18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 11 HAZİRAN 2002 SALI HABERLER Yetkililer, gazetemizin halka açılış süreciyle ilgili soruları yanıtlıyor CumhuriyetokurunundurHaber Merkezi- Çok düşünüldü, çok tartışıldu Medyamn kamuoyunca bilinen yozlaşma ve tekelleşme sürecine girmesi karşmnda Cumhuriyet gazetesinin bugüne kadar bağlı olduğu ilkelerinden ödiin vermeden yaşammı sürdürmesi ve kendini yenileyebilmesi için nasıl bir yapüanmanın içine girmesi gerektiğinin arayışı sonuçlandı; Cumhuriyet gazetesi sermaye artınmı yoluyla halka açılma sürecini başlattu Patronu olmayan, çalışanı ve okuru ile bütünleşerek Türkiye'de kendine özgü bir modelgeiiştiren gazetenin bu halka arz ile gereksinim duyduğu taze kana kavuşması hedefleniyor. Halka arz ile Cumhuriyet gazetesi, okuyuculanmn gücünü arkasına alarak kurduğu prestij ortaklığı ve daha iyi hizmet verme olanağım bulacak. Halka açılma sürecini ve bunun gerekçelerini, Cumhuriyet gazetesini basan şirket olan Yeni Gün Haber Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Alev Coşkun, Cumhuriyet Gazetesi Hukuk Müşaviri Akm Atalay ve Yeminli Mali Müşavir Mustafa Pamukoğlu okurlar için değerlendirdiler. ALEV COŞKUN Yeni Gün Haber Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Halka açılmanın gerekçe- si nedlr? • 20O2'li yıllara gelindiğinde ya- zılı ve görsel basın, güncel tanımıy- la "medya" son derece hareketli ve ilginç bir görünüm sergiliyor. Medya kuruluşlannda habercüik bölümünûn yanında pazarlama ve promosyon bölümleri oluşturuldu. PTomosyon bölümleri, haber bölü- mü kadar önem kazandı. Hatta ki- mi zaman daha önemli oldu. Gaze- teler tabak, çanak. tencere, diş ma- cunu, süt şeker gibi ürünleri promos- yon olarak dağıtıyorlar. Aynca, TV, radyo, cep telefonu, buzdolabı, cim- nastik aleti gibi birçok tüketim ma- lının pazarlamasını yapıyorlar. Ne yazık ki bu durum, kamuoyun- da basının güvenilirliğini yitirmesi- ne neden olmuştur. Gazetelerin. pa- zarlama broşürlerine dönüşmesi teh- likesidoğdu. Bugüntelevizyonlan, radyolan, bankalan, cep telefonla- n. çeşitli şirketleri olan büyük grup- lann bir de basıru vardır. Aynca din- ci basın da kendi mecrasında faali- yetlerini sürdürmektedir. Bu tablo içinde Cumhuriyet gaze- tesi bir ada gibi kaldı. Hatta, bu ada çeşitli kesimlenn saldınlan altında- dır. Bu durumda Cumhuriyet gaze- tesinin 2000'li yıllarda sağlam bir yapı kazanarak yaşamını sürdürme- si gerekmektedir. tşte halka açılma projemizin en önemli gerekçesi bu- dur. Cumhuriyet yayın felsefe- sl ve yayın çlzglsl nasıl korunacak? • Cumhuriyet gazetesinin yayın ilkeleri, gazetemizin kurucusu Ya- nus Nadi'nin gazetenin 7 Mayıs 1924 tarihinde yayımlanan ilk sayı- sında yazdığı başyazıda belirtilmiş- tir. Bu başyazıdaki ana ilkeler ve her zaman duyarlı olduğumuz te- mel alanlar Cumhuriyet Vakfı'nın resmi senedinde yer almıştır. Bakı- nız vakıf senedi ne diyor: "Cumhuriyet ne hükümet ne de parti gazetesidir. Cumhuriyet, yal- nız cumhuriyetin bilimsel ve yaygın anlanmıyla demokrasinin savunucu- sudur. Cumhuriyet, demokrasi fikir ve esaslannı yıkmaya çalışan her kuv- vete karşı mücadele edecektir. Cl- kemizde heranlamıyla gerçek bir de- mokrasi kurulması için bütün var- lığı ile çalışacaktır. Cumhuriyet Atatürk devrim ve ilkelerinin açtığı "Aydmlanmayoiun- da akbn bağnazhktan, büimin din- den bağunsıdaşması, laikük ilkesi- nintophımcabenimsenmesiiçinça- ba gösterecektir. 'însan Haklan ve Temel Özgürlükler Bildirgesi" nide- mokrasinin evrensel anayasası ola- rak benimseyen Cumhuriyet, amaç- lanna ancak Atatürk"ün kurduğu Türkiye Cumhuriyetfnin bağunsız- bğp,bütünlüğü kapsammda ulaşüa- cağnu temel ilke sayar. Cumhuriyet gazetesini kuran Yunus Nadi, ku- rumlaşOranNadırNadrdir.Cumhu- riy«Türkryesi'ninternefleriarjlırken kurulan Cumhuriyet gazetesini Yu- nus Nadi'nin Ölümünden sonra her çeşitgüçlüğe karşı yanmyüzyıDık sa- vaşımla hiçödün vermeden yöneten ve kurumlaştıran Nadir Nadi, 20 Ağustos 1991 günügözlerini yaşama kapanuşOr.Kimfiği, ilkeleri veamaç- lan, bu uzun süre içinde belirlenip tophımdaköksalanCumhurhet'îav- nıyörüngede yaşatmak cumhuriyet Türkiyesi'ne,tophuna ve Cumhuri- yet okurlanna karşı bir ödev niteti- ğinedönüşmüştür.Cumhuriyet Vak- fj, bu amacı yerine getinnek içinku- rubnuşturT Işte bizim ilkelerimiz... Cumhu- riyet gazetesi 7 Mayıs 1924tarihin- den bugüne kadar tam 78 yıldır bu ilkeleri hiç sapmadan uyguluyor. Çünkü Cumhuriyet gazetesinin is- mini Atatürk verdi. Onu, Yunus Na- di kurduve geüştirdi.NadirNadiku- rumlaştırdı. Cumhuriyet'i aynı yö- rüngede yaşatmak, cumhuriyet Tür- kiyesi'ne, topluma ve Cumhuriyet okurlanna karşı bir ödev niteliğine dönüşmüştür. Cumhuriyet Vakfi bu ödevi yerine getirmek amacıyla ku- rulmuştur. Cumhuriyet Vakfı bu ama- cı nasıl aerçekleştlrlyor? • Cumhuriyet Vakfi çok yakında kaybettiğimiz Nadir Nadi'nın sev- gili eşi Berin Nadi tarafından ku- ruldu. Bu vakfa Yunus Nadi'run tüm çocuklan ve torunlan katıldılar. Va- kıf, Nadi ailesi ile Cumhuriyet ça- lışanlannın ortak kuruluşudur. Cumhuriyet gazetesinin *isiın hak- kT ve "imtiyaz sahiptiği'' Cumhu- riyet Vakfı'na aıttir. Berin Nadi'nin vefatıyla vakıf başkanlığına Başya- zanmız Sayın tlhan Selçuk seçildi. Böylece vakıf adına gazetenin im- tiyaz sahibı oldu. llhan Selçuk ay- nı zamanda vakıf tarafından oluştu- rulan Cumhunyet gazetesinin Yayın riyet'in yaşamasını isteyen okuyu- culanmız tarafından oluşturulan kendine özgü bir modeldir. Çok ortaklı bir şirket niteliğinde olan Yeni Gün Holding. sermaye arttınmı yoluyla halka açılınca yu- kanda belirtilen ortak felsefede oku- yuculanmızla bütünleşme pekişmiş olacaktır. Böylece Cumhuriyet gazetesi. Cumhuriyet Vakfi ve çahşanlar, Cumhuriyet okurlan ve Cumhuriyet dostlanyla bütünleşecek ve Cumhu- riyet gazetesinin yaşamı kolay laşa- caktır. Blok satış olablllr ml? Halka açılma sonrasında yayın ilkeleri nasıl koru- nacak? • Yukanda belirttiğim gibi Cum- huriyet gazetesinin yayın ilkelerini Cumhuriyet Vakfi yürütmekte- de belirtildiği gibi Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ'dir. Hisseleri halka arz yoluyla satıl- ması düşünülen şirket ise Yeni Gün Holding AŞ'dir. Bu ikisi arasında yani gazeteyi yayımlayan şirket ile hisseleri halka arz edilecek olan hol- ding arasında ne gibi bir ilişki var sorusunun yanıtı gayet açık ve ba- sıttir. Hisseleri haİka arz edilen hol- ding, gazeteyi yayımlayan şirketin en büyük ve aynı zamanda çoğun- luk hissedandır. Yani, dolaylı olarak gazeteyi yayımlayan şirketin sahi- bidir denilebilir. Holdlng'ln halka açık blr şirket olduğu söylenlyor, bu ne anlama gellyor? • Sermaye piyasası mevzuatma göre, Türkiye'de hissedar sayısı 250 kişiyi aşan her şirket kendiliğinden (otomatik olarak) halka açık şirket 7Q O k g r l ı r ı n ı t ı , d o ı l l ı r ı m ı ı ı , h ı l k ı n ı ı ı . Cumhuriyet 9 in geleceğine ortak olmaya çagırıyoruz • • % m Cnndıunycf'in vıNtnn ötncyimlwtyfc bu gcrçck kannianmısot Gmhenrct Vıld», Cumfcunytrtn akartanyU burünlettncsiıun sareut luifulknnı yananaktadv. % • Cumhuriyet Kurulu Başkanı'dır. Cumhuriyet gazetesinin yayın il- keleri yukarıda belirttiğimiz gibi Cumhuriyet Vakfi Senedi'nde yer al- mıştır. Yayın Kurulu bu ilkelere uy- gun olarak gazetenin yayınım yürüt- mekle sorumlu ve yükümlüdür. Halka açılışta okurları- mız hangi hlsseyl alacak? • Cumhuriyet gazetesinin yöne- tim şemasında aşağıdaki esaslar yer almaktadır. Bir üçgen düşününüz. En tepede vakıf yer alıyor. Cçgenin ta- banında biryanda Yeni Gün Holding AŞ, öbür yanmda Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ yer alıyor. Yeni Gün Haber Ajansı, gazeteyi basan şirkettir. Ve bu şirkete gaze- tede çahşanlar da ortaktır. Yeni Gün Holding AŞ tüm grubun mali yö- netimini üstlenen kuruluştur. Halka açılan, Yeni Gün Holding AŞ'dir. Bu anlattığımız model, patronu olmayan, kendine özgü bir kuruluş şemasıdır. Clkemizde henüz bir ör- neği olmayan Cumhuriyet Vakfi, Cumhuriyet çalışanlan ve Cumhu- dir.Vakfın holdingde yüzde 10 ora- nında "imtiyazh" hissesi vardır. Bu imtiyazh hissenin yaptınm gücü Cumhuriyet gazetesinin felsefe ve çizgisinin korunması ve sağlanma- sı konusundadır. Bunun hukuksal garantileri şirketin ana sözleşme- sinde sağlanmıştır. Vakfın imtiyaz- lı konumu da SPK tarafindan kabul edihniştir. îster blok satış olsun, ister birey- sel satış olsun hiçbir hissedann (va- kıf dışında) "imtiyazh'' bir konumu olmayacaktır. Bu husus SPK tara- fından uygun görülmüştür. Bu koşullara uymayı kabul eden herkes ister blok, ister bireysel ola- rak Yeni Holding A.Ş.'ye ortak ola- bilir. AMN ATALAY Cumhuriyet Gazetesi Hukuk Müşaviri Hisseleri halka arz edilecek olan şirketin Cumhuriyet gazetesi İle Ulsklsi nedlr? • Cumhuriyet gazetesini yayım- layan şirket, gazetenin künyesinde sayılıyor. Böylece, mevzuatın hal- ka açık şirketlere yüklediği kimi yü- kümlülükleri yerine getinnek du- rumunda kalıyor. Mevzuatın getirdiği bazı yüküm- lülükler ve SPK'nin denetim yetki- si, hissedarlann haklanru korumak açısından önem taşıyor. Yeni Gün Holding AŞ'de de hissedar sayısı 250'yi aştığı için halka açık şirket haline gelindi. Hissedar sayısının 250'yi aştığı SPK'ye bildirilerek Holding'in kurul kaydına alınması sağlandı. Holding'ln hlsselerinin halka arz edlleceği duyu- ruldu; bu ne şekilde ve ne zaman gerceklestlrllecek? • Halka arzın bilinen iki yöntemi var. Bunlardan birisi, me\cut ortak- lann ellerindeki hisselerini satışa sunması yöntemidir. Diğeri ise sermaye arttınmına gi- dilmesi ve böylelikle yeni çıkanla- cak olan hisselerin satışa sunuhna- sı yöntemidir. Cumhuriyet grubunun halka arz yöntemi ikinci yöntemle olacaktır. Ancak, bu yöntemle halka arzın gerçekleşmesi için SPK'nin aradı- ğı kimi koşullar vardır. Bu koşullar üzerinde ciddiyetle durulmakta ve planh bir süreç için- de çalışmalar yoğun bir biçimde sür- dürülmektedir. Holdingin ana söz- leşmesinin SPK mevzuatına ve SPK'nin gerekli gördüğü koşullara uygun hale getirilmesi için hazır- lıklanmıza hız vermiş bulunuyo- ruz. Gelışmeler hakkında okurlan- mızı en kısa sürede yeniden bilgi- lendireceğiz. Merak edilen bir konu da hlsselerln flyatı • Fiyat konusunda da çok net bir rakam söylemek şu aşamada ya- nıltıcı olur. Çünkü, hisselerin sa- tış fiyatının belirlenmesi de bazı prosedürlerin sonucunda olabi- lmektedir. Yönetim Kurulumuzun bu konudakı eğilimi 1 hisse değe- rinin yaklaşık 150 milyon TL ci- vannda oluşması yönündedir. MUSTAFA PAMUKOĞLU Yeminli Mali Müşavir Cumhuriyet gazetesinin halka açılma süreci nasıl basladı? • Cumhuriyet Grubu'na dahil Yeni Gün Holding A.Ş.'nin ortak sayısı 250'yi geçtiğinden Serma- ye Piyasası Kanunu'nun 11. mad- desı çerçevesinde "halka açıkano- nim ortakhk" haline gelmiş, şir- ketin hisseleri "kurul kaydına" alınrruştır. Süreç, halka açık şirket olunmasıyla başlanuştır. Cumhuriyet bundan sonrakl süreçte nasıl bir yol Izleyecek? • Halka açık anonim ortaklık statüsü kazanan Yeni Gün Hol- ding AŞ (mevcut ortaklann rüçhan haklan smırlandınlarak) serma- ye arttınmı yoluyla halka açıla- caktur. Halka açılacak slrketlerln hlsse senetlerl borsaya kote edilecek ml? • Hayır. Yani hisse senetleri- miz işlem gönneyecek. "kotas- yonsuzhalkaarz" düşüncemiz bir an önce halkımızla, okuyucumuz- la bütünleşebiuneyi temin etmek isteğimizden kaynaklanmışnr. Halka arz çalışmaları ne durumda? • Yukanda belirttiğim gibi şu anda SPK denetiminde, "çok or- takh* bir şirketiz. Bundan sonraki aşamalar şöyle- dir: • Öncelikle"öntaleptoplama'' başvurusunu SPK'ye yapacağız. • Halka açık şirketin yasal dü- zenlemelerini gerçekleştireceğiz. • Mali tablolan bağımsız dene- rimden geçireceğiz. • SPK' ye izin için başvuracağız, • SPK'nin vereceği izin doğrul- tusunda hisse senetlerimizi okuyu- culanmıza arz edeceğiz. Bu konu- da hızlı, yoğun ve titiz bir çalışma içindeyiz. Halka açılmadan beklenen nedlr? • Cumhuriyet Vakfi 'nın sahibi olduğu Cumhuriyet gazetesinin halka arzı ile okuyucular ve gaze- te arasmda güçlü bir dayanışma söz konusu olacaktır. Yönetim Kurulu Başkanı Saym Alev Coşkun'un belirttiği gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulu- şu ile yaşıt olan Cumhuriyet gaze- tesi, okuyuculannın gücünü arka- sına alarak elde edeceği maddi ve manevi katkılarla kurumsallaşmış, şeffaf ve daha güçlü bir kurum olarak ana ilkelerini geleceğe taşımaya devam edecektir. SALI ORHAN BURSALI Maskeliler Ulkesi Insanın yüzüne bakarak düşüncesini okuya- mazsınız. Yüzün arkasmda binbir düşünce eser durur. Bu nedenle yüzler sürekli maskelidir. Dil düşüncenin aynasıdır, derler. Dilin düşünceleri maskelemek gibi başka bir işlevi daha var. "Düşünceleri Maskeliler Balosu"nda yaşı- yor gibiyiz. Avrupa Birliği üzerine dile getirilen birçok gö- rüş, maskeli. Ya üyelik konusunda düşünceler net değil, ya üyeliğe karşı ama bunu çeşitli ne- denler, endişeler, korkularla açıkça dile getiremi- yor. Bunun yerine binbir türlü bahane ileri sürü- lüyor. AB üyeliğini istememek de, istemek de bir tu- tumdur. Avrupa bunu yaşadı, örneğin Danimar- ka hep iki arada bir derede kaldı, Ülke tam orta- sından iki farklı görüşe bölündü. Ama hainler, al- çaklar, satılmışlar edebiyatı kımse yapmadı. Bu ucuzluk, her bakımdan çok yoksul biz gibi ülke- lere özgü. • • • İki tutum için kimsenin kimseyi suçlaması ge- rekmiyor. AB üyeliğini isteyenlerin de gerekçelerinin bir- birinden çok farklı olması doğaldır. Sokaktaki halkımız, öncelikle ekonomik gerekçelerle, Avru- pa refahından biraz daha fazla pay alabilmek, iş olanaklarını arttırmak için istiyordur. Bazı ekonomi çevreleri, hem kaynak hem tek- noloji vb. açısından çok daha geniş olanaklara sahip olabileceklerini ve dünya çapında oynaya- bilmenin koşullarına kavuşabileceklârini düşü- nüyor olabilirler. Uzmanımızın, bilim insanımızın, ögretmenimi- zin, öğrencimizin farklı gerekçeleri olabilir. Ülke- deki başansız yönetiminı veya siyasal egemenli- ğini bir süre daha sürdürebilmek için AB üyeliği- ne savunan politikacılar da vardır. Büyük bir topluluğun özgür bireyleri olarak AB içinde yer almayı evrensel bir düşüncenin gereği sayanlar olabilir. Ayrıca, gönjnür gelecekte, Türkiye'deki siya- sal ve ekonomik standartlann Avrupa düzeyine yükselme şansını sıfır görenler, bu düzenin AB'ye girmeden değişmesini mümkün görme- yenler, çocuklarının bu pislik düzeninde yaşa- masına artık tahammül edemeyenler de vardır. AB taraftariannı homojen bir grup olarak gör- mek çok yanlış. örneğin AB üyeliğini "Türki- ye'de başansız ve pisliklere bulaşmış kesimler istiyor" derseniz, isteyenler ve istemeyenleri "s/- yah-beyaz" olarak ayırmaya kalkışır, böylece gerçekten kopar, demagoji yapmış olursunuz. Temız ve başanlı bir dizi insanın neden AB üyeli- ğini istediğini açıklayamazsınız; tabii onlan ken- dinizi haklı çıkarmak için "gerçekleri göremeyen, aldatılmış takım" olarak smıflandırmaya kalkış- mazsanız... • • • AB'yi istemeyenlerin olması da doğaldır. AB'yi istememenin temelde ana gerekçesi ne olabilir? örneğin ülke egemenliği kimseyle paylaşılmak istenmiyordur. Tek başına var olmayı bir onur, iddia vb. vesilesi yapıyordur. Veya gerçekten AB'nin, merkezi olarak, Türkiye'yi yoketme, bu- rayı yeniden Hıristiyan ülke yapma, Türkleri dün- yaya sürgüne göndererek Anadolu'ya Avrupalı- ları ve Yunanlıları yerleştirme, ülkeyi üçe beşe bölerek küçültme ve yok etme gizli planları var- dır. Ama bunları gizli niyetler ve komplo teorileri inşa ederek değil, herkesi inandıracak kanıtlara dayalı olarak gösterirsiniz. Düşünce veya görü- şün tutartılığı veya ciddiyeti, dayandığı açık ka- nıtlardır. Böyle komplo düşüncelerine inananlar, gide- rek AB üyeliğini isteyenleri de "hain.düşman, al- çak, pislik kendine özgüveni olmayan, Sevrci" vb. olarak görür. Ama aynı şekilde, AB'ye üyelik taraftarları, üyeliğe karşı olanlan da "bu pislik ve hırsız dü- zenden çıkar umanlar, düzenin değişmesini iste- meyenler, kendi egemenlik ve saltanatlarını an- cak bu düzende sürdürebilecek çapta ve tiynet- te olanlar" olarak nitelendirebilirler. Bu doğru mudur? Hem evet hem hayır. Gerçekten AB'yi "bu nedenlerden dolayı iste- meyenler" olduğu gibi, henüz karannı vereme- miş, durum değerlendirmesi yapamamış, milli- yetçi bakışı haklı veya haksız ağır basan dürüst insan ve örgütler de vardır. Bunlar arasında "Bu namussuzları temizleyip, bu ülkenin nasıl refaha koşacağını iktidara gelip göstereceğiz" diyenler de var. Karmaşık toplumsal olaylar ve yapılann hiçbi- rinde siyah beyaz ayrımının gerçek bir temeli yoktur. Her düşüncenin tartışmaya açık olduğunu görmek, bu ülkeye karşı entelektüel bir borçtur. [email protected]. ANTALYA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 2001/988 Davacı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve- kili Av. C. Tayyar Canpolat ile davalı Nimes In- şaat ve Ticaret Ltd. Şti. arasında mahkememiz- de görülmekte olan alacak davasımn yapılan açık duruşmasında verilen ara karan uyannca, Bütün aramalara rağmen davalı Nimes tnşaat ve Ticaret Ltd. Şti'rün davalı adresi tespit edilip dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edileme- diğinden, tebligatın ilanen yapılmasına, duruş- manın 12.09.2002 günü saat 10.10'a bırakılma- sına karar verildiğinden HUMY'nin 509-510. maddeleri gereğince ibraz etmek istediği delil- leri ile birlikte duruşmaya gelmesi, aksi takdir- de aynca gıyap karan tebliğ edilmeksizin, du- ruşmanın gıyabında sonuçlandınlacağı dava di- lekçesinin tebliği yerine geçerli olmak üzere ila- nen duyurulur. 31.05.2002 Basuı: 34773 UZUNKÖPRÜ ASÜYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Sayı:2OOM88 Davacı SSK tarafindan davalılar Hamza Çe- tinkaya vs. aleyhine tazminat davası açılmış olup, dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edi- lemediğinden Hamza Çetinkaya'nın duruşma gününün olduğu 10.07.2002 tarihinde saat 09.00'da duruşmada hazır bulunması veya ken- disini vekille temsil ettirmesi hususu tebligat ye- rine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 34691
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle