07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
S NİSAN 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZIK İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK TA3İATLI ÎSIANBUL 2F2SEISİ HARİÎCUİADE MACERALAEI KISIM ÎE<MİIİ BİREEN Tuncer'in Sümer şiirlerinden oluşan gösterisi, bugünün ve 5 bin yıl öncesinin insanını yüzleştiriyor Banşa adanmışbir gösteriHATİCE TUNCER Mezopotamya bombalanıyor. Dicle'yle Fırat'ın kıyılan, yazının ilk bulunduğu yerler, insanlığın geçmişi bombalanıyor Yok ettikleri uygarlıklardan çaldıklan adlan koyduklan silahlarla. Tomahawk fiizeleri, Apachi helikopterleriyie tarihin doğduğu topraklar bombalanıyor. yakılıyor, kurşunlanıyor. Dünyanın ilk kütüphanesinın, ilk yazılı yasalannın bulunduğu, şehir medeniyetlerinin doğduğu topraklar. Sümerlerin, Akatlann mirası üzerindeki insanlarla birlikte yok ediliyor. Sümer şHrlerl Tiyatro ve smema sanatçısı Gfilsen Tüncer'in Sümer şiirlerinden hazırladığı ve Aksanat'ta sunduğu "Zaman Akü-Söz Uçto-BeUekkr Sflindi" gösterisi bugünün ve beş bın yıl öncesinin insanının yüzleşmesini yaşattı. Sümerolog Muazzez tlmiye Çığ'ın 74 bin çiviyazıh belge üzerinde 33 yıl çalışarak günümüze ulaştırdığı Sümer şiirleri, aynada beş bin yıl öncesinin insanını görmek gibiydi. Cengiz Şahin'in udla, Turgay Başar ıle Izzettin KızıTın nefesli ve vurmah çalgılanyla doğaçlama yaptıklan müzık, Sümer şiirlerini zamandan ve mekândan uzaklaştırdı. Durmak bllmez sanatçı Tiyatro eğitiminin ardmdan özel tıyatrolarda çahşan, birçok sinema filmınde rol alan Gülsen Tuncer, 7O'lı yıllarda bir süre türküleri caz formunda söyleyerek müzik çahşması yaptı. Yaşamının her anını değerlendiren durmak bilmez bir sanatçı. Demokratik kitle örgütlerinin çahşmalannda, banş, demokrasi, insan haklan için düzenlenen etkinliklere katkıda bulunmak için her zaman çabalayan sanatçı yurtdışında da birçok sahne gösterisi yaptı. Belediyelerin sanat, kültür, çocuk, kadın konulanndaki çahşmalannda danışmanlık yaptı. İnsana datr ne varsa... Nâzım şiirleri resitalleri, okuma tiyatrolanyla Anadolu'da ve yurtdışında durup dinlenmeden dolaştı. "Pohtik biünci artükça tarihin önemini algılayan" Gülsen Tuncer, arkeolog Mustafa Uz'un Sığacık'ta (Teos) yaptığı kazıda yöneticilik yaparken tarih okumalannı yoğunlaştırdı. Sümer tabletlen üzenne yıllar boyu yaptığı çalışmalarla Ortadoğu kültür mirasına ışık tutan Muazzez tlmiye Çığ'ın kitaplan Gülsen Tuncer'de bir sahne gösterisine dönüştürme düşüncesi uyandırdı. Tuncer, Sümer uygarlığıyla ilgili kitaplan okudukça "insana dair ne varsa 5 bin yıl önce" yaşandığını gördü: "Çığ'ın çözdüğü çivi yanlanndan beş bin yü önce savaşlann, banşlann, aşklann, kahramaniıklann, düşmanhklann yanı sıra emek, şefkat, saygı gibi yiiksek değerleri, yani insana dair, yaşama dair her şeyi öğreniyoruz. Kaşkusuz bunlar 5 bin yıklan çok övce de yaşandı. Ama zaman akü, scz uçtu, bellekler silindi. Simerlerin eşsiz kalıtı bize öfretiyor ki bugün bizinı yaşama ı Gülsen Tuncer: "Sümerlerin eşsiz kalıtı bize öğretiyor ki bugün bizim yaşama bakışımız alçakgönüllü, buna karşın yüksek bilinç ve sorumluluk yüklü olmahdır. Kibire, küstahhğa yer olmamalı. Tarih ve doğaya karşı alçakgönüllü olmahyız." > Tiyatro ve sinema sanatçısı Gülsen Tuncer'in, "Zaman Aktı-Söz Uçtu- Bellekler Silindi" gösterisi, Sümerolog Muazzez tlmiye Çığ'ın 74 bin çiviyazıh belge üzerinde 33 yıl çalışarak günümüze ulaştırdığı Sümer şiirlerinden uyarlandı. İÖ1800'den kalıcıbanş Ben Kral İmedagan derim ki İnsanm insana işkence etmediği/Babanın sayüdığı gün/Ulkeyi alçakgönüllülük kuşattığı/İnsanlığın memlekete yayıldığı/Yönetenlerin saygın olduğu gün/Küçük kardeşin büyükten sonraya geldiği gün/Gençlerin bilginlerin sözüne önem verdiği/Güçlülerle güçsüzlerin arasında/Sürtüşme olmadığı/Aradaki ilişkilerde/İnceliğin, zarafetin geçerli olduğu gün/İstenilen heryere güvenle yolculuk yapılabildiği, zararlı otların/Yok edildiği gün kırlarda bile/İnsanların incinmediği gün/Ülkede bu'tün sıkıntılann yok olduğu/Ülkede heryeri ışık kapladığı gün/Karanlğın kovulduğu gün/Bütün canlı varlıklar neşe ve sevinç içinde/Mutlulukla birlikte yaşayacaklar. bakışımız alçakgönüllü. buna karşın yüksek bilinç ve sorumluluk yüklü olmahdır. Kibire, küstahhğa yer olmamalı. Tarih ve doğaya karşı alçakgönüllü olmalıyız." Tuncer'in Sümer şiirleri projesi, araştırmalann akademi duvarlan arasında sıkışıp kalmasını istemeyen \e Sümerlerin "Biliyorsun, neden öğretmiyorsun" atasözünü tutkuyla benimseyen Muazzez tlmiye Çığ'ı da heyecanlandırmış. Tuncer, "Bugünü yaşamamızda, yannı kurmamızda bir anahtar" olan tarihi, sahneye taşımış ve gösteriyi Mezopotamya coğrafyası"na adamış: "Mezopotamya, Fırat ve Dicle'nin aktığı bugün cesur komşumuz Irak'ın başkenti Bağdat'ın güneyinden Basra Körfezfne kadar uzanan bir toprak. Mezopotamya binkrce yıl adı bilinen bilinmeyen birçok uy garlıgı bannduth. Bu uygarhklann ruhu suya, toprağa, havaya canlı cansız her varhğa sindi. Biz insanlar tek bir ailenin ortağryız. Tarihe dair her kaht, hangi lata toprağmda olursa olsun bizlerin ortak sorumluluğundadır." SHrler öne çıkıyor... Tuncer, Sümer şiirlerini okuma tıyatrosu şeklinde sunmayı tercih ediyor. Şiirleri ezberlediği halde elindeki kâğıtlan "yabancuaşüran unsur" olarak kullamyor: "Seyird beni izlerken teksti önemsesin N istedim. Böylece Ödeneksizliğe 'taşımalı' sistem çözümü Ankara'dan Samsun'a operayla bale yolculuğu ANKARA (AA) - Bazı illerde se- nelerdir açüması düşünülen opera ve bale müdürlükleri için bir türlü büt- çeyi denkleştıremeyen Devlet Ope- ra ve Balesi, sonunda 'taşunah' sis- temle çözüm buldu. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Samsun Devlet Opera ve Balesi'ni Ankara'dan gidip gele- cek sanatçüarla hayata geçirmeye ka- rar verdi. Bölge müdürlükle- rinden eserler de bu çerçeve- de Samsunhı izleyicinin kar- şısına çıkabilecek. Devlet Opera ve Balesi Genel , ' Müdürü Remzi Bu- J haralı, Samsun için f önemli bir tarih olan 19 Mayıs'ta bu faaliyetin başlaü labileceğinisöyledi. ben aracı olarak kahrken şiirler öne çıkryor." Tuncer, şiirleri nasıl bir müzikle sunacağını da uzun süre düşünmüş, müzisyenlerle konuşmuş: "Sümerlere ait bilinen bir makam var. Ancak bunu etkin bir hale getiremeyecektik. Arp ve lir de taşınma probiemleri olan aleder. Sonunda nefesli ve vurmahlarda karar küdık. Alanlannda çok degerli isimler olan Cengiz Şahin, ızzettin Kızü ve Tugay Başar ile çalışük. Beste değil emprovize müzik, bir anlamda caz yapryorlar. Şürlere göre bir armoni yapıyoriar, ben de arada kendi sesimi kaüyorum. Daha ileride dansçüarta da çahşmak isti> orum." MüzısyenJer ve Gülsen Tuncer sahnede aynı çizgide sıralanıyor. Böylece, sunumun, tek düzlem, az ışık altında persfektifi olmayan duvar resimleri, çömlek üstü süslemeleri gibi algılanmasını istemiş. Tuncer, şiirleri "Yaradılış", "Doğa ve toplum düzeni", "Aşk ve doğalhk ve Ok günah", "Ninni, agıtlar. savaşlar", U O hayata dair insan manzaralarT, "Kehanetier ve Sümer kraDaruun banş üzerine söylemi" başlıklannı taşıyan altı bölüm halinde sunuyor. İlk buluşma önemli... Âdem ve Havva'dan ya da Sümer kültüründe adlan Lahar ve Aşna olan ilk insandan, sevgilisini bal gibi tatlı diye nitelendiren âşığın duygulannı, çocuğunu hurma ile besleyip savaşa gönderen ananın yakanşlan bugünküne ait gibi tanıdık gelıyor: "Beş bin yıl önce ya da şimdi ama insanca. Seyirci işte bunu fark edince şaşınyor, etkileniyor. Gösteriye Amaann, Sümer şiiri de ne, tarih marih" diye sıkıa olacağı düşüncesiyie gelenler, yerlerinden kalkmıyor ya da konuşmak istiyor. Bir sahne gösterisi hazırlandığında ilk buluşma önemlidir. Se\ircrvle bütünleşip bütünleşmediğini anlarsuu Ben iyi sinyal aldım. Gösterinin tekraruu istedUer, bir türlü gitmediler.*" Muzaffer İlmiye Cıfl... Gülsen Tuncer'i Afyon Caz Festivali'nde izleyen Hatice Pektaş şöyle bir mektup yazmış: "Yaşam suyunu Mezopotamya'dan sian eUerinizden içtilc İnancımı yitirdiğimde penceremdeki çiçekleri yeniden kokluyorum. Mezopotam> r a'nm rüzgârlannı hissedhonını.'' Muazzez thniye Çığ, "Sümer çahşmalanmn değeriendirümesinden'' duyduğu sevinci ifade etse de Tuncer, Muazzez tlmiye Çığ'ın çalışmalan olmasa böyle bir gösterinin gerçekleşemeyeceğinin mutlaka yazılmasını istiyor: "Sümer taMetleri bize insanm tek bir ailenin üyesi olduğunu gösterdL Tarih bizim kolektif bilincimizi oluşturur. Bilimsel çahşmalara ne kadar fazla katkı yaparsak yaşam hakkmda o kadar bilgi elde edeceğiz. Kalıcı banşm gerçekleşebflir bir ütop> a olduğunu göreceğiz. İnsan kaç bin >ikhr kâbus dolu derin bir uyku içinde. tnsanhğm güdük kahnış hastahkh yanı geçmişimizL, bugünümüzü ve yannmuzı bombahyor. Bu uykudan uyanınca, ortak sorumluluk, ortak bilinç yükselince bir gün elbet mutlaka kalıcı banş kurulacakür." Voice Male-Sertab Erener işbirliği Erkek sesiyle 'Mecbursun' % Kültür Servisi-3 yıl önce Sertab Ere- ner'in seslendirdiğı 'Zor Ka- dın' adlı şarkının farklı bir - yorumunda sanatçıya eş- ^ likedenBelçikalıvokal grubu 'Voice Male', bu ay içinde yeni albümleri "Approved'u müziksever'ere sunucaklar. Toplu- lok, albümde. yine Sertab Erener yorumuyla tanıdığımız Sezen Aksu'nun 'Mecbursun' adlı şarkısını da seslendi- recek. Şarkı, Erener'in 'Lal' adlı albü- münde yer ahyordu. Harald V'an Beeck, Jan Bervoets, Jan Coesemans, Jan Van- not Jean- PierreBodson ve Jo Annemans adlı 6 erkek yorumcudan kurulu toplu- luk, hiçbir enstrüman kullanmadan, sa- dece bedenleri ve ağızlanyla çıkardık- lan sesler eşliğinde şarkı söylüyor. Harem dünya yollarında Vurmalı çalgı ustalannın oluşturduğu Harem, üçüncü albümleriyle yeniden dünya yollannda. Harem 1 ve Harem 2 albümleriyle tempoyu giderek arttıran gruba, üçüncü albümünde farklı DJ'ler ve dünyanın çeşitli ülkelerinden vokalıstler kanlıyor. Avtekin Kurt, Can Harjpoğhı, Kaan Gökman, Martin Cru Spencer, Murat Tunah, Murat Uncuoğlu, Phoebus, Ümiz Kuzer, Vascar Aka, Peter Thomas şarkılan ile Harem 3 projesine katkıda bulunuyor. Yunan müziğının tanınmış ismı Despina Vanda, Hı ısimli parçayı Harem 3 için yeniden kaydederken şarkının darbuka versıyonu da gerçekleştırildi. Harem 3 projesinde aynca Nery "Dechire Harem" adlı Fransızca, IMve D "Guap O" isimli Ispanyolca ve "Turldsh DeBght" ısimli Ingilizce şarkıyla yer alıyor. Nisan ıse Ingilızce etnik vokalli şarkısı "Shake On" ile projeye katkıda bulunuyor. Harem 3 Fransa, Almanya, Kanada gıbı Batı ülkelerinın yanı sıra Hındıstan'dan Ortadoğu ülkelenne uzanan 36 ülkede pıyasaya çıkacak. En son gıttiklen tspanya Actual Logrona Festivali'nde Orishas ve Gotan Projeck ile aynı sahneyi paylaşan Harem'in perküsyon ustalan ile El Pais gazetesi de bir röportaj yaptı. Makedonya Turnesi'nde 30 bin kişiye dans ettiren Harem, bu yaz yurtiçinde ve yurtdışında büyük bır turne hazırlığı yapıyor. Koyuncu Babylon 'da sahneye çıkacak^ Karadeniz ve Laz müziğinin rock yorumu ile tanınan Kazım Koyuncu, 8 Nisan Salı günü Babylon'da hayranlanyla buluşacak. Zugaçi Berepe grubuyla yaptığı çıkışın ardmdan Vıya albümüyle daha etnik denemelere yönelen Kazım Koyuncu'nun Gülbeyaz dizisine yaptığı müzikler de beğeniyle karşılandı. Kazım Koyuncu"ya Babylon'dakı konserinde vokal-gitar Harun Topaloghı, Tuğba Bodur, Güneş Özdemir, gitarda Kemal Sahir GüreU kavalda Efe Deminoğuran, bas Umut Petit davııl Selim Bölükbaşı, kemençede Şenol Cümbüşlü, perküsyonda Mahmut Turan eşlik edecek. Nostaljik albümler yeniden piyasada Yıllar önce hazırlanan ve şu an piyasada olmayan albümler Türküola ve ADS ışbirliğiyle piyasaya sürüldü Aşık VeyseTin daha önce plak olarak yayımlanmış türküleri "Dostiar Beni Haöıiasın" adıyla iki CD ve kaset halinde hazırlandı. Halk âşığının "GüzeUiğin On Para Etmez", "Kızuırmak Seni SenT gibi klasikleşmiş eserleninden 25'inin toplandığı albüm için Mod müzik tarafından arşiv görüntülerinden klip hazırlandı. Arşiv çalışmalan arasında tbrahün Tatlıses'ın tanındığı "Ayağında Kundura" gibi türkülerin de yer aldığı albüm "İmparatorun Mazisi" adıyla sunuluyor. Darbe günlennde sesını duymaya alıştığımız ve bundan duyduğu rahatsızhğı her zaman ifade eden Hasan Muducan'ın "Bir \lğit Silkinen Ata Binende" albümü de eski günlerden ezgılen ıçeriyor. Türküola'nın *Aran Sesler" dızısınde 1980 li yıllarda yıldızı parlayan Nalan Altuıörs. yorumladığı şarkılarla Türk sanat müziğinin parlak günlerini anımsatıyor Altın Sesler dizisinde Suat Sayın, Mine Koşan, Yddınm Bekçi'nin albümleri de yer alıyor. Düny Tamaym albümü anın dört bir yanına iki derin gamze Dünya folk müziği ve etnik müzik alamndaki çalışmalannı 1989yıhndan bu yana sürdüren Grup Günberinin kendi özgün çahşmlanndan oluşturduklan "Camm Terkeyledi Beni" albümü gnıbun solisti Serap Tamay'ın adıyla Ada Müzik etiketiyle çıktı. Albümü, hazırlıklar sırasında yitirdikleri Günberi'nin nefesi olan dostlan Hüsrev Öztürk'e adayan grup "Bu çahşmayı dünyamn bize dönük yüzünde iîd derin gamze yaratabümek amacıyla >apnk^ diyor. Albüm tamamen canlı kayıtlarla hazırlandı. «
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle