Katalog

SAYFA + CUMHURİYET 28 MAYIS 2002 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus(« cumhuriyet.com.tr EVET/HAYIR OKTAY 4KB AL Yazmasak Olmaz mı? 'Yzzrnasan olmaz nvydP" -usoru» sıt- sık karşıma çıkar Ellı yıldır yaz- cıklanmı d jşındum doğru dedım Ne getırdı negcturdu. kme, hele bana ne kazandırdı'? On bınleıce yazı oır suru kıtap Bo*le hesaplaşmalar yazann ardından yapı- lır r'arıson oede ındı'cen sonra Hembunubaş- ka an yapar Geçen akşam TV'de dort değerli nsanbenı koruştular Hepsıneteşekkuretmek ıstenn Heo ıy guzel şeyler soyledıler Bır ara "SJ ben m yın" dedım Yazılar, kıtaplar zaman ıçınde yazan t< şıye de yabancılaşırlar Sen yır- mılı yaşlarda /azdığın bır oykuyu bır romanı nasıl bugune getırırsır'? O başka bır yazar sen daha aaşka bnsın1 llhan Selçuk, Goztepe'dekı unlu koşkte ya- şadıgı oır olayı anlatmıştır Kapatıldığı odanın ka- ps nca safcaha kadar bekleyen nobetçı er, bır ara başını uzat p sormuş "Neyaptın da bu hal- ler e djştun? llhan "Yazı yazdım" deyınce, er ofkeyle mı, acımayla mı şaşkınlıkla mı "Yazma- sar olmaz mıydı" demez mı9 Olrrazdı elbette, olmazdı1 Yazacaktı, yaza- caktık Bu bır kaçınılmaz zorunluluktu Bır ıtı- lış ıçten gelen bır sestı Ama denecek kı yaz- dın da yazdınız da ne oldu"? Hâla yazıyorsunuz da ne oluyor, ne değışıyor? Yıllar once "Kendın Içın Yazmak' Daşlıklı bır deneme yazmıştım ustumegeldıler nedemek dıye"? Insan kendı ıçın mı, yoksa toplum ıçın mı yazar? Oysa 'ken- d/"mı, başkalannın "tend/"lerını hesaba kata- rak heosı adına yazmaktan soz etmıştım Yok- sa ne dıye yayımlıyoruz yazdıklanmızı ne dıye kıtaplarda topluyoruz9 Bızım gıbı duşunen du- yan seven bırılerıyle ortaklık kurmak mı amaç? Belkı ce bır eş duyarlık yakalamak1 Yaşlandıkça yazmanm zorluğunu daha lyı an- lıyorum Kendımınkılen de başkalannınkını de okurkenhepo erınsorduğu amayanıtıpekde ınandıncı olmayan soruyu duşunuyorum 'Yaz- masan olmazmıydı 17 "Olmaz mıydı olurdu 1 Ama bunu neden yuzlerce yıl oncekıler duşunme- mışler de o nobetçı er duşunmuş ? Yazmışlar konuşmuşlar bır şeyler değışsın, ınsanlar daha mutlu olsun daha rahat huzurlu olsun dıye 1 Dıye mı 9 llle de bır amaç ıçın mı yazılmış bun- ca yapıt? Hem oyle, hem oyle deöıl Yazar, ıçınde fırtınalar yaşayan bır bıreydır îçındekı fır- tınayı dış dunyanın ruzgârları yaratır Bır butun- dur, her şeyı goze alarak yazmak Bıhrsınız, o yazı sızı yasalaraters duşurecek- tır? Bıhrsınız sızı alıp kapatacaklar? Hatta kur- şuna dızecekler' Yıne de yazmışlar yazacak- lar soyleyecekler 1 Yalnız ınsanlar kurtulsun dı- ye değıl, belkı de kendı ıç huzursuzluklannı do- yurmak ıçın Yazmak nedır? Bır tutku mu toplumda bır şeylerı değıştırmek ısteğı mı? Bırdeğıl, on, yuz bın kere yazmak Insanı değıştırmek, daha açı- ğı kendımızı değıştırmek ıçın Bakın, şaırlenn şaırı llhan Berk ne demış "Her şıırı bır oncekını yıkarak yıka yıka yaz- mak Yazmak budur " Az bulmuş, eklemış "Boyle uzun bıryolculuğa çıkmak Konuya sa- ğından solundan yanaşmak ama bır turlu ya- kalayamamak etrafındadonmekyalnız Tamyak- laştığında da yenıden başa donmek " Bağışlayın, ben de bugun Sevgılı llhan Berk'ın dedığını yapmak ıstedım Oldu mu, bılmem? DOGU ANADOLU "Güneş Doğudan Yükselir" 400.-USD 03-08 Hazıran tanhlerınde Kars, Anı, Iğdtr, D Beyazıt, Bend-ı Mahı, Malazgırt, Adılcevaz, Kef Kalesı. Ahlat, Nemrut, Bıtlıs, Ahtamar, Ge\aş, Hoşap Kalesı. Çavuştepe, Van BRT-BİRLEŞİK REHBERLER TURİZM Tel: (212) 252 65 79 www.kulturgezUeri.com hayata değer katmak için. YAZ PROGRAMLAR! 02 Genel Ingılızce Prööramları Şprketler ve Kuruluşlar Içın Ozel Programlar Iş Ing ızcesı Programlan TOEFL IELTS FCE S navlanna Haz r k Programlar Çocuklara Ozel Hafta Iç Gunduz Yaz Program ar Bıre bır Ingılızce Egrtımlen Ev Hanımlanna Ozel Hafta Içı Gunduz Ingılızce Programlan Süt însanı Zehirlemez!.. Prof. Dr. Tümer URAZ kultesı Sut Teknolojısı Bolumu B ırsure once basına yan- sıyan haberlere bakın- ca ıster ıstemez bu so- ru bazılarımızın aklına gelmektedır Ama sü- tu tanj>anlar ve sevenJer bunun mumkun olmayacağını bılırler Çunku sut yenı doğan bır \avru- ya, doğa tarafindan onun gereksı- nımı olan tum maddelennı (buyut- me maddelen. vaşatma maddele- n bağışıklık maddelen \ b ) den- gelı bıçımde bulunduran bır besın olarak sunulmaktadır Günumuz- de sutun yapısında anılan ışlev- lenn yenne getınlmesını sağla- >an 200 u (yanlış değıl, ıkı yuz) aşkın madde saptanmıştır Bır lıt- re sutun oluşabılmesı ıçın yakla- şık 500 lıtre kanın memeden geç- mesı gerekmektedır Bu mukem- mel doğa olaymın gerçekleşebıl- mesı ıçın sutun bıleşımıne gıren maddelerın mutlaka onceden an- ne tarafindan alınması sağlanma- lıdır Tersı durumda anne eksık maddelen kendı vucudundan ek- leyerek sutun bıleşımını tamam- lar Beslemedeğeriaçısından,hiç- bir urun sutun onune geememek- tedir. Memeden çıkışından sonra za- rarh baktenler ya da başka mad- delenn sute bulaşması soz konu- su ıse o zaman sağlık açısından sa- kıncalı durumlar ortaya çıkar Fa- kat gunumuzde gelıştınlen sut ış- leme teknıklerıyle hem sağlık y o- nunden guvenlı urunler elde edı- lebılmekte hem de bu urunlenn uzun sure saklanması sağlanabıl- mektedır "Pastorize süt" adı al- tındapıyasava venlen urun has- tahk etkem mikrop ıçernıeyen, fa- kat dayanma suresı sınıriı olan bır suttur LHT \ontemı\le ışlenen ve "uzun omurfu süt" adıyla ta- nrnan süt ıse 4 aya kadar bır da- yanma suresı kazandınlan urun- dur Bu her ıkı yontem bırbınne Ankara Unıversıtesı Zıraat Fa- gore değışık oranlarda olmak uze- re dunyanın bırçok ulkesınde ıç- me sutlenne uygulanmaktadır Bu ıkı tıp sutun doğal nıtelığı, ılk ta- zehğıne yakın duze^dedır Bır vucut ıçın sutun en vararh durumu onun sıvı olarak tuketıl- mesı>lesağlanabılmektedır Bo>- lece sutun ıçınde bulunan prote- ınlerden, yağdan. laktozdan (sut şe- kennden), vıtamınlerden ve ozel- lıkle kalsıyumdan (mıneral mad- de) daha çok \ ararlanılabılmekte- dır Obur sut urunlennden, orne- ğın yoğurt, peynır tere\ağı don- durma vb 'nde amlan besın mad- delen suttekioranlançindeyeral- madığuıdan a\nı duzeydeb ya- rarhlıktan soz edılememektedır Durum bu olmakla bu"lıkte, yu- kanda değınılen "pastörize" ya da "UHT" ıçme sutlen her ulke- de aynı duzeyede tüketılmemek- tedır Gelışmış ulkelerde, sıvı sut ya da ıçme suru tuketımı çok ust duzeylerdedır Bunda yıllardan ben sağlanan alışkanlıklann bu- yûk pa>ı vardır Bu toplumlarda sut, çocuk ya da genç olarak bel- lı bır kesunın besmı değıl, kadın- erkek her yaştakı ınsanın, hemen her gun bellı bır mıktarda aldığı urunlerdendır Sı\ ı sut ruketımınde en onemlı sorun laktoz adı venlen sut şeke- nnın her msanda avnı duzevde sındmlememebi bıçımınde karşı- mıza çıkmaktadır Bu madde \a- nı laktoz, bağırsakta tt laktaz" adı \enlen enzım > ardımıyla parçalan- makta \e ondan sonra sındınl- mektedır Çocuklukta hemen her ınsanın bağırsağında \ ı arolan bu en- zımm salgılanması kımınde ılen yaşlara kadar devam etmekte, b - mınde de 8-9 > aşlanndan sonra tu- muvle durmaktadır Işte bu en- zımden yoksun olan kımseler ta- rafrndan sı\ ı sut alındığında çok hıdroskopık (su çeken) karakter- lı olan laktoz (sut şeken), vucut- tan bağırsak ortamına su geçışrnı hızlandırmakta ve bu sulu ortam- da çabucak gelışen bağırsak ıçı baktenler, aşın derecede gaz oluş- turup kışıierde ıshal ve aşın gaz- dan dola> ı da kann ağnsı bağır- sak krampı gıbı rahatsızlıklara ne- den olmaktadır Sut şeken lakto- zun bu şekılde dogurduğu rahat- sızhğa gunumuzde "laktozıntole- rana"adı venlmektedır Bu "lak- toz intoleransı" kalıtsal bu- ola> olup değışık toplumlarda farklı duzej lerde kendını göstermekte- du- Orneğın Batı A\Tupa \e Is- kandınav ulkelennde "laktoz in- toleransı" yuzde 10 duze>rnde ıken, sı>ah, san \e Samı ırklann- da bu oran yuzde 80 - 100'e ka- dar çıkmaktadır ABD'de farklı toplum kesımlenne gore aynı oran değışık bıçımde (zencılerde yuz- de 70-80 beyazlarda ıse yuzde 15) gözlenmektedır Turh>e"de "laktozintoleransı'' oranırun ne duzev de olduğu > onun- de aynntlı çalışmalar pek yapüma- mıştu' Kımıne gore bu oran yuz- de 30-40 dolayında kımıne gore de yuzde 50'den daha fazla dü- zeyde yer almaktadır Yanı toplu- mumuzun yan>a vakm bu- bolu- mu "içmesutü"nu (sıvı sutu) bır Avrupalı ya da bu- Amenkalı gı- bı rahatlıkla tuketememektedır Bunun da Turk toplumuna ozgu ve kalıtsal bır olay olduğu bıçımın- de bır açıklaması \apılmaktadır Bılmdığı uzere bızde, dunyadakı bırçok topluma oranla yoğurt çok fazla tukeülmektedır Yoğurt "bk- toz" ıçenğı düşuk olan bır sut uru- nudur Yuzyıllar boyu tuketılen bu urunun geneuksel olarak dogur- duğu sonuç, toplumda ıçme sutü ıle beslenmeye ağırlık vermek su- retıyle zaman ıçmde duzeltılebı- lır ABD'de zencıtoplumundagoz- lenen vuksek orandakı "laktozin- toleransı"nı duşuk duzey lere çek- mek ıçm, çeşıtlı onlemler alın- maktadır Sozgelımıbukesımeaıt çocuklann bulunduğu okullarda hıçbır halde sa\ saklanmayan "okul sutu" programlan uygulanmak- tadır Televızyonlarvebaştayayın ogranlannda eğıtıcı yayınlar du- zenlenmektedır Bu tur eğıtıcı va- y uılara bız Turkler de brr sure on- ce tanıklık ettık One TRT telev ız- yonu. sonra da başka bır kanalda gostenlen brr Amenkan dızı fıl- mınde, "Cosbj Ailesi"nde, evın salonu ve mutfağında masa us- tunde mutlaka sut bulundurulu- yordu Bu mekânlara gıren ev bı- re> len, başka drzılerde olduğu gı- bı "\iski" değıl de sut ıçıyordu Sonuç Toplumlarda "laktozıntoleran- a"nı azaltmanın bırçok açıdan \a- ran bulunmaktadır "Laktozinto- leransı", sutu sev'en ve onun de- ğennı bılen bu- toplumun yaratıl- masıvla ancak ortadan kalduıla- bılır Bunun ıçm kalıcı bu- "okul sutu" programının uygulanması suretıy le yaşam boyu sutu bırak- mayannesılleroluşturulabılır Boy- lece yuksek bır besleme değenne sahıp bulunan sut proteuılennden yararlanmış olunur Bılmdığı gı- bı vucudumuzun kas dokusu, sm- dınm sıstemı, kalp, cığerler, bob- rek, beyuı vb organlann ana ya- pısı protemlerden oluşmaktadır Bunun yanı srra vucudumuzda, çok çeşıtlı ad alhnda değışık ışlev- ler yuklenen hormonlar ve enzım- lenn tumu protemdır Sık sık kes- tığınıız ürnaklanmız, saçlanmız ve bazı atıklanmızm ana maddesı yı- ne proteındır O yuzden hem vucudun oluşma- smda, hem de tahnp olan organ- lann yenılenmesmde buyuk rolu bulunan proteuılenn her gûn bel- h bır düzeyde, kolay sındınlebı- ür ve tum yapı taşlannı eksıksız ıçerebılır durumda alınması ge- rekır Boyle brr koşulu sut prote- mlen tek başına sağlay abılmekte- dır 27 Mayıs ve Üniversite... SUAY KARAMAN Tum Oğretım U\elen Derneğı (TUMOD) Genel Savmanı * • lkemıze yem bu- aydınlanma done- | | mıaçanve42 yılını kutladığımız I J 27MayBİ960DevTİmi % mntoplumu- \^y muza en buyük armağanı 1961 Ana- yasası drr Çağdaş \ e ılencı bır anayasa olan 1961 Anayasası msan haklan ve temel hak ve ozgurluklere en ustun değen vererek, sos- yal hukuk de\ letı ılkesmı getn-dı Bu anaya- sa ıle hukukun ustunluğu, basın özgurluğu, grev ve toplusozleşme, ozerk TRT \e ozerk umversıte ılkelen de yaşama geçınlmıştrr Sağlık Hızmetlenmn Sosyalleşrınrmesı, İI- koğrehm \ e Eğıtım, Basın v e Fıkır Işçılen ya- salanyla ülkenın kalkınmasında buyuk yarar- lar sağlanmış, yıllarca Hurnyet ve Anayasa Bayramı olarak kutlanmıştrr 27 Mayıs ın topluma kazandrrdıklan ara- sında Ana>asa Mahkemesi. Cumhuriyet Se- natosu, De\1et Planlama Teşküaü. Turk Stan- dartlan Enstirusü. Kredi ve Yurtlar Kuru- mu. Devlet Personel Dairesu Basın tlan Ku- rumu. Ordu Vardımlaşma Kurumu gıbı ku- rumlar da bulunmaktadır 1961 Anayasa- sı'nın getırdığı ozgurluk ortamı ıçmde tüm bu oluşumlar, toplumun sıyasal, kulturel, du- şunsel \ e ekonomık açıdan önunun açılma- sını sağlamıştır Um\ ersıtelenn ozerk oluşlan, ılk kez 1961 Anayasası'nın 120 maddesınde açık venet bıçımde yazılarak guvence altma alınmıştır Toplumun ışığı olan unıversıtelenn etkınlık kazanmalan da, 28 Ekım 1960 tanhınde Mıl- lı Brrlık Komıtesı'nm çıkardığı 115 sayıh yasa ıle gerçekleşmıştır 115 sayılı yasa ıle, 1946 tanhlı 4936 sayı- lı Unıversıteler Yasası'nın bazı maddelen ozerklığı gemşletıcı şekılde değıştınlnuştır Ozerk unı\ ersıtenın ılk adımı olarak, mıllı eğı- tım bakanının yetkılen umversıtelere ya da Unıversıtelerarası Kurul'a de\Tedıünıştu- Fajtultelerde en yetkılı organ olan 'Profe- söıier Kuruhı'na (bugunku adı Fakulte Ku- rulu) 1946 yasasıyla ıkı doçent katılırken ya- pılan değışıklıkle profesor sayısının yansı kadar doçenunkanlmasısağlanmıştır Doçent temsılcı sayısının artmasıyla kunıla genış ka- tılım sağlanmıştır Boylece kurul eğıtsel bır organ dummuna donuşmuştur Yasadakı onemlı değışıklıklerden bın de, asıstan \ e oğrencılerm her yıl ıkışer temsıl- cı seçerek yonetım organlanna katılmalan- nın gerçekleştınlmesıdır 'Kursü Kurulu' oluşturularak yılda en az dort kez toplanma- sı ve en az ıkı toplantıya kursunun bütün asıs- tanlannın da oy haklanyla katılmalan sağlan- mıştır Uruversıteye asıstan alımmda, kursü profesorunun kursudekı butun oğretım uye- lennm yazılı goruşunu ahnası koşulu getınl- mışnr Boylece, kursude ortak sorumluluk sağ- lanmış ve tek kışılık yonetıme son v enlmış- tır Unıversıtelerde ılk kez 'Araşürma Fonu' kurulmuştur EskıYOKBaşkamthsanDoğ- ramacı, boyle bır fonu ılk kuran olmakla ovunmüştur Oysa, onun kurduğunu ıddıa et- tığı bu fon 1960'ta kurulmuştur Bugun 600 bınden fazla öğrencının oğre- nım gorduğu Anadolu Umversıtesı Açıkoğ- retım Fakultesı'ne ılk adım da 27 Mayıs do- nemınde atılmıştır Ortaoğrenm duzeyınde açı- kogretvm \ apmak uzere Mıllı Eğıtım Bakan- lığı'na bağlı "Mektupla Oğretim Merkezi'', 7 Kasım 1960 tanhınde kurulmuştur Bu mer- kez, 1974 yılında yüksekoğretım duzeyınde açıkögretıme geçmıştır Sonuçta, kısaca şunu belırtelım 27 Mayıs 1960, Cumhunyet tanhımızdekı onemlı do- nemeçlerdendır Devnmcı, ozgürlukçu, ay- dınlanmacı, ılencı ve çağdaş atılımlar yapıl- mışvekurumlaroluşturulmuştur 1961 Ana- yasası "hürriyete, adalete ve fazilete âşık" Turkıye halkırun gonlunde hep yaşayacaktır 27 Mayıs Devnmı'nı gerçekleştırenlenn ve 27 Mayıs'ın Kemalıst çızgısmden odun ver- meden yaşammı surdürenlennbayramı bır kez daha kutlu olsun Marmara Adası Beledıve Başkanı Savın \hmet Enon un bu sutunlarda çıkan "öğrencOenn de yaz dınlencesı \e turızm" konusundakı (6 Nısan 2002) \azısı çok \erındedır Elınıze sağlık kutlanm Yaşam \e geçımını ıç turızme bağlamış olan ınsanlann çığlığı bıçımındekı %azınız bana kımı çağnşıoılarda bulundu Tunzm olgusu yalnızca bu turden etkınîıklerde satıcı konusunda olan ınsanlar açısından onem taşımı\or Bence asıl onem taşıyanı, asıl vararlananlan bu hızmetlere alıcı olanlardır Gezılecekverlenncoğrafı tanhsel \e kulturel açıdan tanınması buralardakı ınsanlarla \ e çev re ıle ıletışım kurulması bu etkıleşıme taraf olan kımselere onemlı kazanım sağlamaktadır Bılgı gorgu arttınmının vanı sıra dostluklann arkadaşlıklann kurulmasına neden olmaktadır Boylece boyle bır etkıleşım ıçme gıren ınsanlar bılgı gorgu, deneyım aktanmında bulunmakta butun bunlar ıse ınsanlanmızın zengınleşmesıne ve olgunlaşmasına katkıda bulunmaktadır Bu ıse Okul Dinlenceleri ve Turizm. Prof. Dr. Mustafa ALTINTAŞ eğıtımden beklenenden başka bır şey degıldır Bu nedenle tunzm olayına, yalnızca bu olgu ıçınde mal v e hızmet satarak geçımını satanlar açısından değıl, asıl onemlısı bu mal ve hızmetlen satın aJanJaraçısından bakmak \ e dujunmek zorundayız Ozellıkle eğıtım takv ımınm gereksız uzatılması nedenı ıle dınlence suresının kısaltılması tunzm vorelenmızde ınsanlar arasındalu bu etkıleşımı azaltırkea ote >andan da, eğıüm surecınde olmasına karşın, kırsal va da kentsel \orelerde dınlence suresınce uretıme katkıda bulunan ınsanlanmızı da zora sokmaktadır Eğıtım sıstemımızın ozellıkle bır sonrakı aşamaya ınsanlarımızı doğrudan taşıyamaması ve bu nedenle "sınav yanşlanna hamianan (ayJara" dondurmesı bu sınav lar ıçın hazırlanan ogrencılerı, ozellıkle yılın ıkıncı vansında, ders ızlencesınden kopartmakta ve tek erek sınav lara hazırlanmak olmaktadır Bu nedenle hazıran sonuna kadar uzayan eğıtımın, gerçekte yararı çok sınırlılık taşımaktadır Bu nedenle, ulkemızm temel sorunu olan eğıtımın, hem sure v e hem de ıçenk v e yontem açısından yenı baştan duzenlenmesı gerekmektedır Onerdığımız gıbı, eğıtımın mayıs sonunda kesılmesı ve 25 Eylul'den başlatılmaü venndedır Boşa harcanan, hemen hıç kım^eve de fazla getınsı olmavan "zaman sa\xırganhğını" onlev ıcı de olabılır Savm Beledıye Başkanı Ahmet Onen'e onenm eğıtım takvım- ımızın venıden belırlenmesıne kadar hıç değılse Marmara \das\ na ıstem y aratabılmek ıçın, ADD ve Çağdaş 'Vaşamı Destekleme Derneğı Eğıtım Gonullulen \ e benzen kuruluşlar ıle ıletışım ıçıne geçmenız \ e onlann uve ve ıhşkıde bulunduklan çevrelen Marmara Adası na yonlendırmelennı sağlamanızdır Yazınızın yararlı olduğunu, kımılerını venıden duşunmeve zorlayacağını umuvorum İdeal Kart var lükkanlar senin için indirimde! 1 lerkesin bir ideali olmalı Kumeli Cad. No »2 10220 Osmanbey Istanbul Tel: (02121 225 »1 72 - 247 0S 13 - 241 20 34 www.englishcentre com jöeal www ıdeatkart com f/j DIŞBAMK 444 0144 PENCERE 27 Mayıs'ın Anlam ve Önemi... Marıe Antoınette, Fransız Devnmı'nın katmer- lı bırçıçeğıdır, talıhsızkralıçenınyaşamınaılışkın ne kadar murekkep harcandı bılınemez Bugunku koşe yazısına kralıçe neden gırdı? Çunku Antoınette 1793'te gıyotınde can verdı 1755 te Avusturya'da imparator 1 'ıncı Franz ıle Marie Theresıa'nın kızı olarak doğmuş, 15 yaşın- da zamane polıtıkası geregı Fransa'ya gelın olarak gonderılmıştı, ılerde 16'ncı Louıs olarak tahta ge- çecek kışıyle evlendırılmesı hayatını behıiedı, kız- cağızın yazgısı kendı elınde değıldı kı Fransa devrıme gebeydı burjuva sabırsızlanıyor sokak homurdanıyor, halkın açlıktan karnı gurul- duyordu tam o sırada Mane Antoınette'ın yıyecek ekmek bulamayan yoksullar ıçın soyledığı laf un- ludur "- Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesınler* " Gerçekte bır şom ağızlı uydurmuştur bu sozu Yalnız kral ve kralıçe ıdam edılmedı, 1789'da patlayan devrıme kan bulaşmıştı, gıyotın durma- dan çalışıyordu ışı gucu olmayan halk ıçın sepe- te duşen kelleler seyırlıktı Olayın bır yuzu bu • Ya otekı yuzu1 ? Fransa'da 1789 ıhtılalı, "Reform" ve "Röne- sans 1a tohumlanan "Aydınlanma Devnmrnın kan- lı dışavurumudur ınsanlık "c//nc/dei'/ef"modelın- den 7a//cdev/ef"modelıne daha başka deyışle de- mokrasıye donuşuyor, tanhın not deftenne yazılan yenı sozcuklerın altı çızılıyordu Cumhunyet Insan haklan Ulus Yurttaş Laıklık Eşıtlık • 1923 devnmı padışahlığın ve hılafetın çoktuğu tanhsel donemde, 1912 den 1922'ye kadar sure- gelen 10 yıllık savaşlann kanlı kıyametıyle ıç ıçe ya- şandı 1789 devrımının ınsanlığa sunduğu yenı kav- ramlarla haşır neşır olanların Islam dunyasında "Aydınlanma Devnmı"n gerçekleştırmelen, tan- hın bır mucızesı mı sayılmalı? Fransız Devnmı'nde 1802 de yaşama geçırılen Medenı Kanun" (Code Cıvıl) Turkıye'dekı Cum- huriyet Devnmı'nde (1926 da) yururluğe gırdı Anadolu'dakı Aydınlanma, Turkıye nın uygarlık dunyasındakı yenm belırledı, bugun hıçbır Muslu- man toplum bu duzeyde, yapıda ve konumda de- ğıldır • Pekı, ya 27 Mayıs? Devrım mı? 27 Mayıs'la bırlıkte 1961 Anayasası'y'a yaşama geçırılen yenı kavramların sozcuklennı alt alta dız- dığımız zaman soruya yanıt verılmış olur Sosyal devlet Anayasa Mahkemesi ' ' Yargıç bağımsızlığı Sendıkal haklar Toplusozleşme Padışahlıktan cumhunyete, ummetten mıllete, kul- luktan yurttaşlığa, dıncılıkten laıklığe 1923 devn- mıyle geçen Turkıye de devletın sosyal ıçenk ka- zanması 27 Mayıs devrımıyle gerçekleştı bu atı- lım seçım ıle değıl, devnmle yururluğe gırebıldı Bugun dunyada seçım yapılmayan ulke parmak- la sayılacak kadar az ama seçım yapılan her ul- kede demokrası olduğunu kımse soyleyemez 1 Ter- sıne, seçım yapılan çoğu ulkede çağdaş demok- rası yoktur 1 Yazık kı ne devrımler gulsuyu ıle yapılabılıyor, ne karşıdevnmler 1 Ama devnm bır kez yaşandı mı artık hıçbır şey eskısı gıbı olamıyor Turkıye'de hıçbır guç "Medenı Kanun"u bır ya- şam bıçımı olmaktan çıkarıp şerıat yasalannı gen getıremez, toplum 27 Mayıs devrımıyle ulaşrığı aşamayı yaşanmamış sayamaz, ustune çarpı ışa- retı koyamaz 1793'te ıdam edılen 16 ncı Louıs nın kardeşı 18'inci Louis 1814'te tahta geçtı Fransa'da kral- lık yenıden kuruldu, ama 1789 devnmı tanhsel yu- ruyuşunu surdurdu, Aydınlanma'nın ışığını kımse sonduremezdı 27 Mayıs devnmıne karşı olan cepheden nıce po- lıtıkacı 1960'lardan bu yana ıktıdara geçtı, ama, 27 Mayıs'ın hukuksal kazanımlannı yok etmek gucu kımsede yoktu bundan sonra da olamayacak 27 Mayıs donemınde ıdam edılen uç pohtıkacı- ya karşı, 12 Mart'ta uç gencı asmakla kuçuk ıntı- kam duygulanna belkı su serpıldı, ama bır ayıp, ıkın- cı bır ayıpla temızlenemez 1923 devrımınden genye donulemez 27 Mayıs bu sureçte bır onemlı adım Insanlık tanhı -gelgıtlerle de olsa- ılerıye doğru bır "uzun yuruyuş "tur T.C. YÜKSEKÖĞRETİM KURULU ÖĞRENCt SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZt BASKAMJĞI'NDAN 1 Anne veva babası ı^ı ve\a gorevı nedem>le yurtdışında bulunduğu sırada ortaoğrenımlennı bu ulkeleruı lıse \e\a dengı meslek okullannda >apan ogrencıler ıçın Miksekoğre tım kurumlanmızın Turit Dılı ve Edebı>atı Turk Dılr \e Ede bıyatı Ogretmenlığı Tanh Tanh Oğretmenlıgı Coğrafya Coğrafva Ogretmenlığı llahı\at llkoğretım Dın Kulnıru ve \hlak Bılgısı Ogretmenlığı Rehberlık ve Psıkolojık Danış manJık Işıtme Engellıler Ogretmenlığı Zıhın Engelhler Oğ retmenlığı Alman Dılı ve Edebıvatı \lmanca Ogretmenlıgı Fransız Dılı \e Edebı\atı Fransızca Ogretmenlığı tngılız Dılı ve Edebı>atı Ingılızce Ogretmenlığı Sınıf Ogretmenlığı Tu- nzm Işletmecılığı ve Otelcıhk Konaklama îşletmecılığı Ko naklama tşletmecıhğı Ogretmenlığı Sevahat tşletmecılığı Sejahat Işletmecılığı ve Tunzm Rehberlığı Se\ahat Işletme cıhğı ve Tunzm Rehberlığı Ogretmenlığı Radyo Sınema ve Televızyon Gazetecılık HaJkia Ilışkıler ve Tanıtım program lannda T C \ uksekogretım Kurulu nca a>nlan 954 kışılık kontenjana oğrencı seçmek amacıvla Y urtdışında Çahşanlann Çocuklan Içın \ uksekoğretıme Gınş Sınavı (YÇS) yapıla caktır Bu sınav a başvuru koşullan 2002 YÇS Kıiavuzu nda yer almaktadır 2 Sınav 14 Temmuz 2002 tanhınde Turkıje de Ankara \e Alman\a da Koln şehırlennde >apılacaktır 3 Sınav la ılgılı avnntılı bıigı ıçeren Kılavuz ıle Başviirma Belgelen 3-14 Hazıran 2002 tanhlennde (a) Karyağdı So- kak No 28 Aşağıayrancı Ankara adresındekı OSYM An kara Burosu \e>a (b) Turkıve nın joındışı temsılcıhklenndekı eğıtım ataşelıklerı veva eğıtım muşavırhklennden sağ lanabılecektır Ilgılılere du>"urulur ÖSYM BAŞKANLIĞI Basın 3] "58