02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 8 MAYIS 2003 ÇARŞAMBA * » * * CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TURKİYE starfcu B 21 Sınop B 20 Adana B 29 Edrre B 26 Samsun Y 23 Mersin B 27 B 23 Trabzon B 21 Giresun Y 20 Diyarbakır B 28 Izmir B 26 Ankara Y 22 Şanlıurfa B 29 B 22 Mardin B 27 Mtenisa B 27 Eskişehir B 18 Siirt B 26 Aydır B 25 Konya Y 22 Hakkâri B 20 Oeniîli B 25 Sıvas Y 22 Van Zongjldak B 19 Antalya Y 20 B 24 Kars Y 19 Yurdun do§u kesımler? parçaiı bulutlu, Orta ve Doğu Karadenız, Iç Anadolu'nun güney ve doğusu ile Doğu Anadolu'nun kuzey ve batısı yağmur yer yer sağanak yağışlı, dığer yerier az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı kuzey ve ıç kesımlerde azalacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn B B B Y B B B B 21 18 22 24 24 25 24 27 Münıh Y 23 Zürih Bedın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina B Y B B Y Y Y Y 24 30 27 28 30 22 26 24 Moskova B 25 Y 23 Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre Şam Y Y Y B Y Y B B 22 16 23 25 15 13 36 31 Taşkent •Tahran Acıc Parçaiı bulutlu Sıslı •' V ~S1 Bulutlu t Çok bulutlu . Yağmurtu Gök gurultulü G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada kullanarak haberin özünü, içeriğindeki gerçekleri yalanlatmak için adeta seferberlik ilan etti. Yalanlatma baskısı fiyasko ile sonuçlanan basın toplantısında Orgeneral özkök'ün söylediklerini özetlerken böyyük medya; "Bunların hepsi dediko- du " diye manşetler attı. Oysa, dedikodu manşeti atanlar, yalanlatmaya çalıştıklan haberleri doğrulayan irdelemeleri kendi sütunlanna aldılar. Böyyük gazetelere göre Genel- kurmay Başkanı: "'Gençler tedirgindir' haberine dönersek, şayet TSK'de tedirginlik varsa bu bir kesimin değil, TSK'nin bütünündedir" dedi. Medya bask/sı fos çıktı. Zaten heyecanlanmaya gerek yok. Kanıt görmek için iktidar yalakalığı ya- pan böyyük gazeteleri manşetleriyle ters düşüren haberlerine bakmak yeterli. Orgeneral özkök'ün saptadığı TSK gerçeği: "TSK olarak, çeşitli konularda derin kaygı ve du- yartıklanmız gayet tabii ki vardır. Bunlann bir bölü- münü 8 Ocak tarihli basın toplantımda açıkça dile getirdim." Ve sonra efendim; Orgeneral özkök, siyasal ve medyatik iktidar sahiplerine okkalı bir Osmanlı to- kadı attı: "Ogünden bugüne çokzaman geçti ve kaygılan- mızı arttırıcı gelişmeler de süregelmektedir" dedi. TSK'nin genç-yaşlı kadrolarını kaygılandıran ve süregelen kaygıları neymiş? "Detaya girmekisteme- yen" özkök, öncelikle temel bir kaygıyı örnek gös- terdi: "Bunlann (kaygıların) başında devlet kadrolanna irticai düşünceleriyle şaibe/i kişilerin yerleştirilmek- te oluşudur." Ne yapacak şimdi; bizim böyyükler! ••• Böyyük gazeteler askerlerin "kaygıları 'gerekli' yerierde (örneğın MGK'de) dile getirdiğini" atlıyor. Hatta "kaygıların giderek arttığını" ifade eden cüm- leleri ıskalıyor. "İrticaihareketlerde hükûmetin tutu- mundan şikâyetçi" olduklarını nedense yazmıyor. Açıklamalar, TSK'nin yıllardır belirgin bir yönünü anımsatıyor. TSK'nin anayasada yer alan laik, de- mokratik, sosyal, hukuk devleti anlayışından vazge- çebileceği sanısının peşinde koşanlan, yalakalık kar- şılığını almak için TSK'yi iktidar emrinde bir kuruma dönüştürme çabası içinde olanlan hüsrana uğratı- yor. ••• Böyyük medya Cumhurıyet'in yazdığı TSK ger- çeklerini bir kez daha doğrulayacağı yerde, Genel- kurmay Başkanı'nı haberi bütünüyle yalanlamaya zorladı. Genelkurmay Başkanı'nın pazartesi günü basına yapacağı açıklamalann içeriğini bilmemize elbette olanak yoktu. TSK'yi tanımak, Türkiye gerçeklerini bilmek, iktidarın tecahülü arifaneden gelerek sinsi bir politikayla gericiliğe hizmet veren açılımlarını gözlemek, özkök'ün basına neler söyleyebileceği- ni kestirmeye yeterliydi. örnek? Genelkurmay Başkanı'nın basın toplantısından i- ki gün önce 25 Mayıs 2003 Pazar günü Güncel'de yayımlanan "Tedirginlik" başlıklı yazı: "... Yorumlarla görüşlermantık terazisine vurulur- ken nedense ordu ile AKP yönetimi arasındaki kimi konularda düşünce ayrılıklan hesaba katılmıyor... Genelkurmay Başkanı Orgeneral özkök'ün 'Genç subaylar tedirgin' sözünün altında hangi gerekçele- rinyattığı, bu gerekçelerinAKP hükümetlerinin han- gi hatalı uygulamalanndan kaynaklandığı... (türban, kadrolaşma gibi örnekler verildikten sonra) Re- fah'tan kalma 'eski ve malum ideallere' ulaşmayo- lu olup olmadığı neden tartışmaya açılmıyor?.. Hü- kümetin yanında vaziyet alınırken; orduyu tedirgin e- den sorunlar niçin gündeme getirilmiyor? ... Kimiyayınlar TSK'nin (iktidara) bıldirdiği görüş- leri sadece genç subaylara bağlamakta ısrar edi- yor... Içtenlik bunun neresinde?..." Ne yazarsan yaz nafile. Yalakalık kafalara vur- muş! Askerin çekinceleni 'es geçildi' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Dışişleri Komisyonu'nda kabul edilen Birleşmiş Milletler'in 'medeni ve siyasi haklar' ile 'ekonomik, sosyal ve kültürel haklar'a ilişkin uluslararası sözleşmeler tasansında Genelkurmay Başkanlığı'nın çekincelerine yer verilmedi.Tasanda yer alan 'azınlık tanımı ve uluslann kendi kaderini tayüı hakkj" konusunda Genelkunnay Başkanlığı, 'sözleşme hükümlerinin ülke bütünlüğüne zararverecek şekilde yorumlanamayacağı' şeklinde çekince konulmasını istemişti. SÖYLE$I ATTİÛİLHAN '...Güler misin, Ağlar mısın?..' I BaştarafıArka Sayfada Yok yanlış söyledim, sadece aynı ülkede doğ- nuş, birkaç yazar ilgileni- /or. insanın yüreğlnl sızlatmıyor mu? Bu söyleşiye zaten, boyle bir tesadüf se- Dep oldu: Bir Fransız der- jisinde (ünlü Le Nouvel Dbservateur), bir başlık: Büyük Bir Fransız Ya- san', yazıyı derginin baş- /azan Jean Daniel kale- ne almış; sözünü ettiği büyük Fransızyazan' ise, îezayir'li bir Arap (Ber- >en), Mohammed Oib! O «fat etmiş, aslında kim- « umursamıyor; hanidir iserieri doğru dürüst ya- ımlanmıyormuş; Jean )aniel galiba, hem Ce- ayir doğumlu bir Fran- ız dduğu, hem de Mu- hammed Dib, zamanın- da Albert Camus tarafın- dan tanıtıldığı için, kendi- ni böyle bir 'hatırşinaslı- ğa' mecbur hissetmiş! Bu arada, merhumunsözle- rini de, aktarmış: "Ödünç aldığım bir dil sayesin- de, kendimi, özgürce seçilmiş, bir sürgünde buldum!" Dikkat isterim, evren- sel bir dille yazdım, ev- rensel bir sanatçı oldum dememiş; kendimi bir sürgünde buldum de- miş! Insanın yüreğini sız- latmıyor mu? Hem farkında mısınız, Jean Daniel de son gö- revini, onu 'evrenselleş- tirerek' değil, 'Fransız- laşbrarak' yapıyon Yok- sa niye, 'büyük bir Fran- sız yazan' desin? ülke- mizdeki, 'küreselleşme meraklısı' yazar ve şair namzetterine, duyurulur. Meclis'te nehirdeki kirlilikle ilgili araştırma yapan komisyonun raporu görüşüldü Ergene Nehri ölüm saçıyorAJVKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM Genel" Kuru- lu'nda, Ergene Nehri'ndeki Kir- liliği Araştırma Komisyonu "nun raporu görüşüldü. CHP'li Si- yam Kesimoğlu, nehrin çarpık ve plansız sanayileşme nedeniy- le kirlendiğini belirterek "Ne- hirden su yerine zehir akmak- ta, hayat yerine ölüm saçıl- maktadır"' dedi. TBMM Genel Kurulu'nda, dün Ergene Nehrfndeki Kirlili- ği ve Çevresel Etkilerini Araştır- ma Komisyonu raporu ele alına- rak kabul edildi. CHP grubu adı- na söz alan Siyam Kesimoğlu, nehrin kaynağında suyun içile- bilir, ancak sonunda ise kullanı- lamaz durumda olmasının başlı- ca nedeninin, nehre bırakılan en- düstriyel atıklar ile tanmsal fa- aliyetler sonucu yeraltısuyunun buharlaşması olduğunu söyledi. Kesimoğlu, "Tanmsal alanla- rın tahribi, çarpık kentleşme, nüfusun çoğalması, sorunlan daha da arttırmaktadır" dedi. Nehnn son yıllarda bir batak- lığa dönüştüğüne işaret eden Ke- simoğlu, "Artık nehirde su ye- rine zehir akmakta, hayat ye- rine ölüm saçmaktadır; tüm canlı organizmalar yok olmuş- tur. Bunlann yerini atıklann öldürmediği canlılar almıştır. Çevre kirliliği, halk sağlığını tehlikeye atmaktadır. Trak- ya'nın en verimli topraklanna sahip olan Ergene Havzası ço- raklaşma aşamasına gelmiş- tir" diye konuştu. AKP grubu adına söz alan Gökhan Sarıçam da 20 yıl ön- ce balıklarla çocuklann oynadı- ğı Ergene'nin artık pis kokular yaydığını, kırmızı ve mor ren- giyle balçık kıvamında akan su- joın kendılerini isyan ettirdiğini söyledi. Sançam, bir an önce gerekli önlemJerin alınmasını istedi. SertabAnkara'da Eurovision Şarkı Varışmasf nda birinci olan Sertab Erener, başkentte devletin zinesi tara- fından ağırlandı. Erener, Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer,TB.MM Başkanı BülentArınç ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan taranndan kabul edildi. Başbakan Erdoğan, Eurovision'- daki başarısından dolayı Sertab Erener'e 24 a- yar bilezik hediye etti. Erener ve ekibi, akşam da bir konser verdi. MEB Beşevler Şûra Salo- nu'ndaki konser, yoğun istek iizerine bugün de tekrarlanacak. (SERDAR ÖZSOY/AA) 135 BÎN AÇIĞA 20 BÎN KONTENJAN Oğretmen ataması devede kulakkaldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mil- li Eğitim Bakanlıgı, Maliye Bakanlığı tara- findan kendisine verilen 20 bin oğretmen kadrosunun branşlannı belirledi. 75 bin açı- ğın bulunduğu sınıf öğretmenliği branşına sadece 5 bin kontenjan aynldı. Bu yıl "Oğretmen Atama Yönetmeli- ği"nde yapılan değişiklikle, Türkçe, Türk di- li, felsefe, fızik, kimya, matematik, biyolo- ji, tarih gibi alan öğretmenliklerine eğitim formasyonu almaksızın fen edebiyat fakül- tesi mezunlan da atanabilecek. Kamu Personeli Seçme Sınavı'ndan yeter- li puanı alan fen-edebiyat fakültesi mezxın- larının da başvuracağı bu bölümlere bu yıl 6 bin 929 kontenjan aynldı. Milli Eğitim Ba- kanlığı tarafından bu yıl oğretmen alınacak bölümlerden bazılan ve kontenjanlan şöyle: "Sınıf öğretmenliği 5 bin, Türkçe 2 bin 900, İngilizce 2 bin, matematik 1750, be- den eğirimi 1700, Türk dili ve edebiyatı 1099, rehberük 900, fen bilgisi 800, oku- löncesi 750, bilgisayar 750, din bilgisi 700, Muhasebe 250, tarih 200, imam hatip 150, Ffzik 50, biyoloji 50, kimya 50, felsefe 50, coğrafya 50." TBMM Yolsuzluklan Araştırma Komisyonu, Süreyya Serdengeçti'yi dinledi Döviz satısı kurallara uygun yapıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Yolsuzlukla- n Araştırma Komisyonu, eko- nomik kriz döneminde Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Merkez Ban- kası Başkanı Süreyya Serden- geçti'yi dinledi. Kriz sırasında 19 yerli ve ya- bancı bankanın Merkez Banka- sı'ndan 5 milyar 188 milyon dolar aldığını, ancak bunun ku- rallar içinde yapıldığını anla- tan Süreyya Serdengeçti, siya- si kriz ve yolsuzluklarda Mer- kez Bankası'nın sorumluluğu- nun olmadığını söyledi. TBMM Yolsuzluklan Araş- tırma Komisyonu, dün Serden- geçti'yi dinleyerek çalışmala- ruıı sürdürdü. Komisyon üyele- rinin özellikle şubat krizi üze- rinde sorular yönelttiği Süreyya Serdengeçti, 16 Şu- bat'ta kriz çıkacağından haber- siz olduklarını söyledi. 19 Şubat'tan dalgalı kura ge- çilinceye kadar en yoğun döviz alımı yapan yerli ve yabancı ilk 19 bankanın Merkez Banka- sı'ndan 5 milyar 188 milyon dolar satın aldığını belirten Serdengeçti, o günkü rakam- larla 3.5 katrilyon lira değerin- de döviz satışı yapıldığmı söy- ledi. Bazı bankalann Merkez Bankası'ndan 460 trilyon lira alarak bu para ile döviz aldık- lan bilgisini veren Serdengeç- ti, döviz satışının kurallara uy- gun olarak yapıldığını ve kay- dının da bulunduğunu belirtti. Süreyya Serdengeçti, IMF ile yapılan anlaşma gereği Merkez Bankası 'nın döviz talebini kar- şılamak zorunda olduğunu vur- guladı. Serdengeçti, milletvekillleri- nin, "19 Şubat'ta kriz çıktı, dalgalı kura geçmek için ni- ye 3 gün beklediniz? Aynca yabancı finans kuruluşları krizin çıkacağını biliyordu, siz biJmiyor muydunuz? Ga- zi Erçel kendi parası için ön- Jem aldı. Türk parası için ne- den önlem alınmadı?" tepki- siyle karşılaştı. Serdengeçti ise "Piyasalarda daha önce hiç kriz belirtisi yoktu" dedi. Komisyon, bugün BDDK Başkanı Engin Akçakocayı, yann da eski Merkez Bankası Başkanı Erçel'i dinleyecek. îkramiyelerini alarak işten aynlan memurlar için Danıştay'dan görüş istenecek Emeklilik işlemleri bitmeyenler dönecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkeme- si 'nce zorunlu emeklilik yaşını 61 'e indiren yasanın yürürlü- ğünün durdurulmasıyla ortaya Çikan hulcuki boşluğu gidermek için Başbakanlık tarafından bir genelge yayımlandı. Buna gö- re Anayasa Mahkemesi karann- dan önce emeklilik işlemi ta- mamlanmayan memurlar, gö- revlerine geri dönecekler. Mah- keme karanndan önce emekli edilerek ikramiyelerini alan memurlar için ise Danıştay'dan görüş istenecek. Hükümet emekli edilenler için Danış- tay'ın görüşüne göre işlem ya- pacak. Başbakanlık Müsteşan Fikret Üçcan, Başbakan adına dün zorunlu emeklilik işlemle- Bir öğretmeııin maaşsız 40 günü rine ilişkin bir genelge yayım- ladı. Genelgede, Emekli Sandı- ğı Yasası'mn 40. maddesinde yapılan değişiklikle zorunlu emeklilik yaşının 61' e indirildi- ği, ancak bunun yürürlüğünün Anayasa Mahkemesi'nce dur- durulduğu anımsatıldı. Emekliliğe ilişkin ya- sanın yürürlüğe girdiği 17Nisan2OO3tarihiile Anayasa Mahkeme- • Baştarafı 1. Sayfada sevk edilen memurlar maaş alama- mak bir yana sağlık hizmetinden mahrum bırakılmaktan şikâyetçi. Behçet Kemal Çağlar Lisesi ma- tematik öğretmeni Rıza Gülbaz. 18 Nisan'da rahatsızlanarak rapor aldı. 25 Nisan'da 61 yaşını doldur- duğu için emekliye sevk edildi. En son 15 Nisan 'da maaş alan Gülbaz, 40 günden fazla bir zamandır ma- aş alamamak bir yana doktora gi- demiyor olmanın büyük sıkınn ya- rattığını anlattı. Gülbaz'ın, emekliliğe sevki, emekli işlemlerinin yapılmayışı, göreve başlatılmaması ve hastane- ye gidememesine ilişkin, biraz da Aziz Nesin'in Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz öyküsünü hahrlatan emeklilik süreci şöyle gelişiyor: Rıza Gülbaz, rahatsızlandığı için Oğretmen Rıza Gülbaz 18 Nisan tarihinde toplam 20 gün- lük rapor alıyor. 25 Nisan'da okul yönetimi kendisini emekliye sevk ediyor. Ilçe Kaymakamlığı'na da Rıza Bey raporlu olduğu için gıya- bında işlemlerin yapıldığını bildi- riyor. Gülbaz, raporunun bittiği 12 Mayıs tarihinde okula gidiyor. An- cak okul müdürü, emekliye sevk edüdiği için göreve başlayamaya- cağını söylüyor. Kısa bir süre son- ra yasa iptal ediliyor. Ancak bu du- rumda olan tüm memurlargibi o da ne yapacağını bilemiyor. 26 Ma- yıs 'ta îdare Mahkemesi'ne dava aç- mak üzere başvuruyor. Ancak emeklilik işlemlerinin yapılmadı- ğını öğreniyor. Aynı gün Emekli Sandığı'na bilgi almak üzere gitti- ğinde emeklilik işlemelerine baş- lanmadığını, 16 Mayıs'ta göreve devam etmesi için Ilçe Milh" Eğitim Müdürlüğü'ne yazı yazıldığını öğ- reniyor. Aııcak tüm bunlar Gülbaz'ın ne maaş ne de sağlık sorunlan- nı çözüyor. si'nin yürütmeyi dur- durma karan verdiği 10 Mayıs 2003 tarihinde emekli edilen memurla- nn konumu için Danış- tay'dan istişari görüş is- tendiği vurgulanan ge- nelgede, buradan alına- cak görüşe göre hükü- metin işlem yapacağı bildirildi. Genelgede; emeklilik işlemleri ta- mamlanmayan memur- lann ise görev yaptıkla- n kurumlara dönmesi için talimat verildi. Hükûmetin çıkardığı yasa uyannca yasa kap- samma girenlerden 1494 kişi emekli olur- ken 1408 kişinin ise emeklilik işlemi ta- mamlanmadı. Schily: Karar üzüntü verici Metin Kaplan serbestbırakddı BERLtN (AA) - Almanya'da faaliyetleri ya- saklanan îslami Cemiyet ve Cemaatleri Birli- ği'nin (ÎCCB) sınırdışı edilmek üzere ceza- evinde bulunan yöneticisi Metin Kaplan ser- best bırakıldı. DüsseldorfYüksek Eyalet Mahkemesi, cinayet çağnsında bulunduğu ge- rekçesiyle 15 Kasım 2000'de 4 yıl hapis ceza- sına çarptınlan ve sınır dışı edilmemek için erken tahliye isteminde bulunmayan ÎCCB li- deri Metin Kaplan'ın "sınır dışı edilmesinin uygun olmadığı'' yönünde karar aldı. Mah- kemenin karannda Kaplan'm, "Türkiye'de yalan ifadelerle yargılanabileceği gerekçe- siyle sınır dışı edilmediği" bildirildi. Karar- da, "Kaplan'm, Türkiye'deki yandaşlann- dan işkence zoruyla aunan ifadeler doğrul- tusunda yargılanabileceği, bunun da Dev- letler Hukuku'na aykın düşeceği" belirtil- di. Kaplan'ın serbest bırakılmasının ardından ortak bir yazılı açıklama yapan Abnanya Fe- deral tçişleri Bakanı Otto Schily ve Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti tçişleri Bakanı Fritz Behrens karardan üzüntü duyduklarını belirt- tiler. Alman Birlik partilerinin (CDU/CSU) Federal Meclis Grubu iç politika sözcüsü Hartmut Koschyk "Almanya'daki tehdit endişe verici, federal hükûmetin pasifliği de sorumsuzcadır" dedi. Almanya'da internet araştırması Mütt Görüş terör örgütieri/dtapçığında ANKARA (ANKA) - "Alman Anayasasmın Korunması tçin Federal Büro" çeşitli ör- gütlerin internet etkinlikleri üzerine hazırladı- ğı bir yayında, Milli Görüş'e, PKK, DHKP- C, Hamas, GIA ve Hizbullah gibi örgütlerle birlikte aynı paragrafta yer verdi. Federal Bü- ro'nun yayımladığı "Alman Anayasasmın Yabancı Aşın Akımlara Karşı Korunması" başlıklı kitapçığın, "Aşırılığın Dünvada Yay- gınlaşması Anlanunda İnternet" başlıklı bölümünde, uluslararası "aşın" organizas- yonların internetten olanaklannı genişletme ve insanlarla dünya çapında hızlıca haberleş- mek için yararlandıklan anlatıldı. Kitapçıkta şu bilgilere yer verildi: "tnternette kendile- rini ve programlannı tanıtan grup ve orga- nizasyonlar arasmda Kürdistan tşçi Partisi (PKK), Türk Devrimci Halk Kurtuluş Par- tisi-Cephesi (DHKP-C), Sri Lanka'da Ta- mil Eleam Kurtuluş Kaplanlan olarak bili- nen terörist organizasyon, aralarında ts- lamcı aşın Metin Kaplan'm yönetimindeki Hilafet Devleti ve fslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı olarak bilinen bir Türk Is- lamcı örgûtün de bulunduğu bir dizi tslami grup vardır." RTÜK'ten Basbakanlıga yazı TRTadayhmnda değişiktikyok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RTÜK, Ankara 6. Idare Mahkemesi'nin Mehmet Nuri Şahin'in TRT genel müdür adayhğı- mn iptaline ilişkin karann yürütmesini dur- durmasinın ardından Başbakanlık'a yazı ya- zarak, 22 Nisan'da seçilen 3 kişinin genel müdür adaylıklanmn halen geçerli olduğu- nu bildirdi. RTÜK dün olağanüstü toplana- rak Ankara 6. îdare Mahkemesi'nin yürüt- meyi durdurma karannı değerlendirdi. RTÜK Başkanı Fatih Karaca, mahkemenin karannı uygulayacaklannı belirtti. Karaca, RTÜK'ün idare mahkemesinin karanna iti- raz edeceğini bildirdi. BM Fildisi Buyukelcisi'nden yardım Bingöliçin bale • Baştarafı 1. Sayfada Evi'nin gösterisinden kazanılacak hasılatın ya- nsını Bingöl'deki çocuklara bağışlayacak. Önümüzdeki dönemde Bingöl için 100 odalı bir hastanenin yapımı da Keçecioğlu'nun plan- lan arasında yer alıyor. 20 senedir Afrika'da BM'nin AIDS ile ilgili programını yürüten Ke- çecioğlu, 10 Haziran'da Mısır'dan gelen 40 ki- şilik Kahire Opera Evi sanatçılannın, AKM Büyük Salon'da yapacağı bale gösterisinin ar- dından planladığı projeleri hayata geçirebil- mek için Türkiye'ye gelmeye devam edeceğini ifade etti. İlk hedefinin, Bingöl'deki çocuklar için 100 odalı bir hastane olduğunu söyleyen Keçecıoğlu. "Bingöl'de yaptırmak istediğim hastanenin ardından, en fakir olan bölgeyi seçip oraya bir meslek okulu yaptırmak isti- yorum" dedi. Türkiye'ye gelirken 20 tekerlek- li sandalye getirdiğini anlatan Keçecioğlu, bir konteyner elbise büyükşehir belediyesine, kul- lanılmak üzere teslim ettiğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle