23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DİZt Kamu yönetimindeyenileşme öngören yasa tasansı AKP'nin ideolojisini yansıtıyor TASARIYA ELEŞTJRI Sakıncalıdüzenlemeaşbakanlık Müsteşan, sadece konuşması ve düşünceleriyle değil, hazırladığı yasa tasansı ile de kıyamet kopanyor. Hazırlanan tasan, AKP'nin ideolojisini yansıüyor Kamu Yönetimi Temel Yasası neden bu kadar gürültü yaratıyor? Çünkü kamu yönetimini yemden düzenliyor. Başbakan R.T.Erdoğan bu yasanın bir an önce yasalaşmasını isriyor. Hukuk- çular, Danıştay Başkanı bu yasanın anayasaya aykın olduğunu söylüyor ama Erdoğan ısrar ediyor. Bu tasan gazetemizde de ele alın- dı, analizlen yapıldı. Yazanmız Işık Kansu "AKP'nin Kamu Yönetimi Re- formu" başkgıyla beş gün süren bir diziyan hazıriayarakkonuyu bûtün bo- yudarryla irdeİedi (Bkz: Cumhuriyet 3-7 Kasım 2003) Kamu yönetiminde yenlden düzenleme Kamu yönetiminde yeniden yapılan- ma ya da kamu yönetimınin yeniden düzenlenmesi son derece önemlidir. Kamu yönetimi işlevsel ve yapısal yönleri olan önemli iki kavramı kap- sar. Bütün bir toplumun iç içe girmiş, çoğu kez birbirleriyle çelışen sorun- lan arasında işleyen bir mekanizma- ya gereksınmesi vardır. Bu işleyen mekanizma kamu yönetimi ile sağla- nır. işlevsel bir kavram olarak kamu yönetimi. yasalan ve kamu politika- sı kararlannı uygulama sürecidir. Bu yönüyle kamu yönetimi, hem yasala- nn uygulamasında hem de kamu po- litıkalannın belirlenmesinde son de- rece önemli bir role sahiptir. Siyasi sürecin bir parçasını oluşturur. Kamu yönetimi böylece, işlevsel anlamda kamu politikalannın belirlenmesine katkıda bulunur, bu politikalann yü- rütülmesı sürecinı sağlar. Bu neden- le merkezi bürokrası ve onun başın- daki Başbakanlık Müsteşarhğı devlet yönetiminde son derece etkin bir ko- numdadır. Tarlhsel oeilsim Türkiye Cumhuriyeti kurulunca, il- ke olarak Osmanlı kamu yönetimi sıs- temi korunmuştu. Merkezi idarenin taşra kuruluşu ve yerel yönetimler faz- la değişime uğramadan sürdürüldü. Daha sonraki yıllarda, kamu yöne- timinde yeni örgütlenmeler ve düzen- lemelere gidilmiştir. 1930'lu yıllar- dan sonra KlT'lerin kurulması ve ge- lişmesı, kamu yönetimini geliştirmiş ve memur sayısı da büyümüştür. Türk kamu yönetimini yenıden dü- zenlemek amacıyla çeşıtli tanhlerde çalışmalar yapılrnıştır. Konu ile ilgilı olarak yabancı uzmanlar da da\'et edil- miştir. Kamu yönetiminde yeniden düzenleme (reform) çabalan, 196O'lı yıllarda, özellikle planlı döneme gıril- dikten sonra yoğunlaşmıştır. MEHTAP Projesi: En kapsamlı çalışma, 1963 yılında Amme İdaresi Enstitüsü öncülüğün- de hazırlanan MEHTAP (Merkezi Hü- kümet Teşkılatı Araştırma Projesi) ra- porudur. Bu rapor tüm merkez bürok- rasisinin yeniden örgütlenmesi için verilerin saptanması çahşmasıdır. MEHTAP çok geniş ve çok kapsam- lı bir çalışma olarak, kendisinden son- ra idan reform konusunda yapılan in- Bir ratın rürkiye'de de kamu yönetiminin yeniden düzenlenmesi kuşkusuz gereklidir. Ancak böylesi bir tasannın geniş katılımla özellikle TODAİE'nin uzmanlan ve devlet hizmetinde görev yapmış, deneyimli ve yansız bürokratlann, sivil örgütlerin ve siyasal partilerin geniş katılımıyla tartışılaralc ve uzlaşmalara vanlarak oluşturulması gerekir. Yoksa Istanbul Belediyesi Iktisadi Teşebbüslerinde (BÎT) yönetim kurulu üyeliğinden başkaca bir bürokratik deneyimi olmayan Dinçer'in yakın arkadaşlanyla beraber hazırladığı bu reform tasan sakıncalıdır. Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Dr. ALEV COŞKUN celeme ve yeniden düzenlemeleri et- kilemiştir. Bu dönemde biryandan Devlet Plan- lama Teşkilatı, öte yandan Amme Ida- resı Enstıtüsü ıdan reform ve yeniden düzenleme çalışmalannda önemli gö- revler üstlenmişlerdir. 1963 yılından beri, beş yıllık kalkın- ma planlannda, kamu yönetiminin ye- niden düzerüenmesiyle ilgilı öneriler yer alır. 1971 yılında kamu yönetiminde ye- niden düzenleme konusunda çalışma- laryapmak üzere danışma kurulu oluş- turuldu. Çalışmalar sonunda MEH- TAP raporunun önerilerine benzer önenler demetıni kapsayan rapor or- taya çıktı. Kapsamlı çalısma 1980 askeri yönetimi sırasında, 1982'de hükümete. kamu kurum ve kuruluşlannın görev ve yetkilerinin düzenlenmesi için kanun gücünde kararname çıkarma yetkisi v erilmiş- tir. Bu amaçla Türkiye ve Orta Do- ğu Amme Idaresi Enstitüsü (TODA- IE) müdürünün başkanlığında ku- rulan Kamu Yönetimi Komisyonu. idarenin yeniden düzenlenmesi için doğrudan kanun gücünde kararname- ler hazırlamakla göre\ lendinlmiş- tir. Bu komısyon çok kapsamlı çalış- malar yapmış, 1983 seçimleri sonu- cu sivil hükümete geçilınce, bu komis- yonun çalışmalan birbin ardından ka- rarnameler biçıminde yürürlüğe ko- nularak devlet yönetiminde bakan- lıklar ve diğer merkezi kuruluşlar ye- niden düzenlenmiştir. Bu çalışma bir idari reform değil, bakanlıklann ku- ruluş yasalannın ele alınıp, standart hale eetirilmesıdir. Bu dönemde re- EYLEMLER BAŞBAKAN'I VAZGEÇİRMEDİ- Srvil toplum örgütleri, hukukçular kamu yönetiminde yapılmak istenen değişikliklerin anayasaya a\kın olduğunu söyleyip eylem yapsa da Başbakan Erdoğan ısraria yasanın çıkanlacağıru vTirguluyor. Müsteşar Dinçer'den vazgeçmeyeceğini söylüyor. form niteliğine yakın çalışma Bakan- lıklann örgütlenişini standart bir bi- çime sokan bakanlıklann kuruluş ve görev esaslan hakkındaki 1984 tarih- li kanundur. KAYA Projesi Kamu yönetimini çağdaş gerekle- re uyumlu bir biçime sokmak ama- cıyla 1988 yılında Türkiye ve Orta Doğu Amme Idaresi Enstitüsü (TO- DAlE) tarafından Kamu Yönetimi Araştırma Projesi (KAYA) adıyla bir çalışma başlatıldı ve 1991 yılmda biririlerek raporu yayımlandı. KA- YA raporu için güncel rapora daya- nak olmak üzere 7 ayn araştırma grubu oluşruruldu. KAYA Projesi kamu kuruluşlannın görev, yetki \e sorumluluklannda ışleyiş yöntem- lerinde mes'zuatında, iletişim ve halk- la ilişkiler sıstemlerinde ortaya çıkan aksaİdıklar ve eksiklikler saptana- rak yapılması gereken önermeler ra- porlaştınldı. Aynca. yerel yönetim- ler, mali ve iktisadi kuruluşlar araş- tırma gruplannın raporlan da ya- yımlandı. Yeniden düzenleme gerekll: Kamu yönetiminin yeniden dü- zenlenmesi gereklıdır ve bu sürekli bir işlevdir. Nitekım. çağdaş demok- rasılerde bu işleve önem verilir. ABD'de ılk reform hareketi 1883 te üç yıl üzerinde çalışılarak çıkanlan "Pendleton" Yasası, kamu personel yönetiminde çok büyük bir reform- dur. Ingiltere'de 1854'te yapılan ka- mu yönetim reformu. günümüzde uygulanan tngıliz personel sistemi- nin temelinı oluşturmuştur. Fran- sa'da kamu yönetiminde de çeşitli tanhlerde uzun çalışmalar yapılarak yeniden yapılanmaya gidilmiştir. Fransa'da kamu yönetımıne girebil- mek için aynca 2.5 yıllık Llusal Yö- netim Okulu'nu (ENA) bıtümek ge- rekir. Almanya'da 1949ve 1953'teçıka- nlan Kamu Personel Yasası bugün- lerdeki devlet bürokrasisi sistemi- nin temellerinı oluşturmaktadır. Cenlş katılım gerekll Bu yasalar çağdaş Batı demokra- silerinde geniş bir katılımla, tartış- malar yapılarak ve uzlaşmalara va- nlarak ortaya çıkmış ve köklü deği- şimlerle bugünlere kadar gelmiştır. Türkiye de de kamu yönetiminin yeniden düzenlenmesi kuşkusuz ge- reklidir. Ancak böylesi bir tasannın geniş katılımla özellikle TODA- ÎE'nin uzmanlan ve devlet hizme- tinde görev yapmış, deneyimli ve yansız bürokratları sivil toplum örgütleri ve siyasal partilerin geniş katılımıyla tartışılarak ve uzlaşma- lara vanlarak oluşturulması gerekir. Yoksa tstanbul Belediyesi tktisadi Te- şebbüslennde (BİT) yönetim kuru- lu üyeliğinden başkaca bir bürokra- tik deneyimi olmayan Dinçer'in ya- kın arkadaşlanyla beraber hazırla- dığı bu reform tasan sakıncalıdır. Hele Dinçer'in Cumhuriyet karşıtı fikirleri gün gibi ortaya çıktıktan sonra. Yarın: Ömer Dinçer için gazeteler ne yazdı... BAŞBAKANLIK MÜSTEŞAR1 ÖMER DİNÇER'tN 19-21 MAYIS 1995 TARİHLERÎNDE YAPTIĞI KONUŞMANIN TAM METNİ -4- Dinçer: Iktidarda kavgamız sürecekonuç olarak, Türkiye'deki tslami hareketlerin bızim açırnızdan top- lumsal bir değışımi sağlayabıl- mesi için üç temel şartının bulunduğu- nu söylemek mümkündür. Bugün nasıl bir devlet ve toplum istediğimizin çok net ve açık bir şekilde tanımıru yapmak zonmdayız Bu tanımlamanın aslında kafamızda çok net ve açık olduğunu ve bunun için az-çok hazırlıklı olduğumu- zu biliyorum. ama topluma yansıtma konusunda eksiklerimizin olduğu ka- naatını de taşıyonım. Öyleyse bu. tüm topluma duyuracak bir mekanizma ile ulaştınlmalıdır. İkincısı Türkıye'deki kültürel öncelikli İslami hareketlerle sı- yasi öncelikli İslami hareketlerin karşı- lıklı ilışkı ve etkileşimlerinin yeniden tan- zim edilmesıdir. Eğer bu ıkı hareket bütünleşmiş bir halde devam ettırilebilirse. Türkiye'de tslamın hiçbir ülkede göriilmemiş bir şe- kilde, sağlam bir temel üzerinde gele- cek vaat ettiğıni ifade edebiliriz Niha- yet Türkiye'nin bölgesel işbirliği yap- masıdır. Özellikle İslam dünyası tarif edilırken çok genel ve çok soyut olarak ıfade edılmektedir. Böylesine geniş ve soyut bir kavramla bızim tahliller yap- mamız ve bunlar üzerine yorumlar ge- tırerek daha gerçekçi politikalar üretme- miz söz konusu olamaz. Ben kendime göre, îslam dünyasını 5 bölgeye ayırdım: l.GüneyAs>avePasifiküIketeri: Bun- lar içerisinde şimdilik bıraz daha iktı- sadı gelişmesini tamamlamış ve iktı- darda tslami bir partınin bulunduğu ül- ke olarak Malez\r a var Afganistan'da ise siyasi hareketlerin İslam adına ge- lişme gosterdiğıru söylememiz müm- kün. 2. Kafkasva ve Orta Asya ülkeleri Maalesefburada Çeçenistan'daki sıkın- tılan. zulmü ve dığer Orta Asya ülkele- rindeki yapıyı hepimiz biliyoruz Siya- si öncelikli de olsa kültürel öncelikli de olsa elle tutulur herhangi bir harekerin olmadığını, özellikle kültürel öncelikli harekerin başlangıç asamasında olduğu- nu görüyonız 3..\fi*aüljekri Bunlar içerisinde Mı- sır ve Sudan"ı zıkredebiliriz. 4. Balkanlar ve Ortadoğu ülkeleri: Bunlar en reel politikalann gerçekleşe- ceği alan olarak gösterilebilir. Türkiye Cumhuriyeti'nin de dış politikasını be- lirlerken Balkanlar ve Ortadoğu'ya yö- nelik gerçekçi ve kısa vadeli polıtıkalar ortaya koyması gerektiği kanaatinde- yım. 5. Müslüman azuıhklann bulunduğu ülkeler: Buralarda da kültürel faaliyet- len devam ettirmemiz mümkündür. Netice ıtibariyle, ülkemizde İslam adına, buradaki halkın eski gücünü ve onunınu kazanabilrnesi adına büyuk bir enerji birikimi söz konusudur. Türki- ye'nin değişimi ve dünyada yeni bir güç olarak ortaya çıkabılmesi. bu binken eneriiyi kullanabilmesine bağlıdır. Eğer bugünkübürokrası. bu dinamizmin önü- nü tıkamayıp yönlendirecek olursa. Tür- kiye çok büyük umutlar vaat ediyor dye- bilıriz. Aksi halde, kötü günler devam edecek demektir 'İktadar yeni baslangıç' Bu enerjıyı. ıktisadi alanda kısmen kullanabılen T. Özal'm başansı. varsa eğer, burada yatar. Bugünkü Refah'lı beledıyelerin başansının arkasında yı- ne bu enerjiyi görmek mümkündür. Ba- şanyı Refah'lı başkanlann sadece kışı- liklenne bağlamak doğru olmaz. aynı za- manda halkla ıç ıçe olan belediyelerin halkın gücünü ve desteğını almış olma- larında aramak gerekir. Ancak. iktıda- ra gelmek yolun sonu değıldir. Yeni bir başlangıçtır. İktidara gelince v apılması gerekenler bıtmiş gibi düşünülürse. is- lam iktidara geliş aracı gibi kullanılmış. isrismar edilmiş gibi olur tktıdara ge- lince de, tüm dünya Müslüman olsa da, düşmanlara karşı üstünlük sağlansa da, Müslümanın kavgası münkire, harama ve kotiiv e karşı devam eder A)TU enerjinın dünya için de söylene- bileceğini ifade edelim. islam dünjasın- da bugün gerçekten bir enerji birikmış- tir ve bu enerjiyi, tıpkı bizdeki bürok- ratik yapıda olduğu gibi, merkezi yöne- tımde olduğu gibi. dünyaya hâkimivet kurmuş olan ve Yeni Dünya Düzenı'yle kendılennı tasnıf v e tavsifedenlerin as- lmda dünyadakı tslami gelişmelere en- gel olduklannı görüyonız Bu engel oluşlar devam ettıği müddetçe İslami hareketlerin bir patlama yapabileceğı- ni söylev ebiliriz. Eğer önü açılmaya- cak olursa Yeni Dünya Düzeni de. tıp- kı Türkiye'dekı tslami gelişmeler kar- şısındakı bürokratik mekanizma gibi aynı sonuçlarla karşı karşıya kalacaktır. BÎTTİ girişimi B aşbakanlık Müsteşan Ömer Dinçer. sadece îslamcı cumhuriyeti amaçlayan yazılar yazsa pek o kadar önemli değil; ama müsteşar aynı zamanda bu amaçlara uygun yasa tasanlan hazırlıyor. Örneğin, çok gürültü koparan YÖK Tasansı'nı da Dinçer hazırlamıştı. Dinçer ve kimi arkadaşlan tarafından hazırlanan ve tamamı 140 sayfa olan Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasansı yepyeni bir devlet düzeni ortaya koymaktadır. tşte asıl kıyamet bu noktada kopuyor. Kamu yönetiminde yeniden düzenleme gereksinmesi ve nasıl yapılması gerektiği yan sütunlarda geniş olarak anlatılıyor. Ancak, Dinçer'in ufak bir ekiple hazırlandığı bu yasa tasansı ile Türkiye'nin kamu yönetimi sistemi kökten değiştirilmektedir. Aynca bu tasan ile Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter devlet yapısı eritilmekte, piyasa adına devlet yönetimi ikincı plana ıtilmekte, sosyal devlet fikri ortadan kaldınhnaktadır. Tasannın modehnde, 'merkezi' yönetimin yetkileri, Ş'erel'e bırakıhnakta, ekonomik faalıyetler de şirketlere aktanhnaktadır. Açıkça belırtmeliyız ki bu yasa, Türkiye'nin ulusal varhğını tehdit etmektedu 1 . Bu tasannın getirdiği temel esaslar nelerdir? Nasıl bir devlet modeli öngörmektedir? Ana esaslar şöyle sıralanabilir: A- Devlet yapısı üniter ilkelerden çıkmakta. federal bir devlet vapısı öngörülmektedir Türkıye Cumhunyeti'nin anayasasında merkezı yönetim ve üniter bir yapı benimsenmiştir. Sistem genel olarak "merkezi bürokrasi", "hiyerarşi sistemi", il yönetiminde "yetki genistiğT yerel yönetımlerde "klari vesayet" kurumlanyla donatılmıştır. Oysa Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasana nda. "merkez ve üniter deviet" modeli yerine "yetki deMİ" ılkesı ön plana çıkanlarak yerellik esas alınmıştır. Yerel yönetimlerde "idari vesayet" ilkesi kaldınlmış, 'idarenin bütünKiğü"nü gösteren kurallar yok edilmiş, bunlar yerine her konuda yetkili yereOik modeli konulmuştur. Il yönetiminde kargaşa yarahhnakta, "yetki genişBğj" ilkesi kaldınlarak "görevier ajnhğı*' ilkesi getirilmektedir. Bılindiği gibi bizim | sistemimizde idarenin bütünlüğü ilkesi gereğince "genel yetki'" merkezi yönetimindir. Yerel yönetimlerin yetkilen sayılarak belirtilmiştir. Bu tasanda genel vetki, ilke olarak yerel yönetimlere verilmekte, yetkileri sayılıp sınırlandınlan ise "merkezi yönetim" olmaktadır. Daha açık bir anlatımla sistem tersyüz edilmektedir. Unutulmasın ve dikkatle üzerinde durulsun ki bu husus federal devlet anayasalannın kabul ettiği bir özelliktir. Tasan, açıkçası merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında yetkileri değil, görevleri paylaşmaktadır ki bu husus federal devlet sistemlerinde görülür. Tasanyı savunanlar "demokrasi", "yerel yönetimlerin yetkilerinin gefiştirilip genişİetilmesi" gibi çok parlak sloganlara sanlmaktadırlar. Evet *yerePe yetki verelim. ama federal bir devlet de yaratmayalım. B- Yetki genisliği kayboiuyor, görevlerin ayrılığı ilkesi ortaya çıkıvor Tasan, bakanlıklann örgütlenmelerinde köklü değişiklikler yapmaktadır. Sinsıce bir sistem değişikliği yapılıyor. tl ve ilçelerde valilik ve kaymakamlık olarak örgütlenmiş olan il genel yönetimleri giderek ortadan kaldınlıyor. Bir küçük Amerika modeli kuruluyor!.. Tasanya göre, bakanlıklardan yahıızca Içişleri, Maliye, i Çalışma ve belki de Millı Eğitim bakanlıklan î taşrada valilik yönetiminde örgütlenebileceklerdir. Diğer bakanlıklann taşra örgütleri mal, araç, ödenek ve personeliyle il özel idarelerine ya da belediyelere devredileceklerdir. Bir sonraki aşama, kuşkusuz kolluk güçlerinin belediye başkanlanna veya seçilmiş vaülere devTedilmesi olacakhr ki bu da tam ABD sistemidir. Polise emir veren ABD'deki şerif- belediye başkanlannın Anadolu'ya ya>ıhnasmı bir düşününüz. Bu tasan anayasal sistemi bir yasa ile delmektir. Shil bir ihtüal girişimidir. c- Sistem ulusal değil. yerel amaçlı olacak Bu tasan ile yönetimin felsefesi ulusallıktan çıkmaktadır. Yönetim ulusal değil, il ya da belediye sınırlanyla bağlı yerel amaçh dlacaktır. Türk anayasalan, 1924, 1961,1982; hepsi de Türkiye'nin iller ıdaresi ve "yetki gen^Hği" esasına dayanır. Bu modelin örgütü il genel yönetiminden sorumlu, taşra yönetimidir. Valilik, kaymakamlık kurumudur. Anayasalanmız, illerin yönetiminde "görevier aynhğı" ilkesini benimsemez. "Yetki geniştt^i'' esasını benimser. Bu tasan ile yerellik önem kazanıyor. Bu tasan ile "etnik" yerellik, "mezhepsel'' yerellik, "cemaattere" dayanan yerellik ister istemez ön plana çıkacaktır. l Sürecek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle