19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5AYM CUMHURİYET 13 TEMMUZ 2002 CUMARTESİ 2 OLAYLARVE GORUŞLER olay.gorusfa cumhuriyet.com.tr AÇI MT3TTAZ SOYSAL Kural ve Çizgi POLİTİKANIN temel kurallarından biri son günlerde bir kezdar»a doğrulanmış oldu. Ku- ral şu: Kim bir kişiyi bir yere getirmekte en et- kili clmuşsa, oradan uzakJaştırmakta da en et- kili olan odur. Cem, şimdi Dokuzlar'ın yapmak istedikle- rıne benzerbiçirnde partiyi ve Meclis'te- ki çalışmasını sağlıklı yapıya kavuşturmak amacı güden bir girişimi önlemekte oynadığı rol karşılığında ödüllendirilmişti. Girişimin önü- nü kesmek ıçın Özkan'ın düşündüğü manev- rayı grup toplantısıncia uzun bir konuşmayla gerçekleştirmiş, ödiil olarak, birkaç ay son- ra, beklemediği bir anda hiç beklemediği bir bakanlığın başına getirilmişti. Bugünlerde Öz- kan, bilınen nedenlerle isyan başlatırken o "Gelmiyorum " diyet>ilir miydi? Kimilerine gö- re, demeyi denemiş, ama bir-iki günlüktered- dütlü, dahadoğrusu hesaplı bekleyişten son- ra, politikanın o kuralı na boyun eğmek zorun- da kalmıştır. Derviş, Atlantik ötelerinden Dünya Banka- sı, IMF ve VVashington kanşımı etkilerle, Os- manlı tarihınde bıle görülmedik yolla hüküme- te sokulmuş, sonuçta pek başanlı olmasa da ısmarlama bir modeli uygulamakta başrolü oy- namıştı. Şimdi, Özkan'ın sürükleyişine kapı- lıp hükümetten ayrılrnak istedi de ayrılabildi mi? Istifa mektubunun yürürlüğe konmayışı veCumhurbaşkanı'nın ricası üzerine yerinde durmak zorunda kalrnış görünüyor. Ama, bel- li ki, yerinde kalışında, Atlantik ötelerinden, "Ple- ase, oturunuz oturduğunuzyerde; model da- ha önemli" diyenler, dolaylı yoldan da olsa et- kili olmuşlardır. Çünkü, getirilişinde "en etkili olanlar" on- lardı; özkan değıl. imdi, böylesine karmakarışık bir isyandan '"sol" ya da "sosyal demokrat" bir "olu- şum"un doğacağını söylemek, büyük yanlış- lık olur. Olayı tetikleyen çevrelere bakarsanız, ora- larda, TÜSİAD ya da İKV gibi çevrelerde, bu kavramlara yakın sayılabilecek kişıler ya da düşünceler var mı? Olayın içindeki kişiler, DSP'de "sol kanat" diye bilinebilecek kişiler mi? Olayın gerekçesi olarak gösterilen etkenler, yani Avrupa Birliği'nin istedikleri. azınlık ya- ratmaya dönük olarak anadilde öğretim ko- şulu ve IMF etiketli istikrar programına des- tek gibi yönleriyle, sol istekler sayabılir mi? kargaşada kabahati yalnız ısyancılara klemek elbet yanlıştır. Başbakan, uzun süre ANAP çizgisine ya- kın kalmak yerine, partinin adındaki sol kav- ramına sadık kalıp bunu sağlıklı bir ulusalcı- lıkla birleştirerek doğru bir çızgi tutturabilsey- di, hem bütün bunlar olmaz, hem de Avrupa Birliği ile daha gerçekçi, dolayısıyla daha ya- pıcı bir tartışma zemini yaratılabilirdi. Nonnandiya Çıkarması ve Çanakkale... Oktay SONMEZ Denizci Y<B, 1 939-1945 yıllaniçin- de süren 2. Dünya Sa- vaşı'nda kırk bir mil- yon insan öldü. 1939 Eylülü'nde Pölonya'yı işgal ederek savaşı başlatan Hit- ler durdurulamasaydı bugün ya- şadığımız bambaşka bir dünya olacak, bir o kadar daha insan yok olup gidecekti. Tüm Alman ulusunu bir işa- reti ile peşine takabilmiş bu ak- lından kesinlikle zoru olan, ta- rih sahnelerinin en unutulma- yacak "kötû adamı"nı insanlı- ğın hem de çok yakın geleceği adına ne pahasına olursa olsun durdurmak gerekiyordu. Savaş denilen korkunç olayın en te- mel gereksinimi petroldü ve Hit- ler önce petrole ulaşmak isti- yordu. Yoksa ünlü panzer birlik- lerinin Rusya'da, Kuzey Afri- ka'da ne işi vardı. Aynntılan bu- ralara sığmaz önemli askeri ope- rasyonlarla, müttefikler 1942 Kasımı'nda Kuzey Afrika (Ope- ration Torch), 1943 Temmu- zu'nda Sicilya (Operation Husky), 1944 Ocak sonlannda Bah Italya'da Anzio'ya asker çı- kardılar. Böylece Hitler'in Güney Av- rupa cephesinin bir oranda müt- tefiklerce denetim altına alın- masına karşın yine de özellikle Kuzey Fransa dahil, tüm Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri, iyi eği- tibniş ve donatılmış Alman or- dularının işgali altındaki büyük kentler, gestaponun acımasız baskısı altındaydı. Polonya'da- ki gettolarda, toplama kampla- nnda yüz binlerce insan akıl al- maz şekillerde yok ediliyordu. Kötü adamı durdurmanın mut- laka bir yolu olmalıydı. Iki yıl boyunca Ingiltere Ada- sı'nın bütün güney kıyılan as- keri eğitim ve manevralar için ya- sak bölge ilan edilmişti. Bazı kentler boşaltılmış, aşın güven- lik ve gizlilik içinde on binler- ce Amerikalı, Ingiliz ve Kana- dalı asker kara, deniz ve hava- da her türlü şartlar için savaşa ha- zırlanıyordu. Lojistik. taktik ba- kımından da bu hazırlıklar çok yönlü, çok yoğun ve geniş kap- samlıydı. ar 6 Haziran 1944 sabahı saat 01.3O'da düşman hatlannın ge- rilerine indirilen paraşütçü bir- liklerinin ardından şafakta on binlerce genç asker Cherbo- uıg/Le Havre arasında yer yer R>- intedeHocgibi dimdik yalıyar- lann da bulunduğu sığ kumsal- lara çıktılar. llk dalga olarak bin- lercesi çıkarma teknelerinden kıyıya doğru bir adım bile ata- madan. silahını bir kez bile kul- lanamadan Alman koruganla- nndan açılan ateş altında hemen oracıkta ölmek için. Kötü adam, bütün o kıyılar boyunca yerin altında köstebek yuvası gibi yaşam yerleri, karar- gâhlan; yerin üstünde ağır top- larla donatılmış, çok özel teknik- lerle inşa edilmiş betonarme ko- ruganlann sıralandığı ve "At- lantik Duvan" admı verdiği bir savunma hattı yaptırmıştı. Ona ve generallerine göre kim gelir- se gelsin bu hattı aşamayacak- n. Gelenlere koruganlardan ölüm yagacak, denizden yapılacak topçu ateşi ya da hava bombar- dımanlan bu duvan delemeye- cekti. Bfiyûk çıkarma... Tarihin bu en büyük askeri operasyonuna 6000'den fazla çeşitli özelliklerde gemi, bin- lerce uçak, havadan indirtne bir- likleri ve planörler katıldı. Ha- rekât, göriilmemiş çapta bir de- niz ve hava desteğinde yapılıyor- du. Çıkarmanın ilk bir saati için- de binlerce genç hayat. o kum- sallarda yok oldu. Ama aynntı- lan buralara sığmasına imkân olmayan o büyük operasyon yi- ne de hedefıne ulaştı. Atlantik Duvan aşıldı. Kuzey Fransa müt- tefiklerin eline geçti. Hitler için bu, sonun başlangıcı oldu. Bunlar olup biterken ben on bir yaşlannda, küçük bir me- mur olan babamın tayinleri coğ- rafyasında Karadeniz'in küçük kasabalannda okul bahçelerin- de top koşturuyordum. Anıla- nmda en çok yer eden şey, sür- mekte olan savaşın neresinden gelip neresine gittiğini bileme- diğimiz tek tük Alman uçakla- rını Karadeniz üzerinde göriin- ce, oyunu bırakıp çok yüksek- lerden homurtularla geçerek göz- den kaybolduklannı izlediğimiz günler olmuştur. 11 Haziran 2002'de, yanı ge- çen ay, Normandiya sahillerin- deydim. Şimdilerde artık trafik yol işaretlerinde o büyük operas- yondakı kod adı ile yerleşmiş Omaha Beach kumsalında yü- rüyordum. Bir mil kadar batıda Norman- diya çıkarmasının belki de topog- rafyası bakrmından en zorlu bö- lümü Pbint de Hoc, denizden en çok yüz metre içerde dimdik bir duvar gibi yükseliyor. Hâlâ sağ- lam kalabilmiş Alman ağır top- Ian ya da makinelileri ile dona- tılmış koruganlann birının üstün- den çe\Teye bakıyordum. 58 yıl geçtıği halde uçaklar- dan yağan bombalann açhğı, te- pesi aşağıya dönük kocaman ko- niler biçimindeki derin çukurlar, öyle olduğu gibi duruyordu. Ama bahar vardı: îlkbahar. Tüm Normandiya'yı işgal etmış fakat bomba çukurlukjarını doldura- mamış, ancak. o cehennemden kalma dev çukurlan ilkbahann koyu kadife yeşiline bürünmüş- tü. Manş Denizi'nin sulan çekiİ- miş, altı saat sonra o ıslak bırak- tığı kumlara doğru yeniden yük- seleceği med zamanını bekli- yordu. Yağmur yüklü kara bulutlan, serince bir rüzgâr güneybatıya doğru sürüklüyor, o kirli yeşil de- nizi öfkeyle karmakanşık ediyor- du. Derken günün geri kalan bö- lümünde savaşla ilgili Bayeux Müzesi'ni görmekten başka bir şey yapmamıza imkân vermeyen iri taneli gür bir yağmur başla- dı ve bütün gece sürdü. Ayru ge- ce Paris'e dönerken bütün işta- hıyla yağan yağmurun hızına zoryetışen ön camdaki silecek- lerin arkasında ve yol boyunca Çanakale'yi, o büyük destanı, oradaki kanş kanş gezdiğim si- perleri. koruganları, askerine "Size ölmevi emrediyorum" di- yerek düşmanın üstüne varan o mucize adamı düşünüyordum. Normandiya kıyılanna on bin- lerce hayatın yok olması paha- sına çıkılmış, Avrupa'nın hari- tası korunmuştu. Bizim kuşak doğmadan, bundan seksen yedi yıl önce de dünyanın en olma- dık yerlerinden topladıklan, Tür- kiye'nin adını bile bilmeyen Avustralyalı, Yeni Zelandalı ço- cuklarla bir başkalan, Çanakka- le'yi zorluyorlardı. Boğazlan ele geçirerek Karadeniz'e çık- mak, Rus Çan 'nı dize getirmek, sonuçta ünlü "ŞarkMeselesi''ni kendi çıkarlanna göre çözmek- ti hesaplan. Normandiya kumsallanna çı- kılmış Atlantik Duvan aşılmış- tı. Ama Çanakkale'de bu olma- mıştı. Çünkü Conk Bayın'nda, SeddüJbahir'de. Anburnu'nda, bugünlerine bakıp dertlendiği- miz, umutsuzluklanmızın gide- rek derinleştiği bu yurdun, bu gi- zemli toprağın, bu ölümsüz ,4na- dolu'nun ınsanlan vardı. Uğur- suz hayaletler gibi denizi kap- lamış düşman gemilerinin dur- mak bilmeyen ateşi altında sa- vaşmasını da ölmesini de bil- miş, karaya çıkanlara adun at- tırmamışlardı. Gelıbolu Yanmadası boyunca Atlantik Duvan örülmemişti ama: orada, o tepelerde, o ya- maçlarda şimdi bile her kazma- yı vuruşta kemikleri gün ışığı- na çıkan 250.000 vatan evladı- nın eri, kanı. kemiği ve yüreğin- den oluşan dağlar gibi bir siper vardı. Aşılamayacaktı. Aşıla- madı. Bunlan, daha sonraki mucize- yi, o Kurtuluş Savaşı'nı yapan- lar, o gencecik subaylar, o Me- metler, o onbaşılar "biz" değil miydik. Seksen iki yıl önce o ilk Mec- lis'i açanlar. düşmanın "geldik- krigibigitmesi''nden sonra Lo- zan'da yenenlerin gururu ile ba- şı dik, onurlu o çetin görüşme- leri yaşayanlar, bu cumhuriyeti kurup devrimleri yapanlar, savaş sonrasının yorgunluğu ve yok- sulluğu içinde kimselere avuç açmadan Osmanh'dan kalma borçlan bile ödeyenler "biz" de- ğil miydik? Bugün düşrüğümüz duruma bakınca bu soru bütün öfkesiyle gezinip duruyor dü- şüncelerimde... Tarih bilinci ve yüreği olan her Türk yurttaşmın aynı duy- gu ve düşüncede olduğunu bi- liyorum. e katılın, puan toplayınp puanlannızı para gibi harcaytn! jAkbank "Ailem" üyeleri topladıklan puanlarla para ödemeden Jyatırım fonu alırlar, ücretsiz sigorta yaptırırlar, Axess Chip Para kazanırlar. Siz de en yakın Akbank şubesine bir an önce gelin, Akbank "Ailem li e katılın. j\kbank "Ailem•• Akbank "Ailem" 444 25 25 AKBANK www.ailem.akbank.com.tr Atatürk'ün Bütün Eserleri... Şule PERİNÇEK Genel Yönetmeni Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Dev- rımimizin büyük önderi Mareşal Gazi Mus- tafa KemalAtatürk'ün yaz- dığı, söylediği. imzaladığı bütün belgelerin bir araya getirildiği Atatürk'ün Bü- tün Eserleri'nin 8. ciJdiçık- tı. Tarih sırasıyla ve yorum- suz olarak yayımlanan bel- gelere. geniş ve titiz bir bel- gelik (arşiv) taramasıyla ulaşılmaktadır. Çekmece- lerde. sandık odalarında, sahaflarda kaybolup gide- cek çok özel \ e değerli bel- geler. fotoğraf \e kitaplar toplaruyor. Metinler ulaşı- labilen ilk kaynaklanndan yeniden çevrihyor. Yayım- lanmış metinlerle karşılaş- tınlıyor, yanlış okuma. tah- rifat. eksik ya> ımlama gi- bi hatalar gideriliyor. 8.cilt23Nisan-7'8Tem- muz 1920 tarihleri arasın- daki belgeleri kapsıyor. Bu cıltte Milli Mücadele'nin kazanılmastndan sonra ku- rulacak Yeni Türkhe'nin ilk oluşumlan: kurumlar ve iç 'dış siyasetin belirlendiği ilk kararlar, kanunlar. be- yannameler. Meclis \e giz- li oturum tutanaklan yer alıyor. Büyük MilletMeclisi, 23 Nısan 1920 saat 13.45'te Meclis Başkanlığı yapan en yaşlı üye Sinop Mebu- su Şerif Bej'ın, Mustafa Kemal'in kaleme akfağı ko- nuşması ile açılıyor. Mec- lis'in ikinci gününde Mus- tafa Kemal. Mütareke'den Meclis'in açılışına kadar siyasal olaylan değerlen- dirdiği tarihsel birkonuşma yapıyor ve Meclis"e hükü- met örgütlenmesı hakkında bir önerge sunuyor. Bu öneri. Halkçılık Iz- lencesı'nin (programının) ilk biçimidir. Büyük Millet Atatürk'ün Bütün Eserleri Meclisi'nin ilk hükümeti 6 Mayıs'ta ilk kararlannı al- maya başlıyor. Istanbul'la haberleşmenin yasaklan- ması. Istanbul Hüküme- ti'nce 16 Mart"tan itibaren yapılmış ve yapılacak ant- laşmalann. sözleşmelerin feshedilmiş sayılması! Bü- yük Millet Meclisi'nde ilk bildirge Islam âlemine çağ- n. 9 Mayıs 1920'de kabul ediliyor ve joırtdışında ve yurtiçinde yayımlanması- na karar veriliyor. Istanbul Hükümeti'nin önemli kad- rolan milli harekete katılı- yor. Eski Harbiye Nazın F^zi(Çakmak) I^şa da An- kara"ya geliyor... Artık bir iç ve dış savaş başlamıştır. Ankara'yı isyanlarla. İngi- liz, Fransız. îtalyan, Yunan ordulanvla kuşatmaya baş- lıyorlar. "Düşman ne kadar vah- şet pe\da ederse yok oluşu da o kadar sürat ve katryet- le vuku bulacakür 1 " dıyen Mustafa Kemal. "Hemmü- dafaa xehem taarruziçinsi- lahımı/ vardır. Ondan son- ra muhtaç olduğumuz si- küılan da düşmanlann clin- den alacağız" sözlerivle ba- ğımsızlığa inancını belirt- miştir. Mustafa Kemal. 26 Nisan 1920'de Lenin"e bir mektup gönderiyor. Bu mektup ay- nı zamanda Türkiye Büviik Millet Meclisi'nin Mosko- va Sovyet Hükümeti'ne bi- nnci öneri yazısı (teklifha- mesi). Iki ülke arasında ku- rulacak sağlam dostluğun ilk adımlan atılıyor. "Bolşevik Rus>ası, Sov- yet Cumhuriyefi ve onlann vasrtalan, kaj naklan \ar \e bizün düşmanımı/ın düş- manıdır." Heyetı lcraiye (Bakanlar Kurulu) kararlan toplu hal- de, Atatürk'ün Bütün Eser- leri'nin 8. cildinde. PENCERE ;ştratejik Çıkan'lar Örtüşüyor mu?.. Bir erken seçimin hamurunu yoğuracak güç odaklarını gelışigüzel nasıl sıralamalı: ABD.. AB.. Büyük sermaye.. Medya... ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü açıklamasını dün gece yaptı: "BizAB üyesi değilız, ancak uzun zamandır ina- nıyoruz ki Türkiye 'nin geleceği Avrupa 'da yatıyor. Türkiye'nin AB ile yapıcı ilişkiler içinde olması, hem ABD, hem AB hem de Türkiye'nin stratejik çıkannadır." Yol haritası güzel... Ancak 'stratejik çıkar' sözcüklerinin altını çiz- mek koşuluyla... Neymiş o 'stratejik çıkar'?.. • Ister ABD. ister AB olsun, Türkiye ile ilişkilerin- de Ortadoğu'ya bakış ağır basıyor... AB'ye (girmek için değil) gıriş müzakerelerine başlamak için bile Türkiye'nin önüne çıkanlan ko- şullarda üç vurgulama yapılıyor: Idam.. Anadil.. Kıbrıs... llk ıki vurgulama Kürt, üçüncüsü Yunan ve Rum sorununun altını çıziyor... Avrupa'nın huyu bu!.. ABDne istiyor?.. Irak'la savaş kapsamında Federal Kürt Devleti'nin kurulmasına destek.. Yoksa ABD Dışişleri Bakanlığı'nın dile getirdiği "stratejik çıkar" bu mu?.. Türkıye'de ulusal duyarlığı olan kesimler, bu ger- çekleri gördüklerinden, doğal bir savunma güdü- lenmesinin dürtüsünde birbirlerıne yaklaşıyorlar... Peki, umarları nedir?.. Yeniden sayalım: ABD.. AB.. Büyük sermaye.. Medya... Bu ittifak dışta ve içte bütünleşti mi, tezgâhı ku- rup seçim sandığında işi bitirir; kulağı kesik politi- kacı nice deneyimie dersini bellemiştir; yelkenini buna göre açar; pusulasını ayarlar... Ya halk?.. Zavallı halk hep aldatıldı; bu kez alın yazısını de- ğiştirebilir mi?., • Alın yazısını değıştirmek kolay değil; koşullara bağ- h... Partiler arasında ulusal birlik dayanışması haya- ta geçırilemeden Türkiye'nin yazgısı değıştirile- mez; seçimden sonra iktidara geçecek politikacı, karşısına çıkacak ilk IMF müfettişi karşısında yel- kenleri suya indirip istenilene boyun eğecektir... İkinci Dünya Savaşı'ndaChurchill seçmenine na- sıl nutuk atmıştı: - Ingılizler. sıze kan ve gözyaşından başka bir şey vaat etmiyorum... Türklere seçimde cennet vaat edecek olanlar, ya- lancıdırlar... Hepimızı zor günler bekliyor; geleceğin kahnnı gülerek goğüslemeye hazırlanalım... IA* KOOP - C'den Duyuru Kooperatifimizin 1. Cumhuriyet Mahalle- si'nde düğün, kutlama, konferans, sergi gibi çok amaçh hizmetler içeren kır kahvemiz 14 Tem- muz 2002 Pazar günü saat 12.00 'de törenle açı- lacak. Kır yemeğini birlikte yiyeceğimiz bu açıhş tö- renine kooperatif ortaklanmız, her iki Cumhu- riyet Mahallesi sakinlerimiz ve dostlanmız da- vetlidirler. KOOP-C Yönetlm Kurulu ENGLISH CENTRE L a n g u a g e S c h o o l Genel Ingıhzce Programlan Şırkeüer is Kurukışlar Içın Ûzet Programlar Iş Ingiızcesi Programlan TwE z L-IELTS-FCE Sınavlanna Hanriık Programlan Çocukiara 02el Hafta Içı Gûndûz Yaz Programlan Bre-bir IngiİEce Eğıtımlen Ev HanrrlannaÛzelProgramlar Öğrencılerımıze Ûcretsiz Aktvıteler Rurarii Ctd No 92 M22S OaMDbty kttnbul T«l: [0212)225 91 72-î<7 09 83-241 20 34
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle