25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 MAYIS 2003 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE ıstanbul Edırne Kocaelı Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denizlı B B B B A A A A 2b 29 25 25 29 31 32 30 Zonguldak B 19 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehır Konya Sıvas B B B B B B B B 2U 23 18 18 27 27 24 23 A 32 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siırt Hakkârı Van A A A A A A B B 3ü 29 26 29 25 25 20 18 B 17 Yurtta yağış bek- lenmıyor. Bütün bölgelenmız az bulutlu veaçıkge- çecek. Hava sı- caklığı yurdun gu- neybatı kesımle- rinde değışmeye- cek, diğeryerlerde artmaya devam edecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y PB B PB PB PB PB Y 16 14 16 18 16 17 19 16 Münıh Y 22 Zünh Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y B B Y B B Y B 23 31 24 26 32 27 28 29 Y 25 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre PB Y B Y B PB PB A 19 15 26 28 21 24 10 36 A 31 Açık ParçaJı buMlu Sıslı , Biifutiu ^ Çok bulutlu Yag'-urlj Kanı j SuL kar t Gok gunjftuİL G U N C E L CÜIN'EYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada gazeteci sorularıyla karşıladılar. ABD'den Savunrna Bakanı Rumsfeld'le görü- şemeden; ne ki "durum ciddi" yargısıyla dönen MS Bakanı Vecdi Gönül, ilişkilerin aldığı yeni du- rumu "hükümette görûşmeyi" öne süren tek hü- kümet üyesi. Başta RTE, ağzı olan herkes birbi- rini tutmayan irdelemelerle sabahtan akşama ko- nuştu. Hâkım karşısında sürekli suçsuzluğunu yinele- yen sanıklar gibi; üslubuna yaraşır açıklama RTE'den geldi: "Asla hata yapmadık!" Daha geniş yürekli Gül ise yeni demecinde yi- ne idare-i maslahatçı; "ikiliilişkilerisadece birtez- kereye bağlamamak" gerektiğini öne sürdü. Ikti- dar falsolarını örtbas etmeye adanmış bir kalem aracılığıyla ABD'ye, "Açtırmayın kutuyu, söylet- meyin kötüyü" hesabı karşı bir tehdit gönderdi: "Devlet arşivınde kalması gereken bilgiler ile polemikyaratmak istemediğinden" dem vurdu. BakanGül; VVashington'dadabirarşivolduğu- nu; bu arşıvde de örneğin: RTE'nin Beyaz Sa- ray'da Başkan Bush'a ve daha sonra kaldığı otel- de Wolfowıtz'le Grossman'a olası Irak seferinde Türkiye'nin, ABD'nin yanında ve yönünde katkı- da bulunacağını duyumsatan davranışlannı der- leyen bilgiler olabileceğini... Kuzey Irak pazarlık- larının öncesi ve sonrası ABD'ye umut veren yı- ğınlarla belge bulunabileceğini.. hesaba katmıyor. Olan biteni, olacakları oturup görüşeceği yer- de bu hükümet; ABD ile çene yarıştınyor. - * • • Oysa, ikiAmerikalının birbirinekoşutaçıklama- larındaki kimi ifadeler, Beyaz Saray Sözcüsü Bo- ucher'ın yaşanan düş kırıklığına karşın, "Türkiye ile 'yeni konularda' işbirliğiyapmayı istediklerini" içeren açıklamasıyla noktalandı. Yeni konular? Hükümet "yeni konulann" neler olabileceğini üç aşağı beş yukarı kestirebiliyor mu acaba? • • • Marc Grossman'ın "Bizim hatamız Türkiye'nin kendisini fazJa önemli sanmasına yol açmak oldu " cümlesi bundan sonra ilişkilerde hiçbir şeyin Tür- kiye doğrultusunda olmayacağına işaret ediyor. ABD vereceği kadarla yetinmemizi öngörüyor. Üstelik Grossman, bu olasılığı güçlendiriyor; ilişkilerin "bundan sonra 'nereyegideceğini' Tür- kiye'nin 'yapacağı tercihin' belirieyeceğini" söy- lüyor. Amerika'nın beklediği "tercih" nedir? Türki- ye'nin Suriye ve Iran'la ilişkileri mi? Irak'tan son- ra komşu iki ülkeyi bir an önce hizaya getirmeye yönelmesi beklenen ABD'nin olası politikalannı "tercih" etmemiz mi? Hükümetin bu ve benzeri soruları yanıtlayacak hazırlığı yok. Ne söylesek boş. Işbirtiğini, strate- jik ortaklığı yenilemek, hatta Incirlik'in "geleceği- ni" saptamak için ABD yönetiminin hazırladığı se- naryoya Wolfowitz'le Grossman önsöz yazdılar. Geçenlerde CHP lideri Baykal'ı "Herşeyiyileş- me yolundayken olumlu gelişmelerden rahatsız olmak ancak hastalıklı ruhun ifadesidir" diye suç- lamaya kalkışan, üstelik ABD ile sarmaş dolaş ol- duğumuza inanan RTE: Bu yakışıksız ifadeleri, ikili ilişkileri bu hüküme- tin sarstığını söyleyen Wolfowitz ve Grossman için de kullanabilecek mi, kullanabılir mi? Dokuz kuruluş rapor hazırladı Kadının bakış açmndan TCY ÖZGÜR ERBAŞ "TCK Kadın Çaüş- ma Grubu" adı altında birleşen 9 kadın kurulu- şunun ortak çalışmasıy- la oluşfurulan "Kadın Bakış Açısından Türk Ceza Kanunu-TCK Tasarısı Değişiklik Ta- lepleri Raporu" ka- muoyuna sunuldu. Ka- dınlann, Bakanlar Ku- rulu'nda ımzalanan ve TBMM'ye sevk edilen Türk Ceza Yasası tasa- nsında yapılmasını is- tedikleri değişiklikleri dile getırdikleri rapor- da, cinsel suçlann "edep törelerine kar- şı işlenen suçlar" baş- hğı altında değil, kişiye karşı işlenen suç olarak düzenlenmesi "önem- le rica" edildi. Bir kadının "Bana tecaviiz edildi" deme- sinı, devletin "Hayır, edep törelerine saldı- nldı" diye yanıtlamak- tan vazgeçmesi gerek- tiğinın belirtıldiği ra- porda, tasan üzerinde pek çok değişiklik ya- pılması ıstenıyor. T- CY'de ilk kez düzenle- necek olan "ayrımcı- lık" suçuna cinsel ter- cihin de eklenmesi ge- rekliliğıne değinılen ra- porda. Türkiye'nin ta- raf olduğu uluslararası sözleşmeler gereği ye- rine getırmesı gereken yükümlülükJer anımsi- tıldı. TCY tasansının hazırlanması aşamasın- da da kadın kuruluşlan- nın görüşünün alınma- dığının vurgulandığı ra- porda kadınlar, "ken- diJerinden istenmemiş olmasına karşın, sun- dukları raporla istek- lerini dile getirdikleri- ni" söylediler. Raporda yer alan ve yapılması istenen bazı değişiklikler şöyle: */ Cinsel suçlar kişi- ye yönelik suçlar başlı- ğı altında düzenlensin. */ Namus cinayetle- rinin önüne geçilsin. ^ Soyut bir tanım olan "ırz" kavramı ta- sandan çıkanlsın. */ Evlilik içi tecavüz. açıkça suç olarak kabul edilsin. %/ Teca\üz suçlann- da "bekâretin kaybı" ağırlaştıncı sebep ol- maktan çıkanlmalı, bu suçta evli ve bekâr ka- dınlar arasında aynm- cılık yapan hükümler tasandan çıkanlmalı. • Çoculdara karşı iş- lenen suçlarda, "Suç eğer karşı tarafın rı- zasıyla işlenmişse" hükmü kaldınlmalı. • İşyerinde cinsel ta- ciz suç olarak tanımlan- malı. Cinsel taciz gö- zaltında olursa ağırlaş- tıncı neden olmalı. */ Zorla bekâret kontrolü açıkça suç ola- rak tanımlanmalıdır Perle, Suriye ve İran konusunda işbirliğinin olumlu bir gelişme olacağını belirtti Banşmanınyollannı sıraladı ABD Savunma Bakan- lığı Danışmanı Perle. Ekonomi Servisi - ABD Savun- ma Bakanlığı Danışmanı ve srrate- jist Richard Perle, "Suriye'deki diktatörlüğün Irak'taldnden da- ha iyi olmadığını" ifade ederek Türkıye ile ABD'nin Suriye ve tran konusunda işbirliği yapabileceğini söyledi. Perle, "Suriye'de değişik- lik ne kadar erken olursa o kadar iyi olur" dive konuştu. "Forum İstanbul-Yüzyıl Kon- feransları" toplantısına katılan Perle, ABD'nin hedeflerini ve Tür- kıye ile ilişkilennı değerlendirdi. Sunye'nin yanı sıra Iran'ı da AB- D'nin rahatsızlık duyduğu ülkeler arasında sayan Perle, Iran'ın terö- rist hareketleri beslediğini öne sür- dü ve "Ancak İran'da halk rejim- den memnun, o yüzden bir deği- şiklik olacağını düşünmüyorum. Buradaki değişiklik halkın ken- disini özgürleştirmek istemesiyle mümkündür" dedi. ABD'nin Irak savaşı süresince yaşananlardan do- layı Türkiye'yle ilgıli hayal kınklı- ğına uğradığını ifade eden Richard Perle, "Bazı geleneksel partiler bi- zi düş kırıklığına uğrattı. Emekli ABD diplomatları, yıllarca tanı- dığımız siyasetçiler bize destek vermek istemediler. Bu bizi çok şaşırtrı. AKP içinde debizimleça- lışmak isteyen birçok kişi vardı, Sezer: Gelişmenin önündeki en büyük engelyolsuduk Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Forum İstanbul'un açılış toplantısı " Yarının Kurulması-Hedef 2023" konferansındaki konuşmasına, "Bingöl deprcnıi, yarının nasıl kurulmaması gerektiğinin yeni ve acı bir örneğidir" sözleriyle başladı. Yaşanan felaketin bir doğal afetfcn çok, eğitimsizliğin ve yolsuzlukların, hukuka aykırüıkların eseri olduğunu belirten Sezer, "Bunlar ise çağdaşlaşmanın önündeki en önemli engellerdir" dedi. "Siyasetten ekonomiye, yöncrim yapısından eğitim ve sağlık hizmetlerinc değin pek çok alanda reformlann gerçekleştirilmesi, başiıca önceliklerimiz arasındadır" diyen Sezer, daha fazla gecikmekslzin uygulamaya dönük adımların atılması gerektiğini bildirdi. Gelişmenin ve çağdaşlaşmanın, "yalnızca aklın ve bilimin ışığında gerçekleştirilebileceğini" anımsatan Sezer, sözlerini. "Türkiye'nin gelecek 20 yılını bir başarı öyküsüne dönüştüreceğimize inanıyorum" ifadesiyle tamamladı. (Fotoğraf: AA) ancak sayılar tutmadı" dedi. Derviş'in 'hayır'ı şaşırttı Perle, CNN Türk televizyonunda M.Ali Birand tarafından hazırlanan 'Manşet' programında da bu yön- deki sorulan yanıtladı. Perle, tezke- re konusunda bazı millervekillerin- den 'hayır' oyu beklemedikleri yö- nündeki açıklaması üzerine, "Ke- mal Deniş'i mi kastediyorsunuz" sorusuna "Kemal Derviş,ABD'ye karşı bir oy mu kullanacak dese- lerdi, 'Deli misiniz' derdim. Ama belki partisinin çi/gisini korumak istiyordu. Belli ki bir parti disip- Uni var CHP tarafında ama AKP tarafında belki biraz da- -"-^••~'-~^ ha az var. Bu belki de AKP nin tekrarlayacağı bir hata değil bence a- ma bu bir öğrenme süre- cidir ve bence Başbakan Erdoğan bunları görü- yor" yanıtını verdi. 'Irak için Türkiye model olacak' îki ülke arasında zede- lenen ilişkilerin yeniden onanlacağını belirten Perle, "İran ve Suriye konusunda işbirliği ya- pabiliriz. Bu konularda- ki dayanışma çok olum- lu bir gelişme olacak- tır" diye konuştu. Irak'- ta kurulacak yeni rejimde modelınTürkiye olacağı- nı, Iraklılann İran mode- li bir rejim istemediğini kaydeden Perle. ülkedeki yeniden yapılandırma ça- lışmalannda Türkiye'nin de yer alacağını söyledi. Perle, Irak savaşı için ABD halkının vergileri- nin harcandığını söyleye- rek bu nedenle açılan iha- . lelerin ABD firmalanna ! verilmesinde "yadırga- nacak bir durum olma- dığını" iddia etti. Forum îstanbul'un ilk gününde IMF ve Kemal Derviş, AKP hükümetini uyardı: BDDK'nin özerkliği bozulamaz Ekonomi Servisi - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Se- zer'in deyimiyle, "Cumhuri- yet'in ilke ve de\Tİmlerinin u- lus olarak ne derece başanyla özümsendiğini sorgulamaya olanak veren", "Forum İstan- bul-Yüzvıl Konferanslan"nda AKP hükümetine, BDDK ve Merkez Bankası gibi özerk ku- rumlann bağımsızlığına gölge düşürülmemesi konusunda uya- nda bulunuldu. IMF İcra Direk- törii Willy Kiekens. "Türki- ye'nin gerçekleştirdiği en önemli dönüşüm BBDK'yi kurmuş olması. Ben hüküme- te BDDK'ye her alanda yar- dımcı olması için çağrıda bulu- nuyorum" dedi. CHP mıllen e- kilı ve eski De\ let Bakanı Ke- mal Derviş ise, "Özerk kuru- luşlann gerçekten özerk kala- caklan konusunda ciddi kuş- kularım var" diye konuştu. Derviş ve Kiekens, konferans kapsamında düzenlenen "Geli- şen Piyasalarda Devletin Yeni Rolü" konulu oturumda konuş- tu. BDDK'yi halkın tasarruflan- nın koruyucusu olarak tanunla- yan Kiekens, "Merkez Banka- sı ve BDDK kazandıkları ünü pekiştirmelidirler, bunun için de bağımsız kalmaları şart" dedi. Türkiye'de temel hedefleri ğerli kurullar oluşturuldu. An- cak bu kez de iktidar hakkın- da ciddi kaygılar belirdi." Forum tstanbul'un "Gelecek \Tzyonu Arayışlan, Uluslara- rası Perspektifler ve Türkiye" konulu ilk oturumunda ise ko- nuşmacılar şu mesajlan verdi: Kemal Derviş-IMF soğukluğu Forum İstanbul Toplantılan çerçevesinde verilen kokteylde, IMF Başkan Yardımcısı Anna Krueger ve yanındaki IMF heyetinin, Derviş'ten çok daha uzak bir yerde durduklan ve hiç konuşmadıklan dikkat çekti. kimin belirleyeceğı konusunda kafa kanşıklığı olduğunu ifade eden Derviş ise şöyle konuştu: "Örneğin bankaların nasıl de- netleneceğini devlet belirler, Meclis onaylar. Kanunu uygu- lama görevi bağımsız BDD- K'nin olmalıdır. Türkiye'de bu yapı yoktu ve siyaseti araç ola- rak kullandıkça da rant kav- gası ortaya çıktı. Şimdi çok de- ^ Fransız Uluslararası tlişki- ler Enstitüsü Ka\naklar ve On- görüler Sorumlusu Philippe Colombani: Geleceğin galibi Çin olacak. ABD, Meksika ve Kanada'da çalışan nüfus istik- rarlı olduğu için sorun yaşanma- yacak. Ancak Avrupa demogra- fisi (nüfus) nedeniyle istihdam \e büyümede sorun yaşayacak. Bu noktada Türkiye, Rusya'yla birlikte Avrupa için kilit ülke ko- numunda. Türkiye, laikliği ve demokratikliği ile de Doğu ile Batı arasında köprü kuruyor. • OECD Uluslararası"Gele- cek Programı Yöneticisi Rıza Lahidji: 21. yüzyılda risk yö- netimi önemli hale geliyor. Yüz- yıla bulaşıcı hastalıklar, tero- rizm ve doğal afetlerle dolu ge- lişmelerle girdik. Kamu ile özel sektör arasında sinerji geliştir- mek, toplumu bilgilendirmek, uluslararası dayanışmayı kuv- vetlendirmek, teknolojik ola- naklan risk yönetimi için kul- lanmak gerekiyor. Bu arada Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti de. firmalann rekabet gücünün dö\iz kurlanna müdahale edıle- rek çözülemeyeceğini belirtti. Serdengeçti, geçmiş yıllarda bu tür müdahalelerin enflasyon ar- tışı, reel gelir düşmesi, kapasite kullanımının azalması \e sonuç- ta artan iç ve dış borçla krizleri getirdiğini ifade etti. İŞ YASA TASARISI GÖRÜŞMELERTNDE AKP VE CHP'LÎLER ARASINDA GERİLİM YAŞANDI Genel kurulda 'ampul' tartışmasıANK\R\ (Cumhuriyet Bürosu) - Iş Ya- sa Tasansı üzerindeki görüşmeler TBMM Genel Kurulu'nda dün de devam ederken AKP \e CHP'li millervekilleri arasında tar- tışma yaşandı. CHPTi Enver Öktem "Ege- menlerce ampulü muma çevrilen AKP, şimdi kimleri aydınlatıyor?" dedi. AKP'li milletvekılleri kürsüye yürürken, TBMM Grup Başkamekılı İsmail Alptekin. Ök- tem'i kınayarak kürsüden indirdi. CHP'li İz- zet Çetin. Calışma \ e Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı nı "çatışma ve gerginlik bakanlı- ğı" olarak nitelendirdi. AKPTi Ahmet Yeni, CHPTi Enver Ök- tem'in konuşması sırasında "Emir büyük yerden geldi" biçimindeki sözleriyle TB- MM'ye hakaret ettiğıni belirtti. Alptekin, Öktem'in genel kuruldan özür dilemesini ya da sözlenne açıklık getırmesini istedi. Öktem'in "Egemen güçler tarafından ampulü muma çevrilen AKP, şimdi kim- leri aydınlatıyor?" demesi üzerine AKP'li millefvekillerı kürsüye yürüdü. Salondaki gerilimin tırmanması üzenne Alptekin, "Eğer ısrar ederseniz sizi genel kurul- dan çıkarınm" dedi. Öktem'in konuşma- sını sürdürmek ıçın ısrar etmesı üzenne tep- kiler büyürken, CHP'li Çetin kürsüye gele- rek Öktem'i yerine oturttu. TBMM, tasan için gece geç saatlere kadar çalıştı. Kabul edilen maddeler, şu düzenle- melen öngörüyor: ı/ Işverenin konkordato ilan etmesi. işve- ren için aciz \ esikası alınması veya iflası ne- denleri ile iş\erenin ödeme güçlüğüne düş- tüğü durumlarda geçerli olmak üzere. işçi- lerin iş ilişkilerinden kaynakianan son 3 ay- lık ücret alacaklannı karşılamak amacı ile tş- sizlik Sigortası Fonu kapsamında ayn bir "ücret garanti fonu" oluşturulacak. • Ücreti ödeme gününden itabaren 20 gün içinde mücbir neden dışında ödenmeyen iş- çi, iş görme borcunu yerine getirmekten ka- çınabilecek. • Işveren toplusözleşme veya iş sözleş- melerinde gösterilmiş olan nedenler dışında işçiye ücret kesme cezası veremeyecek. • Haftalık 45 saati aşan çalışma "fazla çalışma" olarak kabul edilecek. Denkleştir- me esasının uygulandığı hallerde işçinin haf- talık ortalama çalışma süresi, normal hafta- lık iş süresini aşmamak koşulu ile bazı haf- talarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışma- lar fazla çalışma sayılmayacak. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 1 - ABD, 2002 yılı sonbaharında Türkiye'den is- tediklerini sıralarken, sadece Akdeniz'deki değil, Karadeniz'deki limanları da "bildirimsiz" kullan- mak istemişti. Akdeniz, Irak içindi. Karadeniz ni- çin? Kafkaslariçin... ABD Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz, Saddam'ı bitirmenin, tartışmasız bir zafer kazan- manın getirdiği özgüvenle Türkiye'nin "hatayap- tım" demesini istiyor. Bu, şu anlama da gelebilir: "Eyy Türkiye... Irak'ta işimizoriaştırdın. Ama be- nim işim bununla sınıriı değil. Daha öteki komşu- ların var, Kafkaslar var, Hazar var. Oralarda sensiz de başanlı olurum ama, en azından tıpkı K. Iraksü- recinde olduğu gibi, seni belli dönemlerde kullan- mam gerekebilir. Böyle bir durumda yeniden, TB- MM'ydi, hukuktu bunlaıia uğraşmakistemem. Ar- tık bunlann olmayacağına söz ver, hata yaptım de. Yeniden oturup konuşalım..." 2- ABD'de Pentagon'la Dışişleri pek çok konu- da görüş ayrılığı içinde. Irak'a müdahale biçimin- den, yeni dönemde oluşturulacak rejime kadar sık sık farklı yaklaşımlar sergiliyorlar. Türkiye'ye kar- şı da böyle bir durum söz konusu olabilir. Güver- cinlerle şahinlerin arasında yem olma olasılığını yabana atmamak gerekiyor! 3- ABD-Türkiye ilışkılennin bugünkü zemini ya- nm asırlık bir süreci içeriyor. llişkilere hep, "stra- tejik ortaklık" adı verildi ama, gerçek şu: ABD, Türkiye'yi stratejik uydu olarak görüyor. Nasıl bir Türkiye istiyor: Tek başına ayakta durması olanaksız, dişleri sökülmüş, direnci zayıflamış, ABD bir şey isteyin- ce hemen evet diyecek bir Türkiye! Bu bağlamda son adımlar, Türkiye'nin uJusal- uluslararası görünümünü iyice düşürmeye yöne- lik olabilir! Domino etkisi 4- PKK, Irak'ın kuzeyinde varlığını devam etti- riyor. Irak'ın yeniden yapılandırılmasında kuzeyin ciddi bir laboratuvar olduğu söylenebilir. Nitekim, ilk seçımimsı çalışmalar Musul'da yapıldı. AB- D'nin terör örgütüyle çeşitli zeminlerde diyaloğu var. ABD şöyle bir çözümden yana: Türkiye, genel af niteliğinde bir karar alsın. Bu örgüt erisin! Onümüzdekı günlerde böyle bir girişim günde- me gelebilir! ABD'nin terör örgütü tanımı şu: "Benim terör dediğim şeyleri yapan örgütlere terör örgütü denir!" Bunun somut bir örneğini dün gördük. Ispan- ya'da yıllardır tartışmalı olan, zaman zaman par- lamentoya giren sonra yasaklanan Batasuna Par- tisi dün birden ABD yönetimince "terörist grup- lar" listesine eklendi! tspanya, Irak'ta AB'nın ayrışmasında ABD lehi- ne önemli rol oynamıştı! 5- Wolfowitz'in değerlendirmeleri arasında tez- kerenin faturasının hükümetten çok askerlere çı- kanlmak istendiği havası var. Perde gerisi bilgile- regöre, hükümet tezkerenın reddinden sonra AB- D'ye şu yönde yorumlar ilerti: - Askerler, tam bir iradeyle bize gelip tezkere- nin şart olduğunu söylemediler! Perde önünde ise bunun tersi söyleniyor! Bu konuda önümüzdeki günlerde yeni haber- ler çıkabilir! 6- ABD'den gelen mesajları, girişte vurguladı- ğımız gibi güncel gelişmelermiş gibi izliyoruz. Bu- na göre tepkı verıyoruz. "Türkiye bölgenin en bü- yük ülkesi, ABD bizim onayımızın olmadığı birşe- yiyapamaz" havasına girmeden, "ABD bizikarşı- sına aldı mı, yandık. Fil gibidir, unutmaz, bizi sefil eder" çaresizliğine girmeden, bölgede oynanan oyunu çok iyi okumamız gerekiyor. Ortadoğu olaylarıyla ilgili en çok şu yorum yapılır: Gelişmeler domino etkisi yapar, bir yerde baş- layan değişiklik tüm bölgeyi etkiler! ankcum@ttnet.net.tr Mustafa Bunekçi anılacak • Haber Merkezi - Gazetemız yazan Mustafa Ekmekçi için Almanya'da anma toplantısı duzenlenecek. Bielefeld Çağdaş Yaşam Derneği tarafından 18 Mayıs'ta eski Bielefeld belediye binasında gerçekleştinlecek olan toplantıya 21 Mayıs 1997'de kaybettiğimiz Mustafa Ekmekçı'nin eşi Aldoğan Ekmekçi ve Türkiye Dil Derneği Genel Başkanı Sevgi Özel katılacak. Psikoloji eğltimi 5 yıl olmalı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Psikologlar Derneği Genel Başkanı Nesrin Hisli Şahin, Türkiye'de psikoloji eğitiminin Avrupa'da olduğu gibi 5 yıla çıkanlması durumunda mezunlara 'Avrupa Psikoloji Dıploması'nın verilmesınin sağlanacağını açıkladı. Şahin. 1977 yılından beri çaba göstermelerine karşm "Psikologlar Yasası'nın çıkmadığmı belirtti. Arınç ÖDP'yi kabul etti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanı Bülent Annç, ÖDP Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu ve berabenndeki heyeti kabul etti. Kozanoğlu, TBMM Genel Kurulu'nda emekçi kesimi ilgılendiren konularda sıvil toplum örgütlerinin görüşlerine de mutlaka başMirulması gerektiğini söyledi. Annç ise siyasi partilerle ilişkileri geliştirmek amacıyla bu görüşmelen yaptıklannı kaydetti. Kanadoğlu'ndan veda ziyareti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı görevinden 20 Mayıs'ta yaş haddı sebebiyle emeklıye aynlacak olan Sabıh Kanadoğlu, Başbakan Recep Ta>yıp Erdoğan'a veda ziyaretinde bulundu. Başbakanlık Merkez Binası'ndaki zıyaret. vaklaşık yanm saat sürdü. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. OĞUZKURŞUN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle