04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 MART 2003 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul B 7 Sinop Edıme B 10 Samsun PB 7 Adana B 1 5 PB Kocaeli B 8 Trabzon PB 9 Çanakkale B 10 Gtresun Izmir B T5 Ankara PB Manisa B 13 Eskişehir Aydın PB 16 Konya Denizli PB 12 Sıvas 0 Zonguldak PB 7 Antalya B 16 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van B S S S S S S 15 5 9 2 4 0 -1 Açık Parçalı bulutlu Yurdun kuzey do- ğu ve güney batı ke- sımleri parçalı bulut- lu, diğeryerieraz bu- lutlu ve açık geçe- cek. Marmara ıle yur- dun ıç ve doğu ke- sımlennde yer yer yoğun olmak üzere sıs görülecek. Hava sıcakhğı tüm yurtta artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB Y Y Y Y Y 0 -1 -1 12 13 13 14 10 Münih Y 10 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına Y PB Y B PB PB PB PB 1ü 5 13 6 10 10 15 11 Y 12 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Şam PB PB B Y PB K PB PB B -3 5 -5 9 4 0 -4 22 13 Taşkent ^ Ç<# bulutlu . Yağmurtu Sulu kar > Gok gurultûlü G U N C E L CÜISEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada ce RTE, sonra hükümetin, partinin ne kadar ön- de gideni, çokbilmişi varsa, üstelik her biri diğe- rinden ayn gerekçeler öne sürerek tezkerenin bu- güne kaldığını açıkladı. Sorunun kaynağı: Tek başına iktidar olmasına karşın, mutabakat zaptından doğan sorumluluk- ları AKP'nin (RTE ile Başbakan Gül'ün, kimi ba- kanlann) üstlenmekten kaçınması. Zira -bugüne kadar yapılan açıklamalar göste- riyor ki- bu belge ancak günümüzün koşullarını saptayan ve karşılamaya çalışan bir belge. Yarınlara dönük olasılıklan içermiyor. Orneğin Kürt devleti ile ilgili sözlü güvence bol, yazıya gel- di mi yok! Ya, Amerika askerlerini Türkiye'den belirlenen bir süre sonra geri çekmezse? RTE, "O kuşku bizde de var. Umanm öyle bir yanlışlık yapmazlar" diyebiliyor. Geleceğimizi emanet ettiğimiz bu iktidar, nasıl iktidar ama! Kürt devletinin içimize yönelik kışkırtmalarıyla Batı'nın Sevr sevdası birleşince başımıza örül- mesi olası çorapları bugünden hesaplamak ola- naklı. Iktidarın gelecek korkusu, sorumluluktan kaç- ma, sorumluluğu -örneğin askerlerle paylaşma- çabası, tezkerenin dünkü MGK'den sonraya bı- rakılmasına neden oldu. Washington'daki yetkili çevreler; sürekli zikzak- lar çizen "AKP önderterinin lidertik vasfından yok- sun olduğunu" söylüyor. RTE, mutabakat zaptındaki ekonomik kimi va- atlerin yerine getirilmemesini -Kasımpaşalı ağ- zıyla- "kazık yersek, elimizde vesika varken, Bush'un ayıbı olur" diye karşılıyor. Bizim lider de doğrusu böylesi lider. • • • Mutabakat zaptı daha şimdiden belirgin, yanıt- sız sorunlann giderek büyümesine yol açarken; Kıbrıs'ta perşembenin gelişini çarşambadan tez- gâhlayan -BM Genel Sekreteri Annan'ın yazdığı- trajik bir oyun sergileniyor. Oyunun amacı, Güncel'de "Ver-kurtulcuların yeni hazıriıklan" başlığı altında 23 Şubat 03'te ya- yımlandı. Yazıda De Soto'nun 3. Annan planını KKTC'ye vermeden önce Dışişleri Bakanlığı'na sunarak Denktaş'ı by-pass ettiğine değinildikten sonra, "yeni hazıriıklar" şöyle vurgulandı: "De Soto'nun Denktaş'ı by-pass etmesi, BM'nin KKTC'yi kafakola almayı hedeflediğinin ilk işareti. Denktaş'ın haklı eleştirileri, 28 Şubat'ta veya hemen ertesiAnnan 'ın elmaşekeriyeniplanını im- zalama olasılığını zayıflatıyor... ... Denktaş hayır derse, plan 30 Mart'ta llderie- rin imzası aranmaksızın referanduma götürüle- cek..." Dört gün önce yazdıklarımızı, dört gün sonra, önceki gün Annan Lefkoşa'daTürk ve Rum lider- leriyle yaptığı toplantıda sözcüğü sözcüğüne doğruladı. Içerdeki ve dışardaki ver-kurtulcuların baş ak- törü Kofı Annan, "Kıbns'ta çözümûn önünde en- gel gördüğü Denktaş'ı 'devre dışı' bırakmak için liderterden planın doğrudan 30 Mart'ta 'halkın onayına' sunulmasını" istedi. Bu davranışın tek amacı; plandaki kabul edil- mezleri sıralayan Denktaş'ı: Referandumla by-pass ederek devre dışı bı- rakmak! Denktaş, "imzasız belgeyi referanduma götüremeyeceklerini" söyledi. RTE ile Başbakan Gül: Ankara ziyaretinde An- nan'dan imzasız referandum niyetini öğrenmiş olmalanna karşın, (bakalım daha ne kadar) sus- kun. RTE, 3. plana ve yıldızı banşık olmayan Denk- taş'ı devreden çıkarmaya yönelik girişime omuz verdi. Annan RTE'yi, RTE Annan'ı destekliyor. Dengeli yorumlanyla bilinen Sami Kohen dün; "Annan, Lefkoşa'dataraflara... 'dayatmacıpozis- yonunu' ortaya koydu" diye yazdı. Işte Annan'ın "taraflan cesaretlendirme girişi- mi", işte üç aydır sürdürülen rezaletin son perdesi! Kimyasal silahtan nasıl korunulur Istanbul Haber Ser- visi - En tehlikeli biyo- lojik silahın botilinum toksini olduğu belirhle- rek bunun 1 kilogramı- nın bütün insanhğı yok edebileceğine dikkat çe- kildi. ÎÜ Cerrahpaşa Tıp Fa- kültesi'nde önceki gün "Nükleer, Biyolojik, Kimyasal Savaş Ne- dir? Nasıl Korunu- lur?" konulubirtoplan- tı gerçekleştirildi. Top- lantıya, Göğüs Hastalık- lan ve Kalp Damar Cer- rahisi Profesörü Dr. Nevzat Doğan başkan- lık etti. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Rad- yasyon Korunması Uz- manı Mehmet Altun- kaya, nükleer bomba patladığında yıkma, yakma, ışın gibi zarar- lar verdiğini belirterek "Nükleer bomba pat- ladığında, kapalı ye- raltı sığınaklanna kaç- mak, evde iseniz pen- cereleri sıkıca kapatıp, ıslak mendil ya da bez- le ağız, burun ve yüzü korumak gerekir" de- di. Nükleer silaha ma- ruz kalanlarda genetik etkilerin de meydana gelebileceğine dikkati çeken Altunkaya, sila- hın etkisi ile ani ölüm ya da sakatlık gerçekleşe- bileceğini kaydetti. Biyolojik silahlar Kocaeli Üniversite- si'nden Prof. Dr. Ayşe Willke, adı sık duyulan 3 çeşit biyolojik silahtan en güçlüsünün "Botili- num toksini" olduğunu söyledi. Wilke, Botili- num toksininin 1 kilog- ramının bütün insanlığı öldürmeye yetebileceği- ne işaret etti. TSK Nük- leer Biyoloji ve Kimya- sal Silahlar Okulu ve Eğitim Merkezi öğretün üyesi emekli albay Bü- lent Okan ise NBC'den korunmanın yolunun ko- ruyucu tesisat, maske ve giysi olduğunu belirtti. Okan, özellikle sinir gaz- lanna karşı atropin ilacı- nın tek koruyucu yöntem olduğunu söyledi. MGKtezkereyi Meclis'e bıraktıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ABD'nin Irak harekârı öncesinde yapılan son Milli Gü- venlik Kurulu (MGK) toplantı- sından tezkere için AKP hükü- metinin aradığı "yeni tavsiye" çıkmadı. MGK bildirisinde, "ABD'nin Irak'a olası askeri mûdahalesi konusuda,ABD ile yapılan müzakerelerde ulaşı- lan sonuçlann" değerlendirildi- ğine vurgu yapıldı. MGK bu açüdamasıyla, tezkere konusun- daki karan TBMM'ye bırakıricen ABD ile yürütülen müzakereler- de sonuca yaklaşıldığının mesa- jını verdi. MGK'ye katılan Baş- bakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, tezkere konusunda, kuru- lun ocak ayı toplantısında gerek- li tavsiyede bulunduğunu belirt- ti. BM Genel Sekreteri Kofı An- nan'ın Kıbns'ta taraflara sundu- ğu yeni plan konusunda bilgi ve- rilen kurulda, "Kıbns'ta takvim baskısı kabul edilemez" değer- lendirmesi yapıldı. K. Irak'taki gruplann Türkiye'yi hedef alan çıkışlannın da gündeme geldiği toplantıda, PKK-KADEK'in ha- reketliliğine karşı alıncak önlem- ler gözden geçirildi. MGK toplanhsı dün Çankaya Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer başkanhğın- da sivil ve asker üyelerin kahlı- mıyla gerçekleştirildi ve yakla- şık 4.5 saat sürdü. ABD ile pa- zarlıklan yürüten Büyükelçi De- niz Bölükbaşı ve Genelkurmay Harekât Başkanı Korgeneral Köksal Karabay da toplanhya katılarak uzlaşılan sonuçlar hak- kmda kurul üyelerine aynntılı bilgi verdi. Toplannnın ardmdan yapılan kısa açıklamada, AKP hükümetinin, "MGK'de bir kez daha değerlendirilsin" gerek- çesiyle oylamasını bugüne erte- lediği asker bulundurma ve yurt- dışına asker gönderme tezkeresi konusunda hiçbir ifadeye yer ve- rilmedi. MGK'nin bu açıklama- sıyla, karan TBMM'ye bıraktığı değerlendirmesi yapıldı. Ancak bildiride, "ABD'nin Irak'a ola- sı askeri mûdahalesi konusu- da,ABD ile yapılan müzakere- lerde ulaşılan sonuçlar değer- lendirilmiştir" ifadesi dikkat çekti.Bildirideki bu ifade, kuru- lun "ABD ile bazı sonuçlara ulaşıldığını kabul ettiği" yo- nımlanna neden oldu. Toplantı- da, ABD ile uzun süredir yapılan pazarhklarda gelinen sonuç da değerlendirildi. Asker bulundurma tezkeresi- nin MGK toplantısında yeniden derinlemesine tartışılmayacağı- nın diğer işareti ise Genelkur- may Bakanı Hilmi Özkök'ün Beşiktaş Spor Kulübü yönetici- lerini kabulü sırasında ortaya çıktı. Ziyaret sırasında TBMM Milli Savunma Bakanı Cengiz Kaptanoğlu'nun "Paşam, Irak'taki durum ne olacak" şeklindeki sorusu üzerine Öz- kök, "Biz bir önceki MGK top- lantısmda bu sorduğunuz so- ruyla ilgili görüşümüzü zaten ifade etmiştik" dedi. PKK hareketlendi Kurula, takviye karan aluıan 2. Ordu'nun hazırhklan konu- sunda da bilgi sunuldu. Türki- ye'nin bölgesel çıkarlannın ko- runması amacıyla seçenekli ola- rak hazırlanan plan ve senaryo- lar yeniden anımsatılarak önlem- ler bir daha gözden geçirildi. Ge- çen toplantıda hazırlık yapılma- sı karan alınan konulann uygu- lama düzeyi ele almdı. Kuzey Irak'taki gruplann Tür- kiye karşıtı çıkışlan, PKK-KA- DEK'in bölgedeki hareketliliği- ne ilişkin sunulan raporlarda da aynntılı değerlendirme yapıldı. Toplanhya sunulan raporda, ör- gütün son dönemde Kandil Da- ğı'ndaki 4 bin 300 militanını Ha- kurk bölgesine kaydmna çabası içinde olduğuna dikkat çekildi. Türkiye-Irak-îran sınınnda bu- lunan Hakurk'un birkaç kaçış noktası bulunduğuna vurgu ya- pılan raporda, örgütün bu avan- tajdan yararlanmayı amaçladığı dile getirildi. 'Takvim baskısı çözüm getirmez' Kıbns konusunda BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın MGK toplantısuıdan birkaç saat önce Kıbns'ta yaptığı "10 Mart'ta Lahey'de referandum yapma garantisi verin" önerisi görü- şüldü. Annan planı hakkında bil- gi verilmesinin ardından kuru- lun asker üyeleri, "Kıbns'tald sorun takvim baskısı altında çözülemez" vurgusunu yaptı. Annan'ın Ankara temaslan hakkında Dışişleri Bakanı ve müsteşannın verdiği bilgiler doğrultusunda 10 Mart'a kadar geçecek süreçte Türkiye ile KK- TC arasında yakın danışmalar yapıhnası benimsendi. MGK toplantısının ardından Başbakan Abdullah Gül, MGK üyesi yardımcılan Abdullatif Şener, Mehmet Ali Şahin, Er- tuğrul Yalçınbayır, Adalet Ba- kanı Cemil Çiçek ve tçişleri Ba- kanı Abdülkadir Aksu ile bir- likte Başbakanlık'ta yeniden bir araya geldi. Toplantıdan sonra AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz dakatıldı. îslaıııcılar: îşbirlikçi Erdoğan Haber Merkezi - îslamcılar ilk kez, AKP hükümetini izledi- ği Irak politikası nedeniyle pro- testo etti. Göstericiler, "Tayyip şaşırma, sabrımızı taşırma". "Katil ABD, işbirlikçi AKP" sloganı attı ve Recep Tayyip Er- doğan ı işbirlikçilikle ve zulme ortak olmakla suçladı. AKP'nin iktidar olmasından bu yana geçen süreçte ilk "Cu- ma eylemi" dün Beyazıt'ta ger- çekleştirildi. Cuma namazı çıkı- şında Beyazıt Camii önünde top- lanan ve çoğunluğunu Islamcı gençlerin oluşturduğu 500 kişi- lik topluluk, tekbir getirdi. Ca- miden çıkan grup, meydanda bekleyen ve ellerinde "Savaşa hayır", "ABD askeri olmaya- cağız" dövizi taşıyan türbanlı- çarşaflı kadınlar ABD, Ingiltere ve Israil karşıtı slogan attı. 'Kıyamet kopar' Gösteri yapan gruba seslenen Vakit gazetesi yazan Abdur- rahman Dilipak, AKP mıllet- vekillerini, liderlerine uymama- ya ve tezkereye karşı çıkmaya çağırdı. Dilipak, "Türk asker- leri camilerimizin önüne cena- ze namazı için gelirlerse kıya- met kopar. Erdoğan'a sesleni- yorum. Milletle inatlaşılmaz. Yüzünü halka ve hakka dön, ABD'ye değil. Milletle inatla- şan kaybeder" dedi. Topluluk, sık sık "Kirauk ka- til olmayacağız". "Kardeş ka- nı üstüne pazarlık olmaz", "tşbirlikçi iktidar istemiyo- ruz", "Amerikan askeri olma- yacağız" sloganı atarak konuş- mayı kesti. Bu arada "Stratejik ortak: Suç ortağı" yazılı pankartlar açıldı. "Savaşa ve tşgale Hayır Platformu"nca düzenlenen ve olaysız sona eren eylem öncesin- de de gösteri öncesinde ABD ve Barış için tstanbul'dan yürüyen Timur Danış Ankara'ya ulaştı. Ingiliz bayraklan ile ABD Dola- n yırtan Fikret Yûksel etkisiz hale getirildi. Aynı saatlerde Is- tanbul Üniversitesi Siyasal Bil- giler Fakültesi'nde toplanan sol görüşlü bir grup öğrenci de AB- D'nin ve hükümetin savaş yan- lısı politikasını protesto etti. Beyoğlu Istiklal Caddesi'nde savaş karşıtı bildiri dağıtan bir gruba müdahale eden polis, 4 ki- şiyi gözalhna aldı. 'Banş nöbeti' CHP Gençlik Kollan üyeleri dün akşamdan itibaren savaş tez- keresinin görüşüleceği TBMM karşısındaki Güvenpark'ta "Ba- rış Nöbeti" tutmaya başladı. Banş için Istanbul'dan yürüyüşe başlayan Timur Danış da dün Ankara'ya ulaştı. tskenderun'da Edip Oral adlı bir kişi, liman çevresindeki tel örgülere zeytin dalı ve karanfil bırakarak olası savaşı protesto ederken, yanındaki kızlan Son- gül ve Nazmiye ise ellerindeki güvercinleri uçurdular. Avukatlar yürüdü Izmit'te, Kocaeli Barosu'na üye avukatlar adliye binası önün- de toplanarak, cüppeleriyle, Bü- yükşehir Beleda Plaza'ya kadar yaklaşık 2 kilometre yürüdü. Ba- ro Başkanı Fahri Örengül, yap- tığı açıklamada, "ABD bölge ül- kelerini denetim altına almak, Ortadoğu'ya yönelik emper- yalist politikalannı yaşama ge- çirmek istiyor" dedi. "Savaş insanhk suçu' Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aücı, ABD'nin Irak'a saldırmasının Türkiye'nin sonu olabileceği uyansında bulunarak "ABD kendi zenginliğine zenginlik katmak için hiçbir gerekçe göstermeden Irak'a saldırabi- lir ama savaş insanhk suçudur. Onlara, bu saldınlarda yan- daş değil, karşı olmalıyız" de- di. Vedat Türkali, Yaşar Ke- mal'in de destek verdiği ve ga- zetemiz yazan Berat Günçı- kan, IHD tstanbul Şube Başka- nı Kiraz Biçici, oyuncu Nur Sü- rer, Kardeş Türküler, Tiyat ro Boğaziçi, Rojin, Fatoş Gü- ney'in de aralannda bulunduğu çok sayıda sanatçı, aydın ve ba- nşseverin yer aldığı "Barış ve Demokrasi Evi Girişimi" ts- tanbul'dan Diyarbakır'a "Banş Gezisi" düzenleyecek. Başkentte büyük buluşma• Baştarafı 1. Sayfada yası için bu müdahaleyi asla kabul etmeyeceğimizi. ölmeye- ceğimizi, öldürmeyeceğimizi haykıracağız" denildi. Irakhal- kının üzerine yağacak bombala- ra razı olunmayacağını vurgula- nan açıklamada şöyle devam edildi: "Bir yerlerde düşen bombaların, kalplerimize de düşmesini, savaşa sessiz kala- rak ortak olmayı istemiyoruz. Irak'lı çocukların gözlerine korkmadan bakabilmek isti- yoruz. Bu nedenle Ankara'da cumartesi günü yüzbinlerle birlikte savaşa karşı barış için haykıracağız. Biliyoruz ki sa- vaşın olmaması bize bağlı." Yurdun çeşitli yerlerinden ge- lecek olan yurttaşlar saat 10.00'da Hipodrom'da toplana- rak Sıhhiye'ye yürüyecek. Tezkerenin oylanacağı saatler- de gerçekleştirilecek miting ne- deniyle Ankara'da olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Çe- \ik Kuvvet'e bağlı polis ekiple- ri başta TBMM olmak üzere Gü- venpark, Sıhhiye çevresinde sa- bit önlemler aldı. Stratejik nok- talara panzerler yerleştirilirken, yaya devriye gezen polisler de şüpheli gördükleri kişilerin kim- lik sorgulamasını yaptılar. Em- niyet yetkilileri, miting nedeniy- le Ankara Emniyet Müdürlü- ğü'ne bağlı polislerin izinlerinin kaldunldığmı belirterek tüm bi- rimlerinin mitingde görev ala- cağını, bir bölümünün de takvi- ye kuvvet olarak merkezde bek- letileceğini söylediler. Yetkili- ler, II Jandarma Komutanlığı'na bağlı birliklerin belli noktalarda hazır bekletileceğini açıkladı. Yetkililer, miting güzergâhında ve Meclis çevresinde 5 bin poli- sin görev yapacağını söyledi. Mitinge katılacak yurttaşlara çağnda bulunan üst düzey em- niyet yetkilileri, "Terör örgürü PKK yanülan, vatandaşlann savaş konusundaki insani duy- gularını istismar etmek isti- yorlar. Lürfen mitinge katıla- cak vatandaşlar bu kişileri aralarına almasınlar. Provo- kasyonlara dikkat etsinler" dediler. Ankara Savaş Karşıtı Platform tarafından dün öğle sa- atlerinde Yüksel Caddesi'nde yapılan açıklama ile yurttaşlar bugün Ankara'da yapılacak mi- tinge davet edildi. Türkiye Gazeteciler Sendika- sı da (TGS) tüm basın emekçi- lerini, bugün Ankara'da Sıhhiye Meydanı'nda düzenlenecek "Savaşa Hayır" mitingine ka- tılmaya çağırdı. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Partisi deme hakkı da doğmuş oldu... Irak krizi sürecinde de, gerek AKP Genel Baş- kanı Recep Tayyip Erdoğan ın daha 3 Kasım se- çimlerinden önce verdiği sözler gerekse parti adı- na konuşanların ABD ile hareket etmeyi öne al- ması, AKP'ye yeni açılımlar getirdi: Amerikan Kararları Partisi... Amerikan Katılım Partisi... Amerikancı Kelepir Parti... ömekleri uzatmayalım, son duruma geçelim. ABD Başkanı Bush'la görüşme sırasında enine boyuna değeriendirilen "atpazarı" dikkate alınır- sa, AKP'nin yeni bir adı daha olduğunu müjdele- yebiliriz: At Partisi! Erdoğan da yeri geldikçe gelmedikçe tüccarlı- ğın inceliklerini, atla araba arasındaki dengeyi toplumla paylaşıyor. Erdoğan'a göre her alanda olduğu gibi dış politikada da tüccar gibi davran- mak, al-ver hesabını iyi yapmak gerekiyor. Belki de Alvaro de Soto'nun adı "al-ver sat onu" idi, sonradan değişti. Kim bilir, Kofi Annan'ın adı da "kafi"yd\, zamanla gavurlar bozdu. Oküz ölünce... Erdoğan, at arabasına ilişkin düşüncelerini de hem parti grubunda hem de bazen ara verdiği canlı yayınlarda dile getirdi. "Biz" dedi, "atı ara- banın önüne koymuyoruz." Erdoğan'ın bu değerlendirmeleri Teksas'a da- yalı yaptığı anlaşılıyor. Ancak Teksaslı Bay Bush'un hükümet üyelerine yaptığı "at pazan" tarifı Erdoğan'ınkiyle örtüşmüyor. Zira AKP lide- rine göre atı aldıktan sonra bir de araba gereki- yor. Görünen o ki, bizimkiler ABD'ye elde bir "nal"\a gittiler. Dediler ki, "tekeksik, üç nalla birat". Tabii buradan yola çıkıp, nallama ve nallanma işine girmeyelim. Zaten atla araba başka yerier- de, işi daha da dağıtmayalım. At Parti'nin içinde her konuda olduğu gibi, at pazan konusunda da farklı düşüncelerin yer al- ması doğal. AKP'nin üç gündür devam etmekte olan grup toplantılan her türlü tartışmanın_da ze- mini oluyor. AKP Ağrı Milletvekili Melik Özmen grup toplantısı aralanndan birinde durumu aynen şöyle özetledi: "Bizatpazarlığıyapmıyoruz. Anadolu'da at, av- rat, silah üzerinde pazarlık yapılmaz. Bizde öküz pazahtğı yapılır. öküz ölünce ortaklık da biter..." Bu durumda "öküz" pazarlığı üzerinde derinleş- mek gerekir ama, bu attan daha zor bir konu. Bu- rada öküzün yeri, durumu, konumu, ağırlığı, öm- rü, algılama süresi çok önemli. öyle ya, öküz ölün- ce ortaklık da bitiyor! Geçen hükümetin amblemleri bizi La Fonta- ine'le Ezop arasında getirip götürmüştü. Kurt, güvercin, an, ele geçirince iktidan, kalır mı ambar- da darı, diye başlayıp hükümetin icraatını "zo- opolitik" açıdan uzun uzun sütuna yatırmıştık... Meclis'in bu döneminde de "ak" la "ok" işba- şında. Biz de usul usul buna uygun tanımlara ka- fa yormaya başlamıştık. At pazarlığı, buna ekle- nen öküz ortaklığı... Bush'un kovboy mantığına dayalı çıkışlan, bizi yine zoopolitik biliminden ya- rarlanmaya itti. Varsın, bu kadar pazarlıktan sonra itibarımız "öuşpara//^" olsun...Varsın, stratejik durumumu- za bakıp, "o kozlan" nasıl kullanırız, diyeceğimi- ze, "öküzleri" nasıl kullanınzdiyelim... Varsın "kov- boy" diyaloğu ikiye bölünüp, ilk hecesine mah- kûm olalım... Bunlann ne önemi var... Asıl olan iktidar... [email protected] Yanhştan dömııek için son firsat ERDAL İNÖNÜ (SHP Onursal Başkanı) Irak ile ilgili dış politika gelişmelerinin vardığı son aşamanın, bir vatandaş olarak beni son derece rahatsız ettiğini söylemek istiyorum. Gir- mekte olduğumuz yanlış yoldan dönebilmek için son umutTBMM'nin, gönderilen hükümet tezke- resini onaylamamasında toplanıyor. Tezkere onaylanırsa, kısa bir süre sonra, ken- dimizi, Irak'a demokratik bir düzen getir- mek için saldırı düzenleyen bir grup güçü dev- letle aynı safta, savaşın içinde bulacağız. Onun için, her türlü kişisel kaygı ya da çekingerliği bit tarafa bırakarak sormalıyız: "Biz bu savaşa n i - çin giriyoruz?" • • Ulkemizin varlığını tehdit eden bir açık tetili- ke karşısında olduğumuzu kimse iddia et- miyor. Birleşmiş Milletler'den tüm ulusları Irak'c savaş açmaya ya da böyle bir savaşı destekle- meye çağıran bir karar çıkmamıştır. Ne NATO ant- laşmasında ne de ABD ile stratejik boyutu d î olan işbiriiğimizde böyle bir savaşa girme y j k ü m lülüğü yoktur. Savaşa karar vermiş güçlü devletlere b a ^ kolaylıklar göstererek ulusal çıkar sağlarric yolunu Cumhuriyet hükümetleri geçmişte t e n i m sememişlerdir. Bu politikadan sapıldığı biı-iki i s tisnai halde sonuç hep aleyhimize olmuştır. Hiç kimse hayal etmesin! Savaşı kendiirad^ siyle başlatan güçler, savaş sonurda t > i kazanç sağlarlarsa bu kazançtan kimse^e psv vermezler? Yok eğer kaygımız istemediğiniz d»_j rumların ortaya çıkmasını önlemek ise buıu a r n cak kendi gücümüze dayanarak ustalıklı br dip3 lomasi ile sağlayabiliriz. Kendi gücümüzü geçi c yardımlarla arttıramadığımızı da artık herkas a n lamış olmalıdır. TBMM'nin bizi hiçbir geçerli nedeni olnaysüi bu savaştan uzak tutacak kararı vemesi r umutla bekliyorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle