11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 2002 PAZA HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ StRMEN Pisipisiler ve Kuçukuçulara İdam Sevgili, İdam cezası, iki gün önce kalktı, uyum yasa- lan yönünde adım atıldı. İdam cezasına oldum olası karşıyım. Otuz yıl önce bir katkı olsun diyeCamus ile Koestlerin, bu konudaki yazılanndan oluşan birkitabı çevir- miştim. Neyse otuz yıl sonra, çok gecikmiş olarak, hiç- biranlamı ve caydıncılığı olmayan bu uygulama- dan Türkiye de vazgeçti. Ben Sevgili, medyanın, Avrupa yolundaki bü- tün engellerin kalktığını sanan ve bu Meclis'i 1. Türkiye Meclisi kadar büyük gören yorumlanna hayretle bakarken, ölüm cezasından kurtulma- nın sevincini bir gün bile yaşayamadım. Çünkü insanlann idamını önleyemeyenler, şim- di pisipisilerle kuçukuçulan idam etmeye çalışı- yorlar. Ve bunu yapmaya çalışanlann başında da ida- Tiın kaldırılmasına karşı çıkmış MHP'nin "7. TBMM kadar büyük olduğu" söylenen bugün- <ü Meclis'in üyesi ve aynı zamanda 57. Hükü- net'in Sağlık Bakanı Osman Durmuş var. Sağlık Bakanlığı'nın 20 Şubat 2002 tarihli B100 rSH 0110002/2958 sayılı "Itlaf" genelgesi özet- le şunu söylüyor: "Sokaklardan top/anıp banndırma merkezine gönderilen kedi ve köpekler sahiplenilmediği takdirde uyutulacaklardır." • • • Sevgili, "uyutulacaklardır" sözcüğü ilk bakış- ta masum gibi görünüyor. Aslında, uyutmadan kasıt, itlaf sözcüğünden de anlaşılabileceği gi- bi, öldürülmektir. Bravo Osman Durmuş! Insanlan idam edemediğinize göre, engelleye- mediğiniz idamı kaldıran yasanın acısını şimdi ra- hat rahat kedi ve köpeklerden çıkarabilirsiniz. Kuşkunuz olmasın ki bütün dünya bu çağdaş, uygar uygulamayı ayakta alkışlayacaktır. Türkiye bu ayıbı geçmişte de yaşamış ve 1916 yılında, Istanbul sokaklarındantoplanan köpek- ler, Hayırsızada'ya götürülmüş, orada aç susuz, ölüme bırakılmışlardı. Meskûn adalardan köpeklerin ulumalan duyul- muş ve o sırada, gemiyle Hayırsızada önünden geçmekte olan bir Ingiliz gazeteci, ulumalan du- yunca adaya yaklaşmış, gerçek bir hayvansever olan dostum Bekir Coşkun'un anlattığına gö- re, çektiği fotoğraflar Ingiltere'de yayımlanmıştı ve hâlâ bazı müzelerde bu fotoğraflar sergilen- mektedir. • • • Tabii Sevgili, yetkililere sorarsan, bu uygulama- nın gerekçesi hazırdır. Başıboş kedi ve köpek- ler, kentliler için tehlike oluşturmaktadırlar. Ama nasıl ki suçlan önlemek için çare idam de- ğilse, bu tehlikeyi gidermek için de çare itlaf de- ğildir. Aşı ve bakım kampanyası uygulanabilir. Aynca, aşılı, bakımlı, sahipli hayvanlar da uy- gulamanın kurbanı olmaktadırlar. Çünkü bu hayvanlann önünezehirli etatılmak- ta ve ayırım yapmaksızın hepsi öldürülmektedir. 1950'li yıllann ikinci yansında, 57-58'de Ideal- tepe'deki evimizde, aşılan muntazaman yaptın- lan, belediyeden kaydı alınmış resmitasmalı kö- peğimiz Toman, belediye itlaf ekiplerince öldü- rülmüştü. Aynı vahşi, insanlık dışı uygulama hâlâ yürür- lüktedir. Sokaktan aldığım bir kedim var. Artık evin ke- disi oldu. Amaonun özgürlüğünü kısıtlamıyoruz, evde yatıp kalkıyor, yiyip içiyorda istediğinde so- kağa da çıkıyor. Hatta hafta sonlan bir iki günlü- ğüne evden aynldığımızda, sokakta geceliyor, yan- daki apartmanın bakıcısı mamasını veriyor. Şimdi biz ne yapacağız ve biçare Haydut'u nasıl koruyacağız? Odagünün birinde, Osman Durmuşgenelge- sinin kurbanı mı olacak? Insanlan asmayı sürdüremeyenler, şimdi bu- nun hıncını, kediler ve köpeklerden mi çıkaracak- lar? Cihangir'in, insan ve kedi seversakinleri bir im- za kampanyası başlattılar. Ama insan yaşamına saygı göstermeyenler, buna kulak asacaklar mı? Bütün bunlara boş- verelim ve elbirliğiyle haykıralım: "... Avrupaa... Avrupaa... Duy sesimizi... Bu gelen Türkiye'nin ayak sesleri..." Seçmen listeleri askıya çıkıyor Seçimyasaklan 7 Ağustos'ta başhyor ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - YSK, 3 Kasım 2002 tarihinde yapılacak seçim için baş- langıç takvimini 7 Ağus- tos Çarşamba olarak be- liriedi. Bu tarihten itiba- ren, sözlü ve görsel ba- suı yayın araçlan ile ka- muoyu araştırmalan, an- ketier, tahminler, bilgi ve iletişim telefonlan yo- luyla mini referandum gibi adlarla bir siyasi partinin veya adayın le- hinde, aleyhinde ya da yurttaşlann oyunu etki- leyebilecek biçimde ya- yın yapılamayacak. YSK, siyasi partile- re, hangi seçim çevrele- rinde hangi usul ve esas- larla aday tespiti yapa- caklannı bildirmeleri için 7 Ağustos'ta bir ya- zı gönderecek. Seçim propagandası da 23 Ekim Çarşamba günü başlayacak. Seçimlere katılacak kamu görevli- leri de 8 Ağustos Per- şembe günü saat 17.00'ye kadar görev- lerinden aynlacaklar. Sandık seçmen listeleri 9 Ağustos Cuma günü askıya çıkanlacak ve 27 Ağustos Sah günü as- kıdan indirüecek. Bu sü- re içinde 3 Kasım 2002 tarihi itibanyla 18 yaşı- nı dolduranlar, askerden gelenler, yer değiştiren- ler, mahalle muhtarlık- lanndaki listelere adla- nnı yazdıracaklar. San- dık seçmen listelerine 29 Ağustos Perşembe gününe kadar itiraz edilebilecek. Komisyon, yasalann kabulünden memnun olduğunu açıkladı. Verheugen Türkiye'yi tebrik etti AB 'den cesaretverici sözlerAYHANŞİMŞEK ANKARA - Türkiye'nin, Mec- lis'teki AB reformlannm ardrndan üyelik müzakerelerine başlayabil- mesi için 3 önemli eşikten daha ba- şanyla geçmesi gerekiyor. Diplo- matlara göre ilk ve belirleyici eşik, AB Komisyonu'nun 16 Ekim'de açık- layacağı llerleme Raporu olacak. AB 'nin büyük önem verdigi ölüm ce- zasının kaldınlması ile anadilde öğ- retim ve yayın reformlannın gerçek- leştirilmesi, llerleme Raporu'nda Türkiye için olumlu ifadelerin yer almasını sağlayacak. Ancak AB kay- naklan, son yasal reformlann üyelik müzakarelerine geçmek için olum- lu, ancak tek başma yeterli olmadı- ğını öne sürüyorlar. AB üyeleri, 29 Ekim'de Brüksel'de yapacaklan top- lantıda Türkiye konusunda ön karâr alacaklar. AB hükümet ve devlet baş- kanlan, 12-13 Aralık'ta gerçekleşti- rilecek Kopenhag Doruğu 'nda Tür- • AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, "Türkiye parlamentosunu, cesur karanndan ötürü tebrik ediyorum" dedi. Reformlann üyelik müzakerelerine geçmek için olumlu ancak tek başına yeterli olmadığını belirten AB, uygulamalan da görmek istiyor. kiye'ninmüzakerelere başlayıp baş- lamayacağı konusunda kesin karan verecekler. TBMM'de, AB reform paketini kabul etmesiyle Türkiye'nin üyelik sürecinde yeni bir aşamaya geçme- sinin de önü açıldı. AB'nin 13 aday ülkesi arasında tam üyelik müzake- relerine başlayamayan tek ülke olan Türkiye, bunun ön koşulu olan Ko- penhag siyasal ölçütlerini karşılama konusunda en önemli adımlan ta- mamladı. Ancak AB kaynakları, ya- sal reformlann olumlu olmakla bir- likte tam üyelik müzakerelerine geç- mek için tek başına yeterli olmadı- ğını öne sürüyorlar. AB 'li diplomat- lara göre asıl önemli olan bu reform- lann yaşama geçirilmesi olacak. Dip- lomatlar aynca, kendileri açısından tek önemli konunun ölüm cezası ile anadilde yayuı ve öğretimin olmadı- ğını, düşünce ve ifade özgürlüğü, si- vil toplumun güçlendirilmesi ve or- dunun siyasetteki rolünün azaltılma- sı gibi konularda ilerleme bekledik- lerini vurguluyorlar. 'Cesur karar' AB Komisyonu dün yaptığı yazı- lı açıklamada, yasanın kabulünü, "Türk siyasi liderlerinin çoğunluğu- nun AB değer ve standarTJanna da- ha fazia uyum sağianması yönünde- ki kararhüğmın önemli bir gösterge- si olarak" memnuniyetle karşıladı- ğuıı belirtti. TBMM'nin yasayı rekor bir süre- de ve ezici bir çoğunlukJa kabul et- tiğine dikkat çeken Komisyon, açdc- lamasında, "Konüsyonözeüikleidam cezasmın kakbnbnaa,Türkvatandaş- laruıın geleneksel olarak günrük ya- şamlannda kuilana geldikleri farkb diUer ve lehçelerde yayın yapümasH na izm verilrnesi ve azmlık dillerine getişkin eğftün imkanlarmuı sağlan- masuıı memnunhıkla karşılar. Bu re- fornûar Türkiye'de insan haklan ve azınJık haklannın daha iyi korun- ması yönünde önemli adımlardır" dedi." "Komisyon'un, genel etkisini tam olarak değeriendjrebilmek için, re- form paketinin dikkatike incelenme- si gerektiğini vurguladığı" belirtilen açıklamada, bu değerlendirmenin Komisyon'un Kasım'da yayınlayaca- ğı periyodik Rapor'da yerine getiri- leceği kaydedildi. Açıklamada buna ek olarak, reform paketinin yakından takip edilecek olan, önümüzdeki ay- lardapratikte uygulamaya konulma- sının gerçekleştirilmesi için daha faz- la irade gerektiği ifade edildi. AB Komisyonu'nun genişleme- den sorumlu üyesi Günter Verhe- ugen ise açıklamasında, Türkiye parlamentosunu, cesur karanndan ötürü tebrik ediyonıın* dedi. Ver- heugen, AB'nin insan haklan ve "annhk haklannın'' korunması ko- nulannda kararlı olmakta haklı oldu- ğunun görüldüğünü belirterek "Tu- tumumuz fajdasını göstermeye baş- ladı. Bu konularda tavizsiz olmak, ortaklannuzın değerlerimizi niçin bu kadar güçhı biçimde savunduğuınu- zu ve kendilermin bizim için değerli olduğunu anlamalannı sağladı" açıklamasında bulundu. Ölüm cezası dosyaları düsecek TerörsuçluUmna iadeyolu açıldı ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)- TBMM'nin "savaş\eyakmsavaş" teh- didi dışında ölüm cezası- nı kaldırmasıyla başta Im- ralı'da tutuklu bulunan Abdullah Ocalan olmak üzere terör suçundan ida- ma mahkûm edilenlerin cezalan "müebbet ağır hapis cezasuıa" çevrile- cek. Kararla Avrupa ülke- lerinin yakaladıklan te- rör suçlulannı Türkiye'ye iade etmeme gerekçeleri de ortadan kalkmış ola- cak. Böylece başta Belçı- ka'da tutuklu bulunan Feh- riye Erdal olmak üzere, Türkiye'nin istediği terö- ristlerin iade yolu açılmış olacak. AB uyum paketinde ölüm cezasuun terör suç- lanndan da kaldınlması- na ilişkin düzenlemeyle Türkiye'deki ölüm ceza- suaa mahkûm edilen te- röristlerin cezalan müeb- bet hapse çevrilirken, AB ülkelerinde bannan terö- ristlerin iadesi ise kolay- laşacak. Türkiye'nin yıl- lardıriadesini istediği, an- cak AB ülkelerinin "öKııı cezası" gerekçesiyle ver- medikleri isimler arasın- da Fehriye Erdal'uı yanı sıra Karases Cemalettin Kaplan'ın oğlu Merin Kaplan PKK elebaşıla- rından Osman Öcalan, Cemil Bayık, Murat Ka- rayılan, DHKP-C'li Dur- sun Karatas da bulunu- yor. Yera düzenlemeyle Im- ralı'da tutuklu bulunan Abdullah öcalan, Şem- din Sakık, kardeşi Arif Salok'ın da aralannda bu- lunduğu hakkında ölüm cezası verilenlerin ceza- lan müebbet hapse dönü- şüyor. Bu durumdakiler, hiçbir şekilde aftan ya- rarlanamayacaklar. Yasa- run yürürlüğe girmesiyle Adalet Komisyonu'nda bulunan terör suçundan ölüm cezası alanlann dos- yalan da düşmüş olacak. tĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇÎN Siyasiler memnun Türkiye dev bir adım atb • AB yasalannın kabul edilmesi MHP dışuıdaki partilerde sevinç yarattı.Yılmaz, değişikliklerin TBMM'de büyük çoğunluğun desteğiyle sağlanmış olmasının önemine dikkat çekerken Cem, Meclis'in tarihi bir karan cesaretle verdiğini belirtti. Haber Merkezi - çıkaıuyla, çıkmayanıyla TBMM Genel Kuru- kuduyorum. Çünkü, bu Bahçeli: PKK'nin istediği oldu MHP lideri, idam, anadilde yayın ve eğitim konulan öncelikli olmak üzere paketin iptali için Yüksek Mahkeme'ye başvuracaklannı söyledi EMtNEKAPLAN KAYSERİ - MHP Genel Baş- kam ve Başbakan Yardımcısı De\letBabçeli,AB'ye uyum pa- ketinin kimilerinin söylediği gi- bi, Türkiye için hayırlı bir adım olmadığını savunarak "Meds'in tesönüyetçi bir anlayış içerisûı- de olduğunu" ileri sürdü. Bah- çeli, idarrun ömür boyu hapse çevrildiğine dikkat çekerken "Arük Öcalan, tmrah'daki köş- künden F tipi cezaevine nakle- dflebiür" diye konuştu. MHP lideri Bahçeli, dün Er- ciyes Zafer Kurultayı'na katıl- mak için geldiği Kayseri 'de, AB paketi konusunda hükümet or- taklan ve muhalefet partilerine sert eleştiriler yönellti. "Paketin Türkiye için hayıriı bir adım oJ- madığını, TBMM'nintarih \uz- madığmı" kaydeden Bahçeli, özellikle idam, anadilde yayın ve eğitim konulan öncelikli olmak üzere paketin iptali için Anaya- sa Mahkemesi'ne başvuracakla- nnı söyledi. Paketi çıkarmak için gayret içinde olanlann ilerleyen günler- de nasıl biryanlışın içinde olduk- lannın farkma varacaklannı an- latan Bahçeli, bu anlayışla de- vam edilmesi durumunda Öca- lan'm affma dönük gelişmeler olabileceğini savundu. Bahçeli şu görüşleri dile getirdi: "DemokratikCumhurhçtpro- jesi diye PKK'nin terörist faaii- yederi sonrası önemli güç ka\i)et- mesivJe siyasalJaşma sürecini başlatmak amacrvia ortava koy- muş olduğu bir proje vanü. Bu proje AB yönetiminden de des- tekbularakuygulanmavaçahşı- uyor. Bu projedeki talepler ile dün Meclis'te yasalaşan paket arasındakiflişkryiTürk miDeti- ne açıklayabflmek için basmmn- za görev düşüyor. Ölüm cezası kalküğma görearûk Öcalan, tm- rah'daki köşkünden F tipi ceza- evine naJdedüebiHr." Bahçeli, bir soru üzerine, pa- ketin arkasında bir art niyet ara- madığım, ancak büyük bir gaf- let içinde olunduğunun görüldü- ğünü söyledi. Bahçeli, Cem Lzan ile ilgili so- ru üzerine, Uzan'm yurttaşlık- tan çıkanhnasına ilişkin karar- nameyi imzalamayı düşünme- diklerini, Türkiye'ye büyük is- tihdam sağlayan kişilerin kanıt olmadan yurttaşlıktan çıkanl- masuıı doğru bulmadığını kay- detti. lu'nun AB uyum paketi- ni kabul etmesi, MHP dı- şuıdaki partiler tarafindan sevinçle karşılandı. ANAP lideri ve Başbakan Yar- dımcısı Mesut Yılmaz, "AByohındadev biradım aoidiguıT söyledi. YTP Genel Başkanı İsmaiCem de, "demokrasinin gelişi- mi açısuıdan çok önemli biradımaaMığmı n vurgu- ladı. AB uyum paketinin ka- bul edilmesinden sonra Meclis'ten aynlırken ga- zetecilerin sorulannı ya- nıtlayan Yılmaz, şunlan söyledi:"Bunun Mecfis'te bu kadar büyük çoğun- lukla yapılnuş olnıası onu daha anlamfa kıhyor. Kes- keMHPdebuuzlaşmanın içinde olsaydı, Bugün at- üğmuzadnrunöneminige- lecekle daha rvi ka\raya- cağımıza üıanıyonım." YTP Genel Başkanı fs- mail Cem, öneri yasalaş- tıktan sonra yaptığı de- ğerlendirmede "Türki- ye'nin kendi insanı için ve kendigeleceğJiçin gerçek- leştirdiği yasal değişim,de- mokrasünizin geUşünin- deçokönemli biradundır. Gerçekleşen değişim AB'ye tam üyelik doğrul- tusunda Türkiye'ye güçhl bir ivme kazanduTnıştır" dedi. CHP Genel Başkanı Oe- niz Baykal, TBMM'nin tarihi birgörevi yerine ge- tirdiğini söyledi. Baykal, "TBMlVryi kutluyor,say- gniaseJaınbyorunL İktida- nyla, muhalefetiyie, karşı yasalara karşı çjkanlar da bunun çok yararu oldu- ğunu bfldüderi için sabo- te edici tavir içinde ohna- nuşOr'' dedi. Devlet Bakanı Kemal Derviş, yasalann çıkması- nın önemli bir kapıyı da açtiğmıvurgulayarak "lle- ride mudaka hep birnkte bu kapxlandahamuttu, rc- fahı bol günlere yürüye- ceğizdiyedüşünüyorum" dedi. DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer ise, "DYP, bir kezdaha AB'yi kuyu- dan çekipçucanta" değer- iendırmesini yapü. AKP Genel Başkanı Re- cep Tayyç) Erdogan, "Şu andatop onlarda.Atacak- lan adunlarla nederecesa- mimi olduklannı görece- gE* diye konuştu. SP Genel Başkam Re- cai Kutan, "AB uyum ya- salannın Medis'ten geç- mesinden büyük mutiu- hıkduyduk"dedi. SHP Genel Başkanı MuratKarayalçm gerçek- leşen değişiklikleri yürek- ten kutladığını söyledi. CPP'den tepki Cumhuriyetçi Demok- rat Parti Genel Başkanı Yekta Güngör Özden, uyum yasalannın "yan- gmdanmalkacınrgibi v çi- kanldığını savunurken ka- tılma koşullannın "Türk ulusunun karan" olacak biçimde sonuçlanmasının, demokrasi düzeninin en açık gerekçesi olduğunu belirtti. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Tunceli - Sabahleyin kalktık, Mun- zur suyu kıyısındaki Ismet Paşa çay bahçesinde kahvaltımızı edeceğiz. Çay bahçesinin kapısında "Yedinci Gündem" gazeteleri yığılmış. 1 Ağus- tos tarihinden itibaren Tunceli ve Hak- kâri'de olağanüstü hal kalktı. Olağa- nüstü Hal yönetimi bazı gazetelerin yöreye girişini yasaklamıştı. Gündem de bunlardan biriydi. Tuncelililer 23 yıldan bu yıla ilk kez olağan halin tadını çıkanyorlar. Işin doğrusu bu yıl üçüncüsü yapılan "Munzur Kültür ve Doğa Festiva- //"nde olağanüstü hal yönetimine rağ- men burada halk büyük bir coşku içinde Tunceli'ye koşturmuştu. ••• Cuma gecesi Tunceli stadyumun- da toplanan olağanüstü kalabalık, büyük bir coşkuyla özgüriük tatebi- ni dile getiriyordu. Vali Mustafa Er- kal bu yıl olaysız geçen festivalden hoşnuttu. Geçen yıl hiç yoktan anlam- sız bir gerginlik yaşanmıştı. Idareci- ler gereken dersi çıkarmışlar. Vali Er- kal, "Bu yıl bütün iç düzeni ve gü- 'Olağan 9 Tunceli'den Manzaralar ventik sorumluluğunu tertip komite- sine devrettik. Biz karışmıyoruz. Işin içinde belediye de olduğu için böy- le biryola başvurduk." İyi de olmuş. Festival hem coşkulu, hem de sorun- suz bir şekilde yürüyor. Tunceli stadyumunun 15 bin met- rekare olduğunu söylediler. Hınca hınç doluydu. Her metrekareye üç kişi düşse tam 45 bin coşkulu kala- balık eller havada sanatçıları izliyor- du. Ferhat Tunç sahneye çıktığında yer yerinden oynuyordu. Ferhat yö- renin çocuğuydu. Yıllarca ona kendi kentinde türkü söylemesi yasaklan- mıştı. Ferhat'la ilgili ilk yasağa Hak- kâri'detanık olmuştum. Geçenlerde Van'da yirmt gün önce afınan izin, konsere bir gün kala kaldınlmış ve kon- seri yasaklanmıştı. Van'da olağanüs- tü hal yönetimi yoktu, bu kez de lller Idaresi Yasası gerekçe gösterilerek en- gelleme sürdürülmüştü. Ferhat Tunç'u Arif Sağ izledi. Üç gündür stadyum 30 bini aşkın bir ka- labalık tarafindan dolduruluyor. Der- sim bayram yaşıyor. Bunun dışında şairler, çevreciler, yazartar açık otu- rum ve panellerde tartışmalar yapıp şiirler okuyorlar. ••• Tunceli'nin şu andaki nüfusu 20 bin civannda. Festivale dışarıdan 40 bin kişi geliyor. O kadar insan nere- de bannıyor, nasıl karnını doyuruyor, anlamak kolay değil. Geçen yıla gö- re kent bu yıl biraz daha örgütlü. Ame- rika'dan, Kanada'dan, Almanya'dan, Avustralya'dan, Türkiye'nin dört bir yanından binlerce Dersimli kentleri- ne koşup gelmişlerdi. Esenyurt Be- lediye Başkanı Gürbüz Çapan, Do- ğubeyazıt Belediye Başkanı Mukad- des Kubilay da bu coşkuyu paylaş- maya gelmişti. Tunceli birgençlik kenti, modern in- sanlann kenti. Tanıdığım ilk Dersim- li Hüseyin Cevahir'di. Onun çağdaş kişiliğinin temelini bu kerrte gelince da- ha iyi anlıyorum. Tunceli sokakların- daki insanlar Batı'nın herhangi bir kentinin insanı gibi. Hatta dün stad- yumdaki kalabalığın fotoğrafını çek- seniz ve bunun altına herhangi bir Avrupa kentini yazsanız kimse şaşır- maz. Dersimliler Türkiye'nin Avru- pa'ya yönelik yüzünü yansıtıyor. Bir arkadaşım, stadyumdaki kızlı erkek- ii çağdaş görüntüyü kast ederek Tun- celiAB'ye girmiş bile" yorumunda bu- lundu. ••• Tunceli de diğer Doğu ve Güney- doğu kentleri gibi çok acı çekmişti. Çok baskıya göğüs germek zorunda kalmıştı., Şimdi bile, yollarda kimlik kontrolleri ve arama/ar sürüyor. Bazı yollar hâlâ kapalı. Boşaltılmış köyle- re giriş olanagı yaratılmış değil. Ho- zat Belediye Başkanı Güzel Doğan, en temel sorunlanndan birisinin kö- ye dönüş olduğunu belirtti. Boşaltı- lan köyleryakılmıştı. Onedenle insan- lar, harabe bir köye dönmek zorun- daydılar. Evlerini yeniden yapabilme- leri için devletin kredi sağlaması ge- rekiyordu. Tunceli'ye gitmek üzere Elazığ'a indikten sonra Hürriyet'ten Yalçın Bayer'le birlikte Harput Kalesi'negit- tik. Harput Kalesi restore ediliyordu. Harput, tarihin yok ediciliğine, ba- kımsızlığa, ilgisizliğe direnmeye ça- lışıyordu. Elazığ'dan Pertek'e Keban Gölü üzerinden feribotla geçtik. Per- tek Kalesi suların ortasında yitip gi- den bir tarihi simgeliyor gibiydi. • * • Binlerce Tuncelili Munzur üzerine yapılacak barajı istemediğini söylü- yor. Festival bu amaçlayapılıyor. Han- gi gelişmiş ülkede nalkın istemediği- bir şey yapılabilir. Munzur baraj pro- jesi bir an önce durdurulmalı. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Dersim üç dağ içinde. Munzur naz- lı nazlı akıyor. Barajlar yapılırsa bütün bu güzellik yok olacak. Olacak şey mi bu!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle