28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 NİSAN 2003 CUMARTESİ HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Kararlılık Zamanı Müthiş görüntüler korkunç gerçeği büyük bir açıklıkla gözler önüne seriyor. Kuzey Irak'taki çapulcu Kürt güçleri önlerine ne gelirse büyük bir keyifle yağmalıyorfar. Önce Kerkük sonra Musul'da ilkin merkez bankaları, ardından da resmi daireler yağmala- nıyor. Merkez bankası binalan yağmacılann avan- taian için, resmi kayıtlar ise Kerkük ve Musul'da gelecekteki Kürt emellerinin daha kolay ger- çekleşmesi amacıyla yağmalanıyor. Kürtler kimi Türkmen önderlerini kaçırıyorfar. Bütün bu olup bitenin, ABD'nin veya mahal- li Kürt liderlerinin haberleri olmadan gerçekleş- tiğini söylemek ne derecede yanlışsa, yağma- cı çapulcuların girdikleri yerlerden çekilmeye başlamaları ile olayın son bulduğunu düşünmek de o kadar aldatıcı olacaktır. Çünkü, Kuzey Irak'taki Kürtler bundan böyle hep vur-kaç taktiğini uygulayarak, iki adım ile- ri bir adım geri gidip, alan kazanmaya çalışa- caklardır. Tapu ve nüfus kütüklerinin tahribi bu taktiğin geleceğe yönelik adımlarıdır. • • • Bütün buolaylar, beklenmedikgelişmelerde- ğildir Bu tür gelişmeler karşısında ABD'nin sözle- rine güvenmek de olanaksızdır. Colin Powell'ın Ankara ziyareti sırasında ver- diği sözler önceki gün ve dün meydana gelen olayları önlemeye yetmiş midir ki, bundan son- ra verilecek sözler gelecekteki gelişmeleri ön- lemeye yetsin?.. ABD Kürt kartını oynuyor, buna karşılık Kürt- lerin kimi girişimlerine ve alan kazanmalanna göz yumacak.. bir yandan da Türkiye'yi durdurma- ya çalışacaktır. Sakın kimse yanlış bir zehaba kapılmasın, ikinci tezkere geçmiş olsaydı da bu gerçek de- ğişmeyecekti. ABD'nin Ankara'daki eski Büyükelçisi Mark Parris'in Türk gazetelerinde de yayımlanan de- meci bu gerçeği bütün çıplaklığıyla dile getir- mekteydi. ABD'nin şu anda oynamakta olduğu Kürt kar- tı, Türkiye'nin operasyona katılmaması karşısın- da kullanılan bir alternatif değil, büyük planın kö- kü geçmişe uzanan bir parçasıdır. Bu olguyu açıkça görmemiz gerekir. • • • Bu durumda yapılması gereken nedir? Hiç kuşku yok ki, Türkiye'nin Kuzey Irak Dev- leti'nin geleceği konusundaki kaygılarının, ak- tif bir askeri müdahaleye dönüşmesinin koşu- lu, Ankara gibi Tahran ve Şam'ın da hiç hoşlan- mayacakları, geniş yetkilerle donatılmış bir Kürt biriminin de içindeyeralacağı birfederasyonun oluşması değildir. Ama, bölgede Türkmenlerin can ve mal gü- venlikleri ile varlıklarının tehdit altında olması veya bölgede Türkiye'ye yönelik terör girişim- lerinin başgöstermesi halinde, Türkiye BM Şar- tı'nın 51. maddesinin kendinetanıdığı meşru mü- dafaa hakkını kullanabilecektir. Bugün yapılacak olan ise, bu kararlılığın An- kara'nın sivil ve askeri kurumları tarafından, ka- rarlılığımız konusunda en küçük bir kuşkuya yer bırakmayacak kesinlikle açıklanmasıdır. Şu anda bu yapılmıştır. Genelkurmay Başkanlığı'nın Irak sınınmızda- ki birliklerimize, "Hazırol" emrini vermiş olma- sı, kararlılığın ifadesidir. Umarız ki, bölgede sağduyu galip gelir de olaylar herkes için kötü olacak bir mecraya dö- külmez. Bunun için kararlı tavnn, hiç tavsatılmadan sür- dürülmesi şarttır. Basın ilati Kurumu Cenel Miidürü Gülte/dn Samancı yaşama veda etti ÎSTANBUL(AA)-Ba- sın îlan Kurumu Genel Müdürü Gültekin Sa- mancL dün sabaha karşı vefat etti. Kurumun ku- ruluşunda yer alan ve 30 yıldan beri de genel mü- dürlüğünü yürüten Sa- mancı için bugün Sulta- nahmet'teki Basnı îlan Kurumu önünde tören düzenlenecek. Edebiyat dünyasında "Samanoghı" soyadı ile tanınan Samancı'nın ce- nazesı. öğle vakti Sulta- nahmet Camii'nde kılı- nacak namazın ardından Karacaahmet Mezarlı- ğı'nda toprağa verilecek. Konya'da 2 Kasım 1927'de doğan Saman- cı, 1947yıhndaKulelı Askeri Lisesi'ni, 1949'da da Harp Okulu'nu bitir- dikten sonra subay ola- rak yurdun çeşitli yerle- rinde göre\- yaptı. Ken- di isteğıyle 1959 yılında ordudan aynlan Saman- cı, Basın Yayın Turizm Bakanlığfna geçti ve 1 yıl sonra Iç Basın Müdü- rü oldu. 1961'de Basın Îlan Ku- rumu'nun kuruluş işlem- lerini yapanlaj,arasında yer alan ve Yönetim Ku- rulu'na seçilen Samancı, 1973 yılında da genel müdürlüğe getirildi ve bu görevi ölümüne ka- dar sürdürdü. 1988 ve 1992 yıllann- da 4'er yıl olmak üzere iki dönemTRT Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen Samancı, Anadolu'nun çeşitli yerlerınde düzen- lenen Anadolu Basını Bölge Toplantılan ile ba- sın, yayın. dil, edebiyat ve kültür konulu pek çok toplantıya katılarak ko- misyonlarda çalıştı ve bildiriler sundu. 1987 yı- lında "Anadolu Basını ÜstünHizmetÖduKTnü alan Samancı, Ankara Gazeteciler Cemiyeti ta- rafından seçilen "Son Kırk Yılın En Başanlı Gazetecileri" arasında yeraldı. Kültür, sanat ve tunzmle ilgih birçok si- \il toplum örgütünün üye ve yöneticileri arasında bulunan Samancı, Türk edebiyatında bir ekol olan Hisar Dergisi'nin kurucusu, şair ve yazar- lanndan biri oldu. Sa- mancı, evlı ve 2 çocuk babasıyd^. Pektaş ve Karlıtekin 'zimmet, ihaleye fesat kanştırma, kamu kurumlannı dolandırma' suçundan yargılanıyor Hazine'ye 'yamüanan' isimlerİLHANTAŞÇI ANKARA - Hazine Müsteşan Faik Oztrak'ın görevden alınaca- ğını ılan eden hükümetirL yenne ge- tireceğı isimler arasında Ön plana çıkan Mesut Pektaş'ın "irtikap, zimmet,ihalelerefesat kanşürmak, göre\i kötüve kullanmak, özel ev- rakta sahtekâriıkve kamu kurum- lannıdolandırma" suçlanndan yar- gılandığı ortaya çıktı. Istanbul Büyükşehir Belediyesi bürokratlanndan olan ve Albara- ka Türk'te de bir süre görev yapan Pektaş hakkındaJa dava halen Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürü- yor. Pektaş mahkûm olursa, yüz kızartıcı suç ışlediğı için devletka- • Hükümetin, Hazine Müsteşan Faik Öztrak'ın yerine getireceği isimler arasında ön plana çıkan Mesut Pektaş çeşitli suçlardan ağır ceza mahkemesinde yargılanıyor. Pektaş, "en yakın rakibi" Candan Karlıtekin ile de "zimmet ve kamu kurumlannı dolandırma" suçlannda "dava arkadaşı" çıktı. tında görev yapamayacak. Pektaş, "en yakm nüdbi" Candan Karb- tekm ile de "zünınet ve kamu ku- rumlannı dolandırma" suçlann- da "dava arkadaşı" çıktı. Dava dosyası Başsavcılık'ta Kendine has "kritere" uygun yandaşlannı devlet katında göre- ve getiren AKP'nin Hazine Müs- teşarlığı'na düşündüğü Mesut Pek- taş. çeşitli suçlardan ağır ceza mah- kemesinde yargılanıyor. Mesut Pektaş ve Candan Karlı- tekin hakkında İstanbul DGM Baş- savcıhğı 'nca hazırlanan dava dos- yası, sanıklara atılı suçların DGM'nın görevi dışında kalması nedeniyle "görevsizfikkaranyla'', İstanbul Cumhuriyet Başsavcılı- ğı'na gönderildi. Mülkiye başmüfettişlerince ha- zırlanan raporlar ışığında istanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca düzen- lenen ve aralannda Mesut Pektaş ile Candan Karlıtekin'üı de bulun- duğu 181 sanıklı davanın iddiana- mesinde suç şöyle tanımlaruyor: "Siyasi amaçla çete kuruldu" "Siyasive sosyalbir görüşten kay- naklanan amaçla cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, yönet- mek, teşekküle üye olmak, görevi kötüye kullanmak, zimmet, irti- kap, özd ve resmievTakta sahtekâr- hk, ihaleyefesatkanşürmak,kamu kurunıunu dolandırmak" Mesut Pektaş ve Candan Karlı- İÇ T O Z O K DEGİŞİKLİÖI CHP, Anayasa Mahkemesi'ne gidecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Cumhurbaşkanı Ahmet .\ecdet Sezer'in içtüzük değişikliğini onaylaması durumunda bu düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi'ne götürmeye hazırlanıyor. CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özvürek "Düzenkme anavasava avkm'' dedi. Meclis içtüzük değişikliği önensinın en çok tarhşma yaratan maddesi temel yasalarla ilgili düzenleme oldu. AKP'nin kendi çoğunluğuyla temel yasa belirlemesi yapabilmesi ve böylece uzun tasanlan hızlı çıkarma plam, CHP'lilerin sert eleşhnlenne hedef oidu. Görüşmeler sırasında söz alan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, AKP'lılerin ta\nm eleştirirken şunlan söyledi: "Bir koiayhk öneriyoruın. Anayasanuan 153. maddesinin son fikrasuu okuyorum: Anayasa Mahkemesi kararian Resmi Gazete'de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlannı, idare makamlaruu, gerçek vetüzelkişileri bağlar. Ekleyeceğiniz ufak cümle: "Ancak AKP'yi bağlamaz' olursa, emefinize ulaşabilirsiniz." Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, "Anayasa Mahkemes deyanhş karar verebüir" derken; CHP Grup Başkam'ekıli OğuzOvan, "Bunlara karşı çıkanlar, bugün, bunusavunma noktasına geldikr. Ne hazin bir çetişki Muhakfetsiz iktidar öziemieri otokrasi özkmleridir. Dünyada yeterince otokrat vardır; eğer. bunlara yenilerini eklemek istiyorsanız, buna izin vermeyeceğinıizi peşinen size bildinnek isteriz" dedi. CHP Milletvekilı Hasan Fehmi Güneş de, "Konumunuz değiştiğinde adalet değjşmez" dedi. KaftancıoğRi'nun Zincirtikuyu'daki mezan basındaki törene ailesi ve dostian kaüMMPotoğraf: HtLAL KÖSE) UmitKaftancıoğlu anüdı • CHP Grup Başkanvekili Oğuz Oyan, "Muhalefetsiz iktidar öziemieri otokrasi özlemleridir. Dünyada yeterince otokrat vardır; eğer bunlara yenilerini eklemek istiyorsanız, buna izin vermeyeceğimizi, öncelikle, peşinen size bildirmek isteriz" dedi. L Umit Kaftancıoğlu tstanbul Haber Servisi - Köy Enstitüsü kökenli yazar Ümit Kaftancıoğlu, silahlj saldın sonucu öldürülmesinin 23. yıldönümünde yakınlan ve dostlan tarafından aıuldı. Zincirlikuyu'daki mezan başındald törende dostlan, Kaftancıoğlu'nun Cumhuriyet ilkelerine bağlı, devrimci kişihği nedeniyle suikasta kurban gittiğini anımsattı. Kaftancıoğlu'nun oğlu Dr. An Naki Kaftancıoğlu, yıllar geçtikçe gidenlerin değerlerinin daha iyi anlaşıldığım belirterek. "Dünya kurulah beri bu öncülerin kaderi değişmedL Günümüzde yaşananlar da bu umutsuztuğun daha uzun zaman sureceğini gözterİTOr" dedi. "Ne olursa olsun, Lmit'ler, Mumcu'iar, Doğan Öz'ler, Cömert'ler adlarma >uraşır bir yaşam için çarpan vürekİeri ile umudu bize aşılamav a devam ediyorlar'' diyen Kaftancıoğlu, bağımsızlığın, paylaşımm ve direngenliğüı bu insanlann mezarlan başmda anımsandığını ifade etti. Ümit Kaftancıoğlu'nun yeğeni gazeteci Oktav Kaftancıoğlu da Susurluk aydınlanmadıkça faili meçhullerin aydınlanamayacağını vurguladı. tekın'in istanbul Büyükşehir Be- lediyesi'nde gö'revli olduklan dö- nemde hazırlanan iddıanamede, İGDAŞ'tan yapılan "parasal ola- rak en büyük vurgunun Mobil Ta- hakkuk sistemi ile sayaç okuma ihalesi" olduğu vurgulandı. thale- nin verildiği dönemde Mesut Pek- taş da yönetim kurulu üyeleri ara- sında yer ahyor. Söz İconusu ihale ile hesap uzman- lannca venlen rapora göre, IGDAŞ AŞ, dönemin parasıyla 20 trilyon 161 milyor 821 milyon 494 bin li- ra zarara uğratıldı. istanbul DGM Savcılan AbdulazizÖzadan ve Ka- ya Kabacaoglu tarafından hazırla- nan iddianameye göre, "sanıldarve teşekkül içerisindeld konumlan" şöyle: MesutPektaş: İstanbul Büyükşehir Belediye- si - ne 1996 yılında girdi- ği, genel sekreter yar- dımcısı olarak halen gö- reve devam ettıği (iddi- anamenin hazırlandığı dönem için) ISBAK, Halk Ekmek, IGDAŞ, İSTAÇ şirketlerinde yö- netim kurulu üyeliği yap- tığı. belediye birimlerin- ce yapılan ihale föyünde imzasının bulunduğu, te- şekkülün (siyasi ve sos- yal görüşten kaynakla- nan çetenin) kurucula- nndan olup. irtikap, zim- met, ihalelere fesat ka- nştınnak, görevi kötüye kullanmak, özel evrakta sahtekâriık ve kamu ku- rumlannı dolandırma suçlannı işlediği görül- müştür. En yakın raJdp dava arkadaşı Candan Karhtekin: ts- tanbul Büyükşehir Bele- diyesi'ne 1994 yılında girmiş, 1996 yılına ka- dar IştirakJer Daire Baş- kanı olarak görev yap- mış olduğu, sanığın be- lediye bünyesinde kuru- lu bulunan siyasi ve sos- yal görüşten kaynakla- nan amaçla cürüm işle- mek için oluşturulan te- şekküle dahil olarak. zim- met ve kamu kurumlan- nı dolandırmak suçlan- nı işlediği anlaşılmıştır. CHP, Irak'taki kültürel varlıklann korunması için çalışma yapılmasını istedi Bir medeniyet yağmalanıyor Ne demişlerdi? CHP'liler geçen dönemde AKP yöneticilerin bu düzenlemeleri Anayasa Mahkemesi'ne götürüp iptal ettirdiğinı anımsatırken o dönemdeki konuşmalan, "Ne demişlerdi?'' başlığı altında topladı. Kitapta yer alan bilgilere göre Bülent Annç, içtüzük değişikliği görüşmeleri sırasında FP adına kürsüye çıkarken "Demokrasilenle iktidarlar mutlaka vardır. Ama önemh' olan muhalefettir. Engelleme hakkı muhalefetin doğal hakkıdır. Dikensiz gül bahçesi istemek, suskun Meclis istemek v-anhşnr" dedi. TBMM Başkanvekili İsmail Atptekm de "muhalefetin teslimrvetinin istendiguıe r dıkkat çekerken Dengir Mir Mehmet Fırat da "iktidann muhalefeti susturnıasına" yönelik gırişlerini eleştirdi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP, Irak savaşında UNES- CO tarafından hazırlanan Kültü- rel Varlıklann Silahlı Çatışmalar- da Korunmasına Dair Sözleş- me'ningereklerinin yerine getiril- mesi için çağnda bulundu. CHP GrupBaşkanvekili Mustafa Ozyü- rek "insanlann öldüğü, vağma- nnı sürdüğü bir ortamda cağnla- ruun romantik görülebüeceğini ancakkültüreldeğerlerin yok edfl- mesidurumunda yerine konama- yacağmın unutuhnaması gerekti- gnu" söyledi. Öz^ürek, dün düzenlediği basın toplantısmda. CHP lıderi Deniz Baykal ile rüm millefvekillerinin imzasım taşıyan çağn metnini açıkladı. L^NESCO sözleşmesine ABD ve Ingiltere'nin imzakoyma- dığına dikkat çeken Mustafa Öz- yürek, "Koafcyon devieüeri,Irak'a demokrasi ve özgüriük getinnek- te olduklankkliasındadııiar. Uhı- lik eûnemiştir" dedi. hak'taki yağmaya dikkat çeken Özyürek, "Bir ülke ve bir mede- nh et vağmalanmakta. ABD güç- leri de bu dununa sessiz kabnak- • CHP lideri Deniz Baykal ile tüm milletvekillerinin imzasım taşıyan çağn metninde, UNESCO tarafîndan hazırlanan Kültürel Varlıklann Silahlı Çatışmalarda Korunmasına Dair Sözleşme'nin gereklerinin yerine getirihnesi istendi. sal irade dışında dış güçlerin silah zoru ile kurduğu yönetimin. hald- kibirdemokrasi.özgüriük ve eko- nomikkalkmmaortamıoluştura- biktiginetarihbugüne kadarşahit- tadu"" diye konuştu. CHP bıldırisinde şu çağn ya- pıldı:"Türkiye Cumhuriveti hü- kümetini; günümüz uygarhğuun ileıiemesinde büvük katlası olan ABD ve tngiltere'yi IINESCO- 1954 La Haye sözleşmesini imza- lamayave bahsigeçen sözleşmede- ki şartlan eksiksiz ve duyarukla yerinegetirmeyedavetetmek üze- re gereken guişnnierde buhuuna- va çağuTvoruz.Türkhe Cumhuri- ye4iDışişleriBakanhğı'nı,Irakyö- netimini imzaladığı La Haye söz- leşmesi uyannca kültürel varükla- ruun envanterlerini v« var ise ko- ruma ileOgfliplanlannı UNESCO kanahflekoaûsvon ülkelermeaçık- lamayavekoalisvon kuvvederini bu koruma planlannı Lr NESCO gö- zetiminde gerçekleştirmeye; ayn- caUNESCO'vıı en kısa sürede sa- vaşuı zararlannıtespitetmek üze- regöreviendirecek bir uzman ko- mite kunnaya çağuTvoruz." IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Türk ordusu şu anda Kerkük ve Mu- sul'da olsa iyi mi olurdu? Bu soruya mantık içinde doğru bir cevap bul- malıyız. Kerkük ve Musul, Türkiye'nin sınırlarının çok ötesinde olan iki Irak kenti. Bu kentlerin Osmanlı toprağı sınırları içinde bulunması, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu sırasında bu kentlerin tartışma konusu olması bu gerçeği değiştirmez. Bir başka ger- çek daha var. Bu yörenin ağırlıktaki ço- ğunluğunu Kürtler oluşturuyorlar. 1991'den bu yana Kürtler, Kuzey Irak'ta özerk bir yönetim oluşturmuş- lardı. Bu bölge Irakyönetiminden kop- muş ve kendi başına kalmıştı. Türki- ye, bu bölgedeki Kürt liderleriyle asıl olarak iyi ilişkiler yürüttü. Bu bölgenin ekonomik olarak ayakta kalması Tür- kiye üzerinden yürütülen ticaretle sağ- landı. ABD'nin Irak'a saldınsı sırasın- da ikinci tezkereyi TBMM kabul etsey- di Türk Silahlı Kuvvetleri, ABD ordu- su ile birlikte Irak'a girecekti. Şimdi ba- zı yorumcularbunu yapmamış olmak- la Türkiye'nin büyük bir şansı yitirdi- ğini öne surüyorlar. Şimdi Dikkatimiz Kuzey Irak'ta Irak'ın vahşi birşekilde bombalana- rak insanlannın öidürülmesi, tarihsel ve kültürel mirasının yerle bir edilme- si bütün dünya halklannın yüreğinde derin bir isyan ve öfke yarattı. Bu öf- kenin Türkiye'nin üzerine çekilmesin- den doğacak zarar hiç bir şeyle ölçü- lemezdi. Türkiye, şu anda dünyanın gö- zünde ABD saldırganlığına esas ola- rak ortaklık yapmamış bir ülke olarak kabul ediliyor. Bunun sağlayacağı ka- zanç çok daha anlamlıdır. ••• Türkiye, Irak'a girmeyerek savaşa katılmadı. Oradaki kargaşanın ve be- lirsizliğin içineTürkiye çekilemedi. Kal- dı ki, oraya Türk Silahlı Kuvvetleri gir- miş olsaydı bile bugün oradan nasıl çekileceğinin tartışmalannın baş he- deflerinden birisi haline gelecekti. Tür- kiye, Musul ve Kerkük'te şu anda bu- lunsaydı, ne e(de edebilirdi? Petrolden pay mı, yoksa Türkmenlerin yönetim içinde ağırlık sağlaması mı? Bütön bunlar, Kürtlerle ciddi bir çekişmeyi ve kalıcı gerilimleri de beraberinde geti- recekti. Kaldı ki, ABD'nin buradaki ekonomik ve siyasi olanaklan kim- seylepaylaşmayacağı dabellideğil mi? Girip oralardan gerisin geriye dön- mek de vardı. Ferai Tınç, Hürriyet gazetesindeki dünkü yazısında çok önemli saptama- larda bulunuyordu: "Askeri bir mü- dahale, Türkiye'yiABD ve Avrupa ile karşı karşıya getirir. Bundan daha önemli birşey var.. komşuluk ilişkile- ri. Türkiye, Irak'a kucak açan, halkı- na destek mesajları ile yanaşan, zor zarnandayardımınakoşankomşu ol- duğunu, Irak'ta yaşayan herkese, Arap'ına, Kürt'üne, Türkmen'ine, Asu- ri'sine göstermelidir. Bence bunun tekyolu, Türkiye'nin güvenlik ve dış politikasını 'Kürt ipotegi'ncfen kurtar- maktır. Yaniçözümü dışandaaramak değil, içeride gerçekleştirmektir." Ferai, çözüm yolu olarak da şunla- n öneriyordu: "Türkiye kendisini, çev- rede meydana gelebilecek olaylar- dan etkilenmeyecek bir demokrasi veadaletdüzenineyüksettmekzorun- dadır. Kûrtsorununu insan haklan ve demokrasi çerçevesinde derhal, çok köklü adımlar atarak çözmeye karar vermeliyiz... Irakhalkının Türkiye'den duymak istediği en son şey, 'askeri müdahale' tehdididir herhalde." Ta- mamen katıldığım bu görüşleri şimdi tartışmanın tam zamanıdır diye dü- şünüyorum. Örneğin Kuzey Irak'ta bulunduğu söylenen 5 bin PKK-KADEK'linin dağ- dan inmesi için çözüm yollan bulu- namaz mı? Çaresiz bir şekilde dağ- larda dolaşan bu gençlerin yann ye- niden birtehdit haline dönüşmesi ön- lenemez mi? Bu ülkenin insanları Kürt'üyle, Türk'üyle yaşananlardan çok büyük acılar çekti. Şimdi artık bir çözüm üretme asamasına gelin- medi mi? Türkiye, ABD ordusuyla Irak'a gir- memekle çok doğru bir siyasi tercih- te bulundu. Bu siyasitercih, savaş ye- rine banşın yanında saf tutmak an- lamına geliyor. Bu çok değerti bir ka- zanç. Soruna kısa vadeli değil de uzun vadeli olarak bakarsak, daha iyi anlayabiliriz. Türkiye, banş isteyen dünyanın bir parçası olmayı tercih etti. Bu yolda ısrar etmeli. Bu yolda yürümeli. İşgalcilerin ortağı olmadık" diye hayıflananlann belki de anlamak is- temediği şey, güçlü olanla yapılan iş- birliği hep güçlü olanın istediği şekil- de yürüyecekti. Bakın, Ingiltere bile savaş sonrası konusunda şimdiden endişe içine düşmedi mi? "Pazarlık masasında olacaktık", "Bağdat'ta olacaktık" gibi iddialar bence yalnız- ca bir hayalden ibaret. Artık bunlar ol- madı, iyi de oldu. Şimdi, içinde bu- lunulan durum en iyi nasıl değerlen- dirilır ona bakmak gerekiyor. Çözümü, kendi sınırianmız dışında değil iç/nde ararsak, daha akıllı bir iş yapmış gibi oluruzdüşüncesindeyim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle