Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24ŞUBAT2004SAU
10 DIŞ HABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Gül'iin Baş Ağrıtan Moskova Ziyareti
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, se-
kiz yıllık bir gecikmeyi kapatmak ama-
cıyla Moskova'ya uçtu. Eğersizlerbu
satırtan öğle saatlerinde okuyorsanız,
biliniz ki Rusya Federasyonu Başka-
nı Vladamir Putin, alışılmış bir pro-
tokol uygulaması dışında, Dışişleri Ba-
kanı Sergei Ivanov'dan önce, Gül'ü
o dakikalarda Kremlin'de kabul edi-
yor olacak.
Osmanlı imparatorluğu dönemin-
de en çok savaşılan ülke olan Rusya
ile 1945 sonrasının soğuk savaş dö-
nemi dışında Türkiye Cumhuriyeti ile
genelde olumlu, özellikle ekonomik
alandaçokolumlu, ilişkileryaşanmış-
tır. Lenin'in Atatürk'e bağımsızlık sa-
vaşını destekleme amacıyla gönder-
diği altınlarta başlayan ekonomik-si-
yasal ilişkilerin sonrasını, hiç olmaz-
sa bazılannı, anımsamakta yarar var.
BağımseJık Savaşı'ndan zafer ile, an-
cak Osmanlı borçlannı yüklenmiş ola-
rak çıkan Türkiye'de sanayi yoktu, ti-
caret yoktu. Yatınmcı hiç yoktu. Çün-
kü sermaye yoktu. Rusya, 1932'de
Türkiye'ye faizsiz, 20 yıl vadeli 8 mil-
yon dolar kredi açtı. Bu kredi ile Kay-
seri ile Nazilli'de Sümer-
bank'ın bez fabrikalan açıl-
dı, çeşitli şeker fabrikalan
yapıldı. Eğer bugün Türki-
ye, dünya tekstilinde başa
güreşen ülkeler arasında
boy gösteriyorsa bunun tek
nedeni bu iki fabrikadır.
Demokrat Parti'nin dola-
n 1958'de 2.8 liradan 9 lira-
ya yükseltip Türkiye'yi ifla-
sa sürüklediği, 1960 devri-
mine neden olduğu günle-
ri anımsayalım. Kişi başına
ulusal gelirin 200-300 dolar Abdullah Gül
olduğu, dış borç sağlanamadığı, Ulus-
lararası Para Fonu'na kapılann ara-
landığı, Türkiye'ye Yardım Konsorsi-
yumu'nun kurulduğu o günlerde Baş-
bakan Ismet Inönü'nün koalisyon hü-
kümetterinin Moskova i!e başlattığı di-
yaloğu da anımsamak gerekir. Bu di-
yalog sonucunda 1967'de Rusya ile
beşanlaşmaimzalandı. Bunlar, Isken-
derun DemirÇelikTesisleri, AJİağa Pet-
rol Rafinerisi, Seydişehir Alüminyum,
Bandırma Sülfürik Asit, Artvin Yonga
Fabrikalan idi. Ruslar, Türkiye'ye 15 yıl
vadeli, yüzde 2.5 faizli, 200 milyon do-
lar kredi açtı. Anlaşma, Türkiye'den, ol-
mayan dövizlerinden bir dolar bile çık-
mayacak, taksitlerTürk ürünleri ile ta-
kas olarak ödenecekti. Biryandan sa-
nayileşme ivme kazanırken aynı anda
Türk üreticisinin de yüzü güldü. Tanm
sektörüne sermaye girişi başladı. Is-
kenderun Demir Çelik Tesisleri aşama-
lı olarak genişletildiğinde Rus kredisi
576 milyon dolan buldu. Eğer bugün
ABD, Türk demir çeliğine kota koya-
cak kadar Türkiye'de bu sektörde ba-
şan sağlanmışsa bunun nedeni isken-
derun'a Rus katkısıdır.
Kıbrıs olaymdan sonra 1975'te
ABD'nin Türkiye'ye koyduğu ambar-
goya karşılık 10 milyar dolariık kredi
önerisinin yine Moskova'dan geldiği
de unutulmamalıdır. Birinci Irak sa-
vaşından sonraki döviz bunalımından
Rusya'ya yönelik bavul ticaretinin ge-
tirdiği dolarlar ise taze bir anıdır.
Bugün Ankara-Moskova alışverişi
5.5 milyar dolar gibi düşük bir rakam-
laözetleniyor. Bu rakamın, siyasal iliş-
kiler de ekonomik temele oturtuldu-
ğunda rekor düzeye çıkması işten bi-
le değil. Bugün Türkyatınmcılan, ana-
vatanlanndan daha çok Rusya'da ya-
tırım yapıyorlar. Türklerin yatırımı 1
milyar dolan bulmakla kalmamış, in-
şaat şirketleri de 10.5 milyar dolariık
taahhüt bağlantılanna imza koymuş-
lardır. Nihayet Ruslar, sıcak denizlere
inmeyi başardılar! Türkiye kıyılannda,
dağlannda tatil yapan Rus turistlerin
sayısı 1 milyonu buldu, bıraktıkları 1
milyar dolan fazlası ile aştı.
Rus yetkililer, ikili ticaretin, petrol ve
doğalgazdan dolayı Rusya lehine ol-
duğunu, bir dengenin kurulabilmesi
ıçin Türkiye'den daha çok
ürün ve hizmet almaya hazır
olduklannı Gül'ün ziyareti ön-
cesinde açıkladılar.
"MaviAkım Projesi"nin dı-
şında Karadeniz'de Novo-
rosisk Ümanı'na getiriten Rus
petrolünün Bakû-Tiflis-Cey-
han Boru Hattı'na koşut ola-
rak Ceyhan'a yeni bir boru
hattı ile ulaştınlması, böyle-
ce Karadeniz-Boğazlar tra-
fiğini azaltacak bir önlem de
gündemde. Doğu Anado-
lu'ya, Gürcistan üzerinden
ya da Ermenistan'daki Rus santralla-
nndan elektrik aktanmı da görüşüle-
cek konular arasında.
Moskova, özellikle Putin Ankara'ya
kırgın.
Putin, Mavi Akım Projesi'nin açılış
törenine bile bu kırgınlıktan dolayı gel-
medi. Eski bir KGB ajanı olan Putin,
Çeçenistan'daki etnik terörün Türki-
ye'de örgütlenip fınanse edildiği inan-
cında. Son açıklamada, "Ölü ele ge-
çirilen Çeçen teröristlerin çoğunluğu-
nun Türk olması şaşırtıcıdır" denildi.
Ankara'daki Rus diplomatlar, Irak'ta,
Suriye'de konuşlanan PKK'liler ben-
zetmesini Çeçenler için yapıyorlar.
2001 'de imzalanan Eylem Planı An-
laşması'ndaöngörülen işbirliğinin et-
kin olamadığını söylüyorlar.
14 Mart'ta başkanlık seçimine gi-
den Putin'in, alışılmışın dışında Gül'ü
kabul etmesinin nedeni de aynlıkçı
Çeçenlere karşı Türkiye'nin konumu-
nu saptamasını isteyecek olması.
Gül'ün, Moskova'dan baş ağnsı ile
ancak cebi dolu olarak dönmesi bek-
lenebilir.
Bayram değil seyran değil!
Başbakanken Tansu Çiller'in Al-
manya Başbakanı Helmuth Kohl'e
"gericilik" konusunda yalan söyie-
mesinden sonra Berlin'in askıya al-
dığı Ankara ziyaretleri 11 yıl aradan
sonra dün gece yeniden başladı.
Türkiye'nin en önemli dış ticaret
ortağı olan Almanya Başbakanı
Gerhard Schröder, ülkesindeya-
şayan 2.5 milyon Türk'ün, yalnız-
ca ekonomik değil iki top-
lum arasında "siyasal köp-
rû" oluşturduğu inancıy-
la Türkiye'ye geldi. Kısa
bir süre önce koalisyonun
öteki ortağı, Dışişleri Baka-
nı Joschka Fischer de
Ankara'da idi. Gezi son-
rasında iki ülke dostluğu
için güzel sözler söyledi.
Şimdi, aynı sözleri, geçen
seçimin az farklı galibi
Schröder'den de duyma-
mız şaşırtıcı olmayacak.
Buna karşılık, Hıristiyan
Schröder
Demokrat Birliği Başkanı Angela
Merkel de geçen hafta Ankara'da
TV ekranlanndan Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan'ın yanından
seçmeninecesaretieseslendi: "Tür-
kiye AB 'ye alınamaz. Olsa olsa ay-
ncalıklı üye olur." Ne biçim siyasa
nezaketi bu? Ziyaret edilen ülkeye
hakaretin sınınnda duran demeç
vermek!
Merkel konuşur da müstakbel
koalisyonda ortaklığına aday olan
Hıristiyan Sosyal Biriik Partisi Baş-
kanı Edmund Stoiber durur mu?
O da seçmenine Hindistan'dan ses-
lendi: "Türkiye AB'ye girerse Av-
nıpa dağılır."
Biz de sanıyorduk ki bu görüş-
melerde Ankara'da Türk-Alman iliş-
kileri ya da AB bağlantılı
görüşmeler yapılacak.
Oysa gördük ki Alman
partileri mart seçimlerin-
de Türkiye'yi kampanya-
larında kullanma yolunu
seçmişler.
Sorun, seçimlerde or-
taya çıkan bugünkü ko-
alisyon ile aday koalis-
yon arasındaki "kılpayı"
farkı karşılamak amacıy-
la Türkler seçim malze-
mesi yapılıyor. Soldaki-
ler, Türk oylannı çekmeyi;
sağdakiler Müslüman Türklere kar-
şı Hıristiyan dayanışmasında kalkan
olarak kullanmayı yeğliyoriar. Bay-
ram değil seyran değil, Alman si-
yasacıların bu Ankara'yı ziyaretle-
rinin nedenini bilmem dikkatlerini-
ze sunabildik mi? Galiba Alman-
ya'daki Türkler, anavatandakiler-
den daha da güçlü!
İzmirli genel kadın
"Babam Izmir'de Basmane PTTsin-
de müdürdü. Zaman zaman Kemer'de-
kigenelevden kadınlar gelir, ailelerine
havale gönderirlerdi. Okuma yazması
olmayanlara memuriargibi ben de ba-
zen yardım ederdim. Birgün hiç unut-
muyorum bir kadın geldi. Havale kâ-
ğıdını doldurdum. Oğluna para gönde-
riyordu. Oğlu sonradan hepinizin tanı-
dığı çok ünlü birgazeteci oldu" diye-
rek ben böyle bir öykü üretip bunu ha-
berleştirsem olur mu? Olmaz! Çünkü bu
habercilik, gazetecilik değil.
1960'ta gazeteciliğe başladığımda
Ankara Temsilcimiz Ecvet Güresin'den
hem meslek hem de gazetecilik ahla-
kı konusunda çok şey oğrendik. Daima,
"Haberatlayın kızmam, ama yalan ha-
beryazarsanızkovanm" derdi. Bu ne-
denle haberin doğruluğunu denetle-
mek için günlerce beklediğimiz olurdu.
Hatta, Karun Hazinesi'nin öyküsünü
yazabilmek için 16 yıllık bir araştırma
yapmam gerekmişti. Yazdığımızda, Türk
hükümeti sağladığımız kanıtlara, tanık
ifadelerine dayanarak New York'ta aç-
tığı davada başarı kazanmıştı.
Türk kadınının başanlı öncülerinden
Sabiha Gökçen'i kabrinde rahatsız et-
meye kimsenin hakkı yok. Içeriksiz var-
sayımları tek tek irdelemeden, olayı
gerçekmiş gibi birkaç milyon insana
taşımak en azından sorumsuzluktur.
Gökçen hakkında araştırmalara daya-
lı çeşitli kitaplaryayımlandı. Yaşam öy-
küsü ile ılgili belgeler sergilendi. Tanı-
dıkları, yakınları ile TV belgeselleri ya-
pıldı. Bunlann hiçbirine itibar edilmeden,
varsayımlar gazetecilik ilkeleri doğrul-
tusunda tek tek irdelenmeden haber
başlıklara çıkartıldı.
Şimdi merak ediyorum! Basın-ya-
yın ilkelerini açıklamış olan Doğan
Grubu, bu haberle bağlantılı olarak so-
rumsuzlar hakkında acaba ne gibi iş-
lem yapacak? Bakalım, gerçek gaze-
teci, dost insan, Hürriyetgazetesinin
başyazarı ve Basın Konseyi Başkanı
Oktay Ekşi ne gibi bir girişimde bu-
lunacak?
Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 442 79 90
Uluslararası Adalet Divanı, inşaatm yasal olup olmadığmı görüşmeye başladı
Lahey duvan sorguluyorDışHaberferSeryisi-İsrailinBatı Şe-
ria'da inşa ettiği "gü\enlikduvan''nın ya-
sal olup olmadığı. Hollanda'nın Lahey
kentindeki Uluslararası Adalet Diva-
nı'nda (UAD) görüşülmeye başlandı. Fi-
listin yönetimi açıklamasında Tel Aviv
yönetiminın "dmarla işgaü sağlanüaşür-
ma\'a çataşüğmı" belirttı.
ÛAD Başkanı Şi Jiuyong'ın, "1311111"
olarak niteledıği oturumda ilk olarak Fi-
listin söz aldı. Filistın'in BM temsilcisi
Nasır Kidva du\ar tamamlandığı takdir-
de Filistinlilere Batı Şeria'nm sadece
yansının kalacağını söyledi. El Kidva,
"Duvann amacı giivenBkdeğil, işgaB sağ-
lamlaşürmak" dedi.
Ramallah'ta bulunan Filistin lideri Ya-
Filistin 7
ortada
bıraktılar
I Baştarafı 1. Sayfada
Türkiye'nin Tel Aviv Büyü-
kelçisi Feridun Sinirlioğlu, Isra-
il Dışişleri Bakanlığı'na çağnla-
rak Şaron hükümetinin bu ka-
rardan duyduğu rahatsızlık iletil-
di. ABD'nin girişimleri ve AB
ülkelerinin de "siyasi bir konu-
nun tarüşma yerinin Lahey ola-
mayacağT gerekçesiyle çekım-
ser kalmaları, hükümete geri
adım attırdı. Uluslararası Adalet
Divanı tarafından duruşma prog-
ramına ılişkin 18 Şubat'ta yapı-
lan açıklamada, Türkiye'nin 25
Şubat Çarşamba günü, Arap Li-
gi ve tslam Konferansı Örgütü ile
bırlikte tanıklık yapacağı bildi-
rilmişti. Ancak hükümetin ver-
diği talimat üzerine bu 20 Şubat
Cuma günü bu kayıt silindi. Türk
hükümetinin daha önce güven-
ce vermesine karşın böyle bir
geri adım atması, Filistin tarafın-
da büyük rahatsızlık yarattı. Dı-
şişleri kaynaklan, Türkiye'nin
çarşamba günü Lahey'de tanık-
lık yapmayacağını doğrularken
Ankara'nın güvenlik duvanna
karşı rutumunu sürdürdüğünü
belirttiler.
Uluslararası Adalet Diva-
nı'nda, Güney Afrika, Cezayir,
Suudi Arabistan, Bangladeş, Be-
lize, Küba, Endonez>a, Ürdün,
Madagaskar, Malezya, Senegal,
Sudan, Arap Ligi ve İslam Kon-
feransı Örgütü, Filistin'e destek
veriyor.
• BM'nin kabul ettiği tasan doğrultusunda Hollanda'nın Lahey
kentindeki mahkemede duruşmalar dün başladı. Filistin
mahkemede duvann asıl amacının işgali güçlendirmek olduğunu
bildirdi.
ser Arafat da tele\izyondan yayımlanan
açıklamasında, duvann Filistin devleti-
nin kurulmasını engellemeyi amaçladı-
ğını söyledi. Arafat, "Bu,ülkemize inşa
edikn bir diğer Berlm Duvan dır'' de-
dı.
3 gün sürecek duruşmalan boykot eden
Israil hükümetinden yapılan yazılı açık-
lamadaysa. UAD'nin vereceği herhan-
gi bir karann yol haritasına zarar \ere-
ceği \iirgulandi ve "İsraiLmahkemenin
duvan tarüşmaya yetkisi olmadığını dü-
şünmektedir'' denildi.
Israıl ocak ayında bir intihar saldınsı-
nın düzenlendiği otobüsü Lahey'e gön-
derdi. Otobüsün kalıntılan göstericiler
tarafından mahkeme binası yanına ge-
tirildi. İsrailli yetkililer aynca kent so-
kaklannda, saldınlarda ölen \atandaşla-
nnın resimlerini dağıttı.
BM Genel Kurulu, aralık ayında, "gü-
venlik du\an"nın uluslararası hukuka
uygun olup olmadığı konusunda
UAD"nın karar vermesinı öngören bir ka-
ran kabul etmişti. Arap ülkeleri tarafin-
dan talep edilen oturumda, Türkiye ile
bırlikte 90 ülke lehte, Israil ve ABD da-
hil 8 ülke aleyhte oy vermış, 74 ülke çe-
kimser kalmıştı.
Gerek du\ara karşı olan Filistinliler,
gerekse destekleyen Israilliler dün bina
çevresinde gösteriler düzenlediler. Fi-
listin'de gerçekleştirilen protestolara ise
Başbakan AhmedKurey de katıldı. Ku-
rey, duvann Ebu Dis'teki bölümünde
düzenlenen ve 5 bin kişinin katıldığı
gösteride, "Duvann amacu 250 bin Fi-
listinliyi tecrit etnıek. Bunu asla kabul
etmeyeceğiz'' dedi. Duvan, tkinci El
Nakba (Büyük Felaket-îsrail devletinin
kurulduğu gün) olarak nitelendiren Fi-
listinliler, dünü "Öfke Günü"
olarak adlandırdı.
ABD'den baskı
Duvan protesto eden Fiüstinliler dünü "öfke günü" olarak adlandırdı. (Fotoğraf: REUTE RS) ması
Amerikan yönetimi, La-
hey'deki Uluslararası Adalet
DivanTnın (UAD) Israü'in Ba-
tı Şeria'da inşa etmekte oldu-
ğu güvenlik duvan' konusun-
da görüş beyan etmemesini is-
tedi. ABD Dışişlen Bakanlığı
hukuk danışmanı V\ illianı Taft
imzasıyla UAD'yegönderilen
"muhtırada". duvann meşru-
iyeti konusunda görüş beyan et-
menin Ortadoğu banş sürecini
baltalayacağı ıddia edildi.
Muhtırada, Washington'ın,
mahkemenin vereceği karann
UAD'yi siyasileştereceğini dü-
şündügü kaydedildi ve "Gö-
rüşme sürecini içinden çıkıl-
maz hale getirebilecek her
türlü karardan uzak durul-
ıstendi.
Gül, 3 günlügüne Rusya'da
Dış Haberler Senisi - Dışiş-
leri Bakanı ve Başbakan Yar-
dımcısı Abdullah Gül, Rusya
Dışişleri Bakanı İgor tvanov'un
davetlisi olarak, 3 günlük resmi
ziyaret için Rusya'ya gıtri. Gül,
Esenboğa Havaalanf nda, Tür-
kiye'nin Çeçenistan konusuna
destek verdiği eleştirilerinin te-
maslarda gündeme getirilip ge-
tirilmeyeceğine yönelik bir so-
ruya,
u
Biz değil ama Rusya ge-
tirirse biz de görüşlerimizi
söyleriz" yanırını verdi.Gül'e
Rusya ziyaretinde, eşi Hayrü-
nisa Gül de eşlik ediyor.
Gül, Esenboğa Havalima-
nı'nda Rusya'ya hareketinden
• Gül, ziyaretinin, 1996'danbuyana dışişleri bakanlan
düzeyinde Türkiye'den Rusya'ya yapılacak ilk resmi
ziyaret olacağını kaydetti.
önce yaptığı açıklamada, ziya-
retinin, 1996'dan bu yana dışiş-
leri bakanlan düzeyinde Türki-
ye'den Rusya'ya yapılacak ilk
resmi ziyaret olacağını kaydet-
ti.
Sovyetler Birliği'nin dağıl-
masımn ardından geçen sürede
Türkiye ile Rusya arasındaki
ilişkilerin her alanda geliştiğine
dikkati çeken Gül, bu çerçeve-
de ziyaretin önem taşıdığını söy-
ledi. Bölgede köklü değışikliİc-
lerle küresel dengeleri etkileyen
gelişmeler olduğunu ifade eden
Dışişleri Bakanı Gül, Temas-
lanmızda, Rusya ile işbirliği-
mizi her alanda geliştirme im-
kanlarını ele alacağız" diye
konuştu. Gül, Rusya ziyareti
sırasında kendısine, resmi he-
yetin yanı sıra Türkiye-Rusya
Parlamentolararası Dostluk Gru-
bu Başkanı ve Istanbul Millet-
vekili Prof. Dr. Nevzat Yalçın-
taş, Gaziantep Millervekili Fat-
ma Şahin, Bursa Milletvekıli
Prof. Dr. Mustafa Özvurt ve
T.C. YÜKSEKÖĞRETİM KURULU
ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ BAŞKANLIĞINDAN
DUYURU
Kamu Personeli Yabancı Dil Sınavına Katılmak İsteyenlerin
Dikkatine!
Yabancı diltazminatı almak isteyen kamu personeli ile yatınm hızmetterinde çalışmalan nedeniyle maktu yabana dil
tazmınatından yararianmak isteyen teknikpersonelin yabana dil bilgisi sevıyesini belirlemekıçinyapılacak olan KAMU
PERSONELİ YABANCI DİL BİLGİSİ SEVİYE TESPİT SINAVI, 657 sayılı Devtet Memurlan Kanununun 213.
maddesınden sonra gelendeğişikekmaddesinegoreMaliyeBakanlığıileDevletPersonelBaşkanlığının, 26.6.1990
tarih ve 20560 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan tebliği ile 21/9/1990 tarih ve 20642 sayılı Resmi Gazetede
yayımlanan "Kamu PersoneliYabancı DilBilgisiSeviyesinın Tespitıne DaırEsaslar" uyannca Yükseköğretim Kurulu
Öğrencı Seçme ve Yerteştirme Merkezı (ÖSYM) tarafından yurütülecektır.
Sınav, 2 Mayıs 2004 tarihınde Ankara ve Lefkoşa'da. başvuran aday sayısı fazla olduğu takdirde, uygun gorulen
dığer buyuk şehırterde de yapılacaktır
Sınava, yabancı dil tazmınatından yararianmak isteyen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu (aylıklarını bu kanunun
ek geçıa maddelenne göre alanlar dahıl), 926 sayılı Turk Sılahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 sayılı Hakim ve
Savcılar Kanunu. 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanununa göre
çalışmakta olanlar, kadrolar karşılık gösterilmek suretıyle sözleşmelı olarak çalışan personel ile 399 sayılı Kanun
Hükmünde Karamamenın 3/c maddesıne tât» sozleşmelı personel katılabilir. Aynca, personelinin yabancı dil bilgisi
sevıyesini tespıt etmek isteyen diğer kamu kurum ve kuruluşlannda çalışan personel de bu sınava katılabilir
Yurtdışında Gorevlendirilecek Memurlann Seçim Esaslanna Daır Yönetmelik'ın değişik 7 maddesi gereğince,
kamu kurum ve kuruluşlannca yurtdışı teşkılatında sureklı göreve atanacak memurlar ile diğer görevfflerin de bu
sınava gırmesı gerekmektedir.
Kamu kurum ve kuruluşlannda 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununun 4/B maddesıne göre sözteşmeli statüde
çalışacak,
a) Mütercim veya tercümanlann işe başlatılabilmelen ıçin dığer şartlar yanında yabancı dil bilgilerinin asgari (B)
düzeyinde,
b) Bilgiişlem çozümleyicisi ve programcılann ise ışe başlatılabılmeleri ıçin diğerşartlaryanında İngilizcedil bilgilerinin
asgari (D) düzeyinde
olması gerekmektedir. Bu nedenle. halen bu görevlerde çalışmakta olanlardan yabancı dil bilgisi sevıyesini tespit
ettirmek ısteyenler ile söz konusu görevlerde çalışmak üzere kamu kurum ve kuruluşlanna başvuruda bulunma
arzusunda olan fakülte veya yüksekokul mezunlannın bu sınava katılmalan mümkün bulunmaktadır.
Üniversitelerarası Kurul'un 27 04.2003 tanhli toplantısında; Lısansüstü Eğıtim ve Oğretim Yönetmeliği' nin
21 ve 29 maddelerıne göre Doktora ve Sanatta Yeterlık sınavlarında Üniversitelerarası Kurul Yabancı
Dil Sınavı (ÜDS) ile bırlikte, KPDS sınavının da kabulüne. doktora yeterlık sınavına girebıimek veya
sanatta yeterlık çalışmasını sonuçlandırabılmek için UDS veya KPDS sınavlarından herhangi bırinden
en az ellı (50) puan alınması gerektiğine karar verılmıştır.
Herhangi bir kurumda çalışmamakla birlikte yabana dil bilgisi sevıyesini tespit ettirmek isteyen fakülte veya
yüksekokul mezunlan iie üniversrtelerce kendilennden KPDS puanı ıstenen öğrencilerde bu sınava katılabilir.
Sınav, Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince, Danca (Danish Dili), Farsça, Fransızca, Hollandaca (Dutch Dili),
ingilizce, iriandaca, İspanyolca, İtalyanca, Lehçe, Macarca, Portekizce, Rumence, Rusça, Sırpça ve
Yunancadan yapılacaktır. Ancak yatınm hizmetlerinde çalışmalan nedeniyle maktu yabancı dil tazminatından
yararlanmak isteyen teknik personel yalnız Almanca, Fransızca ya da Ingilizceden sınava girebileceklerdir.
Başvurular 23 Şubat - 5 Mart 2004 tarihleri arasında yapılacaktır
Başvurmak isteyen adaylar; Valiliklerin il ve ilçelerde kurdukları bürolarile Üniversite Rektörlüklerinden
veya KKTC'de ikamet eden adaylar ise "Bedrettın Demırel Cad No:101 Lefkoşa/KKTC" adresindekı
ÖSYM Temsilcıliğinden , önce "Başvurma Koşullarına Ilişkin Bazı Açıklamalar" metnini alacaklar,
sonra sınav ücreti olan 40 000 000 TL'yi T.C. Ziraat Bankası Ankara Güvenevler Şubesi 375179
numaralı hesaba T.C. Kımlik Numaralarını (yabancı uyruklu adaylar hariç), ad ve soyadı bilgilerini
vererek yatıracaklar ve bu ücreti yatırdıklarını gösteren Sınav Ücreti Banka Dekontunu, bu bürolarda,
Üniversite Rektörlüklerinde veya yukarıda adresi verilen KKTC'deki ÖSYM Temsilciliğinde görevli
personele göstererek Başvurma Belgesi ve Kılavuz alacaklardır.
Başvurma Belgelerıne T.C. Kimlik Numaraları da yazılıp kodlanacağından, adayların bu numarayı
şimdiden Nüfus idarelerinden öğrenmeleri yararlarınaolacaktır Basın:6247
Türk işadamlan ile özel sektör
çatı kuruluşlannın temsilcileri-
nın eşlik edeceğıni bildirdi. Rus-
ya programı hakkında da bilgi
veren Gül, Rusya Devlet Başka-
nı Yladimir Putin, Dışişleri Ba-
kanı Igor Ivanov, Rusya Parla-'
mentosu Federasyon Konseyi
Başkanı Sereey NÛronov, Rus-
ya Mülkiyetllişkileri Bakanı ve
Türkiye-Rusya KEK Eşbaşka-
nı Farit Gazzizulin ve Mosko-
va Belediye Başkanı Yuri Luj-
kov ile biraraya geleceğini be-
lirtri. Bakan Gül, Rusya temas-
lan sırasında aynca, bir dizi Pro-
tokole de imza atılacağını açık-
ladı.
AB Üye ve adaylarına anket
Avrupalı kötümser
Türkler iyimser
ELÇİN POYHAZLAR
BRÜKSEL - AB'nın
kamuoyu yoklamalann-
dan sorumlu kurumu Eu-
robarometre'nin hem üye
hem de aday ülkeler ara-
sında yaptığı kamuoyu
araştırmalannın yer aldı-
ğı son raporuna göre aday
ülkeler arasında en ıyım-
ser Türklerin olduğunu
açıkladı. Avrupahlar ara-
smda da kötümserlik ha-
kim.
Türklerin yüzde 46 'sı
2004 yılının daha iyi ola-
cağını düşunürken >-üzde
32'si hayatında bir deği-
şiklik beklemiyor. Yaşam
seviyesinden memnun ül-
keler sıralamasında Sole-
venler (yüzde 85). Malta-
hlar (yüzde 83) ve Kıbns-
lı Rumlardan (yüzde 82)
sonra Türkler yüzde 69
oranla dördüncü sırada yer
alıyor.
Eurobarometre raporu-
nun sonuçlanna göre hem
aday hem de üye ülkeler-
de en çok güvenilen kuru-
mun ordu olduğu ortaya
çıkıyor. Kıbns Rum kesi-
minden sonra (yüzde 87),
Türkiye yüzde 82 ile ordu-
ya en çok güvenen ikinci
aday ülke. Türkiye için or-
dudan sonra yüzde 69 ile
polis ve yüzde 65 ile ada-
let sistemi geliyor.
Ülkelerinde demokrasi
seviyesinden en memnun
olanlann başında yüzde
73 ile Kıbnslı Rumlar ge-
liyor. Türkler için bu oran
aday ülkelerin ortalaması
olan yüzde 29'dan fazla
olarak yüzde 34 oranında.
Veriler Avıoıpa Birliğine
ılişkin en az bilgi sahibi
ülkenin Türkiye'nin oldu-
ğunu gösterirken, Türk hal-
kınm yüzde 70'i AB üye-
liğınden kışisel fayda sağ-
layacağını umarak araştır-
mada birinci sırada yer alı-
yor. AB üyeliğine yöne-
lik verdiği destek yönün-
de bir araştırması da bulu-
nuyor. Buna göre Türki-
ye'nin adayhğma yüzde
85'lik bir oranla en çok
Romanya destek verirken,
Kıbns Rum kesimi yüzde
25 ile en az destek veren
aday durumunda.
AB'de kötûmseriik
Eurobarometre, üye ül-
kelerde yaptığı araştır-
mada kötümserliğin art-
tığını bildirdi. Araştırma
sonuçlanna göre, en bü-
yük endişeleri işsizlik so-
runu olan AB vatandaş-
lanrun yüzde 47'si, 2004
bir yıl öncesine oranla da-
ha İcötü geçeceğini düşü-
nüyor.
AB vatandaşlan, gün-
cel sorunlan sıralarken iş-
sizlik. güvensizlik ortamı,
ekonomik sorunlar, fiyat-
lann artması, sağlık siste-
minde aksama, yabancı
göç ve terörizm unsurlan-
nı ön plana çıkanyorlar.
Politikacılara güvenen AB
vatandaşlannın oranı yüz-
de 15 olarak belirlenir-
ken, ulusal hükümetlere
güven oranı yüzde 31,
AB"ye güven oranı yüzde
41 olarak saptanıyor. AB
vatandaşlannın yüzde
37 si, AB'nin ortadan kalk-
ması halinde üzüleceğini,
yüzde 15'i ise 'çokrahat-
layacağını söylüyor. ,