Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 OCAK 2003 CUMARTESİ HABERLER ESKlŞEHtR DEVLET HASTANESİ BAŞHEKÎMİOPR, DR, HÜSEYİN BASIM VE YARDIMCILARININ DEDİKODU TEPKİSİ AKP milletvekilinin söderi istifa ettirdiESKtŞEHİR (Cumhuriyet) -EskişehirAKP miJietvekiJi Murat Mercan'ın "fi Sağhk Müdürlüğü, Devlet Hastanesi BaşhekimBği ve Uastane Müdfirlüğû hakkmda Sağhk Bakanlığfna tavsiyelerde buhındum" açıklamasma tepki gösteren Devlet Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Hüseyin Basıın ve yarduncılan görevlerinden istifa etti. Hüseyin Basım, Başhekim yarduncılan Turhan Erbay, Etihan Cantürk, Berna Onuk ile Başhemşire Nurten Ydduım dûn Devlet Hastanesi'nde basuı toplantısı düzenledi. 30Kasım200rdenbu yana sürdürdüğü görevinden istifa ettiğini açıklayan Basım, AKP milletvekili Murat Mercan'ın "tl Sağhk Müdfirtfiğfi, Deviet Hastanesi Başhekimhgi ve Hastane Müdürlüğü hakkmda Sağhk Bakanlığına tavsiyelerde bulundunı" açıklamalan ve dedikodulannın hastanedeki otoritesini sarstığını söyledi. Mercan'uı açıklamalannın ekibin motivasyonunu olumsuz etküediğini ifade eden Basım, "Bu aşamada dahafazlayararfa olamayacağunı düşündüğümden başhekimlik görevimden istifa ediyorum" dedi. Göreve geldiği günden bu yana yapılan çalışmalar hakkmda bilgiler veren Basım, kendisine destek veren başta Eskişehir Valisi Sami Sönroez olmak üzere kurum ve kuruluşlar ile hastane çahşanlanna teşekkür etti. Basım, -Verimizegelecek yönetimin başbtmış okiuğumuz projderi devam ettirmesi en böyûk temennimizdir" dedi. Her yıl yüzde 95'i yabancı 8-9 bin kadın Deri ve Zührevi Hastalıklar Hastanesi'ne sevk ediliyor Fuhuştehdidibüyüyortstanbul Haber Servisi - îstanbul'da her yıl yüzde 95'i yabancı yaklaşık 9 bin kadın, fuhuş yaptığı gerekçe- siyle, teşhis ve tedavi için Deri ve Zührevi Hastalıklar Hastanesi'ne sev- k ediliyor. Yaş ortalaması 26 olan ka- dınlar arasında, fuhuş gerekçesiyle ya- kalanıp hastaneye sevk edılen 14 ya- şında çocuklar da bulunuyor. Deri ve Zühre\i Hastalıklar Hastanesi'nde, 1992 yılından bu yana toplam 202 hastaya HIV teşhisi konuldu. Kamuoyuna AIDS hastanesi ola- rak yansıtılan ve merak konusu ha- Iine gelen hastanenin Başhekimi Dr. NeziheDiıük Baltalı, hastanenin Tür- kiye'de başka bir örneği olmadığını ve 1906 yılından bu yana çeşıtli yer ve çeşitli adlarla hastanenin bu işle- vi gerçekleştirdiğini anlattı. Hastanede zührevi hastalıklann teşhisi ve tedavisi yanında deri has- talıklannın da tedavisınin yapıldığı- nı belirten Baltalı, "Emniyet birim- leri tarafindan fuhuş yaptıklan ge- rekçesiyie getirilenlerin tetkikleri ya- pıhyor, eğer bir hastahkteşhis edilmiş- se tedavi ediierek çıkarübyor. Lmu- AIDS ŞÜPHESİ İÇİN DOĞRU ADRES Hastanenin, Sağhk Bakanlığı Is- tanbul ve çevresinin "AIDS testk- ri Doğrulama MerkezT olduğunu ifade eden Baltalı, "Burası bir devlet hastanesL Tüm yurttaşlara, eğer AIDS'ten şüphelenryorlarsa, diğer hastanelerde \akit kaybet- meden burava gelmesini öneriyo- ruz. Çünkü İstanbufdaki hastane- lerde yapdan testlerde, hastamn kanmda HIV virüsü buhmduğu zaman doğrulama testi için buraya gönderifiyor" diye konuşru. 1986da f ürldye'de ilk AIDS va- kası görüldüğünü ve AIDS'in ta- nımının yapıldığını anımsatan Baltalı, "HTV, ban hastahkian geçiren kişilerde yalancı pozitiflik verebiHr, o nedenle mudaka doğ- rulama testi yapılmair dedi. mi Hıfiasıhha Kanunu'na göre "Ge- reldrse cebren emniyet güçleri aracı- hğı ile mutlaka bir hastanede tedavi- leri yaptfırondan sonra bırakılır. Türk vatandaşı ise Türkhe'de kahr,yaban- cı uyrukhı ise ülkesinegönderihr" di- ye konuşru. Baltalı, getirilenler arasında çok az sayıda da olsa 14 yaşında çocuk fahişelerin olduğuna dikkat çekerek, bu gibi durumlann II Sosyal Hizmet- ler Müdürlüğü'ne bildinldiğini söy- ledi. Baltalı, hastanenin istatistikle- rine göre, HIV virüsü taşıyan ük- raynah oranının yüzde 60 olduğunu belirtti. Naylon evllllkler Yabancı kadınlann fuhuş yapmak için Türkiye'de kalmak amacıyla Türk vatandaşlan ile evlilik yaptıklannı anlatan Baltalı, "Türk vatandaşıohın- ca da HTV virüsü tespit edilse bile ül- kesinegönderilemiyor. Kiminle evti ol- duğu eşinin nerede olduğu soruldu- ğunda ya uzakta drvor ya da boşan- dığinı söylüyor" dedi. Buraya getiri- len kadınlann, konulan hastalık teş- hisinin doğru olmadığını ve kendi- lerini sınır dışı etmek için bunun on- lara kasten yapıldığını düşündükle- rini ifade eden Baltalı, "Hastahkla- nn klinik belirti vermediği ilk döne- minde kan testleri üe teşhis konuldu- ğu için inkâr sürecine giriyorlar. Oy- sa ki, böyle bir şeyin yapifanası için her- hangi bir gerekçe olmadığı gibi, HIV pozitif teşnisinin konulabibnesi için doğrulama testi ile birtikte 3 ayn test yapüıyor. Bazı kişiler de bilerek gel- dikJeri için çok rahat ohıyor, hatta gülerekkarşıhyorlar" diye konuşru. Fuhuş yapanlann, toplum sağlığı- nı tehdit ettiğini dile geriren Baltalı, şöyle devam etti: "Türkiye vatandaşlarına bu has- tahkian buJaşümorlar. O kişi evH ise gidip eşine bulaştimor, eşi hamile ise çocuğuna bulaşönyor. Toplum sağh- ğını tehdit eden bu durunıun önlemi- nin ahnmasL, bulaşma yollannın en- geflenmesi gerekiyor. Kimseye part- nerini seçme konusunda bir engelle- me yapüamaz ancak, korunma ile bulaşma engellenebflbf Fuhuş yaptıklan gerekçesiyle Deri ve Zühre\i Hastalıklar Hastane- si'ne getirilenlerin tetkikleri yapn hyor. HastaJar yabancı uyniklu ise ülkesine gönderiliyor. KULTUR • S*NAT www.perareklam.com.tr • (0212) 293 89 78 galatea İlanlannız İçin (0212)293 89 78 [email protected] perareklam@superonline com www.perareklam.com tr SE5-1885 ORTAOYUNCULARİSTİKLAL CAD. N0:140 TEL: (0 212) 251 18 65-66 FAX: (0 212) 244 43 27 www.artaojruncular.com Ferhan Şcnsoy'un BİRİ BİZİ DİKİZLİYOR RONTGENCÎLERE %IO İNDİRİMLİ GÜLDÜRÜ CUMA-CUMARTESİ 20.00 / PAZAR !5.00vc 18.00Kultur Bskanlıgının katkıhrıyla Ferhan Jfensoy^ Ferhan Şensoy FELEK BİR GUN SALAKKEN FERHANGI ŞEYLER H-tI'M-H'1,1 23 OCAK Perşembe Saat 20 00 30 Ocak Persembe Saat 20 00 BiletSatış/Rezervasyon: OrtaoyuncularGişesi/02122511865-66• SEANSLAR: 1 5 . 3 0 - 1 7 3 0 - 1 9 . 3 0 - 2 1 3 0 YEDITEPE OYUNCUI * p l \ f f l K /. R. AHMET NURİ SEKİZİNCİ HİSSE-İ ŞAİ/İAYöneten: Hadi Caman Komedi 2 Bölüm Her Cuma, Ctesi: 20.30; Pazar: 15.30 HADİ ÇAMAN TİYATROSU Teşvikiye Cad. No. 160 Nisonlası Tel: (0-212) 246 17 77-219 36 29 EFES T1YATR0 ÎSTANBUL - GENCAYGÜRÜN 16 OCAKTAN İTIBAREN Uyarlayan JOHN BAKER Yöneten GENCAY GURÜN yazan MARY ORR REGINALD DENHAM N U R S E L İ İDİZ - ALEV GÜRZAP - İNCİ TÜRKAY ARGUN KINAL LEVENT ULUKUT - TIRAJE BAŞARAN ŞENCAN GÜLERYÜZ- YUNUS GÜNER - BURCU ÇOBAN Perşembe-Cuma/21.00 Cumartesi/15.00-21.00 - Pazar/15.00-18.30 CUMMTESıMA T1NE OĞREMCIYE 8.000.000 71. GIŞE 0212 216 40 70 PROFILO ALıŞVERIŞ MERKEZı-MECIDIYEKÖY KREDI KARTıYLA REZEBVASYON YAPıUR. I I I T OYOMCÖLİİİ ITı OrhanVeli 22 ^'Yazan Murathan Mungan 24,25 Ocak Saat: 20.30 26 Ocak Saat 1500 Q)ZÜMYazan David Auburn 18 Ocak Saat 20 30 19 Ocak Saat 15.00 EFESİ E F E S PUsen'in kültür ve sanata katkılan artarak sürecek. H E F E S Pilsen'in kültür vesanata katkılan artarak sürecek. H E F E S PUsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. Cumartesi Yalnızlık kac ktşiliktir? Bırey kavran* ve ık, ınsar, arasınüan ımkansızlığını birgelışme olarak dayatan kent yaşamına komedi sınıriarında dolaşan, absürd gerçekç, sembolıst, naturahst, özgûn bıreleştirı. ISTANBULBOYÜKŞEHİRBELEDİYESİ TJYAîRO (iAYAÎÎN AYNASİOİR HARBİYE MUHSİN ERTUĞRUL SAHNESİ TEL (0212) 240 77 20 15.16.17 18.I90CAK MEMUKFTİMDEN İNSAN MANZARAUUtl 1 (NLO.) 18.190UK İSÜ SİSÜ PİS PUSIU (CO.) <<um<İUX»».-İLUKHt/1 FATİH REŞAT NURİ SAHNESİ 15,14,17,18 19 OCAK KRAl ÖUMŞÜJYM Yaıon t IOHESCO / Yirelen Engin UJUN 18 19 0C4K KURSUN ASKfR/N UTANfl (CO.) YoToırMuklSIK/Yonclo. lohHym ENGIN ' ÜSKÜDAR M. CELÂL SAHNESİ TEL (0216) 333 03 97 15,)6,i;,H.l9O«x SUÇVECEZA r a m F oosronvsn ,'r«w«i ihj»r»vuz U, 19 OCAK DON KİSOT KTMEN'E KAUSI (CO.) Yıaon: S HUTIIJ€K / Tonefcn: L UZUMCU KADIKÖY HALDUN TANER SAHNESİ TEL (0216) 349 04 63 15.14,17,18,19 OCAX OTHEUO Vojm W SHAK£SI«K/YomlBi:Sfc»IİİItEM ] 8 19 OCAK K N İ M KÜÇÜK YIUHZIM (ÇOJ YBOTI N G)«AY • t ÖZH / YdneMn: Cengil ÖZEK GAZİOSMANPASA SAHNESİ TÎL:(O212) 578 60 67 15,16.17 18.19 OCAK MEKAKİ Yozon Mdme Shmel Vef* Paso / Yonelen: At T4YGUN 18 19 OCAK KARAGÖZÜM İKİ GÖZÜM (ÇOJ Ytunr I«m OZEKTEM /rdnelen Arsloı KAUt ÜMRANİYE SAHNESİ TEL.(0216) 461 85 22 15,16,17,181900» tİR ADMM rARATMAK laım N«ıp hral KISAKUftK / Ymlen Mahmul GOKGOZ 18,19 OCAK GÜNEŞİN OĞIU (ÇOJ Yozuı Srtd AVUNC / Yoın», Hik^lKÖCMUKCU HARBİYE CEP SAHNESİ TEL:(0212) 240 77 20 I f 16,17 OCAK T«HTBtEVAUİDC ÜÇ KİŞİ Yajm: L IUHAI1V Vo»*ıı bıun IŞUDA» İ2E2I9107S -232 53 21 Hsn 6.000.000 - 5.000.000 TL (Müzikal Oyunlor) 5.000.000 - 4.000.000 TL (Normal Oyunlari 2.000.000 TL {Çocuk Oyunlari) Yazan Marco Antonıç De La Parra Çeviren Oenız Yuce Yön«ten Tufan KarabuLut 19 Ocak'tan başiayarak Pazar 15.00 Yoneten Jşıl Kasapogİu - KarınaCbetes Kukia. Dekoe, Koüum Tısanra. Karıoa Cheres M3zâcM>amL Knmedı ) W. Shakespeare Yooeten fşıi K-asapoğiu İlanlannız İçin (0212)293 89 78 [email protected] [email protected] www.perarekbm.com.fr Kadınlar anlatıyor Oyküleri farklı, olduklan yer aynı Ukrayna vatandaşı olan ve kanmda HIV virüsü çıktığını öğrenen 'Sveta', hasta olduğunu kabul etmiyor ve çok rahat görünüyor. Ukrayna'da 1 ay önce test yaptırdığını ve hastanede yapılan testin doğru olmadığını savunuyor. 22 yaşında olan Sveta, 2 yıl Ukrayna'da ekonomi eğitimi gördüğünü söylüyor. Sveta, şöyle konuşuyor: "1 ay önce arkadaşnnı zi> aret etmek için Türldye'ye geMim. Orada, arkadaşını beni bir adamla tanıştirdı ve onunla para karşıhgında seks yapnıamı istedL Bulunduğumuz ev tek kaündı ve ben arkadaşun gittikten sonra adanun daJgmlığından yararlandım ve pencereden atiayarak kaçöm. Sonra da tstanbul Laleli'de yaşayan arkadaşunın yanına geldim. Onunla biıükte diskoya gittiğimizde ise poKs yakaladı ve bizi buraya getirdi." Travesti Banu Travesti olan 'Banu' ise, bugüne kadar başka bir iş şansı tanınmadığı için fahişelik yaptığını belirtiyor. Kadın olma ve kadın gibi davranma isteğinin içinden geldiğini dile getiriyor Banu ve şöyle devam ediyor. "32 yaşında>Tin, 18 yaşından bu yana bu işi yapr>orum. Bugün İstanbu]'da birçok evim ve arabam var. Anıa ben yine de bu işi yapmaya devam edhorum. Çünkü cinselliğimi yaşa>abilmek için başka şansıın yok." CUMARTESİ YAHLAR1 ATAOL BEHRAMOĞLU liyatro Üzerine... Ankara Sanat Tiyatrosu "Godot'yu Beklerken"] kırk yıl sonra bir kez daha sahneliyor... Demek ki bizler için kutsal bir mekân olan bu tiyatro salo- nunda "Godot. "yu izleyişimizin üzerinden kırk yıl geçmiş... Bizler, yani 6O'lı yıllann devrimci üniver- site gençliği... Eğer o yıllarda Ankara'da üniversi- te öğrencisi olmak bir ayncalık idi ise, bunda An- kara Sanat Tiyatrosu'nun vaıiığının payı tartışma- sızdır... "Godot'yuBeklerken", "AyakBacakFab- rikası", özellikle bu iki oyun, benim dünya görü- şümün, sanat anlayışımın oluşmasında büyük ye- ri olan iki yapıttır... "Oyun" derken sözünü etmek istediğim sadece çıplak tekst değil... Tiyatrodan az çok anlayanlar bu sanatın bütünselliğini bilir- ler... Tekst sahnede yorumlandığında gerçek kim- liğine kavuşur. Ankara Sanat Tiyatrosu asıl bu an- lamda, ülkemizde tiyatro sanatında birdevrimin adı- dır... Sadece tiyatro sanatında mı? Tam bu nokta- da, tiyatro sanatıyia toplumsal yaşam arasındaki ilişkiyi konuşmamız gerekir... Bir toplumun tiyat- rosu, ya da tiyatro anlayışı, tiyatrodan beklediği, o toplumun yaşam anlayışının, yaşamdan beklenti- sinin bire bir izdüşümüdür... Bütün sanatJar için ay- nı şey söylenemez mi? Konuya biraz daha yakın- dan bakalım... • • • Tiyatro sanatının asıl ve başlıca gereci, sahne- deki canlı insandır... Estetik ve insan; bir başka de- yişle, hertıangi birsanatsal yaratıya ilişkin tüm öte- ki estetik gereçlerle insanın kendisi, fiziksel variı- ğı, tiyatro sanatında olduğu kadar hiçbir başka sanatta etle tırnak gibi bir arada degildir... Başka sanatlarda(resimde, müzikte, sinemada, edebiyat- ta, yontuda, vb...) biçim oyunlannın kimi kez ya- lanlann arkasına gizlenerek bir süre aldatıcı olu- nabilir... Tiyatro sanatında yalan söyleyemezsi- niz... Bu sanatın asıl ve başlıca gereci sahnedeki insan olduğu için... Tiyatro sanatında yalan söy- leniyorsa ve daha da kötüsü bu yalan toplumda etkili oluyor, karşılık buluyorsa, o toplum (ya da top- lumsal kesim) yalana batmış, yalanla besJeniyor de- mektir... Tıyatroya ilişkin bu gerçeğin, tiyatro sa- natı dışında, bu ölçüde belki bir tek şiir için geçer- li olduğu söylenebilir... Şiirin dille (bu demektir ki insanla) bire bir ilişkisi nedeniyle... Şiirdeki yalan, tıpkı tiyatrodaki gibi, anında sıntır... ••• Söze Ankara Sanat Tiyatrosu'y'a girdim, bir iz- leyici olarak tiyatro sanatına ilişkin başkaca yaşan- tılanmla sürdüreyim... 70'li yıllarda Moskova "7â- ganka" tiyatrosunda izlediğim oyunlar, özellikle de "Dûnyayı Sarsan On Gün", sadece tiyatro anlayı- şımda değil, estetik duyarlılığımda, sadece sana- ta değil yaşama bakışımda iz bırakmış gösteriler- dir... Aynı şeyleri Peter Brook'un Shakespeare yorumlan, Fransa'da "Theatre de So/e/7"den izle- diğim "1789" için söyleyebilirim... Bu öncü, mo- dern sahne olaylannı yaşamış olmanın hazzını, yıl- lar sonra şu anda da duyuyorum... Bunlara, son dönemlerde, îstanbul Tiyatro Festivali'nin sağla- dığı fırsatla izleme olanağı bulduğumuz kimi ya- bancı oyunlarla, unutabileceklerime haksızlık et- miş olmamak için adlannı tek tek sayamayacağım hiç de küçümsenmeyecek sayıda yerli oyun ve yo- rumlan ekleyebilirim... Bu arada, herkes gibi sayı- sız kötü oyun izlemiş olmam doğal... • • • Basınımızda, tiyatro sanatının öldüğüne, cena- zetöreninin yapılmasının vakti geldiğine ilişkin bir- takım yazılar yayımlandığını, daha çok karşıt ya- zılar yoluyla öğrendim... Tıyatroya bu sevgisizliğin, bu ölüm fermanlannın nedeni ne olabilir? Asıl ne- den bence, tiyatro sanatının yaşamla bire bir iliş- kisindedir... Tıyatronun öldüğünü ilan edenler, ol- sa olsa, bugün ülkemizde yaşamın her alanında egemenliğini sürdüren biryozlaşmanın, yapaytığın, içeriksizliğin sözcüleridirler... Tiyatro sevgisiziikleri cehalet ya da şımanklıktan değilse eğer; bu sanatın içerdiği potansiyellerden, tiyatronun özündeki hakiki, somut insanca'lık kar- şısında duydukları içgüdüsel bir tedirginlikten ile- ri gelebilir... öte yandan, Ankara Sanat Tiyatrosu Beckett'in unutulmaz oyununu kırk yıl sonra bir kez daha sahnelemeye hazırlanırken, ülkemizde tiyatro sanatının günümüzdeki konumunu sorgu- lamanın da vaktidir... Günümüz Türkiye tiyatrosu, yazanyla, yorumcusuyla, oyuncusuyla, ödenekli ya da özel tiyatrolanyla; tiyatro gibi yaşamla ve top- lumla bire bir ilişkili bir sanat alanında, bu toplu- mun sorunlannı, yaşamsal dinamiklerini, gelece- ğe dönük tasanmlannı yansıtmada neler yapıyor, neler yapmalıdır? Tiyatro sevmeyenlere verilecek en etkili yanıt; bu ölümsüz, öncü, insanla dolaysız ilişkili, yeniliklere belki bütün sanatlardan daha açık, ama bu nedenlerie de yapay ve zorlama ola- nı taşımaya en az dayanıklı sanatın özüne uygun ürünler ortaya koymaktır... ataol [email protected]. Faks:(0212)513 8595 Değerli dost ve erdemli insan Avukat AKKIN SOKULLU'yu kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Ailesine ve yakınlarına baş sağlığı dileriz. Yargıç Sena Esen, Av. Cengiz Özbilgin, Av. Zafer Yeğin, Av. Yörük Kabalak, Av. Abdi Pesok, Av. ismail Ertan, Av. Nezahat Yücel, Av. Kemal Keleşoğlu, Av. Güner Aşkın, Av. İsmail Tepecik, Av. İsmail Gömlekli, Atalay Domaç, Av. Hacer Tuna Eşitgen, Av. Nurettin Ateş Atayakul, Av. Fahri Tan, Av. Ibrahim Yılmaz.