Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 OCAK 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DİZt
Kamu yönetimindeyenileşme öngören yasa tasansı AKP'nin ideolojisini yansıtıyor TASARIYA ELEŞTJRI
Sakıncalıdüzenlemeaşbakanlık Müsteşan, sadece
konuşması ve düşünceleriyle
değil, hazırladığı yasa tasansı
ile de kıyamet kopanyor. Hazırlanan
tasan, AKP'nin ideolojisini yansıüyor
Kamu Yönetimi Temel Yasası neden
bu kadar gürültü yaratıyor? Çünkü
kamu yönetimini yemden düzenliyor.
Başbakan R.T.Erdoğan bu yasanın bir
an önce yasalaşmasını isriyor. Hukuk-
çular, Danıştay Başkanı bu yasanın
anayasaya aykın olduğunu söylüyor
ama Erdoğan ısrar ediyor.
Bu tasan gazetemizde de ele alın-
dı, analizlen yapıldı. Yazanmız Işık
Kansu "AKP'nin Kamu Yönetimi Re-
formu" başkgıyla beş gün süren bir
diziyan hazıriayarakkonuyu bûtün bo-
yudarryla irdeİedi (Bkz: Cumhuriyet
3-7 Kasım 2003)
Kamu yönetiminde
yenlden düzenleme
Kamu yönetiminde yeniden yapılan-
ma ya da kamu yönetimınin yeniden
düzenlenmesi son derece önemlidir.
Kamu yönetimi işlevsel ve yapısal
yönleri olan önemli iki kavramı kap-
sar. Bütün bir toplumun iç içe girmiş,
çoğu kez birbirleriyle çelışen sorun-
lan arasında işleyen bir mekanizma-
ya gereksınmesi vardır. Bu işleyen
mekanizma kamu yönetimi ile sağla-
nır. işlevsel bir kavram olarak kamu
yönetimi. yasalan ve kamu politika-
sı kararlannı uygulama sürecidir. Bu
yönüyle kamu yönetimi, hem yasala-
nn uygulamasında hem de kamu po-
litıkalannın belirlenmesinde son de-
rece önemli bir role sahiptir. Siyasi
sürecin bir parçasını oluşturur. Kamu
yönetimi böylece, işlevsel anlamda
kamu politikalannın belirlenmesine
katkıda bulunur, bu politikalann yü-
rütülmesı sürecinı sağlar. Bu neden-
le merkezi bürokrası ve onun başın-
daki Başbakanlık Müsteşarhğı devlet
yönetiminde son derece etkin bir ko-
numdadır.
Tarlhsel oeilsim
Türkiye Cumhuriyeti kurulunca, il-
ke olarak Osmanlı kamu yönetimi sıs-
temi korunmuştu. Merkezi idarenin
taşra kuruluşu ve yerel yönetimler faz-
la değişime uğramadan sürdürüldü.
Daha sonraki yıllarda, kamu yöne-
timinde yeni örgütlenmeler ve düzen-
lemelere gidilmiştir. 1930'lu yıllar-
dan sonra KlT'lerin kurulması ve ge-
lişmesı, kamu yönetimini geliştirmiş
ve memur sayısı da büyümüştür.
Türk kamu yönetimini yenıden dü-
zenlemek amacıyla çeşıtli tanhlerde
çalışmalar yapılrnıştır. Konu ile ilgilı
olarak yabancı uzmanlar da da\'et edil-
miştir. Kamu yönetiminde yeniden
düzenleme (reform) çabalan, 196O'lı
yıllarda, özellikle planlı döneme gıril-
dikten sonra yoğunlaşmıştır.
MEHTAP Projesi:
En kapsamlı çalışma, 1963 yılında
Amme İdaresi Enstitüsü öncülüğün-
de hazırlanan MEHTAP (Merkezi Hü-
kümet Teşkılatı Araştırma Projesi) ra-
porudur. Bu rapor tüm merkez bürok-
rasisinin yeniden örgütlenmesi için
verilerin saptanması çahşmasıdır.
MEHTAP çok geniş ve çok kapsam-
lı bir çalışma olarak, kendisinden son-
ra idan reform konusunda yapılan in-
Bir
ratın
rürkiye'de de kamu
yönetiminin yeniden
düzenlenmesi kuşkusuz
gereklidir. Ancak böylesi bir
tasannın geniş katılımla özellikle
TODAİE'nin uzmanlan ve devlet
hizmetinde görev yapmış, deneyimli
ve yansız bürokratlann, sivil
örgütlerin ve siyasal partilerin geniş
katılımıyla tartışılaralc ve
uzlaşmalara vanlarak oluşturulması
gerekir. Yoksa Istanbul Belediyesi Iktisadi Teşebbüslerinde (BÎT) yönetim
kurulu üyeliğinden başkaca bir bürokratik deneyimi olmayan Dinçer'in
yakın arkadaşlanyla beraber hazırladığı bu reform tasan sakıncalıdır.
Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi
Dr. ALEV COŞKUN
celeme ve yeniden düzenlemeleri et-
kilemiştir.
Bu dönemde biryandan Devlet Plan-
lama Teşkilatı, öte yandan Amme Ida-
resı Enstıtüsü ıdan reform ve yeniden
düzenleme çalışmalannda önemli gö-
revler üstlenmişlerdir.
1963 yılından beri, beş yıllık kalkın-
ma planlannda, kamu yönetiminin ye-
niden düzerüenmesiyle ilgilı öneriler
yer alır.
1971 yılında kamu yönetiminde ye-
niden düzenleme konusunda çalışma-
laryapmak üzere danışma kurulu oluş-
turuldu. Çalışmalar sonunda MEH-
TAP raporunun önerilerine benzer
önenler demetıni kapsayan rapor or-
taya çıktı.
Kapsamlı çalısma
1980 askeri yönetimi sırasında,
1982'de hükümete. kamu kurum ve
kuruluşlannın görev ve yetkilerinin
düzenlenmesi için kanun gücünde
kararname çıkarma yetkisi v erilmiş-
tir. Bu amaçla Türkiye ve Orta Do-
ğu Amme Idaresi Enstitüsü (TODA-
IE) müdürünün başkanlığında ku-
rulan Kamu Yönetimi Komisyonu.
idarenin yeniden düzenlenmesi için
doğrudan kanun gücünde kararname-
ler hazırlamakla göre\ lendinlmiş-
tir.
Bu komısyon çok kapsamlı çalış-
malar yapmış, 1983 seçimleri sonu-
cu sivil hükümete geçilınce, bu komis-
yonun çalışmalan birbin ardından ka-
rarnameler biçıminde yürürlüğe ko-
nularak devlet yönetiminde bakan-
lıklar ve diğer merkezi kuruluşlar ye-
niden düzenlenmiştir. Bu çalışma bir
idari reform değil, bakanlıklann ku-
ruluş yasalannın ele alınıp, standart
hale eetirilmesıdir. Bu dönemde re-
EYLEMLER BAŞBAKAN'I VAZGEÇİRMEDİ- Srvil toplum örgütleri, hukukçular kamu yönetiminde yapılmak
istenen değişikliklerin anayasaya a\kın olduğunu söyleyip eylem yapsa da Başbakan Erdoğan ısraria yasanın
çıkanlacağıru vTirguluyor. Müsteşar Dinçer'den vazgeçmeyeceğini söylüyor.
form niteliğine yakın çalışma Bakan-
lıklann örgütlenişini standart bir bi-
çime sokan bakanlıklann kuruluş ve
görev esaslan hakkındaki 1984 tarih-
li kanundur.
KAYA Projesi
Kamu yönetimini çağdaş gerekle-
re uyumlu bir biçime sokmak ama-
cıyla 1988 yılında Türkiye ve Orta
Doğu Amme Idaresi Enstitüsü (TO-
DAlE) tarafından Kamu Yönetimi
Araştırma Projesi (KAYA) adıyla bir
çalışma başlatıldı ve 1991 yılmda
biririlerek raporu yayımlandı. KA-
YA raporu için güncel rapora daya-
nak olmak üzere 7 ayn araştırma
grubu oluşruruldu. KAYA Projesi
kamu kuruluşlannın görev, yetki \e
sorumluluklannda ışleyiş yöntem-
lerinde mes'zuatında, iletişim ve halk-
la ilişkiler sıstemlerinde ortaya çıkan
aksaİdıklar ve eksiklikler saptana-
rak yapılması gereken önermeler ra-
porlaştınldı. Aynca. yerel yönetim-
ler, mali ve iktisadi kuruluşlar araş-
tırma gruplannın raporlan da ya-
yımlandı.
Yeniden düzenleme gerekll:
Kamu yönetiminin yeniden dü-
zenlenmesi gereklıdır ve bu sürekli
bir işlevdir. Nitekım. çağdaş demok-
rasılerde bu işleve önem verilir.
ABD'de ılk reform hareketi 1883 te
üç yıl üzerinde çalışılarak çıkanlan
"Pendleton" Yasası, kamu personel
yönetiminde çok büyük bir reform-
dur. Ingiltere'de 1854'te yapılan ka-
mu yönetim reformu. günümüzde
uygulanan tngıliz personel sistemi-
nin temelinı oluşturmuştur. Fran-
sa'da kamu yönetiminde de çeşitli
tanhlerde uzun çalışmalar yapılarak
yeniden yapılanmaya gidilmiştir.
Fransa'da kamu yönetımıne girebil-
mek için aynca 2.5 yıllık Llusal Yö-
netim Okulu'nu (ENA) bıtümek ge-
rekir.
Almanya'da 1949ve 1953'teçıka-
nlan Kamu Personel Yasası bugün-
lerdeki devlet bürokrasisi sistemi-
nin temellerinı oluşturmaktadır.
Cenlş katılım gerekll
Bu yasalar çağdaş Batı demokra-
silerinde geniş bir katılımla, tartış-
malar yapılarak ve uzlaşmalara va-
nlarak ortaya çıkmış ve köklü deği-
şimlerle bugünlere kadar gelmiştır.
Türkiye de de kamu yönetiminin
yeniden düzenlenmesi kuşkusuz ge-
reklidir. Ancak böylesi bir tasannın
geniş katılımla özellikle TODA-
ÎE'nin uzmanlan ve devlet hizme-
tinde görev yapmış, deneyimli ve
yansız bürokratları sivil toplum
örgütleri ve siyasal partilerin geniş
katılımıyla tartışılarak ve uzlaşma-
lara vanlarak oluşturulması gerekir.
Yoksa tstanbul Belediyesi tktisadi Te-
şebbüslennde (BİT) yönetim kuru-
lu üyeliğinden başkaca bir bürokra-
tik deneyimi olmayan Dinçer'in ya-
kın arkadaşlanyla beraber hazırla-
dığı bu reform tasan sakıncalıdır.
Hele Dinçer'in Cumhuriyet karşıtı
fikirleri gün gibi ortaya çıktıktan
sonra.
Yarın: Ömer Dinçer için
gazeteler ne yazdı...
BAŞBAKANLIK MÜSTEŞAR1 ÖMER DİNÇER'tN 19-21 MAYIS 1995 TARİHLERÎNDE YAPTIĞI KONUŞMANIN TAM METNİ -4-
Dinçer: Iktidarda kavgamız sürecekonuç olarak, Türkiye'deki tslami
hareketlerin bızim açırnızdan top-
lumsal bir değışımi sağlayabıl-
mesi için üç temel şartının bulunduğu-
nu söylemek mümkündür. Bugün nasıl
bir devlet ve toplum istediğimizin çok
net ve açık bir şekilde tanımıru yapmak
zonmdayız Bu tanımlamanın aslında
kafamızda çok net ve açık olduğunu ve
bunun için az-çok hazırlıklı olduğumu-
zu biliyorum. ama topluma yansıtma
konusunda eksiklerimizin olduğu ka-
naatını de taşıyonım. Öyleyse bu. tüm
topluma duyuracak bir mekanizma ile
ulaştınlmalıdır. İkincısı Türkıye'deki
kültürel öncelikli İslami hareketlerle sı-
yasi öncelikli İslami hareketlerin karşı-
lıklı ilışkı ve etkileşimlerinin yeniden tan-
zim edilmesıdir.
Eğer bu ıkı hareket bütünleşmiş bir
halde devam ettırilebilirse. Türkiye'de
tslamın hiçbir ülkede göriilmemiş bir şe-
kilde, sağlam bir temel üzerinde gele-
cek vaat ettiğıni ifade edebiliriz Niha-
yet Türkiye'nin bölgesel işbirliği yap-
masıdır. Özellikle İslam dünyası tarif
edilırken çok genel ve çok soyut olarak
ıfade edılmektedir. Böylesine geniş ve
soyut bir kavramla bızim tahliller yap-
mamız ve bunlar üzerine yorumlar ge-
tırerek daha gerçekçi politikalar üretme-
miz söz konusu olamaz.
Ben kendime göre, îslam dünyasını
5 bölgeye ayırdım:
l.GüneyAs>avePasifiküIketeri: Bun-
lar içerisinde şimdilik bıraz daha iktı-
sadı gelişmesini tamamlamış ve iktı-
darda tslami bir partınin bulunduğu ül-
ke olarak Malez\r
a var Afganistan'da
ise siyasi hareketlerin İslam adına ge-
lişme gosterdiğıru söylememiz müm-
kün.
2. Kafkasva ve Orta Asya ülkeleri
Maalesefburada Çeçenistan'daki sıkın-
tılan. zulmü ve dığer Orta Asya ülkele-
rindeki yapıyı hepimiz biliyoruz Siya-
si öncelikli de olsa kültürel öncelikli de
olsa elle tutulur herhangi bir harekerin
olmadığını, özellikle kültürel öncelikli
harekerin başlangıç asamasında olduğu-
nu görüyonız
3..\fi*aüljekri Bunlar içerisinde Mı-
sır ve Sudan"ı zıkredebiliriz.
4. Balkanlar ve Ortadoğu ülkeleri:
Bunlar en reel politikalann gerçekleşe-
ceği alan olarak gösterilebilir. Türkiye
Cumhuriyeti'nin de dış politikasını be-
lirlerken Balkanlar ve Ortadoğu'ya yö-
nelik gerçekçi ve kısa vadeli polıtıkalar
ortaya koyması gerektiği kanaatinde-
yım.
5. Müslüman azuıhklann bulunduğu
ülkeler: Buralarda da kültürel faaliyet-
len devam ettirmemiz mümkündür.
Netice ıtibariyle, ülkemizde İslam
adına, buradaki halkın eski gücünü ve
onunınu kazanabilrnesi adına büyuk bir
enerji birikimi söz konusudur. Türki-
ye'nin değişimi ve dünyada yeni bir güç
olarak ortaya çıkabılmesi. bu binken
eneriiyi kullanabilmesine bağlıdır. Eğer
bugünkübürokrası. bu dinamizmin önü-
nü tıkamayıp yönlendirecek olursa. Tür-
kiye çok büyük umutlar vaat ediyor dye-
bilıriz. Aksi halde, kötü günler devam
edecek demektir
'İktadar yeni baslangıç'
Bu enerjıyı. ıktisadi alanda kısmen
kullanabılen T. Özal'm başansı. varsa
eğer, burada yatar. Bugünkü Refah'lı
beledıyelerin başansının arkasında yı-
ne bu enerjiyi görmek mümkündür. Ba-
şanyı Refah'lı başkanlann sadece kışı-
liklenne bağlamak doğru olmaz. aynı za-
manda halkla ıç ıçe olan belediyelerin
halkın gücünü ve desteğını almış olma-
larında aramak gerekir. Ancak. iktıda-
ra gelmek yolun sonu değıldir. Yeni bir
başlangıçtır. İktidara gelince v apılması
gerekenler bıtmiş gibi düşünülürse. is-
lam iktidara geliş aracı gibi kullanılmış.
isrismar edilmiş gibi olur tktıdara ge-
lince de, tüm dünya Müslüman olsa da,
düşmanlara karşı üstünlük sağlansa da,
Müslümanın kavgası münkire, harama
ve kotiiv e karşı devam eder
A)TU enerjinın dünya için de söylene-
bileceğini ifade edelim. islam dünjasın-
da bugün gerçekten bir enerji birikmış-
tir ve bu enerjiyi, tıpkı bizdeki bürok-
ratik yapıda olduğu gibi, merkezi yöne-
tımde olduğu gibi. dünyaya hâkimivet
kurmuş olan ve Yeni Dünya Düzenı'yle
kendılennı tasnıf v e tavsifedenlerin as-
lmda dünyadakı tslami gelişmelere en-
gel olduklannı görüyonız Bu engel
oluşlar devam ettıği müddetçe İslami
hareketlerin bir patlama yapabileceğı-
ni söylev ebiliriz. Eğer önü açılmaya-
cak olursa Yeni Dünya Düzeni de. tıp-
kı Türkiye'dekı tslami gelişmeler kar-
şısındakı bürokratik mekanizma gibi
aynı sonuçlarla karşı karşıya kalacaktır.
BÎTTİ
girişimi
B
aşbakanlık Müsteşan Ömer Dinçer.
sadece îslamcı cumhuriyeti amaçlayan
yazılar yazsa pek o kadar önemli değil;
ama müsteşar aynı zamanda bu amaçlara
uygun yasa tasanlan hazırlıyor. Örneğin, çok
gürültü koparan YÖK Tasansı'nı da Dinçer
hazırlamıştı.
Dinçer ve kimi arkadaşlan tarafından
hazırlanan ve tamamı 140 sayfa olan Kamu
Yönetimi Temel Yasa Tasansı yepyeni bir
devlet düzeni ortaya koymaktadır. tşte asıl
kıyamet bu noktada kopuyor. Kamu
yönetiminde yeniden düzenleme gereksinmesi
ve nasıl yapılması gerektiği yan sütunlarda
geniş olarak anlatılıyor. Ancak, Dinçer'in ufak
bir ekiple hazırlandığı bu yasa tasansı ile
Türkiye'nin kamu yönetimi sistemi kökten
değiştirilmektedir. Aynca bu tasan ile Türkiye
Cumhuriyeti'nin üniter devlet yapısı
eritilmekte, piyasa adına devlet yönetimi
ikincı plana ıtilmekte, sosyal devlet fikri
ortadan kaldınhnaktadır. Tasannın
modehnde, 'merkezi' yönetimin yetkileri,
Ş'erel'e bırakıhnakta, ekonomik faalıyetler de
şirketlere aktanhnaktadır. Açıkça
belırtmeliyız ki bu yasa, Türkiye'nin ulusal
varhğını tehdit etmektedu
1
. Bu tasannın
getirdiği temel esaslar nelerdir? Nasıl bir
devlet modeli öngörmektedir? Ana esaslar
şöyle sıralanabilir:
A- Devlet yapısı üniter
ilkelerden çıkmakta. federal bir
devlet vapısı öngörülmektedir
Türkıye Cumhunyeti'nin anayasasında
merkezı yönetim ve üniter bir yapı
benimsenmiştir. Sistem genel olarak "merkezi
bürokrasi", "hiyerarşi sistemi", il yönetiminde
"yetki genistiğT yerel yönetımlerde "klari
vesayet" kurumlanyla donatılmıştır.
Oysa Kamu Yönetimi Temel Yasa
Tasana nda. "merkez ve üniter deviet" modeli
yerine "yetki deMİ" ılkesı ön plana çıkanlarak
yerellik esas alınmıştır. Yerel yönetimlerde
"idari vesayet" ilkesi kaldınlmış, 'idarenin
bütünKiğü"nü gösteren kurallar yok edilmiş,
bunlar yerine her konuda yetkili yereOik
modeli konulmuştur. Il yönetiminde kargaşa
yarahhnakta, "yetki genişBğj" ilkesi
kaldınlarak "görevier ajnhğı*' ilkesi
getirilmektedir. Bılindiği gibi bizim
| sistemimizde idarenin bütünlüğü ilkesi
gereğince "genel yetki'" merkezi yönetimindir.
Yerel yönetimlerin yetkilen sayılarak
belirtilmiştir. Bu tasanda genel vetki, ilke
olarak yerel yönetimlere verilmekte, yetkileri
sayılıp sınırlandınlan ise "merkezi yönetim"
olmaktadır. Daha açık bir anlatımla sistem
tersyüz edilmektedir. Unutulmasın ve dikkatle
üzerinde durulsun ki bu husus federal devlet
anayasalannın kabul ettiği bir özelliktir.
Tasan, açıkçası merkezi yönetim ile yerel
yönetimler arasında yetkileri değil, görevleri
paylaşmaktadır ki bu husus federal devlet
sistemlerinde görülür. Tasanyı savunanlar
"demokrasi", "yerel yönetimlerin yetkilerinin
gefiştirilip genişİetilmesi" gibi çok parlak
sloganlara sanlmaktadırlar. Evet *yerePe yetki
verelim. ama federal bir devlet de
yaratmayalım.
B- Yetki genisliği kayboiuyor,
görevlerin ayrılığı ilkesi
ortaya çıkıvor
Tasan, bakanlıklann örgütlenmelerinde köklü
değişiklikler yapmaktadır. Sinsıce bir sistem
değişikliği yapılıyor. tl ve ilçelerde valilik ve
kaymakamlık olarak örgütlenmiş olan il genel
yönetimleri giderek ortadan kaldınlıyor. Bir
küçük Amerika modeli kuruluyor!.. Tasanya
göre, bakanlıklardan yahıızca Içişleri, Maliye,
i Çalışma ve belki de Millı Eğitim bakanlıklan
î taşrada valilik yönetiminde
örgütlenebileceklerdir. Diğer bakanlıklann
taşra örgütleri mal, araç, ödenek ve
personeliyle il özel idarelerine ya da
belediyelere devredileceklerdir. Bir sonraki
aşama, kuşkusuz kolluk güçlerinin belediye
başkanlanna veya seçilmiş vaülere
devTedilmesi olacakhr ki bu da tam ABD
sistemidir. Polise emir veren ABD'deki şerif-
belediye başkanlannın Anadolu'ya
ya>ıhnasmı bir düşününüz. Bu tasan anayasal
sistemi bir yasa ile delmektir. Shil bir ihtüal
girişimidir.
c- Sistem ulusal değil.
yerel amaçlı olacak
Bu tasan ile yönetimin felsefesi ulusallıktan
çıkmaktadır. Yönetim ulusal değil, il ya da
belediye sınırlanyla bağlı yerel amaçh
dlacaktır. Türk anayasalan, 1924, 1961,1982;
hepsi de Türkiye'nin iller ıdaresi ve "yetki
gen^Hği" esasına dayanır. Bu modelin örgütü
il genel yönetiminden sorumlu, taşra
yönetimidir. Valilik, kaymakamlık kurumudur.
Anayasalanmız, illerin yönetiminde "görevier
aynhğı" ilkesini benimsemez. "Yetki geniştt^i''
esasını benimser. Bu tasan ile yerellik önem
kazanıyor. Bu tasan ile "etnik" yerellik,
"mezhepsel'' yerellik, "cemaattere" dayanan
yerellik ister istemez ön plana çıkacaktır.
l Sürecek