Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 EKİM 2003 PAZAR
SAGLIK
İsraill i doktor beyindeki uyuşturucu algılayıcılannı kapatarak hastayı eroinden kurtarıyor
4 saattebağımlılıktedavisi• srailli Dr. Andre
VVaismann,
beyinde eroine
bağlı olarak oluşan
uyuşturucu
algılayıcılannı
kapatarak hastanın
eroin ihtiyacını
ortadan kaldırdığını
belirtti. VVaismann,
bugünekadar
hastalıkla değil
hastalarla
uğraşıldığını
söyleyerek "Artık
ve psikiyatrlann
hastalıkla
uğraşmanın
zarnanı
geldi" dedi.
SAADET USLU
Madde bağımhlığının psikolojik
değil merkezi sinir sistemi bozuklu-
ğu olduğunu savunan Israilli Dr.
Andre \Vaismann. kendi geliştirdi-
ği yöntemle bağımlılığı 4 saatte te-
davi ediyor.
VVaismann, beyinde eroine bağlı
olarak oluşan uyuşturucu algılayı-
cılannı kapatarak hastanın eroin ih-
tiyacuıı ortadan kaldırdığını belirte-
rek "Bugüne kadar hastabkla değil
hastalarla uğraşıldL Arük hastalık-
la savaşmanın zamanı geldi" dedi.
Dr. Andre VVaismann esbden ba-
ğımlılarla ilgilenilmediğini, neden
olduğu negatıf sonuçlarla uğraşıldı-
ğına dikkat çekti.
Bu nedenle bu tür hastalarla sos-
yolog, ilgılendiğini kaydeden VVais-
mann, madde bağımlılığı tedavisi
konusundaki sorulanmızı şöyle ya-
nıtladı:
Bağımlılık nedir? Bağım-
lılık insanın doğasında olan bir
şeydir. Biyolojik döngümüze yeni
bir şey tanıştırdığımızda vücut o ye-
ni elemente kendini ahşttrma yete-
neğine sahıp. Bir madde her gün vü-
cuda empoze edilirse vücut bu'na
kendini ahştınr.
Konuyu birazaçarmı-
SiniZ? Vücutta doğal ola-
rak bulunan endorfin, morfin. ero-
in, codein ve opıumla aynı srnıftan.
Hepsinin ortak adı opiet. Biz bu an-
lamda endoıfine bağımlı yaşıyoruz.
Erdorfuı vücutta kan basrncını, kalp
atış hızını, sıvı dengesini, acı denge-
sini sağlar. Uyku düzenimizı denge-
ler. Örneğin cinsel ilişki sırasında
vücutta kan basmcı, kalp atış hızı
artar. İlişki sonunda vücut endorfin
salgılayarak vücudun dengesini sağ-
lar. Erkeklerin cinsel ilişki sonrasın-
da hemen uyumasının nedeni de en-
dorfin salgılanması. Kadınlar üst
noktaya ulaşamazsa endorfin de sal-
gılanmaz.
Aradaki ilişki nedir? Nor-
mal bir ınsanuı günde salgı-
ladığı endorfin miktan mikrogram-
la ölçülür. Eroin alunında ise endor-
fin benzeri maddenin miktan milig-
ramlarla ifade edilir. Kişi eroini ilk
aldığında vücut dengeyi sağlar. 6 ay
kadar kişi endorfiniyle oynayabilir.
Ama bir gün öyle bir nokta gelir ki
vücut "nasıl olsa dışandan endorfin
geüyor' diyerek üretimi keser.
Işte o noktada, vücutta endorfin ol-
madığı ıçin kalp atışı hızlanır, kan ba-
sıncı yükselir, burun, göz akıntısı, aşı-
n ishal olur. Acı koruması ortadan
kalktığı için aşın acı olur. Kişi artık
bağımlıdır. Psikolojik bozulmalar da
başlar. Kişi kendine güvenini, say-
gısını yitirir.
Halen uygulanan teda-
VİIer nasil? Eroin yoklu-
ğuna bağlı olan kusma, acı, ağn hep-
si bu tedavide en üst noktaya çıkar.
Bu sırada vücut tamamen eroinden
annmıştır. Hastanedeki yatışm ar-
dından 2-3 yıllık psikolojik tedavi dö-
nemi başlar. Ancak hastalann yüzde
97'si yeniden madde kullanmaya baş-
larlar. Kişi bu kadar acıya katlan-
dıktan sonra yeniden başlayınca ye-
niden tedaviden kaçıyor.
Neden yeniden başlı-
yoriar? Beyinde endorfini
karşılayan algılayıcılar var. Eroinin
oluşturduğu algılayıcılar ise yüzler-
ce. Vücudun ürettiği endorfin, beyin-
deki algılayıcılann ihtiyacını karşı-
lamaymca, beyin yeniden eroine ih-
tiyaç duyuyor.
Oizin tedavinizin esası
O nedir? Hastaya çeşitli test-
ler yapıldıktan sonra az bir anesteziy-
le uyutuluyor. 4 saatük derin uyku dö-
neminde hastanın reseptörleri kapa-
tıhyor. Bu sırada ilaç uyku sırasında
serumla veriliyor. Hasta ertesi sabah
taburcu oluyor. Ilaç 2 gün sonra et-
kısini yıtıreceği için hasta ilacı kul-
lanmaya devam etmeli. Hap (naltre-
xone etken maddeli) her gün bir ta-
ne kullanılmalı. Hasta tedaviye uyar-
sa yüzde yüz eroinden kurtulur.
Tedavi sadece Israil'de
mi uygulanıyor? Bugü-
ne kadar Almanya, ABD, Hollanda,
Afrika, Hindistan, Bulgaristan, En-
donezya gibi ülkelerde 8 binden faz-
la kişide uygulandı. Benim Türki-
ye'deki hekimlere de bir çağnm var.
Devlet ya da üniversiteye bağlı he-
kimler bana gelirlerse ücretsiz ola-
rak bu yöntemi öğretebilirim.
Çinko ile bağışıklığı koruyun, soyayla u
Yaşlanmayı d
a adım atın
urun
FIRCA KULLANIMI YETERSIZ
Okul çağı
Istanbul Haber
Servisi - Tıbbın
ünkânlannm
artması,
hastalıklann
giderek daha çok
tedavi edilmesi,
beslenme ve yaşam
bilincinin
gelişmesi,
beraberinde giderek
yaşlanan ama genç
kalmak isteyen insanlar sorununu da
getirdı. 1900'lüyıllarda 50"yebile
ulaşmayan ortalama yaşam beklentisi,
bugün 100'lere yaklaşrı. Temelinde
düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme
olan anti-aging, yaşlanmaya karşı
uygulanan yöntemlerden bugün için
en geçerli olanı kabul ediliyor. Dr.
Earl Mindeü, Prestij yayınlanndan
çıkan kitabı "Anti-Aging
Mucizesi"nde bugünün yaşlılannın
çoğunun yaşlılığı, hastalıkla eşdeğer
gördüklerini belirtiyor. Yaşlı
insanlann çoğunun çeşitli hastalıklan
için her gün ilaç kullandıklanna
değinen Mindell kitabmda, "Oysa
bonlann çoğu doğru
beslenme ve yaşam tarzıyla
giderilebilir. Amerika
Ulusal Kans«r
Enstitüsü'ne göre
kanserlerin yüzde 35'i
kötü beslenmeye bağbdır.
Kalp hastalıklannın yüzde
50'si bu şekilde önlenebilir"
diyor. Dr. Earl Mindell'ın
kitabında daha uzun ve daha
sağlıklı yaşamak için yardımcı
olabilecek vitamin, mineral,
bitkılerden seçilmiş 100
maddeden bazılan ise şöyle:
Allium sebzeleri: Sarmısak,
soğan, frenk soğam, yeşil soğan bu
gruba girer. Yapılan araştırmalarda bu
sebzelerin alzheimer, kanser, kalp
hastahğına karşı iyi geldiği bulunmuş.
Aynca, bu bitkiler anti mantar ve anti
iltihapsal özelikleri ıle de önemli.
Askorbik asit: (C vitamini) Günlük
olarak 60 milıgram almması
öneriliyor.
Mango, kivi, greyfurt, brokoli, çilek,
tath kırmızı biber, patetesten
alınabilir. Kalp hastalıklanndan
ölümleri azaltmada, yiyeceklerden
alunında kansere karşı önleyici
olabiliyor, kataraktı önlüyor.
Beta karoten: En iyi kaynaklan
emelinde düzenli
egzersiz ve
sağlıklı
beslenme olan
anti-aging
yaşlanmaya karşı
uygulanan en etkili
yöntemlerden biri.
Yöntemin uzun
yaşamak için
önerdiği bazı
yiyecekler şöyle:
Greyfurt, mango,
sarmısak,
baklagiller, çilek,
patates, brokoli,
havuç, şeftali...
kayısı, tath patates, brokoli, kantolop
kavun, kabak, havuç, şeftali ve
ıspanak olan Beta karotenler, günde 6
rmligram alınmalı. Bağışıklık
sistemini koruduğu, kanser, kalp
hastalıklan açısından koruyucu
olduğu belirriliyor.
Çinko: Vücutta hücre
bölünmesi, büyümesi ve
onanlması dahil birçok
yaşamsal rol oynayan
çinkonun, bağışıklığı
destekleyici olduğu
belirtiliyor. Istiridye,
karaciğer, süt,
baklagiller ve
kabak
çekirdeğinden elde
edilebüecek çinko,
günde 12-15
miligram alınmalı.
Soya fasulyesi: Japonya'da
çok tüketılen bitkinin
kolesterolü düşürmenin yanı
sıra meme kanserinin
oluşumunu önlemede etkili
olduğu düşünülüyor.
Karahindiba: Karaciğerin
çalışma yeteneğini
geliştirdiği, sindirime
yardımcı olduğu ve
içerdiği östrojen
nedeniyle
menopozda
yaşanan
bıkkınlıklan
giderdiği
biliniyor.
Rıılısal çöküntü düşünceyi bozuyor
İnsanla-
nn ço-
ğunun
hareket-
sizbir
yaşam
sürdükleri-
ne de dikkati
çeken Dr. Min-
dell, insanlann gün-
de 30 dakika ılımlı eg-
zersiz, haftada 3 kez 15
dakika basit esneme egzer-
sizi yapmalarının çok önemli
olduğunu belirtiyor.
VURALAIfl
Günümüz toplumumuzda bedensel,
ruhsal ve toplumsal kaynaklı hastahk-
lar, ruhsal çöküntüleri hazırlayıp düşün-
ce bozukluklanna neden olmakta, bu
da sürtüşmeleri, saldırganlıklan ve he-
zeyanlan ortaya çıkarmaktadır. Beyin do-
kusunun ve işlevinin doğrudan doğru-
ya ya da dolayh biçimde bozulması or-
ganik kaynaklı etkenleri oluşturuyor.
Bu görüşe bir örnekleme veren t.Ü. Tıp
Fak. Emekli Psikiyatri Profesörii Dr.
Özcan Köknel, "Bunamalannbirbölü-
mü beyin dokasunun doğrudan doğru-
yabozulmasından ohışur.Kan şekerinin
düşnıesi beyin dokusumın işlevinin do-
laviı biçimde etküer" diyor.
Prof. Dr. Özcan Köknel düşünceyi
şöyle tanımlıyor: "Düşünce, nesneler
yerine işaret. sembol gibi olanlann sim-
geleri kullanılarak yapılan, biüşseL, a-
hinsei bir eylem. engel aşma ve sorun
çözme sürecidir. Düşünce bağlanüsı bo-
zulduğunda, düşünce akışı artar ya da
azalır. Düşünceataşının artması,düşün-
ce uçuşması (fUdr fıran) denilen belirti-
ve yol açar. Bu olguda mani ve taşkmhk
durumlan sık görühir. Düşünce alaşı ya-
vaşladığında ise çağnşunlar azalır. yavaş-
lar ve durur. Düşünceoluşumu bozuldu-
ğunda, konuşma birbiriyle bağlanüsı (A-
mayan sözcüklerden oluşur. Bu durum
şizofreninin bazı şekillermde görülür.
Düşünce içeriği bozulduğunda ise gerçek
dışı düşünceler (bezejan) ortaya çıkar."
er çurukHaber Servisi - Türkiye genel sağlık alanlannda
olduğu gibi ağız diş sağlığında da gelişmiş ülkelerin
kriterlerini tutturamıyor. Türkiye'de diş fırçası kullanımı
kişi başına yılda 1.4 adet düşerken bu rakam îngiltere'de
2.4, Isveç'te 2.5 adet olarak belirlendi. Diş macunu
kullanımı ise Türkiye'de yıllık 80,85 gram,
fngiltere'de 480 gram, Italya'da 270 gram. Türk
Dişhekimleri Birliği'nin, Sağlık
Bakanlığı ve Colgate'in desteğiyle
düzenlediği "Diş Koruma
GünlerTnin dördüncüsü başladı. 25
Ekim tarihine kadar sürecek günler
boyunca, 3 bin 126 dişhekımi
rönüllü olarak hızmet verecek.
stanbul'da 724 hekımin gönüllü
olarak katılacağı kampanya
kapsamında, Marmara ve Yeditepe
Üniversitesi Dişhekimlığı
Fakülteleri Pedodonti
Kliniklerinde hizmet verilecek.
Kampanya hakkında bilgi almak
isteyenlerO8OO26123 12
numaralı telefondan bilgi
alabilecek. Marmara
Dişhekimliği Fakültesi
Pedodonti Anabilim Dalı
öğretim üyesi Prof. Serap
Akyüz, okul öncesi
çocuklarda diş çürüğü
oranının yüzde 80'leri bulduğunu belirtti. Diş
çürüğünün önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan
Akyüz, diş fırçalamanın önemini ise şöyle anlattı: "Dtş
çürüğü ve dişeti hastahklannın oluşmasındaki en önemli
etken, dişlerin üzerine yapışan ve başlangıçta gözle
görülmeyen diş plağıdır. Diş fırçalamada amaç, bu plağı
dişler üzerinden kaldırmaktadır. Çocuklarda ve
erişkinlerde günde iki kezfirçalamaönerilmektedir."
LASIK YONTEMINE DİKKAT
Gözlükten kurtulmak
isterken gözden olmayın
NKARA (AA) - Halk arasında,
"lazerle göz çizdirme" olarak bilenen
"lask" yöntemiyle göz sinirlerinin
tahrip olduğu, bunun da göz
kuruluğundan retina erimesine kadar
birçok soruna yol açtığı bildirildi. Gazi
Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz
Hastalıklan Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Kamil Bilgihan, lasik
yönteminin sakıncalan hakkında bilgi
verdi. Türkiye'de, lazer uygulamalan
arasında en çok tercih edilen yöntemin
lasik yöntemi olduğunu belirten Bilgihan,
son yıllarda keşfedilen ~konfokal
mikroskop" ile yapılan ıncelemelerde sanılanın
aksine, lasik yöntemi uygulanan hastalann komea
sinirlerinde ve hücrelerinde kalıcı hasarlarm meydana
geldiğinin açığa çıktığmı bildirdi. Bilgihan, "Ameliyat
sonrası dönemin agnsız olması ve görmenin çok hıztı
düzebnesi .bu yöntemin en önemli avantajlan olarak
kabul edilij'ordu" dıye konuştu. Lasik cerrahısınde
sinir liflerinın kesilmesi nedeniyle hastanın ameliyat
sonrasını agnsız geçirdiğini, ancak kesilen sinirlerin
zaman içinde tamamen iyileşmediğini belirten
Bilgihan, yöntemin en korkulan yan etkilerinden
birinin, ameliyat sonrası geç dönemlerde ortaya çıkan
kornea erimesi olduğunu ifade etti. Bilgihan "Bu sorun
hastayı kornea nakline görürebilir" dedi.
PAZAR
A:
ORHAN BURSALI
Ele Geçirme Mantığı
TÜBİTAK yan özerk bir kuruluş. Özerkliği, kendi ku-
rullannı ve yönetıcilenni seçmesinin yasaca güvence al-
tına alınmasından ılen geliyor. Bu özerk yapı, yönetime,
her kurulan hükümetın olur olmaz müdahalesini ve ku-
rumun başına derhal kendi adamlannı yerleştirme alış-
kanlığını önlemek amacını taşıyor.
Amaç, TÜBlTAK'ı, sıyasal değişikliklerden etkilenme-
sinı önleyerek, sahip olduğu bilimsel birikimleriyle dev-
letin ve hükümetin bilim politikası hedeflerini gerçekleş-
tirmesi için en iyi ortama kavuşturmaktı.
Milli Görüş üstadı zatın başbakanlığı sırasında bu
özerk yapı değiştirilmiş ve TÜBİTAK, hükümetin atadığı
biryönetim kuruluna bağlanmıştı. Kurum, o sırada en ber-
bat dönemini yaşadı, siyasal amaçlı dinci kadrolann
atandığı arpalıga ve bütün grafiklerin yönü de aşağıya
dönüştü.
Erdal Inönü'nün Başbakan Yardımcılığı döneminde,
kurum yeniden özerk bir yapıya kavuşturuldu.
• • •
Bakıyoruz, Tayyip Erdoğan, rahle-ı tednsinde yetiş-
tğj büyük palavracının izinden gidiyor, TÜBlTAK'ı "ete
geçirilecek yer" olarak görüyor
Hem de, Patagonya'da bıle kimsenin aklına gelme-
yecek bir yöntemle: Bılım Kurulu'nun başkanı ile görevi
dolan 6 yeni üyeyi atama yetkısini, bir kereye mahsus
kendısine veren bir özel yasa önererek!
Uyanıklığın zirvesi mi desem, yoksa Başbakanlık kol-
tuğuna yerleştikçe, bu ülkede istediği her şeyı yapabil-
me özgürlüğüne sahıp olduğu duygusunun padişahlık
derekesine çıkması mı?
Nıtekim, ımam hatıp okullan konusunda bir gazeteci-
nin sorusuna, "Bu ülkede hükümet edenler belli" yanı-
tından, hükümetin istediği her şeyi yapabıleceği sonsuz
duygusuna sahip olduğunu göstenyor
Hadi hayırlısı! Iktidannı bıçağın sırtına taşıyor...
•••
Tayyip Erdoğan, 4, 5 ay önce önüne TÜBİTAK Bilim
Kurulu'nun, kuruma başkan atama karan geldığinde şa-
şırmış ve yanındakı danışmanlanna sormuştu: "Bu ne,
TÜBlTAK'a başkanı biz atamıyormuyuz?"
Yanındakiler kem küm ederek yasanın kuruma özerk-
lik tanıdığını ve başkan atama yetkisini verdiğıni söyle-
diklennde, sözü,
- "Getirin şu yasayı bakalım!" olmuş.
Yasa herhalde gelmiş, bakmış ve durumu beğenme-
mışolacak ki, başkanlıkatamasını 4,5 ay masasında bek-
lettı. Ardından da Bilim Kurulu'nun görevi dolan 6 üye-
sini yenileme karannı da işleme sokmadı...
TÜBlTAK'ı "dize getirme" gırişimlerinin aynntılannı
Salı yazısına bırakarak, Erdoğan ve hükümetinin "Ele ge-
çirme" mantığı üzennde durmak ıstiyorum.
Çünkü, bütün anlayışın bam telı burası.
•••
Erdoğan bütün Türkiye insanının başbakanı değil, bir
azınlık görüşün ve psıkolojisının adamı olduğunu her ge-
çen gün giderek daha iyi gözler önüne seriyor.
Bunun ılk büyük ışaretıni, THY'yi dünyanın en başa-
nlı şırketlen arasına sokan yönetimi değiştirerek vermiş-
ti.
Devletin birçok kurumunda da benzer davrandığını,
kadro politikasının veya anlayışının, "işi bilen" ve "layık
kişiler" değil, "bizden" ve "bizden olmayanlar" ayn-
mına dayandığının örneklennı gorüyorduk.
TÜBlTAK'a karşı tutumlan, bu anlayışın artık gizlene-
mez doruk noktası oldu.
Yazının başında, bu kurumun yan özerk olduğunu be-
lirtmiştim. Yan özerkliği, başbakana bağlı dmasından kay-
naklanıyor. Bu da çok doğal ve doğrudur.
Çünkü TÜBİTAK, devletin, ülkenın ve hükümetlerin
bilim politıkalannın bir aracıdır.
TÜBİTAK manivelasıyla, bılım ve teknoloji politikalan
uygulanarak ülkenin ekonomik esenliğıne katkıda bulu-
nulması amaçtır.
Şimdi soruyorum: Bir bilim ve teknoloji politikanız
mı var da TÜBlTAK'a sundunuz... Bu kurumla istişare-
de mi bulundunuz?
Bilim ve teknolojinın dünyadakı ülkelerin kalkınmasın-
daki önemini mi tartıştınız?
Bir yol harrtası mı çızdınız de bu kurum uygulayama-
dı veya uygulamayı reddettı?
TÜBlTAK'ın zaaflannı ve eksikliklerini mi bilimsel
olarak ortaya koydunuz. bunlann giderilmesi için ön-
lemler mi önerdıniz?
Hangi bilim ve teknoloji politikası açısından kuruma,
Bilim Kurulu'na, onlann seçimlerine, politikalanna karşı
çıkıyorsunuz?
Yerlerine hangi bilim ve teknoloji politikalannı öneri-
yorsunuz?
Bılım alanında hangi sinerjıyi gerçekleştirecek fikirleri
ortaya koyuyorsunuz?
Recep Tayyip Erdoğan, Başdanışmanı Ömer Din-
çer... Bir yanttınız var mı?
Sesinızi duyamıyoruz!
Kurumun işleyişine özel yasa ile müdahale etmekte,
hangi büyük bılım ve teknotoji gerçekleştireceğinizi açık-
layın...
•••
Ozel yasa önensinin hıçbir meşruluğu yoktur ve bu
gırişimlen tamamen yasa dışıdır.
Erdoğan, yasanın gereğıne uymamakta ve 5 aydırata-
malan yapmamakta ve tamamen yasadışına düşmek-
tedir.
R.T Erdoğan'ın "Türkiye sevdası" yaldızının altın-
dan, ikiye bölünmek istenen bir ülke anlayışı çıkıyor:
"Benim Türkiyem" ve "Onlann Türkiyesi".
Hükümet ve uygulamalanna karşı en geniş demok-
ratik direniş gerçekleştrilmezse, yeni YÖK yasası ile üni-
versiteler. İHO yasası ile eğitim biriiği ve şimdi de bilim
kurumlan büyük yara alacaktır.
obursali p cumhuriyet.com.tr.
ODA'mız üyesi
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi
Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi
Prof. Dr.
ERDAL
ŞEKEROĞLUnu
kaybettik.
Acımız sonsuzdur.
Merhumun kederli ailesine,
tüm ODA camiamıza ve
meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz.
TMM0B ZİRAAT MÜHBIDİSLBIİ
ODASI