23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLUL 2003 PAZAR 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr Filenin Sultanları, Hollanda'yı seyircinin desteğiyle set vermeden yenerek finale yükseldi Haydi kıdar şampiyonluğaTürkiye: 3 Hollanda: 0 SALON: Ataturk (Ankara) HAKEMLER: Salonen Jarmo (Finlandiya) (7). Biber Volodymyr (Ikrayna) (7) TÜRKİYE: Bahar (8), Natalia (9), Özlem (8), Neslihan (9), Esra (8), Aysun (9), Gül- den (lıbero 8), Mesude (6), Pelin (6) HOLLANDA: Leferink (7), Huuman (7). Visser (6), Sustring (6). K. Staelens (7), Do- nets (6), Wijnhoven (Libero 7). Sanders (6j, C. Staelens (5), Van Tıenen (4) SETLER: 25-17, 25-22, 25-22 ALEVANAKÖK AFERİN KELAR- OnJar okula 1 gÖnderihneyen, dövülen, tartaklanan, hor görülen Tiirk kızfanmn gururu, Onlar Türkiye'nin Onlar yenseler de yenüsefer dearbk 79 tnflyonun gözbebeği. <ğraf:SERDAR ÖZSÖY) ANKARA - Avrupa Şampiyonası ya- ru fınal mücadelesınde Ulusal Takımı- mız, Hollanda'yı 3-0 yenerek finale yük- seldi. Filenin Sultanlan bugün saat 19.00'da Polonya ile Avnıpa'nın en bü- yügü olabilmek için mücadele edecekler. 8 oyuncusu yurtdışmda oynayan (4 al- manya. 1 Italya. 1 Ispanya. 1 Belçika. 1 Japonya) Antalya grubunun bırincisi Hollanda karşısında maça çok iyi başla- dık. Rakıbm en önemli silahı olan smaç semslennı Natalia, Esra. libero Gükfcn üçlüsü ıle eritırken çıkan toplan kolay sayılara dönüştürdük. Natalia, Neslihan ikilisinın etkili hücumlanyla da fark açıl- dı: 18-10. 20-12, 23-16 ve setı de 25-17 aldık. 2. sete de yine etkili servisler atarak başladık \e ilk teknik molaya 8-4 gırdik. Ancak bu farkın getirdiği rahatlık Hol- landalı oyunculann toparlanmasına yol açtı. Bunda özellikle Huuman'ın etkili smaçlannın da rolü büyüktü. Ne varki çabuk toparlanmayı başardık ve hücum- dan gelen sayılarla ikinci teknik molaya 16-12 önde girdik. Ardından sayılan 19- 14'e taşıdık. Ama düzelen manşetimiz. etkili hücumlanmızdan gelen sayüar se- ti 25-22 getirmeye yettı. 3. sete durgun başladık. Natalia ve Neslihan'ın ataklanyla kendimize gel- dik. 9-9'da rakıbi yakaladık Natalia'nın servısleriyle de 1 l-9önegeçtık. Hatalar devametti. Hollanda tekrarönegeçti 11- 13. Yakaladık: 13-13. Yine koptuk: 17- 20. Natalia ortaya çıktı. 3 hücum 3 sayı: 20-20. Ardından Neslihan'ın smaçlan. Aysun'un bloklan sonucu 25-22 gelen setle takımımız finale çıktı. Dığermaçlar: Rusya-Bulgaristan: 3-2. Italya- Romanva: 3-1, Almanya-Polon- ya: 2-3. Bu sonuçlara göre şampiyonada son günün programı şöylc 1130/Bulga- ristan-Romanya (7.-8). 14.00 / Rusya- Italya (5.-6), 16J0/ Hollanda-Almanya (3.-4.), 19.00 /Türkiye-Polonya (1 -2.). San-Lacivertliler, Izmir'de oynanan maçta Gençlerbirliği'ni Serhat'ın golüyle yendi Fenerbahçe cezayı ödetti MAÇIN ELEŞTtRİSİ Golü Atan Galip HALlTDERtNGÖR İZMİR- Maç öncesı Alsancak semtı görülmeye deger- dı. Restoranlar, bırahaneler San-Lacıvert renk giymış ın- sanlaria doluydu. Kamuoyu yoklamalannı bilmem ama Fenerbahçe seyircisi bütün kentlerde iktidar. F.Bahçe için deplasman önem taşımıyor. Daum maç öncesi takım içinde yorum değişikliğine gitti. Serhat'ı kenara çekip Tunca'ya yer vermış. llen ıki- liyi Tuncay ve Hooijdonk olarak belirlemiş. Ümrt'i de her- kesin istediğı yerde, geri üçlünun önünde Selçuk'la be- raberoynatmış. Hanefı'nın yerinede Petkoy'u koymuş. Savunmadaysa Tomas görevlendinlmış. Ümit'in hem kesicilikyapacağını hem de ileridekı boşluklara dalıp gol arayacağını ümitetmış. Bana göre Serhat veTuncay'ı ile- ri ikilide oynatmalı, Van Hooijdonk'a da bunlann arkasın- da şans tanımalıydı. Ama Daum'un yorumu önemli. Maçın başında Fenerbahçe büyük bir şans yakaladı. Hooijdonk penaltıyı görülmedik bir vuruşla auta attı. To- pa vuracakken düştu ve Fenerbahçe'yı bir golden ettı. Herkesın gördüğü gibı penaltı torbada keklik değil. lik ya- n boyunca Gençlerbirliği her açıdan üstündü. Topa ba- sıyoriar, iyi pas veriyoriar ve bütün ikili mücadelelen ka- zanıyoriardı. Hem de hafta arasında önemli bir maç yap- mış olmalanna karşın. Fenerbahçe ise yorgun gözükü- yordu. İkili mücadelelen kaybettiler. Kontratakla gol ara- dılar. Ama kim yapacaktı bunu? Hooijdonk ve Tuncay mı? Zor. Çünkü Gençlerbiriiği futbolculan, orta sahada kont- ratağa çıkacak ısimlere nefes aldırmadılar. Ankara ekıbi birkaç gol de kaçardı. Fenerbahçe'nin, koskoca devre bo- yunca bir şutu direkten döndü. Ne var kı San-Lacivert- liler dışanda iktidar olmasına karşın çoğu zaman saha içinde iktidar olamıyor. Dün de, oynayan Gençlerbiriiği, golü atan Fenerbahçe'ydi. Ama futbol bu, golü atama- yan maç kazanamaz. Filelerle kucaklaşmak da bir be- ceri işi. Ne var ki Fenerbahçe'de Youla tipinde bir futbolcu göremedık. Onun gibi bir yeteneği kadrolanna katmala- ngerek. Cezalı Fenerbahçe Puanlarla Dönüyor BÜLENTBUDA İZMİR - Izmir AtatürkStadı'nın futbol topuna, krampo- na hasret halıyı andıran çimleri, cezalılar nedeniyle 2 haf- tadır açlık gıdeıiyor. O nedenle Denizli Atatürk, Kadıköy Şükrü Saracoğlu'nun çimlenni süsleme tutkunlanna - ya da sapkınlanna mı demeliydik - bız izmıriılenn teşekkür borcu olmalı. Aktarmalı da olsa ıkınci küme kentinde ara ara Süper üg kokusunu solumak keyifli oluyor Insanın neredeyse her zaman "Bekleriz" diyesi geliyor. Ustelik Fenerbahçe'ye cezalı demeye dedihmiz varmıyor. Takım- lannın özlemini çeken Egelı yandaşlar öylesine coşkulu bir karşılama düzenlemişler ki cezayı sevgi, özlem şölenine dönüştürmüşler. Şimdi gelelim oyun alanına. Fenerbahçeli futbolculann özellikle ilk yanda tribünlerdeki coşkuyla ölçüşen bir fut- bol kalitesine ulaştıklannı söylemek olanakaz. Takım olu- şumunda Tuncay'ın katılımı dışında başka bir değişiklik yok. Zaten eldeki kadroyla oynanabilecek birkaç yer var, Daum da bunu yapıyor. Ancak saha içi oluşumunun de- vamlılığına karşın Fenerbahçe futbol düzeyinde bir de- vamlılığı hâlâ yakalayamıyor. Gerek pas alışverişlerinde gerekse topu elde ettikten sonra yavaş hareketlerle bir- türlü yakalanamayan tempo, rakip alana hızlı çıkışlar ve gol bölgelerinde yetersizlik belirgin eksiklikler olarak göz- leniyor. Elbette Fenerbahçe'nin oyun alanı egemenliğini belirgin bir bıçimdeoluşturamamasındaGençlerbirliğrnin takım olma özelliğini yakalamış olmasının büyük payı var. Gençlerbiriiği çarşamba günü ağır bir kupa mücadelesin- den çıkmış olmasına karşın maç süresince ne temposun- da bir gerileme ne de gol atma isteğinde bir düşme göz- lemledik. Ancak Gençlerbiriiği deelde ettikleri tüm gol ota- naklannda son vuruşlarda yetertı beceriyi gösteremedi- ler. Futbola ilişkin tüm kuşkulanmızın yanı sıra geçen yıl- lara göre daha istekli, daha bir bütünleşerek başanyı ya- kalama çabalannı da bu bağlamda gözardı etmemiz ola- sı değil. Özellikle ikinci yan kenar yönetiminin çok doğru oyuncu değişimleri ile yani Yusuf ile Serhat'ı oyuna sü- rerek yine bu ikı futbolcunun iletışiminden oluşan golle 3 puanı Izmir'den Kadıköy'e taşımasını bildiler. Bırde kale- ci Recep'in hakkını Recep'e verelim! Hakem Ismet Arzuman, böylesine önemli maçta fut- bolcular kadar koşarak gereksiz düdüklerie tempoyu dü- şürmeden 90 dakıkayı tamamladı. Fenerbahçe: 1 - G.Birliği: 0 STAT: Atatürk (Izmir) HAKEMLER: Ismet Arzuman (6), Serkan Gençerler (6). Erhan Sönmez (6) FENERBAHÇE: Recep (8). Fatih (5), Luciano (5). Tomas (5), Aurelio (5), Ümit (5). Seiçuk (4) (dk, 52 Yusuf 6). Pet- kov (5) (dk. 52Serhat 6), Kemal (5), Hooijdonk (4), Tuncay (4) (dk. 86 Senet) GENÇLERBtRLlĞl: Botanjik (5). El Saka (5). Ümıt (5), Bakı (6), Serkan (5) (dk. 78M'Ba\o), Skoko (7), Denız (5). Bülent (3) (dk 48Erkan 4), Fılip (4) (dk. 67 Nihat 4), Yo- ula (6). Mustafa Özkan (4) GOL: Dk. 83 Serhat SAR1 KARTLAR: Tuncay (F.Bahçe), Serkan (G.Birliği) NÜVİTTOKDEMÎR İZMİR - Fenerbahçe cezalı geldiğı Izmir'den bir şans golüyle kârlı döndü. San - Lacıvertliler G. Bır- liğı'ni tek golle aşmayı çok zorlansalar da becerdi- ler. Her ver, her şey san - lacivert renkJerle donan- mıştı... Izmir sokaklannda. özellikle de Alsancak Kordonboyu'nda San - Lacivert formalara bürün- müş kalabalıklar sevgi gösterilen içinde yürüyor; restoranlardan F. Bahçe coşkusunu dile getiren şar- kılar, sloganlaryüksehyordu... Ege, Izmir'e akıyordu sankı: araçlann camlann- dan San - Lacivert bayraklar ha\alandınlıyordu. Bu bir Avrupa kupası mucadelesi ya da şampıyonluk maçı değil, tam tersine Fenerbahçe"nın cezası nede- niyle Izmir'e gönderildiği Iıg maçıydı. Böyle ceza- ya can kurban!. Atatürk Stadı'nın tribünlerinde 55 bıne yakın yandaş coşku içinde. Hani yazımızın ba- şında da vurguladığımız gibı her yer. her şey san - lacı\ert. "Bu maçı alacağız: başka yohı yok". "Bu- rası Kadıköy; buradan çıkış yok!" sloganlan yükse- liyor. Sevgi selı tribünlerden sahaya yansıyor. Peki bu ilgi, bu sevgi futbol ve sonuç olarak kar- şılığını alıyor mu derseniz; ilk 45 dakika için bunu olumlu değerlendirmek olanaksız. Futbolun gerek- lerini yerine getiren. oyun olarak üstünlük kuran. po- zisyon yaratan ve gol için arayışa ginp şut atan Genç- lerbırliğı'ni goruyoruz. Kanatlan kullanma beceri- si olmayan F. Bahçe; sağda Aureüo. solda Kemal'le üstünlük kuramayınca, Tuncay \e Hooijdonk'a da elinı kolunu sallayarak dolaşmak kaldı. Oysa ki da- ha maçın başında kazanılan penaltıyla öne geçme şansı yakalayan San - Lacivertliler, bunu Hooij- donk'la değerlendiremedi. İlk san boyunca göze ba- tan diğer bir pozisyon ise son dakika içinde Umit'in şutunun üst direkten dönmesiydi. Başkent temsılcısi ilk bölümde çok koşarak, topa daha çok sahıp olarak oyunu yönlendirdi Youla ve Deniz'in gol pozisyonundaki şutlan auta gıderken. Mustafa Ozkan ve Skokonun tehlıkeh vuruşlannı da Recep güçlükle çıkardı. İkinci yan da benzer gö- rüntüler içinde başladı. F. Bahçe Serhat ve Yusuf u oyuna aldıktan sonra az da olsa bir hareketlılik ka- zandı; ne var ki G. Birliği'nin akılcı oyunu karşısın- da yapabilecekleri pek fazla bir şeyı yoktu. Tüm bunlara karşın bir anlık sa\ımma boşluğunda ceza alanı içinde bulduğu topu kaleye yönlendiren Ser- hat. gecenin sonucunu belirleyen isim oldu.. ANKARA^DAN Türkiye Deniz için oynuyor MEHMETAÇIKTAN ANKARA - Filenin Sultanlan'nıa Ankara macerasına dün yeni bir say- fa eklenirken, voleybolse\erler Hol- landa maçını izlemek için salonu tık- lım tıklım doldurdu. Askeri yetkılüer, siyasiler ve çok sayıda sporsever tri- bünlerde yerlerini alırken. maç son- rası voleybolculanmız finale kalma- nın sevincini kendilerini yalnız bırak- mayanlarla paylaştılar. Itarya'nın La Gazetta dello Sport Gazetesi ise Avrupa Vbleybol Şam- piyonası'nda büyük bir başan göste- ren Ulusal Bayan Vbleybol Takımı- mız için. 'Türkiye külkedisi Deniz'in \oiunda ilerihor' ifadesmi kullandı. Dünkü maç öncesı Ankara "da yan- kı bulan bu gazete haberinde Ulusal Takımımızın başanlı bir performans sergilediği belirtilerek, 'Bazenhiso- nuçlar hiç beklenmedik yerlerde ab- nır; üstelik de kötü anlarda— tşte Tür- kiyebunu başamor' yorumu yapıldı. Haberde takımımızın iki hafta ön- ce kaybettiği antrenörü Deniz Esin- duy'un üzüntüsüne karşın tanhınde göruimemiş bir başanya adım adım ilerlediği de kaydedildi. Neslihan Demir, Natalia Hanikoğ- lu, Bahar Urcu ve Gâlden Ka> alar'lı ekip için, "Türldye göderi açık rü\'a görmüyor. Bu takımla A\rupa hatta dünya şampiyonu olunabilir. Arök 'Bayan Kıhç' olan Ljubo\ Sokoima (Şaşkova) da Kırmızt - Beya/Jı forma- yı giymej'e karar verirse oiimpiyat yo- hı dahi açılabüir" denikü. ALINLARINDAN ÖPÜYORUZ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Bayan Vbleybol Takırru- mızın başantrenörii Resat Yazıcı- oğullan. Türk halkına inanılmaz duygular yaşattıklannı belirterek, "Hem salondaki, hem de TV'leri başındaki tüm Türk halkına çok teşekkür ednorum. Eidbüniz ger- çekten muhteşem. onlan kuthıyor ve alırüanndan öpüyorum. Çünkü hepimize anlatılmaz duygular ya- şatülar" dedi Yazıcıoğullan. şam- piyonadan l hafta önce ölen ant- renör Deniz Esinduy'u da anarak, "Deniz ağabeyle dünkü konuşma- nuzda bize'rahat olun' demişti. O- nun a\7iadan bize bakısıru hic unu- tamryonım. Onun anısına bize şampiyonluk v'ataşır" dedi. Fenerbahçe'nin dene>imli ismi Fatih AkyeL, G.Birüğj karşısında vasat bir futbol orta>a koydu. Kadıköy'ün boğası: Serhat tZMİR (Cumhumet Ege Bû- rosu)-Serhat'ın G.Brlığı'ne son dakikalarda attığı gol sonrası eliyle yaptığı hareketin altında anİamlı bir mesaj çıktı. Genç golcünün 'boğa' işaretinı ıfade ederek -Kadıköy'ün boğası be- nim" demek istediğı, takım arka- daşlannca beiirtildi. F.Bahçe Teknik Direktörü Christoph Da- um. ilk yanda G.Biriıği'ni hata yapmaya zorlayacak baskıyı oluşturamadıklannı belırterek "tkinci yanda taktiksel oyuncu değişiklilvkrine gittik ve maçı ka- zandık. Serhat adma da se\ia- dim. Fenerbahçe için ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu her- kese kanrüadı" dedı. Tomas'ın mükemmel bir oyuncu olduğuna değınen AI- man teknik adam, "Bunun dışın- daki konulankendi aramızda gö- rüşeceğiz. Taraftarlara teşekkür edr^oruz" diye konuştu. t Z M Î R A T A T Ü R K S T A D I ' N D A N N O T L A R / Y U S U F Ö Z K A N Izmir'den Fener alayı geçtiİZMİR - GençlerbıriığVyle 'ce- zası' nedeniyle Atatürk Stadı'nda karşılasan Fenerbahçe. Izmir'de 60 bin seyirci önüne çıktı. Gaziantep maçında sahaya atılan yabancı maddeler nedeniyle Futbol Federasyonu'nca Izmir'e alınan mücadele öncesi kent San - Lacı- vertlı renklere adeta boyandı. Gün boyu Fenerbahçe forması gi>Tniş binlerce yandaş tzmir'in önemli merkezlerinde tur atarken, Atatürk Stadı'na yaklaşıldıkça coşku daha daarttı. Süper Lig'de bu sezon hiçbir Ege takımının olmaması, bölge futbol- severlerinın Atatürk Stadı'na koş- masında en Myük etken olarak gös- terildi. Tnbünlerde Marmaris'ten Çanakkale'ye, Alaşehir'den Burha- niye'ye kadar birçok bölgeden pan- kartlann yer aldığı görüldü. Fenerbahçe'de kırmızı kart ceza- sı nedeniyle geçen hafta Galatasa- ray derbisinde forma giyemeyen Tuncay, G. Birliğf ne karşı ilk 11'de sahaya çıktı: Serhat ise yedek so- yundu. Gûneş tribünde Ingiltere'yle 11 Ekim'de karşıla- şacak ulusal takımda teknik direk- tör Şcnol Güneş. dünkü maçta tri- bündeydı. Kulüp başkanlan Aziz Yüdınm ve tlhan Cavcav'la maçı bırlikte izleyen Güneş, "11 Ekhîı öncesi önemli değişim yaşryoruz. Bu degtşimi sahada yayifhgııni7 gibi tri- bünde de yaşamahyız'* diye konus- tu. Alpay yalanlaması Fenerbahçe Kulübü, Ingıltere'nin Aston Villa takımında forma giyen eski ftıtbolcusu AlpayOzalan ın Sa- n - Laciverth takıma transfer olaca- ğına ilişkin medyada yer alan ha- berlenn gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Maç öncesi F. Bahçe Ku- lübü yöneticilennden Nihat Özde- mir. Mahmut Ushı ve Mehmet Ka- rasu, çeşitli başanlar elde etmiş Iz- mir'de yaşayan San - Laciverth at- tetlere plaket verdi. Puan durumu Taknrılar 0 G B M A Y P Avj B^İIöâş 6 5 1 - 14 5 1 6 -9c ene*ahçe 7 5 1 1 16 8 16 -8 Istanbulspor 7 4 2 1 15 7 14 -8 Gaatasaray 7 4 2 1 12 8 14 -4 Trabzonspor 6 4 1 1 11 6 13 -5 Maıaryaspor 6 4 - 2 12 6 12 -6 Ankaragücu 7 3 1 3 10 10 10 - Dmzkspor 6 2 2 2 11 7 8 - 4 Konvasoor 7 2 2 3 9 13 8 -4 Ç Rızespor 6 2 2 2 6 10 8 -4 Gençlerbırtıği 7 2 1 t 10 9 7 - 1 G Wepspw 6 2 1 3 6 7 7 - 1 Samsunspor 7 2 1 4 11 18 7 -7 Dtvarbakır 6 2 - 4 8 11 6 -3 Adaıaspor 7 2 - 5 6 10 6 4 Bursaspor 7 1 3 3 4 10 6 -6 Bazıgspcr 7 1 2 i 9 19 5 -10 A. Sebatspa 6 1 - 5 6 1 2 3 - 6 NEYMIŞ ABDULKADİR YUCELMAIV Şevki Koru Yarışı Bıraktı Bir spor adamını daha yitirdik. Tam 66 yıl atietizmi bir ya- şarn biçimi olarak seemış, pıstlere yüzlerce sporcu yetiştir- miş, atletizmegönül vermış, atletizmegönül verenlerden bir ordu kurmuş bir spor adamıydı Şevki Koru. Bugün atletızm pistinde kimi görürseniz, atletizm öğreten hangi antrenöre sorsanız hepsinin de hocasıydı 1937 yılında ilk kez mara- ton koşan atletti. Galip ve Mustafa Kaplan ıle bırlikte. Ma- ratonu Türkiye ile tanıştıran Şevki Koru gıderek kendisini öy- lesine kaptırmıştı ki hızını alamadı ve Boston Maratonu'na katıldı; 7'nci oldu. Bu Türkiye ortamında bir atletizm olayıy- dı. Bir Türk atleti kendı parası ile Boston Maratonu'na katı- lıyor ve 7'nci oluyordu. Maraton onu iyice sarmıştı. her şe- yi bir yana bırakıp ABD'de kendi parası ile eğitim aldı. 1948 Londra Olimpiyatlan'na katıldı. Yaşamını atletizme ve genç sporculara adayan Şevki Ko- ru, mütevazı ve onurtu yaşamından hıç sapmadı, çok güç koşullar altında yine atletizm pıstlerindeydı, kimseden des- tek istemedı, hiç kımsenin kapısını tıklatmadı; "Emeklima- aşım bana çokbile" diyordu. Tarihçi yazar Cem Atabeyoğlu, Şevki Koru için şöyledt- yor: "Songördüğümdehatmnısormuş 'Nasılsın'demiştim, güjmüştü. 4 x maraton yanşına hazırtanıyorum, sen, ben, Ali Polat bir de Rıza Maksut tamam. Hocam benim hesa- bıma göre sen dünyanın çevresinde 2.5 defa koşmuşsun, deyip takılmış, sen hesaplamışsan doğrudur, demişti." 1947'de Ankara Halkevı'nde Şevki Koru'nun teşviki ile at- letizme başlayan Cüneyt Koryürek, "sadece kendi yetiş- tirdiği atletleri değil, yetiştırdiği hocalann öğrencilerini de seyretmiş ve bundan da gurur duymuş bir atletizm feno- menidir. O, hiç kuşkvsuz en munis, en vericı, en öğretici bir yapıya sahip öğretmendi" diye tanımlıyor. Kım bilir kaç kuşak atlet izledi Şevki Hocamı. 4 Mayıs'ta Fenerbahçe pistinde onun adma düzenlenen yanşlara ge- lemedi. Gelemedi mi yoksa gelmedi mi? Son günlerinde te- kerlekli ıskemlede yaşamını sürdüren Şevki Koru hocamın hep yakınında olan atJet Haydar Doğan'ın "tekerlekli iskem- lede görünmek istemiyor" demesı bile hocamızın onur sa- vaşındaki son ömeğidir. Öğrencısi olan Haydar Doğan ya- nşlar sonrasında "Hocam seni görmek ıstiyor, bir gün evi- ne gidelim" demişti. Daha sonra da sağlık sorunlannın art- ması uzenne "Şimdı gelmesin, biraz düzeleyım, sonra" di- ye habergöndermiştı. Cüneyt Koryürek, 800 metrede Ser- met Timurienk'ın rekorunu kıracağına ınandığı genç atlet Turan Örnek'e de manevi desteğini esirgemedi. Şevki Koru'nun ölümüyle sadece Türi< atietizmi değil; ulu- sumuz önce insan, sonra sporcu ve eğıtimci olarak büyük bir spor adamını yitırüı. Bir Şevki Koru daha kim bilır kaç yıl sonra gelecek. Bir zamanlann rekortmen atletımiz Ekrem Koçak'ın son yıllannda söylediği bir sözle noktayı koyalım: "Hangi yanş olursa olsun son yanşı Azrail kazanır." E-Posta: ayucelman(o yahoo.com - Faks: (212) 5138595
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle