19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 9 TEMMUZ 2002 SALI O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R [email protected] EVET/R4YIR OKTAY AKBAL Bize, Binlercc Yasak mı? Nezaman yazılaraaraversem,dostokurlar "Ba/lezamaunda dınlence oiur mu?" dıye çıkı- şırla-' Boyle zaman' Yazı yaşantım boyunca 'boyezaman'larhıçeksıkol madı Toplumdahep karnaşa, pol ftıkada guvensızlık, hep korku, en- dışe. Baktım bu kez okurlaraa ses yok1 Ben de, bır- kaçgunbaşımıdınleyeym dedım GıttımBod- rum'un Bıtez'ıne Dostar vardı, sevenler var- dı l/ı de etrnışım' GerçıGokova da başka gu- zel, Bıtez de. Mucap a Filiz Ofluoğlu, Zeki ıle Yurdagül Koylü Dr Rana ıle eşı Nejat Be- şe, Dykucu L_eyla Erbıl JZ tın yıllarımın arkada- şı llhan BerK... D nlence, t e k başınayaşanmaz Dostlar, dost- luklar olacak. llhan Selçuk "Tolstoygıbı" kent- ten uzakta yaşadığımı ^ardı Yıne de çevrede ınsanlar, ınsanlar gerekıyor Tek başına, hele sevdığı eşı, dostları olmadan yaşamın anlamı- nı duymak olası mı/> Boyle yazı lara alışıksınızdır' Gıderler guzellık- lerı gorur anlatırlar Ben ne>reye gıtsem kendımı de duşuncelerımı de ozl&mlenmı de taşıdığım ıçın ha orda, ha burda ha Istanbul'da, ha Bı- tez'de ya d a başka yerde olmak fark etmıyor1 Şaka mı' Altmış yılı aşmış, beş daktılolu bır ya- zar başka nasıl olabılır'? Donuşte, t>ızı Bodrum dan Gokova'ya getır- dı Bıtez'ın Toloman dınlence yennın sahıbı Ze- kı Koylu H»ç gormedığım guzellıkler, dostluk- lar ıçınde once Ören'e geldiık Geçen yıl ören'de Melih Cevdet Andayın heykelı, kendı adını taşıyan bırparkayerleştırılmıştı Gıdıp açılışta Naıl Çakırhan'labırlıktebulunacaktık, aksılık- ler onlemıştı Bu kez, sevgılı şaın olanca canlı- lığıyla karşımızda bulduk. Ören Beledıye Baş- kanı Kâzım Turan'ın deOerbılırlığını ozelhkle belırtmek gerek Burası da, Bıtez gıbı, Akbuk gıbı bır yeryuzu cennetı Yurdumuzun neresı değıl kı 1 Hep, CHP'lıteri, Hepsı \\ Uarın partılılen, gonul- lulerı' Koklen Atatürkdevnmıne dayanan kos- koca bır partı bu 1 Nıye, caha çok genışlemek- ten, buyumekten, tum a'e'/nmcılen kucaklamak- tan kaçınır CHP'nın şımiıkı yonetıcılerP Oy- sa, yurdun her koşe bucağında yıllann yorgun ama ınançlı partılılen var. Işte, bırdağ koyu, Etnr. Asmalı kahvede kâ- ğıt oynayan uç beş kışı muhtar Hüseyin To- pan Kırk yıllık CHP'lı Kım gelse başa, kım gıtse, değışmez bu sağlarn ınsanlar Topan'la konuştuk, dınledık yaşamında CHP'nın nasıl dennden yer aldığını Sonra Ören'de de tanı- dık, Bıtez'de de tanıdık CHP'nın gonullu yan- daşlannı, b u partıye gosterdıklen sevgıyı bağ- lılığı Bılmem Ankara'caki kadro bu gerçegı gorebılıyor mu'? On gun yazmamak, talemın o ışleyışını onlu- yor Yazıdan bırkaç gun lopmak, unutturuyor na- sıl yazı yazılacağını? Heo boyle olur, sonra ge- çer gıder Bır kez yazma tutkusjna kaptırmışsan, artık kurtaramazsın kendı nı Dunyanın, ulkenın acıan, umutlan, umutsuz- lukları kat kat artarken =en kalk bır dınlencenın öykusunu yaz 1 Yaşam.k, çalışmak, dıdınmek, hem kendıne hem toplınna bır şeyler duyurma- ya çalışmak Olabıldıönce 1 MEB ve Tarih Eâitimi... PENCERE PPOf. Dr. ERDBUB* YURTCAN Ceza "Vargılaması Hukuku 8. Baskı çıktı Adınız Geçiyor Kendinizi tüm medyada iakip etmek, adınızn geçtiği *• tüm rnateryalleri araştırmac, edinmek, rapclamak istiyomınuz!... 6 4 9 2 ulusa.1 Î yerel basin organı, 3 6 televızyon lcaılı, 1 4 radyo ıstasyonu 24 saat elektr-o < ortamda satır satır sanıye sanıye s--n ıçın takıp edılıyor, derlenıp» s"S uıaştırılıyor Prof. Dr. Salih OZBARAJN T oplumsal Tarıh dergı- sının değışık bıçım- lendınlmış bır ozel (100 ) sayısı ıle yenı- den gundeme gırdı ta- nh eğıtımı sorunlan, Mıllı Eğıtıra Bakanı Metin Bostancıoğlu nun aynı dergının 101 sayısında bu so- runlara ılışkın açıklamalanyla ve başka ırdelemelerle bırlıkte^l) Her şeyden once, Sayın Bostan- cıoğlu'nun soyleşıde sorulan so- rulara verdığı yanıtlar, tanh eğı- tımınden sorumlu bır kurumun en tepedekı yetkıhsınden yansı- ması çok onemlıydı benım ıçın, yıllar yılı Mıllı Eğıtım Bakanlı- ğı obur butun derslerde olduğu uzere, tanh derslennı Talım \e Terbıye Kurulu aracıhğıyla ku- manda edegelmıştı \ e bu durum gunumuzde de surmekte Sayın Bakan sanınm, oncekı uygula- malardan oturu bınkegelen olum- suzluklardan sıynlmak ıstercesı- ne onumuzdekı yıllar ıçın dahaiyi bir tanh eğitimi \ aadınde bulun- muş, guzel bır tablo ortaya koy- maya çahşmış soyleşısınde UNESCO, BM \e A\Tupa Kon- seyıyetkılılennce "'tarihinbanş- çıl amaçlarla kullanılınası" \e "saldırgan millhetçılik. yabancı düşmanhğı Ne hoşgorusuzîuk'" ba- tağından kurtanlması yonunde dıle getınlen kımı ılkelen yınele- yerek sonınun can damanna do- kunmuştur Yenı bır tanh anlayı- şuıın unınu olarak ortaya çıkan- lan da vurgulamıştır "Çağdaş oğretun \ ontem \e tekniklerinin kullanılması; teknolojininyaygın- laşünlması; beceri, tututn ve de- ğer kazanımını hedefieyen oğretim programlannın hazırlanmasr Boylece, "insan haklanna ve te- melozgürtükleresaygıh.ulusalve uhıslararası sorunlara duyarfa ve bunlara banşçıl çozutnkr urete- bilen. ulusal ve uluslararası siste- min aktif bir uyesi olan. sorgula- \un, düşunen, deşören, \orumla- van, gelecekle geçmiş arasında bağlantı kurabilen, yaşama dö- nuk bir yapıda" oğrencı yetıştır- me hedeflendığı belırtıbnıştır Mıllı Eğıtım Bakanı'nın dılek- len ve beklentılen, doğal olarak sevuıdıncıdır, eğıtımı çok hassas olan boyle bır ders ıçın umutlan- dıncıdır, unlu tanhçı Eric Hobs- bawm ın atom bombası kadar teh- lıkelı olabıleceğını vurguladığı boyle bır oğretim dalı adına dık- katçekıcıdır Ancak,kendısınıte- mellendırdığı ve 1990'h yıllarda MEB'de geçınlen bu on yıllık do- nem, boyle bır beklentıyı esenlı- ğeçıkaracaknıtelıktedeğıldır En son aşamada ogretmenle baş ba- şa kalan \ e oğretmenın uyguladı- ğı yontemın yetersızlüdennden kaynaklanan yanlannın da bulun- duğunu -ogretmen yetıştırmede YOK'un ustlendığı sorumlulugu pek beceretnemış olmasını- hıç unutmamakla bırlıkte tanh eğı- tımındekı temel sorunun MEB'ın kalıplaşmış mufredatının, yakla- şımlannın ve ders kıtaplannın dı- şına çıkarabılecek sıstemı getıre- memesınden ve gerekh kurulla- n, bılen, ureten ve uygulayan uz- man, ogretmen ve sanayı dallan ıle donatamamış olmasından kay- naklandığını belırtmelıyım 199O'lı yıllardakı olumlu su- reç, aslında MEB dışuıda gelışen bır sureçtır ve Tanh Vakfı'mn Iz- mır Buca Eğıtım Fakultesı, Boğa- açı Unıversıtesı, belırlı lıseler v e kımı Alman vakıf ve enstıtule- nyle yaptığı ışbırhgı sonucu or- taya koyduğu çalışmalan ıçenr Ozelhkle Orhan SiHer, llhan Te- keli, Orhan Koloğiu. Necdet Sa- kaoğlu, ZaferToprak, HaHI Berk- tay, Herkıil Millas, Buşra Ersan- h ve aralannda benım de bulun- dugum başka akademısyen ve eğı- tıcılenn 9O'lı yıllarda tanh eğıtı- mıne ıhşkın yansıtmak ıstedıkle- n eleştınler ve arayışlar surecıdır 2-3 Aralık 2000 gunlennde MEB yetkılıleruun bıraz daha bılınçh olarak katıldıklan Tanh Vakfi- MEB-ODTU buluşması, orada sunulan bıldınlenn ve tartışma- lann yayımlandığı bır aşamayla ve Toplumsal Tanh dergısımn 100 sayısında Muüu Öztürkve Mus- tafa Yolaç'ın gerçekleşurdıklen "Tarihi Silahsızlandırmak" ko- nulu ozel bır dosyadakı tartışma- larla gunumuze kadar süregel- mıştır Şu gunlerde MEB'de Sa- yın Bostancıoğlu'nun sozunu et- tığı v e tlber Ortayü başkanlığın- dab "A\Tupa Konseji Tarih Eği- timi Ozelthtısas Komiswnu"nun MEB'de tanh oğretımıne yonelık (Ortayh'nın konsey ıçın tanh bıl- medıklennden umutsuzluk ıfa- desıne karşın), çalışmalann ola- bıleceğım, sorunlann ustune da- ha bır cıddıyetle eğıknış olabıle- ceklenru, en azından temennı ede- rek duşunmekle bırlıkte, OD- TU'dekı bu toplantı tartışmala- nndan (2) ve Nısan 2002'de an- dığım dergıde dıle getınlenler- den hareketle bazı noktalara de- ğıneceğım, bır bakıma sorunu de- şeceğım, daha da guncelleştırece- ğım Her şeyden once, yukanda soz- lennı v e bılıncını yansıtmay a ça- lıştığım Mıllı Eğıtım Bakanı'nın tanh eğıtımınde yapılmasını ıste- dığı değışıklıkler ıle 1990Tı yıl- larda MEB'ın gerekh oldugu hal- de yapamadıklannı (yapmadık- lannı) kesınlıkle bırbınnden ayır- mak lazımdır Dışandan gorundu- ğu kadanyla, bazı ders kıtapla- nnda yuze> sel değışıklıklere gı- dılmış. bundan da önce yenı ders programları ortaya konmuş ama"tarih eğitimi alaıunda orta- ya çıkan yeni anlayiş, değişme ve getişmeler doğrumısunda" başa- nsız kalınmış, getırtıldığı soyle- nen"çeşitiiülkelermtarihderski- taplan ve oğretim programlan" anlaşılan ıyı ıncelenmemış, bun- lan benımseyıp Turkıye ıçın ge- rekenlen yapabılecek kadrolar oluşturulamamış, ışın en acıkhsı da yıllardır uyarageldığımız 20 yüzyıl Turkıye ve dunya tanhı oğrencıye -hâlâ- eskı çağlardan da uzakbırakılmıştır Hıçdeyahuz- ca "biçimselve aynntrya>öneflk" olarak eleştırmıyorum, uzman- lıklan gerektıren ve tanh oğretı- mının ruhunu, yaş gruplanna go- re duzenlenmesını bılen, ılk ve ortöğretım kurumlannda dene- yunh, oğrencmın beklentısım ve becensuu kestırebılen gerçek uy- gulayıcılann bu ışı teslım ahna- lan gerektığıne ınanıyorum Unı- versıter anlamda alanın profes- yonel bılgın ve eğıtıcılennın yok denecek kadar az bulunduğu bır ortamda yaşadığımızın bılıncm- de olmakla bırlıkte, (akademık tanhçılığın onenlenrun yararlan- ru da unutmayarak) 1990'lı yıllar- da tanh ders kıtaplannı, kendı alanlannda bıle populer ve yay- gın tanhçılık omeklen veremeyen ve arkalannda tanh eğıhmıne yo- nelık çalışmalan bulunmayan ama çorbada tuzlan bulundumlmak ıstenen tanh profesorlennın acıl yardımyontemlenyle yazılması- nınpedagojık sıkıntısı günumuz- de surmektedır Onca uyanlar- dan sonra bazı "fabiş" yanlışlık- lann duzeltılmış ve bıraz daha profesyonelce bılgı eklenmış ol- ması çok doğaldır, ancak tanh eğıtımının gerektırdığı davTanış, yontem ve bılgılen yetennce su- namamıştır Sıher ve Tekelı'nın ODTU top- lantısında sunduklan yenıden ya- pılanmaya donuk onenlen tartı- şılırken ozelhkle tanhın ılkoğre- tım ve hselerdekı gerçek uygula- yıcısı oğretmenlenn katkılann- dan açıkça ortaya çıkmıştırkı oğ- rencüertariheflgiduvTiv'orlarama mevcut uygulamalardan otürü hevcslerikursaldannda kahvtır, so- runun temeBnde ogretmen ve >e- rel inisryatif eksiklikleri yatıyor; uzun vadede, bu yolda gelişme sağlanması kaçuulmaz gorûnu- vor. Tum oğrencılenn gereksuıı- mını karşılayabüecek bır prog- ram ortaya konamayacağma go- re, program gelıştırmelennın kı- mı aynntılannın okul duzeyıne ındırgenmesı gerekıyor Ellenn- de olanaklar bulunan ve konuya daha rahat yaklaşabılen kımı ozel okullardakı oğretmenlenn atılım- lan oviilmeye değer gorunuyor, ama onlar merkezı buyraltulann kıskacından. önerdıklen prog- ramlann reddedılmesınden şıkâ- yetçıler Yuzde 98-99 gıbı deva- sa bır oran tutan dev let okulla- nnda bır kıtaba bağımlılık v e ez- bercılık surup gelıyor Tanh Vakfı'nın çabalan sonu- cu gelıştınlen onenler, oğretmen- lenn deneyımlennden kaynakla- nan beklenhler ustune soylene- bılecek çok şey olabıhr Butun bunlar tanhı genışletebılır, evTen- sel olçulere yaklaştırabılır An- cak MEB elınde bulundurduğu yetkılen paylaştırabıhne yolun- da da onemlı adımlar atmalıdır Ankara'da hazırlanabılecek ders programlan, demokratık seçımler- le ıktıdara geknış bır partının ya da koalısyonun goruşlenm yan- sıtsa da çok genel konulan, ılke- len kapsamanın otesıne gıtme- mek, oğretmenınve oğrencının se- çırmne bırakılması gereken ay- nntılarakanşmamahdır Ote yan- dan, yazılması ve duzenlenme- sıyle çekıcı olabılecek bır kıtap- çığın yaranna ınanmakla bırlık- te, boyle bır kıtapçığın yanında çe- şıtlı yazılı v e gorsel malzemenın, çevre mcelemelennın katkılany- la gerçekleştınlebılecek bır atol- ye ortamının çok daha ıyı sonuç verebıleceğını duşunuyorum Mıl- lı Eğıtım Bakanı'nın ıyı nıyetı, dılenm tanhı, sev ılen bır ders ol- ma yolunda yureklendınr 1 "Mıllı Eğıtım Bakanı Metın Bostancıoğlu ıle Soyleşı Tanh eğıtımı çalışmalan ve uluslara- rası y ukumlukler', Toplumsal Tanh, sayı 101, Ma- yıs 2002, ss 24-26 2 Tanh Öğretımının Yenıden Yapılandırılması Âtohe 1 Ta- nh Vakfi, Istanbul 2000 Nasreddin Hoca ve Aziz Nesin . MllStafa D U M A N lçHastalMan Uzmam iraştırmacı \azar PRESS " M e c t ^ a k ı Gözunuz' w w w a ı a . s p r e s s c o m ET rhan Csddes Otopark Çıfct-tv^o t D k ıtaş 8G700 Beyktaytstanbul 0 212 227 9 3 2 bx Fans 0 212 258 93 34 D unyaca tanınmış fikra kahramanımız,fikratı- pımız NasreddinHoca, gene dunyaca tanınmış gulmece yazanmız AzizNesin ta- rafindan nasıl goruluyor, nasıl an- laşılıyor, nasıl anlatılıyor ve nasıl yorumlanıyor'' Bu konuda, elı- mızde bırçok belge ve bılgı var- dır Bız bu yazımızda sadece bu konuya gınş olabılecek bazı bıl- gıler v ereceğız Azız Nesın, Nasreddin Hoca konusundabırçokyazılar yazmış, konuşmalar yapmıştır Özellıkle 1959yıluıdakatıldığıılkNasred- dın Hoca Şenlığı'nden ıtıbaren bu şenlıklerde en çok yer alan sa- natçı olmuştur Azız "Nesm, 21 Hazıran 1959 tanhınde, Akşe- hır'dekı Nasreddin Hoca Turbe- sı'nı zıyaret etmış ve oradakı anı deftenneşunlanyazrruştır "Pirim, üstadım Nasrettin Hoca'nm tür- besini zhuret edince olumü degU v-aşamavı duşundum. Yediyüz el- ti yildır yaşay^an Hoca, bize yaşa- ma sevinci verivor. Ben degetene- ğe uyup buyük ustarruza sesleni- yorum: Hocam,moDalanmaL,evi- mize geL Yurdumuzdirtikdüzen- fikiçindeolsun." AzızNesın, kaüldıgı ılkNaa^d- dın Hoca ŞeıüığYnı Akşamgaze- tesınde, 25-27 Hazıran 1959 tanh- lennde yazdığı, "DünyayıGüldü- ren Tûrk" başlıklı yazılannda an- latmıştır Bu yazılannda Azız Ne- sm, Nasreddin Hoca'nın turbesı- m zıyaretındekı duygulannı şoy- le dıle getırmıştır "Hoca'nın tur- besine gittik. Kasaba mezarhğı- nın ortasında. Her mezarhkta in- sanmiçinebir ezMk,uzgunhıkço- ker değil mi? Burada tersine, in- sanın içi açıhyor. Hoca'nın kabri- rugormekkyuzugükryor.Buiçaç»- cıhğa dayanamadım,birazcıkağ- ladmtAma uzulerekdep, sevine- rek, sevincti gozyaşL." 1960 yılında, 27 Mayıs Devn- mı'nın ardından, Nasreddin Ho- ca Şenhklen yapılamamıştir Er- tesı yıl ıse Azız Nesın, tstanbul- Bahnumcu Cezaevı'nde turuklu bulunduğu ıçın Nasreddin Hoca Şenlıklen'nekatılamamıştır Ne- sın, 1962 yılında tekrar Nasred- duı Hoca Şenlıklen'ne katılmış, ızlenımlennı ve Nasreddm Hoca uzenne gonaşlennı, 28 Hazıran - 5 Temmuz 1962 tanhlen arasm- da, "Hoca'nın Huzurunda" baş- lıklı yazılan ıle Vatan gazetesın- de anlatmıştır Azız Nesın'ınNas- reddın Hoca konulu onemlı bır çalışması olan bu yazılarda, Ho- ca'nın tanhsel kışılığmden top- lumsal bşıhğıne kadar, bırçok ko- nuda bılgıler ve goruşler bulmak- tayız 1 Temmuz 1962 tanhlı Va- tan gazetesındekı yazısının bırye- nndeAzız Nesın şoyleder "On- ce şunu bümeliyiz ki, biz Nasret- tin Hoca deyince ne anlıvoruz? Birtakunfikralanbizekadarulaş- nuş olan kişiyi değil mi? Nasretûn Hoca bunlan yazılı olarak bırak- madığmagore, ustetikbu nkralar tarih süreci içinde durmadan ya- ratdnuş olduğunagöre, öyle>'sebiz han^ Hoca'yı aramaktâyız?" AzızNesın, Vatangazetesınde- kı yazılannda, yukandakı soru- nun yanıtını arar ve Nasreddin Hoca'nın bütun Turkhalkını tem- sıl etöğını, onun tanhsel kışıhğı- nın değıl, toplumsal kışılığının onemlı olduğunu vurgular Ona gore Hoca, halkın kendısıdır Bu nedenle ona bağlananfikralartek- rar tekrar anlatılır Ama bıktır- maz NasreddinHoca fikralannın ozelhğı bsa, kuru olmalan ama sı- kıcı olmamalandır Nasreddin Ho- ca, fikralanyla bize bır dunya go- ruşu bırakmıştır Bu dunya goru- şune uygun fikralarla onun fıkra- lan beslenır, durmadan artar Azız Nesın Istanbul'da yayımlanmak- ta olan Zübükadh rrüzah gazete- sının 18 Hazıran 1962 tanhlı 20 sayısını "PsasreddinHocaÖzd Sa- yıa'' olarak duzenlemışnr Bu ozel sayı. Turkıye'de yayımlanan ılk Nasreddin Hocagazete ozel sayı- sıdır Gazetenm ılk sayfasında, tum sayfayı kaplayan bır Nasred- dın Hoca resmı, yazılann uzenne çızılmıştır Gazetede "AJV." ımza- sı ıle ve ımzasız yazılanyla yıne Azız Nesın karşımızdadır Zûbük gazetesı, bır de "Altın Hoca" ad- lı rruzah hıkâyesı yanşması du- zenlemıştır Azız Nesm, 1969-1970 yılla- nnda yayımlanan Gunaydın Us- tura adlı haftalık rruzah ekınde deNasrettın Hoca konusunu ışle- meyı surdurmuştur Bu mızah ekınde "Nasreddin Hoca Karika- tür ve Fikra Yanşmalan" duzen- lenmıştır Azız Nesın bu gazete- de, özellıkle yurtdışında yayımla- nan Nasreddin Hoca kıtaplannı okuyucularatanıtmışür Günaydm Ustura]nın30 sayısı "Nasreddin Hoca Özel Sajısı''dır Bu sayıda Azız Nesın, "A.N." ımzası ıle "DünyayıGiıldürüpDüşündüren Türk: Nasreddin Hoca" başlıklı yazısuıı yayımlamıştır Azız Nesm, 1973 yılında ya- yımladığı CumhuriyetDonemin- de Türk Mizahı adlı antolojısıne yazdığı onemlı gınş bölümunde, NasreddinHoca'nınbazı fikrala- nnın acı acı guldurerek duşundu- ren tt kara mizah" turunun en ıyı orneklen olduğunu belırtır Azız Nesın, 1991 yıhnda, Adam Yayınlan tarafindan yayımlanan Nasrettin Hoca Güfötleri adlı kı- tabmda, Hoca'mn, atasozu, de- yım ve ozsoz olarak anlatılan fik- ralanndan 69 tanesını derlemış ve yenıdenyazmıştır Nesın, "Gu- lüt" sozcuğunu Divanü Lügat-it Tûrk'ten almış ve "fikra" karşı- lığı olarak kullanmıştır Azız Nesın tarafindan derlenıp yenıden yazılan 92Nasreddin Ho- ca fikrası, 1988 yılında, The Ta- les ofNasrettinHocaadıyla, Ingı- lızce olarak, Dost Yayınlan tara- findan yayımlanmıştır Bu kıta- bınJaponcaçevınsı 1988 yılında, Histoire de Nasreddin Hodja adlı Fransızca çevınsı 1990 yılında, Geschichten Um Nasrettin Hoca adlı Almanca çevınsı de, 1991 yı- hnda, aynıyayınevınce yayımlan- mıştır Azız Nesın, Mim Uykusuz'un, ılk baskısı 1959 yılında yapılan, Nasreddin Hoca adlı çızgı-hıkâye albumune yazdığı onsozde şoyle der "Tek başlanna,bütunbir ulu- su, hem tarih bo>Ti yaşadığı sure- ce temsil eden Idşiler vardır. Sha- kesoeare dediğimizzaman butun bir Ingiltere anlaşılır. Molıere de- mek, butun bir Fransa demektir. Goethe bir başına Ahnanya'dır. Dante,ttalyayırl\ervüzunde\-üz- yülar boyu Türldye'yi, Turkleri bir başına tanıtan. anlatan. Turk ruhunun,zekâsnmdç3iğiniyapan da Nasreddin Hoca'dff." AzızNesın, KemalOzer'ın Nas- reddin Hoca adlı kıtabına yazdı- ğı onsozde "Hem doğumundan önce, hem doğumundan sonra,ya- şannş olan insan Nasreddin Ho- ca'dır, diyerek, Nasreddin Ho- ca'nm, kendisinden once ve ken- disinden sonra yaşayan kişilerie karşüaşügınkralaruun,onun,za- manı aşanbir kişttikolarak, Turk halkmınkendisinitemsflettiğinian- latnuşür. Gerçekten, Nasreddin Hoca,bazı nkralarmda, daha do- ğumundanöncekiolaviarakanşn*. Baa nkralarmdaise,o,yaşadığıza- mamn sonrasına taşar. Hatta ba- zıfikralanndagunümüze geür." Turkleruı ıkıbuyuk evladından Nasreddm Hoca, tanhsel bır kışı olarak yedı yuzyıl once ohnuştur Hoca'nın turbesınde ağlayan Azız Nesın'ı de 5 Temmuz 1995 tan- hınde yıtırmıştık Ama onlar ol- duler dıyebılır mıyız'' Onlar her gunbızımleyaşıyorlar "Damdan duşenhaldenbilir", "Dostiarahş- verişte gorsun" dedıkçe Nasred- dm Hoca, "Bu tam AzizNesin'lik" dedıkçe de Azız Nesın aramızda değıl mı r> Not: Azız Nesm, Hoca'nın adı- nı Mım Uykusuz'un kıtabında "Nasreddin'', dığerkıtap ve yazı- larda "Nasrettin" olarak yazmış- tur Bız "Nasreddin" adını kullan- dık Ahntılarda ıse ozgun metne bağh kaldık Ham Ervahlarm Dünyası... Guneydoğu Afrıka'da 11 mılyon nufuslu, Yuna- nıstan'dan buyuk, bır ulke var Malavıi Dun Cumhurıyet ın bınncı sayfasının manşetın- de Malavı'ye ılışkın bır haber vardı, (otekı gazete- lerde bu tur habere onem venlmez) Ingiltere Par- lamentosunda Malevı konuşulmuş . Neden'' Livıngston nedenıyle Lıvıngston, Malevı golunu 186O'lı yıllann başında keşfeden Iskoçyalıdır, Afnka'nın o bolgesı Ingılız somurgesıydı, Malevı 1964'te bağımsızhğını ka- zandıktan sonra da bır turlu ıflah olamadı Pekı, ulkenın bugun ne derdı var kı Ingılız Parla- mentosunda konuşuluyor^ • Malevı'nın derdı IMF ımış1 Bızım gıbı IMF Başkanı Hoerst Köhler demış kı "- Malevı'nın bugun açlığa suruklenmesının so- rumlusu Dünya Bankası ve Avrupa Bırlığı'dır, 8u- nun hesabı on/ardan soru/ma/ıd/r IMFde yetenn- ce dıkkath davranmadığı ıçın operasyonun bırka- nadıdır" Dış borcunu odemesı ıçın Malevı'ye mısır stok- larını satması yolunda baskı yapılmış mazlum ul- ke baskıya dayanamamış, soylenenı yapmtş, ama, yenı mevsımde hasat kotu olduğundan, mısır sto- ku da elden çıktığından ulkede açlık başlamış 7 mılyon kışı açlıktan oleyazmış Dunya Bankası, IMF, AB ve benzerlerı sık sık boyle haltlar edıyorlar, ama, bız yıne de AB'ye gır- mek ıçın elımızden gelenı yapalım AB'nın oncelıklı koşulları ne? ölum cezasını hemen kaldıralım, Anadolu'da ya- şayan Kurt, ozgun kulturunu ışlemek yolunda tum demokratık olanaklara kavuşmalıdır, Kıbns'ta ıkı hal- kın barış ıçınde bırlıkte yaşayabılecegı ortam ya- ratılmalıdır Iyı de AB'lı patronlar bu uç konuyu neden once- lıklı koşul olarakgundemın başına koyuyortar'? Hem Turkıye bu ışlen yapsa bıle AB'ye gırmesı ıçın "mu- zakere" yolunun açılıp açılmayacağı bellı değıl "Muzakere" yolu açılsa bıle bızı AB'ye alıp alma- yacaklan soru ışaretı Ustelık açılsa bıle "muzakere" surecı en azından 2010 yılına değın uzatılıyor Olsun' Bız yıne gereklı uç koşulu yenne getırelım de gu- nah bızden gıtsın • Ancak Insanın zoruna ve gucune gıden nedır, bılır mı- sınız bırtakım "ham ervah" dıyor kı - AB trenı kaçarsa Turkıye Cumhunyetı yaşaya- maz, çoker, yıkılır, yok olur Tanh cehaletı 1 Sozlukte 'karşın' dıye kavram var, eskı deyışle karşılığı 'rağmen 'dır Turkıye Cumhunyetı'nı 'Avrupa' kurmadı, Turkı- ye Cumhunyetı 'Avrupa'ya 'rağmen' (karşın) ku- ruldu, bu tanhsel gerçeğı dunya âlem bılır Avrupa Anadolu'yu paylaşmak ıstemıştı, Sevr'dır bunun adı, harıtası da var' Dun Anadolu'da yaşayan 11 mılyon Turk, Avru- pa'nın ıradesıne karşı çıkıp Cumhunyet Devletı'nı kuruyor da bugun 70 mılyonluk Turkıye Cumhurı- yetı AB'ye uye olmazsa yıkılıp yok mu olacak? www.ogzala.com günübirlik yüriıyüşler ıçin arayınız Tel: 0.212. 293 91 95 - 252 30 39 D.KARADENIZ YAYLALARI TRANS KAÇKAR Kaçkar Dağı Geçişi Temmuz-Eylül dönemı her hafta kesîn hareket AĞRI DAĞI 13-21 Temrnuz2002 TEŞEKKUR Geçırmış olduğum beyın rahatsızlığı nedenıyle kaldırıldığım "International Hospital"da, bana ilk mudahaleyı yapıp sağlığıma kavuşturan değerli Opr. Dr. Cengiz Aslan'a, Opr. Dr. Bahattin Uçar'a Yoğun Bakım Unitesi Başkanı Prof. Dr. Lütfi Telci'ye, yoğun bakım unitesınin değerli doktoriarından Uzman Dr. Okay Öztürk'e, yoğun bakım unitesinin doktor ve hemşırelerine, 4. kat doktor ve hemşirelerine; hastalığım sırasında benı yalnız bırakmayan değerli dostlarıma ve Cumhuriyet gazetesi mensuplarına teşekkurü borç bılirım. HÜSEYİN GÜRER Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın yayınladığı gunluk Ulke sorunlanna ıhşkın raporianyla araştırmalanyla, koşe yazılanyla, tarafsız haberlenyle sıvıl toplumlann gazetesı Duzenlı okumak ıçın abone olun Tel: 0.212.51108 75
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle