Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KATLEDİLtgMN 11. YILDONUMU
Gazetemiz yazan UğurMumcu, ölümünün 11. yıldönümünde törenlerle anılacak
GazeteciKğeışıktuttuDERLEYENLER:
IŞIK KANSU/tLHAN TÂŞCI
ANKARA-Gazetemız yazan Uğur
Momcu'nun terör saldınsı sonucu
ararruzdan alınışının 11. yıldönümü
öncesi, kendısinın gazetecilik anlayı-
şı bir kez daha önem kazandı.
Uğur Mumcu'nun çeşitli söyleşi-
len ve yazılan, onun araştırmacı ga-
zetecilikten ne anladığı, basın özgür-
lüğü, basın-iktidar ve sermaye ilişki-
si açısından günümuzde de güncel-
liğini sürdürüyor.
Sorumluluk Isteyen meslek
Mumcu, 7 Şubat 1988'deBulvarga-
zetesinin gazeteciliğe ilişkin sorula-
nnı yanıtlarken, "Köşe yazartğı so-
rumluluk isteyen bir meslek Her mes-
lekte oiduğu gibi köşe yazarbğında
da ciddiyet gerek" dedikten sonra,
köşe yazannın niteliklenni şöyle açık-
byor: "Bfl'konmiıaraşararakyazmak
gerektirir köşe yazarhğL Her konuda
yazmak güç tabiL Fakat bilemedigin
konularda tanığa, uzmana ulaşmak
gerek. Özelükle çauşmak, kavnakla-
ra inmek, sorunlann değerlendirme-
sini vapmak gibi birtakun sorumlu-
luldar getiren bir meslektiıf
Aynı söyleşide, Mumcu. kendisi-
ni "bütünzamanını gazeteciliğe ayır-
nuş insan" olarak nitelendirdikten
sonra, nasıl çahştığını da şöyle akta-
nyor:
"Sabah 07J0'da kalkanm. Kah-
valtı yapüktan sonra gazeteleri oku-
rum. BBC, dünya radyolaruu dinle-
rim. Ondan sonra da hangi konuda
yaa yazacaksam, onunla ilgili temas-
laryapanm. Daha sonra da yazıyıya-
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
'Düşünceler
devleti
MUMCU'NUN ÎKlNCl ÜYATRO YAPITIKÎTAPLAŞTI
'Salancasız'oyun
Uğur Mumcu'nun, bir dönemin gazeteciliğini
sorguladığı "Sakmcasız" oyunu kitaplaştı, Uğur •
Mumcu'nun "Sakıncah Piyade"den sonra yazdığı
"Sakfficagz" adb ve bir dönemin gazetecilik anlayışını
sorguladığı ikinci tiyatro yapıtı, 20 yıl aradan sonra
Uğur Mumcu Gazetecilik Vakfı tarafından
kitaplaştınldı. "SakmcasK" oyunu, ilk olarak 3
Nisan 1984'te Istanbul Hodri Meydan Kültür
Merkezi'nde sahnelenmişti. Oyunda Mumcu, reklam
şirketleri, holdingler, inşaat şirketleri kuran
- , gazeteleri, basının basın dışı ilişkilerini tüm, „•
yönleriyle eleştirmişti. - ' ..••,. ; ^ •
zanm. Öğteden sonra 1400-15.00 s-
ralarmda gazeteye gideriın. Daha son-
ra da ertesi günkü konu neyse onun-
hflgflenmeyebaşknm. Ya parlamen-
toya giderim ya da konu neyse onun-
la ügüenirim."
Basının durumu
Mumcu'nun Kasım 1984 tarihin-
de, "Sakmcasc" adlı oyununun kitap-
çığına yazdığı önsöz, bugün basının
ıçinde bulunduğju durumu da gözler
önüne senyor. Önsöz, özetle şöyle:
"Türk basuu,tarihindedaha önceta-
nıkotanadığı birdönemi yaşıyor. Hol-
dinglerin basına ei amkian, yönlen-
dirdikleri. etfdledikleri ve basuıa ye-
ni bir bRdmveözverdikleribudöııeın,
nerede ve nasıl sergüenmeBdir?
Baam özgürlüğünü 3-5 holdingin
denetimine veren bu yeni oluşumu
devtetetindeki kidefledşimaraçiam-
la ekştirmeye olanak yoktur.
_ Basının kendi kendini eleştirme-
si,çoğukez'kişıselpolemık" gibigö-
rünüyor. Böyle ohnasa bile böyle nt-
teknhor, böyle gösterfliyor. Kakh ki,
holding basuunı eleştirecek yayın or-
ganı da pek kalmış değiL Çünkü sk
sıkşirket baünp ödeme güçlüğü ıçı-
nedüşen' holdinglerimiz, gazete sa-
hibi ohnakta pek hünerfi davranmış-
lardn-.Hem böyleleri kmkarada öffim
de yoktur. Devİet bankalanna sırtnu-
adavarsamz,sdaşnca,ga2ete\ibirbaş-
ka hokfinge devredersiniz,borçyükü-
nüz devlet bankaJarmm sırnnda ka-
hr, eldeki gazete yine 'pıyasa ekono-
misinin faziletinden' söz eden saör-
lar döktürür. olur biter.
Türldye son yülarda baş döndûrü-
cü getişmdere tanık oldu. Ben altnuş-
hyıDardan bu yana okuyan, düşünen,
tarüşan ve vazan bir insan olarak, bu
depremkrin çoğunun içindeyaşadım.
Birçokşaşoiıagerçeğlgözlerimlegör-
düm, mangalda kiil bırakmay^an ni-
ce keskin devTimcinin holdinglerde
komparüman kapmak için hangi la-
hklaragirdikkrini içim kan ağlay^rak
tdedim. Devrimciinançların bayrak-
lan gibi dalgalanan yazarlann, göz
açm kapaymcaya kadar geçecek bir
zaman içinde nâsü işveren sofralann-
da birer buruşuk peçete olduklannı
görmenin actsmıyüreğbnde duydum.
OgrenciKk villarînda dimdik genç fi-
danlar gibi duranlann, düzenin kuü
çarklanarasıııda birer rüzgârgülüol-
yönetenler
eleştirilsin'
Uğur Mumcu, 19 Nisan 1975
tarihli yazısında. basın
özgürlüğünün önemini
vurgularken amacım şöyle
sıralıyor: "Basın özgüriüğünün
iki önemli amaa vardır:
Bunlardan birincisi,
düşüncelerin serbestçe
yaydabümesi, ildncisi ise devleti
yönetenlerin kamuoyu önünde
eleştirilmesidir. Türkiye'de
gehniş geçmiş sağcı iktidarlann
hepsi de basın özgürlüğüne
karşı çıkmışlardır.
Vatanın yüksek menfaattan..
devletin bölünmeztiğL milli
bütünlük- gibi gerekçelerin
arkasuıda devleti kemiren,
ûlkeyi çökerten her tûrlü ilişki
kurulmuş, bin bir türiü dolap
da döndürülmüştür.
Yıkıcı düşünce. zararta akun,
aşırı fiklr. gibi demagoji
süahianyla hem basın
özgûriüğû yok edilmiş, hem de
çevrilen dolaplar gMenmek
istenmiştir."
Mumcu'nun fildrieri
katledflişinin 11.
yddönümûnde de
tophıma yol göstermeye
devam ediyor;
duklannı yine içimde kopan firtma-
laıia izkdim, Bunlar bep oldu, hep
v-aşandL Yaşamımın son 25 yıh için-
de, cezaevi ranzalanndan Babıâü sü-
nınJanna kadar,nemen hemen beryer-
de 'kişılık eroz>onuna tanıkoMum.
Kisflikleremipgidryor,degerleryiti-
vordu. Düzen, kendine karşı çıkanla-
nn bir kısmını tek tek tutsak alryor-
du. Bu bir dram değQ mh di? Kişisel
ohnaktan çok toplumun dramı değfl
miydibu?''
Tam tesekküllü devlet
hastanesl
Uğur Mumcu, söyleşide, "Eskive
yeni nesfl gazetedJerin bir değerlen-
dirmesini>-aparnuanız" sorusuna da
şu karşılığı veriyor:
"Tabn her dönemin kendisine uy-
gun, özgün koşuDanna uygun yazan
çıkar. 1950-1960 döneminin yazarla-
n a\Tidır, yazarlık türii a>ndır, tek
partifa' dönemin ayndır. Zaman fler-
ledikçe, gazetecilik türii de değjşiyor
ve daha çok araşürma\% uzmanhğa
dayanan gazetecilik geÜşiyor. Ben, es-
ki v'azarlann görüşlerine kaülayun,
katümama>-avTm. şu özeüikleri var-
dır: Sadece gazetecilik vapariar. Bu-
gün hem gazeteci, hem işadamı, hem
ihaletakpcisL Gazetecilik>ok. Ben sa^-
sol a\ırt etmeden sö\1üyorum, sade-
ce gazetecüik yapan, beüi bir düşün-
ceyi açıklayan, sadece araşürma >-a-
pan gazeteci, ister lslama olsun, ister
Marksist olsun, sosyal demokrat ol-
sun hiçayırtetmeın,sa>'gnn\ardır.Dö-
nektiği de bir ölçiide doğal karşıhyo-
rum. Çünkü Türkiye'deinsanlarbel-
Bbir getişmeiçinde, şu veya bu neden-
le düşüncelerinden vazgeçebOirler.
.\ma, hay^önın beüi bir döneminde
solcu olup sosyaüzme dayanan bir in-
san, 60'ından sonra kapitahstolup sos-
yaUzme saldınrsa, onun yeri basın de-
ğüdir, tam tesekküllü devlet hastane-
adüf
Bllgl sahlbl olmadan
flklr sahlbl olmalf
Mumcu, II Hazıran 1992 tarihli
yazısında, toplumun hemen hemen
tüm kesimlerince benimsenen "bilgi
sahibi olmadan fildr sahibi olunama-
yacağma* ılışkin sözünü, şu değer-
lendirmeye dayandınyor:
"Bugün gazetecilikteki araşürma
konulanyia, okuma, daha doğrusu
'okumamaalışkanlığı' üzerindesöy-
leşetim. Gazeteci, her konuyubilenve
her konuyu yazan insan değüdir. Ga-
zeteci, haber ve bilgi kaynağuıa en ça-
buk ulaşan, bu kaynaldanndan derle-
digi haber \e bilgileri yazan ve yaym
organlan araahğıyla kamuoyuna su-
nan adam demektir.Gazetecilik.araş-
ûrmayı gerektirir.
„ Gazeteci varsaynnlar fle değfl so-
mut olgular,belgeler, kanıdarve haber-
lerle ilgilenir. Bütün bunlan araşünr,
incelerveyazar. Üzüntüytegörüyoruz
ki basında araş&rma, inceleme ve so-
ruşturma pekilgi görmüyor. Yüzeysel-
lik her konuda oiduğu gibi gazetecilik
alanında da kendini gösteriyor."
Mumcu, 16 Mayıs 1990 günü ga-
zetemizde yayımlanan yazısında ise
varsayımJarla, yakıştırmalarla, yapay
ve düzmece haber oluşturmamn ga-
zetecilikte hüner sayılmayacağından
söz ederek, "Bu tür gazetedUk, gaze-
te ve gazetecilere duyıılacak saygıyı
azalür. Bundan da basın özgürtüğü ve
basının kendisi zarar görür" görüşü-
nü savunuyor.
ADALET VE DEMOKRASt HAFTASI UĞUR MUMCU İÇİN YAPILACAK ETKÎNLÎKLERLE BAŞLIYOR
OzLemimiz giderek büyüyorHaberMerkezi-Bombah saldın sonucu ara-
mızdan aynlan gazetemiz yazan Uğur Mum-
cu, katledilişinin 11. yıldönümünde yurtça-
pında düzenlenen etkinliklerle anılacak. Mum-
cu \r
e demokrasi şehitlen anısına bugün baş-
layacak etkinlikler, 31 Ocak'a kadar sürecek.
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vak-
fi (um:ag) ve gazetemizin öncülüğünde 100'ü
aşkın kuruluşun katılımıyla düzenlenen "Ada-
letveDemokrasiHaftaa'', bugün Mumcu'nun
sokağmda saat 13.00 'te düzenlenecek tören-
le başlayacak. Mumcu, sokağındaki törenin
ardından saat 15.30'da Cebeci Asri Mezarlı-
ğı'ndaki gömütü başında anılacak.
"Savaşa Hoşgeküniz" adlı muzıkli oyun sa-
at 20.00'de Beşevler'deki MEB Şûra Salo-
nu'nda izlenebilecek. Işık Kansu'nun Uğur
Mumcu'nun yazılanndan derleyerek yazdı-
ğı, Murat Karahüseyinoğhı'nun yönettıgı,
MehmetAçddan'm yapım ve eşgüdümünü üst-
lendiği oyunun müziklerini AB Seçkiner Ah-
cı yazdı. Öteki Tiyatro oyunculan ve Uğur
Mumcu gönüllülerinden oluşan 40 kişilik bir
koro tarafindan canlandınlan oyun, yann da
Eskişehir'de Tepebaşı Belediyesi'nin düzen-
lediği bir etkinhlcte, saat 19.30'da Anadolu Üni-
versitesi sinema salonunda sahnelenecek.
İstanbul'da tören îptal
Mumcu için, gazetemizin Istanbul'daki
merkez binası bahçesinde bugün saat 14.00'te
düzenlenecek tören hava muhalefeti nede-
niyle iptal edildi.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği
(ÇYDD) Fatih Şubesi'nce, Kocamustafapa-
şa Çağdaş Çocuk Tiyatrosu'nda saat 13.00 'te
tt
Uğur Mumcu'yu anma programı" gerçek-
leştirilecek. Açıhş konuşmasuu ÇYDD 2.
Başkanı Prof. Dr. TflrkelMinibaş'ın yapaca-
ğı program, gazetemiz yazan Orhan Bursa-
h'nın konuşması ve Deniz Yıldızı Projesi öğ-
rencilerinin sunumu ile devam edecek. CHP
îstanbul H Başkanlığı ve Esenyurt Belediyesı
tarafindan yapılacak olan anma etkınlikleri ise
olumsuz hava koşullan nedeniyle ertelendi.
ADD Sanyer Şubesi de yann saat 11 .OO'de
Atatürk Anıtı'na çelenk koyacak. Izmir'de
TOBAy Atatürkçü Düşünce Derneği, Türk
Kadınlar Birliğı Merkez Şubesi, Karşıyaka
CUMOK ve Cumhuriyetçi Avukatlar Birli-
ği'nce 29 sivil toplum örgütünün katılımıyla
düzenlenen anma gecesi bugün Atatürk Kül-
tür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Etkinlik
öncesi saat 19.00'da Uğur Mumcu anısına
düzenlenen resim sergisi açılacak. Saat
20.00'deki anmagecesi, gazetemiz Izmir Tem-
silcısi Serdar Kızık'ın açıhş konuşmasıyla
başlayacak. Emekli Amiral Tanju Erdem'in
konuşmasının ardından TOBAV gençlik ve
çocuk korolan ile TOBAV Izmir Oda Koro-
su gösterilerini sunacak. CHP îzmir Gençük
ve Kadın Kollan'nca düzenlenen anma etkin-
lıği de bugün saat 11.30'da Cumhuriyet Ala-
nı 'nda gerçekleştirilecek. Aliağa'da gelenek-
sel olarak düzenlenen Uğur Mumcu Sahil
Koşusu, saat 11.OO'de başlayacak.Salihli'de-
ki anma etkınlikleri dün başladı. Uğur Mum-
cu Parkı'ndakı "saygı töreni"nın ardından Be-
lediye Şehir Tiyatrosu'nda eski Sıvas Millet-
vekili Mustafa Kemal Palaoğhı'nun katılı-
mıyla söyleşi yapıldı. CHP Adana tl Örgü-
tü'nde "Uğur Mumcu'yu Anma" toplantısı
düzenlendı. Mumcu için bir köşe hazırlanır-
ken CHP il binasında açıklamayı il sekreteri
Haydar Çağlar bir konuşma yaptı.
GOZLEM
UĞUR MUMCU
Kalem
Zaman geçtikçe gazeteciliğin de anlamı deği-
şiyor. Basında "sanayi devrimi" çoktan yapılmış;
gazeteler artık ofset tesislerinin ekranlarında olu-
şuyor; bilgisayar, gazetelerin kapılannı zorluyor.
Bu gidişle bilinmez, yann yazılan, yorumlan da bil-
gisayariar yapacak, bir düğmeye bastın mı ikti-
darın hoşuna gidecek yazı, bir başkasına bastın
mı eleştiri, iki düğmeye birden bastın mı rengâ-
renkbirfotoğraf...
Gerçekten basın sanayii dev adımlarla gelişi-
yor. Bu gelişime ayak uydurmak için de büyük eko-
nomik kaynaklar gerekiyor. Bu kaynaklan gaze-
tenin tek basına sağlaması olası degil. Bu yüzden,
"holdingleşme" dediğimizolgu ile karşılaşıyoruz.
Gazeteler, bu holdinglerin elinde birsilan gibi kul-
lanılıyor. Holdinge bağlı, diyelım kı kırk şirket var.
Gazete, bu şirketlerden yalnızca biri. Sermaye-
nin "bir gazete sahibiolma" tutkusu da bu olgu-
dan kaynaklanıyor. Çünkü gazete, holding sahi-
bi ile iktidar sahipleri arasına bir köprü gibi uza-
tılıveriyor.
Şöyle bir araştırma yapalım: Son yıllarda, las-
tikdışalımı hangi gazete sahibininelindedir?Am-
pul dışalımı, niçin aynı gazetenin sahibine veril-
miştir? Bu bile yeter, basında olup bitenleri anla-
maya.
Gazete, bir siyasal güç kaynağı oluyor. Böyle
gazetelerin belli başlı yazarlannın ve temsilcileri-
nin de ilk görevlerinden biri, holdingin Ticaret,
Sanayi ve Teknoloji ve Maliye Bakanlıklanndaki
işlerini izlemektir. Banka genel müdürlerinin ve şu-
be müdürlerinin kapılannı en çok aşındıranlar, hol-
ding basınmın adı duyulmuş yazarfan ve temsil-
cilendir. Aralannda, kendi başlanna da köşe dö-
nenler, çeşitli şirketler kuranlar yok mudur? Var.
Olmaz olur mu hiç?
Böyle bir gazetecinin iktidariara karşı başı dik
olabilir mi?
Holding basını, bankalaria ve maliye bakanla-
n ile arayı iyi tutmak zoaındadır. Kolay mı öyle ban-
kalan ve maliye bakanını eleştirmek? Maliye ba-
kanı, holdingin üç şirketine iki maliye müfettişi
gönderdi mi tamam; yelkenler hemen suya inive-
rir. Ya bankalardaki krediler kesilirse? Ya kredi
borçlan geri istenirse? Ya gereken "teşvikler" ve-
rilmezse?..
Bir gazete, bankalara göbek bağı ile bağlıysa,
nasıl bağımsız yayın yapabilir? Nasıl iktidarian
eleştirebilir?
Cumhuriyet gazetesinin ödünsüz kavgasının
bir nedeni budur. Bizim yan şirketlerimiz yok, dı-
şalım şirketlerimiz yok; tek başımıza hak bildiği-
miz, doğru bildiğimiz yolda yürüyoruz. Başımız dik,
alnımızaçık...
Yeraltı dünyasının karanlık oyunlan mı? Biz ya-
zıyoruz. Bankalardaki türiü yolsuzluklar mı? Biz
yazıyoruz. Terörün ardındaki çokuluslu çıkar dün-
yası mı? Biz yazıyoruz; demokratik hak ve özgür-
lükler mi? Evet, bunlan da inançla bizler yazıyo-
ruz.
Basın sanayii geliştikçe, ekonomik ve siyasal
bağımlılık da artıyor. Bu bakımdan, en ilenci dü-
şünceleri savunanlar, en geri teknik düzey içinde
kalıyoriar; en ileri teknikleri kullanan yayın organ-
lan da tutucu ve gerici düşüncelerin savunucu-
lan oluyoriar.
Eski yazariaryazılannı, kalemlerini mürekkep hok-
kasına batınp batınp yazariarmış. Sonralan dol-
ma kalem çıktı, daha sonralan da tükenmez. Ya-
zariara "kalem" denmesinin bir nedeni de bu ol-
sagerek: "Güçlükalem", "kavgacıkalem", "nur-
lu kalem" g\bi...
Basın sanayii, yüz yıldır büyük bir değişim için-
de. Kalem, yerini daktiloya bırakmış, telefonun ye-
rini teleks almış, baskı makınelerinin yerini ise of-
set tesisleri alıyor. Bilgisayarlar daktilolann, te-
lekslerin ve baskı makinelerinin papuçlannı çok-
tan dama atmış.
Uzaktan kumandalı bilgisayarlarla donanmış
ofset tesisleri yine de kalemin yerini tutamaz.
Kalemler, bazen asırlık çınar ağaçlanna benzer-
ler; kökleri öylesine derindedir. Ve kalemler inanç
heykelleri gibi, dünden bugüne dimdik dururtar...
(Cumhuriyet, 11 Mayıs 1983)
PEN Yazarlar Derneği:
24 Ocok 'Öldüriilmüş
Yazarlar Günü'olsun
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
PEN Yazarlar Derneği,
gazetemiz
yazarlanndan Uğur
Mumcu'nun bombah
saldın sonucu
yaşamını yitirdiği 24
Ocak gününün
"CMdürübnüş Yazarlar
Gûnü" olarak
kutlanması önerisinde
bulundu. PEN Yazarlar
Derneği, yazarlann
korku ve yılgınlık
yaratması için
öldürüldüğünü
belirterek "öhımün
düşünceyi
öMüremeyeceğme"
dikkat çekti. PEN
Yazarlar Demeği'nden
yapılan açıklamada,
Mumcu'nun yaşamını
yitirdiği 24 Ocak'ta
özgür düşünce, özgür
insanm gür sesine,
çağdaşlığa ve aydmlığa
yönelik bir saldın
yapıldığı vurguladı.
Açıklamada,
"Aydmhğm karşrtlan,
sahip olduklan
iktidara, bu iktidann
kendiİerine verdiği
kaba güce dayanarak
bir simge kalem
konumundaki Uğur
Mumcu'nun canma
laydıbr'' dendi. Daha
önce de birçok
devrimci-aydmm
canma kıyıldığı,
"krvım tasanlanmn"
sona ermış ohnadığı
belirtilen açıklamada,
"Yazarlann katiDerini
asd yargdayacak
olanlar. yazarlann
kişiBğinde yok edflmek
istenen düşünceye
sahip çıkacak
insanlardır.
Öldûrmelerie
> araülmak istenen
korku ve yügı yerine,
insana yapılan bu
saJdmlanfüm
insanhğm beDeğme
iyice yazmak, kaznnak
gerekmektedir. Otüm
ve öklürüm, düşünceyi
ötdüremez" görüşü
dile getirildi. Derneğin
24 Ocak gününün
"ÖMürülmüş Yazarlar
Günü" olarak
kutlanması
düşüncesini
desteklediği anlatılan
açıklamada, "Sadece
üikemizde değü, tüm
dünyada, bu günün
kabui edilnıesi için
çahşmalar
başlaühnışür" denildi.