Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4 ARALIK 2003 PERŞEMBE
HABERLER
ALİ SİRME\
Trajik Olgu Ustüne
Aykırı Düşünceler
Yedi sekiz yıl kadar oluyor. Milliyet gazetesinde
dostum Yazıışleri Müdürü Eren Güvener'in oda-
sındaydık.
Birden, Aksaray'dan TEM'e bağlanan iki yönlü
üçşeritli yol tıkandı.
- Bir saat geç kaldılar, diye gülümsedım.
Eren sordu:
- Kım neye geç kaldı?
- Hiç, dedim, bir saat önce yağmur başlamış, yol
kayganlaşmıştı; bizım arslanlann buna kulak asma-
yıp önlem almayacaklannı ve kaza ofacağını bili-
yordum, yine de bir saat kaza yapmadan gidebil-
diler. Bravo!
Gerçekten öyle olmuştu. Ona gülüyordum.
Oysa ortada gülecek bir şey yoktu. Olay trajikti.
Çünkü eninde sonunda insanlar bunu canlanyla ödü-
yorlardı.
Nitekım olaydan birkaç ay sonra, aziz dostum
Eren'in genç. yakış/klı ve başanlı oğlu Onur Güve-
nerTEM üzerındeki bir kazada canını yıtirecektı.
Yaşamım boyunca, mesleğim, durduğum yer ve
çalıştığım gazete dolayısıyla terör hep çevremde
oldu.
Can dostlarırnın, arkadaşlarımın, tanıdıklarımın
başkalarıyla kıyaslanmayacak kadar büyük bölü-
münü terör yüzünden yıtırdim.
Ama bayram tatılinin sonrası pazartesi düşündüm,
dostlarım, akrabalanm. can dostlarım, arkadaşla-
rım arasında trafiğe kurban verdiklerimızin sayısı,
terör kurbanlannı aşıyordu.
• • •
Istanbul 2003'te en büyük terör saldınsına he-
def oldu. On gün içinde meydana gelen saldırılar-
da canlarını verenlerin sayısı elliyi aştı. Ama ardın-
dan gelen bayram tatilınde daha kısa süre içinde
yollardatrafikkazalanndanölenlerbununikikatın-
dan da fazlaydı.
Son yıllann gıttikçe ağırlaşan koşullannda garip-
leşen toplumun bireylen direksiyon başına geçti mı,
daha da garıpleşiyor.
Enbasitinden, dünyanınhiçbiryerindegörülme-
miş bir sol şerit tutkusu var.
Herkes sola itibar ediyor.
Hani direksiyon başında oy verdirseniz insanla-
rımıza, sol anında ıktıdara gelir, ilelebet de ıktıdar-
dakalırsanırsınız.
Sol şent tutkusunun solculukla falan ilgisi yok.
Bütün sorun kural tanımamaktan kaynaklanıyor.
İnsanlar kuralların nedenlerine de aldırmıyoriar, ge-
rekliliğine de.
Toplumun amentüsü, "bişşiy olmaz abiii" olun-
ca, kimse kuralı takmıyor.
Ama trafikte de, depremde de, çevre kirliliğiğin-
de de, sağlıkta da, ekonomide de "bişiiy olmaz abi-
ii!" desek de bize bir şeyler oluyor.
Çünkü bir şey olup olmaması bıze değil, sebep
sonuç ilişkısine bağlı. Belirii nedenler belirli sonuç-
lan doğuruyor.
• • •
Ve Türkiye'nın iyi huylu, masum, mazlum insan-
lan can alarak trafik kazası dünya rekorlannı kırı-
yorlar.
Ama bu onları fazla etkilemiyor.
"Kader" deyıp çıkıyorlar işin içinden.
1972 yıimın şubat ayında sürgün asteğmen ola-
rak gittigimBayburt'tanotobüslelstanbul'adönü-
yorum. Birazdan Ziganalar'ı tırmanacağız. Şoför
mahallinin hemen arkasında cam kıyısındaki kol-
tuğu vermışler, yani kıyak çekmişler.
Şoförün yanında muavin, birde Trabzon'da ıne-
cek olan, başka bir konuk şoför var. Laflıyor, öbür
arkadaşlanndan. kazalardan söz ediyorlar.
Anılannın kaza zenginliği beni şaşkına çeviriyor.
ölenler, sağ kalıp otobüsü hurdaya çıkarıp züğürt-
leyenlergırla...
Sonunda bızım şoför kestirip atıyor:
- Kader bunların hepsi be abicim!
Sonra başka bir öyküye geçiyor:
- Yahu geçenlerde ha şu asteğmenimin oturdu-
ğu yerde ukala bir yolcu vardı. Ben ne zaman "Ka-
za kaderdir" desem, itiraz ediyordu. Bir, iki ,üç,
beş, sonunda tepem attı, çektım otobüsü kenara,
"In ulan" dedım.
Ardından da bana döndü ve sordu:
- Allasen söyte teğmenim, kaza kader değil mi?
Neyse ki üstümde üniforma vardı ve üniforma ba-
zı hallerde tabulara karşı gerçeklen dıle getirmede
bir ayrıcalık sağlıyordu.
Neyse dönelim konumuza, son terör olaylan üze-
rine, kımi ülkelerin terörün oyununa alet olurcası-
na, vatandaşlarına Türkiye'ye gitmemelerini tavsi-
ye etmesine, UEFA'nın takımlarımızın maçlarını
başka ülkelerıne almasına, kısacasıriyayave çifte
standarda kızıyoruz.
Sanınm haklıyız ve söyleyecek çok doğru söz-
lerimiz var.
Peki bir de düşünelim, aynı ülkeler, kendi yurt-
taşlanna, "Yurttaşlarım Türkiye'ye gitmeyin, ora-
da ölüm tehlikesi var, öylesine araba kullanıyorlar
ki insanlaryollarda sinek gibi ölüyoriar, bakın tra-
fik kazalarında dokuz günde, on günlük görûlme-
miş yoğunluktaki büyük terör saldırılannın iki mis-
li insan öldürdüler" deselerdi, bizim buna karşı
söyleyecek nemiz olurdu dersiniz?
UMUT Davası
İçişleri, afisteğine
yanıt vermedi
ANKARA(Cumhu-
riyetBürosu)-Gazete-
miz yazarları Uğur
Mumcu. Prof. Dr. Ah-
met Taner Kışlalı'nın
öldürülmesi olayına yö-
nelik UMUT davasm-
da, Topluma Kazandır-
ma Yasası'ndan yarar-
lanmak isteyen sanık-
lann istemıne İçişleri
Bakanlığı henüz yanıt
vermedi.
Sanık avukatı îbra-
himCe\1an, mahkeme-
ye yanıt verilmesı ko-
nusunda ihmali olan
görevliler hakkında suç
duyurusunda bulunul-
masını istedi.
Ankara 2 No'lu
DGM'de görülen da-
vanın dünkü oturumu-
na, tutuklu sanıklar Fer-
han Özmen, Mehmet
Ali Tekin, Hasan Kılıç,
YiısufKarakuş, Muzaf-
fer Dağdeviren, Abdül-
hamit Çelik, Mehmet
Şahin, Fatih Aydm ve
a\
r
ukatlan ile müdahil
avukatlar katıldı.
Başkan Karabryıkoğ-
lu, Savcı Hamza Ke-
leş'ın de istemi doğrul-
tusunda, sanıklann ru-
tukluluk hallerinin de-
vamına karar verdi.
11 Eylül'den sonra ölüm korkusuyla Türkiye'ye kaçan teröristler 2 yılda örgütlendiler
Sığındılar sonravurdularMEH1VIET FARAÇ
Güvenlik güçleri Istanbul'daki
bombalı saJdınlann ardındaki El Ka-
ide hücresini çözmek için Suriye'ye
kaçan 5 militanın "uluslararası Uiş-
kiler"le teslim edilmesine ve onla-
rın iç bağlantılanna odaklandı. Ey-
Iemlerde adı öne çıkan Azad Eküı-
ci'nin patlamalardan tam 20 gün ön-
ce Hatay'ın Cilvegözü Sınır Kapı-
sı'ndan kaçtığı belirlendi. Bilinen
militanlar içinde Mardinli HabipAk-
taş"ın adı öne çıkarken, terönstlenn
11 Eylül saldınlannın ardından El Ka-
ide'deki kınlma nedeniyle ölüm kor-
kusuyla Afganistan ve Pakistan'da-
ki kamplardan Türkıye"ye kaçtıkla-
n daha sonra da eylemsel organizas-
yon için kullanıldıklan saptandı.
İmamlar Birliği
• Kamuoyuna lider diye yansıtılan Azad Ekinci'nin 25 Ekim'de Cilvegözü'nden Suriye'ye
kaçtığı belirlendi. Polise göre Mardinli Habip Aktaş'ın adı öne çıkıyor, sorgulanan herkes onu
tanıyor. Teröristlerin 11 Eylül saldınlannın ardından can korkusuyla El Kaide kamplanndan
kaçarak Türkiye'ye sığındığı daha sonra da eylem için kullanıldıklan belirlendi.
Polis, 4 intihar saldınsının üzerin-
deki giz perdesini aralamaya çalı-
şırken teröristlerin geçmişi. örgütsel
konumlan ve eyleme geçiş dönem-
leriyle ilgili ilginç bilgilere ulaşıyor.
Güvenlik birimlerinin soruşturma-
da geldiği son noktada şu konular net-
lik kazanarak öne çıkıyor:
• Eylemi organize ettikleri belir-
lenenmilitanlanntamamı 1996-1997
döneminde Afganistan ve Pakis-
tan'daki El Kaıde kamplannda eği-
timgördü. Militanlar 11 eylül saldı-
nlannın ardından "El Kaide'de ya-
şanan kınlma ve ortaJıgın kanşma-
sı nedeniyle ölüm korkusuyla" Tür-
kiye'ye kaçtı.
t/ ABD'nin saldınlanndan kurtul-
mak için Türkiye'ye sığınan grup-
lar bir süre sonra taban çalışması
yaptılar ve "genel anlamda bir tati-
mattandırma" sonucu seçtüderi he-
deflere yönlendirildiler. İşin arka-
sında "Topyekûn bir yapı var."
150 nıilyar harcadılar
• Eylemlerin planlan dışanda ya-
pıldı. Olayın finansörleri henüz sap-
tanamadı. Firari kilıt adamlar yaka-
lanınca finansörler konusu da netle-
şecek. Ancak 4 saldında 100 ile 150
milyar lira arasında para kuilanıldı-
ğı anlaşıldı. Polis bu olaylarda bü-
yük çaplı dış fınans olduğu konusun-
da şimdilik bir bilgiye ulaşamadı.
Bir polis yetkilısi, "Evinisaöpvere-
cek çokinsan var. Bu yetmez mi" de-
di, geçmışte "Hizbullah'a e\ini ve
işyerini bağışlayan onlarca insan "ı
örnek gösterdi.
20 gün önce kaçtı
\/ Basında adı örgütün önderi ola-
rak çıkan Azad Ekinci aslında sal-
dınlardan tam 20gün önce, 25 Ekim
Türkiye'de8
hücre kurdular
• El Kaide güdümünde 7 ayn uluslararası
örgütten biri oîduğu belirtilen İmamlar
Birliği'nin liderliğini "Abu Mus'ab al
Zaroak" kod ismiyle Ahmad Fadıl-al
Khalayla yapıyor.
tLHANTAŞCI
ANKARA-tstanbuTda-
ld bombalı saldınlarla iliş-
kisı olduğu belirtilen
İmamlar Birliği' ne yöne-
lik çalışmalar sonucunda,
birliğin örgütlenme ile
yurtiçi ve yurtdışı bağlan-
tılan büyük oranda deşif-
re edildi. Türkiye"de 8 hüc-
resi bulunduğu belirlenen
birlik, "bağunstz hücre-
ler" ilkesiyle örgütlendi.
Yakalanmasıyla saldın-
lardaki düğümün çözüle-
ceği belirtilen "Ebu \i-
dal" kod isımlı Azad Ekin-
cinin de "Müslüman
GençHkOhışumu Tohum
Grubu" lideri olduğu an-
laşıldı. El Kaide güdü-
münde 7 ayn uluslarara-
sı örgütten biri olduğu be-
lirtilen imamlar Birli-
ği 'nin liderliğini "Abu
Mus'ab Al Zaroak" kod
ismiyle Ahmad Fadıl-al
Khalaylayapıyor. Örgütün
Türkiye'deki sorumlula-
nnın Istanbul, Konya ve
Bursa 'da bir araya geldik-
leri ifade edildi.
Bağlantüar çözüJdü
Istanbul'da 4 farklı nok-
tada meydana gelen bom-
balı saldmlann ardından
güvenlik birimlerinin baş-
lathğı istihbarat ve operas-
yon sonucunda, eylemle-
rin Türkiye'deki uzantısı
olarak nitelendirilen
imamlar Birliği 'nin yur-
tiçi ve yurtdışı bağlantıla-
n çözüldü.
imamlar Birliği olarak
bilinen Beyyia-ı El Imam
örgütünün Türkiye uzan-
tdanna ulaşan emniyet bi-
rimleri, örgütün, El Ka-
ide çatısı alhnda oluştuğu-
nubelirledi. Dinci İmam-
lar Birliği örgütünün Pa-
kistan, Afganistan, Suri-
ye, Gürcistan, Iran, Al-
manya ve Türkiye'deki
bağlantılanna da ulaşıldı.
Aracı Arap asılh
İmamlar Birliği 'nin de
El Kaıde'dekı gibi "ba-
ğunsız hücreler, mücahit-
ler, yerel grup örgütleri"
ilkesiyle çalıştığı bilgisi-
ne ulaşıldı. El Kaide gü-
dümünde 7 ayn uluslara-
rası örgütten biri olan
imamlar Birliği örgütü-
nün liderliğini "Abu
Mus'ab AlZarkavi" kod
ismiyle Ahmad Fadıl-al
Khalayla yapıyor. Türki-
ye sorumlusunun ıse "Ebu
Muhammed" kod isimli
AB Üzüm olduğu belirtil-
di. Ali Üzüm, geçen yıl
Bursa da yapılan operas-
yonla yardımcısı Fatih
Sultan Çahş ile yakalan-
mıştı. Örgütün Türkiye
bağlantılarını, "Adem"
kod isimli Arap asılh bir
kişiyle kurduğu anlaşıldı.
Türkiye'deki sorumlu-
ların îstanbul, Bursa ve
Konya'da toplandıklan be-
hrlenırken F.S.Ç, M.A,
O.Ö, M.N. M.K. ve
S.Ö'nün örgütün sorumlu-
Ian arasında yer aldığı ve
bunlara ilişkin çalışmala-
nn sürdüğü öğrenildi.
tmamlar Birliği'nin, Af-
ganistan, Pakistan, Filis-
tin, Çeçenistan, Filipinler
ve Endonezya gibi ülke-
lerde MüslümanJan kur-
tarmak ıddiasıyla cihat
ilan ettiği biliniyor.
İĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
2003'te Hatay'ın Cilvegözü Sırur
Kapısı'ndan sahte pasaportla yurt-
dışına kaçtı. Bu durum polisin ka-
fasını kanştınyor. Azad bombalama-
da kuflanılan araçlardan birinin kar-
deşi Metin Ekinci üzerine kayıtlı ol-
ması nedeniyle mi kaçtı?.. Yoksa
planlan yapıp ortadan mı kaybol-
du?.. Polis. Azad'ın örgütsel konu-
munu bu erken kaçış nedeniyle tam
oturtamadı.
t/ Organizasyonun içinde Mardin-
li Habip Aktaş adı daha çok öne çı-
kıyor. Çünkü olayla ilgili ifadesine
başvurulanlann çoğu en çok Aktaş' ı
tanıyor, onunla ilgili bilgiler veriyor.
Güvenlik yetkililerine göre "Aktaş'ın
tepedeki Hder ohnası zor görünüyor
çünkü çok tanmıyor." Bu kişinin üst
noktasında da militanlar
olabileceği belirtiliyor.
Umut dış ilişkilerde
•" Surıye'den getirti-
len HilmiTugluoğlu'nun
bombalamayla ilgisinin
bulunamadığı söyleni-
yor. Bu kişi daha çok din-
ci biryapıda olduğu için
dikkat çekiyor.
• Suriye'ye kaçrıkla-
n kesinleşen .Azad Ekin-
ci, Gürcan Baç, Burhan
Kuş, Abdurahman Ka-
rakuş ve Habip Aktaş
yakalanmadıkça organi-
zasyonu çökertmek güç
görünüyor. Polise göre
"ürkütülen teröristlerin
Surıye'den sonraki du-
rumtanbeffideğiL'
<
Bukı-
şilerin yakalanıp getiril-
mesinde uluslararası ıliş-
kilere güveniliyor,
"Umut var" deniliyor.
• El Kaide'nin Türki-
ye hücresinin çözülmesi
için bir iki haftaya gerek-
sinim duyuluyor. "Yapı
netfcşecek", ancak şimdi-
lik önemli yeni gözaltı
yok. Bilgisine başvuru-
lanJar var. Polise göre ar-
tık bombaya odaklanmak
yanlış. Gelecek açısın-
dan organizatörler ve des-
tekçilerinin çözülmesi ge-
rekiyor. "Aksitaktirdekı-
yıda, köşede birileri var-
sa yeni eylem yapabilirL
Yapı müsaiftir,mtihare>-
lemleri mümkündür!.."
îstihbarat kurumlannın eşgüdümünü sağlamak için 'Risk Analiz Komisyonu' kuruluyor
Dk hedef Mamcı terörÎLHANTAŞa
ANKARA - Millı Güvenlik Kurulunun
(MGK) geçen ay yapılan toplantısında, Is-
tanbul'daki saldınlarda istihbarat eksikliği-
ne işaret edilerek yapılan komite kurulma-
sı tavsiyesi yaşama geçiriliyor. Bu çerçeve-
de, istihbarat kurumlan arasında eşgüdümü
sağlamak amacıyla "Rfck Analiz Komisyo-
nu" kurulması kararlaştınldı. Komisyonun
ilk olarak "tslamcı terör" üzerinde çalışma-
sı benimsendi.
MGK'nin geçen ay yapılan toplantısında,
Istanbul'daki bombalı saldınlarda istihba-
rat eksikliği belirlemesi yapılmış, bunun gi-
derilmesi için komite oluşturulması tavsi-
yesi çıkmıştı. içişleri Bakanhğfnca yürü-
tülen çalışma sonucunda, istihbaratta yeni
örgütlenme karan almdı. Güvenlik birim-
lerinin tek çatı altında toplanması benimse-
nirken istihbarat ve terörle mücadele birim-
lerinin bir araya getirilmesi hedeflendi.
"Risk Analiz Komisyonu" adı altında top-
lanacak çalışma birimi, Emniyet Genel Mü-
dürlüğu İstihbarat Daıre Başkanlığı ile Mil-
li istihbarat Teşküatı (MİT) koordinasyonun-
da faaliyet yürütecek. Komisyon, Genel-
kurmay Başkanlığı ile Dışişleri Bakanlı-
ğı'nın ilgili birimleriyle ortak çalışma ya-
pacak. Komisyon, istihbaratın tek merkez-
de toplanmasına yönelik çalışmanuı ilk adı-
mı olarak değerlendiriliyor.
Örgüt üyelerine \akm izleme
Komisyonun ilk hedefinin radikal dinci
terör örgütleri olduğu belirtıldi. Buna göre,
1990 yıîından günümüze kadar belirlenen.
yakalanan ve serbest bırakılan örgüt
üyelerinin tümü mercek altına almdı.
Bu kişilerin eylemi ya da yeni bir örgüt-
le ilişkiye geçip geçmediği araştınlıyor.
Daha önce terör örgütleriyle bağlantısı olan
kişilerin, yurtdışı giriş ve çıkışlan, tıcari
faaliyetleri ile banka hesaplan da yakın iz-
lemeye alındı.
Suriye'de dini eğitim görenlerin giderlerini karşılayan kişi ve vakıflar mercek altına alındı
Tuğluoğlu bugün DGM'ye çıkanlacak
fstanbul'daki saldınlann kilit isıni Azad Ekinci ile Uişkisi belirlenen ve sor-
gusu süren Hilmi Tuğluoğlu, sahibi olduğu Kızılay Şehit Adenı lıavuz Soka-
ğı'ndaki bügisayar şirketini de\Tettikten sonra TürkKe'den avrıldı. Tuğluoğ-
lu, evlemlerin beyin takımındaki Azad Ekinci w sinagog bombacısı Gökhan
Elalruntaş ile bu şirkette buluştu. Tuğluoğlu daha sonra şirketini devrefti. De-
vir işleminden sonra şirket merkezi Şehit Adem \avuz Sokağı'ndan taşındı.
ANKAR\(CumhuriyetBürosu)-Su-
riye'de yakalanarak Türkiye'ye teslim
edilen 22 kişının arasında bulunan ve
saldınlann düğümünü çözecek Azad
Ekinci'yi tanıdığını ve görüştüğunü ka-
bul eden Hilmi Tuğluoğlu ile eşi Leyla
Tüğhıoghı'nun bugün Ankara DGM'ye
çıkanlması bekleniyor.
Suriye başta olmak üzere . .™__.
birçok tslam devletinde dini
eğitim görenlerin masrafla-
nnı karşıladığı belirtilen ki-
mi din eksenh vakıflar da mer-
cek altına alındı.
Suriye'de yakalanmasının
ardından Türkiye'ye teslim edilen Hil-
mi Tuğluoğlu ile eşi Leyla Tuğluoğ-
lu'nun terörle mücadele şubesindeki
sorgusu sürüyor. Emniyetteki sorgu-
sunda, ısrarla Istanbul'daki saldınlarla
ilgisi olmadığını öne süren Tuğluoğlu,
Gazi Üniversitesi'nde asistanlık yapan
Sadulah Karayanık'ın düğününde Azad
Ekinci ile tanıştığını kabul etti. Azad
Ekinci ile birçok kez işyerinde ve tele-
fonla görüştüğunü anlatan Tuğluoğlu,
Sunye'de Seyyid Kutup başta olmak
üzere Mısır kökenli yazarlann dini ki-
taplannı okuduğunu ve görüşlerinden
etkilendiğini anlarh.
Tuğluoğlu, liseyi Konya Kulu'da oku-
duğunu, liseden sonra lokantalarda bu-
• Saldınlarla ilgisi bulunmadığını öne süren
Tuğluoğlu'nun da aralannda bulunduğu kişiler El
Fetih Üniversitesi'ne bağlı Ebunnur Islam
Merkezi şeriat külliyesinde eğitim alıyorlardı.
laşıkçılık yaptığını söyledi. Kulu Milli
Gençlik Vakfi'nın dini içerikli toplan-
tılarına katıldığını anlatan Tuğluoğlu, Ka-
diri tarikatmın düzenlediği zikir ayin-
lerine de katıldığını kabul etti. Tuğlu-
oğlu, çocuklanna dini eğitim verdir-
mek için Şam'a yerleştiklerini belirte-
rek, Azad Ekinci ile son göriişmesini 9
Ekim'de yaptığını ve Ekinci'nin Du-
bai'ye ticaret yapmak için gitriğini söy-
lediğini aktardı. Bombalı saldınlan rad-
yodan duyduğunu belirten Tuğluoğlu,
Ekinci'nin saldınlara isminin kanştı-
ğını intenıetten öğrendiğini söyledi.
Hilmi ve Leyla Tuğluoğlu'nun da eği-
tim verdiği belirlenen El Fetih Üniver-
sitesi'ne bağlı Ebunnur Islam Merkezi
külliyesinde, fikıh, Islam hu-
kuku, Kuran dili gibi dini
derslerin verildiği belirlendi.
Burada eğitimini tamamla-
yanlar Mısır'daki El Ezher
Üniversitesi'ne yollanıyor-
lar. YÖK'ün denldik verme-
diği El EzherÜniversitesi'ne AKP, denk-
lik verme girişiminde bulunmuştu.
Küçük yaştaki çocuklann ise Med-
rese Ul Hadiga'da eğitildiği bildirildi.
Bu ülkede dini amaçlı eğitim görenle-
rin masraflannın büyük bölümünün ba-
zı kişi ve vakıflarca karşılandığı bilgi-
si üzerine güvenlik birimleri de hare-
kete geçti.