02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 OCAK 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK 3DÜRÜST TABİATLI İSTANBUL EFENDİ5İ ABDÜLCARBAZ1 HARİKÜLALE MACERALAHI YOK Başkanı, laiklik, dil birliği ve anayasal vatandaşlık konusunda taviz verilmeyeceğini yineledi: Ata'ya dil uzataninsandeğilr Ankara üniversitesi raporu Universiteye giriş sınavı iki Dasamaklı olsun ANKARA (Cnmlmıiyet Bünosu) - Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu tarafindan tüm ûniversite rektörieri ve öğretim üyelerine gönderilen ve görüş istenen "eğitimin yeniden vapılandınlmasr konulu çalışmaya Ankara Üniversitesi Senatosu yanıt verdi. Senato tarafindan yayımlanan raporda, üniversitelere malı açıdantam bağımsızlık sağlanması istenirken, ÖSYM'nin kamuoyunda oluşturduğu gûvenin korunması için mevcut statüsünde herhangi bir değişiklik yapılmaması gerektiği ^ — — — — — — belirtildi. Ankara Milli Eğitim Üniversıtesi'nin Bakani eğıtımınyenıden yapılandınlmasına l l ı ş k m «P 0 ™- d u n r illi Eğitim .Bakanı Mumcu'ya eğitimin yeniden yapılandınlması konusunda görüşlerini ileten Ankara Üniversitesi, zorunlu eğitim süresinin 12 yıla çıkanlmasını istedi. Raporda, ÖSYM'nin mevcut statüsünde bir değişiklik yapılmaması istendi. toplanüsıyla kamuoyuna da duyuruldu. Şimdüri ûniversite sisteminde büyük değişiklikler öngören raporda şu öğelere yer verildi: • Yapüacak tüm değişikliklerde Atatûrk ilke ve devrimleri, ulusal eğitim politikalan ve bilimselliğe bağh — — ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ — kalınmalıdır. • AB'ye geçiş sûrecinde zorunlu eğitim süresi 12^Ua çıkanlmalıdır. • Oğrencinin ûniversite tercihini mezun olduğu bölümde yapması sağlanmalı, mesleki ve teknik eğitime yatınm yapılmalıdır. • Universiteye girişte iki basamaklı sınav sistemi ile birlikte, üniversitelere bazı alanlar için mülakat ve ek sınav hakkı tanınmahdn-. • Eğitimin tüm kademeleri program odaklı olmaktan çıkanhnalı, öğrenci odaklı olmalıdır. • Eğitimde kaliteyi olumsuz yönde etkileyen öğrenci ve öğretim üyesi affi gibi konular gündeme getirilmemelidir. • Öğretmen yetiştirme programlan nitelik bakımından zenginleştirilerek yeniden düzenlenmelidir. • MEB Talim ve Terbiye Kurulu yan özerk bir uzmanlık kuruluşu haline getirilmelidir. Eski YÖK Başkanı Doğramaci: Güvenilirlik zarar gönnemeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski YÖK Başkanı İhsan DoğranıacL yükseköğrenim sistemi yeniden yapılandınlırken, ÖSYM'nin YÖK'ten aynlmamasını istedi. Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcuya görüşlerini yazüı olarak ileten Doğramacı yaptığı açıklamada, ÖSYM'nin güvenilir ve başanlı bir kurum olduğunu belirterek "ÖSYM'nin bir bakanhğa veya Başbakanhk'a hagfanmasmm zararta otacağma inanryorunT dedi. Mumcu'ya sunduğu raporda üniversitelere harcama kolaybğı sağlanması gerektiği görûşünü de dile getirdiğini kaydeden Doğramacı, her üniversitede, yörenin sivil toplum kuruluşlanndan temsilcinin de yer aldığı bir ûst yönetim kurulu oluşturulup, bu kurula danışılarak harcama yapılmasının yararlı olacağını kaydetti. İhsan Doğramacı, YÖK Yasası'ndaki rektör adaylannı belirlemek amacıyla üniversitede seçim yapılması hükmünün de değiştirümesi gerektiğini savunarak, bu kuralın sonradan getirildiğini söyledi. Doğramacı, rektörün üniversitede seçim yapılmadan, YÖK'ün belirlediği adaylar arasından cumhurbaşkanı tarafindan atanması gerektiğini kaydetti. İstanbul Haber Servisi - YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, laiklik, dil birliği ve anayasal va- tandaşlık konusunda taviz ver- meyeceklerini belirterek "Kimse bizden pozitif hukukile şeriat hu- kuku arasmda tercih yapmamızı beklemesin'' dedi. Devletin bazı yöneticilerinin, üniversiteleri ve rektörleri suçladığını ifade eden Güriiz. "Bize bütfln bunlan anla- tanlar,Atatûrk'e dfl uzatanlar,bı- rakm Türk ohnayı, insan bile de- ğfldir'' diye konuştu. Marmara Üniversitesi'nin (MÜ) Sultanahmet'teki rektörlükbina- sında, üniversitenin 120. kuruluş yıldönümü etkinliklerine kahlan YÖK Başkanı Güriiz, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri- ne aykın eğitim veren veya ders • MÜ'nün kuruluş yıldönümü etkinliğinde konuşan YÖK Başkanı Gürüz, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilkelerine aykın eğitim veren üniversitelerin diploma denkliğinin mümkün olmadığını söyledi. Gürüz "Kimse bizden pozitif hukuk ile şeriat hukuku arasında tercih yapmamızı beklemesin" dedi. içerikleri müfredat itibanyla çağ- daş dünyanın çok gerisinde kal- mış diplomaların denkliğinin mümkün olmadığını ifade ede- rek "Mativeti ne olursa oisun,knrı ne derse desin, buna izin verme- yeceğE" dedi. Akademik hûrriyet isteyenlerin bununne anlama gel- diğini bilmediğine dikkat çeken Gürüz, bilimsel olmayan hiçbir şeyin akademik kisvesi altında yapılamayacağını söyledi. Çağdaş kurumlarla çağdışı kurumlann yan yana yaşamasını isteyenle- rin, bunun sonucunu görmek için Osmanlı împaratorluğu'na bak- masının yeterli olacağını ifade eden Gürüz, insan aklının süzge- cinden geçmeyen hiçbir şeyin doğru olamayacağını söyledi. Basın mensuplannın sorulan- nı yanıtlayan Gürüz, "Hükümet- karanızdapolemikvarmı? n şek- lindeki soruya "Hükümetiepole- mikfabn yok. ( nrversitelerin me- seleleri konuşuluyor. benim değfl" dedi. Hükümetle Acil Eylem Pla- nı nedeniyle sorun yaşandığı, üni- versiteler olarak bu tavnn değişip değişmediği ile ilgüi bir soruya ise Yapıcı'dan TSK yaranna sergi Ressam Nuran Yapıa'nın tüm gett- rini Türk SUahh Kırvvetlerini Güç- lendirme Vakfi'na bağışlachğ) "Utu- sal SaMinmamE İçin El Ele" sergisi Harbiye Askeri Müzesi ve Kültür Merkezi'nde açıkh. Açıhşa İstanbul \ aüsi Erol Çakır. vakfin İstanbul Temsilcki Tuğgeneral Şinasi Demir ve davetffler kankn, Açıhşta konu- şan \ali Çakır "Atarürkün çağdaş Türkht \ushetini gerçekleştirmek istivoruz" dedL Çaiar \ç Demir, Yapıa'ya Taksinı Mevdanı maketi ve onur plaketi verdDer. Sergi 7 Şubat'a kadar gezflebflecek. (ÖZGÜR ERBAŞ) Gürüz. "Tavnmız aynen devam ediyor" diye yanıt verdi. Gürüz, bir başka soru üzerine, "rektör- lerin yayunladığı bildirinin şahsi göriişü değil, Rektörler Komite- a'ningörüşüoMuğunu" bıldırdı. Prof. Erem: Ozgüriük her istenenin yapılması değildir MÜ Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem ise Acil Eylem Planı'nın üniversiteleri ele geçirme planı- na dönüşmesini istemediklerini belirterek yûksek eğitim sistemi- nin geleceğini etkileyecek olan bu tartışmanın kişisel çıkarlara göre şekillenmemesinin önemine değindi. Özgürlük ve özerkliğin "herkesin her istedigini yapma- sı'' şeklinde değerlendınlmeme- si gerektiğini ifade eden Erem, "Çağdaş, feükvedemokra- tik sistenıde eğitim yap- mak, bizinı için öncelikti konudur. Herkesin sağdu- yu içinde hareket etmesi gerekir'' dedi. Sunuculuğunu Çiğdem Tünç'un yaptığı % e Kerem Görsev ile \olkan Yurtse- ver'in caz konserinin yer aldığı etkinlik. sanatçı Al- pay'ın konseriyle sona er- di. Etkinliğe İstanbul Va- lisi Erol Çaku", İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir. 1Ü Rektörü Ke; mal Alemdaroğlu. İTÜ Rektörü Gübün Sağlamer. Boğaziçi Üniversitesi Rek- törü Sabih TansaL MSÜ Rektörü VDdan Alptekin, Kurmay Albay Osman Kapani Aktaş da kahldı. Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Karakuş görevden alındı Mumcuoperasyonu sürdürüyor MAHMUTGÜRER ANKARA - Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, ba- kanlığın merkez teşkilatına bağlı birimlerde de kadrolaş- ma operasyonu başlattı. Mum- cu, Çıraklık Eğitim ve Yaygın Eğitim Genel Müdür Yardım- cılığf nda vekâ- leten görev ya- panHüseyin Ka- rakuş 'u görev- den alırken Ka- rakuş'un yerine Mehmet Bağçe- cik'ingetirilece- ği öğrenildi. Göreve gelir gelmez 1041 eğitim yönetici- sini kapsayan ~~ "görevden alma" operasyo- nunun ardından, YÖK ve rek- törlerle polemiğe girerek dik- katleri çeken Mumcu, geçen günlerde "Atama Yûkseune YönetmeBği''ni değiştirerek "kadrolaşma" sinyah vermiş- ti. Yapılan değişildikle müs- teşar yardımcılıklan, eğitim • Milli Eğitim Bakanlığı'nın merkez teşkilatındaki kadroyu da değiştirmeye başlayan Erkan Mumcu, görevlendirmeleri toplu olarak değil yavaş yavaş yaparak tepki çekmemeyi hedefliyor. teknolojileri ve personel ge- nel müdürlükleri, Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı, Yayımlar, Yatınmlar, Tesisler, Eğitim Araçlan ve Donanım, Sağlık Işleri, Idari ve Mali Işler da- ire başkanlıklanna tek başma atama yetkisi alan Mumcu, __ _—, bakanlık merkez teşkilatındaki kadroyu da değiş- tirmeye başladı. îlk olarak Çırak- lık ve Yaygın Eğitim Genel Müdür Yardım- cısı Karakuş'u görevden alan Mumcu'nun,gö- revlendirmeleri Çocukların düşleri silinmeyecek ğil, yavaş yavaş yaparak tep- ki çekmemeyi hedeflediği öğ- renildi. Mumcu'nunaile araş- tırma uzmanı olarak görev ya- pan Nadir Alparslan'ı Perso- nel Genel Müdürlüğü'ne, da- nışmanı EfkanAla'yı damüs- teşar yardımcılığına getirme- yi planladığı belirtiliyor. İstanbul Haber Servisi-Cumhu- riyetimİ2an kurucusu, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatûrk önderlı- ğinde kurulan ve maddi olanaksız- lıklar nedeniyle öğrenim göreme- yen çocuklara destek sağlayan Türk Eğitim Derneği (TED), 75'inci yı- lını "Düşleri Silinmesm" kampan- yasıyla kutluyor. Kampanya, Yıl- dız Sarayı Silahhane binasında Ke- Öğrencüerdengazetemizeıjyaretğ g y Kemerburgaz Özel TEK OkuDan öğrencileri gazetemizi zharet ettL Rehbcr öğretmenleri Eylem Güçlü ve Erdmç Güzel'in eşUk cttiği ilkokul 3. sınıf öğren- cileri. gazetemizin mûzesini, arşhini ve haber servislerini gezerek bilgi aldılar. 24 Ocak'ta gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun öldürülüşünün 10. \ıldönü- mün«knhieokuIlannd^birköşeyapTna>ahazırlananöğrenciler>lurncuhak- kmda merak ettikkrini de çalışanlara sorma olanağı bddular. Öğrencilerinin özeDildeCumhuriyetgazetesini görmesini istediklerini belirten öğretmenler de "Oınıhııriyet,Tüıtoetarihrvközdeşbirgazetedir"(fcdfler.(ALPERÎZBUL) nan Işık, Fîfiz Akm, MehmetAB Bi- randgibi birçok ünlü ismin katüdığı bir toplantıylabasınatanıtıldı. Top- lantıda konuşan TED Genel Baş- kan Yardımcısı Cüneyttlçaytotüm Türkiye'yi bu kampanyaya destek olmaya çağınrken "Savaşlardan değil çocuklanmızuı düşlerinden konuşahm. Konuşahm kidüşleri si- Bnmean" dedi. Cumhuriyetin ilk yıl- lannda defterlerini silerek yeniden kullanan çocuklann başan azmi ve gayretinden esin alan kampanya ile 750 bin çocuğa destek olmak he- defleniyor. Kampanya ilk somut girişimini ise basın toplantısının ardından Adıyaman'ın Kâhta ilçe- sindeki ilköğretim okuluna bir TIR dolusu yardım malzemesi gönde- rerek gerçekleştirdi. DUZYAZI ORHAN BİRGİT Diplomatik Nezaket Denilen Şey ABD'nin Ankara Büyükelçisi Pearson, geçen haf- ta TBMM'deki AKP ve CHP grup başkanvekillerini Irak konusunda bir brifing verme amacıyla büyükel- çiliğe çağırdı. Iktidar ve muhalefet partilerinin yetki- lileri, çağnyı doğal bir davet gibi algıladıklan için ol- malı, "kuzu kuzu" büyükelçinin ayağına gittiler ve süper devletin Ankara'daki temsilcisinin verdiği bil- gileri dinlediler. TBMM'deki temsilcilerimizin bu uysal tutumlan, eski bir CHP milletvekilinin, Ertuğrul Günay'ın tep- kisi ile karşılaştı. Günay, daha çok kendi partisinin yeni temsilcilerini eleştiriyordu. Ancak eleştiriden, ön- celikle AKP'lilerin gerekli dersi aldığı anlaşılıyor. Bir büyükelçinin, ülkesinin özellikle dünya politi- kası ile ilgili konularda, görev yaptığı ülkenin kamu- oyunu aydınlatması, hatta yanına almaya çalışma- sı kadar doğal bir şey olamaz. Tabii, bu işi "diplo- masinin kurallanna" göre yapması koşulu ile. O kurallar da, büyükelçinin öncelikle, kendi dev- let başkanından getirdiği "Güven Mektubu"nu gö- rev yapacağı ülkenin başkanına sunması zorunlu- luğunu emreder. Mesela yeni Tokyo Büyükelçimiz Solmaz Ünaydın, Japon Imparatoru'nun geçirdiği bir ameliyat nedeni ile, bu zorunlu görevini henüz yerine getirememenin sıkıntılannı, yine diplomatik bir kural ile ve "güçlendirilmiş maslahatgüzar" kimliği- nin arkasında aşmaya çalışıyor. Çünkü şubat ayının ilk haftasında, Japonya'da 2003 Türk Yılı etkinlikle- ri başlayacak ve büyükelçimiz de elbette çeşitli gö- revler için sahaya çıkacak. Geleneksel kurallar, büyükelçilerin, sadece dev- let protokolü içinde değil, sivil toplum kuruluşlann- da da sık sık görünmesini gerektirir. Bu nedenle, hem tanıtma ziyaretleri yapmalan hem de konutlarında zaman zaman konuk ağırlama toplantıları düzenle- meleri kadar doğal bir şey yoktur. Kuralları bilmemek olur mu? Ama diplomasinin kurallannı bilmek koşuluyla. ABD Büyükelçisi, herhalde kendisini Ankara'ya gön- derilmiş bir genel vali gibi algılamış olmalı ki, TBMM'nin iktidar ve muhalefet grup başkanvekillerini ayağına çağıracak kadar, kural dışı bir işe girişmesi karşısın- da, kamuoyumuzdan gelen o tek tük tepkilere aldı- nş etmemiş. Bu nedenle de, bu kez, TBMM Başka- nı Bülent Annç'a benzer bir davet düzenlemiş. TBMM Başkanı, ABD'nin Kuruluş Günü olsa, kal- kıp büyükelçiliğe gitsin. O da, VVashington'daki Tem- silciler Meclisi ya da Senato Başkanı'nın, 29 Ekim günü Türk Büyükelçiliği'nin düzenleyeceği bir resep- siyonda bulunması koşuluyla. KKTC'deki temaslannda, ülkesinin görüşlerini sa- vunduğu ve Rauf Denktaş'a arka çıktığı için Naz- lı llıcakdahil birçok kişinin eleştirdiği Annç, Bay Ro- bert Pearson'ın bu nezaket dışı çağnsı karşısında, yine de efendiliği elden bırakmamış. Işlerinin yo- ğunluğunu ileri sürerek, büyükelçiliğe gidemeyece- ğini söylemiş. ABD'Iİ diplomatlann, diplomatik kurallann "D"sin- den bile haberli olmadıklarını göstermeye ant içmiş olmalı ki, Sayın Büyükelçi bu kez TBMM'nin Dışiş- leri Komisyonu'na başvurmuş. Komisyon üyeleri, hat- ta beraberierinde Milli Savunma, Plan ve Bütçe, İn- san Hakları komisyonlanndaki milletvekillerini de alarak, büyükelçilik rezidansına kadar gelmeli ve Irak konusunda kendisinin derin bilgilerinden yarar- lanmalı imişler! Dışişleri Komisyonu Başkanı Antalya AKP Millet- vekili Mehmet Dülger, hemen karşı atağa geçmiş ve AKP grup başkanvekilleri Salih Kapusuz ile Eyüp Fatsa'nın, CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç'un düştüğü kuyunun kendisini de içine alama- yacağını ortaya koyan bir yanıt vermiş: "Türkiye 'nin ABD 'deki büyükelçisi de benzer bir davetiSenato komisyon üyelerineyapabilirmi?"di- ye büyükelçilikten küçük bir bilgi istemiş. Dülger'in yanıtı, TBMM'deki öteki komisyonları- mızın üyelerinin de bu sevimsiz çağnya olumlu ya- nıt vermelerini önlemiş, aynı zamanda Bay Robert Pearson'ın da gözünü açmış olmalı ki, şimdi ABD Büyükelçisi, çantasındaki brifîng dosyasını gün ışı- ğına çıkarmak için TBMM'den bir çağn bekliyormuş. TBMM'deki iki grup yöneticisinin ya gafleti ya da aşırı nezaketi ile katıldıklan bir davetin, ABD Büyü- kelçisi'ne ne kadar güç verdiği görülmüyor mu? Şa- yet TBMM Başkanı ve Dışişleri Komisyonu Başka- nı da, benzer biryolu izleselerdi, Pearson'ın yeni gö- revi, TBMM'yi, rezidansında toplamanın ne kadar doğal olduğu düşüncesi ile düğmeye basmak ola- caktı. Mehmet Dülger'den rica etsem: Sayın Büyükel- çi komisyona geldiği zaman kendisine kahve ikra- mından önce, diplomasinin odun yarmadan yapıl- ması gerektiğini anlatan bir kitap armağan etse! Faks: 0212- 677 07 62 obirgit a e-kolay.net Özel Işık Okıivı 117. yıhnı kutladı İstanbul Haber Servisi - Feyziye Mektepleri Vak- fı (FMV) Özel Işık Okullan'nın 117. yıl kutlama etkinlikleri çerçevesinde, "FoUdorama" adlı mü- zikli oyun sanatse\erlerle buluştu. Nişantaşı'nda- ki okul binasında, çok sayıda davetlinin kahlımıy- la gerçekleştirilen gösteride, yurdun değişik yöre- lerinden türküler klasik müzik eşliğinde yorumlan- dı. Tiyatro sanatçısı Haldun Dormen'in sahneye koyduğu, müzik yönetmenlığını SerdarYalçın, ko- reografısini ise Sönmez luygunun yaptığı 2 per- delik müzikal gösteri, büyük beğeni topladı. BAŞSACLICI Can Dostum Yüksek Inşaat Mühendisi Ali Rıza Oturankaybettik. Ailesinin ve tüm sevenlerinin başı sağolsun. SEVİM - SADIK DELİPINAR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle