06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA iLJvUiıUIVJJL [email protected] 13 Porsche satışları arttı • İSX\NBUL (AA) - Satış fıyatı yaklaşık 146.5 milyar liradan başlayan Porsche'un ilk 11 aydaki Türkiye satışlan. tahminleri de aşarak 83'e yükseldi. Doğuş Otomotiv'in perakende şırketi Genoto'nun Etiler'deki Porsche Merkezi'nin açılışında konuşan Porsche AG Başkan Yardımcısı Hans Riedel, Türkiye'deki satışlannın umut vericı olduğunu söyledi. THY'de indriınler talebi artnrdı • İSTANBUL(AA)-Türk Hava Yollan bilet ücretlerinde yüzde 3O'a varan indinm, doluluk oranlannı olumlu yönde etkiledi. THY'den yapılan açıklamada, aynca Miles & Miles üyelennin uçuşlanndan, Shop & Miles kredi kartı ile yapılan harcamalardan kazanılan ödül bılet rezervasyonlan için iç hatlarda yer kısıtlamasının kaldınldığı belütildi. Yapı Kred turîzm şirketini satıyor • İSTANBUL(AA)-Yapı ve Kredı Bankası, Enternasyonal Turizm Yatınm ve bu şirketin iştirakleri arasında bulunan Pegasus Hava Yollan'nın hisselerinın satılması için tngiliz Jones Lang Lasalle fırmasına yetkı verecek. Bankanın mali olmayan iştiraklerinin elden çıkanlması genel stratejisi paralelınde bu satışın gerçekleştıği belirtildi. Kuriana göre farklı büyüme • ANKARA (ANKA)- Türkıye'nın, bu yılın ilk dokuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre büyüme hızı dolar bazında yüzde 27, Euro bazında ise yüzde 6.9 düzeyinde büyüdü. De\ let İstatistik Enstıtüsü venlenne göre ortalama kur üzennden yılın ilk dokuz ayındakı gayri safı milli hasıla 168.7 milyar dolara, Euro olarak ise 152.2 milyar Euro'yaulaştı. Örtülü ödeneğe 748 trüyon lira • ANKARA (ANKA)- TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası'yla "Örtülü Ödenek" yeniden düzenlendi. Yasaya göre genel bütçe ödenekleri her yıl toplamırun binde 5'i kadar olabilecek. Örtülü odeneğin büyüklüğü ile ilgili olarak, CHP Ankara Milîetvekili Yakup Kepenek, yeni yasayla örtülü odeneğin, 2004 yılı bütçesine göre "48 trilyon lıra dolayında clabileceğinı söyledi. TÜSÎAD'ın Yüksek îstişare Konseyi toplantısında hükümet eleştiri yağmuruna tutuldu: 2004heraçıdan zor• Hükümetin özelleştirmelerde başansız olduğunun vurgulandığı toplantıda. Özilhan, "Rehavete yer yok" dedi. YÎK Başkanı Kayhan, Türkiye'yi bekleyen asıl tehlikenin popülizm olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TÜSÎAD'ın Yüksek îstişare Kurulu (YÎK) toplantısında. hükümet eleştiri ve uyan yağmuruna tutuldu. TÜStAD Başkanı Tuncay Ozilhan "2004 yıh her açıdan zor olacak" dedı. Ankara'da dün gerçekleştirilen top- lantının açılışında konuşan Ozilhan, hü- kümetin son dönemde tartışma yaratan tasanlannı eleştirdi. Özilhan şöyle de- di: "Ülkenin gerçek gündemini bir ke- nara bırakıp gerginKk yaratacak alanla- ra, üzerinde toplunısal udaşma sağlan- manuş, iyi çabşrimamış projeJere önce- Kk vermenin kiınseve yaran yoktıuf TÜSÎAD YÎK Başkanı Muharrem Kayhanise Türkıye'yi 2004'te bekleyen esas tehlikenin popülizm olduğunu söy- ledi. Emeklı maaşlan ve asgari ücrete zam ve sıcil affi hazırlıklannın popüliz- min yeniden canlandığı ızlenimı verdi- ğini belirten Kayhan şöyle devam ettı: "Kamuoyunun tüm tepkisine karşın YÖK gibi, imam hatipier, Kuran kurs- lan gibi düzenletneleri gündeme getir- mesini bu çerçevede değerlendirmek la- zım. Böyle hassas alanlarda gen çek- tim' demek, veterli değiL Çünkü kalan tortular güvenstdik birikimi yaraüyor.* TÜSİAD'ın YİK toplanüsna Rahmi Koç'un yanısra pek çok sanayici ve işadamı kaokü. (Fotoğraflar: AA) TÜSÎAD'ın hazırladığı "Kamu Sektörü Göstergeleri" raporunda, Türkiye'nin Yolsuzluğu Algılama Endeksi'ne göre ülke sıralamasında 2003 'te 77. sırada yer aldığı belirtil- di. Aynı sıralamada Danimarka'nın 3., îsveç'in 6., Hollanda'nın 7., Avusturya'nın8.,Almanya'nın 16., îtalya'nın 35., Rusya'nın ise 86. sı- rada olduğu kaydedildi. Faiz dışı fazla hedefinin sürdürülmesi gerek- tiği belirtilen raporda; kamunun ekonomide rolünün düzenleyicilik, vergilendirme, üretim, tüketim transferlerini kapsayan bütüncül bir yaklaşımla ele alınması önerisinde bulunuldu. Raporda şöyle denildi: "Türldye'de kamunun ekononü- deki rolü sadece harcamalarve istih- danı gibi tekil başlıklara odaklan- mışür. Harcamalar ne şekilde ohır- sa olsun, kısmak ve vergi getirterini ne şekilde olursa olsun artûrmak gi- bi dar bakış açüaruun ötesine geçil- meflV ENFLASYONDAKl DÜŞÜŞ Başarının sım düşük ücret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mer- kez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, enflasyonun yüzde 10'un altına inmesi ile ilgili aşın heyecan gösterenleri uyararak "Yüzde 10'unalünainebüir.Ancak kabcıol- mayabitir. Kahcı olacağı yer, 2005'tir" dedi. TÜSİAD YÎK toplantısında verilen öğle yemeğinde onur konuğu olarak bir konuş- ma yapan Serdengeçti, enflasyon düştükçe istihdamla ilgili sorunlann çözüleceğini be- lirtti. Serdengeçti, konuşmasının ardından sanayicilerin sorulannı da yanıtladı. Bir sa- nayicinin, "25-30 yüdan beri neden enflas- yon yüzde 20 Oeyüzde §0 arasmda görüldü? Bunu yapmak çok zor. Nasıl yapük bunu" sorusuna karşılık şu yanıtı \erdı: "Şimdi nasıl okJu da hiperenflasyona dö- nüşmedi? Çok hakh bir soru. Çoğiı ülkede lasa bir sürede hiperenflasyona dönüşür; Latin Amerika ve Doğu Avrupa gibL Çok tatmin edki bir şey vernıek mümkün değil- dir, ama bir iki nedenini sayayım: - Amacı bambaşka otmakla beraber, ba- •n önlemler hiperenflasyonu engeDedL -Bir nedendereelücretkrinseyridir. Sen- dikalaşmanın bize göre çok kuwetti olduğu üTkekrde,LatinAmerika'da, reelücretkrin aşağıya doğnı esneküği pek obnadığı için onlarda hiperenflasyon yaşandL" Gebze'den Balkan, Ortadoğu ve BDT ülkelerine endüstriyel mutfak üretilecek Ispanya'dan Türkiye'ye yatinm OLCAY BÜYUKTAŞ BtLBAO - Merkezı îspanya Onati'de kurulu Mondragon Corporacion Coopreativa (MCC) grubu dört yıllık tanı- şıklığın ardından Türkiye'de yatınm karan aldı. Endüstriyel mutfak alanında Türkiye'de sa- tış yapan, geçen yıl satışlan 4 milyon Euro'yu bulan grup, Gebze'de fabnka kurmak için adrm attı. Söz konusu fabrikay- la ilk etapta en az 75 kışilik is- • tspanyol merkezli şirket, Türkiye'de fabrika kurma karan aldı. Beyaz eşya yan sanayii ve endüstriyel mutfak alanında faaliyet gösterecek grup, ilk etapta 75 kişilik istihdam yaratacak. tihdam yaratılacağı bılgısini lerini Türk medyasına tanıtan MCC grup yetkilileri, orta va- dede Türkiye'deki yatınmlan- nı arttıracaklanru dile getirdi- ler. Grup hakkında bilgi veren veren Fagor Türkıye Genel Müdürü Güçlü Kaplangı şirke- tin birkaç yıl içinde başta Ro- manya, Bulgaristan, Suriye ve Ürdün olmak üzere pek çok ül- keye, Türkiye üzerinden ihra- cat yapmak olduğunu söyledi. Îspanya"daki üretim merkez- MCC'nin uluslararası yatınm- lardan sorumlu başkanı Jesus Herrasti, 5 kişiyle kurulan gru- bun bugün 17 bin ortağa ulaş- «F-—n 50yıllık işçi kooperatifi •c Dünyada 100'den fazla ülkede faaüvet gösteren MCC Grap, 1943 yıhnda ' kurulan bir işçi kooperatifi. 1956'da şirkerJeşen grup. bugün 67 bine yakm çahşanı ve çahşanlanndan oluşan 17 bin ortağa sahip. Otomom. inşaat, mobilya, beyaz eşya ve perakende sektöründe faaliyet gösterhor. Onati'de kurulu grubun bankacıhk. kendi çauşanı ve ortaklan için kurduğu sigorta. sağhk, eğhim ve araşurma şirketleri mevcut Îspanya'daki merkezi bütün bir kasabava yayilan grubun 2001 cirosu 17 milyar Euro. Grup hakkında bilgi veren Herrasti, yanrımları AB'ye üye olacak ülkelere kavdırdıklannı dile getirdi. İşçi kooperatifi olarak alanlannda başanb olduklan için dikkat çektiklerini anlatan Herrasti, Türkiye'de endüstriyel mutfak dışmda da yaürun yapacaklaruu söviedi tığını dile getirdi. Türkiye'de başlangıçta endüstriyel ürün grubu şirketi Fagor'un faaliyet- te bulunacağuıı anlatan Herras- ti, otomotivden inşaata, beyaz eşyadan finansa pek çok alan- da faaliyette bulunan grubun tüm ürün gruplannda yatınma hazır olduğunu söyledi. Halen beyaz eşya yan sana- yii için parça üretecek bir biri- min yine Gebze'de faaliyete başlamak üzere olduğu bilgisi- ni veren Herrasti, bu birim için 1,5 milyon Euro'luk yatınm ya- pıldığını dile getirdi. İhracat üssü olacak Fagor'un dört yıldır Türkiye pazannda endüstriyel mutfak ve soğutma grubu ürünlerde sa- tış ve satış sonrası hizmetlerde bulunduğunu anlatan Fagor Türkiye Genel Müdürü Güçlü Kaplangı, şirketin asıl amacı- nın başta Romanya, Bulgaris- tan, Irak, Ürdün olamak üzere Balkanlar, Ortadoğu ve Bağun- sız DevletlerTopluluğu (BDT) ülkelerine ihracat yapmak ol- duğunu söyledi. Gebze'de arsa- sı alınan fabrika için ilk etapta 5 milyon Euro'luk yatınm ya- pılacağım ifade eden Kaplangı, başlangıçta 75 kişiye istihdam sağlanacağı bilgisini verdi. Ulaşmak ıstedikleri geniş yelpaze içinde teknolojisi en gelişmiş ülke Türkiye olduğu için tercih ettiklerini söyleyen Fagor'un yeni yatınmlardan so- rumlu genel müdürü Eugenio Urcelay da terörist saldrnlann yatınmlannı etkilemeyeceğini söyleyerek pazardaki gelişme- lere bağlı olarak yeni yatınrnla- ra girilebileceğinin altını çizdi. Prof. Dr. Yeldan: Türkiye ürettiğini satamıyor Ekonomi Servisi - îstanbul Üniversitesi îktisat Fakültesi Mezunlan Cemiyeti'nce (ÎFMC)düzenlenen28. îktisatçılar Haftası'nın "Neoliberal tktisadi Mali Poh'tikalar ve Büyüme" konulu otummunda konuşan Prof. Dr Erinç Yeldan, Türkiye'nin ürettiğini satamadığını söyledi. Son büyüme rakamlannın da bu tabloyu teyit ettiğini ve stokun ağırlığını koruduğunu belirten Yeldan, "Büyüme konjonktürel olarak sermaye giriş ve çıkışlanna tabi olmuştur" dedi. Prof. Dr. AH Ozgüven'e armağan edilen oturumda Prof. Dr. Izzettin Önder. CHP'li Memduh Hacıoğlu ve Prof. Dr. Eser Karakaş birer konuşma yaptılar. Prof. Dr. Önder, Türkiye"deki krizlerden sonra IMF'den aynlıp büyük finans grubuna transfer olan yöneticileri de anımsatarak "Sermayenin çıkatiannın gözetildiği uygulamalara karşı ne v'apdabileceği konusunda kafa yorulmasj" gerektiğini ifade etti. İŞÇİMNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Güç ve Para insanlık tarihi, dini imanı olmayan para ile ka- ba, silahlı gücün insanlara verdiği acılarla yazıi- mıştır. Insan hakları, demokrasi, evrensel değer- ler, uygarlık, insanı korumak üzere geliştirilmiştir. Ne yazık ki günümüzde gelinen noktada insandan yana beklenen gelişmeler yavaş olmuş, güç ve paranın dini imanı olmayan ilkelerı bir kez daha öne çıkmıştır. öyle olmasaydı, bilimsel teknolojik devrim çağın- da, zengin kuzeyde olsun insan hakları, demokra- si, evrensel değerlergeçerli sanılırken yaşadıkları- mızyaşanabiiir miydi? Belki aynntı gelebilir, Irak'ta ABD'nin silahlı işgaline suç ortaklığı yapan ülkele- rin ancak Irak'ın inşası pastasından pay alabilece- ği karan, geçerli dünya düzenine aynatutma anla- mında tüyler ürpertici. ABD'nin AB ülkeleri aleyhine Irak'ta, Ortado- ğu'da, Afganistan'da çıkarları ile çok öne çıkması, fark yapması başka, ABD'nin zengin kuzeyin eko- nomik ve silahlı gücü, başı olarak yenılgiye uğra- ması çok başka. ABD ekonomisinin sallanması, AB ekonomisinde deprem yaratır. AB'nin her an- lamda bedel ödemediği, ancak korunduğu ABD imparatorluğunun püskürtülmesi ise zengin kuzey adına felaket olabilir. Küreselleşme ıdeolojisi, Doğu Bloku'nun parça- lanması, Türkçesi eksiği gediği ile Marksist tehdi- din ortadan kalkması ile, kapitalist dünyada yaşa- nan değişimde taşlar bilinenden farklı yerlerine oturtuldu. Yeni dünya sömürü düzeni, ulusal dev- letlerin oluşması sürecindeki bildiğımiz vahşi kapı- talizmden çok daha acımasız olarak, insan hakla- nnı, demokrasiyi, sosyal devleti, sendikal haklan ayaklar altına aldı. ABD'de daha çıplak, AB'de ör- tülü, yoksul ülkelerde vahşet boyutlannda insan haklan, demokrasi, sosyal devlet, sendikal haklar- da kazanılmış haklar geriye alındı. Küreselleşen sadece ve sadece, dini imanı olma- yan paranın çıkarlan, evrenselleşen birtek serma- ye örgütleri dayanışması olduğunda bilimsel tek- nolojik devrimden yararlanma insan hakları aley- hine gelişti. Uluslararası etkin örgütlerin tümü ser- maye örgütleri. Birleşmiş Milletler'in ne kadar in- sandan, haklıdan yana olabildiği ortada. Emek da- yanışması hem örgütlülük hem de değerler olarak yerlerde sürünüyor. Kuralsız sıyasal, sosyal, ekonomik yeni dünya sömürü düzeninde, küresel ideoloji kavram karga- şası ile kitleleri insan haklan için savaşım vermek- ten alıkoymanın yollannı yaratıyor. Insanın hakları- nı savunacak örgütler, başta siyasi partiler ve sen- dikalar, demokratik kitle örgütleri, hem örgütlülük hem de ideolojik olarak savruldular. insan hakları- nın savunuldugu sanal görüntüsünü yaratacak içj özü boşaltılmış sivil toplum örgütleri, sermaye ide- olojisine, çıkariarına hizmet etmeye yarayacak bi- çimde, alt kimliklerle donatılmış, ırklar ve dinlere, kültürlere parçalanmış olarak öne çıkanldılar. Kuralsız düzenin kuralsız savaşları, öncelikle yoksul güneyde yoksulluğu paylaşmamak üzere ırklar, dinler, kültürierekseninde hortlatıldı. Kaçınıl- maz terör yaratıldı. Derken terör yoksul güneyi da- ha dayoksulluğa, sömürüye, geriye püskürtmenin aracı olmaktan çıkıp, zengin kuzeyi de tehdit eden boyutlar kazandı. Teröre karşı önlem adına ise em- peryal güç, işgal hortladı. Kimse bilimsel teknolojik devrimin insanhğın ge- leceği sürecinde etkin sermaye ve güç emrinde kalacağını savlayamaz. insanhğın kendi kendini yok etmesi ile eşanlamlı olur. Her yerde, yaşamın her alanında insan haklanndan yana verilecek uzun soluklu savaşım, insanlann dayanışması, güç ve para ekseninde egemen düzenin, insandan yana evrim ve de devrimleıie değişimini getirecektir. Yeter ki çıkarlar ilişkilerinde, kurulu düzenin çark- larında oyuncak, piyon olmayalım. Kıbrıs eksenin- de, KKTC'de ve Türkiye'de yaşanan kutuplaşma kendimize, üstlendiğimiz rollere bir küçük ayna... Kendi vatandaşlanna merhem olamayan Türki- ye düzeninde, Kıbns'ta ödenen bedeller çok ağır olsa da orada yaşayanların yaşamlarına olumlu yansıyamaması elbette bizim dramımız. Ancak bu tablodan yola çıkarak, sadece çıkarlar ölçeğinde ABD ve AB'den gelen insan haklan, demokrasi, hak tanımaz baskılara militan taraf olmak da aydın olma ile pek çakışmıyor gibi. Hesap, çıkartar bu kadar açık iken.. AB için Tür- kiye'nin ortaklığı kendi zenginliklerini paylaşmak, kazanımlannı, standartlannı aşağı çekmek. Kıbrıs AB hukukuna aykın biçimde alınsa da, nerede ise bedavaya siyasal, sosyal, ekonomik, askeri üs, toprak kazanma ile eşanlamlı. Bedavası varken, pahalısı ortak olarak seçilir mi? Bu tabloda 'Ver kurtulcular" Türkiye'nin AB üyeliğini savunanlar mı, savunmayanlar mı konumundalar? ABD, AB, Annan Planı ile çok hakh olsalar bile, bu ölçülerde densiz, AB ilkelerini ayaklar altına alan bir çizgide, sözde özgür oylannı kullanacak ambar- godan boğulmuş, AB'Iİ olma düşü içindeki sonuç- ta bir avuç KKTC vatandaşına baskı yaparlarken.. Türkiye'yeşantaj varken.. ülkenin aydını olma adı- na buna aracı olmak en azından onur kıncı olmu- yor mu? soner(g cumhuriyet.com.tr İyi bir yatırımcının ajandasından ipuçlari: 13 Yapı Kredı şubelennden 1000 $'a bile döviz tahvili alabilirim. YAPlNCKREDi "hızmette smır yoktur" Düşük tarifeli seferler Onur Air'in Îstanbul-Kayseri uçuşuyla başladı Bilet ücreüeıiirtifakaybediyor ECEVİT KILIÇ KAYSERİ - Havayolunda düşük tarifeli seferler Onur Air'in İstanbul-Kayseri uçu- suyla başladı. Şimdilik 8 ken- te düzenlenen seferlerde tek yönlü bilet fiyatı 79 milyon li- ra olarak belirlenmişti. "Uç Türkiye Uç" sloganıyla başlatılan kampanyanın ilk uçuşu, Ulaştırma Bakanı Bina- li Yıldınm, çok sayıda bürokrat ve gazetecinin de aralannda bulunduğu 190 yolcuyla önce- ki gün gerçekleştirildi. tlk uçuş nedeniyle Kayseri Havalima- nı'nda düzenlenen kokteylde konuşan Binali Yıldınm, 2003 yılında hava trafiğinde yüzde 35'lik bir artış olduğunu belir- terek "Özel havayolu şirketleri- nin de yurtiçi seferierine başla- masıyla taşunacılıkta yeni bir dönemi başlattık" dedi. Onur Air Genel Koordinatö- rü Şahabettin Bolukçu da baş- lattıklan seferlerle "uçmayan yurttaşın" kalmayacağını söy- ledi. Onur Air'in bu ay içinde îstanbul'dan Diyarbakır, Trab- zon, Erzurum, îzmir, Samsun, Adana ve Antalya'ya uçacağı- nı ifade eden Bolukçu, söz ko- nusu hatlarda tek yön biletinin 79 milyon lira. gıdiş-dönüş bi- letinin ise 149 milyon lira oldu- ğunu kaydetti. Bolukçu şöyle devam etti: "îstanbul, Diyarbakır, Ada- na, İzmir, Kayseri, Trabzon ve AntaKa'ya hafta içi gidiş-dönüş olarak günde 2 sefer yapdacak. Bu kentlere hafta sonu ise birer sefer yapılacak. Erzurum ve Samsun seferleri ise her gün bir kez yapdacak. Mart ayı itiba- nyla da Sıvas, Van, Malarya, Gaziantep ve Bodrum sefeıie- rini de uçuş planlanmıza ekle- yeceğiz." Bu arada Onur Air, dün de Diyarbakır'a ilk uçuşunu ger- çekleştirdi. Onur Air, Îstan- bul'dan ilk seferinde, vatani gö- revlerini Diyarbakır'da yapa- cak askerleri taşıdı. Onur Air Diyarbakır''a ilkuçuşunda askerleri taşıdı. (Fotoğraf. AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle