Katalog

27 EYLÖL 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER BİR UZUN RÜYA TURHAN SELÇUK DURUST TABİATLI İSTAKBUL EFENDİSİ AEDÜLCANBAZ' IN HARİrJLÂDE MACSRALABI KISIM ILEKMÎLÎ BİRDEN CHP liderliğine adaylığını koyan Baykam 'Bütün kaliteli kadrolan siyasetten soğuttular' dedi 'Amacım solubirleştirmek'tPEKYEZDANİ CHP Genel Başkanlığı'na adaylı- ğını koyan Bedri Baykam. amacının "sohı birleştirmek" olduğunu söyledi. Baykam, CHP'den kopmuş bütün önemlı sıyasetçilerle ve onlann yenı partileriy le görüştüğünü belirterek bu görüşmelerde "büyük uziaşmanın te- mellerinin atridığnu" kaydetti Bay- kam, CHP Genel Başkanı DenizBay- kal ve ekibinin ıse "toplum adına sü- rekli oiarak demokrasi ve şeffaflıktan söz ederken CHP'de bunu hiç uygula- madıklannT sa\wıarak "Bütün kali- teli kadrolan siyasetten soğuttular" dedı. Baykam, sorulanmızı yanıtladr. - Neden ada> oldunuz? BAYKAM- Turkiye şu anda ger- çekten çok büyük bır tehdit altında. La- iklik. demokrasi, ınsan haklan ve cum- huriyetın temel değerleri hiçbir za- man olmadıklan kadar zor durumda. Türkiye'de bunu durdurabılecek tek siyasi kurum CHP. Ancak CHP'nin bu zor görevi başarabilmesi için 12 Eyliîl öncesındeki güçlü konumuna geri dönmes; soldakı parçalanmanın kararlılıkla yok edilmesi lazım. Bunu başarmanın tek yolu. büyük bır sami- miyetle ve kararlılıkla solu CHP bün- yesinde birleştirmek ve bütün eski kır- gınlıklan, kavgalan, hesaplaşmalan bir kenara atarak beyaz bır sayfa aç- mak. CHP'nin içinden kopmuş tüm partilerle, onlann liderleri ve kadrola- nyla çok iyi ilişkilerim olduğu ve ay- nı hedefi amaçlayan demokratik kıt- le örgütlen, sendikalarve aydınlarla yıl- lardır aynı doğrultuda bu amaç ıçin si- yaset yaptığımız için bu birleştirici göreve talibim.Bunubaşarabileceğı- mi de bıliyorum. Yüzde 45le iktldar olabllirlz - Yani amacımz solu birleştirmek mi? BAY'KAM-Evet, solu birleştirmek ama bunu her şeyden önce sağlıklı bir bünyede gerçekleştirmek. Adrestabii ki CHP. Atatürk'ün partisi. Bu konu- da CHP'den kopmuş bütün önemli si- yasetçilerimizle ve onlann yeni parti- leriyle görüşmeler yaptım ve bu gö- rüşmelerde bu büyük uzlaşmanın en güzel temellen atıldı. Onlar da tabii ki solu büyük, tek ve güçlü görmek isti- yorlar Ote yandan benim amaçladığım, parti içi demokrasinın tüm nefes ka- nallannı açmış, halkıyla, kitle örgüt- leriyle, meslek odalanyla, sendikalar- la bütünleşmiş, gençlik ve kadın kol- lanru tüm potansiyeliyle işleten, soka- ğa damgasını \nran, aktif, eylemci, katılımcı, uzlaşma kültürünün değeri- ni anlamış ve dolayısıyla solun için- de büyük banşı sağlamış bir CHP Bu başanlırsa solun yüzde 45 ile iktıdar olmaması için hiçbir neden yok. Çün- kübudayanışma ve birleşme gerek so- lun küskünlerini, gerek kararsızlan. gerek şeffaf, demokratik ve büyük bir parti özlemi duyan ve kendıni merkez oiarak tanımlayanlan kendine çekecek. CHP sol bir partldir - Bu, merkez solda bir parti mi ola- cak? BAYKAM-Ben merkezi kendine çekmekten söz ederken kesinlikle ki- milennınyaptığı gibi CHP'nin "mer- keze de sağa da hitap eden bir yapıya" geçmesini istediğimi söylemiyorum. CHP, 1960 devrımindeki büyük ro- lünden sonra gerek "ortanm solu". ge- rek sosyal demokrasi çıkışıyla her şey- den önce aydınlanmayı temsil eden. fa- şizmle ve köktendincilikle mücadele eden, emekçilerden ve dar gelirli ge- niş halk kitlelerinden yana tavır alan "sol" bir partidir. Günümüz Türkiye- si'nde bunun değerini hisseden, Tur- kiye Cumhuriyeti'nin korunması için Baykal ekibi toplum adına sürekli oiarak demokrasi ve şeffaflıktan söz ederken kendi partimizde bunu hiç uygulamadılar. Bütün kaliteli kadrolan siyasetten soğuttular. Son 'blok liste' ısran bu antidemokratik uygulamalann en abartıh örneklerinden. 'Kavgaartıkbitti' sözü,- Benim her dediğime evet demeyen partiden gitti' anlamına geliyorsa çok yazık. c.HP cumhuriyete yönelik saldınlara ve sinsi kadrolaşmalara karşı, işçi ve memurlann gösteri ve eylem yapma haklan adına 100'erbin kişilik dev mitingler yaptı da medya bunlan mı yazmadı? CHP kendisine düşen bu kritik sonımluluklan yerine getirsin, medya yine yazmazsa o zaman herkesin verecek net bir yanıtı olur. vazgeçilmezlığını anlayan merkezde- ki kararsızlar da bu yapıya destek ve- rirlerse bu Türkiye'nin kazancı olur. - CHP'nin şu andald durumunu na- sü görüyorsunuz? BAYKAM-CHP şu anda toplum- dan, medyadan, kitle örgütlerinden bü- yük eleştiriler ahyor. Genel merkez yöneticilerimız de parlamentodaki CHP'nin etkinliklerinden söz edip "Medya biayazmryör" diyorlar. Med- yanın genel oiarak CHP'ye az yer ver- DPve karşı ne kadar etkih bir muha- lefeti Türkiye'nin dört bir yanına gö- türebildiğini biliyoruz. Baykal ekıbi toplum adına sürekli oiarak demokra- si ve şeffaflıktan söz ederken kendi partimizde bunu hiç uygulamadılar. Bütün kaliteli kadrolan siyasetten so- ğuttular. Son "MokKste" ısran bu akıl almaz antidemokratik uygulamalann en abartıh örneklerinden. Baykal için "Kavga artık bitti" sözü, "Benim her dediğime evet demeyen partiden gittT anlamına geliyorsa bu çok yazık. CHP CHP'ye yakışmaz ve bizi tatmin ede- mez.BugünCHP, 100 bin kişilik stad- yumuna gelen 18 bin kişiyle yetiniyor gibı görünüyor. Keza elindeki büyük potansiyelli kadrolann ancak dörtte birini kullana- biliyor. İnsanlar ya aynlmış. ya istifa- ya zorlanmış, ya ihraç edilmiş ya da pasifleştinlmiş. Sol kesim bugünkü darmadağın durumuna gelmiş. Buna tabii ki başan denemez. -YTP Genel Başkaralsmaıl Cem'in yerel seçimlerle ilgih' oiarak bir birieş- asıl bir CHP sonısuna, "Özgürlüğün, şeffaflığın, demokrasinin, katılımcıhğın önphmda olduğu, toplumun her kesimine açık bir CHP"yamtını veren Baykam, kadın milletvekih adaylanna yüzde 25 ve 40yaş altı gençlere yüzde 25 kota ayırmak istediğini söyledi. Baykam, YTP lideri İsmail Cem 'inyerel seçimler öncesi birleşme çağnsım da çok önemsediğini kaydederek, ''Bunun getvğini yapmayan herkes tarih önünde hesap vermek durumunda kalır " dedi. dıği doğru. Ancak içinden geçtiğimiz şu kritik süreçte CHP cumhuriyete yö- nelik saldınlara ve sinsi kadrolaşma- lara karşı, işçilerimizin ve memurlan- mızm sendikal haklannın doğal gere- ğı olan gösten ve eylem yapma hak- lan adına yurdun dört bir yanında 100'er bin kişilik dev mitingler yaptı da medya bunlan mı yazmadı? CHP kendisine düşen bu kritik so- nımluluklan yenne getirsin, medya yine yazmazsa o zaman herkesin bun- lara verecek net bır yanıtı olur. İsmet İnönü'nün 1950'li yıllarda ne kadar az milletvekiliyle Türkiye'yi faşist bir tek parti yönetimine taşımaya çalışan bu eleştırilere karşı suçu bu sözleri söyleyenlerde değil, kendisinde ara- mah. KDV'den az oy almak CHP'ye yakışmaz' - Son seçimdeCHP başansız mrydı? BAYKAM-Seçimin rejimi değiş- tirmeye çalışanlarla, cumhuriyetçi de- mokratik güçler arasmda bir ikıleme dönüştüğü ortamda bile CHP yüzde 19.5, kayıtlıseçmenlerüzerinden yüz- de 15 civannda oy aldı. Sandığa git- meyenlerin çoğu sosyal demokrattı. KDV'den bile az oy almak tabii ki menin söz konusu olabileceğine yöne- lik yorumu oldu. bunu nasıl değerlen- diriyorsunuz? BAYKAM-Tabii ki yerel seçimJer- den önce her birleşme çağnsı ve ça- bası kesinlikle çok önemlı. Bunun ge- reğini yapmayan herkes tarih önünde hesap vermek durumunda kalır. Bu- gün solun geçmişten ders alarak üç adet 0)01 bile küçümseme hakkı yok- tur. 1993 "te "taban operasyonu" hare- ketinı kurduğumuzda. "Solbirleşmez- se şeriatçı parti seçimleri kazanacakve Türkiye bir kaos yaşayacak" dedik ve birleşmeyı sağlamak için 50 bin imza topladık, gece gündüz çalıştık. Bizzat içınde bulunduğum birçok üst düzey diyalog ne yazık kı sonuca ulaşama- dı. Yıllardır milyarlarca dolar, şeriat- çılığı tescillenen partiler üzerinden onlann altyapısı olan dernek ve vakıf- lara kaydınldı. Suç kimde? îşte bu yüzden bu vahim hatalardan herkes ders almaya mecburdur. Kadın ve gençlere kota - Nasl bir CHP düşünüyorsunuz? BAYKAM-Özgürlüğün, şeffaflı- ğın, demokrasinin, katıhmcılığın ön planda olduğu, tartışılmaz şeldlde top- lumun her kesimine açık bir CHP. Tü- zük değişiklikleri önererekkadın mil- let\'ekili adaylanmıza yüzde 25 ve 40 yaş altı gençlerimize de yüzde 25 ko- ta ayırmak istiyorum. Aynca genel başkanın yüzde 5'lık bir teknokrat kontenjanı dışında tüm milletvekili sı- ralamalanrun her yerde ön seçimle ya- pılmasını istiyorum. Benim düşündüğüm CHP'de genel başkanı tabii ki büyük kurultay en ge- niş katılımla seçecek. Ama artık ge- nel başkan ve ekibi bir toplantı odası- na kapanıp CHP'nin A'dan Z'ye tüm yönetim kadrolannı seçmeyecek; on- lan delegeler, üyeler, halk, kitle ör- gütleri, yani en genış etki ağıyla va- tandaş seçecek. Aynca sendikalar ve sol yayınlann temsilcıleriyle buluşup her kritik konuda onlann eğilimlenni dinleyen ve karşılıklı etkıleşimle ken- di tabanının sesini taşıyan bir CHP is- tiyorum. - Bu önerileri CHP'üler nasü karşj- lar? BA\TCAM-Zaten tüm CHP'lilerin temel arzulan bunlar. Açık konuşa- Iım, benim önerdiğim özgürlük alanı önyargısız katılımcılık, tam bır "pon- tikacenneti" Kimse kimsenin önünü kapalı kapılar ardında kesmeyecek. Ben, kimseyeu Ba\kafcı olniayın, Ba>- kamcı olun" demiyorum. Ben partıde üçüncü bin yılla beraber büyük bir devrim gerçeldeştırmek ıçin bir mo- del öneriyorum. Biz ne bir tankatız, ne kâr amaçlı bır şırketız, ne de bir fi- nans kuruluşuyuz. Bizim tek hedefi- miz, en iyı siyasal yöntemleri seçerek, savunduğumuz geniş halk kitlelerinin en öncelikli sıkıntılannı gidennek amacıyla iktidar olmak. Emekçiye, dar gelirliye, demokrat Türk insanına solda seçenek sunmak. Büyük destek alıyorum - Peld CHP'ülerden destek alrvor musunuz? BA\TCAM-Gerek beni sokakta dur- duranlar, gerekse bana e-posta, telefon ve faksla ulaşanlar, inamlmaz bir ka- rarlılıkla adaylığımı destekleyip bana cesaret veriyorlar. Tabii bunun, yo- ğunlukla genel merkezin kontrolünde seçilen delegelere ne kadar yansıya- cağını bilemeyiz. Amabentüm CHP'li- lere eşıt uzaklıktayım ve kimseye "Bay- kafcı veya muhaBf" diye bir ayınmla yaklaşmıyorum. Onlardan talebim, yalnız, özgür, demokrat, kimsenin gü- dümüne girmeyen bireyler oiarak man- tıklanna ve toplumun taleplerine ya- kışanı yapmak. Kazararsam, ertesi gün bütün bu konularda düğmeye basaca- ğım. Kaybedersem de yann bu fikir- ler nasıl olsa kazanacak. Ama aradan geçen süreçte belid demokrasi daha bü- yük zararlara uğramış olacak. - Size olan destek ne düzeyde? BAYKAM-Halkın ve demokratik kitle örgütlennin b^'ük desteği var. CHP içinde de çeşitli millervekilleri, il başkanlan, il ve ilçe yöneticileri ve sayısız örgüt üyesinin büyük desteği var. Çeşitli parti içi muhalif grup üye- leri ve önceki dönemde partinin zir- vesinde yer almış kımi siyasetçileri- miz de destek veriyor, GEÇMİŞTEN GELECEGE ORHAN ERtNÇ Yok Sayılan 'Devrim' Dil Bayramı'nı dün kutladık. Ama "kutlama" kavramına uygun bir genel iç- tenlik ve coşkunun tüm yurdu kapsadığını söyle- mek olası değil. Çünkü 12 Eylül Darbesi sonrasında Osmanlı yanlısı siyasetçilerin katkılarıyla "Yaşayan Türk- çe" yandaşlanna ödün verilmesi gündeme geldi. Atatürk'ün vasiyeti, hukuk kuralları yok sayıla- rak geçersizleştirildi. Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumu kapatıldı. Işte dün kutladığımız Dil Bayramı. ilk adı Türk Di- li Tetkik Cemiyeti olan Türk Dil Kurumu'nun düzen- lediği ve Dolmabahçe Sarayı'nda 26 Eylül 1932 gü- nü başlayan 1. Türk Dili Kurultayı'nın yıldönümü olmasından kaynaklanıyordu. Atatürk, kurduğu Curnhuriyetin çağdaşlığı yaka- lamasının isterlerinden birinin da dilin yalınlaşma- sı olduğu inancındaydı. "Tam bağımsızlık" oiarak Türkçeleştirdiğimiz "Istiklali tam" kavramı egemenliği, hukuku, eko- nomiyi kapsadığı gibı dili de kapsıyordu. Türkçe- nin yabancı dillerin boyunduruğundan kurtanlma- sı amacının gerçekleştirilmesi için önce bu ama- ca dayalı bır kurumun oluşturulmasıyla yola çıkıl- dı. Sonra kurumun titiz ve kapsamlı çalışması ile büyük bir aşama kaydedildi. Pek çok Farsça, Arapçave onlara öykünerek uy- durulmuş Osmanlıca sözcük yerine Türkçe ya da Türkçe kökenli sözcükler önerildı. Bunların büyük bölümü de tutarak yaygınlaştı. Günümüzdeki kimi Osmanlı hayranı politikacı ve yazarlar bile eskisıne oranla daha fazla sayıda Türkçe sözcük kullanma gereksinıminı duymaya başladılar. Çünkü anlattıklarını, karşılanndakilerin anlama- ları gerekiyordu ve başka çıkar yolları da yoktu. Ancak bu yaklaşım değişikliğinin karşısına bu kez de "postmodem" tanımıyla nitelendirilmeleri ba- na pek de yanlış gelmeyen bir grup gazeteci-ya- zar çıkıverdi. Dublaj Türkçesiyle zaten örselenmiş olan ana- dilimizi, istedikleri gibi eğip bükmeye, gramerde- ki zaman çekimlerini yok sayarak sözcükler, fiilim- siler türetmeye başladılar. Böylece türettikleri sözcüklerin biçem sanılma- sı gibi bir yanılgıyı da ürettıler. Bence en enteresan yani, yaşayan Türkçecile- nn önemli bır bölümünün bu tutumu eleştirecek yer- de neredeyse alkışlamayı yeğlemelerıydi. • • • 12 Eylül sonrasında pek çok kayıp verdık. Ama üzerinde durulması gereken kayıplanmızdan biri- nin de "Devrim" sözcüğü olduğuna inanıyorum. 12 Eylül'in lideri Orgeneral Kenan Evren, ilk te- levizyon konuşmasında "Atatürk ilke ve devrim- leri" demişti. 16 Eylül'deki basın toplantısında ise "Atatürk iike ve inkılaplan" demeyi uygun buldu. Böylece "devrim" sözcüğünü o dönemdeki ta- nımlanyla "komünistlere ve teröristlere" hediye ediverdik. Bu yüzden Anayasaya bile "devrim" sözcüğü yerine inkılap sözcüğü girdi. Devrim sözcüğünü kullananlara kuşku ile bakıl- maya başlandı. Şimdi o dönemı geride bıraktık, ama "devrim" sözcüğü de anayasal bir kavram olmadığı için dev- let yönetimiyle eğitim alanında kullanılır olmaktan çıktı. Sayın Cumhurbaşkanı'nın gosterdiği özenin yay- gınlaşmasını beklemek, gelecek Dil Bayramlannın coşku ile kutlanmasını dilemek, sanınm bir yurt- taş oiarak hem gorevim hem de hakkımdır. oerinc a cumhuriyet.com.tr. ANMA Iki yıl önce yitirdiğimiz, KAPTAN GÜNDÜZ AYBAY'l hasretle anıyoruz. AİLESİ-DOSTLARI Devrimci mücadelenin önderlerinden değerti matematik-fizik öğretmeni FEVZİ ALACÖZ'ü kaybettiğimizin 1. yılında saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. AİLESİ ve DOSTLARI KOZAKLIİCRA MÜDÜRLÜĞÜ'XDEN 49 ÖRNEK İLAMSIZ TAKİPLERDE ÖDEME EMRİ EsasNo: 2002208 Alacaklı Sakme Şirın (Kanlıca Kasabası, Kozaklı), borçlu Mehmet Şırin (Halıloğlu, İstasyon Mahallesı, Bosna Caddesı, Tomruk Sokak, Gözde Inşaat No: 3 1 Sincan-.'Vnkara) adresıne göndenlen teblıgatlar bıla ık- mal iade edilmiş. borçlunun adresi de tespıt edilemedi- ğınden bila ıkmal iade edilmiş. bu nedenle borçluya ılanen tebliğıne karar verilmıştir. Karar gereğınce işbu ılanmın gazetede yayın tarihmden mbaren borçlunun 19.09.2003 tarıhi ıtibarı nıtelıgıyle bırikmış 2 100.000.000 -TL faız ve masraflanna karşı ödeme emrinın yayın tarihinden itibaren yasal süreler üzenne 15 gün ilavesi ile itiraz edebilebıleceğı, ıtırazın açıkça bır dilekçe ile İcra Müdürlüğü'ne yapılacağı, ıtırazınız yok ıse ılan tanhınden itibaren 25 gün içensınde ışbu borcunuzu odemenız, borç ödenmedığı takdirde 25 gün içensınde İc tf Kanunu'nun 74'üncü maddesı ge- reğince mal beyanında bulunmanız, mal beyanında bu- lunmadığınız takdirde hakkınızda hapısle cezalandın- lacağınız ödeme envn yerine kaim olmak üzefe ilanen teblığolunur 19.09.2003 Basm: 45471 J