25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adma İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız # Yazıişleri Müdürleri: Sahrn Alpaslan - Necmi Çetik # Sorumlu Müdür Mehmet Sucu # HaberMerkezi Müdürü: HakanKara îstıhbarar. Cengiz Yıldırım • Ekonomi: Öz- lem Yüzak 41 Kultur: Egemen Berköz • Spor Abdülkadir Yücelman # Makaleler: Sami Ka- raören • Düzeltme Abdullah Y azıcı • Bıl- gı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberleri- Meh- met Faraç • Avnıpa Temsilcısı: Güray Öz Yaym K.unıhı: Ühan Selçuk (Baş- kan). Emre Kongar (Damşman), Orhan Erinç, Hikmet Çetin- kaya, Şükran Soner, tbrahim Yıİdız, Orhan Bursab, Musta- fa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisı Mustafa Balbay AtatürkBuKan No 125. Kat:4, Bakanlüdar-Ankarâ Tel • 4195020 (7 hat), Faks:4195027#tzmırTemsılcisı- SerdarKızık, H.ZıyaBlv. 1352 S.23Tel.4411220, Faks:4418745 • AdanaTemsilcısı Çetin Yiğenoğlu, tnönu Cd 119 S No:l Kafl.Tel-363 12 11.Faks 363 12 15 Müessese Müdürü- Erol Erkut • Koordınator Ahmet Korulsan • Mu- hasebe Bülent Yener© ldare Hüseyin Gürer • Satış- Fazilet Kuza REKLAM: P.M. Ltd. ŞÜ. • Genel Müdür GüJbin Lrdunın*koor<iinaldr. Reha Işıtmao • Genel MüdürYrd: Sç\da Çoban # Fınansman Mudüıü: Çeön Erdunn Tel. 0212 514 0'53- 513 8460-61.Faks 02125138463 Yıyımlayın: Yen. Guu Haber Aansı Basın ve Yayıncıhk ^ Ş Bmla: Sabah Yaymcılık K Ş Tüfkocajı Cad 39 41 Cağaloglû 34334 Istanbul Pk 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel-(0212)51205 05 (20 hat) Faks (0 212*513 85 95 10 AĞUSTOS 2002 lmsak:4.19 Güneş:6.01 Öğle: 13.17 Ikindı: 17.06 Aksatn: 20.19 Yatsı: 21.53 Pornocular B Nida'yı l hack r ledi • NEWYORK(AA)-E1 Kaide üyelerince kullanıldığı saıulan "El Nida" adlı internet sitesinin Amerikah bir intemet pornocusu tarafindan çökertildiği bildırildi. CNN televizyonunun bildirdiğine göre kendisini "Web savaşçısı" olarak tanıtan John Messner, "ABD'nin savaşına gönüllü olarak katılmak istediğini ve silah olarak da en iyi bildiği intemeti seçtiğini" belirterek El Kaide'nin üst düzey üyelerinin açıklamalannın gönderildiği siteyi 5 gün süreyle bombardıman ettiğini kaydetti. Aniston uyupgezermiş • ANKARA (AA)- Amerikah ünlü oyuncu Brad Pitt'in oyuncu eşi Jeımifer Aniston, uyurgezer olduğunu açıkladı. Hindistan Times gazetesinin haberine göre 33 yaşındaki Aniston, ABD'de yayımlanan Weekly dergisiyle yaptığı röportajda, çocukluğundan beri uyurgezer olduğunu belirtti. Bir keresinde Pitt'le paylaştıklan evden dışan çıktığını, alarm sisteminin çahşmasıyla uyandığını söyleyen Aniston, olayın eşini de çok korkuttuğunu ifade etti. 'Yurttaş Kane' en iyi fîlm • LONDRA(AA)-Fılra eleştirmenleri ve yönetmenler, "Yurttaş Kane"i (Citizen Kane) şimdiye kadarki en iyi fılm seçti. Ingiliz Film Enstitüsü tarafindan 144 uluslararası fılm eleştirmeni ve yönetmenle ayn ayn yapılan ankette, OrsonWelles'inl941 yapımı "Yurttaş Kane" filmi hem eleştirmenlerin, hem de yönetmenlerin favorisi oldu. Eleştirmenler, Alfred Hitchcock'un "Vertigo" fılmini ikinci sıraya koyarken, üçüncülüğe Jean Renoir'ın "La Regle du Jeu"sünü layık gördüler. Hepatit A'ya yol açan gen • CHICAGO(AA)- Amerikalı bilim adamlan, hepatit A virüsünün hastalığa yol açmasına 2 genin neden olduğunu saptadılar. 2C ve VP1UA genleriyle hepatit A virüsünün (HAV) enfeksiyona yol açabildiğini gözleyen uzmanlar, hepatit A hastalığuıa karşı, bu genlerde etkili olacak bir aşı üzerinde çalıştıklannı bildirdiler. Havuzkeyfi işkence olmasın • İSTANBUL(AA)- Istanbul Üniversitesi (ÎÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastahklan Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yağız, havuz ve denizle çok haşır neşir olan kişilerde "yüzücü kulağı" denilen dışkulak yolu iltihaplanna rastlandığını belirterek özellikle bağışıklık sistemi zayıf olanlarda bunun hayatı tehlikeye yol açabileceğini söyledi. Anadolu'nun batısında Hitit izî • URLA (AA) - Ankara Oniversitesi Dil ve Tarih Coğraiya Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hayat Erkanal, Çeşme Bağlararası kazılan ile Hitit medeniyeti, Orta Anadolu, Ege ve Girit bölgelerinin tarihine ışık tutabilecek yeni bilgiler elde edilmesinin beklendigini söyledi. Sörf tutkunu iki kafadar Aktris Kate Bosworth (sağda) ve Michelle Rodriguez, 'Bhıe Crush' (Mavi lutku) adh yeni sinema fılminin Los Angeles'tald galasında bir araya geldi. İki yıldız, fılmde. otelde çahşan iki sörf tutkunu genç kızı canlandınyor. Bütün yanşmacılann erkek olduğu bir sörf yanşına katüan iki kafadann macerasmı anlatan film 16 Ağustos'ta gösterime girecek.(AP) 'Su da Yanar' ve 'Hiçbiryerde' 'Sakıncalı' filmler Antalya'da ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) - Yönetmen M Ozgentürk'ün ^LanetH fümim" diye nitelendirdiği "Su da Yanar" ıle. Taynın Pirsetimoğlu nun tartışılan filmi "Hiçbiryerde", 39. Antalya Altın Portakal Fiün Festivali'nde gösterilecek. Böylelikle "SudaYanar" 15 yıl sonra seyirciyle buluşacak. Antalya Kültür Sanat Vakfı'ndan yapılan açıklamaya göre 1-5 Ekim tarihleri arasuıda düzenlenecek 39. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde, yönetmenler Ali Özgentürk ve Tayfun Pirselimoğlu'nun tartışılan iki filmi "Özel Gösterimler" adıyla düzenlenecek etkinlikte yer alacak.Kayıp oğlunu arayan bir annenin Istanbul'da başlayan ve Mardin'e uzanan öyküsünün anlatıldığı "Hiçbiryerde'' 1 Ekim'de; Nâzım Hikmet üzerine bir fılm çekmek isteyen ve bu sürede birçok zoriukla karşılaşan bir yönetmenin çıkmazını anlatan "Su da Yanar" ise 5 Ekim'de Belediye Kültür Salonu'nda gösterilecek. Müziğin iki kutbu, Bregoviç ve Müslüm Gürses dinleyicilerle buluştu Açıkhava'daiki dünya• Açıkhava Tiyatrosu peş peşe iki sanatçıyı ağırladı. Biri Goran Bregoviç, diğeri Müslüm Gürses... Bregoviç dinleyicilerini tango ve etnik reggae ile ağırladı. 'Müslüm Baba' ise klasik şarkılannın yanında pop müziğe de yer verdi. Istanbul'un iki kutbuna da müziğin bu iki kutbunu dinlemek kaldı... Kültür Servisi - Cemil Topuzlu Açık- hava Tiyatrosu'nda geçen çarşamba akşamı verdiği konserle Türk seyir- cisi ile buluşan Goran Bregoviç 'Ta- les and Songs From VVeddings and Funerak' adlı yeni albümünün de dünya prömiyerini gerçekleştirdi. Goran Bregoviç'e gecede yedi kişilik nefesliler topluluğu, Bulgar Kadın Korosu ve erkek vokal Saban Bajra- movic eşlik etti. Aniden bastıran sa- ğanak yağmura rağmen pozitif ener- jisini kaybetmeyen Bregoviç bir pro- fesyonellik örneği göstererek konse- rine devam etti. iyi bir sahne perfor- mansı gösteren Bregoviç, izleyenleri- ne Balkan ezgilenni tango ve reggae ile harmanladığı, etnik tatlardan olu- şan müthiş bir gece yaşattı. Müzik kariyerinin 'kütt' eseri olarak görü- lebilecek. 'Arizona Dream' (Arizona Rüyası) fılminin unutulmaz parçası 'In The Death Car' çalmaya başladı- ğında kendisini alkışlayarak ayağa kalkan izleyicisi karşısında duygula- nan Bregoviç, "İstanbul sahnesinde ohnak ve size çahnak müthiş. Lütfen bana eşlik etmeye devam edm!" diye- rek duygulannı dile getirdi. Ağıtlann düğun müziklerine kanştığı coşku dolu gecede sanatçı 'Underground' (Yeralö),'LaReine Margot' (Kraliçe Margot), 'Dom za Vesanje' (Çingene- ler Zamanı) gibi so- undtrack albümleri- nin en beğenilen parçalaruun yanı sı- ra 17 Ağustos'ta pi- yasaya çıkacak olan yeni albümü 'Tales and Songs from VVeddingandFune- rab'dan da parçalar seslendirdi. Bregoviç. "Bu j'ağ- murhı geceyi hiç unutmavacağını. Si- ze daha fazla çal- mak isterdim ama programımız ma- lesef buraya kadar* diyerek konseri- ni mutlu, biraz da mahsun bir ifade ile sonlandırdı. Bis için son kez sah- neye dönen beyazlar içindeki 'şef, îstanbul izleyicisinin çok iyi bildiği 'KalaşnikoF adlı parçasını iki kez seslendirdikten sonra alkışlar arasın- da sahneye veda etti. 'Müslüm'ün dinleyicisi tanıdıktı. Birkaç gazeteci ve sanatçı dışında... 'Baba'yla buluşma başka bahara • Açıkhava Tiyatrosu'ndaki Müslüm Gürses konserinde seyircilerin çoğunu varoş gençleri oluşturdu. Bazı köşe yazarlannuı yorumuyla 'Ayduüann Müslüm Baba ile buluşması' ise bir başka bahara kalmış oldu. jtLETE HAYIR 'BABA'YA DEVAM Müslüm Gürses'e, Burhan Bayar yönetimindeki 30 kişilik orkestra eşlik etti. Her parça sonrası alkışlar tezahuratlara kanşo.'Jilete hajır, babava devam' sloganlan Müslüm Baba tarafindan da takdirle karşılandı: "Tabii canım, kana gerekyok." Bu kez havranlan 'Sen bizim babamızsın, sen ne dersen o olur' diye bağırdı hep bir ağızdan. MELTEMFIRATU Balkanlann havasını müzi- ğine taşıyan Goran Brego- viç'ten bir gün sonra yine Açıkhava Tiyatrosu'ndayız. Bir önceki akşam yaşanan kalabalıktan eser yok. Oysa- ki birazdan sahneye her kon- seri toplu ayine dönüşen, Müslüm Gürses gelecek. Se- yircilerin azlığı kadar profili de ilgi çekiyor. Varoş genç- leri çoğunluğu oluşturuyor. Bazı köşe yazarlannın yoru- muyla 'Aydınlann Müslüm Baba ile buluşması' ise bir başka bahara kalmış gibi gö- züküyor. Protokoldeki bir- kaç köşe yazan, sanatçı, ga- zeteci dışında bu buluşmaya işaret eden simalara rastlan- mıyor. Tepeden tırnağa be- yazlar içindeki Müslüm Gürses, sahneye 'Allahına Kurban', "Sen bizim her şe- yimizsin' 'I love you Müs- lüm' tezahuratlan arasında çıkıyor. Ilk parça Teoman'ın Paramparça'sı. Müslüm Ba- ba ikinci şarkıya geçmeden önce seyircinin azlığına iliş- kin düşüncelerini dile getir- meyi ihmal etmiyor: "Bura- nın atmosferi değişik tabii. Ama her şeve rağmen muthıyum." Vakit ilerledikçe yanımızda- ki boş koltuklar da birer bi- rer dohnaya başlıyor. Bilet fiyatlannın yüksek ohnası nedeniyle içeriye giremeyen Müslüm Baba fanatikleri, bir şekilde mekâna sızmanın yolunu bulmuş gözüküyor. Birine soruyoruz nasıl gir- din diye. ''Kapıdaki görev- lilere "Yanımda jilet var, doğranm kendimi" dedim" yanıtını veriyor gülerek. Müslüm Baba, klasikleşmiş parçalannrn yanısıra uzun hava, gazel okuyor. Hayran- lannın sahneye ulaşma ça- balan her defasında güven- lik görevlilerinin sert müda- halesi ile kesiliyor. Konser, jüetsiz, kansız. biraz da ruh- suz geçiyor. Müslüm Baba mı mekâna uymuyor, mekân mı Müslüm Baba'yı hazme- demiyor, büemiyoruz. Aklı- mızda bu sonı Açıkhava'yı terk ediyoruz. Japonkadındergisinden ÜhanMansızturu KadmdergsiShukanJosd,ünm ftrtbol- cu îlhan Mansız'ı 2 kez kapak yapü. TOKYO (AA) - Beşiktaşh futbolcu îlhan Mansız, Japon basınının ilgisini çekmeyi sürdürüyor. îlhan'ı 2 kez kapak yapan kadın dergisi Shukan Josei'den sonra Japonya'nın önde gelen gazetelerinden Mainichi Shimbun da dün, akşam sayısının ilk sayfasında ünlü futbolcuya geniş yer ayırdı "Dhan'ın maçını izleme turu düzenlendi. Dünva Kupası sonrasmda da ilgi sürüyor" başlıklı haberde, "tngütere Miffi Takmu'nda ilgi odağı durumuna gelen Beckhama bir rakip çıkö. Türk Milli Takunı'ndan tlhan Mansız" denildi. Kızlann, geçen sezon ligde 21 gol atan îlhan'ın daha çok saç sriline hayran olduklan kaydedilerek kadın dergisi Shukan Josei'nin ünlü futbolcuyu 2 kez kapak yaptığı bildırildi. Dergi editörü Yuko Ota'nın, "Internette Ühan'a gösterilen ilgi, Beckham'a gösterilenden daha fazla" sözlerine yer venldi. Öte yandan, îlhan Mansız'a ağustos sayısında 2. kez kapakta yer veren Shukan Josei dergisi "tlhan turuna kanlmak istemez misiniz?" duyurusu yaparak Kinki Nihon isimli seyahat acentasının talep üzerine 'Ühan turu' düzenleme karan aldığını bildirdi. Seyahat ücretinin 219 bin Yen (yaklaşık 3 milyar lira) olduğu kaydedilerek tur için en az 20 kişinin gerektiğı bildirildi. 24 Ekim Perşembe günü başlayacak 5 günlük tur kapsammda, îlhan'ın maçını izlemenin yanı sıra, el sıkışma ve birlikte fotoğraf çektirme olanağımn da bulunduğu belirtildi. MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Kavun seçmeyle aranız nasıl? TJakın bu kavun karpuz seç- D işini neden soruyo-y ruz? Şundan soruyoruz ki eşi- nizin ve çocuklannızın gö- zündeki itibannız büyük öl- çüde bunlarabağlıdır. Dünya- nın en önemli işini yapın. çu- valla para kazanın. bunlann hiç önemi olmaz. .\ma bir ka- vunun doğru seçilmesi sizi anında çok önemli biri yapar. Birmusluğuntamiri. hatta ya- nan ampulün başanyla değiş- tirilmesi. balık tutmada hü- nerlı oluşunuz sizin kredi no- tunuzu derhal yükseltir. Ka- vun seçmek de bu görünmez yaşam testlerinden birisidir. Biz ne yapalım ki bu alanda da yaya kaldığımız için. size bu konuda yardımcı olmak istiyoruz. Kelekseçme ustalığı... K/"avunun olmamışına bil- J\. diğiniz gibi 'kelek' de- nir. Karpuzun hamı nasıl 'ka- bak' adını almışsa 'kelek' de öyle. Karpuzda boyumuzun ölçüsünü alınca biz de kavu- nayöneldik. Hadi karpuz seç- meyi bilmiyoruz. çoluk ço- cuğa kepaze oluyoruz, bari kavunu doğru seçip kötü na- mımızı temizleyelim dedik. Keşke böyle bir hevese ka- pılmasaymışız. Kavun seç- mek daha da zormuş. Bir ke- re. kavunun cinsini bilmek gerekiyormuş ki bu iş karpu- za göre daha zormuş. Kar- puz, memleketine göre adlan- dınhyor; Adana gibi. Trakya gibi, ama kavun cinsine göre adlandırılırmış. Kavunlar Kır- kağaç ya da Topatan oluyor. Biz o kadannı biliyorduk, me- ğerse bu bilgı işin cahillerine göreymiş. Daha Bayırbaşı ka- vunu varmış. Suçeken kavu- nu varmış, daha neler neler. Hadi bize o kadan gerekmez tartacaksın. Meğerse olgun kavun ağırlaşırmış. Karpuz olgunlaşınca hafıflermiş, ka- vun ise tersine ağırlaşırmış. Işe bak işe. Tekniğe gel tek- niğe. Yani bunun kursunu açsalar millet kapıda kuyruk olur. Karpuz kabak duru- munda çok su çekermiş, ol- gunlaştıkça suyu azahr, mey- vesi yoğunlaşınnış. bu da kütür kütür karpuz demek- miş. Oysa kavun başlarda meyvesi ham ve sert iken ha- fif olurmuş. su tutup da ol- gunlaşınca ağırlaşırmış. İyi, bunu öğrendik. Tek elimize oturtuyoruz, tartıyoruz. İyi de kelek kavunun ağırhğını bılmeden olmuşunu nasıl tar- tacaksın. Karpuzcu buna 'el karan' diyor. Adama "Yahu, biz akhmızla karar veremi- yoruz, elimizk nasıl verece- ğiz?" diyemıyorum. Öyle an- lamış gibi kafa sallayıp ba- kıyorum. Karpuzcu da eline sınıfta kalmış öğrenci geçmiş azimli öğretmen gibi soruyor. "Anlaşıldı di mi bevim?" Bir şey anladığım yok ama kafa dedik. bu kez kavunlara ham- le ettik. Niyetimiz karpuzda uğradığımız hezimeti arka- mızda bırakıp bu kez zaferle eve gitmek. Kavunu kaldınp okkalamaya başladık ki kar- puzcu durdurdu: "Bevim, ne yapıyorsun? Kavun öyle se- çihnez" dedi. Gene madara olduğumuzu anlayarak dur- duk, sakince bir sesle "Peki, nasıl seçiMr?" diye inildedik. Kavunu tek elle tartacaksın... K arpuzcu böyle buyurdu. Kavunu tek eline alıp sallayıp geçiştiriyorum. 'Ka- vun agır olacak'. Unutma- yın dostlar, kavun seçerken ağınnı arayacaksın. .\ına ye- terli değilmiş. Dlbinl koklayacaksın... O ündi asıl teste geliyoruz, i 3 en önemlisi de kavunu Raldınp dibini koklamakmış. Karpuzcu bunu söylerken çocukluğumda duyduğum sözü anımsadım: "Kavunde- P ki kıçını koklavıp seçesin" derlerdi. Birinden kazık ye- dikleri zaman söyledikleri bu söz birden aklırna geli- verdi. Çocuk aklıyla "Acaba insanlann da orası koklansa nasıl olduklan anlaşıhr mı?" gibi acayip bir düşünce ak- lıma gelirdı. Ama kavun se- çerken dibini koklamak çok önemliymiş. Olgun kavun öyle mis gibi kokarmış, ke- lek ise kokusu olmazmış. Bu iş bana hep ters geldi, onca yığının içinde kavunu çevi- rip de burnuma dayayıp kok- lamayı bir türlü becereme- dim. Adama da "Şunu bir koklasana" demek tuhafka- çacak. "Ne var bevim nezk misin?" diyecek. Biz bu ka- vun işini de yüzümüze gözü- müze bulaştırdık, gene seç- meyi bilemedik. Benim asıl şaştığım, onca karpuzun içinde kabaklan, bunca kavunun içinde kelek- leri nasıl bulup da seçtiğim? Daha kavun karpuz seçme- yi bilemezken önümüzdeki seçimde ne yapacağım? Şim- diden kara kara düşünüyo- rum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle