04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2TEMMUZ2003SALI CUMHURİYET SAYFA JLÎJJvl_FIN \J3X1. [email protected] 13 Memursürünüyor ••-\ •• ışçııse oıu Çarpık sistemyüzünden asgari ücretli, kamudaki bir genel müdürden 120 milyon lira daha çok vergi öder hale geldi FATMAKOŞAR Gerek işçigerek ışveren temsikilennin sürek- li yakındığı SSK. primleri "dudakuçuklatacak" düzeye ulaşü; artık bir asgari ücretli kamuda ge- nel müdür düzeyindeki bir memurdan ortalama 120 milyon lira daha fazla vergi ödüyor. SSK pnmlerindeki fahış artışlar maaşlara ise yansımı- yor. SSK'li bir çalışan aynı düzeydeki kamu gö- revlisine göre daha çokprim öderken emekli ma- aşı çok daha düşük düzeyde kalıyor. Memur emeklısinın aylığı SSK'linin üç katını aşıyor. SSK'de pnme esas üst kazanç 2 milyar 290 mil- yon lira. Bu sınırdan prim ödeyen bir SSK'li, sa- dece 570 milyon lira tnaaş alabilıyor. Genel müdür düzeyınde bir memurun 2 mıl- yar 375 milyon lira civanndaki maaşından Emek- li Sandığı'nın kesıntisı ortalama 200 milyon hra civannda. Vergi kesintısi de 82 milyon lirayı bu- luyor. Söz konusu memurun emekli aylığı ise 1 milyar 839 milyon liraya ulaşıyor. Türk-tş Araş- tırma Merkezı'nden NanukTan. bunu kamuda çalışan bir genel müdürün, Emekli Sandığf nda © SSKİı bir çalışan aynı düzeydeki kamu görevlisine göre çok daha yüksek prim öderken emekli maaşı daha az. Ust sınırdan prim ödeyen bir SSK'lr, 2 milyar 290 milyon lira prim ödüyor. Aldığı maaş 570 milyon lira. Kamuda bir genel müdürden Emekli Sandığı kesintısi; 205milyon lira. Aldığı maaş ise 1 milyar 839 milyon lira. prim kesintisi yapılmayan kazançlanna bağlıyor. Emekli Sandığı'na tabi bir genel müdürün özel hızmet tazminatı, makam göstergesı. temsil öde- neği gıbı ek kazançlanndanprim kesilmiyor, an- cak emekli aylığının hesaplanmasında bu ek ka- zançlar dıkkate alımyor. SSK'de kazançlann tamamından prim kesin- tısi yapılırken Emekli Sandığı kapsamında ka- zancın yüzde 62'sı prim kesintisine uğramıyor. En üst düzeyden (2 milyar 290 milyon 79 bin 100 lira) prim ödeyen SSK'li kazancının yüzde 30'unu bile emekli aylığı olarak alamıyor. Emek- li Sandığı'nda ıse emekli aylığı, prime esas ka- zancın yüzde 130'unu aşıyor. Asgari ücretli SSK primlenndeki artış o denli yüksek ki ar- tıkbir asgari ücretli bile en üst sınırdan pnm öde- yen bir kamu çalışanından çok daha yüksek mik- tarda vergi ödüyor. Türkiye Serbest Muhasebe- ci Malı Müşavirler ve Yeminlı Mali Müşavirler Odalan Birliğı'nın (TÜRMOB) aylık yayın or- ganı "Büanço w nun temmuz ayı sayısında asgari ücretlinın işverene maliyetinin 427 milyon 275 bin 774 lira olduğu hesaplandı. Yapılan hesapla- maya göre, söz konusu rnaliyetin 201 milyon 276 bin 774 lirası sosyal güvenlik ve vergi kesintile- ri oluşturdu. Buna göre, eline net olarak ayda 225 milyon 999 bin lira para geçen asgari ücret- li, genel müdür düzeyindeki bir memurdan orta- lama 120 milyon lira daha fazla vergi ödüyor. Kayıtdışınıteşvik TÜRMOB'un çalışmasında, 1 Temmuz'dan itibaren SSK primine esas kazancın alt ve üst sı- nırlannın yüzde 16.5 oranında arttınldığına dik- kat çekilerek bu artışlann kayıt dışıhğı teşvik et- tiği belirtildi. Buna göre, primlerin yüksek olma- sı ve diğer olumsuz koşullar nedeniyle Türkiye genelinde herhangi bır sosyal güvenlik kurulu- şuna kayıtlı olmadan çalışanlann sayısı 10 mil- yon 93 bin kişiye ulaştı. Kentlerde istihdam edi- lenlerin yüzde 34.5'i kayıt dışı olarak çalışıyor. SSKprimlennde alt sınır 393 milyon 99.9 bin li- radan 458 milyon 15.8 bin liraya, üst sınır da 1 milyar 965 milyon 499.8 bin lıradan 2 miryar 290 milyon 79.1 bin liraya yükselmişti. Arap sermayesine tahvil • İSTANBUL(AA)- Körfez sermayesinı Türkıye'ye çekmek için öngöriilen varlığa dayalı tahvil ^Sukuk İcara) enstrümanınm hayata geçınlmesi içın son aşamaya gehndiği bildınldi. Esentepe'deki yeni genel müdürlük bınasının açılışuıda konuşan Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, "Faizsiz tahvil ya da varlığa dayalı tahvil olarak adlandınlan çalışmalar bir yıldır sürüyor. Hukuki olarak bir açık olmaması açısından incelemeler yapıhyor. Model oluşmuş durumda" dedi. Volkswagen küçülüyor • Ekonomi Servisi - Alman otomobil üreticisi Volkswagen, yılın ilk yansında satışlarındaki yüzde 8'hk düşüşün ardından çalışan sayısını yüzde 16 oranında düşürme karan aldı. Brezılya'dakı 5 fabrikasında toplam 24 bin 800 çalışanı olan şirket, 4 bin çalışarun işine son vermeyi planlıyor. kk 500fipmaiçin geri sayım • İSTANBUL(AA)- Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşu yann açıklamyor. îstanbul Sanayi Odası'nın Türkiyenın "500 Büyük Sanayi Kuruluşu" 2002 yılı raporunun sonuçlan, ÎSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük tarafindan kamuoyuna duyurulacak. lSO'nun 35 yıldır geliştirerek sürdürdüğü çalışma, kuruluşlannın durumlanna ilişkin önemli bilgiler sunuyor. İç borç 175 katrilyonu aştı • ANKARA (ANKA) - Devletin ıç borç stokundakı büyüme haziranda da sürdü. Hazine Müsteşarlığf nın haziran sotvu itibanyla açıkladığı verilere göre, iç borç stoku 1.3 katrilyon lira artarak 175.3 katrilyona ulaştı. 242 milyon dolar azalan dış borç stoku ise 60 milyar dolara geriledi. Buna göre. toplam ıç ve dış borç stoku 183.3 milyar dolar oldu. Hazine. haziranda 8.3 katrilyon lirahk iç borç geri ödemesine karşılık 10.7 katrilyon lirahk net borçlanmaya gitti. 62 emekliye aylık ortalama 165 milyon lira fazla ödeme yapıldığı ortaya çıktı Emekli Sandığı'nınyanlış'aylıkhesabı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) - Çevre ve Orman Bakanlığrnın birleşmesinin ar- dmdan jeolog, jeomorfolog, fizikçi, mate- matikçi, istatikçi gıbı unvanlardan 1. derece- den emekliye aynlan memurların ek göster- gelerinin 3 bin 600'den 3 bine düşürüldüğü, ortaya çıkan bu kanşıklık sonucunda 62 emekliye "fazla ödeme" yapıldığı bildirildi. Emekli Sandığı Genel Müdürü Naci Yatbaz, ilgili memurlara 1 Haziran 2003 tarihinden itibaren borç çıkanlacağını, bunun da 1 ay için 165 milyon lira olduğunu açıkladı. Yatbaz, Emekli Sandığı'nın "son 5 yıfchr on binlerce emekliye fazla ödeme yapüğı, bu- nu da yeni fark etti$" yönündeki haberleri yalanladı. Yatbaz, 1994 yıhnda çıkanlan ka- nun hükmünde kararnamede, teknik hizmet- ler sınıfında yer alan ve 4 yıllık yükseköğre- tim mezunu jeolog. hidrolog, jeomorfolog, jeofizikçi, fizikçi, matematikçi, istatistikçi, ekonomıst ve kimyager unvanlanndakiler- den l'incı derecede bulunanlara 3 bin ek gösterge verildiğini kaydettı. Dığer mühendısler içın ise 3 bin 600 gös- terge öngörüldüğüne ışaret eden Yatbaz. da- ha sonra bu hükmün Anayasa Mahkeme- si'nce iptal edildiğini anımsattı. Yenikanun Genel Müdür Yatbaz, 1 Mayıs'ta kabul edilen ve 8 Mayıs 2003 tarihinde Resmi Ga- zete'de yayımlanan Çe\Te ve Orman Bakan- lığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile bu unvanlann ek göstergelerinin yeniden düzenlendiğini belırttı. Yatbaz. bu çeTçevede jeolog, hidrolog, je- omorfolog, jeofizikçi. fizikçi. matematikçi, istatistikçi, yöneylemcı. ekonomıst ve kim- yager unvamnı almış olanlardan 1. derecede bulunanlann ek göstergesinin yeniden 3 bi- ne düşürüldüğünü söyledi. Yatbaz, bu ne- denle söz konusu unvanlardan emekliye ay- rılanlann aylıklannın yeniden hesaplandığı- nı kaydetti. TOFAŞ, 32 yılda 2 milyon araca ulaştı Nostaljiden teknolojiyeyolculuk Ekonomi Servisi - TOFAŞ, 32 yıl önce, Türkiye otomotiv endüstrisinin ilk ürünle- ri arasında yer alan Murat 124 ile başladığı üretim hayatında, 2 milyonuncu otomobi- line ulaştı. TOFAŞ Bursa Fabrikasrndaüre- teceği 2 milyonuncu otomobil, 26 Tem- muz'da düzenlenecek törenle üretim ban- dından inecek. KuruluşundaMurat 124 mo- deli ile seri üretime başlayan Tofaş, 1977 yı- lında Murat 124'ün üretimine son vererek çok büyük ticari başan elde eden "Kuş Se- risTni üretmeye başladı. TOFAŞ, "Şa- hnT'le başladıgı seriye 1981 yüında "Kar- tal" ve "Doğan"ı, 1983 yıhnda da "Ser- çe"yi ekledi. Otomobil modellerini 19% yılında "Tempra", 1993 yılında "Tîpo". 1994 yılında da "Uno" ile çeşitlendiren TO- FAŞ'ın Bursa'daki fabrikası, bugüne kadar 24 değişik otomobil ve hafıf ticari araç mo- dehnin üretim merkezi oldu. Tofaş, bugün yılda 250 bin adet araç üretebilecek kapa- siteye sahip bir işletme haline geldi. TOBB uyardı SSKsistemi güvence sağlayamryor ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), sosyal güvenlik sisteminin ekonominin kara deliği haline geldiği- ni belirterek, sosyal gü- venlikbarışına acil ihtiyaç duyulduğunu bıldirdi. TÖBB'den yapılan açıkla- mada, sosyal güvenlik sis- teminde primlerin tahsil edilemediği, buna karşılık harcamalann giderek art- tığı kaydedilerek sistemin sosyal güvence sağlaya- madığına dikkat çekildi. Sorunun sistemuı doğru yönetilmemesinden kay- naklandığı belırtilen açık- lamada, sistemde yapısal bir değişime gıdilmesi is- tendi.Açıklamda su öğele- re dikkat çekildi: • SSK ve Bağ-Kur'la ilgili reform yasalan, TBMM'den hızla çıkanl- malıdır. • SSK priminin alt sının asgari ücretin 1.5 katıdır. Bu durum SSK prim tabanını sanal hale getirmiştir. Primler ger- çekçi bir tabana oturrur- malıdır. Prim tabanı as- gari ücretle eşitlenmeli- dır. Amerika'nm Türkiye'ye vermeyi öngördüğü 1 milyar dolarlık yardım yolda Babacan-Pearson yardmn görüşecek • Amerikan tarafının 1 milyar dolarlık yardımla ilgili Türk tarafına bir ay önce 'anlaşma taslağı' gönderdiği ortaya çıktı. Bakan Babacan"ın taslağı görüşmek üzere bir iki hafta içinde Amerika'ya gitmesi bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD'nin Türkıye'ye vermeyi öngördüğü 1 milyar dolarlık yardımın bugün Devlet Bakaru AB Babacan ile ABD Büyükelçisi Robert Pearson arasında yapılacak görüşmede ele almacağı öğrenıldi. Pearson, dün bir grup gazeteciye yapüğı açıklamada, ABD yönetiminin Türkiye'ye 1 milyar dolarlık yardım içın bir ay önce "anlaşma taslağı" gönderdiğini belirterek bunun hâlâ incelendiği yanıtını aldıklannı açıkladı. ABD Büyükelçisi Robert Pearson, Washington'a Hazine uzmanlarmm davet edildiğini de ifade etti. Devlet Üretkiyekooperatifdesteği CAN HACIOGLU ESKİŞEHİR - Pancar Ko- operatifi, üyelerinın ürettiği alternatıf ürünler olarak bili- nen ayçiçeğı, mısır, arpa ve buğday gibi mahsulleri piya- sadan çok daha yüksek fiyat- larla satın alarak Toprak Mah- sulleri Ofısi'nin (TMO) yapa- madığını yaptı. Pancar Ko- operatifi Yönetim Kurulu Başkanı HafflÜnal, u Geöp ge- çen iktidarlar şekerpancan üretimimizi EVlF'nin verdiği direktifler doğrultusunda da- ralttüar. Biz de çare olarak üyelerimizi alternatif ürünleri yetiştirmeye yönelttik" dedi. Üyelerini ayçıçeği, mısır, arpa ve buğday gibi ürünleri yetıştirmeye yönelttiklerini ifade eden Ünal, son 3 yıldır üyelerinın yetiştirdikleri ürün- leri piyasadan daha yüksek fi- yata aldıklanm kaydetti. Ünal, hükümetın açıkladığı taban fiyattan çok daha yüksek fi- yata üyelerinden buğdağ al- dıklanna değindi. Bakanı Alı Babacan'ın söz konusu taslakla ilgili görüşmelerde bulunmak üzere bir iki hafta içinde ABD'ye gideceği öğrenildi. 1MF programı gereği, Amerikan yardımının 1 milyar dolar nakit olarak değil, 8.5 milyar dolarlık kredi olarak kullaruknası öngörülüyor. DtE ARAŞTIRMASI: 'İmalat'ta kapasite kullanımı arttı ANKARA (AA) - DtE, imalat sanayiinde bu yılın haziran ayında, üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanımının yüzde 80.4 seviyesınde gerçekleştiğini açıkladı. DÎE'nın. 779 işyerinde yaptığı ankete göre, kapasite kullanımı, gıda ürünleri ve içecek ımalatında yüzde 68.3, tütün ürünleri imalatında yüzde 71.1, tekstilde yüzde 74.3, tşletmelerin tam kapasiteyle çalışamama nedenlen arasında ıse yüzde 681'lık oran ile iç pazarda talep yetersizliği ilk sırada yer aldı. İŞÇİNİN EVRENtNDEN ŞÜKRAN SONER Çizgi Bizim coğrafyamız, dünya gelişmelerinin bi- ze rağmen yaşamımız üzerinde güçlü etkileri, il- gisizliği yaşam biçimi olarak seçmeye çalışsak da dünyada olup bıtenlere tümden seyirci kal- mamızahiç elvermedi. Şimdilerde komşulanmı- zın başımıza açtıkları belalar yetmiyor, dünya- nın jandarması. giderek açığa çıkan emperyal güç gösterilerî ile başımızın üzerinde boza pi- şiriyor. Deyim şık kaçmayacak ama ABD hapşırdık- ça biz yatağa düşer hale geldik... Sermayemi- zin, medyamızın büyük patronlan, Amerikancı aydınlarımız, siyasetçilerimiz aksini inatla sa- vunsalar da ikinci tezkere belasında iyi sıyırtmış Irak bataklığının içine düşmekten kurtulmuş- tuk. Derken Erdoğan hükümetinin gizli karar- namesi gündeme geldi. Sınırlarını bılemediğimiz ölçülerte üslerin kullanılması izni verildi. Hukukçular gizli kararnamenin anayasa, hu- kuka aykırılığında birieşseler de gelecekte Er- doğan hükümetini yüce divana götürebilecek nitelikte bir suç oluştuğu ortaya çıksa da gizli kararnamenin üstüne gidilmiyor. Sadece savaş karşıtlarının yargı yoluyla hükümerten hesap sorulması yolunda girişimleri gündemde. Iş bu kadarla da kalmıyor... Irak'ta sıkışan ABD, bir yandan kendisini gü- venlikte hissettiği tek yer olan Kuzey Irak'ı Tür- kiye'ye kapatmada askerlerimize çuval geçimne eylemi ile son darbeyi indirmiş bulunuyor. Di- ğer yandan asıl bataklığa saplandığı Irak top- raklarında Türk askerini tampon olarak gör- mek istiyor. Asker verilmesi çağnsını başka ül- kelerle birlikte Türkiye'ye de yapmış bulunuyor. ABD ile ilişkilerinı düzeltme paniği içinde olan AKP hükümetinin eğilimi bu çağnya olumlu ya- nıt vermek. Meclis'ten karar geçirmede kaygılı olduğu için de gizli karamamesini asker gön- dermeye de kullanmayı planlıyor. Tabii yine her kafadan bir ses çıkıyor. Tezke- re için tepinmiş olan koro, ne pahasına olursa olsun ABD ile ilişkileri düzeltmeden yana bas- tınyor. Erdoğan-Gül ikilisinin son demeçleri AKP iktidannın da aynı eğilim içinde olduğunu gös- teriyor. Gül'ün çuval eylemine, Türkiye'ye yöne- lik onur kıncı ABD uygulamaiarına rağmen er- telenmeyen ABD zıyareti, Erdoğan'ın başba- kan olmadan resmi kimliksiz Beyaz Saray ziya- reti kadar tehlikeli gelişmelere gebe. Önceki gün Koop-C'nin yaz söyleşileri etkin- likleri kapsamında, bu konularda uzman iki ki- şiyi satır araları ile, dikkatle dinlemeye çalış- tım... Doç. Dr. Mensur Akgün ile emekli kora- miral Atilla Kıyat'ın belki de dünyaya bakış çiz- gileri birbinnden çokfarklı. Ancak uzmanlık çiz- gisinde buluştuklan noktalar bence çok önem- li... ABD'nin emperyal, dünyaya egemen ve sınır tanımaz güç kimliğinde, uluslararası ilkelere uy- mak gereğini duymadan saldırgan politikaları- nı uygulamakta olduğu gerçeğinde birleşiyor- lar. Hele 11 Eylül sonrası geliştirilen stratejide kaba güç gösterisinin öne çıkarılması, bugüne kadar uyulmasına çalışılmış, bütün evrensel sözleşme, değer ve ölçülerin ayaklar altına alın- dığı tartışılmaz. ABD kendi çıkartannın ekseninde geliştirdiği politikalarda dünyanın çeşitli kilit noktalarında istikrarsızlığı yaratan, sonra da istikrarsızlığı ön- leme adına müdahale eden baş aktör rolünde. Örneğin enerji kaynaklannın ana odaklarında demokrasi, ıstikrardan söz edilemıyor. Emper- yal güç içın aslında demokrasi değil, kendisi ile uyum önemli. İki uzmanın birleştikleri önemli bir başka nok- tayakın gelecekte ABD emperyal gücünün, he- le de askeri boyutu için alternatif güçten söz edilemeyeceği. ABD bir on yıl sonra kendine dönük her tür silahlı saldırıya karşı otomatik gü- venlik sağlama aşamasmda. Ancak gelişmiş ABD silahlı gücüne alternatif yaratmak ne ka- dar olanaksız görünse de siyasal karşı duruş o ölçüde olası. Sadece dünyada savaş karşıtı, banştan ya- na güçlü ittifaklarla da değil. Ekonomtk, siyasal ülkeler arası ittifaklar, ABD'nin kendi içinde ka- çınılmaz gelişecek karşı duruşlar da etkin, cay- dıncı rol oynayacaklardır. İki uzmanın Türkiye, iktidar politikalanna yö- nelik eleştirilerinde ise ağırlık dengeli bir çizgi- nin tutturulamamasında, daha doğrusu politi- kanın bile olmamasında. ABD ile bozulan ilişki- lerde, ABD kaynaklı açıklamalar bile tezkereyi göstermiş olsa da gerçek neden değil. ABD'nin öfkesinin odağında kendisine verilmiş olan sö- zün gereğinin yerine getirilmemesi, yanıltılma- sı, ona göre plan yapıp yola çıkmışken geri dönmek zorunda kalması var. Gücüne tapan ABD yönetimi, önüne konulan engeli içine sin- diremeyip, Türkiye'ye yönelik düşmanca çıkış- lar yapıyor. Işte tam da bu nedenle AKP iktidannın, Gül'ün son ABD gezisi dahil kapalı kapılar arkasında verdiği, vereceği, altından kalkamayacağı söz- ler çok daha fazla önem, risk taşıyor... [email protected] işçiler davayı kazandı Isdemir çahşarana tazmiııat hakkı tSKENDERUN (AA) - Hatay' ın îsken- derun ilçesinde kurulu Isdemir'in Erdemir'e devredilmesinin ardın- dan işten çıkanlan işçi- lerden bazılan, açtık- lan davayı kazanarak tazminat alma hakkı elde ettiler. Avukat Gökhan AJ- gül, işçilerle birlikte düzenlediği basın top- lantısında, elde edilen tazminatm toplu iş sözleşmelennden do- ğan haklar olduğunu belirterek "Mücadele- mizde sendikamızın da yanımızda olmasmı is- terdik. Tüm hakedişle- rimizi ahncaya kadar yolunıuza devam ede- ceğjz" dedi. Avoıkat Gökhan Al- gül, kıdem tazminat- ları ve fazla mesaı üc- retlerine ilişkin açtık- lan davalann yıl sonu- na kadar sonuçlanma- smı beklediklerini ifa- de etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle