25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
'HAZİRAN2002CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER fl/lesut Yrfmaz, Isianyayolcusu • ANKARA (AA)- Derviet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Türkiye- Avnıpa Birliği ilişkiteri konusunda görüşmelerde bulunmaküzere, 11 Hazıran'da Ispanya'nın başlenti Madrid'e gidecek. Ispanya Başbakanı Jose Maria Aznar ile 12 Haziran 'da göriişecek olan Yılmaz, ayru gün Türlciye'ye dönecek. TSİP'e kapatma davası • ANTCARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Türkiye Sosyalist fşçi Partisi'nin (TSÎP) kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesrnde dava açtı. Kanadoğlu, 7 sayfadan oluşan iddianamesini, dün Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. İddianamede, TSlP'in genel merkezi ile il merkezinin bulunduğu binada 13 Aralık 2000"de yapılan aramada, silahlı örgüt üyelerinın resimleri, döviz ve pankartlann bulunduğu belirtildi. BES'den fş-Kur'a suç duyurusu • ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Büro Emekçileri Sendikası (BES). kurumun yasası bulunmadığı için çalışanlann fazla mesai ücretlerini ödemeyen Türkiye Iş-Kurumu Genel Müdürü Necdet Kenar hakkında suç duyurusunda bulundu. Sendikanın Ankara Cumhuriyet Başsavcıhğı'na yaptığı suç duyurusunda, Kenar'ın anayasada yasaklanan angarya suçunu işledıği savlandı. Durmuş'un • ANKARA (ANKA)- Danıştay 5'inci Dairesi, Sağlık Bakanlığı'nın Tababet Uzmanlık Yönetmeliği değişikliğini ve bu yönetmelik uyannca yapılan tüm işlemleri iptal etti. Bu çerçevede, bakardığm 1999 yılından beri yaptığı profesör, doçent atamalan ile şef ve şefyardımcılığı sınavlanna ilişkin olanlar da dahil, yönetmeliğe bağlı tüm atamalar iptal edildı Daıuştay 15 Mayıs"ta aldığı kararla ilgili, henüz gerekçeli karanııı açıklamazken bakaıuğın 30 gün içinde iptal kırannın gereğini yerinegetirmesi gerekiyor. Bakar_ığın İdari Dava Daireleri'ne temyiz başvirusu yapması ve nihai karar çıkana kadar yürürlîğün durdu-jlmasıru istemesi bekleLyor. Ayzıt Türkeş'e cezmtemi • ANKARA (Cuırturiyet Bürosu) - Eski yUP Genel Başkaı Alparslan Türkft'in yurtdışındaki parasıı kendi hesaponna geçirdikleri ıddias-la kızlan hakknia açılan davada, savcı. tyzıt Türkeş'in "sahtf.ilik" suçundan 6 aya kaiar hapis cezasına mahk-m edilmesini ıstedi \nkara 7. Ağır Ceza '.ahkemesi'nde gÖTiila duruşma ileri bir tarihe frtelendi. Bursaspor Kulübü Başkanı Bilenser'e saldınyla ilgili aranan Zakir Selvi yakalandı Bursa'da'Ye§iV\LBURSA/tSTANBUL (Cum- huriyet) - Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursaspor Kulü- bü Başkanı Erdoğan Bilenser'e yapılan saldınyla ilgili olarak aranan Zakir Sehi Tarabya'da gözaltınaalındı. Polis. "•Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldınm ile geçmişte iş ilişkisi olan Sel- vi'yı Bursa"ya gönderecek. Bursaspor eski yönetimin- deki MHP'li yöneticilere yakın olduğu iddia edilen Zakir Sel- vi, ortağı olduğu belirtilen Mahmut Bulut adına kulübe ait Fevzi Çakmak Katlı Oto- • Istanbul Tarabya'da gözaltma alman Zakir Selvi, Susurluk sürecinde 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldınm'ın sağ kolu olarak tanmdı. Polis. Selvi'yi parkı'nı 45 yıllığına ayda 166 milyon liradan kiraladı. Kulü- bün yeni yönetimi ise kiralama- nın hukuk dışı olduğunu belir- terek belediyeye başvurunca otopark mühürlendi. Piyasaya 35 bin dolar borç- landığı öne sürülen Bulut da Va- kıfköy Orhan Özselek Tesıs- leri"nde Başkan Erdoğan Bilen- ser'e ateş ettikten sonra yaka- landı. Yapılan soruşturma son- Bursa'ya gönderecek. rasında Bulut ile birlikte Flk- ret Sehi, Abdülmetik Sehi ve Engin Oztürk de gözaltına alın- dı.Sanıklardan Bulut. kendisı- ni azmettiren kişinin Zakir Sel- vi olduğunu açıkladı. Bursa Ağır Ceza Mahkemesı'nde ya- pılan yargılama sonucunda Bu- lut tutuklanırken Sehi hakkın- da gıyabi tutuklama karan çı- kanldı. Selvi, dün Istanbul Tarab- ya'da 5 adamıyla birlikte gözal- nna aiındı. Organize Suçlar Şu- be Müdürlüğü'nde sorgulanan Selvi'nin Bursa'ya gönderile- ceği ifade edildi. Selvi'nin Bilenser'e saldın- run yanı sıra eski sevgilisı ban- kacı Nagihan Hasrcı'yı tehdit ettiği gerekçesiyle de sorgula- nacağı belirtildi.Hasırcı'yla il- gili olarak daha önce basında çıkan haberlerde Selvi ve AB Balkaner ilişkisine değinilmiş- ti. Hasırcı'nırı Balkaner'in sa- hibi olduğu Yurtbank'ın Bur- sa şubesine krediler şefi olarak görevlendirilmesinde Selvi" nin etkisi olduğu ileri sürülmüştü. "Bedirhan" kod adıyla bili- nen Selvi, Susurluk sürecinde "Yeşü" kod adlı Mahmut Yıl- dınm'ın sağ kolu olarak tanın- dı. Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı TalatŞalk ın. "YeşiTin aduıı kullanarak korku saJmak veharaçalmak" iddiasıyla aç- tığı dava sonucunda Selvi "de- Blyetersizliği''nden beraat etti. Bakanlık harekete geçtî Hayali ihracata sıkıtakipANK4RA (ANKA) - Maliye Bakanlığı, hayali ihracat olaylan için sıkı takibe geçerek tüm bankalardan. gerçek olmayan gümrük beyannameieriyle taahhüt kapattığı anlaşılan firmalara ait bilgıleri kendisine göndermesini istedi. Türkiye Bankalar Biriiği'ne bir yazı gönderen Maliye Bakanlığı, gerçek olmayan ihracat jşlemleriyle ilgili olarak ihracat kredisi kullanan firmalann taahhütlerinin verilen ek süreler içinde kapatılmaması durumunda. KKDF mevzuatı gereğince istisna edilen Fon kesintilerinin cezai faiziyle birlikte geri alınacağını anımsattı. Maliye, Fon kesintilerinin yatınlmasından, krediyi kullanan, kullandıran veya kullanımına aracılık eden bankalann sorumlu olduğunu vurguladı. Maliye'nin yazısında, bankalann, gerçek olmayan ihracat işlemleriyle ilgili olarak, orijinal taahhüt kapatma süresi içinde söz konusu hesaplann kapatılmasını izlemekle ve sayılmaması gereken gümrük beyannamelerini saymamakla yükümlü olduğuna dikkat çekildi. Kredilere ilişkin taahhüt kapatmada kullanılan • Mabye Bakanlığı, tüm bankalardan, gerçek olmayan gümrük beyannameieriyle taahhüt kapatüğı anlaşılan firmalara ait bilgileri kendisine göndermesini istedi ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART AJ3 H£PB-Fı\j£. W BUGZL- OLMAMAK^ OOR...NE: GÜZBL OTÜFZMÜŞ, İKriPiAR OLACA&iM GÜNLBBl m.kart(g superonline.com HJffl gümrük beyannameîennin gerçek olmadığının, taahhüdün kapatılmasından sonra anlaşılması durumunda, bankalann sorumluluğunun yalnızca söz konusu beyannamelerle taahhüdü kapatılan kredileri bildirmekle sınırlı olduğu belirtildi.Gelirler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Namık Kemal Uyanık'ın ımzasıyla gönderilen yazıda, bu tür firmalann izlenmesinin, 1 Ocak 2002'den bu yana vergi dairelerince yapıldığı belirtilerek şöyle denildi: "Bu durumda bulunan firmalara ait müiga KKDF kesintilerinin cezai faiziyle birlikte takip ve tahsif işlemleri, firmalann bağlı olduğu vergi dairelerince yürütüleceginden. bütün bankalara gerekü talinıat verilerek firmalann adL bağfa olduğu vergi dairesi. hesap numarasu adresL kullandığı kredi futan, kredinin kullamm tarihi, kredinin vadesi ve verilen ek süreyi beürten tisteleri doğrudan Bakanlığımız GeHrler Genel Müdüriüğü"ne göndermeleri gerekmektedirf Türkiye köle ticaretini durdurmak için çaba göstermiyor' ABD'den ağır suçlama NE\V \ORK(ANKA)-ABD, Türkiye">a "köle" ticaretini dur- durmak için gerçek bir çaba göstermemekJe suçladı. ABD Dışışleri Bakanlığı'nca "köle" ticaretine ilişkin birrapordaTür- kiye ile birlikte suçlanan 18 ül- ke arasında îran. Afganistan, Yunanistan, Rusya ve Suudi Arabistan da bulunuyor. îki yıl önce onaylanan bir ya- sa uyannca hazırlanan raporda Güney Kore, Romanya ve İsra- il gibi ülkelenn "köJe" ticareti- ni sona erdirmeye yönelik ça- balan hızlandırdıklan belirti- lirken aralannda Türkiye ve Su- udi Arabistan gibi ABD'nın ya- krn müttefiki olan ülkelenn tu- tumlan eleştirilıyor. ABD Dışişleri Bakanı Colin Pcpweffl da bu konuya ilişkin açık- lamada ülkesinin her yıl dünya çapında erkek, kadın ve çocuk olmak üzere, "00 bin insanın kurban olduğu "kftle" ticareti- ne son vermeye kararlı olduğu- nu bildirdi. Raporu açıklayan Povvell'in danışmanı \ancyEly- Raphel de rapor hazırlarken si- yasi kaygılardan uzak durduk- İannı savundu. Dışişleri'nden tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığı 'nın bu yılki insan kaçakçılığı raporunun Türkiye bölümünün maddi hatalar ve eksik bilgilere dayandınldığını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hiiseyin Diriöz, raporda, Türkiye'nin bu konuda gösterdiği gayretlerin göz ardı edildiğini ve verilen bilgilerin dikkate alınmadığının görüldüğünü kaydetti. Diriöz, doğan sıkmhnıa ABD makamlanna "en açık şeküde" ilehlmekte olduğunu kaydetti. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin(« doruk.net.tr Ülkenin bunca büyük sorunu dururken bugünkü Tırmık'ı bir okur yazacak ve yerel bir so- rundan söz edecek. Ona birkaç kez anlattım; "Tür- kiye, Avrvpa Birliğiyolunda bir karar eşiğinde. Bak sırf bunun için bugün bir doruk toplantısı bile var. Bugünlerde Türkiye'nin geleceği belirleniyor. Yerel ko- nuları gazete köşelerine taşı- maya hakkımız yok" filan de- dim. l-ıh, dinlemedi. Yerel sorunu bu sayfadan ve bu köşeden du- yurmakta ısrar ve inat etti. Bu köşenin kıdemli birokuru- dur. Befki de en kıdemli okuru. Yani aramızda köklü bir hukuk var. Iznın'ızle, bugünkü Tırmık'ı o yazacak... Buyrun. ••• "Sayın Gazeteci, Ben Balıkesir ili, Marmara il- çesi, Marmara Adası, Mestana- ğa mevkii, Miskinler Koyu sakin- lerinden Aydın Engin 'im. Sa- kinlerindenim dediğime bak- mayın. Bugünlerde pek sakin değilim. Marmara Denizi'n/n or- tastnda semserpeyatan adamız- da birdizisorunla boğuşuyoruz. Size hangi birini saysam. Is- Balıkesir îli, Marmara îlçesinden... kelemiz onanmda ve bu turizm mevsimineyetişmezse ada es- nafı yandı demektir. Geçen yıl susuzluktan kavnılmuş; pislik- ten kokmuş, adaya gelen yerli ve yabancı turistlerigerisin ge- ri kaçırtmıştık. Bu yıl kış sert geçti, bolkaryağdı. Sanınmye- raltı su kaynaklan iyiden iyiye beslendi. Yanibu yaz galiba su- suzluk çekmeyeceğiz. Ama yolsuzluk çekiyoruz ve böyle giderse daha epey çe- keceğiz. Adanın merkezindeki Mar- mara köyünü Çınarlı köyüne bağlayanyol, yaniadanın ana- yolubirzamanlarasfalttı. Son- ra delik deşikbir asfalta dönüş- tü. Ardından yol olmaktan çıkıp 'A.y yüzey\'ne benzedi. Bugün- lerde ise artık 'Ay yüzeyi' de kes- miyor. Yolumuz 'Marsyüzeyi'ne döndü, Adamız -nedense- Balıkesir ilinebağlıbirilçe. •Marmara De- nizi'nin ortası nire, Balıkesir nı- re' demeyin. Bir taş atımlık, iki cigara içimlik uzaklıktaki ve bir deniz kenti olan Tekirdağ durur- ken neden yüzlerce kilometne uzakta, üstelik iç Ege'de bir 'ka- ra kenti' olan Balıkesir'e bağlı ol- duğumuzu biz anlamış değiliz. Sorduklanmızise dudak büküp •hikmet-ı devlet' gibi ne anlama geldiğini kendilerinin de bilme- diğibiraçıklama ileyetiniyorlar. Ancak bize 'devletin hikme- ti' değil, 'devletin yolu' lazım. Çevre köy ve evlerdeki çocuk- lann okula gelebilmeleri, turist- lerin yol boyu (yani birzaman- laryol olan şerit boyu) uzanan koylara ulaşabilmeleh için Mar- mara - Çınarlıyolunun asfaltlan- masından başka çare yok. Gelgörki bunun için Balıke- sir vilayetimizin valisinden buy- ruk çıkması gerek. Bugüne dek sesimizi Balıkesir vilayetine du- yuramadık; duyurduysak bile dinletemedik, Ay yüzeyinden Mars yüzeyine dönüşmüş ana- yolumuzla kalakaldık. Zaten size yazmaktaki ama- cımız da bundan ibaret. Bir kez de köşenizden seslenerek se- simızı Balıkesir vilayetinin vali- sine duyurmaya çalışıyoruz. Du- yarda, medyanın sesi etkili olur da, Marmara ilçesinin anayolu asfaltlanıverirde, yaz mevsimi- nin başında yolumuza kavuşu- ruz da, kışın balık, yazın iç tu- rizmden başka geliholmayan şu yoksul adanın insanlannın yü- zü biraz gülerse yerel sorunla- nmızı Cumhuriyet'e taşımak için bir daha ısrar ve inat etmeye- ceğiz. Söz... Ülkenin bunca önemlısorunu dururken köşenizi bizim yerel sorunumuza ayırdığınız için te- şekküreder, mesleğinizde başa- rılannızın devamını diler, saygı- lanmızı sunarız... Marmara Adası halkı adına, ada sakinlerindenAydın Engin." • * • inatçı okurun mektubu bu ka- dar.Aslında bana düşen bu mek- tubu BalıkesirValisi'ne okutmak- tı, ama valinin yanı sıra siz de okumuş oldunuz. Eğeryol gecikmeden asfaltla- nırsa okurum Aydın Engin bana haber verecek. Ben de size du- yuracağım. Böylece bu yıl bol suyu da olan. yolu da artık as- faltlanmış MarmaraAdası'na bir hafta sonu için. bir hafta için, bir aylık yaz tatili için gelme olana- ğına kavuşacaksınız. Manastır koyunda günbatımında sadece kendinizi ve doğayı dinleme ola- nağı bulacaksınız. Aba koyunda güneşi, bardağı buğulanmış ken- disi buz gibi beyaz şarapla ba- tırabileceksiniz. Marmara köyün- de başka bir yerde bir benzerini bulamayacağınızdağçileği, ka- radut. vişne, ahududu dondur- ması yiyebilecek; çınariarın göl- gesinde limonlu adaçayınızı yu- dumlayabilecek, Çınarlı köyün- de akşam vakti usta işi künefe- yi hüpletebilecek, sabaha karşı fınndan yeni çıkmış açma ve ça- tal çöreklerle Manyas peyniri ve çay eşliğinde bir deniz kıyısı kah- vaîtısı yapabileceksiniz. Yani okurun mektubunu ya- yımlamakla bu köşeyi yerel birso- runa ayırmış olmadım, aslında önemli bir kamu hizmeti gördüm. Betonlaşmamış. yeşille deni- zin iç içe geçtiği. yüzerken de- nizin dıbinde kendi gölgenizi gö- rebileceğiniz bıradadaesaslı bir tatıl olanağı gerçek bir kamu hiz- meti değil midir? Yazarınızın kıymetini bilin... POLİTİKA GUINLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Yoksulluk Sınım 1 Milyar TL... Yoksulluk sınırı 1 milyar lirayı aştı... Açlık sınırı ise 378 milyon 377 bin lira... Böyle bir Türkiye fotoğrafı var önümüzde... Halkyılgın!.. Halk çaresiz!.. Zonguldak'ta bir işçi Saadet Partisi seçim oto- büsünün önünde çığlık çığlığa: "Açım açi. Hepiniz yalan söylüyorsunuz!.." Enflasyon düşüyordüşmesine de halkın cebin- de parasının olmadığı nedense unutuluyor!.. Gelirdağılımındakiuçurumgiderekderinleşiyor... Son bir buçuk yıl içinde on binlerce emekçi so- kağaatıldı!.. Sadece bankalarda 35 bin çalışanın işine son verildi... Sanılıyor ki bankalarda yapısal degişiklik, salt şu- be kapatıp işten insan çıkarmakla gerçekleşecek!.. Yine binlerce gazete ve medya çalışanı sokaklar- da, işsizdolaşıyor!.. Söyler misiniz, açlık sınınnın 378 miryon lira, yoksulluk sınınnın 1 milyar lira olduğu Türkiye, çağdaş Avrupa'ya nasıl ayak uydurabilir? Böyle bir ortamda Avrupa Biriiği'ne girip girme- meyi tartışıyoruz!.. Toplum iki ayrı kampa bölünmüş: AB'ye karşı olanlar, olmayanlar!.. • • • Dün sabah Sultanahmet'te bazı yurttaşlarla ko- nuşurken sordum: "Türkiye AB'ye girsin mi, girmesin mi?" Bir esnaf şu yanıtı verdi: "Aiıyoriar mı ki girelim!" Sordum: "Almıyoıiar mı?" Yanrt: "Orasını bir kulüp olarak düşünün. Kulübü yö- netenler, 'Şu şu koşullan yerine getirin müzakere- ye katılın' diyorlar. Bızse, 'Şunu şunu yapmayalım ama müzakerelere katılalım' diyoruz. Gülünç şey- ler oluyor Türkiye'de. Vallahi benim aklım ermi- yor." Türkiye AB konusunu oturup konuşmaktan ne- den kaçıyor? AB'ye girince Türkiye'nin ekonomik, eğitim ve sağlık sorunlarının bir çırpıda biteceğini, kişi başı- na ulusal gelirin 2 bin dolardan 20 bin dolara yük- seleceğini sananlar var!.. Yok böyle birşey!.. Eğer bir toplum üretemiyorsa, sanayıleşemiyor- sa, eğitime önem vermiyorsa, hortumculuğu özen- diriyorsa. IMF reçetelerine boyun eğiyorsa. tarım- da sanayileşmeyi yeğlemiyorsa nasıl kalkınabilir? Şimdilerde karpuzu, kavunu, domatesi, salça- yı, muzu, elmayı ithal eden Türkiye'nin önce dışa bağımlılıktan kurtulması gerekir!.. Bu konulan tartışan yok!.. Mantık şu: "Ev ödevlerimiziyapalım, müzakerelere katılalım, ondan sonrası kolay..." Kimi politikacılar AB'ye girmeyi 'hakveözgüriük- ler' olarak görüyor.. Türbanlı üniversiteli kızlara açık açık şöyle di- yorlar: "Partimizi destekleyip AB'ye girelim ki türban sorununuzu çözelim..." AB karşıtlarına gelince... En başta söylenen şu: "Devletin bütünlüğünü parçalamak isteyenlere bu fırsatı vermeyiz!.." Ardından ekliyorlar: "Kıbns'ı satacak mıyız?" Böylesine bir kör dövüşü sürüp gidiyor... Bugün ise Çankaya Köşkü'nde liderler zirvesi ya- pılıyor... Bahçeli, Yılmaz, Çiller, Kutan ve Erdoğan bu zirvede neyi konuşacaklar? Başbakan Ecevit'in zirveye katılıp katılamayaca- ğı henüz belli değil!.. • • • Türkiye tarihsel bir sürecin içinde... Başkent Ankara'da gergin bir bekleyiş var!.. Türkiye'nin yeri elbet AB'dir... Kimse Türkiye'ye diz çöküp yalvarmıyor: "Ne olursun AB'ye katıl!" Türkiye'de askerinden siviline, işçisinden işada- mına dek herkes şu soruyu sormalıdır: "Türkiye çağın neresinde?" Terör, yoksulluğun boy verdiği topraklarda ye- şerir!.. Aç ve çaresiz insanın kaybedecek hiçbirşeyi yok- tur!.. Vatan, millet, Sakarya nutuklanyla ne açlık ne de terör önlenir!.. Açlık ve yoksulluk sınınnda yaşayan insanımızın siyasetçiye güveni yok!.. hikmet.cetinkaya» cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Kamer Cenç hükümeti topa tuttu Genel kurulda tartışmalı oturum ANKARA (Cumhuri- yet Börosu) - TBMM Başkanvekili ve DYP Tunceli Millenekıli Ka- mer Genç, kamuoyunda "mini vergi paketi" ola- rak adlandınlan vergi ve ihale kanunlannda deği- şiklik öngören tasannın dün akşam TBMM Ge- nel Kurulu'ndaki görüş- meleri sırasında hükü- meti eleştirerek "Bu ta- san ile mali afgetirrvor- sunuz.Banka hortumcu- Ian ve hırsızlara af ged- rh'orsunuz'' dedi. "Ko- lah içecekierin vergi ora- nı >üzde 25. ANAP Ge- nel Başkanı'nm oğlu Co- caColafirrnaanınîstan- bul Anadolu yakasuun başbavii olduğu için bu vergi oranmın tasannın ilk halinde\an vanva in- dirüdiği sövienrvor" dı- ye konusan Genç, ekono- mik krizin yaşandığı 21 ŞubatgünüMerkez Ban- kası'ndan 5 milyar 200 miryon dolann ldmler ta- rafirıdan çekildiğini de sordu. Genç şöyle ko- nuştu: "ANAPGenel Başka- nı'nm kardeşininbanka- sı Tekstilbank'm o gün 1 milyar 750 mihon dolar çektiğisöylenmM-.Budoğ- nı mudur?Sakıp Saban- cı, paralannın üçte biri- nin gittigmi söyfâyor. Sa- banakrizgünüparaçek- ti mi çekmedi mi? Bana bflgi verin ki onlaruı bo- ğazuu akayım." Genç'inkonuşmasının ardından söz alan ANAP Grup Başkanvekili Be> r - han Aslaa Genç hakkın- da hukuki yollara başvu- racaklannı bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle