25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1C3 AĞJSTDS 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER A/taMn Kotl anM • istanbuJ Haber Servisi - Eski milefvekili ve Istanbul Beledive Başkanı Aytekin Kotil, ölûmünün 10. yılında Zincirlikjyudaki mezan başında ^nıldı. Ailesinın yaru sıra Kotıl'in yeğeni ile evli olanYTP'liŞişli Belediye Başkanı Mustafa Sangüî. eski CHP Istanbul tl Başkarj Mehmet Bölük ve çok sayıda CHP'linin de katıldığı anma töreninde konuşan eskı CHP Milletvekilı ve Kadıköy Beledive Başkanı Cengiz Özyalçın. Kotil'ın Kemalist ilkelerden ödün vermeyen gerçek bır CHP'li. dürüst bir politikacı olduğunu \oirguladi. Gürel, Perinçekle görüştü • ANKARA (Cumhuriyet) - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Şükrii Sina Gürel. tşçi Partisi (IP) Genel Başkanı Doğu Perinçek ıle bir görüşme yaptı. Perinçek, Başbakanlık'tan aynlırken gazetecilerin sorulan üzerine, Gürel'e, Kıbns ve Kuzey Irak ile ilgili öneri sunduğunu bildirdi. OnNi: btifayı düşünmüyorum • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in danışmaru olan kızı Oya Ünlü'nün önceki gün görevinden istifa etmesinin ardından gözlerin çevrildigi Devlet Bakanı Fikret Ünlü, DSP'nin bakanı olarak görevinin başında olduğunu açıkladı. Erbakan: 4 üden teklil aHknı • ALTINOLUK(AA)- Anayasa Mahkemesi'nce kapatılan RP'nin genel başkanı Necmettin Erbakan. Gümüşhane. Bayburt, Artvin ve Konya'dan bağımsız milletvekili olrnası yönünde telefonlar ve faks mesajlan aldığını, bu teklifleri değerlendirdikten sonra seçim bölgesini önümüzdekı hafta açıklayacağını açıkladı. YASBTdeıı AB mektubu • ANKARA (AA)- Yabancı Sermaye Derneği (YASED). A\Tupa Birliği (AB) konusunda destek ıstemek amacıyla AB üyesi ülkelerin büyükelçilerine bir mektup gönderdi. Mektupta. "Türkıye'dekı AB destekçileri çok önemli bir mevzi elde etmiş bulunmaktadır ve desteklenmeleri gerekmektedir" denildi. Özden'den suç duyurusu • İstanbul Haber Servisi - Çetelere Karşı Halk tnisiyatifı. Susurluk kazasından sonra ortaya çıkan karanlık ilişkilerin aydınlatılması için dönemin yetkilileri hakkında cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Şehit Albay Rıdvan ' Özden"in eşi Tomris Özden tarafından gerçekleştirilen açıklamada. aralannda dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. eski Genelkurmay Başkanı Doğan Gûreş, dönemin Içişleri Bakanı Ismet Sezgin, eski Emniyet Genel Müdürü Saffet Arıkan Bedük. eski OHAL Valisi Hayri Kozakçıoğlu'nun da bulunduğu toplam 14 kişi hakkında dava açılması istendi. PM toplantısında Deniz Baykal ile Adnan Keskin arasında 'önseçim' tartışması yaşandı CHP'de 11 ildeönseçimANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHPParti Meclisi (PM)' 3 Kasımge- nel seçimleri için 11 ilde milletvekili adaylannın önseçim yöntemiyle belir- lenmesini kararlaştınrken, diğer 74 il- de merkez yoklaması yapılmasını be- nimsedi. Bazı üyelerin her seçim bölgesin- de önseçim yapılması istemlenrıin ka- bul edilmediği PM toplantısında, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile eski genel sekreter Adnan Keskin arasın- da "önseçün'' tartışması yaşandı. Deniz Baykal. önseçim isteyen Ad- nan Keskin'e, 1995 ve 1999 seçimle- rinde Keskin'in seçim bölgesi olan Denizli'de önseçim yapılmadığını anımsatarak "Bu o zaman genel sek- reterliğin isteğjydi" dedi. CHP"nin genel seçimlere yönelik aday tespiti yönteminin belirleneceği PM toplantısı dün yapıldı. Deniz Bay- kal'ın başkanhğındakı toplantı yak- laşık 3 saat sürdü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Eş- ref Erdem, toplantının ardından yap- tığı açıklamada, 11 seçim çevresinde önseçim yapmayı kararlaştırdıklannı bildirdi. Bu illerin; Amasya, Arrvin. Çorum, Edirne, Erzincan, Gaziantep, Kırklareli, Kırşehır, Sakarya, Sinop ve Tekirdağ olduğunu belirten Eşref Erdem, "Geriye kalan 74 seçim çevre- sindede merkezyoldamasıyapmayı ka- rariaşürdık" dedi. Alınan bilgiye göre toplantıda, PM üyeleri Adnan Keskin, Mustafa Gazal- a, Haiuk Özdalga, Aykut Ora>r ve Se- rap Yazıcı söz alarak tüm seçim çev- relerinde geniş katılımlı önseçim ya- pılmasını istediler. Bu üyeler, bazı il- lerde önseçim, bazı illerde merkez yoklaması yapılmasının tutarsızlık ol- duğuna işaret ettiler. Baykal ise eleştirileri yanıtlarken "uyumlubirgrup" istediğini söyledi. Baykal, tt CHP,d^erpartflerinaksine, önseçimi en güç koşuBarda bile yapma- yı basarmıştır. Ama bu bir erken seçim değil, 'baskın' seçimdir. Yeterti zaman olsa> dı bile en doğru yöntemin önse- çim olduğunu söyleyemeyiz" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART Yöntemler YSK'ye bildirildi Adaylık liderin iki dudağı arasında ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-ANAP, MHP, DSP, AKP, SP, DSP ve YTP, milletvekili adayla- nnı "merkez yoklaması" yöntemiyle belirleyecek. Partiler, Yûksek Seçim Kurulu' na dün yetkili ku- rullannda aday belirleme yöntemi konusunda aldık- îan karan bildirdiler. Başbakan Ecevit, parti meclisi toplantısından sonra yaptığı açıklama- da, adaylannı merkez yok- laması ile belirleyecekle- rini söyledi. Ecevit, "Biz Öteden beri merkez yokbt- mas yapanz. Merkezyok- laması yaparken örgütün nabzmı çokiyi rutuyoruz. Olabildiğince hata yap- mamaya çataşıyoruz. Ama yine de bazı hatalar yapd- dığı son günlerde görül- dü" dedi. Partilere göre aday belirleme yöntemi şöyle: MHP: Adaylar, mer- kez yoklamasıyla belirle- necek. Adaylık başvuru- Yöneticiler, hangi illerde hangi partiden aday göstereceklerini belirliyor YTP-DTP ittifakının çatısı YTP TÜREYKÖSE ANKARA - YTP-DTP ışbir- liğinin YTP çatısı altında ger- çekleşmesi beklenirken; iki par- tinin yönericileri hangi ilde han- gi partiden aday gösterileceğini belirlemek için çalışma yapıyor. YTP Genel Sekreteri tstemihan Talay, "YTPfleDTP'ninikikök- lü siyasal çizginin yeni yeşeren ta- ze daHan" olduğunu belirterek "îttifaklar biraz evlihk gibi o\- mah. Sevgi ve saygı geçki değiL kabcıohnalTdedi. YTP Genel Başkanı tsmail Cem ıle DTP Genel Başkanı Mehmet AH Bayar seçim işbir- liği konusunda anlaşırken, iki partinin yönericileri de aynnhla- n belirlemek için çalışmaya baş- ladı. îşbirliğinin "Yeni Türkiye'' adıyla ortaya çıkan YTP çatısı al- tmda olması bekleniyor. DTP kadrolanndan belirlenecek isim- lerin YTP listelerinde aday gös- terilmesi planlanıyor. YTP Genel Sekreteri Istemi- han Talay, "çan" konusunda ve- rilmiş bir karar olmadığını, bu ko- nunun önümüzdeki hafta içinde kesinleşeceğini söyledi. Talay, çalışmalan konusunda da şu bil- gileri verdi: "Hangi ilde, nasıl bir büieşme veya aday belirleme daha uygun olur, bu konular üzerinde çahşı- na da. bir karşımk veya korkuya dayah ittifak anlayışına da karşı- yız. tki, yeni, yıpranmamış par- ti, hem seçime giderken, hem de seçimden sonra yeni Türkiye he- defi doğrultusunda işbirliğiyapa- cak. tttifaklar biraz evlüiklere benzer, sevgi ve saygı geçici ol- mamah. kabcı olmah. MecKs'e girmekiçin_yada şuyada bu par- • îstemihan Talay, "Hangi ilde, nasıl bir birleşme veya aday belirleme daha uygun olur, bu konular üzerinde çalışıyoruz. Öncelikleri, güç dengelerini göz önüne alarak bir işbirliği yürüteceğiz" dedi. yoruz. OnceKkleri, güç dengele- rini göz önüne alarak bir işbirli- ği yürüteceğiz. Sonra sonuçlar yetidfi kuruflara gidecekve ayrm- ülar netfeşecek. Biz, gefcnekseL ba- ş^nhsonuçlarvermeyenittifak an- lavışma karşnız. Şurada birlik,bu- rada biıük olsun.. bütün partile- ri bir araya toplayahm anlayışı- dninönüniikesmekiçinitnfakv'a- pümamah." DTP' nin güçlü bir siyasal çiz- ginin yeşeren taze bir dalı oldu- ğunu belirten Talay, "Biz de öy- leyiz. Bufttifak,tophunda da bü- yük ilgi yaratü, Kendi kökleri- mize, birikimimize bağlı, ama açdımlar da sağlayan geniş ve yaygm bir siyaset birikimini Uke- sel düzeyde bir araya toplayıp güçlü bir iktidar seçencği yarat- mayı hedeflryoruz"' dedi Talay. işbırliğıne u âileiçi,darbirbakış- la değü, daha geniş bir perspek- tif anlayışıyla yaklaştıklarmı" vurguladı. Dervij rahatsızhğı Devlet Bakanı KemalDerviş 7 in karar sürecinin uzaması ise YTP'de rahatsızlık yarattı. YTP kurmaylan. "Kemal Bey. önce neyin olma>acağını görmek iste- di. Bunu gördükten sonra parti- mizegelecek'' dediler. Bazı YTP milletvekilleri, "Derviş bir an önce kararvermeJL Seçim sonra- smda güçlü bir hükümet için ça- hşryor. Ama karar verme süreci uzarsa, hem kendisi bem de biz yıpranınz" dediler. Bazı YTP"li- ler ise "Derviş ile ilkesel bir bü- tünlügürriüz yok. Aramızda yer abnasa daha çokseviniriz" görü- şünü dile getirdi. lan 12-16 Ağustos günle- ri arasında kabul edile- cek, adaylardan 500 mil- yon lira alınacak. Hiçbir kurum ve kuruluştan ba- ğış alınmayacak. MHP'den aday adayı ol- mak için yaklaşık 60 bü- rokrat istifa ederken, 35 il başkanı ve 7 de belediye başkanı aday adaylan ara- sında yer alıyor. ANAP: Bu partıde de merkez yoklaması yapı- lacak. Ancak, örgütlerin istekte bulunması duru- munda "teşkilat yoklama- sı'' yapılması önerileri ge- nel merkez tarafindan de- ğerlendirilecek. MKYK, bu konuda Başkanlık Di- vanı'na yetki verdi. AKP: Kurulduğu za- man seçim bölgelerinin yüzde 50'sinde ön, seçim yapılması hükmünü tüzü- ğüne koyan AKP, daha sonra tüzük değişikliğiy- le bu hükmü değiştirmiş- ti. AKP, Ankara, Istanbul, tzmir, Adana ve Bursa gi- bi büyük iller dışında mer- kez yoklaması yapacak. Bu illerde ise "teşkilat yoklaması" yöntemine başvurulacak. DYP: 53 ilde merkez yoklaması, 16 ilde aday yoklaması ve 12 ilde de önseçimle adaylannı belir- leyecek. Adana, Afyon, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Denizli, Gazian- tep, Hatay, Mersin, Kon- ya, Manisa, Ordu, Tokat, Trabzon ve Karaman'da aday yoklaması yapüacak. Çorum, Giresun, Gümüş- hane, Isparta, tzmir, Kırk- lareli, Kocaeli, Kütahya, Muğla, Van, Bayburt ve Bartın'da önseçim gerçek- leştirilecek. Ankara ve Is- tanbul'daki tüm seçim böl- geleri için merkez yokla- ması benimsenirken tz- mir'deki seçim bölgele- rinde önseçimle aday tes- pitine gidilecek. SP: Bütün illerde mer- kez yoklaması ile adaylar belirlenecek. DSP: Ülke genelınde merkez yoklaması yönte- mi uygulanacak. IRMIKI AYDIN ENGİN aengin(â doruk.net.tr Haber önce Alman medyasın- da kjsacık çıktı. Ardından ABD'ye giderken yolunu Ankara'dan ge- çiren Kuzey Irakh Kürt lider Ta- labani, NTV'deki söyleşisınde altını fazla çizmeden değiniver- di. Onun da ardından haber, ya- alı medyanın sayfalannda gün IŞJ- ğı gördü: Kuzey Irak'takiBamemi Hava- alanı Türk askerinin kontrolün- de!.. Bütün medyayı seçim havası- nın sardığı, manşetleri seçim it- tifakının koşullanna, olup olma- yacağına ilişkin -çoğu temelsiz- haberlerin kapladığı bugünlerde yukanda tek cümlede özetlene- bilen haber, sıradan, "haberfer- den bir haber(cik)" gibi yayım- landı; büyük olasılıkla şöyle bir okundu ve yine büyük olasılıkla _belleğe kaydedilmeden geçildi. Bamerni Havaalanı'nın Türk teknisyenlennce askeri uçakla- nn da inebileceği bir bakım ve onanmdan geçırilmesi, bir as- keri birliğin yönetimine geçme- si, Musul ve Kerkük'ü doğrudan denetleyebilecek çok kilit konu- mu, Kuzey Irak Kürtlerinın "baş- kenti" sayılan Erbil'e bir cigara Sessiz Sedasız Irak'ta... içimlik uzaklıkta oluşu gıbı as- keri degerlendirmeleri geçelim. Stratejik önemi ve anlamı üstün- de de durmayalım ve çok daha yalın bir soruya yanıt arayalım: - Türkiye, Irak topraklanna mı girdi ve orada bir askeri üs mü kurdu? Talabani'nin de doğruladığı "haber"\n başka bir anlamı var mı? • * • Teksaslı kovboyun ve çetesi- nin artık gerekçe arama ve gös- terme zahmetine bile girmeksi- zin Irak'asaldıracağı; Saddam'ı alaşağı etme bahanesiyle Orta- doğu petrollerinin güvenliğinde ("Kimin için ve ne güvenliğı" so- rusunu bugünJük geçeüm) bir türlü dizginlerini eline alamadığı Irak'ı saf dışı bırakacağı besbel- li. Bu konuda Türkiye'nin izledi- ği zikzaklı polrtika ise pek ürkü- tücü. Türkiye bıryandan Irak'ın top- rak butünlüğüne önem verdigi- nı, Irak'ın parçalanmasına razı olmayacağını sürekli vurguluyor; bir yandan da, üstelık Başba- kan'ın ağzından, "ABD'nin Irak'a askeri operasyon düzenleyece- ği kesin gibi. Bu durumda biz de stratejik ortaklığımızın gerekle- rini yerine getıreceğiz" diyerek görünür hale gelmiş savaşta ye- rini seçmekte. Ama Üç V Bush ve takımı he- nüz Irak'a saldırmadı; Türkiye Irak'ın toprak bütünlüğünün ko- runmasından yana olduğuna iliş- kin resmi politikasını terk ettiği- ni açıklamadı. Şu ana kadar olup biten sadece demeçter düzeyin- de, yani lafta... Gibiydı veyazının başında ak- tardığımız haber geldi: KuzeyIrak'takiBamemiHava- alanı Türk askennin kontrolün- de!.. Eeee? Bu ne demek şimdi? Sessiz sedasız savaş mı baş- ladı? Türkiye'nin banş güçleri "he- nüz vakit varken" diye başlayan cümleler kurarken; Türkiye'nin savaşa, hem de baştan sona haksız bir savaşa sürüklenmesi- nin önüne geçilebilir mi sorula- nnı üretirken... Türkiye'nin kendisinin savaşa girmesi şöyle dursun, ABD'nin Irak'ın üstüne çullanmasına en- gel olmak üzere şimdikinden çok, ama çok çok etkin bir dış polrti- ka izlemesinın olanaklannı tartı- şırken... Kuzey Irak'taki Bamemi Hava- alanı Türk askerinin kontrolün- de!.. Ürkütücü değil mi? Bu "masum" haberin böylesi- ne sıradan, böylesine olağan su- nulması, savaşı da olağanlaştır- maya, onu önlenemez bir kade- re dönüştürmeye hizmet etmıyor mu? • • • Amacım medyaya ders ver- mek filan değil; haddim de de- ğil. Üstelik. yarın sıcak savaş başladığında medyanın okkalı bir kesiminin savaş davullarını çıkanp yeri göğü inleteceğinı de biliyorum. Dahası karşımıza "bir koyup üç alma" denen iğrenç politikanın daha incelmiş versi- yonlannın çıkanlacağını daadım gibi biliyorum. Ama bu böyle di- ye kadere teslim olunmaması gereğine, "savaslasavaşma "nın zorunluğuna da inanryorum. Türkiye eğer gerçekten Irak'ın toprak butünlüğüne saygı gös- teriyorsa (ki resmi söylem bu), Irak'ın bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürme hakkını tanı- yorsa (ki resmi söylem bu), Irak'a askeri bir harekât düzenlenme- sine karşı çıtoyorsa (ki resmi söy- lem bu) bunu kanıtlamakzorun- da. Örneğin Iraktopraklan üstün- de bir askeri üs oluşturmakla, örneğin Danimarka ordusunun, Isveç sınırından içeri girip Mal- mö yakınlannda bır asken üs kur- ması, ömeğın Italya'nın Isviçre sı- nınnı aşıp Locarno yakınlannda üstenmesi, örneğin Yunanistan'ın sınırı geçip Ipsala yakınlarında bir askeri havaalanı oluşturma- sı arasındaki, "fark"ın ne oldu- ğu bize anlatılmalıdır. Yoksa "Sessiz sedasız sava- şa mı girdi Türkiye" sorusunu sormak hakkımızdır! POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Rabıta'dan Akan Paralar... HAMBURG - İki gündür Hamburg'dayım. Türk- lerle konuşuyorum... Soruyorlar: "Türkiye 'de Recep Tayyip Erdoğan'a bu ilgi ni- ye?" Serin bir Hamburg akşamı... Almanya'da 'Milli Görüş' ikiye bölünmüş... Kendi kendıme soruyorum: Bu sorulara yanıt verebilmek için 1990-2002 sü- recine bakmakta yarar var... Son on iki yıl içinde özellikle Almanya'da 'Milli Görüş' hem ekonomik hem de siyasal olarak bir güç haline geldi... Avrupa'dakı 'MilliGörüş' Fazilet Partisi'nintem- silcisi konumundadır... Avrupa Milli Görüş örgütü 1985 yılında kuruldu... Kuruculan bugun anımsayan var mı? Ergin Ertan, Ömer Faruk Altıkaya, Osman Yumakoğulları, Ziya Kayadelen, Ali Hikmet Sa- n... 1990 yılına baktığımızda AMGTnin Avrupa'da 450 şube açtığını, bu şubelerden 240'ının Alman- ya'da bulunduğunu görüyoruz... Peki, AMGT'nin üye sayısı kaçtır? 2000 yılına gelindiğinde sayının 18 binden (1990 yılı başı) 40 bine (2002 yılı başı) çıktığı ortaya çıkı- yor... Alman Anayasası'nı Koruma örgütü, AMGT'nin 'irticai çalışma içinde' olduğunu nedense son yıl- lardaaçıklıyor... AMGT, 2-3 Haziran 1990 yılında Almanya'nın Lud- wigsburg kentindeki 'Avrupa Müslümanlan Mese- Ieleri4. Kongresi'ndeöncüydü. Necmettin Erba- kan da bu toplantıya katılmıştı... On iki yıl önce yapılan kongrede alınan kararla- ra şöyle bir bakalım: 1 - Avrupa Islamın sesi televizyon ve radyo mer- kezini bir an önce kurmalıyız. 2- Avrupa Islami araştırmalar merkezi için harekete geçmeliyiz. 3- Avrupa Islam üniversitesi kurma hazıhıklanna baş- lamalıyız... Kongrede, Avrupa'da Islamın yayılması için kat- kıda bulunan kimı ülke ve kuruluşlara da teşekkür edilmişti... "LJbya hükümeti, Suudi Arabistan, Islama Çağ- n Cemiyeti, Rabıta örgütü, merkezi Londra'da bulunan Islam Konseyi, Dünya Müslüman öğ- rencileri Organizasyonu (merkezi ABD), Kuveyt Evkaf Bakanlığı, Dünya Islama Gençlik örgütü (merkezi ABD)." • • • On iki yıllık süreç içinde 'Milli Görüş' Alman- ya'da palazlandı, toplanan marklarTürkiye'ye ak- tanldı, holdingler kuruldu... 'Milli Görüş' televizyonu kurdu mu? Elbet kurdu!.. Bir zamanlar Recai Kutan'ın yönetim kurulu başkanlığını yaptığı televizyon, bugün satt Alman- ya'da değil tüm Avrupa ülkelerinde izleniyor... Okullar, çocuk yuvalan... 7s/am Koleg Berlin E. V adlı dernek kuruldu on iki yıl önce. Derneğin başkanlığına Wemer Schulzke geti- rildi. Eski bir posta memuru olan Schulzke, Müs- lüman olduktan sonra 'Yahya' adını almıştı. Schulzke Senato Eğitim Komisyonu'nda şu ko- nuşmayı yapmıştı: "Okulu bağışlaria ve üye ödentileriyle fînanse ede- ceğiz. Yabancı ülkelerdeki Müslümanlardan yar- dım topluyoruz. Şimdiye dek Alman hükümetin- den bağış almadık. Bağışlar bize yetiyor..." Okul tek sınıflıydı ve 17 kişi eğitim görüyordu. Bunlardan 13'ü Türk'tü... Berlin Yabancılar Sorumlusu Barbara John, 'Mil- li Görüş' için (14 Şubat 1990) Senato'da şunlan söylüyordu: "Genç Müslümanlar buralarda öğleden sonra eğitim görüyorlar. özel televizyon kanallan bile var. Teknolojik bi- limsel eğitim merkezi kurmuşlar. Milli Görüş çok boyutlu bir örgüt. Türk yasalarına göre siyasal partileryurtdışında temsilcilik açamayacaklan için Refah Partilıler Almanya'da Milli Görüşçü olarak çalışıyorlar..." • • • Milli Görüş, '1990-2002' yıllan arasında gelişti, güçlendi... Gazeteler, radyolar, televizyonlar, okullar, hol- dingler... Dinci parti, dinci işadamları, işçiler... Rabıta'dan akan paralar ve Almanya'nın des- teği... ParaL ParaL Para!.. Örgütlü bir dinci siyasal güç!.. On iki yıllık süreci nedense kimse değerlendir- miyor, olup bitenleri gün ışığına çıkarmıyor... Hamburg'da serin bir akşam... Dün yaşananlardan bugün ders çıkarabilir mi- yiz?.. Ben bu konuda karamsarım!.. hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Tezkere TBMM Başkanlığı'nda Sadetûn Tantan'a tlokunuhmrjık darbesi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Eski Içişleri Bakanı Sadet- tin Tantan'ın belediye başkanlığı döneminde usulsüzlük yaptığı ge- rekçesiyle dokunul- mazlığınm kaldınlma- sına ilişkin Başbakan- lık tezkeresi TBMM Başkanlığf na sunul- du. Tantan'ın dokunul- mazhğının kaldınhna- sma ilişkin Başbakan- lık tezkeresinde, bele- diye başkanlığı yaptı- ğı dönemde Fatih Be- lediyesi sınırlan içinde imar mevzuatına aykı- n olarak yapıldığı tes- pit edilerek belediye encümenince yıkım ka- ran verilen 1549 yapı ile ilgili yıkım karar- lannı uygulamadığı id- dia ediliyor. Tantan'la birlikte DSP Aydın Milletve- kili Ertuğrul Kumcu- oğlu'nun yasama do- kunulmazlığının kal- -dınlmasına ilişkin Baş- bakanhk tezkeresi de TBMMBaşkanlığı'na göndenldi. Ertuğrul Kumcuoğ- lu ile ilgili tezkerede ise hizmet sebebiyle emniyeti suiistimal su- çu işlediği ileri sürü- 'üyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle