02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 P-HAZİRAN2003SALI CUMHURİYET SAYFA 17 BotaPbatOkçaae atıyop? Orikrinetamr! JlltyazıBursa'dan yerel yayın yapan ancak ulusal düzeyde teablolu yayında da yer aılan Olay TV'nin e»kranına bir okul müsameresi geliyor... Çîocuklar, Ingilizcebir oyun oynuyor... Bir vurttaş, çocuklann fngilizce oyun oynamalarına şaşıyor ve televizyon kanalına telefon açıp "Yayını Türkiye'de yapıyorsunuz; çocuklar neden Ingilizce konuşuyor?" diye soruyor. Televizyon kanalının görevlisi "Efendim sponsorumuz öyle istedi" diyor. Yurttaş, "Kim bu sp>onsor, yani teJevizyona para veren?" diye soruyor. Görevii, "Ozel Kültür Koleji" diyor. Yurttaş, "Bu ne biçim iş, şimdi biz Türkler bu tiyatroyu izlemek için ıngilizce mi öğreneceğiz?" diye soruyor. Görevii bir an susuyor ve "Beyefendi, altyazıyı Türkçe veriyoruz ya!" diyor. Yurttaş, "Anlaşıldı! Şimdi bir Yunanlı para verse, tiyatroyu Rumca olarak mı yayımlayacaksınız?" diye soruyor... Telefon, yurttaşın yüzüne kapanıyor! Etektronik posta: [email protected] Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Tanm sektörû rflas etmiş.. "Kövlü IMF'nin esiridir!" eçen hafta biryazısına "Acaba meslektaşla- nmı üzer miyim" başlığını atmıştı Hürriyet'ten Ertuğrul Özkök... Meslektaş deyince üyesi olduğu dernek nedeniyle sanayici ve işa- damlanndan sözediyorsanmıştım... Yazısında meğer, gazetecileri konu alıyormuş... Ertuğrul özkök, iki gün sürdürdüğü ve "kritik" oldu- ğunu özellikle vurguladığı yazısında bankalardan hor- tumlanan paralara karşılık gazetecilerin eskiden oldu- ğu gibi neden ilgi göstermediğini sorgulamaya çalışı- yordu. Eskilerden örneği de Cumhuriyet'ten veriyor- du. Yahya Demirel'in hayali ihracatla hortumladığı pa- ranın üzerine Uğur Mumcu'nun nasıl karariılıkla gitti- ğini anımsatıyordu. Demirel'in 1975 yılında hortumla- dığı 20 milyon liranın bugün 1.3 milyon dolar ettiğini hesaplayıp günümüzde bankalardan hortumlanan pa- ranın 22 milyar dolar tuttuğunu anlatıyordu... Böylesi büyük bir hortumlamaya gazetecilerin günümüzde Hortum yazıları suskun kaJmasına anlam veremiyor, "Bu konulara gi- remiyorsak bile en azından neden girmediğimizi hal- ka açıklamak zorundayız" diyordu. özkök'ün sorusuna ilk yanrtı Milliyet'ten Melih Aşık verdi... Melih Aşık, 2001 yılındaki 23 Nisan resepsiyo- nunda ekonomik krizin en büyük nedeninin banka hortumlamasını söyleyen dönemin Genelkuımay Baş- kanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'na Ertuğrul özkök'ün tepki gösterdiğini anımsattı: "Itiraf edeyim ki bu hortum kelimesini hiç sevmiyo- rum... Gözleri, yapılan her yenilikte, atılan her adımda sadece ve sadece yolsuzluk, hortumculuk görmeye alışmış menfi bir elit, müteşebbis insanlann ruhunu ka- rartmaya ve gözlerini korkutmaya devam ediyor." Melih Aşrk'ın yazısını okurken benim de aklıma dö- nemin Içişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın bir özel te- levizyon kanalındaki konuşması geldi... Tantan, aynı zamanda medya patronu da olan bir kişinin bankasıyla ilgili küçük bir imada bulunmuştu... Banka sahibi medya patronu, televizyon programını hazırlayıp sunan elemanını aramış ve canlı yayına çık- mıştı... Tantan'a canlı yayında sorulan hesap bir süre sonra Tantan'ın görevinden aynlmasıyla noktalanmış- tı... Hey gidi günler hey! TÜSİAD üyesi özkök madem gazetecilere hortumlamanın üzerine neden gitmedi- ğini soruyor... Biz de üzerimize düşen yanıtı verelim: Medya patronlan ile banka patronlannın birbirine ka- rıştığı günümüzde, her grubun rakip grup hakkında yazdıklan kamuoyunda itibar görmüyor da ondan... Çünkü, yazılanların bir kısmı ne kadar doğru ise geri- si de o kadar palavra.... Aynı şekilde karşı tarafın yaz- dıklannı aynı düzeyde... özetle; tencere dibin kara, seninki benden kara! En iyisi okuyup seyretmek... SESSİZ SEDASIZ (!) Yüksek Yerilim Hattı efdincutku - yahoo.com Gazeteci ve haber kaynağı çok sıkı dost: Aralanndan haber sızmıyor! Borsada işlem hacmini yükseltmek Fıkra elektronik postadan geldi... Yaşlı borsacı ile genç borsacı park- ta dolaşıyormuş. Yaşlı borsacı, mesleğin püf noktalannı anlatırken şöyle demiş: "Bak evladım. Bu meslekte başarılı olmak için sadece fırsatları değerlen- dirmek yetmez. Bazen fırsatlan senin yaratman gerekir. Hiç umulmadık olay- lar bile, çok büyük fırsatlara dönüşe- bilir. Bak mesela, şu karşıda gördüğün taze köpek pisliği sana sadece iğrenç geliyordur. Ama ben eger, 'şu pislikten bir lokma alıp ağzına atarsan sana 1 milyar lira veririm' dersem, olay senin açından nasıl da büyük bir fırsata dö- nüşüverir, değil mi? Yer misin?" Genç borsacı "Tabii efendim" diye- rek parmağını pisliğe daldınp bir lok- t mayı ağzına atmış... Yaşlı borsacı 1 milyar lirayı vermiş... Bir süre sonra genç borsacı, "Hocam, ben size ay- nı teklifte bulunsaydım kabul eder miydiniz? Bakın ileride de başka bir pislik var. 1 milyar karşılığı dener miy- diniz?" demiş... Yaşlı borsacı, hiç dü- şünmeden bir lokma alıp yutmuş... Genç borsacı da biraz önce kazandı- ğı 1 milyarı lirayı vermiş... Bir süre sessizce yürümüşler. Genç, dayanamayıp sormuş: "Ho- cam. Ne sizin cebinizdeki para mikta- n değişti. Ne de benim cebimdeki. Söyler misiniz, biz bu pisliği niye ye- dik?" Kurt borsacı cevap vermiş: "öyle deme evladım. 2 milyar liralık işlem hacmi yarattık!" Atatürk'ten Bııgüne Eğitiınde Toplam Kalite t.GÜRŞENKAFKAS Toplumlann kalkınmasının te- melinde eğitim vardır. Çağdaş dünya toplumlannın gelişmişlik göstergeleri sıralandığında da ön- de gelen etken eğitimdir. Gelece- ğin başanlı yükselişi onu yarat- makla olacaktır. Bu yaratılışı, "eğrtimin, bilgiyi uygulanabilir ve kullanılabilir bir teknolojiye dönüştürme yöntemidir'' diyen Kemal Atatürk'ün özdeyişinde görüyoruz. Cumhuriyetimizin ku- ruluşyıllannda, ulusçagelişmeve yaratıcılıkta temel hedef eğitimdi. Eğitımde onurlu çalışma, kalite devrimi, herkese eğitim, karma eğitim, okuma seferberliği geliş- memizin nedenleriydi. Atatürk'ün çevresinde ve yakınında bulu- nanlaryenilikçi düşünce adamla- n "ilke ve devrimterin" mimari- sıni gerçekleştirmişlerdi. Köylü- nün eğitimi için Köy Enstitüleri, kütüphaneleraydınlanmamızın iyi bir temele oturtulmasını sağla- mıştı. "Kalrtelieğrtim-üretim"in temeli atılmıştı. Ne yazık ki ayrık düşünceler bu temelleri yıktı, git- ti. 1923 sonrasında düşünce, kül- tür, sanat ve mimari gibi alanlar- da dünyanın birçok ulusundan yetkin insanlar getirtildi. Onlann hazırladığı raporiar, görüşlerçalış- nalaraışıktuttu. örneğin: 1924'te örgün eğitim felsefe anlayışı ile tanınan Ameri- kalı John Devvey, eğitim sistemi- nizin çağdaş temeller üzerine cturtulması ile ilgili önerileri, gö- rjşleri eğitimde kalite devriminin taşlangıcı oldu. Atatürk dönemin- ce "eğitimde toplam kalite" iki sşamalı olarak gerçekleştirilmiştir. •924-1932 yıllan arasında "yasal (üzenlemeler" yasalar, yönet- nelikler, tüzükler ve yönergeler lazırlanarak işleme konmuştu. 932-1945 yıllan araştırma ve uy- julamadönemidir. 1939'danson- a Almanya'daki siyasi sorunlar edeniyle Almanya'dan ayrılan, açan, heralandayetişmiş beyin- jrden yararlanıldı. Zamanın Milli jğitim bakanlan Refik Saydam, Austafa Necati'nin önderliği ile >rof. Alfred Isaacrfe, Prof. Fritz ieumark'ın gelir vergisi ve işlet- ie konulanndaki düşünceleri uy- ]iılandı. Türkiye'ye sığınan bu be- ınleryüksek okul ve üniversitele- mizde de sayısız öğrenciler ye- ştirdiler. Gazi Eğitim Enstitüsü nüzık bölümünde Zupmayer'in •meği ve katkısı bugüne kadar onuşulmaktadır. Zoolog Curt (ossivvkj'in Manyas Kuş Cenne- çalışmalan; neoklasik iktisadın emsilcilerinden Wilhelm Röpke; 3 rof. Ernst Ritter; iktisat tarihçi- ;ı, sosyolog, bilim ve kültür ada- nı, "Günümüzün Yeri" eserinin azan Aleksander Rustov. An- ara ve Istanbul hukuk fakültele- mde Prof. Ernst Eduard Hirsch 933-1952 yıllan arasında hukuk e ticaret hukuku derslerini verdi. Almanya'daki o siyasi açmaz- lan kaçan, Atatürk'e sevgi ve gü- >eni nedeniyle, onun ölümüne ;adar Istanbul Edebiyat Fakütte- ii'nde felsefe dersleri veren Hans teichenbach pozitivizmin de jncülerindendi. Macar kökenli jesteci Bela Bartok daTürk mü- ^ğine katkılarda bulundu. Tiyat- omuza çok değerti sanatçılar ye- tiştiren Alman Carl Ebent, tiyat- romuzun yenileşmesinde katkıda bulundu. 0 dönemde aynca, şe- hircilik, miman, güzel sanatlar, re- sim, heykel alanlannda da önder- likte bulunan beyinler getirtildi. Birçok gencimizin Batı kültürü ve eğitimi alması için yurtdışına git- meleri sağlandı. 1923'te başlayan ve hızla de- vam eden, eğitim, kültür, güzel sanatlar, hukuk, iktisat, mimari ve felsefe alanındaki bu yenileşme- ler yeni Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş ve gelişim çalışmalanydı. Atatürk, bütün çalışmalaria bizzat ilgileniyor, öneri ve projeleri ince- liyor, düşünce alışverişinde bulu- nuyordu. Yani bu dönem Ata- türk'ün ulusça kalkınmada kalite seferberliğiydı. En önemlisi "eği- timde kalrteydi." Erken Cumhu- riyet uygulama başansı zorlu, ça- kıllı ve dikenli yollardan geçilerek bugünlere ulaşmıştı. Kurtuluş Sa- vaşı verilmiş, her yan yanmış yı- kılmış, bütçe güçsüz, toplum eği- timsiz. Böyle bir ortamda yaratı- cılık ve gelişimle ulusal yenileş- meyi sağlamak büyük bir başan- dır "Eğitim sorunlannda başa- n sağlanmalıdır" diyen Atatürk, eğitimdetoplam kalite ile okuma- yazma, eğitimde biriik ve miliet mekteplerini hayatageçirdı. Mus- tafa Kemal'in Türk toplumu tara- fından çok sevilmesinin, saygı du- yulmasının önemli bir nedeni de "topJumcu aydınlanma"ya yer vermesidir. Köy-şehir demeden her kesimin aydınlanmasına dü- şüncede, beceride, sanatta ge- lişmesinde katkısı ve emeği oldu. Bugün okullanmızda "toplam kalite yönetimi" gelişimi strate- jisi oluşturulmaktadır. Okul geli- şim modelleri ile kurumlar arası bir yanştır gidiyor. Toplam kalite yönetiminin oluşmasında: So- rumluluğun paylaşılması, gelişim planının oluşturulması, öğretim stratejisinin ve bağımsız çalışma programının uygulanması, öğre- timin zenginleştirilmesi ile ders içi ve dışı sosyal, kültürel etkinlikle- rin gerçekleşmesi ön planda tu- tulmaktadır. Türk Standartlan Enstitüsü'nün dokusuna uygun eğitim modelinin tüm eğitim ku- rumlanmızı kapsaması sevincimiz olacaktır. Okullar arası yanşma, kalite arttıncı çalışmaJar eğitimin güçlenmesi bakımından önemli- dir. Bütün eğitimcilerin beyin ve gönül güçlenyle bu projede yer alacaklanna inanıyorum. "Ökjül- meyen hizmet geliştirilemez" özdeyişi unutulmamalıdır. Ulusu- muzda "eğitimde toplam kalite seferberliği" Atatürk'le, Cumhu- riyetle başladı. "Benim asıl an- latılacak yanım öğretmenli- ğimdir" özdeyişi ise eğitimle öz- deşleştiğini kanıtlamaktadır. Cumhuriyetin kuruluşu ile biriikte başlayan aydrnlanma ve ulusta toplam kalite aynı hızla devam etseydi biz de bugün Japonya, Güney Kore ve Almanya gibi kal- kınmış, gelişmiş bir ulus olacak- tık. Kaybettiğimiz yıllan geri geti- remeyiz, ama ekilen tohumlann ezilmeden daha gür yetişmesi ve ürün alınması için ulusça her alan- da "toplam kalrte"ye yürüyelim. 21. yy. bilgi çağıdır. Toplam kalite ile ulusal gelişmişliğimizin belir- lenmesi sağlanacaktır. ÇÎZGlLİK KÂMİL MASARACI HARBt SEMİHPOROY . semihporoy ı yahoo.com HAYAT EPtK TÎYATROSU MUSTAFA BILGIN ÇOK IYIBAŞLADIN2Z ÇOK tYİ 6Î.DÎYOSUNUZ.. ĞAZETEM HER DAÎ.M YANINIZDADIR EFENİMI. I I I I I i I TARtHTE BUGÜN MLMTAZARIKAN 3 Htızirnn CESE GIREN OLTAL C£££ &İR£BİLEM BiZ. OLTA TAICIMI SA- S.IMA TAMITILOI. SeORGE KEUNBY UE STANLEY PBUf AOU ıKLı AMATö/e. BA- TAKAFINDAU GELİÇTİRlLefJ AL£T, (Z£BE GiÜJEgıUBCEK ŞEKİL- O£ yAPlLMIŞTI. K4MIŞ YEGiUE q.eUK- Bl/e. YAY KULLANILAN V£ *MNICASTSG? API \/£R-İL£N OLTA TAkLIMt, BifSÇOK KS2. D&NEHMİŞ/OUJMLU SONUÇ VBZ- Miçr/. öz.ecut:Le Neni/z BAUKÇILIĞI İÇİM yAPILAM SÖZ KOIUUSU MODELlU seeJ. İMALATI DûşüuüLüvoeDU SoleL», Sh^n/ft^ De.uJ, Boeing Boeing Ot Sadrı Alışık Tıyatrosu {-> t Kanlı Nigar -1 Î.B.Ş.T ~L Küçük Burjuva Dügünü ^> Ankara Sanat Tiyatrosu £-ı Yaşamın Üç Yüzü Tiyatro Stüdvosu îyi Uykular Türkiye Nihat Sırdar Kumbaradaki Zürafa Q Sunay Akm vJ5 sâlı Ferhangi Şeyler w yunculaı \£ Vajina Monologlan TiyatroG.1Orta Oyunculaı Bir Garip Orhan Veli Kent Oyunculan Olağan Mucizeler Açık Tiyatro Yaşasın Savaş Dostlaz Tıyatrosu Sırça Kümes Kent Oyunculan Ödünç Yaşanüar r ~7 Alî Poyrazoğiu Tıyatrosu. / Düşün Boş Konuş Oyun Atölyesi BUatUt (O216) 454 15 55 KALEM METİN ERKSAN Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullana- cağından yazılarına bir süre ara vermiştir. GÖRÜŞ YAVER ZEYTİNOGLU* 19 Mayıs Günü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a Sesleniş... AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta ver- diği bir demeçte "Biz DP'nin devamıyız..." dediği için kendisine evrensel liderimiz Atatürk'ün doğum günü 19 Mayıs'ta Belçika'dan seslenmek istedim: Gelin 14 Mayıs 1950'de Türkiye'de tek parti iktida- n olan Demokrat Parti'nin devamı olmayın. Zarariı çıkarsınız... Türkiye'yi çağdaş uygarlıklara kavuşturan Atatürk devrimlerinin kılına dokunmayın. Yarariı olursunuz. 1947'de Türkiye'ye getirilen Marshall yardımlanyla güçlendiğini sanan DP gibi dış yardımlara ve borç sar- malına bulaştırmayın bizleri. Zarariı çıkarsınız... Ülkemizdeki, 25 yaş altı gençlere güven, iş ve gele- cek sağlayın. Yarariı olursunuz. DP'Iİ Başbakan Adnan Menderes: "Bu faaliyetlerin içersinde acaba komünistler mi var" dediğinde "Efendim, isterseniz bulunur!" diyen Milli Eğitim Bakanı Tevfik lleri'nin devamı olmayın. Zarariı çıkarsınız... Türkiye'ye aydınlık kuşaklar yetiştiren Hasan Âii Yü- cel ile Tonguç Baba'nın adına okullar açın, kitaplıklar kurun. Yarariı olursunuz. Askeri alanda, sizden çok ileri olan uluslann dümen suyuna girmeyin. Hiç düşünmeden Kore bataklığına atlayan DP'nin devamı olarak Ortadoğu girdabına düş- meyin. Zarariı çıkarsınız... Aynen Irak sarmalından uzak kaldığınız gibi -isteme- yerek de olsa- küresel savaşlardan ve komşulanmız- la gerginlik çıkarmaktan uzak kalın. Yarariı olursunuz. 1958'de Brüksel'de AB ile masaya oturmak varken; Ingiltere ile Kıbns konusunda ön anlaşmaya varan Fa- tin Rüştü Zoriu'nun devamı olmayın. Zarariı çıkarsınız... önce komşulannızla sağlam ittifaklar kurduktan son- ra ABD ve AB ile masaya sağlam komşularia biriikte oturun. Yarariı olursunuz. Geçmişlerinde hep savaş ve silah satışı dosyalan olan ABD ile Rusya'yı gerçek dost olarak görmeyin. Hele hele, birini diğeriyle kıskandırmaya kalkmayın. Zarar/(ç//cars/n/z... Hindistan'ı bağımsızlığa kavuştururken bireyleri de- ğil, sistemi kendisine rakip alan Mahatma Gandi'yj ör- nek alın, şiddete karşı olun ve "Yurtta banş dünyada banş"\ kendinize ömek alın. Yarariı olursunuz. Türkiye'yi çepeçevre saran kirlilikten -ömeğin Teki- rova körfezindeki Rixos Oteli'nde toplandığınızda- kur- tulduğunuzu sanmayın. Zira, bilgisizlikten tüm Antal- ya körfezini Kemer'e değin kaplayan san ve kirii sula- nn Tekirova'ya erişmesi sadece birkaç ayı bulacaktır. Gelin, sadece çevreyi değil, zihinlerimizi de bulan- dıran kirlilikten sadece ve sadece bize ait olan Atatür- kümüzün 1919'larda Samsun'dan yaymaya başladığı prensiplerini harfi harfine uygulayarak bu çıkmaz so- kaktan feraha kavuşalım. Yarariı olursunuz. Sizin bu şekilde 180 derece dönüş yapmayacağınıza inananlann inançlannı bu kez kesinlikle boşa çıkartın. Bizleri yanıltın. Gelin Adnan Menderes'in yaptığı yanlışlan tekrarla- mayın. "Sizleri küçük ABD yapacağım!" derken ABD'nin oyunlanna düşmeyin. Hele hele TBMM'de "Sizler isterseniz hilafeti bile geri getirirsiniz" diyerek kendinizi bitirmeyin. Ortadoğu'nun ve Akdeniz'in en hassas noktasındaki güzel ülkemize kıymayın. Yarariı olursunuz. Cumhuriyet gazetesine de lütfen hiç kızmayın. 0 bizlere Atatürk'ün armağanı. Sadece yanlışlan hem de sadece 30 sente cümle âleme gösteren çok yarariı bir danışman. Onu ve yaşatanları can kulağı ile dinleyin. Bizler belki Cumhuriyet okuyarak çok para kaza- nan işler yapmadık, ama hiçbir zaman Türkiyemize zarar vermedik ve bundan sonra da vermeyiz. Kılavuzu doğru seçtik... Tavsiye ederiz! (*Ekonomist ODTÜJ B U L M A C A SEDATYAŞAYAN 1 2 3 4 SOLDANSAĞA: 1/ Tann'dan aşın derecede korkma. U Gök varlıklan- mn tümü... Azerbaycan, Kuzey Kafkas- ya ve Kars yö- resinde kulla- nılan telli bir çalgı.3/Yurdu- muzda kurul- mus yirmi bir köy enstitüsünden bi- ri. 4/ " — söyletir en yanık türküleri'Ay bu- İuta girdiği gecelerde"' (C.STarancı).İçinde tohum ya da krizalit bulunan koruncak. 5/ Bir cetvel türü... Kaza- kistan'ın başkenti. 6/ Doğadan elde edilen yararlı şey... Müstah- kemyer.7/ABD'liün- lü bir rock müzik grubu... Kirnyada kalayın simgesi... Bir gösterme sıfatı. 8/Uluslararası Futbol Federasyo- nu'nun simgesi... Sık gözlü ağ. 9/ "Hile, tuzak" anla- mmda argo sözcük. \TJKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Bırhabennağızdanağızayayılması. 2/Konut... Mi- narenin ezan okunan yeri. 3/ Bir tanm aracı... "Ahmet —": Polisiye romanlanyla tanınmış yazanmız. 4/Göz- deki canlıhk... İki tarla arasındaki sınır... Kimyada de- mirin simgesi. 5/ Damarlı ve yan saydam bir taş... Un- van. 6/Boşlukta 300.000 kmsn'lik bir hızla yayılan ışık taneciği. 7/Özürdileme... Bir cetvel türü. 8/Osmanlı devletinde. taşradaki nüfuzlu ailelere verilen unvan... Niğde'nin bir ilçesi. 9/Vücuttabiriken azotlumadde... Muhanem ayının onuncu gününde pişirilen özel tatlı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle