25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EKİM 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA JVLJ L J. U M\ kuRur(S cumhuriyet.com.tr 15 Antalya Film Festivali Altın Portakal 'Yazı Tura'nın HAYATIN ÖTE YAKASI FERİDUN ANDAÇ GURSL KUNT ANTALYA -41. Antalya Altın Portakal Film Festivalf nde en iyi film ödülü dahil 11 ödülü Lğur Yücel'in "Yazı Tura" adlı filmı aldı. Festivalde en iyi erkek oyuncu ödülünü Olgun Şimşek, en iyi kadın oyuncu ödülünü ise Tü- lin Özen aldı. Sinema Oyuncuları Demeği'nin (SODER) protestosu ile başlayan, eksiklikler nedeniyle tepkı alan festival yine sessiz bir protestoyla son buldu. En iyi yardımcı kadın oyuncu ödü- lünü vermesi istenen Aykut Oray festivali pro- testo edince ödülü Kenan İmirzalıoğlu verdi. Bazı jüri üyelen, salonda kendileri için aynlan yerlerin yeterli olmaması ve jüri için aynlan koltuklara başka davetlilerin oturtulması üze- rine görevlilerle kısa sürelı tartıştılar. Yanşma sonucunda Uğur Yücelin "Yazı Tura" adlı filmi 11 dalda ödüle layık görülürken Semih Kaptanoğlu nun "Meleğin Düşüşü"' 6 ödül, Yavuz Özkan'ın "Hayal Kurma Oyunlan" 1 ödül, Çağan Irmak'ın "Mustafa Hakkın- da Herşey" filmi de 2 ödül aldı. Festivalde 20 dalda verilen ödüller şöyle sı- ralandı: En iyi film: "Yazı Tura", Halk jürisi ödülü "Hayal Kurma Oyunlan", En iyi 2. film ödülü: "Meleğin Düşüşü", En iyi 3. film ödülü: "Mustafa Hakkında Herşey". En iyi yönetmen ödülü: Uğur Yücel, En iyi erkek oyuncu ödülü: Olgun Şimşek, En iyi kadın oyuncu ödülü: Tülin Özen. En iyi senaryo ödü- lü: Uğur Yücel, En iyi göriintü yönetmeni: Eyüp Boz, En iyi sanat yönetmeni: Esat Te- kant, En iyi yardımcı erkek ödülü: Bahri Be- yat, En iyi yardımcı kadın oyuncu ödülü: Eli Mango, En iyi müzik ödülü: Erkan Oğur, En iyi film şarkısı ödülü: Mor ve Ötesi, En iyi kur- gu ödülü: Uğur Yücel, En iyi laboratuvar: Si- nefekt, En iyi makyaj ve saç ödülü: Sevinç Uçar, En iyi kostüm tasanmı ödülü: Özlem At- lı, Gülay Doğan, En iyi mıksaj ödülü: Burak Topalakçı, En iyi ses tasanmı ödülü: Ismail Karadaş. Doğançay'iîyaprttenMetropoltan'da • Kültür Servisi - Burhan Doğançay'ın 1969'da Tamarind'e yaptığı 'Walls V , 'Duvarlar V serisinden 10 litograf, dünyanın en önemli müzesi sayılan New York Metropolitan Müzesi'nin daimi koleksiyonuna alındı. Burhan Doğançay, Metropolitan Müzesi daımi koleksiyonuna yapıtları alınan ılk Türk ressamı oldu. FransE felsefeci Derrida öldü • PARİS (AFP) - Dünyaca tanınan Fransız felsefeci Jacques Dernda önceki akşam Paris'te uzun süredir tedavi görmekte olduğu hastanede yaşama veda erti. Yorumun babası olarak adlandınlan Derrida"ya 2003 yılında pankreas kanseri teşhısi konulmuşru. Jacques Derrida 74 yaşındaydı. ADesign Fair 2004' ödülleri • Kültür Servisi - ADesign Fair 2004 'te, "Yılın Tasanmı' ve 'Genç Tasanmcı' ödülleri Harbiye Askeri Müze - Ahmet Fethi Paşa Salonu'nda yapılan bir törenle sahiplerini buldu. Tanju Özelgin'in 'Cube' adb tasanmı "Yılın Tasanmı" seçildi. ETMK'nin verdiği 'Genç Tasanmcı Ödülü' ise Demet Bilici'nin oldu. Ödül herhangı bir tasarım disiplini ile sınuiı tutulmayarak fuara katılan ürün, mobilya, moda-aksesuvar, grafik gibi tasanm alanlarının tümü arasından seçildi. Devrim yolu Che'nin yolu • Kültür Servisi - Filmekimi Şenliği kapsamında gala gösterimi yapılan ve dağıtımını Umut Sanat'ın yaptığı Motosikiet Günlüğü adlı film 5 Kasım'da gösterime girecek. Çağdaş Brezilya sinemasının ünlü temsilcisi Walter Salles"in yönettiği film, Ernesto Che Guevara ve Alberto Granad'nun 1952'de yaptıkları Latin Amerika yolculuğu sırasında tuttukları günlüklerden uyarlanmış. Che'nin genç bir tıp öğrencisi olarak motosikiet üstünde Arjantin'den Peru'ya yaptığı keşif gezisini anlatırken de\Tİmci kişıliğıni gözler önüne seren 124 dakikalık 'Motosikiet Günlüğü'nün müzikleri Latin Amerika kökenli sanatçılarca yapılmış. sessizGeçen yazımda sözünü ettiğim yolculuğumun okuma seyirlerin- de yam başımda duran şairi Gül- ten Akın'ın o damıtılmış sözcük- lerine tutunma isteğimi; gittiğim kara parçasında kendi dilimle ile- tişim kurabilmemle açıklayabili- rim. Gözün ahmlamasında böylesi bir bakış var. Anlamın değil, çağ- nşımsallığın getirdiği imgenin peşindesinizdir o an. Şairin söz- lerinden ağıp gelen çınıltı su yü- zeyindeki halkalara dönüşür... Yankı bulan sesin ötelere gidişin- deki dalgalan da algılarsınız üs- telik. Bu anlamda şiirin/şairin insan ömrüne el tutan, bilinç açan, ay- ma an'l lar)ı yaşatan bir yanı var.. Benim şairlerimden bin olan Gülten AkınTa süregelen yolcu- luğumda; hiç yanıltmayan, oku- runu hep yeni seslere/sözlere alış- tıran, imge havuzlannda gezdire- rek hayatın şaşırtıcı yanlanm gös- teren bir yan bulmuşumdur. Sık sık yinelediğim sözcüklere rutunarak yaşamak deyilenişini tam tamına karşılayan bir şiirin ustasıyla yüz yüzeyizdir... Kurdu- ğu şiir evreni, ördüğü dil, geliştir- diği biçem bunlan anlatmaktadır bizlere.. Akın, bir bellek yansıtı- cısıdır. Peki. şiirin getirdiği esintinin zamanla bellekte yer edişini nasıl açıklayabiliriz? Ilk an'da bir di- zenin yansısı, etkisı gibi görülse de şiirin bütününe yüzümüzü döndüğümüzü, oradan da şairinin sözünün anlamına doğru yürüdü- ğümüzü görürüz. İnsanlığı şllr yoluyla anlamak Kendini okutan şair, poetikası- nı kurandır. Etkileyiciliği. kahcı- lığı. bizdeki yansısı da oradadır. Okunan her şiiri, bir kitabından ötekine geçişte karşımıza çıkan dünyanın'sözün/anlamın yorda- mını yenıden yeniden okunması şairin tanınan,bılinen yolculuğu- nun yeni bir yorumudur aslmda. O, kendi yolunun yolcusuyken adım adım giderek yeryüzünü, in- sanlığı şiir yoluyla anlamak. kav- ramak, yansıtmak derdındedir. Gülten Akın'ın Uzak Bir Kıyı- da'sını okurken şainn Rüzgâr OKUMA ÖNERİLERI * Gülten Akın: Uzakta Bir Kıyıda, 2003, 55 s.; Sonra Işte Yaşlandım, 1995, 54 s.; Sessiz Arka Bahçeler, 1998, 45s.; Toplu Şiirler: 1956-1991; 481 s.; Şiiri Düzde Kuşatmak, 1996, 198 s.; Şiir Üzerine Notlar, 1996, 199 s., Yapı Kredi Yav. BELLEK KUTUSU "Düşler ve imgelerle beslenirim iç içe. Kendi kurduğum ya da bulduğum. Saklarım onlaru Dar zamanlarda avucuma batar kınklaru Avucumun kanadığını duyarım. Acıdan korkmam ama damlayan kanı kimse görmemeli. Utanmak da değil, hayır. Gizini kıskanmak. Giz. Her insamn birgizi vardır. Ve insan atlayacaksa buradan atlar." Gülten Akın I Saati'nden (1956) bugüne uza- nan şiir yolunun geçtığı süreçleri düşündüm. Ondan bize yansıyan sözlerin anlamını, kurduğu dün- yanın neleri içerdiğine uzandım bir de. Gülten Akın şiirinin içsel söy- leyişindeki eda, bir şiir okurunu her dem içüıe alabilir. Getirdiği ses, yansıttığı duygu/düşünce boyutu şiir okuma bilgisinin de kapısım aralar bize. Kulağınızdaki ezginin çağıltı- sına dönersiniz yüzünüzü. Bir Karacaoğlan türküsü gibi gelir bazen o ses. Bozkınn ıssızhğm- daki hüznün adım koyar her bir sözüyle. Oradan kalkıp göçtüğü kentteki kederin de dılidir onun dizelerindeki ezgi. Onun şiir evrenınin içsel yolcu- luğu dipten akıp duran bir su kay- nağı gibi çağıldar hep. Kendi de- bisinde var olur. Ortaya çıktığı yerlerde hayatın ve insamn tarihı- ne bakar. Acısına, kederine. sav- rulmuşluğuna, yalmzlığına renk verir. Bunlann ne olduğunu. ne- leri içerdiğini anlatır yer yer de. Bazen anlatımcı, bazen bir lir çal- gıcısıdır. Acımızı da göstermek ister bi- ze, sancımızı da. Uzak Bir Kıyıda, şairin gelip durduğu yerin; soluk aldığı hava- nın, baktığı evrenin dilini anlatır gene. tçten içe döner, kederin ka- naviçesidir elindeki, yalnızlığının renkleriyle bakar evrene. Seslerln rengl... Dili hiç sürçmeyen, sözünü öz- lüce söyleyen bir şairdir, Gülten Akın. Bizde şiir belleği oluşturmasını, her bir şiirinin anlamını aklımız- da tutmamızı sağlayan yanının bu olduğunu düşünmüşümdür. Işte onun bu çağıltıh sesi: "Mavi kuş uzak tellerde, şehir- lerimiz güç işgal altındayız dışa düşen hayat hayatımız onu oralara biz atmadıksa kimdi, kimler yoğunluğuyla hızıyla renkli ca- mın bile ulaşamadığı ne aşk ne şiir ne şarkılar ardından koşuyor koşuvoruz" (Mavi Kuş) Sessizce geçip gittiğimiz yerle- rin, sığındığımız bannaklann, üs- telemediğimiz aşklann dil yurdu- na döndürüyor bizi, Gülten Akın. "Aşk sessiz dolaşır" diyor; ger- çek şiir de öyle değil mi? Uzak Bir Kıyıda, size bunun ya- kınhğını her dem hissettirecek bir birikimi getiriyor. Pasifik'te, bir başka dil ortamında şairin çınıltı- lı sesiyle yol alırken dil yurdunun anlamını düşündüm en çok. Ses- sizce ardımızdan süre gelen ses- lerin renginde yaşamanın soluğu- nu hissettim demeliyim... 2004 yılı Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Elfriede Jelinek, ödülünü almak için Stockholm'e gitmeyecek Nobelli yazarın 'sosyal fobi'si • "Sosyalfobisi" olduğu için Nobel töreninde bulunmayacağını söyleyen 2004 yılı Nobel Edebiyat Ödülü nü kazanan Elfriede Jelinek, "Kendime özgürlük satın alacağım " dedi. Isveç Akademisi nin buyılki kararı şaşkınhkyarattıysa da edebiyat çe\releri, Jelinek'in bu ödülü hak etmiş olduğu görüşünde. GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Bu yılın Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Avusturyalı kadın yazar Elf- riede Jelinek, "sosyal fobisi" olduğu için in- san topluluklanna katılamadığını ve bu neden- le 10 Aralık'ta Stockholm'de yapılacak olan ödül törenine gitmeyeceğıni söyledi. Jelinek, bir konuşma metni hazırlayacağını ve bu met- nin bir başkası tarafından okunmasını rica ede- ceğini de belirtti. fsveç gazetesi Dagens Nyheter'in sorulannı yanıtlayan Jelinek şöyle konuştu: - Herhangı bir şekilde, bu ödülü kazanmış ol- duğuma hâlâ inanamıyorum. Ama ne yazık ki Stockholm'e gelemeyeceğim. Insanlann içine katılamıyorum. Sosyal fobim var ve böylesine büyük bir törende bulunamam. Başka bir çare yok. Ben psikolojik hastayım. Tekerlekli san- dalyede oturmaya mahkûm bir kışi de özürlü- dür. Elfriede Jelinek, Avusturya'daki bir basın bü- rosuna, bu ödülü kadın olduğu için kazandığı- nı söylemişti. Bu sözü anımsatılınca şu yorum- da bulundu: - Kişi bu ödülü kadın olduğu için kazanırsa, sevinci de kısıtlı olur. Ödülü ezilen bir grubun temsücisi olarak kazanmıştır çünkü. Eğer Pe- ter Handke, ki bu ödüle benden çok daha faz- la layık; kazanırsa, Peter Handke olarak kazan- mış kabul edılir. Elfriede Jelinek, Avusturya'da sağcı hükü- met başa geçince piyeslerinin devlet tiyatro- sunda sahnelenmesını yasaklamıştı. Ancak ye- ni koalisyonun istikrarlı olması, onun bu yasa- ğı bir süre önce kaldırmasına yol açtı. 1.1 milyon Euro tutanndaki ödül parasıyla ne yapacağı sorusunu ise şöyle yanıtladı: - Kendime özgürlük satın alacağım. Para, öz- gürlük demektir. 1 yıl dinlenmek nefıs bir şey olacak. Geçimimi sağ- layabilmek için aralıksız çalıştım, çok yoruldum. Sevmedigim işlen de yaptım. Artık bundan kurtulaca- ğım. Hükümetln yüzüne Indirllen şamar' Avusturya'nın efsanevi tiyatro- su Burgh Tiyatrosu'nun şefi Kla- us Bachler, ödül karannı duyunca sevincinden havaya zıpladığını söyledi. Bachler şu yorumda bu- lundu: - Jelinek'ın bu ödülü alması, hü- kümetin ve FPÖ partisinin yüzüne indirilen bir şamardır. Dilerim şu anda acıdan kıvranıyorlardır. Fransa'mn en saygın gazetesi Le Monde'un sanat eleştirmeni Jos- yane Sa\igneau'nun yorumu şöy- îe: - Çok orijinal ve cesur bir karar. Böylelikle Jelinek, Nobel'i alan 10. kadın oluyor. Paris'te AFP ajansı, bu konudaki ilk haberinde Jeli- nek'i erkek olarak göstermişti. Ben onun an- cak birkaç kitabını okudum. "Piyano Öğret- meni Bayan" benı en çok etkileyeni oldu. Bu roman, başlangıçta çeşitli büyük yayınevlen tarafından geri çevrilmişti. Nobel'in, yazarlığı son noktasına erişmiş bir kişiye değil. halen üretme süreci içinde olan bir yazara layık gö- rülmesi çok olumlu bir düşünce. Jelinek'in Almanya'daki yayıncısı Delf Schmidt de karan sevinçle karşılayanlar ara- sında. - Dilim tutuldu, coştum ve fevkalade sevin- KûltürveTMiımBakanlığılşblrUğtvie 1.1 milyon euro para ödülü kazanan Elfriede Je- linek, "1 yıl dinlenmek nefis bir şey olacak" dedi. dim. Jelinek. politık ve estetik bakımdan, No- bel'i iki yıl önce kazanan Imre Kertesz'e ben- ziyor. Yazılan okura görev yüklüyor. Her şeyin hafif ve kolay okunur olmasının istendiği bu devirde Nobel'in Jelinek'e uygun görülmesi. u- mut venci bir gelişme. tngiliz gazetesi The Guardian'dan Claire Ar- mistead, bu karann tngıltere için büyük bir sürpnz olduğunu söyledi: - Ben şahsen çok sevindim. Son derece ha- yat dolu ve güçlü bir kişi; piyeslerinde ve ro- manlannda açıkça politik tavır alan bir yazar. Kendi çevresinin yorulmak bilmeyen bir eleş- tirmeni. Ingiltere'deki yaymcı, onun sadık okurlanndan olan küçük bir gruptan. Şimdi ni- hayet bunun armağanını aîdı. Türk kültür envanterî çıkarılıyor ANKARA (ANKA) - Kültür ve Turizm Bakanlığı. Anadolu ve Türk kültürünün kap- samlı bir envanterini ortak bir veri tabanında toplayacak. Baİcanlık, çeşitli kurum ve kuruluşlara gön- derdiği yazıda, küreselleşmenin ulusal kül- türler üzerindeki etkilerine yönelik tartışma- ların artarak sürdüğünü belirtti. Olumlu görüşlerin yanı sıra olumsuz gö- rüşlerin ağu-lığının da göze çarptığı kaydedi- len yazıda. "Yaşanan bu gelişmelerin yanı sıra bölgesel ve küresel sorunlar, Türki- ye'nin kültürel, tarihi ve sosyal yapısına yönelik ilgi ve dikkatlerin de yoğunlaşma- sına ve artmasına yol açmaktadır" denil- di. Yazıda, bakanlığın kuruluşundan bu yana kültürlerle ilgili araştırma, derleme, arşiv, ya- yın çalışmalannın yürütüldüğüne, bakanlık bünyesinde bu anlamda önemli bir bilgi biri- kiminin oluştuğuna işaret edildi. "Önemli ibtiyaçlardan biri de Anadolu ve Türk kültürünün kapsamb bir envan- ter bilgisini ortak bir veri tabanında top- layıp kamuoyunun bilgi ve istifadesine sunnıaktır" denden yazıda, bakanlığın sahip olduğu birikimin güncelleştirilmesine yöne- lik çalışma yüriitüldüğü; kişi, kurum, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerin ellerinde bulunan belge, bilgi ve arşivlerden de yarar- lamlarak çalışmamn kapsamının genişletil- mesi gerektiği belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle