19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8A.ĞUSTOS2003CUMA CUMHURIYT; SAYFA HABERLER Okullar 15 Eylül'de açılacak Velüerin kayıt maratonu başlıyor SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk A>TCARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ilköğretim okullan ve genel lisele- re kayıtlar, 18 Ağustos Pazartesi günü başlaya- cak. Anadolu, fen ve sos- yal bilimler liseleri, ya- bancı dil ağırlıklı liseler (süper liseler) ile Ana- dolu güzel sanatlar lise- lerine kayıtlar da bu ay içinde farkh tarihlerde yapılacak. Milli Eğıtim Bakanlı- ğı'nca okul türlerine gö- re tespıt edilen kayıt tak- vimi şöyle: tlköğretim okullan: 18 Ağustos'tan itibaren okullann açılış tarihıne kadar yapılacak. Genel liseler: 18 Ağus- tos-14 Eylül günleri ara- sında gerçekleştirilecek. Anadolu, fen ve sosyal bilimler liseleri. Kesin ka- yıtlar, 18-22 Ağustos ta- rihlerinde yapılacak. Anadolu güzel sanatlar liseleri: Ankara, Istanbul ve Izmir Anadolu güzel sanatlar liselerinde ön- ceki gün tamamlanan ye- tenek sınavlan, diğer il- lerdeki Anadolu güzel sanatlar liselerinde de 18- 19-20 Ağustos tarihle- rinde yapılacak. Süper liseler: Bu okul- lara önkayıt başvurulan, 28 Ağustos-2 Eylül ta- rihleri arasında kabul edi- lecek. Başvurular, il mil- li eğitim müdürlüklerine yapılacak. Öğrenciler, 5 okul tercihinde bulunabi- lecek. 2003-2004 eğitim öğ- retim yılı 15 Eylül Pa- zartesi günü başlayacak. Birinci yanyıl 23 Ocak 2004"te sona erecek. tkinci dönem de 9 Şubat 2004'te başlayacak ve öğ- retim yılı 15 Haziran 2004'te noktalanacak. Hukukçular ve doktorlar sürekli yeni fakülte açılmasınm nitelik kaybı yarattığı düşüncesinde Okul artıyorkalitedüşüyor Heybeliada Sanatoryumu yeniden hizmete girdi • Istanbul Haber Servisi - Türkiye'nin ilk sanatoryumu olan Heybeliada Göğüs Hastalıklan Hastanesi'nin 17 Ağustos depreminde hasar görerek kul- lanılamaz hale gelen bölümleri, tlaç Endüstrisi Işverenler Sendikası (ÎEİS) tarafından onanldı. Yeniden açılış nedeniyle hastanenin bahçesinde dün düzenlenen törende konuşan Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, 2004 yılında "aile hekimliği" uygulamasına tamamen geçileceğini söyledi. Istanbul Ü Sağlık Müdürü Prof. Dr. Erman Tuncer de Türk sağlık sisteminin AB standartlannda bir yapıya dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. ÎElS Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı ise "Güçlükler karşısında gönüllü kuruluşlar ve özel sektörürün katkısı büyük önem taşıyor" dedi. Atasay Dershaneleri'nde BARIŞDOSTER Gerek devlet üniversitelerinin ge- rek vakıf üniversiteleri bünyesinde hızla açılan tıp ve hukuk fakültele- rinin verdikleri eğitimin nıteliğı, uz- manlar arasında tartışma konusu ol- du. Türkiye'de doktor ve hukukçu sayısında büyük bir açık olmadığı- nı, ama her iki alanda da nitelikli ele- man sorunu yaşandığını vurgulayan bılım adamlan, "En dikkatii,en özen- B ve en son açılması gereken fakülte- ler, hukuk ve tıp fakülteleri Çünkü ikisi de hem insan yaşanuyla hem de kamu hizmeünin niteüğiyie doğru- dan ilgili" diye konuştular. Türk Tabipleri Birligi Merkez Kon- seyi Başkanı Dr. Füsun Sayek, sağ- lık eğitiminin, nitelikten ödün vere- meyecegine dikkat çekerek, "TopJum- sal baskı nedeniyle sürekli üp fakül- • YÖK'ün verilerine göre, ülkemizde 7'si vakıf üniversitelerine ait olmak üzere 49 tıp, 15'i vakıf üniversitelerine ait olmak üzere de 29 hukuk fakültesi var. tes>açılı>or.SağfckBakanhğı,üIk«raz- deki hekim açığını 3 bin olarak açık- ladL Tıp fakültelerinin yılda ortala- ma 4 bin 500 mezun verdiğini dikka- te alırsak, bu alanda arök doygunhık sınınna ulaşddı" dedi. 'Mezun olanlar ne i$ yapacak?' Önümüzdeki yıllarda tıp fakülte- sini bitirecek gençlerin, "neişyapa- caklannı" soran Sayek, istihdamın, eğitimin niteliğinin ve doktorlann iş doygunluklannın birbiriyle uyumlu olarak nasıl ayarlanacağının, önem- li bir sorun olduğuna işaret ettı. Istanbul Üniversitesi Istanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. FarukEr- zengin de Anadolu'da yeni açılan ba- zı tıp fakültelerinin, başka kentlerde- ki tıp fakültelennde eğitim verdikle- rini belırterek. "AKyapısı, laboraru- van, sosyal çevresi, donarunu yatak kapasitesi yetersizse üp egitimi ol- maz. Israr edilirse defiyaskoylaso- nuçlanır" diye konuştu. Erzengin Türkiye'de doktor ihtiyacının çok az olduğunu, asıl sorunun doktorlann, ülke geneline sağlıklı dağıtılamama- sından kaynaklandığını belirtti. Hukuk eğitiminin niteliğinin düş- mesinden yakınan Istanbul Üniver- sitesi Hukuk Fakültesi Dakanı Prof. Dr. Tankut Centel de, plansız biçim- de hukuk fakültesi açılmasının, eği- timi olumsuz etkilediğini belirterek, "Hukukeğfömini ohımhı kdanen te- mel etkenierden biri öğretim üyesidir. O da en az 15 yılda yetişir. NiteİikB bir hukuk egitimi hizmete de, topluma dayansır'' diye konuştu. Şımdıki eği- tim sisteminin diplomalı işsiz yetiş- tirdiğini ve kamu yönetıminde de za- fiyete neden oldugunu vurgulayan Centel, "Geleneksel olaraköndeolan hukukfakültelerinin en önemli raldp- leri, vakıf üniversiteleri bünyesinde- ki hukuk faküheleri Çünkü parayı verip en iyi öğretim üyelerini ahyor- lar" dedi." Marmara Üniversitesi Hukuk Fa- kültesi Öğretim Üyesi, Anayasa Hu- kukçusu. Prof. Dr. tbrahim Kaboghı ise hokuk ve tıp fakültelerinin, özel üniversitelerde en son düşünülmesi gerekea fakülteler oldugunu vurgu- layarak, Türkiye'de bu fakültelerin açılması konusnda temel bir ölçüt ve çerçeve olmadığına dikkat çekti. ZİZ NESİN VAKFI: Batmıyoruz ama desteğe açığız NENAÇA1İDİS î tstabul Haber Servisi - Geçen yılki sınavlarda büyük başanlara imza atan Şişli'deki Atasay Dershaneleri'nde kayıtlar devam ediyor. Atasay Dershaneleri sahibi Bayram Özata, çağdaş ve Atatürkçü çizgide uygu- lanan eğitimin hedeflere uygun şekilde planlandığını belirterek "Beklentüerin gerçekleşmesi için sağlıklı ortamlarda çözümleyici, düşünce temelinde akılcı bir eğitim veriyoruz" dedi. Atasay'da Anadolu, fen, süper, askeri, meslek liselerine ve üniversiteye hazırlık kursları bulunuyor. Kızılay depreme YazarAzizNesin'in 1972 yılında yoksul ai- le çocuklannı okutmak için Çatalca'da kurdu- ğu Aziz Nesin Vakfi tüm zorluklara rağmen ayakta durmaya çalışıyor. Nesin'in 1982 yı- lmda yaşama geçirdiği vakıf, çeşitli çevrele- rin her zaman "vakıfzordurumda", "vakrfba- üyor" söylentilerine maruz kaldı ve kalmaya da devam ediyor. Vakıf hakkında geçen dönemlerde de şim- dilerde de internette dolaşan e-postalarda vak- fın yok olma tehlikesi ile karşı karşıya oldu- ğu belirtiliyor ve hasap numaraları verilerek bağış çağnsında bulunuluyor. Bu tür e-pos- talann kendilerinden kaynaklanmadığım vur- gulayan vakıf çalışanı BesimeErsoy, e-posta- larda anlatıldığı gibi durumlannın vahim ol- madığını fakat hayırseverlerden gelecek des- teğe her zaman kapüannın açık oldugunu söy- ledi. Sanal âlemde başlatılan bu tür yardım kampanyalannı vakfın yanı sıra AB Nesin'in de tasvip etmediğini anlatan Ersoy, şu an okul- da 38 öğrencinin bulunduğunu ifade etti. Aziz Nesin'in kitap tefiSerinden, sahip olduğu gayrimenkuflerden ve hayırseverlerden eldeedilen bağtşlarla ayakta duran vakıfta şu anda 38 öğrenci öğrenim görüyor. Fotoğrafta Nesin ilk öğrendleri ile birtikte. • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kızılay Genel Başkam Ertan Gönen. Kızılay'm stoklannı yüzde 100 oranmda arttırdığını bildirdi. Istanbul'daki olası bir deprem için de hazırlık yapmalan gerektiğini belirten Gönen, "Böyle bir depremde 300 bin kişi açıkta kalsa onlan yerleştiririz. Ama îstanbul'daki bir depremden 10 milyon kişi korka- caİrtır, ama bizim 10 milyon çadır verme imkânımız yok" dedi. YÜ hastane kuracak • ANKARA (ANKA) - İstanbul'da bulunan Yeditepe Üniversitesi, 200 yataklı hastane kuracak. Yeditepe Üniversitesi, Hazine Müsteşarlığı'nın teşvik belgesi kapsamında gerçekleştireceği hastane için 26.9 triryon liralık yatınm yapacak. Hastanede kullanılacak makine-cihaz ve teçhizat için 16.5 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilecek. Olümle biten 'liposaction' genel cerrahlarla estetik cerrahlan karşı karşıya getirdi Yağ aldrrma tarüşmasıGÖKÇE UYGUN Antalya'da 28 yaşındaki Berna Şal- h'mn geçirdiği yağ aldırma olarak bilinen "Üposaction" ameliyatının ar- dından hayatını kaybetmesi, genel cerrahlar ve estetik cerrahlan arasın- da tartışma başlattı. Estetik ve plastik cerrahi uzmanı Dr.Gül trik. yağ aldırma ameliyatla- nnın genel cerrahi uzmanlan tara- fından yapıknasının yanlışlığına dik- kat çekerek "Bu gibi ameliyatlann betiıü biümsel prosedürü vardır. Do- layısıyia herkesin bu işe kalkışması dogru değiL Bu doktorun yapüğı bir çügınlık, ahlaksızhkür" dedi. Yağ al- dırma ameliyatlannda hastadan alı- nacak yağ oranının da önemli oldu- ğuna dikkat çeken Irik, 65 kiloluk Şalh'dan yedi kilo yağ alınmasının bü- yük birhata oldugunu\Torguladi. Irik, "Şalh'dan en fazla 3ü kilo yağ alına- li olacağını belirten Irik, şunlan söy- ledi: "Henüz kesin olarak bilmiyo- ruz ama hastanuı kann ön duvan de- ünerek havati organlara zarar verfl- miş olabüır. Yapüğı hatayı ikinci bir • Zayıflamak için yağ aldıran Şallı 'nın ameliyattan sonra yaşamını yitirmesi, genel ve estetik cerrahlar arasında tartışma başlattı. Estetik cerrahi uzmanlan, genel cerrahlann bu operasyonlan yapmaması gerektiğini savunuyor. biürdl Zaten hastanuı4 günhastane- de y^tması da gereksizdi, normalde hasta ameliyartan sonraki gün avağa kalkabiürdr diye konuştu. Şalh'nın ölüm nedeninin otopsiden sonra bel- amefiyatta dahidüzetteme\«ıbudok- tora en ağu- ceza verihnelL'' Estetik cerrah Op. Dr. Nad ÇeBk de. bir genel cerrahın bu ameliyan yap- masının kesinlikle doğru olmadığı- m belirterek "Söz konusu olaydaki ikinci hata da ameüyatta anestezi uz- manırun olmamasıdır" dedi. Eski Istanbul Tabip Odası Başka- nı genel cerrah Prof. Dr. Orhan An- oğul, genel cerrahi uzmanlannın eği- tim aldıklan takdOirde bu gibi ame- liyatlan yapabileceklerini söyledi. 'BOgisi varsa yapabiBr' Genel Cerrah Prof. Dr. Gürcan Ünal da, "Genel cerrahlar, bu tarz ameliyatlan bilgileri varsa yapabilir- ler. Çünkü bu ametiyadarözefliği olan operasyonlar değildir. Bu olaydaki önemli diğer bir nokta iseanestezi ko- nusudur. Eğerlokal anestezi ise uzma- na gerek yok" diye konuştu. GENİŞ AÇI HİKMET BÎLA Bayram Vap Bayram! Bayram var bayram. 7'nci paket Cumhurbaşkanı'nca onaylandı ve yürürlüğe girdi ya, kimi gazete köşeleri düğün dernek... Manşetler, yorumlar birbiriyle yanşıyor: "Sessiz Devrim." "7 Ağustos Devrimi." "Yaşasın 7. Paket." Ne olmuş? MGK artık ayda bir değil iki ayda bir toplanacakmış. MGK Genel Sekreteri sivil olabilecekmiş. Başbakan'ın teklifi, Cumhurbaş- kanı'nın onayıyla atanacakmış. Vay be... Ne devrim ama... Meğer, bugüne ka- dar başımıza ne geldiyse bu MGK ve genel sek- reterleri yüzünden gelmiş. Yoksulluğun, yolsuz- luğun, eğitimsizliğin, gelir uçurumunun, dilencili- ğin, geri kalmışlığın bütün suçlusu ve sorumlusu bu MGK ve onun asker genel sekreteriymiş. Meğer, bugün gazete köşelerinde "Yaşasın 7 Ağustos Devrimi" diye naralar atanlar, MGK ve genel sekreterinin kötülüklerini hep bilirlermiş de, bayram etmek için AKP iktidannı beklerier- miş. Yıllarca MGK ve asker yağcılığı yaparken meğer kan içip kızılcık şerbeti süzerlermiş. Bayram var bayram... Hani nerede taklar? Nerede balonlar, konfeti- ler, havai fişekler, halaylar, danslar? Bu bayram böyle mi kutlanır? Ne demek "sessiz" devrim? Devrim dediğin ses getirir ses! Üstelik, 7. paketin onaylandığı gün, Meclis Yoluzluklan Araştırma Komisyonu, yolsuzluklann "laiklikten kaynaklandığı"n\ da belirlemiş. Al sana bir bayram daha... Zıp zıp zıpla. Çal çal oyna. Meğer, elli yıldır ülkeyi yönetenlerin, sivil hükü- metlerin, sivil MGK üyelerinin hiç suçu ve so- rumluluğu yokmuş. Ülkeyi IMF'nin uşağı haline onlar getirmemişler. Sivil iktidarlar Hazine'nin kaynaklannı adamlanna ve yandaşlanna peşkeş çekmemişler. Hayali ihracatta, teşvikte, banka- cılıkta, özelleştirmede, ihalelerde milletin trilyon- larca lirasını ona buna yedirenler de sivil sorum- lular değilmiş. Dokunulmazlık zırhına bürünüp yargıdan kaçanlar da onlar değilmiş. Neyse ki, artık gerçekler ortaya çıktı da sevin- dik. 7'nci paket yürürlüğe girdi sivilleştik, demok- ratikleştik...tik...tik. Artık Avrupa Biriiği cepte keklik demektir. Ka- ren Fogg bile, böylesine büyük bir devrim bek- lemediğinden, 7. paketin şokunu atlatmak için psikolojik tedaviye başlamıştır. Ama sanmayınız ki, demokrasinin güvencesi bu 7'nci pakettir. Artık çok daha önemli bir gü- vencemiz var. MGK ile ilgili bir değişikliği devrim olarak alkışlayan yazar-çizerlerimizin, -mazallah- bir askeri müdahale falan olursa, tanklann üzeri- ne çıkıp -Yeltsin gibi- demokrasiyi cansiperane savunacağından emin olabilirsiniz. CHP'ye uyan: Yolsuzluğun laiklikten kaynak- landığını öne süren Kotnisyon raporunu CHP'Iİ üyelerin de imzalamış olması bir skandal iken Komisyon'un CHP'li üyelerinin dün televizyon- larda yaptıkları savunmalar daha büyük bir skandaldı. Belli kî, CHP'liler imzaladıkları raporu okumamışlar ya da okuduklannı anlamamışlar. Ya da yolsuzluğun laiklikten kaynaklandığı me- sajını vermeye çalışan AKP'lilerin oyununa gel- mişler. CHP, Altı Ok'undan biri olan laikliği böyle savunacaksa, vah laikliğe... Küresel ısınma raporu: Üretim ve tüketim biçimi değişmeli • Hükümetlerarası îklim Değişikliği Paneli'nden sonra hazırlanan raporda dünyanın, 1995'ten bu yana iklim değişikliği ve küresel ısınmanın tehdidi altında olduğu belirtildi. tstanbul Haber Servi- si - Hükümetlerarası îk- lim Değişikliği Pane- li'nin ardından (IPCC) hazırlanan ve 2 bin 500 bilim adamının katkıda bulunduğu raporda, dün- yanın 1995'ten bu yana iklim değişikliği ve kü- resel ısınmanın tehdidi altında olduğu belirtile- rek bu tehdide karşı bi- yolojik çeşitlilik zengin- liği nedeniyle Türkiye'ye özel önem verilmesi is- tendi. EPCC'nin yayımladı- ğı raporda, Türkiye'nin, birçok bitki ve meyve- nin yabani atalannın ana- vatanı olduğu için bu genlerin korunması açı- sından iklim değişıkliği- nin etkilerinin özenle araştırılması gerektiği vurgulandı. Akdeniz ve Ortadoğu Bölgesi'nde kuraklık, su kıtlığı ve toprak erozyo- nunun ciddi boyuta ulaş- tığı ifade edilen raporda, "Bu nedenlerle küresel ısınmanın zararh etkile- rienönceveenşiddedibi- çfandeyaşanabilir. Bu za- rariann en kurak değJL, yan kurak yörelerin me- ra ve tannı arazilerinde etkfli olacağı tahmin edi- fiyor" denıldi. Atmosferde biriken se- ra gazlannın neden ol- duğu küresel ısınmanın geri döndürülmesinin zorluğuna dikkat çekile- rek tehlikenin yok edi- lebilmesi için üretim ve tüketim sistemlerinin kökten değiştirilmesi, Çin ve Hindistan gibi ge- lişmekte olan ülkelerin kalkınma he\r eslerinden tümüyle vazgeçmeleri gerektiği belirtildi. Raporda, fosil yakıt- lann yanmasından kay- naklanan yıllık karbon emisyonlannın 2001'de rekor kırarak 6.55 milyar tona yükseldiğinin altı çizildi. Rapora şöyle de- vam edildi: "Bilim adamlannın tahminlerine göre son yüzyü içinde dünya ikti- mi ÖJ-0.6 santigrat de- rece&k ısınma sergiledi Karbondioksit ısıyı ya- kaladığı için\T)ğunhığun artması beraberinde hız- h iklim degişiküğinigeti- recektir. l zmanlann ge- nel kanısL, ıhman ve ya- ğışh bölgelerin daha faz- layağış alacağı veısı yük- seİmesinin tanm ürünle- rinde rekolte arüşı gibi yarartannm olabÛeceği yönündedir. Ancak sd ve firana gibi doğal afeder- deki artişlar da işin ohım- suzyönüdür.KüreselKHJ- manın neden olduğu do- ğal afetierin beraberin- degeurdigiekonomik za- rar her on >ılda bir iki kaona çıkniaktadır. Bu ola\1ann neden olduğu \ilhkzarann önümüzde- ki on yü içinde 150 mil- yar dolara yaklaşması beklenrvTJr."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle