Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22TEMMUZ2003SALI 14 KULTUR [email protected] TİYATRO DÜNYASINDAN DtKMEN GÜRÜN FestivallermevsimiYazlabirlikte festival trafiği hızlan- dı. Yurtiçinde ve dışında fîlm, müzik, opera, dans, tiyatro festivalleri birbi- rini kovalıyor. Eleştirelbakışlar, banş- çıl seslenişler sanki yaşamın çiridn- liklerine baskın çıkıyor bu tür buluş- malarda... Festivallerin amacı izleyici- ye bir şeyler sunmanın ötesinde onun- la iletişim kurmak, bir şeyleri paylaş- mak ve de kentleri, giderek ülkeleri buluşturmak anlamında yaygınlaşıyor, derinleşiyor... "Sahne üzerinde söyle- necek, tarüşılacak o kadar çok şey var Id" der Arflıur Miller bir röportajda. •'Bunlann sürekii söylenmesi, konu- şulmasttarrjşdmasıgerekr Hemen ar- dından da ekJer, "uzun yaşamak gali- batekerleğin hepyenkkn,yetHden keş- fedümesini görmek anlamına gefiyor." Peter Brook istanbul'da Peter Brook da yıllardır sahne- den söyleyecek önemlı sözü olan ve bunu farklı ülkelerin sanatçılanyla, tarihleriyle, kültürleriyle hesaplaşa- rak dünyaya seslenen bir sanatçı. 'Boş Alan' adlı kitabını okumayan bir tiyatro düşkünü yoktur her hal- de diye düşünüyorum. Tiyatro Fes- tivali'nin amacı 2004'te Brook'u Türk izleyiciyle buluşturmak. O da aynı amacı güttüğü için, bu yönde ılk adım, Avignon FestivaH iptal edi- lince, birkaç gün önce istanbul'da atıldı. Umanm Avignon programında yer alan 'Krishna'mn Olümü' 2004'te Uluslararası Istanbul Tiyatro Festiva- li'nin konuğu olur. Peter Brook'un 1985 yılında gerçekleştirdiği 'Mahab- harata'da Krishna rolünü üstlenen Ma- urice Benkbou bu kez de Krishna'mn ölümünü paylaşıyor seyirciyle. Jean Claude Carriere ve Marie-Helene Es- tienne bu epik anlatırun son bölümü- nü sahneye birlikte uyarlamışlar. Peter Brook ve Marie Helene Esti- enne'nin îstanbul' a geliş nedenleri ta- bii ki salt "Krishna'nın Öttimü" de- ğil. Sanatçı 2004 Temmuz sonunda tamamlamayı düşündüğü ve tasavvuf felsefesi üzerine kurduğu, Paris'te pro- valanna başladığı yeni çahşmasının ('TiennaBokar') birbacağını tstanbul gibi farklı kültürlerin ve dinlerin bu- luştuğu bir dünya kentinde gelişrir- mek düşüncesinde. Bu projede Istan- Ya bul Tiyatro Festivali'nin de yer alma- sıru istiyor. Ibsen ve Cehov Bu yıl Avignon Festivali, samnm biraz da Yönetmen Faivred'Arcier'nin son yılı olduğu için, çok zengin bir programa sahipti. Ne var ki, sahne ça- lışanlannın grevi pek çok festivalin iptaliyle Fransa'ya sanatsal anlamda büyük bir darbe indirdi... Şu sıralarda gözler artık Edinburgh FestivaJi'ne çevrilmiş durumda. Peter Stdn'ın Fıona Shavv'lı 'Marü'sı ben- ce festivalin tiyatro bağlamında en parlak yapımı. Çehov, Stein ve Shaw dışında fazla cazip gelmedi tiyatro- nun renkleri... Bu yıl tbsen ve Çehov yılı sanki. Avignon'da Eric Le Casca- azla birlikte festival trafıği hızlandı. Yurtiçinde ve dışında fîlm, müzik, opera, dans, tiyatro festivalleri birbirini kovalıyor. Eleştirel bakışlar, barışçıl seslenişler sanki yaşamın çirkinliklerine baskın çıkıyor bu tür buluşmalarda... Festivallerin amacı izleyiciye bir şeyler sunmanın ötesinde onunla iletişim kurmak, bir şeyleri paylaşmak ve de kentleri, giderek ülkeleri buluşturmak anlamında yaygınlaşıyor, derinleşiyor... de'ınyorumladığı 'Platanov' ve Tho- mas Ostermeier'in tartışmalara yol açan 'Bir BebekEvi' dıkkat çeken ya- pımlardı. 26 Temmuz'da başlayacak olan anlı şanlı Salzburg Festivali'nde tbsen"in 'Peer Gynt'ini Johann Kres- nik sahneye koyuyor. Festival izleyi- cisi Kresnik'i Ismael Ivo'nun başrolü oynadığı 'Otheüo' adlı dans tiyatrosun- dan hatırlayacaktır. Peer Gynt'te de koreografiye geniş yer vermiş yönet- men. Küçücük Salzburg'dabinkişilik bir tiyatroda on kez oynayacak bu ya- pıt. Biletkrbitmeküzere. Aynı şekil- de, Büchner'in 'VVoyzeck'i de Miche- al Thalhemier'ın rejisiyle yine on kez perde açıyor Salzburg'da. Salzburg Festivali kapsamında ger- çekleştirilecek 'Genç Yönetmenler Projesi'ni yeni ders yılında IÜ Tiyat- ro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölü- mü'nde bir haftalık bir seminer vere- cek olan Viyana Üniversitesi öğretım üyesi dramaturg Brigitte Fürle yöne- tiyor. Bu arada, hemen belirteyim, eğer Peter Brook TiennoBokar' üze- nne çahşmalannın bir bölümünü Fes- tival kapsamında gerçekleştırebilirse 10-12 kişılik bır grup genç yönetmen- le bir Master Class da yapacak... Zürlh-Berlin-Parls hattı Ağustos ortalannda başlayacak olan Zürih Festivali'nde Richard Fore- man'ın Onthological Hysteric Theat- re'ı Panik (Nasü MutJu Olunur)' ad- lı oyunla dikkat çekıyor. Micbeal La- ubun Hans Christian Andersen'ın masallarından yola çıkarak yaptığı 'Masallar ve Giysüer. Avrupa, USA' büyüklere masallar. Bu arada, 5. So- kakTtyatrosu'nun 'NeosCosmos'u ve vereceği bir konserle Sema festivalin konuklan arasında. Orta A\Tupa'dan bir dığer festival, Beriin Festivali de eylül ortalannda Puşkin in 'Boris Godunov'u ile perde açıyor. Oyunun yönetmeni îngiliz Dec- lan Donneüan. Robert LePage'ın 'Ej- derha Üçlemesi' 1985 'ten sonra yeni- lenmiş olarak buluşuyor seyirciyle. VVTlHam Forshyte,JosefNadj dans ala- nında ilgi çeken yorumcular. Ve yine eylülde Paris Sonbahar Fes- tivali Tolstoy'un 'Yaşayan Kadavra' ve Çehov'un 'Vanya Dayı'sı ile güm- bür gümbür geliyor. Her iki oyun da JuBe Brochen ımzasını taşıyor. Puş- kin'in 'Mısır Geceleri' ise Rus yönet- men Pkrtr Fomenko'nun yorumunda sahneyle buluşuyor. Lucmda Chflds, MerceCunnigham.SaburoTeshigawa- ra, DV8 ıse dans dünyasının önemli isimleri olarak yerlerini alıyor Paris Sonbahar Festivali'nde... Festivallere bakıyorum. Bilmeme rağmen bir kez daha bakıyorum: Festivallerin hepsi devlet ve yerel yönetimler tarafından destekleniyorlar. Pekı ya bizde? 'Aramızda Kalsm' adlı program 28 Temmuz'dan itibaren TRT 1 'de haftada beş gün canlı yayımlanacak Kadın sorunları ve çözüm önerileri masayayatınlıyor Kfiltür Servisi - Umuda, çözüm üretmeye yö- nelik; kadınlann aynı sorunlan yaşadığınm far- kında olan; yargılama, kıyaslama yerine hayatı değiştirmenin mümkün olduğunu gösteren bir program gösterime girecek TRT 1 ekranlannda, 'Aramızda Kalsın'. 'AramızdaKalsın'ın program sorumlululan Se- vinç Yeşiltaş ve Aylin Çetinkaya Program 28 Tem- muz'dan itibaren haftada beş gün 11.30 - 12.30 saatlari arasında canlı olarak yayınlanacak. Hedef kıtlesi yetişkin kadınlar olan programın amacı kadınlann yaşadıklan sorunlan çözmele- rini kolaylaştıncı öneriler ve yollar sunmak; ev kadını olmanın da önemli olduğunu anlatmak; ya- şadığı ortamda mutlu olabilme yollannı göster- mek; kadın olma bilincini geliştirmek ve kadı- nrn bir değer yaratmasını sağlamak. 'Aramızda Kalsın', kadınlann sorunlanna çö- züm bulmaya yönelik çalışmalar yapan kadın dernekleri ile kadın izleyicileri buluşturarak ör- nek hikâye yöntemiyle stüdyoda gerçekleştirile- cek. Yapılan araştırmalar sonucunda yurt çapın- da 369 adet kadın derneğinin olduğu ve bu der- neklerin etkin bir şekilde çalıştıklan saptanmış. Bu dernekler arasında seçilecek olan kadınlar programa konuk edilecekler ve kendi öyküleri üze- rinden izleyicilere o dernekten nasıl yararlandık- lannı anlatacaklar. Programrn ilk dakikalarında tüm yurttan top- lanan kadm ve çocuklara yönelik ücretsiz sunu- lan hizmetlerle -ücretsiz kontroller yapan hasta- neler, ücretsiz kültür gezüeri yaptvran vakıflar vb..- ilgili duyurular da yapılacak. YAZIODASI SELİM ÎLERİ Edebî Salonlar İstanbul'da, on dokuzuncu yüzyılın sonunda, yirminci yüzyılın başlangıcında, salonlar devri başlamıştır. Edebiyat-ı Cedide romanı, satonlarda, hanım- larla beyleri artık bir araya getirir. Salonlardaki ha- nımlar, erkekler karşısında utangaç, çekingen değillerdir. Ne var ki geleneksel değer yargısı olanca bas- kısını kurmakta gecikmez: Istanbul yakastnda oturanlann, "Şişli aileleri"ne lanet yağdırmaya başlaması o günlere rastlıyor. Mehmed Rauf'un eserini okuyanlar, salonlar- daki edebiyat, sanat düşkünü hanımlann ağırbaş- lılıkla anıldığını saptariar. Birsonraki kuşak, başta Peyami Safa ve Söz- de Kızlar, hemen ardında Yakup Kadri ve Kira- lık Konak, Sodom ve Gomore, sefahat uçurumu- na düşmüş Şişli ailelerinden adamakıllı ürkmüş- lerdir. Peyami Safa umırtsuzdur, bu salonlardan hiç- bir şey çıkmaz demeye getirir. Yakup Kadri, her ikı romanının kadın kahramanınatrajik bir son ek- leyerek daha hoşgörülü olmaya çalışır... Oysa, Cumhuriyet döneminde, özellikle Istan- bul ve Ankara'da edebî salon sahibi, gerçekten aydın hanımlar yaşamıştır. Bu salonlarda çoğu kez sanat sorunlan konu- şulmuş, tartışılmış, yeni edebiyatçılann, genç sa- nat adamlannın yetişmesine olanak sağlanmış- tır. Zaten Cumhuriyet dönemi, hayatlanna sanat- tan umut aramış kişileri, özellikle hanımiarı sim- geleştirmiştir. Şükûfe Nihal aklıma geliyor Ye- terince sanat soluyamadığı için usul usul ölen ka- dın şair... Edebiyatçılann yanında yer almak mıydı o sa- lon sahibi hanımların isteği? Çok düşündüm. öyle sanıyorum ki, hemen hepsi edebiyatseverdi, gerçek birer okur, gizli eleşıirmen, belki gizli şair, romancı, gerçek bir ko- nuksever... Bu atmosferin son günlerineyetiştim. Cumhu- riyetin ilk kuşağının, yıkık bir imparatorluktan devraldığı bazı incelikleri yenilikçi görüşle nasıl ustaca kaynaştırdığını şaşırarak izlemişimdir. Sözgelimi Nahrt Hanım'ın salonu. Taksim Ge- zisi'ne bakan bir apartman katı. Cumartesi ak- şamları orada toplanılır. Bu salonda Hüseyin Cahit Yalçın'ın Fikir Ha- reketleri dergisinin bılmem kaç yılından kalma cilt- leriyle son açılan bir resim sergisinin tanıtmalığı birbirine bitişik durur, sanat ve küttür, güncelle de- ğil, süreklilikle, kalıcılıkla anlam kazanır... Söyleşiler de o yoldadır. Fikir Hareketleri' nin say- falannda yer almış birtartışmaya geri dönülebi- lir. Hemen öncesinde Edip Cansever'in 'yeni' şi- ir krtabı tartışılmıştır. Hemen sonrasında, Kent Oyunculan'nın yeni, o sezondaki oyunları tartı- şılacak... Bugün edebiyat insanlarının bir araya gelip, hele hele edebî salon sahibi, aydın bir hanımın gözetiminde sorunlannı konuştuklannı değil ile- ri sürmek, düşlemek bile olasız. öte yandan edebiyat, kardeşi sanatlarla da bağını koparmış gibi. Resim sanatı için incelikli yazılar yazmış nice edebiyatçımız vardı. Res- sam, şairin dizesinden, romancının dünyasından etkilenebiliyordu. Şimdilerde Ahmet Oktay resimle yakınlığını koruyor. Tülay Tura da bir sergisinde, edebîese- ri esin kaynağı bilmişti. Tülay Tura'yla Ahmet Ok- tay'ın hayatı paylaşmalan mı yol açıyor acaba bu sanat iç içeliğine? Resimsiz bir edebiyat düşünülebilir mi? öykü- ler, konular, kişiler önce birer resimdir bende. O resimleri göremezsem, yazı yazamam. Ressam- lanmıza borçlarım ödenecek gibi değil... Ama 'bugün' garip bir yalnızlık yaşanıyor. Bil- miyorum, başka arkadaşlar için de geçerli mi: Ya- zıp çizdiklerimi kimselere okumuyorum; yayım- ladıklanm için kimse pek bir şey söylemiyor ba- na. Derin sessizliğin ortasında, ıssız denizde, ha- rap teknenin yol almaya çabalaması gibi bir şey... Takvimde iz Bırakan: "Canan ki gündüzleri gelmez,I Akşam görünür havz üzerinde!" Ahmet Haşim. VA KF1 ltl>klye n Gelecek Gürencest LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI 80. YIL KUTLAMALARI 24 Temmuz 2003 Perşembe - İZMİR 10 00 Çolenk Töreni ve Yelken Gösterısi (Cumhuriyet Meydanı) Karşıyaka Spor Kulübû 16.30 Lozan 80. Yıl Kutlamalan Açılış Konuşmaları (Izmır Sanat) Inönu Vakfı Başkanı özoen TOKER Izmır Buyük Şehır Bld Bşk Ahmet PIRİŞTINA ÇYDD Gen Bşk Prof Dr Türkan SAYLAN Izmcr Valısı Yusuf Ziya AKSU 17.00 Piyano Dinletisl - Batu Şene r (Izmır Sanat) 17.15 Ara 17.30 Lozan Belgeseli .Jzmır Sanat) 17.45 Panel "80. Yılında Lozan Banş Antlaşması" (IzmırSanat) Panel Yönetlcisi : Prof Dr Erdal INÖNU Konuşmacılar : Prof Dr Türkel MINİBAŞ Prof.Dr Fent Hakan BAYKAL, Yrd Doç D- En,s TU'-CA, Err Buvukelçı/Mılietvekıl OnLr OYMEN 19.30 Resepsiyon - IzTiır Buyukşehir Beledıyesı Kuartet Grubu Eşiığmde ;lzmı' Sanat Bahçesı) 20.30 Zeybek Gösterisi (Cumhuriyet Meydanı) Ege Unıversıtesı Konservatuar öğrencılen 20.45 Lozan Belgeseli (Cumhuriyet Meyaanı) 21.00 Izmir Buyük Şehir Balediyesi Kent Orkestrası Konserı Şef Huseyın ÇEBİ {Cumhuriyet Meydanı) CUniHURiVET 8OYflŞinDR SERIK ICRA MÜDLTRLLĞÜ'NDEN MENKULUN AÇIK AKTTIRMA İLANI DosvaNo 2003 l84Tal Satılmasına karar senlen »avnmenkulün cınsı. kıymetı. adedı \e e\safı. A- 15 000 000 OÖO'-TL muhammen bedellı 34 BH 0680 plaka sayılı Fıat Sıena marka 1.4 AC pacıfic mavısı renkte 6 7 35408 motor. 062^5561 şasi nolu 2002 model araç, B- 15 000 000.000 -TL muhammen bedellı 34 AF 1804 plaka sa>ılı Renault Clıo Symbol marka 1.4 AC gümüş renkte R028139 motor. 23167623 şası nolu 2001 model araç, C- 15 000 000 000 -TL muhammen bedellı 34 ZY 8311 plaka sayılı beyaz renkte Fıat Sıena marka araç Satış şartları: 1- Bınncı açık artürma 05.08.2003 günü 34 BH 0680 plakalı araç saat 10 00-10.05. 34 AF 1804 plakalı araç saat 10 10-10 15. 34 ZY 8311 plakalı araç saat 10 20-10 25 ara- sında Senk Karadayı beldesı Hasan Dağlı Yedıemın Deposu'nda >apılacaktır. Bu arttırmada muhammen kıymetlerının yüzde 75'ını \e ruçhanlı alacaklar toplamını ve satış masraflannı geç- mesı şartı ile ıhale olunur. Bo>le bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartı> la arttırma 06 08.2003 tanhinde a>nı yer \e saaılerde ikincı arttırmava çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse ılanda göstenlen surerun sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar ki arttırma bedelı malın tahmın edılen kıvmetının yuzde 40'ını bul- ması ve satış ıste\enın alacağına ruçhanlı olan alacaklann topla- mından fazla olması \e bundan başka paraya çe\ırme \e paylaş- tırma masraflannı geçmesı lazımdır Bovle bir bedelle alıcı çık- mazsa satış talebı cluşecektır 2- Arttırma>a ıştırak edeceklerın tahmın edılen kıjmetlerın )Tİzde 20'si nıspetınde pey akçesi ve- ya bu mıktar kadar banka temınat mektubunu \ermelen lazım- dır Satış peşm para ıledir. ıstenıldığınde \edı günü geçmemek üzere mehıl verılebılır. Satış bedeli uzerınden vasal oranda KD\ . ıhale damga resmı. alıcı tarafından vatınlması gereken tescıl harç \e masrafları ile teslım masraflan alıcıya aıttir Men- kulün aşnından olan bınkmış vergısı \e tellalıye resmı satış be- delınden ödenır 3- Ihaleye katılıp daha sonra ıhale bedelini >a- tırmamak suretıyle ıhalemn feshine sebep olan tum alıcılar ve kefıllen. teklıf ettıkleri bedel ile son ıhale bedeli arasındaki fark- tan ve dığer zararlardan ve aynca temerrut faızinden müteselsı- len mesul olacaklardır. Ihale farkı ve temerrut faızı ajnca hük- me hacet kalmaksızın daıremızce tahsil otunacak, bu fark, varsa öncelikle temınat bedelinden alınacaktır. 4- Şartname, ılan tan- hınden itibaren herkesın görebılmesi için dairede açık olup mas- rafı verildiğı takdirde isteyen alıcıya bir ömeğı göndenlebilır. 5- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını ka- bul etmış savılacaklan. satış ılanının teblıgat yapılmayan ılgilı- lere gazete ile ılanen teblığ yenne kaım olacagı başkaca bılgı al- mak ıste>enlerin yukanda yazılı dosya numarasıyla müdürlüğü- müze başvurmaları ilan olunur. Basın: 35177 TÜRK GENÇÜĞİNE HİZMET VAKFI LOZAN GÜNÜ KUTLU OLSUN Lozan Konferansı'nın 80. yıldönümü nedeniyle düzenlemiş olduğumuz program aşağıdadır. Bilgüerinize sunulur. Düzenleme Kurulu Adına Ikinci Başkan Prof. Dr. Güngör ŞATIROĞLU Program: Tarih: 23 Temmuz 2003 Yer: İNÖNÜ ANITI Saat: 10.30 1) 23 Temmuz Çarşamba günü saat 10.30'da Maçka'da İNÖNÜ'nün heykelinin önünde çe- lenk merasimi; 2) Saat 18.00de İTÜ Gümüssuyu Makine Fakültesi Dr. Ortian ÖCAL GİRAY Konferans Salonu. Konuşmacı: YEKTA GÜNGÖR ÖZDEN (Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı). 3) Ismet İNÖNÜ'nün 1938 yılında yaptığı Cumhurbaşkanlığı yemini ve konuşmalan, Lozan Konferansı'na ait slayt gösterısi. Prof. Dr. Güngör ŞATIROĞLU'nun arşivinden sunulacaktır. LOZAN BARIŞ KONFERANSI'NIN 80.miKUTLANIYOR Sunuş Konusması : Nızan MOROĞLl' Ist. Kadjn Kuruluşlan Bırliğı K.ocrdınatoru Açış Konu^ması : Gfibün BİLGEH.4N CHP Ankara Mületvekdı - tuönü Vakfi Bşk. Yari Saydam Gösterisi SEVR'denLOZAN'a Haaılayan : Meriç VT;LİDEDEOĞLl Araştırmacı Yazar Seslendırenleı : IstanbulDevletTıyatrosuSanatçılan AH Dİ ŞENXALK.\R - Özgör ERKEKLİ - L*veıt GÜNER - Nişan ŞİRİIVVAN Saydam Sorumlusu • Özlem ÖZKARAM Tiyatro Sanatçısı Konferans LOZAN'dan GÜNÜMÜZE Konuşmacı Prof. Dr. Mümtaz SOVSAL Bağımsız Cumhunyet Partısı Genel Başkanı Tarih Saat : 24 Temmuz 2003 Perşembe 11.00-14.00 Yer : The Marmara Oteli Balo Salonu - Taksim Düzenleyen : tstanbul Kadın konıloşlan Birttfi etkınliklen çerçevesınde Kadın Araştırmaları Derneği Giriş Serbesttir KADtRLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo-2003'680 Davacı D S 1. Genel Müdürlügü vekıh Av Nesnn Yaşar tarafından davalılar A.U Gumüşlü ve arkadaşları aleyhine açılan kamu- laştırma bedelının tesbıtı \e tescıl davasının mahkememızde yapılan tensıp karan gereâmce; Davacı D S I Genel Müdurlüğu tara- fından Sumbas ılçesı Alıbeylı Köyü 652 (7 26) parsel sayılı taşınmazdan 1652.96 m2'îık kısmının mülkıvetının m2'sı 1 150 000.- TL'den ve 655 (726) parsel sayılı taşınmazdan 1603 82'lık kısmının mülkıvetının m2'sı 1.150 000 -TL'den tarla cınsındekı ve ma- liklerı Alı Gumüşlü \e müştereklen olan taşınmazın D.S.I. Genel Müdürlügü tarafından kamulaştınlmış olup. Kamulaştırma Ka- nunu'nun 14. maddesı geregınce teblıgat gününden itibaren 30 gun içensınde kamulaştırma ışlemıne karşı ıdarı yargıda ıptal dava- sı açanlann dava açtıklannı ve yürütmenın durdurulrnası karannı belgelendırmedıklerı takdirde kamulaştırma ışlemının ve mahke- rnece tesbıt edılen kamulaştırma bedeli üzennden taşınmaz malın değenne ılışkm tüm savunma ve delıllenn tebhğ tanhmden iti- baren 10 gün içensınde yazılı olarak bildırilmesı gerektığı hususu ılan olunur 27 06 2003 Basın 34304