Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 EYLÜL 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr 11
ÜZBİNLERCE Şİİ EL HAKİM 1 UĞURLADI
Necef'te öç andıDış Haberler Servisi - Irak'ta suikasta
kurban gıden Şii lider Ayetullah
Muhammed Bâkır El Hakim'in
cenazesı. 3 gün süren törenin
ardından dün Necef' te 1920 Devrimi
Meydanı'na defhedildi.
Yaklaşık 500 bin, bazı kaynakJara
göreyse 1 milyon Şii'nin katıldığı ve 3
gûn süren cenaze töreninin son
gününde, El Hakim'in naaşı cenaze
namazı için Hazreti Ali türbesine
götürüldü. El Hakımın cesedüıden
geriye kalan parçalar, Şii liderin
Fran'dan sürgünden döndükten sonra
cami yaptırmak istediği 1920 Devrimi
Meydanı'nda toprağa venldi. Irak
İslam De\Timi Yüksek Konseyi
(IÎDYK) sözcüsü, El Hakim'in
gömüldüğü yere, Şii liderin arzusu
doğrultusunda cami yapılacağını
açıkJadı. Defın alanının etrafinda
ağlayanlar, "Canımız kammız feda
olsun", "Ruhu şad olsun" sloganlan
attılar. Şiilerin birçoğu cenazede,
"Bush'a Ianet olsun". "Tuz'dan
Kufe'ye kadar öcünii alacağız", "Ldn
verin intikaounı alalun" şeklinde
bağırdılar. Yüz binlerce kişinin
ağlayarak, göğüslennı döverek ve
sırtlannı kırbaçlayarak katıldığı
cenaze alayı, pazar günü Bağdaftan
yola çıkmış. sırasıyla Hilla, Kerbela,
Kufe'ye götürülmüştü.Sıkı güvenlik
önlemlennın alındığı, ancak işgal
güçlen yerine Iraklı polislenn tüm
güvenliği sağladığı Necef te, El
Hakim'in liderliğinı yaptığı çok
sayıda silahlı Bedir Tugayı da yer aldı.
Nasrallah: İsrail'e yaradı
Cuma günü Necef te Hazreti Ali
Camii'ne düzenlenen bombah
saldında ölen El Hakim'in yalnızca
bir eli. kalemı ve yüzüğü bulunmuştu.
Saldında yaklaşık 125 kişi hayatını
kaybetti.Hizbullah örgütünün lideri
Şeyh Hasan Nasrallah ise, Şii liderin
öldürülmesinden en çok yaran ABD
ve Israıl'in sağladığını öne sürdü.
Lübnan'ın başkenti Beyrufta, 3 bin
Şii'ye hitap eden Nasrallah,
"Amerikahlar bölünmüş. ezilmiş bir
Irakistivor''dedı. El Hakim'in cenazesi, 3 gün süren törenin ardından dün Necefte 1920 Devrimi Me\danTna defnedildi (AP)
îran destekli El Hakim'in amacı kontrolü eline almaktı, El Sadr ailesi ise Necef i güçlendirmeyi istiyor
Irak'taki ŞiileringüçkavgasıDerleyen: AYHAN ŞİMŞEK
Irak'ta Şiilerin önde gelen din adamlann-
dan Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi'nin
(IİDYK) ruhanı önderi Muhanımed Bâkır El
Hakim'in bombah saldın sonucu öldürül-
mesı, ülkedeki Şii gruplar arasındaki reka-
beti ve ABD ıle tran'ın güç mücadelesıni su
yüzüne çıkardı.
Nüfusun yüzde 60'ını oluşturan Şiiler.
196O'lı yıllardan itibaren köklü ailelerin ön-
derliğinde kurulan ve bugün de etkili olan en
önemli Şii gruplan -tslama- Davet (Dava)
Partisi, IÎDYK, El Huı Vakfı ve Es-Sadr oluş-
turuyor. Irak'takı Şiıleri 1960'lardaişbirliği-
neyönelten"komünizmtehlikesiydi''. 1960'ta
Muhsin El Hakim, Komünıst Partı'ye üye ol-
mayı yasaklayan bir fetva yayımladı. "Büyû-
yen komünizm tehfikesine" karşı kurulan Da-
vet Partisi, siyasal Şii dinci örgütlenmenin ilk
adımı oldu. Muhsin El Hakim 1970'te ölün-
ce, yerine ayetullah sıfatını kazanmış olan
Muhammed Bakir El Sadr geçti.
El Hakim ve El Sadr aileleri arasında ar-
tan rekabet bölünmelere neden oldu. El
Hakim ailesi, 1982 'de partiden aynldı ve
a>rıı sene tran'da IİDYK'yi kurdu.
Davet Partisi ise, 1968-1982 arasın-
da uyguladığı politıkayı terk ederek
Irak'ta Iran'daki gıbi bir îslami dev-
lei düşüncesinden vazgeçtiler. Parti
ıçınde, devlet yönetiminin din adam-
lan dışında bir grup yöneticiye bı-
rakılması düşüncesinin öne çıkma-
sı.bu parti ile Iran arasında gergin-
liğe neden oldu. tran muhatap ola-
rak IİDYK'yi almaya başladı.
El Hakim hedefine
ulasamadı
IİDYK, İran'daki Şii îslami dev-
leı modelinı benimsiyor. Konseyin
ruhanı lideri El Hakim, Iran'daki Aye-
tulah Hameney'in tüm Şii dünyası
içn tek mercıi olması görüşünü savu-
ntyordu. El Hakim, ABD operasyonu-
n a ardından ülkeye gelişınde görkemli
bi'kalabalık tarafından karşılanmışh.
Vfuhammed Bâkır El Hakim, bombah sal-
dınya kurban gitmeden önce Irak'ta Şii din oto-
ritesini kontrolü altına almak ve Irak'ta Şii bir
ikıdar oluşturmayı planlıyordu. Bâkır El Ha-
km. son dönemde Irak'ın siyasi yeniden ya-
pıanması toplantılanna kardeşi ve Konsey'in
iknci adamı Abdülariz i gönderiyordu. Ab-
düaziz, Bedir Tugayı'nı da kontrol ediyordu.
T Tzmanlara göre ABD, Iran rejimini benimsemeyen El Sadr grubunu El
L J Hakirrfe karşı destekleyerek Şiiliğin merkezini Kum'dan Necef e
taşımayı planlıyor. ABD'nin böylece, hem îran'da yönetimi değiştirme
hem de Ortadoğu'da ılımlı bir Şii islam modeli oluşturma hedefinde
başan elde etmeyi planladığı belirtiliyor.
güç durumunda. El Sadr ailesinin önde gelen-
lerinin Baas partisi tarafından idam edilmesi-
nin ardından El Sadr ailesine genç yaşta olan
Muktada El Sadr lıderlik yapıyor. El Sadr ai-
lesi, El-Havza partisini desteklediklerini söy-
lese de, gözlemciler ailenin AB El Sistani baş-
kanlığındaki El-Havza'yı ele geçirerek Ne-
cef teki dini otoriteyi elde etmek
istediklerini düşünüyor.
ABD. Irak ve Şii
Bâkır Hakim'in bu tavrı, kendisini Irak'ın gü-
neyınde en üst dıni mercii ilan etmeye hazır-
landığı yönünde yorumlanıyordu.
Bedir Tugayı
ilDYKnin, El Bedir Tugayı adlı 10 bin kişi-
lik askeri kanadı bulunuyor. Bu tu-
gay Irak'ın güneyinde tek
organıze silahlı
Hırisgyan
bulundüğu verf
— Yezidi ve
Türicmenlerm-j
bulundüğu
yerier noktalarta
- gösterilmiştir.
Sûnni
KOrtler
Haiepçe
*% •
Türkmenlör,
Asunler ve diğer
gruplar %5.
(Bunlann
%95'i Müstüman,
, NÜFUSUN DAÖIUM1
Kürtler %t!fc*O
IRAK
Toptam nüfus:
24 milyon
(2002 Temmuz) Araplar %75-80
SUUDİ ARABİSTAN
Şii ve Sunnı Araplar
Irak Turkmen Cephesi'ne IITCj gore ulkede 3 mılyonun
üzennde Türkmen (nüfusun yüzde 12si) yaşıyor. Türkmen
Cephesı, bu yüzden Irak'ın sıyası yapılanmasında daha güçlü
temsıl edılme mucadelesı yürütüyor. Iraklı Kürt gnjplara göre ise
Irak'ta Turkmenlenn sayısı 1 mılyondan az. Turkmenler, ABD
tarafından oluşturulan geçıcı Yonetım Konseyı'nde yalnızca
bir uye ıle temsıl edılıyor Turkıye, Turkmenlenn meşnj
temsılcısı olarak ITC yı kabul ederken, ABD ise ITC'yı
dışlıyor ABD nın ITC dışından bir ısmı, Songul Çabuk'u J
Yonetım Konseyı'ne seçmesı bunun bir gostergesi ',
olarak göruluyor. ABD oluşturulan 25 kışılık
kabınede yine ITC dışında yalnız bir
Türkmen ısme yer verdı M
politikasını tran destekli El Hakim yerine El Sadr
ailesi üzerine kurdu. Muktada El Sadr'ın ABD
işgali için "Bizi Saddam gibi bir zalimden kur-
tardılar. Bunun işgal olup olmadığına karar ver-
mek için zamana ihtiyacımız var" demesı dık-
kat çekmişti.
El Hovl vakfı
Merkezi Londra'da bulunan El Hoyi Vakfı,
Saddam tarafından 1993 yılında gözaltına alı-
nan ve esrarengiz şekilde ölen büyük Şii-din
adamı ve El-Havza başkanı Ebu Et-Kasım El-
Hoyi'nin oglu Abdülmecit El-Hoyi tarafından
kuruldu. Vakıf, tran'dakı tarzda bır tslami yö-
netimi benimsemedi.
Abdülmecit El-Hoyi, Saddam'ın devrilme-
sinin ardından ilk muhalefet liden olarak Irak'a
geçti. Ancak birkaç gün sonra Hz. Ali'nin ma-
kamını ziyareti sırasında öldürüldü.
Laik su gruplar
Irak'ta laik Şii gruplar da bulunuyor. Bun-
lar arasında iki önemli grubu Alımet Çe-
lebi başkanlığmdaki Irak Ulusal Kong-
resi ve Eyat El-Alavi hderliğindeki El-
Vifak El-Vatanı El-Iraki örgütleri oluş-
turuyor. Ancak uzun yıllar Irak dışın-
da bulunan bu lıder ve gruplannın
Irak'ta güçlü bır tabanı bulunmuyor.
12. yüzyılda Necefte kurulan
El-Havza, Şiilerin kabul ettiği en
üst düzey dinı kurumdu. Safavi
Devleti'nın kurulmasıyla birlik-
te. Şiiler Iran'da da yerleşınce.
Kum şehnnde Necef teki El-Hav-
za'ya rakip yenı bir Şii din mer-
kezi gelıştirildı.
Irak'takı Sünnı ıktidarlar, Şiile-
ri devlet yönetıminden uzak rut-
mak için uzun yıllarNecef"teki El-
Havza'yı. Kum'daki merkeze kar-
şı güçlü tutmaya çalıştılar. Necef'te-
ki dini ve siyasi Şıı mercılen, El-Ha-
kim ailesi hanç, Iran'da Humeyni'nin
iktıdannm kaynağı olan Velayet El-Fa-
kıh düşüncesini benimsemediler.
Siyasi gözlemciler, ABD'nin Şii politi-
kası çerçevesinde, Necef i Kum'a karşı güç-
lendirmeye devam edeceğı değerlendirmesi-
ni yapıyor. ABD'nin böylece. hem tran'da yö-
netimi değiştirmek hem de Ortadoğu'da ılımlı
bır Şii İslam modeli oluşturma hedefinde ba-
şan elde etmeyi planladığını belirtiyorlar.
(Avrusya StratejikAraşürmalarMerkezi'nin
- katkılanyla hazırianmışür.)
Araştırmacı yazar Faik Bulut'a göre El Hakim'in öldürülmesi, yapanlann maksadınm ötesine geçti
Sııikast direnişi körükleyecek
ÖZGÜRULL'SOY
m lıder Bâkır El Hakim'e düzen-
leıen bombah saldınnın arkasında
knlerin olduğu, suikastın ardmdan
Ir&'ta nelerin değişeceği tartışıhyor.
Yaııtlan merak edilen sorulan Orta-
dciu konusunda uzman olan araştır-
mcı yazar Faik Bulut'a yönelttik.
« gruplar arasında rekabet oldu-
ğıbiliniyor. Baasçılardan. İsrail ve
AîD'yc kadar çeşitli odaklann adı
garor. El Hakim'i kimler, niçin öktiir-
mk istemiş olabiUr?
Su an için kesin bir şey yok, bir-
dc fazla odak taraf gösterilebilir. Çe-
şi; :ddialar gündeme geliyor. Birin-
cı... Şiilerin arasındaki rekabetten
karaklanıyor olabıleceği iddiası.
tkincisi, Şiilerin arasındaki reka-
beti bilen bırisi, çomak sokmak için
böyle bir şey yapmış olabilir iddiası.
Amaç da işgale karşı çıkan Şiileri bir-
birine düşürmek. O zaman "kimola-
biKr" sorusuna karşılık olarak ABD.
tsrail gibi yerler gösteriliyor.
Üçüncüsü, El Kaide bağlanhlı Sün-
ni Vahabi bazı militanlann yapmış
olabileceğı iddiası. Irak'taki direnişi
İslamcı bir dırenişe çevirmek için.
Bunun için, Şii parnleri tasfiye et-
mesi lazım. Bu tür militanlann ara-
sında bir sürü istihbarat ajanı bulun-
duğundan, yönlendirme de olabilir.
Dördüncüsü, Arap milliyetçileri
olabileceği iddiası. Dikkat edılmesi
gereken nokta. bugün itibanyla dire-
nişin Saddam'i aştığıdır. Ama Arap
milliyetçileri olabilir. Sünni kuşak-
taki Saddam yandaşlan da, direniş
alanını Sünni üçgeninin dışına yay-
mak için yapmış olabilirler.
Beşincisi, ABD ve tsrail'in Şiileri
bölmek için yapmış olabileceği iddi-
ası. Ancak ABD ya da îsrail Körfez
ülkelerine karşı Şii kartını oynamak
için yaphysa, hesap tutmamışnr, çün-
kü Şiiler daha kararlı biçimde işgali
reddedıyorlar.
Bütün gruplar karşı
ElHakim ABD'ye>akındeğümi>di?
- Şu nokta önemli: Bütün Şiiler iş-
gale karşı. El Hakim'in önderliğin-
deki Irak islam Devrimi Yüksek Kon-
seyi (IÎDYK) esas olarak tran yanlı-
sıdır ve zaman zaman ABD ile diya-
log arayışlan içine girdi. Hatta Bedir
Tugaylan'nın peşmergeler gibi ABD
askerlerine yardımcı ohnası girişuni,
savaş zamarunda tran ve Lübnan Hiz-
bullahı ile diğer Şiiler tarafından ön-
lendi.El Hakim grubunun ta\n şu: tş-
gal kaçırubnaz, ama kalıcı olmasını is-
temiyoruz. Banşçı yollarla bir an ön-
ce göndermek lazım.
Rakip örgüt ise (tslama) Da\ et Par-
tisi (Dava deniyor ama doğrusu Da-
vet olacak). Londra, Şam ve Tahran'da
bürolan var ve Tahran'a biraz daha me-
safeli. Bu örgüt ABD'ye topyekûn
karşı Muhanımed Bâkır El Sadr
1999'da Saddam rejımı tarafından öl-
dürülünce yerine oğlu Muktada El
Sadr geçti. Kitle tabanı IÎDYK kadar
geniş değil. V'urucu timleri olan bir
grup. Geçici konseye girmedi.
Hz. Ali Türbesi'nin bütün Şöler için
kutsal olduğu. bu yüzden Şiilerin bu
işi yapnuş olamayacaklan söylenrjor.
- Merkezi Londra'da bulunan El
Hoyi vakfının başı Abdülmecit Hoyi
müttefiklere karşı direnişi kırmak
için Necef e gelrruştı. Ancak "İngi-
liz işbhüçisi misin?" diye aynı yerde
Şiiler tarafından öldürüldü.
Bu saldın kimlerin işine yaradı?
- El Hakim'in öldürülmesi, şu an için
bakarsak, yapanlann maksatlarmın
çok ötesine geçti ve Irak'taki direniş
yanlılanna yaradı. Tutuklamalar var,
ihtımallerden hiçbırisi doğrudur diye-
meyiz ama şu kesin, direnişçilere ya-
rarnış, işgalcilenn işine^aramamıştır.
AÇIKÇA
ŞÜKRÜ SİNA GÜREL
'Sansür'lü Yazı
Bush yönetimine yön veren yeni muhafazakâr sa-
vaşkanlar, 11 Eylülfelaketinden sonra Afganistan'a
girerek Orta Asya'ya yerieşerek, ardından da Irak'a
saldırarak bir dünya egemenliği tasansının ilk adım-
lannı atmaya başiamışlardı. Ortadoğu bu tasarının
hem öncelikli, hem de kilit noktasıydı. Çünkü, bu
dünya egemenliği tasarısını yapanların ideolojisi
olan Evanjelizm için, Hıristiyanlarla Yahudilerin or-
tak amaçta birleşmeleri ve Israıl'in bölgesel üstün-
lüğünü sağlamaları esastı. Dünya üstünlüğü için
kuşkusuz başka hedeflere yönelmek de gereke-
cekti ve Bush yönetimi bunun ışaretlerini veriyor, Ku-
zey Kore'ye meydan okuyup, aslında işareti Çin'e
gösteriyordu.
Daha önce "Bush yönetiminin soluğunun bütün
bunlara yetmeyeceği ve özellikle Batı 'da sağlıklı un-
surlann bunda rol oynayacağı" yazılmıştı ama,
soluk tükenişinin bu kadar hızla gerçekleşece-
ğini tahmin edemezdik.
Bush ve Blair'in yalanlar ve kandırmacalar üze-
rine kurdukları saldırganlık, artık gerçek yüzüyle or-
tada. Bırakınız dünya "tahtı"na kurulmayı, bu ikisi-
nin gelecek yıl "/fo/fu/c"lannı korumalan bıle zorgö-
rünüyor. Yalnız anketlerin boşalan yelkenleri değil,
gemideki tayfaların "söylenmeye" başlaması da
kaptanların işinin zor olduğunu gösteriyor. Savun-
ma Bakanı Rumsfeld yardımcısı Wolfowitz ve
Genelkurmay Başkanı Myers. evdekı hesaplarının
çarşıya uymadığını artık itiraf ediyorlar.
Dünkü Cumhuriyet'te Gürhan Uçkan'ın Stock-
holm'den geçtiği haberçok öğretici ve açıklayıcıy-
dı. Independent gazetesinin 27 yıldır Ortadoğu mu-
habirliğini yapan Robert Fisk'in orada yaptığı ko-
nuşmayı özetliyordu. Fisk'in anlattıkları yalnızca
medyanın nasıl kullanıldığını ve kullanılmak is-
tendiğini değil, aynı zamanda da Amerikan ve
Ingiliz saldırganlığının gerçeklerin nasıl tersyüz
edilerek gerçekleştirildiğini de gösteriyor.
ABD Irak halkını özgürleştırmek iddiasıyla bu hal-
kın ülkesıne saldınmıştı. Fisk, şımdi Irak'taki işgal yö-
netiminin bır "sansür makamı" oluşturma hazırîığı
yaptığını, bu arada zaten hoşa gitmeyen her habe-
re "şiddete teşvik" damgası vurarak basını denet-
lemeye çalıştığını söylüyor. Tıpkı Saddam Yöneti-
mi gibi! Demek ki "Irakhalkını özgürleştirme" sa-
vı, yalnızca bir yalanmış.
ABD ve ingiltere Irak'a "Saddam Yönetimi'nin
elinde kitle imha silahlan bulundüğu" iddiasıyla ve
bahanesiyle BM Kararı olmadan saldırdı. Şimdiye
kadar işgalleri altındaki Irak'ta bu ıddialarını kanıt-
layan hiçbir şey bulamadılar. Fisk'e göre, Irak'ta ilk
Körfez Savaşı'ndan bu yana çok sayıda çocuk kan-
sere yakalanıp, ölmüş. Amerikalılar Bağdat'a girdik-
ten sonra da hastanelerdekı çok sayıda hasta ço-
cuk, kaderineterkedılmiş. Fisk'in anlattıklanna gö-
re, bu kadar kanserii çocuk, aslında Baba Bush yö-
netimınin ilk savaşta kullandığı seyreltilmiş uranyum
bombalannın "eseri". Demek ki, Irak'ta Saddam'ın
elinde olduğu söylenen kitle imha silahları, as-
lında, ABD'nin şimdiki Başkanı George VV.'nun
babasının elindeymiş!
Amerikan ve ingiliz yönetımlerınin yalanları bir bir
delinirken, "dünya üstünlüğü"tasansının suyadüş-
tüğü belli olurken, Türkiye'de Irak'la ve bölgeyle il-
gili neler düşünülüyor, neler tasarlanıyor? Belki bu
soru, bugünkü durumumuza "fazla gelir". Çünkü,
işgal yönetiminin sansür koyma gereksinimi
duymayacağı bir "işgal medyası faaliyetini sür-
dürüyor. Çünkü, ulusal duyarlılıktan uzak srya-
set yapısının içinde hükümet edenlerin ulusal
çıkarianmızın gereği olan birpolitika belirleme-
lerinin olanaksızlığı açıkça görülüyor. Üstelik
Irak'a asker gönderme konusunu "şans-kader-kıs-
met" oyunuyla kanştıran talihsiz benzetmeler de gö-
ze çarpıyor. En lyisi Mehmetçiği Irak'a yollama ko-
nusunu ayrı bir yazıda kendi başına ele almak.
Bir kısa not
Bu hengâmede Dışişleri Bakanı Gül'ün bir "ilk"e
adını yazdırdığını belirtmeden geçemeyeceğim.
Şimdiye kadar Denktaş'a cevap yetiştirmeye ça-
lışanlar Rum liderler olurdu. Bunu yapan ilk Dışiş-
leri Bakanımız Sayın Gül'dür. Benim kendilerine iki
tavsiyem var: Kıbns Türk halkının dışardan hangi ptan-
larve örgütlenmelerle etkilendiğini, belgelerini gö-
rerek kavrayabilir. Aynca, hangi grupların, kimler
tarafından beslendiğini, eğer Denktaş'a güvenmi-
yorsa, Kıbrıs'taki yakınlarından, AKP'nın yandaşla-
nndan araştırıp, öğrenebilir. öğrenmek ısterse ta-
bii. Çünkü sansür yalnız basına değil, insan aklına
da konabilıyor...
Hatayı düzeltmek için geç'
Holbrooke: Irak'ın
sıııırları yanlış
\VASHESGTO\(A.4)
- ABD'de eskı başkan
Bifl CBnton döneminde.
eski Yugoslavya'nın par-
çalanması sırasında Baş-
kan'ın özel temsilcıliği-
ni yürüten ve bir dönem
ABD'nin BM'dekı da-
imi temsilcisi olan Rk-
hard Holbrooke, "aslın-
da üç ayn parçadan olu-
şan Irak'ın 1922 yıhnda
yanhş sınniarla kurul-
duğunu" sa\aındu.
Holbrooke. Fox News
televizyonuna verdiği
demeçte, "bu yanlışın,
1991'deeski başkan,ba-
ba George Bush tara-
fından Türkiye ile çalı-
şüarakçözünıknebilece-
ğini, ancak bunun yapı-
lanıadığuu" ileri sürdü.
Holbrooke, "Irakde-
diğimiz ülke, 81 >il ön-
ce, yani 1922'de (döne-
min İngiltere Başbaka-
nı) Winston Churchill
ve diğerleri tarafından
Kahire konferansında
kunıldu. Irak, kesinhk-
,1e şu anki ulu^lararası
sınırlan içinde kurul-
mamaln dı. Osmanhlar,
KüraeıiSünnfleıiŞiae-
ri 400 \il bovTinca üç ay-
n \ilayet halinde, yani
Musuİ Bağdat ve Bas-
ra olarak yönerri. Bu
doğru çözümdü. Ancak
daha sonra İngilizler
yajıhşyapü.BizdeBirin-
ci Dünya Savaşı'ndan
sonra yaratılan sınırla-
ra sadık kakhğnnıziçin,
bu mesetebize nıiras kal-
dı" diye konuştu.
Holbrooke, iddiasını
şöyle sürdürdü:
"Şuna ikna oldum ki
Irak'ın bütün komşula-
n.kibuna TürkheileSu-
udi Arabistan. İranlılar
ve Suriyeliler dahil,
Iraktan parçalar kopar-
maya başla^abilir. Irak,
Kongo gibi komşulan ta-
rafındanyenilerek, geri-
ye kalan orta kısmında
teröristlerin bulundüğu
bir dııruma dönüşebilir.
ChurchiD'inl922'de>ıap-
tıgı hatayı düzeltmenin
zamam gecti."