alanında bu türden bir enflasyon, ülkemizde zaten henüz emekleme çağında olan sanat düşüncesinin doğ- ru yörüngelere oturabilmesini ancak geciktirir... Emre Kınay'ın Bakırköy Belediye Tiyatrolan'nın kadrolu sanatçısı olması ile bunca açıksözlülüğü arasında kendimce bır koşutluk da kurdum. Çün- kü andığım kurum, ödenekli bir tiyatro kurumu ol- masına karşın çok verımlı, özgür ve alçakgönüllü bir tartışma ortamını kendı ıçin doğal sayan ender kurumlardan. Değerli sanatçımızın ahntılar yaptığım söyleşisin- de dile getırilmiş daha pek çok önemli konu var. Suya sabuna bunca dokunmuş oluşundan ötürü, Emre Kınay'ı kutluyorum. e-posta: ahmetcemal" superonline.com acem20 ' hotmail.com İSTANBUL FİLM FESTİVAÜ'NDE BU9ÜN • EMEK SİNEMASI'nda 11.00'de 'Sıradan Delilik Öyküleri'. 13 30'da 'Bir Deve İçin Daha Kolay'. 16.00'da •Havana'daki Vampirler'. 19.00'da 'Kahve ve Sigara' ve 21.30'da 'Öğleden Sonra Beşte'. (0 212 293 84 39) • ATLAS SİNEMASI'nda 11.00'de 'Geber Anneciğim!'. 13.30'da 'Evrendeki Son Yaşam', 16.00'da 'Dünyanın En Hüzünlü Müziği', 19.00 da'GöbekAdım Kıskançlıktır" ve 21.30 da 'Etki Altında Bir Kadın'. (0 212 252 87 76) • SİNEPOP StNEMASI'nda 11.00'de 'Maria', 13.30'da 'İlkGece', 16.00'da •Yaşamdan Sonra' (Üçleme 3), 19.00'da 'Denize Yolculuk' ve 21.30'da 'Şe\tanın Ateşiyle Isınmak' (Blues 4). (0 212 251 11 76) • BEYOĞLU SİNEMASInda 11.00'de 'Bilim Kurgu', 13.30'da 'Valentino', 16.00"da 'Woyzeck'. 19.00'da 'Memphis'e Giden Yol' ve 21.30'da 'AlkoUe Geçen 16 Yd'. (0 212 251 32 40) • ATLAS 2de 11.00'de 'Düşlerin Ağırhğı', 13.30'da 'Condor: Şer Ekseni'. 16.00'da 'Bukowski: Böyle Geldi, Böyle Gitti', 19.00'da'Acı' ve 21.30'da 'Devrim Televiz\onundan...+ ABD - KÜBA Bağlantısı'. (0 212 252 85 76) • REXXde 11.00'de 'Elveda Erkeklik', 13.30'da 'Kocakarüar', 16.00'da 'Gündüz Saatleri', 19.00'da 'Dünyanın Ortası' ve 21.30'da 'Şehirde'. (0 216 336 01 12)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle