28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
=20 ARALJK 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr 11 IBaşbakan'a tepki gösteren KKTC lideri, "Annan Planı'nı görüşmek Kıbns'ı kaybetmektir" dedi ErdoğanDenktaş'ıüzdü»EŞATAKAR LEFKOŞA - Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın, Özbekistan zıyareti sırasında sık sık JCıbns'ı gündeme getirmesi ve bir günde 3 ay- n demeç vererek KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktas'ı suçlaması, adada genış yankı uyan- dırdı. Erdoğan'ın, böylesi kritık ve hassas bir ortamda kendisiyle görüştneyerek basına açık- lamalarda bulunmasını üzüntüyle karşıiayan Denktaş, "Basın aracıhğryla değiL karşınkh gö- riişmeyi tercih ederdim. Bu tavnnı yadırgadım. Âdetim olmadığı halde ben de basın yohıyia ce- vap verme zorunda kaldım" dedi. Erdogan'ın " Denktaş etrafindaki danışman- lan gozden geçirmelT şeklmdekı açıklamastna "•Cumhurbaşkanı olarak ben görüşmeci tayin hakkına sahibim. Danışnıanlanmdan bir şikâ- yetim yok" karşıhğmı veren Denktaş, Erdo- ğan'a şöyle seslendi: "Türk hükümetinin beğeneceği bir görüşme- ciyi bana söylesinler, tayin edeyim. Bakabm bi- zi nereye kadar götürecek." Başbakan Erdo- gan'ın "Kıbrıs meselesi gerçekler üzerine hal- lediür" şeklındeki sözünün anımsatılması üze- W9 C/zbekistan'da konuşan Erdogan'ın, "Rauf Denktaş danışmanlannı gözden geçirsin" sözlerine karşılık Denktaş, "Danışmanlanmdan şikâyetim yok" dedi. Denktaş, Erdoğan'la basın aracılığıyla değil yüz yüze konuşmayı tercih edeceğini de belirtti. rıne. bunu gönülden kabul ettiğini \nrgulayan Denktaş. "Sorunun esası da budur. Eğer bu çer- çeve Annan Planı'na dolayiı görüşmeler yoluy- la yerleştirilebilirse o zaman görüşmecinin kiin olacağının hiç önemi kalmayacak" dedi. Denktaş şöyle devam etti: "Ama bunu vap- madan Annan Planı'nı görüşmeye başlamak demek, Kıbns'ı Runılann öngördüğü felsefe çerçevesinde halletnıek ve zaman içinde Kıb- ns'ı kaybetmek anlanuna gelir. Ben bunu ya- pamam." Denktaş, "Annan Planı'na iyi niyet- le yaklaşmalryız" diyen Erdoğan'a şu yanıtı verdı: **Biz kötü niyetle yaklaşmadık. Değer- lendirmemizdesanünu>izve Annan Planı'nın görüşme yoluylaistediğimiz şekie dönüştürü- lebileceğine inanmıyonız. Sayın Başbakan'ın uzmanlan ve Dışişleri Bakanı ile temas ede- ceğiz. Ya biz onlan ikna edecegiz. ya onlar bi- zi ikna edecek. Ama ben bizi kurtarabilecek şekilde tadil edilebUeceğine inanmıyoruz di- yorum, çünkü planın felsefesi vanlışûr." BM Genel Sekreteri Kofı Annan'ın "Çerçe- venin dışına çıkamazsınız. Ancak Rumlaria mu- tabık katabileceğiniiz konulan değjştirebüirsiniz^ dedığını anımsatan Denktaş şunlan kaydettı: -Planı değiştirmek mümküngörünmüyor. Rum 1960 CumnuriyetTnin varhğını esas alarak ko- nuya bakryor ve bunun daha da benrgin hale ge- R tirilmesini isti\x>r. Merkeziidarenin dahada güç- lendirümesini istiyor. En önemlisi eşitKğin 1960'ta olduğu gibi iki milli\ ariığm, Türkve Rum halk- larmın varbğı esasına değil. kurucu devlet dedik- leri ama hiçbir şey kurmayan, devlet dedikleri ama devlet olmayan. egemenliği eksik bir idari kuruluş olan kurucu de\ letler eşitliğine bağia- maktaduiar ve bu Türk taralindaki kurucu dev- letin içine de alabildiğine Rum yerieştirmekte- dirier. 1960 anlaşmasının milli ortakhguıdan ku- rucu devlet ortakhgma götürülüyoruz. Ve bu, za- man içinde milli bir halk olarak varhgımızın if- las etnıesi demektir. Harita baştan başa kor- kunç bir olaydu-." Soysal: Üzerime aünmadım Öte yandan. Erdogan'ın "Denktaş damşman- lannı gözden geçirmeH" sözleriyle kastettiği Denktaş"ın başdanışmanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, NT\"ye yaptığı açıklamada, Erdogan'ın sözlerini üzerine alınmadığını kaydettı. Soysal, "Başbakan herhalde başka danışmanları kas- tetmiştir. Karar Denktaş'ındır. Fakat ben gö- niillii olarak yaptığım damşmanhğımuı sona er- mesi için bir sebep görmüyorum" dedi. UMBASFNI 'Taraflar masadan kaçıyor 9 LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Kjbns sorununun çözümünü amaçlayan görüşmelerin Annan Planı temelinde yeniden başlaması için temaslarda bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı Kıbns Özel Koordinatörü Thomas Weston'ın, Rum lideri Tasos Papadopulos'tan da olumsuz yanıt aldığı açıklandı. VV'eston'ın adadaki temaslannın ardından "VVeston her iki tarafi da teşhir ediyor» Ne Denktaş ne de Papadopulos gerekli iradeyi gösterdT başlığını kullanan Alithia gazetesi, Genel Sekreter Kofı Annan'ın da bu durumdan rahatsız olduğunu ve taraflara gerekli siyasi iradeyi gösterme çağnsında bulunduğunu savundu. 'Dörtlü konferans' Alithia, Annan'uı Kıbns sorunundaki çıkmaz konusunda taçaflara eşit mesafe uyguladığını belirtirken Annan, sürecin ilerlemesi konusunda sadece anavatanlann, yani Tûrkiye ve Yunanistan'ın sabırsızlandığını iddia etti. Simerini gazetesi ise Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu'ya dayanarak Ankara'nın "dörtlü konferans" konusunda ısrarlı olduğunu ve bunun yakın bir gelecekte gerçekleşmesi yönünde girişimler yaptığım duyurdu. ENİHÜKÜMET Ankara belirleyici olacak LEFKOŞA (Cumhuriyet) - KKTC'de seçimlerin ardından parlamentonun 25 iktidar, 25 muhalefet milletvekili ile kilitlenmesi sonrasında çözüm arayışlan sürüyor. En fazla milletvekilüıe sahip olan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) lideri Mehmet AB Talat, kendisi gibi Annan Planı temelinde çözüm isteyen Banş ve Demokrasi Hareketi (BDH) Başkanı Mustafa Akmcı'dan sonra dün de Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başbakanı Derviş Eroğhı ve Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Serdar Denktaş'la görüştü. Talat, 2 lidere de hedeflerinin Annan Planı zemininde çözüm ve 1 Mayıs'ta AB üyeliği olduğunu söyledi. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın, görev vermeden önce, büyük bir olasılıkla salı günü parti liderleriyle yeniden görüşmesi bekleniyor. Ancak siyasi çevreler, kilitlenen meclisten yeni bir hükümetin çıkabilmesi için Ankara dan gelecek mesajın önemli olduğuna dikkat çekiyor. ÖzellikJe, Annan Planı'na karşı çıkan UBP ile DP'nin, plan zemininde çözüm isteyen CTP ile koalisyon yapabilmesi için Ankara'dan gelecek telkinlerin belirleyici olacağı iddia ediliyor. ABD'nin Kıbns Temsilcisi, Ankara'dan yoğun bir müzakere sürecine girilmesini istedi Weston'un kafası karışü • Denktaş'ı Annan Planı'nın görüşülmesine ikna edemeyen Weston, Ankara'daki temaslanndan sonra "Bölge turunu kafa kanşıklığıyla tamamladım" dedi ANKAR\(Qırnhur^etBürosu)-ABD'nin Kıbns Özel Koordinatörü Tom\¥eston, Ati- na-Lefkoşa-Ankara üçgeninde yaptığı tur sonunda "kafasuun kanştığuu" kaydetti. Weston'un KKTC de hükümetin kurulması- nın ardından yoğun bir müzakere sürecine girilmesini ve Mayıs 2004'e kadarçözüm için çaba harcanmasını istediği ögrenildi. KKTC'de 14 Aralık'tayapılan seçimlerin ardından bölge turu yapan ABD'lı diplomat Weston, dün Dışişleri Bakanlığı'nda temas- larda bulundu. Müsteşar Uğur Ziyal ve Kıb- ns Dairesi yetkilileriyle yaklaşık 2.5 saat sü- ren görüşmeler gerçekleştiren Weston, ba- kanlıktan aynlırken kısa bir açıklama yaptı. Weston. "bölge turunu, ileriki dönemde KKTC'de ne olacağına itişkin kafa kanşık- hgrv1atamamladığını,birçokkişinindibugö- rüşü paylaşnğıru'' kaydetti. VVeston, 1 Ma- yıs 2004"te "yeni bir Kıbns"ın Avrupa Bir- liği'ne gıreceği, adil ve kalıcı bir çözüm el- de etmenin olası \e arzu edilebılir duygusu içinde olduğunu da kaydetti. Edinilen bılgilere göre Weston, "ABD'nin çö- züm sürecineyardımcıolmairadesive istenciiçin- de olduğunu" kaydetti. Weston"un adada çözüm için tek aracın .Annan Planı olduğuna ilişkin gö- rüşlerini tekrarladığı ögrenildi. Weston'un sorma- sı üzerine Ankara'nın yaptığı çahşma hakkında genel bir bilgi verdiği ögrenildi. Böylece Anka- ra, adada çözüme dönük çalışmasım KKTC'den önce ABD ile paylaşmış oldu. Ancak diplomatik kaynaklar, çahşmanın geneline ilışkın bilgi \ eril- diğini aynntılara girilmediğini bildirdiler. BM Güvenlik Konseyi Başkanlığı'nın KKTC "deki se- çimlerle ilgili olarak dün yaptığı açıklama Anka- ra'da rahatsızlık yarartı. Başkanlığın açıklama- sında Kıbns Türk halkının önemli bir kısmının 2004 Mayıs ayında adanın AB'ye birleşik olarak gırmesinden yana olduğunu koyduğunu bildirdi. Açıklama, müzakerelere yeniden başlama çağn- sında da bulundu. Dışişleri Bakanlığı'ndan üst dü- zey bir yetkıh ıse BM açıklamasının tutarlı olma- dığını, atıfta bulunulan BM kararlannın da uygun olmadığını bildirdi. Yetkili. "Türkiye. bu karar- dan hoşnut olnıadığınıızı VVeston'a da ilettik" dedi. Kerimov, Erdoğan'ı cumhurbaşkanhğı sarayının bahçesinde karşüadı. (Fotoğraf. \A) Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı ile görüştü Tentagon'u bfle terör vurdu' MUHALEFETTEN ERDOĞAN'A TEPKİ 'Ayaküstü ulusal dava yönetilemez' Dış Haberler Senisi - Özbekistan'ı ziyaret eden Başbakan Recep Ta>>ip Erdoğan, Özbekistar !e Türkiye arasındaki tarihi bağlann, örtüşen görüşlerin ve ortak çıkarların ikili ilişkileri en yüksek düzeye çıkarmak için gerekli koşullann var olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Erdoğan ile Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov, dün ortak basın toplantısı düzenledi. iki ülke arasında uluslararası terörle mücadelede ışbirliği anlaşması ile karma ekonomik komisyon protokolleri de imzalandı. Erdoğan toplantıda şöyle konuştu: "Kerimov ik bölgemizin ve dünyanın gü\enliğini sarsan gefişmeleri de değerlendirdik. Türkhe Özbekistan'uı terörle mücadele konusundaki kav gılanm paj laşmaktadır. Ozbekistan'ın bu konuda uluslararası toplum ile gösterdiği dayamşmayı takdir ediyoruz. Bu anlayışla askeri ve gü\ennk alanlanndaki işbiriiğine bü\ ük önem vermektejiz." Erdoğan, terörle mücadelede yüzde yüz sonuç almamn hiçbir zaman mümkün olamayacağını belirterek şunlan söyledi: "Terör, nerede, nevi. nasıl Miracağı beui olmayan bir olaydır. Yüzde \üz netice almak mümkün değUdir. En büyük önlenıi alan Pentagon'u bile terör vıu-muştur. Bunu minimize etmek başandır. Bunun için de uluslararası teröre karşı uluslararası mücadele platformu oluşturmak şartür." ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan' ın KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın "danışmanla- ruıı değiştirmesi*' ısteğıne CHP, DSP ve DYP'densert yanıt geldi. DSP Genel Başkanı Bülent Ece\it. Erdo- gan'ın bu konuda kanş- ma hakkı bulunmadığı- na işaret ederek "Son de- rece yakışıksız bir dav- ranıştır. Bu konuda çok duyarh ise Savın Denktaş ik ara su^ bir araya ge- liyorlar, kapalı kapılar arkasmda sö\ k>ebilirdL Sayın Erdoğan bence bir gaf yaptı. Yakışıksız bir durum" dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı OnurÖvmen ile CHP Grup Başkam e- kili Haluk Koç, Erdo- ğan'm son açıklamala- nnı değerlendırdi. Koç, "Başbakan önce kendi mutfağına dönüp bak- sm.Kendidanışmankad- rosuna baksm" dedi. Öy- men de "Ayaküstü de- meçlerie milh davavı yön- kndirmeye kalkışamaz- sınız. KKTC Cumhur- başkam'na sa> gıh olmak mecburiv etindesiniz. Onun danışmanlannı siz ta>in edemezsiniz." DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar da "Denktaş uzakta birisi değildir. Böy- lesine bir konuvıı basın hu- zurunda söylüyorsanız bu- nun bir anlamı vardrr. Bu bir siyasi mesaj içerir ve doğru bir tarafi yoktur" ÇANKAYA DEVREYE CİREBİLİR Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'in, gelışmele- re göre önümüzdeki dö- nemde Kıbns konusunda yetkili Türk makamlan ara- sında bir toplantı yapabile- ceği bildirildi. Cumhurbaş- kanlığı Dışişleri Başdanış- manı ve Özel Kalem Mü- dürü Sermet Atacanlı. basın toplantısında Sezer'in Kıb- ns konusunda yetkili Türk makamlan arasında bir top- lantı yapmayı düşündüğünü söyledi. Sezer'in Annan Planı'nı referans kabul edip etmediği yönündeki soruyu Atacanlı, şöyle yamtladr. "Çözümün parametreleri bizim bakunımızdan olsun, KKTC bakunından olsun ana hatlanyla beüidir. Or- tada bir plan me\ cuttur. Bu plana tarafların yaklaşımla- n beUidir. Müzakerelerin seyrini izleyip göreceğiz.'' AÇIKÇA ŞÜKRÜ SİNA GÜREL Oyun ve Oyuncular Oyun, ibretlik bir oyun. Yıllarca ve büyük bir us- talıkla, kuyumcu gibi işlenen yanıyla, hazırlayanla- nna ödül kazandıracak bir oyun. Ama yaşam sah- nesine konduğunda, rollere soyunanlara, çırılçıp- lak bir ahlaksızlık sergiiemekten başka bir "üslup" seçeneği bırakmıyor... Oyun, Türkiye ve Kıbns üze- rinde. Atlantik'in iki yakasında yazılmış, bir sü- redir sahnede. Oyunun neyi amaçladığı da açıkça belli: Içerden ve dışardan Cumhuriyetin temel kurum ve da- yanaklannı zayıflatmak, mümkünse ortadan kaldırmak. Bu arada, Türkiye'yi dış politikasın- da panik ve şaşkınlık içinde bırakarak, önce Kıb- rıs'tan, sonra da öteki temel ulusal hak ve çı- karlarından ne yaptığım bilmez biçimde uzak- laşmasını sağlamak. Bu amaçlara ulaşılması için bütün olanaklar seferber edilecek, her türlü "ah- laksız teklif" uygun durumdakilere yapılacak, böy- le tekliflerin götürülemeyeceği kişilere de sırasın- da yaylım, sırasında da nokta atışı uygulanacak. Sahnede hiçbir "oyun-bozan" bırakmamacasına... AKP'Iİ Kuzu'lara Cumhurbaşkanhğı hedef al- dırılacak; Eğitimde Birlik ilkesi her türlü hiley- le delinmeye çalışılacak; "reform yapıyoruz" di- ye, Papandreu'larla eşzamanh olarak Silahlı Kuv- vetler yıpratılmaya çalışılacak; yine AKP'Iİ Ku- zu'lar ve ötekıler, dokunulmazlıklann yeniden dü- zenlenmemesini (dolayısıyla ülkenin Başbakanı, Içişleri Bakanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Ba- kanı ile ötekı zevatın yargıdan 'kurtan/ması 'nı), Yar- gı erkine hücum edip devletin bir temel direğini daha hedef alarak becerdiklerini sanacaklar. Bu ara- da kamu malını, "babalargibi" ve "müşteri gece gelse de satanm" diyecek kadar "azimli ve çalış- kan" Unakrtan'lar teslim almış olacak; ötekiler de ulus devlet yapısından çıkışın tasarılannı yapıp "Kamu Yönetimi Reformu" ve "Yerel Yönetimler" yasası için uygun bir sisli zaman bekleyişi içinde olacaklar. Bunlar içerde sahnelenenler. Dışarda ise, daha AKP iktidannın başlangıcından itibaren bir Kıbns- AB senaryosuna uygun davranılacak. Hannay ve Prendergast la birlıkte Klerides'in danışmanla- nnın hazırladığı, Kıbrıslı Türklerı Rum yönetimi al- tında bir azınlık haline getirmeyi ve Türkiye ile bağ- lannı koparmayı amaçlayan Annan Planı, KKTC'nin veTürkiye'nın önüne konacak. Türkiye'ye "kabul edilmezse AB 'yi unut" denecek. Önce Tayyip Er- doğan'lar Denktaş'ın üzerine üzerine yollanacak, tutmayınca KKTC'dekı seçimler her türlü karışma ve manipülasyonla M. Ali Talat'lara kazandınlma- ya çalışılacak. Bu olmayınca yeniden aynı unsur- lara KKTC Cumhurbaşkanı hedef aldınlacak. Amaç, ne yapıp edip, kimi kullanmak gerekirse kullanıp oyunu sonuçlandırmak. Bu arada, "mütareke basını" olanca gücüyle Kıbns'ta Annan Planı'nın kabulü işini "Türkiye'nin önünü açmak" olarak hep bir ağızdan bağıracak. Gazete köşelerinde, "haber kanalları"nda, bildik "yüz"lere, yenileri ve tercihan "sosyal demokrat ka- muoyu araştırmacısı duayenleri" de takviye ola- rak eklenecek. Ve öyle bir hava yaratılacak ki, Annan Planı'na karşı çıkan Denktaş engelleme- se, mayısta KKTC, neredeyse aralıkta da -ar- tık önü açılan- Türkiye AB'de olacak! Bu "Denk- taş'ı bertarafedip Kıbns'tan vazgeçme"\ş\, AKP'nin ve Tayyip Erdogan'ın hayat-memat işi olarak su- nulacak... Başbakan'ın kafasını en iyi "okuyan"lardan biri olduğunu tahmin ettiğimiz Hasan Cemal, "Erdo- ğan ve Çukur" başlıklı yazısında "sorunsal"\ nasıl açıklıyor: "Zaten Başbakan Erdogan'ın kafasını bir süredir burgaç gibi oyan soru da bu: Ya tarih alamazsam? O zaman Türkiye sahnesinde 'Kıb- rıs'ısatmışadam'durumunadüşmez/T7/y/m?Ken- di tabanımda Rauf Denktaş zaten güçlü çıkıyor; acaba Kıbns 'ta çözüm derken çok fazla mı risk al- mış oluyorum?" Tayyip Erdogan'ın ne kadar ileri gideceğini bile- meyiz ama, biraz mahcup bir tavırla da olsa, 2002 sonu, 2003 ilkbahanndaki "üslubu"na dönmeye baş- ladığı görülüyor. O zaman doğrudan Denktaş'ı he- def alıyordu.şimdi Denktaş'ın danışmanlannı. As- lında amaç, danışmanlan değil, görüşmeciyi de- ğiştirmek. "Yedi düvel" tarafından desteklenen, herkesten ayrı olarak ve ABD Büyükelçiliği'nde Weston'la halvet olan M. Ali Talat da öyle istiyor ve bunun için "Başbakanlık bana verilmeli" diye ortalıkta dolaşmıyor mu? Denktaş, Tayyip Erdoğan'a hak ettiği devlet ada- mı yanıtını vermiştir. Artık bunun üzerinde durma- ya değmez. Ama merak edilen Tayyip Erdogan'ın Denktaş'ın yanıtının aynısı olan, kendi halkının, hatta kendi seçmeninin mesajını alıp almayacağı- dır. Denktaş, "Türkiye beğendiğinigörüşmeciyap- sın" derken "dikkat edin. Türk halkının istediği gö- rüşmeci ile sizin beğendiğiniz aynı olsun!" diyor. Tayyip Erdoğan isterse Karen Fogg çocuk- lannın en kıdemlisini görüşmeci, ötekileri de da- nışman yapsın. Oyun brter, ama sorun çözül- mez. Çünkü Kıbns davası ancak kendi halkı- nın hak ve çıkariarım savunan ve savunabilen görüşmecilerte savunulabilir. Oyunun sonunayaklaştığımızı, zamanın ilerleyi- şı belli ediyor. "Son Perde" gelecek mayıstan sonraya sarkacak değil ya... BM ve AB'ye Kıbns uyansı TÜSİAD: Çözüm uzlaşmayla gelir \TJSUF OZKAN İZMİR - Türkiye Sa- nayıcıleri ve İşadamla- n Derneğı (TÜSÎAD) Yönetim Kurulu Baş- kanı Tüncay Özilhan. BM ve AB'nin Kıbns konusunda "dayatma- a" tutumundan vazgeç- mesini istedi. Özilhan, şunlan söy- ledi: "Ankara,KKTC'de AB üyeliği doğruhusun- da güçlü bir iradenin bu- lunduğunu kabul etme- li ve çözüm perspektifi- ni bu doğrulnıda oluş- turmahdu*. \eniKKTC hükümeti, müzakere masasına oturmah w 1 Mavıs'a kadar sorunun çözülmesini sağlamak için Türkiye ile yakın iş- biriiği içinde çataşmab- dbr. Rum Yönetimi,Kıb- ns'ın AB üyeliğiiçin bu son fırsatı rji değerien- dirnıeli ve aksi yöndeki gelişnıelerin bedelini doğru hesaplamandn*. Gerek BM, gerekse AB, çözüme giden yo- lun, adil bir anlaşma- dan ve dayatmacıbğuı yerine müzakere ve uz- laşmadan geçtiğini an- lamatadırr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle