22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
M OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KATLEDİLtgMN 11. YILDONUMU Gazetemiz yazan UğurMumcu, ölümünün 11. yıldönümünde törenlerle anılacak GazeteciKğeışıktuttuDERLEYENLER: IŞIK KANSU/tLHAN TÂŞCI ANKARA-Gazetemız yazan Uğur Momcu'nun terör saldınsı sonucu ararruzdan alınışının 11. yıldönümü öncesi, kendısinın gazetecilik anlayı- şı bir kez daha önem kazandı. Uğur Mumcu'nun çeşitli söyleşi- len ve yazılan, onun araştırmacı ga- zetecilikten ne anladığı, basın özgür- lüğü, basın-iktidar ve sermaye ilişki- si açısından günümuzde de güncel- liğini sürdürüyor. Sorumluluk Isteyen meslek Mumcu, 7 Şubat 1988'deBulvarga- zetesinin gazeteciliğe ilişkin sorula- nnı yanıtlarken, "Köşe yazartğı so- rumluluk isteyen bir meslek Her mes- lekte oiduğu gibi köşe yazarbğında da ciddiyet gerek" dedikten sonra, köşe yazannın niteliklenni şöyle açık- byor: "Bfl'konmiıaraşararakyazmak gerektirir köşe yazarhğL Her konuda yazmak güç tabiL Fakat bilemedigin konularda tanığa, uzmana ulaşmak gerek. Özelükle çauşmak, kavnakla- ra inmek, sorunlann değerlendirme- sini vapmak gibi birtakun sorumlu- luldar getiren bir meslektiıf Aynı söyleşide, Mumcu. kendisi- ni "bütünzamanını gazeteciliğe ayır- nuş insan" olarak nitelendirdikten sonra, nasıl çahştığını da şöyle akta- nyor: "Sabah 07J0'da kalkanm. Kah- valtı yapüktan sonra gazeteleri oku- rum. BBC, dünya radyolaruu dinle- rim. Ondan sonra da hangi konuda yaa yazacaksam, onunla ilgili temas- laryapanm. Daha sonra da yazıyıya- BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ 'Düşünceler devleti MUMCU'NUN ÎKlNCl ÜYATRO YAPITIKÎTAPLAŞTI 'Salancasız'oyun Uğur Mumcu'nun, bir dönemin gazeteciliğini sorguladığı "Sakmcasız" oyunu kitaplaştı, Uğur • Mumcu'nun "Sakıncah Piyade"den sonra yazdığı "Sakfficagz" adb ve bir dönemin gazetecilik anlayışını sorguladığı ikinci tiyatro yapıtı, 20 yıl aradan sonra Uğur Mumcu Gazetecilik Vakfı tarafından kitaplaştınldı. "SakmcasK" oyunu, ilk olarak 3 Nisan 1984'te Istanbul Hodri Meydan Kültür Merkezi'nde sahnelenmişti. Oyunda Mumcu, reklam şirketleri, holdingler, inşaat şirketleri kuran - , gazeteleri, basının basın dışı ilişkilerini tüm, „• yönleriyle eleştirmişti. - ' ..••,. ; ^ • zanm. Öğteden sonra 1400-15.00 s- ralarmda gazeteye gideriın. Daha son- ra da ertesi günkü konu neyse onun- hflgflenmeyebaşknm. Ya parlamen- toya giderim ya da konu neyse onun- la ügüenirim." Basının durumu Mumcu'nun Kasım 1984 tarihin- de, "Sakmcasc" adlı oyununun kitap- çığına yazdığı önsöz, bugün basının ıçinde bulunduğju durumu da gözler önüne senyor. Önsöz, özetle şöyle: "Türk basuu,tarihindedaha önceta- nıkotanadığı birdönemi yaşıyor. Hol- dinglerin basına ei amkian, yönlen- dirdikleri. etfdledikleri ve basuıa ye- ni bir bRdmveözverdikleribudöııeın, nerede ve nasıl sergüenmeBdir? Baam özgürlüğünü 3-5 holdingin denetimine veren bu yeni oluşumu devtetetindeki kidefledşimaraçiam- la ekştirmeye olanak yoktur. _ Basının kendi kendini eleştirme- si,çoğukez'kişıselpolemık" gibigö- rünüyor. Böyle ohnasa bile böyle nt- teknhor, böyle gösterfliyor. Kakh ki, holding basuunı eleştirecek yayın or- ganı da pek kalmış değiL Çünkü sk sıkşirket baünp ödeme güçlüğü ıçı- nedüşen' holdinglerimiz, gazete sa- hibi ohnakta pek hünerfi davranmış- lardn-.Hem böyleleri kmkarada öffim de yoktur. Devİet bankalanna sırtnu- adavarsamz,sdaşnca,ga2ete\ibirbaş- ka hokfinge devredersiniz,borçyükü- nüz devlet bankaJarmm sırnnda ka- hr, eldeki gazete yine 'pıyasa ekono- misinin faziletinden' söz eden saör- lar döktürür. olur biter. Türldye son yülarda baş döndûrü- cü getişmdere tanık oldu. Ben altnuş- hyıDardan bu yana okuyan, düşünen, tarüşan ve vazan bir insan olarak, bu depremkrin çoğunun içindeyaşadım. Birçokşaşoiıagerçeğlgözlerimlegör- düm, mangalda kiil bırakmay^an ni- ce keskin devTimcinin holdinglerde komparüman kapmak için hangi la- hklaragirdikkrini içim kan ağlay^rak tdedim. Devrimciinançların bayrak- lan gibi dalgalanan yazarlann, göz açm kapaymcaya kadar geçecek bir zaman içinde nâsü işveren sofralann- da birer buruşuk peçete olduklannı görmenin actsmıyüreğbnde duydum. OgrenciKk villarînda dimdik genç fi- danlar gibi duranlann, düzenin kuü çarklanarasıııda birer rüzgârgülüol- yönetenler eleştirilsin' Uğur Mumcu, 19 Nisan 1975 tarihli yazısında. basın özgürlüğünün önemini vurgularken amacım şöyle sıralıyor: "Basın özgüriüğünün iki önemli amaa vardır: Bunlardan birincisi, düşüncelerin serbestçe yaydabümesi, ildncisi ise devleti yönetenlerin kamuoyu önünde eleştirilmesidir. Türkiye'de gehniş geçmiş sağcı iktidarlann hepsi de basın özgürlüğüne karşı çıkmışlardır. Vatanın yüksek menfaattan.. devletin bölünmeztiğL milli bütünlük- gibi gerekçelerin arkasuıda devleti kemiren, ûlkeyi çökerten her tûrlü ilişki kurulmuş, bin bir türiü dolap da döndürülmüştür. Yıkıcı düşünce. zararta akun, aşırı fiklr. gibi demagoji süahianyla hem basın özgûriüğû yok edilmiş, hem de çevrilen dolaplar gMenmek istenmiştir." Mumcu'nun fildrieri katledflişinin 11. yddönümûnde de tophıma yol göstermeye devam ediyor; duklannı yine içimde kopan firtma- laıia izkdim, Bunlar bep oldu, hep v-aşandL Yaşamımın son 25 yıh için- de, cezaevi ranzalanndan Babıâü sü- nınJanna kadar,nemen hemen beryer- de 'kişılık eroz>onuna tanıkoMum. Kisflikleremipgidryor,degerleryiti- vordu. Düzen, kendine karşı çıkanla- nn bir kısmını tek tek tutsak alryor- du. Bu bir dram değQ mh di? Kişisel ohnaktan çok toplumun dramı değfl miydibu?'' Tam tesekküllü devlet hastanesl Uğur Mumcu, söyleşide, "Eskive yeni nesfl gazetedJerin bir değerlen- dirmesini>-aparnuanız" sorusuna da şu karşılığı veriyor: "Tabn her dönemin kendisine uy- gun, özgün koşuDanna uygun yazan çıkar. 1950-1960 döneminin yazarla- n a\Tidır, yazarlık türii a>ndır, tek partifa' dönemin ayndır. Zaman fler- ledikçe, gazetecilik türii de değjşiyor ve daha çok araşürma\% uzmanhğa dayanan gazetecilik geÜşiyor. Ben, es- ki v'azarlann görüşlerine kaülayun, katümama>-avTm. şu özeüikleri var- dır: Sadece gazetecilik vapariar. Bu- gün hem gazeteci, hem işadamı, hem ihaletakpcisL Gazetecilik>ok. Ben sa^- sol a\ırt etmeden sö\1üyorum, sade- ce gazetecüik yapan, beüi bir düşün- ceyi açıklayan, sadece araşürma >-a- pan gazeteci, ister lslama olsun, ister Marksist olsun, sosyal demokrat ol- sun hiçayırtetmeın,sa>'gnn\ardır.Dö- nektiği de bir ölçiide doğal karşıhyo- rum. Çünkü Türkiye'deinsanlarbel- Bbir getişmeiçinde, şu veya bu neden- le düşüncelerinden vazgeçebOirler. .\ma, hay^önın beüi bir döneminde solcu olup sosyaüzme dayanan bir in- san, 60'ından sonra kapitahstolup sos- yaUzme saldınrsa, onun yeri basın de- ğüdir, tam tesekküllü devlet hastane- adüf Bllgl sahlbl olmadan flklr sahlbl olmalf Mumcu, II Hazıran 1992 tarihli yazısında, toplumun hemen hemen tüm kesimlerince benimsenen "bilgi sahibi olmadan fildr sahibi olunama- yacağma* ılışkin sözünü, şu değer- lendirmeye dayandınyor: "Bugün gazetecilikteki araşürma konulanyia, okuma, daha doğrusu 'okumamaalışkanlığı' üzerindesöy- leşetim. Gazeteci, her konuyubilenve her konuyu yazan insan değüdir. Ga- zeteci, haber ve bilgi kaynağuıa en ça- buk ulaşan, bu kaynaldanndan derle- digi haber \e bilgileri yazan ve yaym organlan araahğıyla kamuoyuna su- nan adam demektir.Gazetecilik.araş- ûrmayı gerektirir. „ Gazeteci varsaynnlar fle değfl so- mut olgular,belgeler, kanıdarve haber- lerle ilgilenir. Bütün bunlan araşünr, incelerveyazar. Üzüntüytegörüyoruz ki basında araş&rma, inceleme ve so- ruşturma pekilgi görmüyor. Yüzeysel- lik her konuda oiduğu gibi gazetecilik alanında da kendini gösteriyor." Mumcu, 16 Mayıs 1990 günü ga- zetemizde yayımlanan yazısında ise varsayımJarla, yakıştırmalarla, yapay ve düzmece haber oluşturmamn ga- zetecilikte hüner sayılmayacağından söz ederek, "Bu tür gazetedUk, gaze- te ve gazetecilere duyıılacak saygıyı azalür. Bundan da basın özgürtüğü ve basının kendisi zarar görür" görüşü- nü savunuyor. ADALET VE DEMOKRASt HAFTASI UĞUR MUMCU İÇİN YAPILACAK ETKÎNLÎKLERLE BAŞLIYOR OzLemimiz giderek büyüyorHaberMerkezi-Bombah saldın sonucu ara- mızdan aynlan gazetemiz yazan Uğur Mum- cu, katledilişinin 11. yıldönümünde yurtça- pında düzenlenen etkinliklerle anılacak. Mum- cu \r e demokrasi şehitlen anısına bugün baş- layacak etkinlikler, 31 Ocak'a kadar sürecek. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vak- fi (um:ag) ve gazetemizin öncülüğünde 100'ü aşkın kuruluşun katılımıyla düzenlenen "Ada- letveDemokrasiHaftaa'', bugün Mumcu'nun sokağmda saat 13.00 'te düzenlenecek tören- le başlayacak. Mumcu, sokağındaki törenin ardından saat 15.30'da Cebeci Asri Mezarlı- ğı'ndaki gömütü başında anılacak. "Savaşa Hoşgeküniz" adlı muzıkli oyun sa- at 20.00'de Beşevler'deki MEB Şûra Salo- nu'nda izlenebilecek. Işık Kansu'nun Uğur Mumcu'nun yazılanndan derleyerek yazdı- ğı, Murat Karahüseyinoğhı'nun yönettıgı, MehmetAçddan'm yapım ve eşgüdümünü üst- lendiği oyunun müziklerini AB Seçkiner Ah- cı yazdı. Öteki Tiyatro oyunculan ve Uğur Mumcu gönüllülerinden oluşan 40 kişilik bir koro tarafindan canlandınlan oyun, yann da Eskişehir'de Tepebaşı Belediyesi'nin düzen- lediği bir etkinhlcte, saat 19.30'da Anadolu Üni- versitesi sinema salonunda sahnelenecek. İstanbul'da tören îptal Mumcu için, gazetemizin Istanbul'daki merkez binası bahçesinde bugün saat 14.00'te düzenlenecek tören hava muhalefeti nede- niyle iptal edildi. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Fatih Şubesi'nce, Kocamustafapa- şa Çağdaş Çocuk Tiyatrosu'nda saat 13.00 'te tt Uğur Mumcu'yu anma programı" gerçek- leştirilecek. Açıhş konuşmasuu ÇYDD 2. Başkanı Prof. Dr. TflrkelMinibaş'ın yapaca- ğı program, gazetemiz yazan Orhan Bursa- h'nın konuşması ve Deniz Yıldızı Projesi öğ- rencilerinin sunumu ile devam edecek. CHP îstanbul H Başkanlığı ve Esenyurt Belediyesı tarafindan yapılacak olan anma etkınlikleri ise olumsuz hava koşullan nedeniyle ertelendi. ADD Sanyer Şubesi de yann saat 11 .OO'de Atatürk Anıtı'na çelenk koyacak. Izmir'de TOBAy Atatürkçü Düşünce Derneği, Türk Kadınlar Birliğı Merkez Şubesi, Karşıyaka CUMOK ve Cumhuriyetçi Avukatlar Birli- ği'nce 29 sivil toplum örgütünün katılımıyla düzenlenen anma gecesi bugün Atatürk Kül- tür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Etkinlik öncesi saat 19.00'da Uğur Mumcu anısına düzenlenen resim sergisi açılacak. Saat 20.00'deki anmagecesi, gazetemiz Izmir Tem- silcısi Serdar Kızık'ın açıhş konuşmasıyla başlayacak. Emekli Amiral Tanju Erdem'in konuşmasının ardından TOBAV gençlik ve çocuk korolan ile TOBAV Izmir Oda Koro- su gösterilerini sunacak. CHP îzmir Gençük ve Kadın Kollan'nca düzenlenen anma etkin- lıği de bugün saat 11.30'da Cumhuriyet Ala- nı 'nda gerçekleştirilecek. Aliağa'da gelenek- sel olarak düzenlenen Uğur Mumcu Sahil Koşusu, saat 11.OO'de başlayacak.Salihli'de- ki anma etkınlikleri dün başladı. Uğur Mum- cu Parkı'ndakı "saygı töreni"nın ardından Be- lediye Şehir Tiyatrosu'nda eski Sıvas Millet- vekili Mustafa Kemal Palaoğhı'nun katılı- mıyla söyleşi yapıldı. CHP Adana tl Örgü- tü'nde "Uğur Mumcu'yu Anma" toplantısı düzenlendı. Mumcu için bir köşe hazırlanır- ken CHP il binasında açıklamayı il sekreteri Haydar Çağlar bir konuşma yaptı. GOZLEM UĞUR MUMCU Kalem Zaman geçtikçe gazeteciliğin de anlamı deği- şiyor. Basında "sanayi devrimi" çoktan yapılmış; gazeteler artık ofset tesislerinin ekranlarında olu- şuyor; bilgisayar, gazetelerin kapılannı zorluyor. Bu gidişle bilinmez, yann yazılan, yorumlan da bil- gisayariar yapacak, bir düğmeye bastın mı ikti- darın hoşuna gidecek yazı, bir başkasına bastın mı eleştiri, iki düğmeye birden bastın mı rengâ- renkbirfotoğraf... Gerçekten basın sanayii dev adımlarla gelişi- yor. Bu gelişime ayak uydurmak için de büyük eko- nomik kaynaklar gerekiyor. Bu kaynaklan gaze- tenin tek basına sağlaması olası degil. Bu yüzden, "holdingleşme" dediğimizolgu ile karşılaşıyoruz. Gazeteler, bu holdinglerin elinde birsilan gibi kul- lanılıyor. Holdinge bağlı, diyelım kı kırk şirket var. Gazete, bu şirketlerden yalnızca biri. Sermaye- nin "bir gazete sahibiolma" tutkusu da bu olgu- dan kaynaklanıyor. Çünkü gazete, holding sahi- bi ile iktidar sahipleri arasına bir köprü gibi uza- tılıveriyor. Şöyle bir araştırma yapalım: Son yıllarda, las- tikdışalımı hangi gazete sahibininelindedir?Am- pul dışalımı, niçin aynı gazetenin sahibine veril- miştir? Bu bile yeter, basında olup bitenleri anla- maya. Gazete, bir siyasal güç kaynağı oluyor. Böyle gazetelerin belli başlı yazarlannın ve temsilcileri- nin de ilk görevlerinden biri, holdingin Ticaret, Sanayi ve Teknoloji ve Maliye Bakanlıklanndaki işlerini izlemektir. Banka genel müdürlerinin ve şu- be müdürlerinin kapılannı en çok aşındıranlar, hol- ding basınmın adı duyulmuş yazarfan ve temsil- cilendir. Aralannda, kendi başlanna da köşe dö- nenler, çeşitli şirketler kuranlar yok mudur? Var. Olmaz olur mu hiç? Böyle bir gazetecinin iktidariara karşı başı dik olabilir mi? Holding basını, bankalaria ve maliye bakanla- n ile arayı iyi tutmak zoaındadır. Kolay mı öyle ban- kalan ve maliye bakanını eleştirmek? Maliye ba- kanı, holdingin üç şirketine iki maliye müfettişi gönderdi mi tamam; yelkenler hemen suya inive- rir. Ya bankalardaki krediler kesilirse? Ya kredi borçlan geri istenirse? Ya gereken "teşvikler" ve- rilmezse?.. Bir gazete, bankalara göbek bağı ile bağlıysa, nasıl bağımsız yayın yapabilir? Nasıl iktidarian eleştirebilir? Cumhuriyet gazetesinin ödünsüz kavgasının bir nedeni budur. Bizim yan şirketlerimiz yok, dı- şalım şirketlerimiz yok; tek başımıza hak bildiği- miz, doğru bildiğimiz yolda yürüyoruz. Başımız dik, alnımızaçık... Yeraltı dünyasının karanlık oyunlan mı? Biz ya- zıyoruz. Bankalardaki türiü yolsuzluklar mı? Biz yazıyoruz. Terörün ardındaki çokuluslu çıkar dün- yası mı? Biz yazıyoruz; demokratik hak ve özgür- lükler mi? Evet, bunlan da inançla bizler yazıyo- ruz. Basın sanayii geliştikçe, ekonomik ve siyasal bağımlılık da artıyor. Bu bakımdan, en ilenci dü- şünceleri savunanlar, en geri teknik düzey içinde kalıyoriar; en ileri teknikleri kullanan yayın organ- lan da tutucu ve gerici düşüncelerin savunucu- lan oluyoriar. Eski yazariaryazılannı, kalemlerini mürekkep hok- kasına batınp batınp yazariarmış. Sonralan dol- ma kalem çıktı, daha sonralan da tükenmez. Ya- zariara "kalem" denmesinin bir nedeni de bu ol- sagerek: "Güçlükalem", "kavgacıkalem", "nur- lu kalem" g\bi... Basın sanayii, yüz yıldır büyük bir değişim için- de. Kalem, yerini daktiloya bırakmış, telefonun ye- rini teleks almış, baskı makınelerinin yerini ise of- set tesisleri alıyor. Bilgisayarlar daktilolann, te- lekslerin ve baskı makinelerinin papuçlannı çok- tan dama atmış. Uzaktan kumandalı bilgisayarlarla donanmış ofset tesisleri yine de kalemin yerini tutamaz. Kalemler, bazen asırlık çınar ağaçlanna benzer- ler; kökleri öylesine derindedir. Ve kalemler inanç heykelleri gibi, dünden bugüne dimdik dururtar... (Cumhuriyet, 11 Mayıs 1983) PEN Yazarlar Derneği: 24 Ocok 'Öldüriilmüş Yazarlar Günü'olsun ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - PEN Yazarlar Derneği, gazetemiz yazarlanndan Uğur Mumcu'nun bombah saldın sonucu yaşamını yitirdiği 24 Ocak gününün "CMdürübnüş Yazarlar Gûnü" olarak kutlanması önerisinde bulundu. PEN Yazarlar Derneği, yazarlann korku ve yılgınlık yaratması için öldürüldüğünü belirterek "öhımün düşünceyi öMüremeyeceğme" dikkat çekti. PEN Yazarlar Demeği'nden yapılan açıklamada, Mumcu'nun yaşamını yitirdiği 24 Ocak'ta özgür düşünce, özgür insanm gür sesine, çağdaşlığa ve aydmlığa yönelik bir saldın yapıldığı vurguladı. Açıklamada, "Aydmhğm karşrtlan, sahip olduklan iktidara, bu iktidann kendiİerine verdiği kaba güce dayanarak bir simge kalem konumundaki Uğur Mumcu'nun canma laydıbr'' dendi. Daha önce de birçok devrimci-aydmm canma kıyıldığı, "krvım tasanlanmn" sona ermış ohnadığı belirtilen açıklamada, "Yazarlann katiDerini asd yargdayacak olanlar. yazarlann kişiBğinde yok edflmek istenen düşünceye sahip çıkacak insanlardır. Öldûrmelerie > araülmak istenen korku ve yügı yerine, insana yapılan bu saJdmlanfüm insanhğm beDeğme iyice yazmak, kaznnak gerekmektedir. Otüm ve öklürüm, düşünceyi ötdüremez" görüşü dile getirildi. Derneğin 24 Ocak gününün "ÖMürülmüş Yazarlar Günü" olarak kutlanması düşüncesini desteklediği anlatılan açıklamada, "Sadece üikemizde değü, tüm dünyada, bu günün kabui edilnıesi için çahşmalar başlaühnışür" denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle