Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 2003 SALI 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr 'EMRE BREZİLYALI CİBİ1 LONDRA (Cumhuriyet) - Ing-.ltere'deyayımlanan The Tımes gazetesinin 'Game" ekınde Emre Beiözoğlu ile yapılan bır röportaja yer verilirken, bu oyuncudan. "Onda bir BreziKalı'nın tefcniği ve zarafeti var" diye söz edildi. Emre'nın. yaş ortalaması 27 olan ulusal takıırun 23 yaşındaki bir uyesı olarak 'bebek' gibi görüldüğünü ve bütün takım arkadaşlanndan 'abi' diye söz ettiğini belirten vazar Suııa Erdem, iinlü futbolcunun kendısınin de "Bebek muamelesi görmekten uzun zaman kurrulamayacağını düşündüğünü" bildirdi. Aynı sayfanın diğer yansmda yer alan bir yanda ise Türk futbolunun son yıllardaki yükselişine ve bu yükselişte Almanya'da yetişmiş Türk futbolculann ve yurtdışından gelen yabancı çalıştıncılann sahip olduklan paya dikkat çekildı. , İLK SINAV ÜMİTLERİN NEWCASTLE - Avrupa Ümitler Futbol Şampiyonası grup elemelerinde, Ulusal Ümit Takım, bugün Ingiltere ile Newcastle St. Jamespark Stadı'nda karşı karşıya geliyor. Maçı, Ispanya Futbol Federasyonu"ndan J. Rodrigez Santiago, F. Gonzalez Rodriguez, A. Cardos Paterna hakem üçlüsü yönetecek. Maçın başlama saati ise 22.00. tngilizlerin bu maçı çok önemsediğini ifade eden Ümit Takım Teknik Direktörü Raşit Çetiner, "(A) Ulusal Takım'a verdikieri oyuncuJan Ümit Takım'a tekrar çağırdılar. Yann (bugün) bu ayuncular bize karşı oynayacaklar. Ancak biz gayet iyfyiz. Hiçbir olumsuzluk yok. En iyi sonucu alacağtz" dedi. Ulusal takımda kart cezalısı Selçuk ve Fatih dışında eksik bulunmuyor. Yeni kuşakholiganlargörevbaşındaMUSTAFA KEMAL ERDEMOL NEVVCASTLE - Ingiltere-Türkıye maçı için gen sayım başlarken Ingiliz polisi telaş içinde. Çıkardıklan olaylar nedeniyle fişlenen ve maçlara alınmayan holiganlar yeni bir çözüm yolu buldu. Yeni kuşak holigan olarak adlandınlan grup maçlarda olay çıkanrken stada ahnmayanlar ise dışandan olaylan planlayıp koordinasyonunu yürütüyor. Daha önce olaylara karışmadıklan için guvenlik güçleri taraftndan tespit edilemeyen 'yeni kuşak holigan grubu' en son Liechtenstein-Ingiltere maçında olay çıkarmıştı. Zürih polisiyle çatışan. dükkanlan yağmalayan holiganlardan 5 tanesı yaralanmış 25'ı de gözaltına alınmıştı. Galatasaray-Leeds Unıted maçında çıkan olaylan unutmayan ve maça gelecek Türkler için ortak hareket etme karan alan tngılız holigan grubunun liderlerinin bir araya gelerek plan yaphklan da öğrenildi. PoHs araştınyor Maç günü olay çıkmasını engellemek isteyen Sunderland polisi, Newcastle, Londra, Leeds polis teşkilatı ve Scotland Yard'la ortak çalışıp elebaşlannı maç öncesinde yakalamaya çalışıyor. Holiganlann planlannı öğrenmek için yoğun çaba harcayan Britanya polisinın guvenlik önlemlerini en üst düzeyde tutacağı öğrenildi. QWEN, HESKEY VE DAVID BECKHAJVTIN MAÇLARINI ÎZLEYtP VURUŞ TEKNİKLERİ HAKKINDA BfLGÎ TOPLADI Ingiltere Rüştii'nün ellerîndeARİF KIZILYALIN Rüşrii Reçber.» Tartışmasız Türk fut bolunun, son yıllarda yetiştirdiği en büyük yetenek . 0nun için. "Fenerbahçe'nin ya- nsıJ" yorumunu yapanlar bile var. Ve şimdi Türkiye'nin '1 nu- marası'ru yann akşam çok ama çok önemli bir sınav bekliyor. lngiltere'yle oynanacak maç. hem Rüştü, hem de Ulusal Fut- bol takımımız için gerçek bır 'dö- nemeç.' Çünkü bugüne kadar In- giltere ile yapılan hemen her maç ya 'bozgun' ya 'kaleci hatalan' ile tarihe geçmiş. Kımi zaman Yaşar Duran, kimı zaman Fatih Uraz, kimı zaman Hayrettin De- mirbaş, Ingiltere forveti karşısın- da çaresiz kalmış.. Ama şimdiki ulusal takım kalecisi Rüştü, eğer bir aksılik olmazsa 'kötü taühe' son vermeye hazırlanıyor. Özel- likle Japonya ve Kore'deki maç- larda yaptığı kurtanşlarla 'dun- yanın en ryi 1 leri arasına giren F.Bahçe kalecisi, Sunderland'da- ki tngiltere sınavında önünde hem Türk kalecilerin yazgısını değiştirmek. hem de peşinden koşan Britanya takımlanna me- saj göndermek için oynayacak. Yannkı Ingiltere maçına yak- laşık 5 aydır özel olarak hazırla- nan Rüştü Reçber gerek İstan- bul'da, gerekse Newcastle"da ra- kiplerini VCD ve videodan izle- di. Türkiye"ye karşı forma giy- mesi olası futbolculardan Liver- poollu Owen'la Heskey' nin lig maçlannı seyTeden \e vuruş tek- niklen hakkında notlar tutan Rüştü. Manchester Unıtedlı Beckham'ın fhkıkleri için de ant- renmanlarda özel çalışma yaptı 'Rüştü'nün performansı nasıl olur' sorusunu Mehmet Kulaksı- zoğlu. Rasim Kara ve Hayret- tin"e yönelttik Mehmet Kulaksızoğhı (llusal takım kaleci antrenörii): Rüştü dunyanın en iyi bir iki kalecısin- den biri. Yıllarca önce İngıltere karşısında aldığımtz farklı yenil- gıler bu maç için ölçü olamaz. Rüştü. bu maçın ağırlığını bile- cek ve kaldıracak yapıda Rasim Kara (Esİd ulusal takım antrenörii) : Rüştü Antalya'nın 3. kalecısıyken Terim ve ben onu Olimpik. Umit ve Ulusal takım- da oynattık. Dünyanm en ıyı ikı kalecisınden biri o. tngiltere'yle eskiden yapılan karşılaşmalarda yenilgmın faturası genelde sa- vunma ve kalecıye kesılirdı. Şim- di Rüştü'yü yan toplar zorlayabı- lır Rüştü ıçın aynca bır "pazar" karşılaşması Hayrettin (Eski ulusal takım kalecisi): Rüştü dört dörtlük bır kaleci. Eskıden İngilızler bizi güçlü fizikleriyle yıldınrdı. Ar- tık herşey değişti. Takımın fizik gücü yükseldı Rüştü de çok iyi bır kaleci Eksiği yok, fazlası var. KAPILAR KAPANDI NEWCASTLE - Ulusal Futbol Takımımız. yann Ingiltere ile oynayacağı Avrupa Futbol Şampiyonası 7. Eleme Grubu 4. maçı için kapılannı dış dünyaya kapattı. Teknik direktör Şenol Güneş, antrenmanlarda futbolcularla ayn ayn ilgilenirken, kaleci Rüştü, savunma oyunculan ve orta alanda görev yapacak isimlere, "Once puan, sonra gaübıyet" mesajını verdi. tngiltere'nin kendi sahasmdakı maçta doğal olarak baskılı oynayacağına dikkat çeken Güneş'in oyuncularına ilk 20 daİcikalık süreçle ilgili özel taktik verdiği de ortaya çıktı. tngiliz ekibinin kenar ortalannı Alpay ve Bülent'le etkisiz hale gerirmek isteyen Güneş, Owen ve Heskeye ise markaj destekli alan savunması uygulatacak. »ENOL GÜNEŞ: Kazanmak için geldih NEWCASTLE (Cumhurryet) - Ulusal Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, dü- zenlediğı basın toplantısında, Türkiye'nin başansı için 3 puana ihtiyaçlan olduğunu belırterek, "Bu, ülke insanlannı mutlu eder. Galibiyet, yapdğınuz hazırlıklann karşıhğı demektir. 2004 Avrupa Şampiyo- nası finalkrinin de ucu göründü demek ohır. Gaübiyeti alacak gücümü z var, onun için buradayız" diye konuştu. Güneş, Ingiltere'nın futbolda bir sektör olduğunu belırterek, şöyle devam etri: "Bu nedenle İngiKz halkının beklenrile- ri de çok fazla. tngOtere'nin performansı, halkmı memnunedecek seviyededeğü. An- cak, her şeye rağmen çok zor maç olacak. İngilb takımının özelliklerüK göre kadro- yu kurmayacagız. Üç ihtimalü bir maç ola- cak. Bizim için en kfeali kazanmak. Onun için buradayız. Grupta iki güçlü takım var. O nedenle bu maç bir final havası da taşı- yor. Kazanamadığuııız zaman, berabertik de iykfir. Ancak, biz berabertik için oyna- mayacagız.'' Globalleşen dünyada, büyük-küçük kavTamlannın değiştiğine dikkatin çeken Güneş. "Bu nıtbola da yansıdı. Türk takı- nu olarak kimsenin diline. dinine ve milli- yetine göre hareket efmiyoruz. Herkese sayguryTz" dedi. Güneş, Türk Ulusal Takımı'nın aday kadrosundakı 24 oyuncudan sadece Ha- kan Ünsal'ın sakatlıgının bulunduğunu belırterek, "Hangi ovıınculanmın, Hakan Şükür de dahiL ilk on birde olup ohnaya- cağını ben de bilmiyorum" dedi Teknik Direktör Güneş, bir İngilız ga- zetecinin sorusu üzenne, Sunderland'de guvenlik açısından bir sorun yaşanacağı- nı zannetmediğini söyledi. GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR Milliler Paralı Asker mi? Yüzde 100 doping. Kime? Eğer Ingiltere maçını kaza- nırsaTürktakımına. Yani Dünya Kupası'nda kıymeti har- biyesi olmayan bir takıma karşı galip gelinirse eğer 20'şer bin dolar. Şimdi 40 bin dolara çıkartılıyor. Kim çıkartıyor? Federasyon ağası... Gerekirse 80brn dolara çıkartınm di- yor. Bu ne küçüklük duygusu. 15 milli futbolcunun pri- mi, 500 çahşanı olan bir işletmenin aylık ücret tutan ka- dar. Ama ağanın elı tutulmaz. Bunlan işkembeden atmı- yorum. Anh şanlı medyanın manşetlerinden öğreniyorum. Bu haberlerin doğru olmasa da doğruya yakın haberler oldugunu düşünüyorum. Dünya Kupası sonrası dafutbol- culara birerCheroke venldiğini biliyoruz. Kım verdı? Dev- let mi, yoksa köşe başı trilyonerteri mi? Yani bankalann içı- ni boşaltanlar mı? Bilen yok. Varsa söylesin. Neyazık ki parayı doping sayacak kadar kimliğimizi, ki- şiliğimizi kaybetmişiz. Yalnız futbolda mı? Amerika'dan da bir avuç dolar almak için ele günerezıl olmadıkmı? Ba- na göre; para, tam anlamıyla insanları zehiriemek için çok etkili bir mikrop. Bir kez insanın bünyesine girmesın. Me- tastasa girmemesi olanaksız. Biz de milli takımlarda oynadık. Para, aklımıza bile gel- mezdi. Çünkü milli maç, o yıllar bir vatan görevi olarak dü- şünülündü. Bu görevden kaçmak ise vatan hainliği gibi al- gılanırdı. Bizler milli takımda oynamayı en büyük servet olarak düşünürdük. Şimdi artık öyle mi? Futbolculanmız Vıetnam'da ve de Irak'ta dövüşen paralı askerlere döndü- rüldöler. Aldıklan transfer ücretleri ve de aylıklanna bir di- yeceğimiz yok. Ama üstüne üstlük aldıklan astronomik primler neyin nesi? Arjantinli futbolculardan da mı utanıp sıkılmıyorlar? Ülkeleri açlık sınınndayken kendilerine öne- rilen primleri geri çevirecek kadar hassas davranmamış mrydı Latin gençter! Bir yandan toplumsal dengesizliklerden bahsediyor, çöplüklerden yiyecek toplamaya çalışan insanlan görün- tülüyoruz, bir yandan da "Lale Devri" yaşayan insanlann propagandalannı yapıyoruz. Bu servet-sefalet çelişkisi içinde toplumun huzurunu nasıl sağlanz? Toplumsal dire- nişlerin nasıl önünü alabiliriz? Nemalann verilmediği, me- mur maaşlanna zam yapılmayacağının açıklandığı ortam- da bu kepazelik nedir? Fakir halkın tepkısini kazanmak- tan başka ne anlam taşır? Bol keseden harcadığımız bu paralan devletin önemli işlerinde kullansak daha iyi olmaz mı? 1948 yılında bizim kuşak, Istanbul Inönü Stadı'nda Avusturya ile ilk maçını oynamıştı. Güzel bıroyundan son- ra maçı 2-1 kaybetmiştık. Abdülkadir Yücelman'ın yaz- dığı gibi, o zamanlar bize şerefli biryenilgı aldık diye prim falan vermediler. Maç sonrası ziyafette Avusturya Milli Takımı yöneticileri birer gümüş yüzük hediye ettiler. Üs- tüne iyice kamufle edilmiş bir orak çekiç resmedilmişti. Ceket cebine kırmızı mendil takanlann bile eşek cennetine gittiği o günlerde bu yüzüğü takamazdık. Şimdi artık sorun yok. Sovyetleryıkıldı, Rusya ile canciğer kuzu sarmasıyız. Ama parmaklarım şişmanlamış. O yüzüğü de takacak halim yok! Işte görkemlı Avusturya maçı sonrası tek kazan- cımız buydu. Ş-Posta: hdenngortâ hotmail.com - Faks: (212) 5138S05 Danimarka maçında sakatlanan Rumen oyuncu kontrolden geçecek Beşiktaş'taPancu sıkıntisı NEYMİŞ Pancu nun sakatnğı kafalarda soru işareti uyandırdj. Spor Senisi - Ro- manya'nın Danimar- ka ile ev inde oynadığı 2004 Avrupa'FutboI Şampiyonası grup eleme maçında sakat- lanan Beşıktaş'ın Ru- men rutbolcusu Gabriel Pancu'nun bugün tstan- bula gelerek, kulüp dok- torlan tarafından kontrol- den geçırileceği bildırildı. Beşıktaş Kulübü Iletişim Komitesi Başkanı MeteDü- ren. Pancu'nun takım izin- li olduğu için Romanya'da bulunan Teknik Direktör IVfircea Lucescu ile birlıkte Istanbul'a geleceğini ve ya- pılacak kontrollerden sonra bu futbolcunun durumunun netlik kazanacağını söyle- di. Düren, Pancu'nun uzun süre sahalardan uzak kalacağı ile ilgılı herhangi bir bilginin kendilerine ulaş- madığını kaydederek. "Lucescu ik ko- nuştuk. maç sonrası Pancu'nun ağnsı ol- dugunu söyledi. Burada kontrol etrikten sonrasakatnğmuı nederecedeolduğu bel- li olur" dedi. Kulüp Doktoru Ayhan Optur da Pan- cu'nun 1 veya 1.5 ay sahalardan uzak ka- izîn bitiyor Beşiktaş, 2 günlükiznin ardından Denizlispor maçının hazırlıklannı bugün yapacağı antrenmanJa sürdürecek. Kocaelispor ile oynanan hazırlık maçının ardından 2 gün izin yapan Siyah-Beyazhlar, bugün BJK Nevzat DemirTesisleri'nde haftanın ilk idmanını yapacak. lacağı ile ilgili bir bilgile- rinin olmadığını ıfade ede- rek. "Bu karan biz verece- ğiz. Pancu'vıı henüz mu- ayene etmedik. \ann (bu- gün) muayeneefdkten son- ra her şey açıkhk kazana- cak" diye konuştu. Beşıktaş'ta lige verilen ara en çok sakatlara yara- dı. Uzun süredir takımdan a\Ti kalan Tümer, tbra- him \e Sergen'in de De- nızlıspor maçına kadar ha- zırolacağı öğrenildi. Uçar: Avantaj yok Antrenör Fejyaz Uçar, Beşıktaş'ın bu sezon UE- FA Kupası. Türkıye Kupa- sı \e ligde mücadele ettı- ğini.bu nedenle de çok yo- rulduğunu söyledi. Uçar, ligde Galatasaray'a oranla daha fazla deplasmanlan bulunduğunu. ancak kim- se için fıkstür avantajı kalmadığını söy- ledi. Bu arada katıldığı teknik direktör- lük kursunun ikinci aşamasırun daha zor ve heyecanlı geçeceğinı de ifade eden Uçar. "Bizim için önemli bir adım. Kurs sonunda teknik direktörlük brövesi ala- 1 diye konuştu. Fatih Terim 'den Emre taktiğiNEVZAT DİNDAR < ^ Ismail Gökçek'in jübile maçında ikinci yanda oyuna giren ve attığı golle dikkatleri üzerine çeken Volkan Glatt a teknik direktör Fatih Terim, ilk uyansını yaptı. Genç oyuncusunun övgüler nedeniyle şımarmaması için EmreBelözoğhı'na yaptığı gibi sık sık uyaran Terim'in bu davranışı için "Volkan Trabzon maçında iyi oynadı. Fatih Terim rutbolcusu bulutlann üzerinde dolaşmasın drve erken u>anda bulundu. EmreHi de böyle kazanmadı mı?" yorumlan yapıhyor. Galatasaray 1 günlük izinden sonra Diyarbakır maçımn hazırlıklanna başlarken Terim, sabah çalışmasında futbolculara çift kale maç yaptırdı. Bu çalışmada Berkant attığı gollerle alkışlandı. Kerem G.Birüği'De gitmiyor Gençlerbirliği ile görüşen kaleci Kerem. para konusunda anlaşamayınca Ankara ekibine olumsuz yanıt verdi. Bu arada Galatasaray'ın devre arasında yaptığı transferler içinde Volkan Arslan, en yararlı futbolcu olarak gösterildi. San-Kırmızılı taraftarlann internet sitesinde yapılan ankette katılımcılara. "Devre arasındaki transferlerimizden en faydalı olanı hangisi" sorusu yöneltilirken en yüksek oyu Volkan aldı. Volkan dan sonra en yüksek oy Abel Xavier'e verildi. ABDÜLKADİR YUCELMAN Futbolun ÇılgınıydıDoğuştan hızlıydı. Cmırup kalkmeısı, yemesi içmesi hep hızlıydı. Hatta koşar gibi yürürdü. Her Karadenizli gibi ça- buk konuşurdu. Maçka doğumluydu ama pek söylemezdi, "Karadenizliyiz" derdi sadece. Sahada tembel değildi, hem koşar hem koştururdu. Gol attığı kadar gol attırmasını da bilirdi. Galatasaray'da ve Ulusal Takım'da oynadığı maçlar- da Metin Oktay'ın asistiydi. 1956'da Macarlan 3-1 yenip 40 yıl unutamadığımız o ma- çın kilit ve yıldız adamlanndan birisiydi. Onun adı Kadri Ay- taç'tı. Takımdaki yeri Metin Oktay ile Lefter'in arasındaydı. önünde Metin'i, solunda Lefter'i görürdü çoğu zaman. Bu ikilinin arasında oynamak her futbolcuya nasip olmazdı. Fenerbahçeli Lefter'in ilactydı sanki. Ona takılmadan ede- mezdi. Lefter'in de uçak korkusunu herkes bilirdi. Yurtdışı maçlara gitmeden bir gün önce hava raporlannı abartıp Lef- ter'e anlatır ve onun korkulu ifadesinden büyük keyif alırdı. Lefter onun bu davranışını bilince selam sabahı kesmiş ve küsmüştü. Ama ele avuca sığmaz Kadri'nin bir başka laka- k* daha vardı; ki Lefter onu o adla çağınrdı. Fenerbahçe'den Galatasaray'a geçince iki ezeli rakibin maçında medya "Lef- ter-Kadri" senaryolanna günlerce önce başlardı. Beyoğlusporlu yöneticiler onu almak istediklerinde "ön- ce deneyelim" demişlerdi, ama Kadri'nin futbol ayakkabtsı bile yoktu. ödünç bir 45 numara ayakkat» ile (ayağı 41 nu- maraydı) idmana çıktıysa da yine de beğenildi. 16 yaşında Beyoğluspor'da oynamaya başladı. Karakteri gibi futbol ya- şantısında da hızlıydı. Beşiktaş'ın diktatörü Arap Sadri pe- şine düştü ama 2000 lira transfer parasını az bulan Kadri, Muslih Hoca'nın beğenisini alarak G.Saray'a geldi. Ama Pi- re Kadri için bir yerde kalmak olası değildi. Bir gün Hasnun Galip'teki kulüp binasından çıkıp yolun karşısındaki Fahri Somer'in dükkânına girdi. Orada iş bitmişti ve Kadri Aytaç, Karagümrük Kulübü'ne astronomik bir rakamla transfer ol- muştu. Gazetelerin birinci sayfalanndaydı o gün Kadri Aytaç ve Kadri'nin transferi 1958 transfer sezonunun bombasıydı. 2 yıl Karagümrük'te oynadı ve yine sular ısınmıştı; Kadri kendisine bir başka kulüp anyordu. Fenerbahçe atladı or- taya, "Benden 70 bin TL" dedi, transfer borsasını açtı. Ve Kadri Aytaç bu kez Fenerbahçeli oldu. 2 sezon Fenerbah- çe formasını giyen ve Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu da yaşayan Kadri, yeniden Galatasaray'a döndü, 6 yıl Galata- saray'da oynadı. Mersin Idman Yurdu 1. Lig'e çıkınca da kendisini antrenör futbolcu olarak oraya attı. Böylece Be- yoöluspor, Galatasaray, Fenerbahçe, Karagümrük ve Mer- sinldman Yurdu formalannı giyen Kadri Aytaç o günlerin re- koruna da imza atmış oldu. Kadri Aytaç için çok şeyler söylenir. Futbolun trafiği için- de çok hareketli bir yaşantısı vardı ve Mersin'den sonra çeşitli takımlardateknik direktörlük yaptı. Çok konuşulan a- ma çabuk unutulan bir futbol adamıydı. Cemal Süreya, "99 Yûz" adlı kitabında onun Fenerbahçe'den Galatasaray'a gitmesini "Kadri Galatasaray'da bir Fenerii olarak yaşadı" şeklinde yorumladı. Kadri Aytaç'ı geçenlerde toprağa verdik. Bana göre Kad- ri futbolu kadar yaşamadı. Bir kulüpte kalıp "efsane" olmak istemedi belki. Ama gerçek şu ki çok kulüp gezdi, çok şey gördü; bildiklerini de kendisine sakladı... E-Posta: ayucelmanığ yahoo.com - Faks: (212) 5138595