05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 TEMMUZ 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZİK .. ABDÜLCANBAZ PETROL SAVAŞLARI TURHAN SELÇUK UM fjû^.OOO HA7TA TÜFIK v£ 31.000 uAYRı Mu6»L|'M VAW>ıjl, ıM&İLfz. p p E VE OtAPAK Piyanist-besteci Mehmet Okonşar, yalnızca iyi-kötü ayrımı yapıyor üziksınırlanamazHATtCE TUNCER Türkıye'nın en önemlı klasık pı- yanistlerinden bin olan Mehmet Okonşar, yurtdışındaki konser ve re- sitallerinde ünlü müzik eleştirmen- lennden övgüler almış bir sanatçı- mız. Gramophone dergısının iinlü îngılız eleştirmenı pıyanist Bryce Morrison'un "21. yüzyıhn en önem- li pnanistkri arasına girecek" dedı- ği Mehmet Okonşar, vırtüözlük ka- nyen kadar müzık türlen arasında sı- nırlan zorlayan denemelenyle de ıl- gi çekıyor Geçen eyliil ayında "Aya Irini Badı Günleri"nde büyük bestecınin eser- lenni DJ muzığıyle bırleştırme gıbi cesur bir yakJaşımda bulunan Okon- şar, TRT 2 'de yayımlanan "Müzik Teknolojisi'' adlı bir dızı belgesel ve eğitıci programda klasik miizikle toplum arasında önemlı bir bağ kur- du. Okonşar son olarak ünlü caz pi- yanısti Kerem Görsev'ın yapımcı- îığını üstlendıği albümde Amerika- lı besteci GeorgeGershvvin'ın eser- lenni yorumladı. Okonşar, "Plays GershwnT albü- münde. "Rhapsodi in Blue-Mavi RapsodF'yle bırlıkte Gershwın'ın 21 esennı klasıkle cazı harmanlaya- rak sunuyor. Sınırları sevmlyor Henüz 11 yaşındayken beste yap- maya başlayan Okonşar, Ankara Devlet Konservatuvan'ndan sonra devlet bursu ıle Bniksel Krahyet Konsenatuvan'nda eğıtım gördü. 1982"de Anvers Uluslararası Genç Virtüözler Yarışmasf nda birincılık. 1989'da Parıs J.S.Bach Yarışma- sı'nda ıkincılık, Roma'da Chopın Derneği'nın düzenlediği "Uluslara- rası Etruira Ödülü Yanşması M nda bınncılik ve altın plaket kazanan sa- natçının, 1991 'de ABD'nın Utah eyaletınde bin yüz pıyanistın katıl- dığı "Gina Bachauer" yanşmasın- dakı yan fınal resıtalinın kayıtlan "Salt A LakeCity Lrve" adıyla Tür- kıye'de yayımlandı. Belçıka'da "Uhıs- lararası Çağdaş SanaÜar Akademi- s"nin düzenlediğı yanşmada kom- pozisyon dalında bırincilık kazanan Okonşar, Parıs, \ew York, Tokyo gıbı bırçok şehirde ünlü konser sa- lonlannda verdığı resıtallerdeki öz- gün yorumlanyla birçok makaleye konu oldu. Bachgününde pjpartlsl Eşı ressam Lale Okonşar ıle kur- duğu LMO kayıt stüdyosunda Kül- tür Bakanlığrnın katkılanyla dört CDden oluşan Bach 2000 serisıru çı- karan Okonşar, önümüzdekı eylül ayında Bach-DJpartısını yenılıkJerle bir kez daha sunmaya hazırlanıyor: "Bach günlerindeyine DJ partisi ola- cak. Hiçbir zaman ben klasik pıya- nistim, başka bir şey yapmam' gibi kendimi kanıtlamak ister bir rurum- da olmadjnı. Kendimisürekli olarak dektronik müziğe, çağdaş müziğe, ca- za, hatta pop müziğin kaliteli örnek- ierine açık rutmak istedim. Vani Bach böyle olmaz. şöyle olmaz' gibi dav- raruşı sevmiyorunı. Yalnızböyle fürleri birleştirdigin iz zaman çok h i de köfii de sonuç ala- MHrşiniz. Bu arük yapanın müzisyen- Lğine kalmış. Ben kendimi belirli dar bir kuhara kapatmak istemi- >orum. Böyle çahştıkça daha çok zevk alrvonım ve yaratıcıhğımın da- ha kamçılandığını hissediyorum. Oerçi olumhı karşıiandı. İnsan' ıma- jjnı nasıl etkıleyecek, klasik çevre- Okonşar, bilgilerini internette paylaşıyor O konşar, www.okonsar.com adlı internet sitesinde müzık teknolojileri konusunda bilgilerini paylaşıyor, elektronik posta grubuyla konuyla ılgilenenlerle haberleşiyor. Türkiye'de alanındaki tek e-posta grubuna iki ayda 60 kişi üye olmuş. Andante dergisine de yazılar yazan Okonşar, müzıkte iyi ve kötü dışında bir ayrım yapmaktan hoşlanmıyor: "Müzik suurianamaz. İyi müzik bana birtakun duygular veren, kafamdaki düşünceleri durduran, değiştiren heyecanlar, zevkler verea, benim 0 anda başka şey düşünmemi engeJkyecek kadar zihnJnıi meşgul eden müzikrir. Her müzik olabilir, pop, klasik, Kamboç>a folklorü de olabilir. Tamamen ticari kaygüarla standart rüketime yöneük >apılmış olan kötü müzikrir.'' * Vi enüz 11 yaşındayken beste yapmaya başlayan Mehmet Okonşar, "Hiçbir zaman 'ben klasik pryanistim, başka bir şey yapmam' gibi kendimi kanıtlamak ister bir tutumda ohnadun. Kendimi sürekli olarak elektronik müziğe, çağdaş nıüziğe, caza, hatta pop müziğin kahteK örneklerine açık tutnıak istedim. Yani 'Bach böyle olmaz. şöyle olmaz' gibi davranışı sevmiyonını" divor. ler nasıl karşılayacak' dhr e bir te- dirginlik duyabifir. Biraz tedirginlik obnadıdeğil ama beni çok memnun eden nokta salt klasik müzik dinleyicilerinin bile bu çabşmavı çok olunılu karşdamalan ve bunu çok övmeleri oldu." Türfcmürisyenleraçıkgörüşlü Türk muzık çevrelerının Avrupa- lılardan daha açık görüşlü olduğu- na ınanan Okonşar, bu deneyın Av- rupa'da yapılması durumunda da sert eleştınlerle kaşılaşabıleceğı dü- ^üncesınde. Bu yılkı partıyi ızleye- cek olan BBC ve Le Monde'dan ge- lecek müzik eleştirmenlennın yo- rumlannı merakla bekleyen Okon- şar, elektronik müzıkle de yakın- dan ilgileniyor: "Elektronik müzik belli bir rür müzik dcnıek değildir. Siz bir piya- no konçertosunu CD'den dinlediği- niz zaman elekronik müzik dinüyor- sunuz. Klasiknıüziği de konserdışın- da radyodan, CD'den dinlediğinizde de elektronik müzik devreye ginniş oluyor. Dola\ısrvia günümüzde dinlenen müziğin belki de viizde 99' u elektro- niktir. Ben klasikmüziğin orkestras- yonunu bilgisa>arortanıında vaprvo- rum. Bach'ın notalanm bilgisayar ortamında ve elektronik seslerle ye- niden işle>'erek hem konserdeki âlt- yapıda çalışan nıüziği hem de onun üsfüne benim \eni elektronikklavye- ler çalmamla \apfjk 0Bach konseri- ni. Bu insanlan dans ettirecek bir parti olacak. Asbnda Bachın da temennde dans \ardj. O bakımdan fikir olarak ori- jinalinedönük bir şe>'Bach'1 parti ha- vasmda sunmak. Popiikrleşrjrme ça- bası olarak algılanabilir. Benim için bunlar geçerii değü Ye- ni bir s? natsal etkinlik arayışıydı. Farkb şe>leri sesleri, sazlan birieş- tirerek \eni bir sanatsal oluşum yap- mak çabasındavdjm." Yurtdıgında tanınıyor Okonşar, yurtdışında Turkıyeden daha çok tanınıyor. Konserlennın yüzde binnı ancak Türkiye'de ger- çekleştırebılen sanatçı, bu durumun nedenını kendı de açıklayamıyor "Bütün girişimlerime rağmen Tür- kiye'de çok az konser veriyorum. Benden kavnaJdanan birşej degHGe- rek de\ ler kuruiuşlam la gerek özel kuruluşlarda dhelinı ki \abancı ku- ruluşlara yapcgım başvurularda viiz- de 40-50 olunılu cevap ahyorsam, Türkiye'de bu yüzde bire, ikiye dü- şüyor. Türkhe'de istediğim kadar aktivite yapamrvorum açıkçası. Ör- negin en son olarak iki büyük Pokın- ya orkestrasıyla konçerto çaldım. Çok iji orkestralar ve Polonya'da pi- \anist yok değil. Dünyanın en i>i pi- yanistleri Polonya'dan çıkrjor. 6 \il- dır Türkiye'de başvurularuna rağ- men bir orkesrrayla calamadım." Cershwln Doğan Müzik'in yenı kurulan "Jazz" bölümünün başkanhğını ya- pan Kerem Görsev. hazırladığı tele- vızyon programında Okonşar'in Gershwın'ın eserlennı çalması üze- rıne "Okonşar Plays Gershwin" al- bümü yapma fıkn doğmuş. Okon- şar, albümüne Gershwin 'ın hem şar- kılarını hem de pıyano ıçın daha klasıge yönelmiş olan preludlenni ve Mavı Rapsodfnm onjınal uyar- lamasını almış. Okonşar, öğrencılik yıllanndan beri Gershwin çalmayı seviyor: "Sadece Gershwin değil, caz mü- zisyenlerine de son derece açığım. Caz benim birinci ilham ka\nagım. Klasik ve caz sınırlan günümüzde tamamen erimişdurumda. Caz dans müziği olarak orta>a çıkmış olması- na karşın zanıanla daha entelekrüel oturup dinlenen bir müzik haline geldi. Günümüzde vapüan cazla çağ- daş klasik müzik arasında sınırlar yok. Gersvvin, caz \e kabare ekolün- den geuniş bir klasik müzik besteci- si. Ben Gerslnvin'de klasik müziğin evrenselb'ğini, zenginliğini buluyo- rum. Bu albüm kLısik \ecazm bir- leşmesL Bu eserlere caz olarak mı, klasik olarak mı yakJaştınız' dersenizflk16parça Gershvvin'm meşhur Bn>ad\\a> müzikallerin- den ünlü şarkıiann prvano aranj- manlan. Prelüdlere kadar ilk 20 parça- yı daha cazvari bir yaklaşımla seslendirdinı. Son üç dört parça- ya ise daha klasik bir yorum ge- tirdim. Türkrve'deki hem klasik hem caz dinJeyicisini birieştire- bilecek bir albüm oldu." Doğuştan yetenek Okonşar Türkiye'de doğuştan ge- len müzık yeteneği yüzdesinin çok yüksek olduğunu gözlemlemış: "Türki) e'de kaç kişi müzik eğitimi ahyor, kaç evde enstrüman var? Bu- na karşıhk birçokdünya çapında sa- natçımız var. Bu müthiş bir vetenek potanshelini orta>a çıkan>or. Müzi- ğe karşı çok vetenekli bir toplumuz, ben buna inamyorum. Ancak müzik pahab bir uğraş ve temel ihtrvaçlar karşılandıktan son- ra yapuabilecek bir uğraş. Bunu sağ- la>abilecek kaç aile var? Şu anda dı- şanda okuyan çocuklann burslan kesilivor." 'Neredesin Ey Kardeşfik' Ferhat Tunç'a sanatçı desteği TTn erhatTunç'un 2. Doğubeyazıt m~i Kültür Sanat ve Tunzm JL FestıvaJi 'nde yaptığı konuşma nedeniyle tutuklanması, sivil toplum kuruluşlannda olduğu kadar sanatçı dostlan arasında da tepkiyle karşıiandı. Müzik sanatçısı Suavi, Ferhat Tunç'un avukatlan aracılığıyla ilettiği notta "Basında iddia edildiği içerikte bir konuşma yapmadığını*' belırttığıni anlattı. Tunç, 7 Temmuz Pazartesi akşamı DEHAP Muğla il örgütünün Milas Amfî Tiyatro'da düzenledigi konserin ardından polis tarafindan gözalrına alındı. Tunç, 8 Temmuz günü Milas Cumhuriyet Savcıhğı'na çıkanldı. 22 Haziran 2003 tarihinde Ağn'run Doğubeyazıt ilçesinde düzenlenen 2. Doğubeyazıt Kültür Sanat ve Turizm Festrvali'nde yaptığı konuşmada U KAD£K propagandası yapöğı'' gerekçesiyle hakkında gıyabi tutukJama karan olan Tunç tutuklanarak Muğla Cezaevi'ne konuldu. Son albümü Neredesin Ey Kardeşfik' aîbümünde şarkılanyla "dosthık, banş, kardeşlik" çagnsı yapan Tunç, çeşitli illeri kapsayan Türkiye turnesine çıkrmştı. Türküler halkın 'Can Pınarı' Doktor Özdemir'in ikinci albümü çıktı O peratör Doktor Necati Özdemir, hekimliğin yanı sıra müzik çalışmalannı da başanyla yürütüyor. Üdnci albümü "Can Pınan" Seyhan müzik etiketiyle piyasaya çıkan Dr. Özdemir. kendisini, Anadolu ozanlık geleneğmi surdürmeye çalışan bu- âşık olarak niteliyor. Arabesk müziğin önde gelen ısimlerinden Ferdi Tayfur'un Amerika'daki doktorlann "kesüecek" dediği ayağını tedavi ermesjyle ısmini duyuran Dr. Necari Özdemir, Erzincan f ^. dogumlu. Lise m öğreniminı • Kahramanmaraş'ta <^9^4^ tamamlayan Özdemir, ^ ^ ^ ^ | K Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra genel cerrahi ve damar cerrahisi üst ihtisasını Almanya'da tamamladı. Almanya'da elinden bağlamasını düşürmeyen Necari Özdemir, ilk albümü "Can Daman"nı 2001 yılında çıkardı. Özdemir, Alevi deyişleri formunda bestelerden oluşan Can DamarTnda ozanlık geleneğinin kentlerde yaşatıldığını anlatma çabasından dolayı "Kent Oz*m" olarak aruiır oidu. Türkü söylemenin sosyal hayatın "şah daman" olduğunu "Can Daman"yla ıfade etmeye çalışan Özdemir, ikinci albümü "Can Pınan"nı "neyin sa\aşı" diye sorarak sunuyor. Türkülen halkın can pınan olarak nıteleyen Dr. Özdemir, "neyin savaşı" derken, insarun insana verdiği zaran sorguluyor. "Can Pman"ndaki 12 eserden 10'unun sözleri ve müziği Dr. Özdemir'e ait. Albümün kayıtlannı îstanbul'da kendi kurduğu stüdyoda gerçekJeştiren Dr. Özdemir, hastalannın da müzik çalışmalanna verdiği destekten mutluluk duyuyor. DOST JLE DEMLER 'Dost ile Demler' tamamlandı Üç büyük ozanın türkülerini içeriyor Mnharrem Temiz, "Koşaktan Kuşağa Arguvan" ve Cengiz Ozkan ile "Yare Dokunma" adlı albümlerinden sonra, yeni aîbümünde sesi ve sazıyla Arguvan ve çevresinden derlenen deyişleri yorumluyor. Âşık Beyhani, Aşjk Daimi ve Sejit Mefhıni gibi geçen yüzyıhn üç büyük ozarundan türkülen içeren albüm önemli bir halk müziği çalışması niteliğınde. Kalblnizl Koruyun TÜRK KALP 19 Mayıs Cad. No: 6 Şlşli/lstanbul Tel: (212) 212 07 07 (pbx) (10 hst) Fdks: (212) 212 68 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle