22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA + CUMHURİYET 27 KASIM 2004 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER TELEFATIN her bayramda olduğu gi- bısonBayram'dada ^ — — — yüklü çiKması ulusal ulaşım politikasını yeniden düşünmeyi zorunlu kılmış olma- lıdır. Hele, kış koşul- lannın yarattığı güç- lükler de buna eklenince. Türkiye'nin ulaşımında yerli yabancı herkesin gözüne çar- pan ilk kusur, karayolu, demir- yolu, deniz ve havayollan arasın- daki eşgüdüm noksanlığıdır. Bu sözde sıstemlerin kendi içlerin- deki kusuriar o noksanlığı daha da ağırlaştırıyor. Ama, sistem- lerden biri var ki, onun başarı- sızlığı öbürierinin yükünü arttınp özellikle kış koşullannda ülke- nin felç olmasına yol açmakta: Deniz ulaşımı. • Ikbakışta, fırtınalarmevsimin- I de deniz ulaşımından söz et- mek çok kişiye ters gelebilir. Oy- sa sağlam bir deniz ulaşım sis- temi demek, kanncanın su içti- ği denizler için düşünülmüş bir sistem demek değildir. Fırtına, denizin kaçınılmaz özelliğidir; yeter ki, gemiler ve limanlar o özelliğe göre düşünülmüş ol- sun. Bu açıdan bakınca, Türkiye küçük çaptaki denizciliğin ge- reklerini bir ölçüde yerine getir- AÇI MUMTAZ SOYSAL ümansıdık miş görünmekte: Ufak tekneler ve balıkçılar için "barınak" so- runu, kırk-elli yıl öncesine oran- la az çok çözülmüş sayılabilir. Kıyılar, gerektiğinde bu çeşit de- nizciliğin yararlanabileceği kısa mendireklerle donatılmış durum- dadır, genellikle. Ama, aynı şey limanlar için söylenemez. Çünkü, liman demek, bir men- direkle iki nhtım demek değil- dir. Limanlann, kılavuzluk hiz- metleri, yolcu salonları, antre- polan, elleçleme tesisleri ve özel- likle hinterland ilişkileriyle genel ulaşım sıstemine bağlanmış ol- ması gerekir. Bütün limanlanmız için bunu söyleyebilir misiniz? En belirgin örnek, Karadeniz kıyılandır. Hâlâ "büyük" sa- yılan, ama demiryolu bağlantısı olmayan limanlar var: Ereğli, Ine- bolu, Trabzon, Hopa. Üstelik, aptalca ve dayanık- sız olmaya mahkûm b\r"sahil yolu " projesiyle, hem kıyı doğa- sı mahvedilip insanlar denizden koparılmış hem de ekonomik deniz ulaşımını büs- bütün körletecek — ^ — ^ — pahalı bir karayolu taşımacılığı teşvik edilmiştir. Oysa, kı- yıyaparalel.aması- radağların gerisin- de, demiryolu de- ğilse bile yeterli bir karayolu şeridi inşa etmek ve onu dikey çıkışlarla limanlara bağlamak daha doğru bir çö- züm olabilirdi. Karadeniz'de böyle de Akde- niz'de farklı mı? Antalya ve Ta- şucu hâlâ demiryolundan yok- sun. Yolcusuz, tersanesiz, deniz- cilik merkezi olamamış yüzlerce millik kıyılar. Gökova'da, hiç de- ğilse mermer taşımacılığı için kullanılabilecekken "işletilmesi elektrik santralı açısından tehli- ke oluşturur" düşüncesıyle bom- boş tutulan bir ören iskelesi; Ta- şucu'nda, mendirek içindeki ter- sane projesine, sanki tersane demek ille pislik demekmiş gibi "Biraz ötedeki tatil yerini kirle- tir" gerekçesiyle karşı çıkılıp iş- levsiz bırakılan SEKA limanı. Denize sırt çevirmekte inat eden bir topJumu denize ısındır- mak gafiba sanıldığından da zor bir iş ama, o inada karşı bir "de- nizci ulus " yaratma inadını mut- laka sürdürmek gerekiyor, yıl- madan, usanmadan. HediyeCell'de avantaj üstüne avantaj! HediyeCell de 300 milyon liraya varan 6 ve 12 aylık bedava konuşma ve kısa mesaj hediyeleri şimdi yarı puana! HediyeCell Ücretsiz Konuşma Puan Tablosu ..Kampanya Oncesi Puan 9.000 15.000 17.000 24.000 29.500 32.000 42.000 46.000 57.000 80.000 Kampanya Puanı 4.500 7.500 8.500 12.000 14.750 16.000 21.000 23.000 28.500 40.000 Hediye Ücretsiz Konuşma (15 Dk. x6 Ay) Ücretsiz Konuşma (15 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (30 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (45 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (30 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (60 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (45 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (90 Dk. x 6 Ay) Ücretsiz Konuşma (60 Dk. x 12 Ay) Ücretsiz Konuşma (90 Dk. x 12 Ay) Toplam TL Karsılıgı Hediye (Yaklaşık olarak) Kodu 28 milyon 21411 56 milyon 21137 56 milyon 21412 84 milyon 21409 112 milyon 21416 112 milyon 21422 169 milyon 21410 169 milyon 21426 225 milyon 21423 338 milyon 21427 HediyeCell Ücretsiz Kısa Mesaj Puan Tablosu Kampanya Kampanya Oncesi Puan Puan. Q xnn A oz.n Ücretsiz Kısa Mesaj 3.500 4.250 (30 S M S x 1 2 Ay) o nnn A nnn Ücretsiz Kısa Mesaj 9.000 4.500 ( 6 0 S M S x 6 A y ) 1 O r n n c ocn Ücretsiz Kısa Mesaj 12.500 6.250 (90 SMS x 6 Ay) icnnn o nnn Ücretsiz Kısa Mesaj 16.000 8.000 (60SMSx12Ay) oo cnn 11 ocn Ücretsiz Kısa Mesaj 22.500 11.250 (90SMSx12Ay) Toplam TL Karsılıgı (Yaklaşık olarak) İ 56 milyon i 56 milyon i 85 milyon i 113 milyon 1 170 milyon Hediye Kodu 21132 21130 21131 21133 21134 Aslında yapmanız gereken çok basit! PUAN yazın, 2222yeyollayın! Birikmişpuanınızcebinizegelsin. Hediyenizi sipariş edin! Kısa mesajla hediye siparişi için HEDİYE yazın, — boşluk bırakın ve seçtiginiz hediyenin kodunu yazıp 2222ye gönderin. Örnek: HEDİYE 21130 ^ (Puan ogrenme ıslemı 1 kısa mesaj olarak ucreOondirilir. B f Hediyo tnlebı ıcın çjondcrecegıniz kısa mesajdan ucret B alınmayacaklır j turkcell den sı/e. hediye siprjnşinizin B . onaylandıgı bilgısi kısa mesa|la gonderilecoMir. P WWW ttut- rrH ı <>!*ı i.' \\v\\ ve î UfK' «'i'f /!(.! (,M <i;m (l,ı puanını/ı ogrenebilir ve hediyenizi stpartş edebiltrsiniz. " ^ " ^ Aynca puimını/ı hef ay faturant/dan da takip edebilirsintz k • Heıfcyf '•ijı.tV M-<1IQIIMS koouvn.? flıfcı4u»(a«ı v fcıva rnevitjta» Turhcall Ha/ K.M1 vr Muhj*.b*-t K«rl *tl»<|iıj y^tJ tçMıy^fftHİo HnlıyHrMit It har-»tıl<İM« Rı/burCc-ll tanl^ından hes*pİMnm cılup Kl)V v* ÜIV d«hıl inpUm bfMteklıı lurhcfll tıyatlarda deflt»*lilı yaptt ııy» II Arftl* 2004 l-ııl..f> ' TURKCELL Ulusal Sağlık Otoritesi... SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devri, sorunu çözmez ve Sağlık Bakanlığı'nın sorunlarının üzerine SSK de eklenir. Sorunlann ancak yeri değişir. Prof. Dr. Osman İNCÎ Doç. Dr. Muzaffer ESKİOCAK Trakya Ünıversıtesi Öğretim Üyeleri • • lkemızın yaşadığı sağlık so- U runlan ancak bütimcül biryak- laşımla; sunan, fınanse eden ve yararlananlann, meslek ör- gütlennin ortak katkı ve so- rumluluklan ıle çözûlür. SSK hastanele- rinin Sağlık Bakanlığı'na devn, sorunu çözmez ve Sağlık Bakanlığı'nın sorunla- nnın üzerine SSK de eklenir. Sorunlann ancak yen değışır Kendısı artarak sürer. SSK 1946 yıhnda kurulmuş ve ışçılenn emeğı, buTkımı ve alıntenyle bugünlere gelmıştır SSK'nın bütün sağlık kuruluş- lannın, butün taşuıır ve taşınmaz malla- nnın sahıbı ışçi, ışçi emeklısı ve onlann yakınlandır. Sağükta hedef, herkese ınsan olmakla hak sahıbı olduğu, gereksınım duyduğu anda ve gereksınımlennı karşılayacak ka- dar, nıtelıklı, ulaşılabılır sağlık hızmeti vermektır. Sağlıkta araştırma, eğıtım-öğ- retim, hızmet uygulama standart ve nıte- liğı ancak Ulusal Sağlık Otoritesi kurul- masıyla sağlanabılır Ülkemizde sağlık eğınmi \e sunumu konusunda yenı bir yapılanmaya gereksınım duyulrnaktadır ve bunu "Ulusal SağhkOtoritesT ıle sağ- layabılınz Ulusal Sağlık Otontesı, ülke sağlık durumunun ve sağlık öncelıklen- nin saptanması, sağlık hizmetlennın su- nulma ilkelennın belırlenmesı, sağnk hiz- metlennın değerlendınlmesı ve yeniden planlanması, sağlık ınsan gücü planlan- ması, sağlık personellerinin yetiştınlme- si işlevlennı yapar. Bu otonte nasıl olmalıdır sorusuna; özellikle; sağlık profesyonellerinın eğı- timleri onlan sağlığı gelıştıncı, koruyu- cu, tedavı edıcı ve esenlendıncı hrnnet- lere hazırlamalı, klınık hızmetlerle halk sağlığı hızmetlen arasında köpriı kurdur- malıdır. Planlama sıstemleri sağlık perso- nelı sayısı ve bıleşenlennin bugünkü ve gelecektekı gereksınımlen karşılayaca- ğından emın olunmalı. Halk sağlığı lı- derliğı, yönetım ve uygulamalan ıçın ye- terli uzman yetıştırme kapasıtesınden emin olmalıdır. Dığer sektörlerdekı pro- fesyonellenn eğıtım temel prensıplen, özelükle çalışmalann sağlığın belırleyi- cılennı nasıl etkıledığını ıçermelidir. Tıp eğıtımı konusunda ıse; Tıp bılımlenndekı bılgı. becen ve tek- niklenn gelışımı sağlanmalı, sağlık çalı- şanlannın sunduğu hızmetın kalıtesı, al- dıklan eğıtım kalıtesınden daha yüksek olamaz ılkesı ıle eğıtıme gereken ağırlık venhneh Özelükle tıpta uzmanlık sayı- sal ve nitehk yönünden tam yeterlılığı sağlayacak bıçımde uzun erım ıçın plan- lanmalıdır Ulusal Sağlık Otontesi bu ba- şat sorunlara net, çözümcül yaklaşabıhr UlusaJ Sağlık Otontesı'nin yasal so- rumluluklan; uzmanlık eğıtımının stan- dardının korunması, hastanelerden eğıöm yetkısinın gen alınması. eğıtıcılenn eğı- tunı ve eğıtımın değerlendınlmesı ıçın güçlü sıstemler gelıştırme, eğıtım sıste- mınin alanlannda uygulandığı ve düzen- li olarak denetlendığınden emın olmak- hr. Türkiye'de Tababet ve Şuabatı Sana- tının Tarzı Icrasına Daır Kanun Madde 1 ve 2'ye göre Türkiye'de hekim ve uzman- lık diploması almak ıçın Sağlık Bakanlı- ğı'nın onayı gereklıdır Dığer hıcbırmes- lekte (mühendıslık, hukuk, mımarlık, ık- tısat vb.) yüksek lısans ve doktorada ba- kan onayı gereklılığı örneğı yoktur. Ulusal Sağhk Otoritesi (USO) ve Tür- kiye için olası bileşenkri: Sağlık Bakanlı- ğı, Çalışma ve Sosyal Güvenlık Bakan- hğı, Mıllı Eğıtım Bakanlığı, YÖK, GA- TA, Sağlık Meslek Bırlıklen, Türk Tabıp- len Bırlığı, Uzmanlık Derneklen Koor- dınasyon Kurulu, Devlet Planlama Teşkılatı sıgorta kuruluşlan, finansman sağlayan kurumlar (Emeklı Sandığı, Bağ- Kur, Ye- şıl Kart, şahıslar), serbest hekım olabilir. Ciddi çahşmalar Sağlık eğıtım standardı ıçın Tıp-Sağ- lık Bılımlen Eğıtım Konseyı 'nce çok cıd- dı çalışmalar başlatıldı Tıp Sağlık Bı- lımlen Eğıtım konseyı, Ünıversıtelerara- sı Kurul'un onayı ıle üp eğıtımınde ve öp- ta uzmanhk eğıtımınde standartlann oluş- turulmasına ve yenı açıhmlara öncülük et- mektedbr. Tıp, Eczacıhk ve Diş Hekımh- ği fakültelen ve Hemşireük mezuniyet öncesı eğitımde "ÇeldrdekEğitimProg- ramı" onaylandı ve ünıversıtelenmızde uygulamaya gırdı Merkezi Tıp Eğıtimı Sınavı (METES) ve Ulusal Tıp Akredı- tasyon Mıllı Komıtesı Ünıversıtelerarası Kurulca onaylandı. Ancak uzman eğitı- mı, ataması, süreklı tıp eğitımı, uzman- lık sınavı, rotasyon ve yan dallar gıbi ko- nularda Sağlık Bakanlığı'nın kımseyi ta- nımaz tutumu ısrarla sürüyor. Hekımlenn denetimınden Tabıp Oda- sı ve Türk Tabıplen Bırlığı 1. derecede gö- revlıduier. Turk Tabıpler Bırlığı, Genel Ku- rul Yasası gereğı tıp eğıtımının ve sağlık hizmetlennın kalıtesını arttırmakla gö- revlıdır. Oysa bakanlıkça yok sayüıyor, ade- ta bir büyük rakıp olarak görülüyor. Eğı- tım ıle ılgılı yaşanan sorunlar aslında eğı- tımın bıleşenlen (eğıtıcı, eğıtılen, altya- pı, süreç) ile ılgili standartlann behrlen- meyışınden ya da eksikliğinden kaynak- lanıyor. Yasal altyapı eksıklığı sorun ol- makla birhkte olmazsa olmaz koşul de- ğildir Mesleki standartlann belırlenme- sı gerekhlığını bir kez daha vurgulamak gerekir Eğıtım kurumunun sahıp ohnası gere- ken altyapı olanaklannın belh standardı olmadan ölçme-değerlendırme yapıla- maz. Zua, amaç-hedefleri, kapsamı, ıçe- nğı belh ohnayan bir konuda ölçme-de- ğerlendırme yapılamaz. Çağdaş ülkeler- dekı gıbı uzmanlık derneklen, sivıl top- lum örgütlen kendi standartlannı belu-le- yen ve kontrol eden düzeneklenn kurul- ması gerekir. Uzmanlık eğiûminın tüm yet- kılennı taşıyan Sağlık Bakanhğı, resmı ku- rullara, derneklenn eşıt katüımını ıste- memektedır Son on yüda bu konudakı tüm gınşımlen reddetmiştır. Tababet Uzman- lık Tüzüğü'nün Avrupa nıtehklerine uy- gun yapılandınlması, sıyası iradeler tara- fından tercıh edılmemektedır. Siyasi oto- nte paylaşım, ortak sorumluluk, yetkiyı sorumluluk üe kullanma gıbı temel yö- netım prensiplenne ve değışime şiddetle direnmektedir Eğıtimde genel çerçeveyi belirleyen topluluklann görüş ve taleplen eğitimin geleneğıdır îlkelenn belırlenmesı ılk ve en önemlı adımdır. Bir sıvil toplum örgü- tü olan Türk Tabıplen birliğı ve tıpta uz- manhk derneklennın, alanlannın nıteük- lennı belirleyici standartlar oluşturmala- n; bılım, eğıtim ve sosyal alanlarda ışlev- ler yüklenmeleri varlık nedenlendır Ya- şadığımız yüzyılda geçen yüzyıhn ılk çey- reğınde çıkanlan bu yasa ıle 70 mılyon- luk ülkede kalıtelı sağhk hızmeti vere- meyız. Bu çerçevede Ulusal Sağlık Oto- ntesı vazgeçıhnez görülüyor. Üçüncü bınh yülarda yaklaşık 80 yıl ön- ce çıkanlan 1219 sayılı yasa dar gehne- nın ötesınde gelışen ve değışen koşullar- da güdük kalmıştır. 1219 sayılı kanun ye- nı anlayış ve gerçekler ıle düzenlenmeh ve değışmehdir. întihar mı Cinayet mi?.. 4440532 T""v Ruhi Sungur 1953 Çorum do- I l"f* gumludur. Koşullar onu Mü- J — ^ X • hendıslik Fakultesı'ne yönlen- dırdığınde henüz on yedı on sekız yaşlann- daydı Ancak Dr Sungur bu okulda umdu- gunu bulamadı ve ıkı \ıl sonra yeniden sı- navlarakatıldı Kendısınıyenihedefıvebe- cerilennın kesıştığı bir kulvarda bulduğun- da yırmı yaşına ulaşmıştı ,-\nkara Tıp Fa- kültesı'nde geçen uzunca bır öğrenım sü- recı ve ıhtısas derken. otuz yaşlannda mes- lek sahıbı oldu Mühendıslık okuluna bera- ber başladığı akranlan hayata atılalı sekiz yıl olmuştu. Ancak o bundan hıç ıncınme- dı Ilk maaşını alır almaz arastada demırcı- lık yapmakta olan babasının yaruna koştu Kendisinı otuz yıl sırtında taşıyan yaşh ada- mın örs nasırlanyla kararmış elını öperken yaşadığı mutluluk her şeye bedeldı Çorum'da gıderek artan şöhretı mesleki başanlanyla parsellı değıldı Her gün mü- racaat eden bırçok fakır ve guvencesız has- tanın fılmlen de ücretsiz olarak çekiliyor- du. Zaman ıçensınde Çorum'a sığamaz ol- du. Çocuklannın eğıtım sorunlannı da dik- kate alarak 2002 yılında Ankara'ya yerleş- ti Burada da Çorum'dakı şohretıni yakala- ması çok uzun bır zaman almadı Her şey yolunda gıderken Kasım 2003 'e gelındığuıde umulmadık ve çözumü müm- kun olmayan bır durumla karşı karşıya gel- dı. Sağlık Bakanlığı ve turlü kuruluşlar yü- kümlü olduklan ödemelen yapmıyorlardı Türlü gmşımler sonucunda bakanlıktan ala- caklannın ancak yuzde otuzunu tahsıl etme- yı başarabıldıler Kısacası devlet lcrk beş gün ıçensınde öde- yeceğını taahhüt ettiği borçlannı, aylar geç- mesıne rağmen ödememekte dırenıyordu Alacaklara yetışmek mümkün olmaz hale geldı Dr Ruhı Sungur bankalara kredı ıçın müracaat ettığinde devletten alacağı da bır buçuk trilyona dayanmıştı. Hani bayilerin önünde sıra sıra kuynıklann oluştuğu Sa- >ısal Loto'da haftanın ertesı haftaya devre- den buyuk ıkramiyesı gıbi bır rakamdı bu Ve banka kredileri de çözüme yettşme- yince Dr Ruhı Sungurtefecılerin eline düş- ta Bır zamanlartoplumda hırsızmış gibi mu- amele gören, şımdılerdeyse bır beyefendı gı- bı karşılanan bu insanlar ışyerlennden çık- maz oldular. Tarıh, 2004 Ekımı'nın 14'ün- de, kâğıt üstünde yapöğı hesaplar artık borç- lanyla değıl. aldığı bu borçlann faizlenyle ılgılıvdı Butun gece aile yakınlan, ortak- lan, tefecıler ve bazı alacaklılann gayn res- mı vekıllen olan mafya denen ışlevle ara- sındakı >oğun zıyaret ve telefon görüşme- len sabaha dek sürmuştü 15 Ekım 2004 sabahı bekçı tarafindan ortağının evının önünde asılı olarak bulun- duğunda saatler 09.30'u gosteriyordu. Ki- mılertnce ıntıhar etbğı, kimılennce de ılme- ğin boğazına silah zoruyla geçınldiğı iddıa edılıyor Gende kalan aılesı ve bazı yakın- lan da tehdıt altındaydılar Mağluplann sa- yısırun bırden çok olduğu anlaşılıyordu Şımdı aıle butehdıtlere çare, çözumve ada- let ıstemek ıçın bır buçuk tnlyöna yaklaşan alacaklannı odemeyen devlete gıdecek Sonucu hep bırlıkte goreceğız. Güle güle Ruhı Sungur.. Güle güle . Murat ACIPAIAMLI Gazetecı-YazOr PENCERE Günliik Yaşamda S.O.S. İşareUeri.. Şakir Süter'in Akşam'daki yazısını okuyordum, bir tümcesi üzerinde durdum: "Tribün cinayeti bize kapkaç vahşetini unutturmamalı, değil mi?" Ikı deyiş: "Tribün cinayeti." "Kapkaç vahşeti." Ikisı de sokağa ve günlük yaşama ılişkin... Ne demek bu?.. • Evin oğlu: - Anne ben maça gıdeceğim.. Anne: - Olmaz çocuğum, baban yasakladı.. - Bir şey olmaz bana anne! - Olmaz olmaz deme oğlum, olmaz olmaz... Evin kızı: - Anne ben sinemaya gıdiyorum. - Olmaz kızım.. - Neden anne?.. - Ya kapkaççılann saldırısına uğrarsan?.. Yaşam sokakta, sinemada, maçta, çarşıda, pazarda, meydanda, parkta tehlıkelı sayılmaya başladı mı ne olur?.. İnsanlar otorıte arayışına gırerler. 12 Eylül müdahalesınin başlangıcında, sokaktaki vatandaş "orı'çekmemış miydi?.. Saldın rizikosunun ruhsal baskısıyla öğle vakti park sırasında bile rahat oturamayan yurttaş, günlük yaşam mantığında güvence aramaya başlamıştı. Bugün durum ne? Medya baştan sona cinayet, vahşet, hırsızlık, kapkaç, mafya, rüşvet, yolsuzluk, saldırganlık ve kanunsuzluk haberlenyle dolu... Politıka kimsenin umurunda değıl!.. • Mütareke Istanbulu'nda işgal kuvvetlerine dayanan kımı etnık çetelerın yarattığı dehşet, öncelikle, Müslüman mahallelerindeyılgınlık havası yaratmıştı;lngilizlerçekildikten sonra neolacaktı?.. Atatürk ünlü Ekrem Paşa'yı polıs müdürlüğüne atayınca zamane hırsızı uğursuzu mum gıbı oldu; halk pencere kapı açık yatmaya başladı... Ancak o devrin yöntemlen başkaydı. Bugün ne olacak?.. Bir gazeteciler sitesinde kalıyorum ben; iş o hale geldi ki, mahallenin girişi çıkışı kapatıldı; nöbetçi kulübeleri konuldu... Herkes ıster istemez güvence anyor... Yakın geçmışte böyle bir korku yoktu... Yasadışı örgütlenn fink attığı bır toplumda hırsızlığın ve uğursuzluğun hayat bıçımıne dönüştüğü bir düzende mi yaşayacağız?.. • Hiçbir toplum biçeminde insanlar güvensizlik içinde hayatlannı sürdüremezler; kişinin benliğinde en temel güdü canını malını korumaktır.. ki bu kapsamda gün geçtikçe herkesı saran kaygı neredeyse ürküye dönüşecek... Bir noktaya da iyice dikkat edilmeli!.. Dincilik devlet hayatında ve özel kesimde ağır bastıkça, Islamctlık pazarlaması arttıkça, kadınlar tesettüre boğuldukça; hırsızlık, uğursuzluk, rüşvet, yolsuzluk, tribün vahşeti, mafiozi ve kapkaç azalmadı... Çoğaldı. A)* Ablasının bir tanesi aramıza hoşgeldin Göze, Arzu, Abdurrahman Yıldırım KADKOY 2. SULH HUKUK HÂKİMLİĞÎ 2004 1139 Vesayet Mahkememızce venlen 2.11 2004 tarıh ve 2004 1139 Esas - 2004 1181 Karar sayılı karar ıle 1973 doğumlu, Ertan oglu, Ahmet Can Çetınok TMK 405 maddesıne göre vesayet altına alınarak Annesı Saadet Sevınç Çetınok vası tayın edihnıştır tlan olu- nur. 23.11.2004 Basın: 54076 MANAVGAT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2004 323 E 2004658 K Mahkememızden venlen 19 10 2004 tarıh ve 2004/323 Esas. 2004 658 sayılı karar gereğınce: Konya ılı, Meram ılçesı, Uluırtnak Ah Hoca köyü, cılf 93, hane- 31'de nüfiısa kayıtlı Ahmet Zıya ve Şe- nfe'den olma 1985 d lu Ayşen Haksever'ın Konay olan doğum yennın Konya olarak düzeltılmesıne ka- rar venhnıştır. tlan olunur 02.11 2004 Basın 53595 tSTANBUL İKİNÇİ ŞULH HUKUK HÂKtMLİĞİ'NDEN Esas No. 2003 593 Karar No 2004 265 Teblığı ısteyen- Av Banu S Bağlıkaya lstıklal Cad. Elhamra Pasajı No 258 Kat 3 D: 301 Galatasaray Teblığ ıstenen Mehmet Salman, Rahıme Salman Davacı Mıthat Ataoğlu velulı tarafindan da- valılar Emme Özbek vs aleyhıne mahkememızde açı- lan tapu ıptalı davası olup, venlen karar davacı vekılı tarafindan temyız edılmekle davalılar Mehmet Salman ıle Rahıme Salman adlanna temyız dılekçesının ılanen teblığıne karar venlmış olup temyız dılekçesıne 10 gün ıçınde cevap vermenız ılanen teblığ olunur 22.10.2004. Basın. 53915 KONYA DEFTERDARLIĞIMEVLANA VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ İLAN LİSTESİ Vergi No: 3340093304 Adı-Soj-adı/Uııvanı: Mobella Teksnl Iplık Işl. AŞ Vergi Türii: Kgv Kur V, Fon, Vzcz Yukanda belırtılen mukellefe aıt ıhbamameler bılı- nen adreslenne teblığ yapılamamış olup, ılgılilenn ış- bu ılan tanhınden başlayarak 1 fbır) ay ıçensınde ılanı yapan makama bızzat veya bılvekale müracaat eüne- melen veyahut taahhutlü mektup ya da telgrafla açık adreslennı bıldırmelen halınde kendılenne süre ıle kayıtlı resmı teblığ yapılacağı. ılan tanhınden başlaya- rak 1 ay ıçınde ne vergi daıresıne müracaat etmış ne de adresını bıldınnemış olanlara 1 ayın sonunda teblığ yapılmış sayılır (Dava açma süresı teblığ tanhınden ıtıbaren vergi mahkemelennde 30 gündür.) Basın: 53682
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle