22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5*4 NSAN 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR kuttur(g cumhuriyet.com.tr 13 ALLEGRO EVİN tLYASOĞLU KlasikBatı müziğine bir ödülGajen hafta sanat dünyamızın öciüler haftasıydı. Yapı Kredi Si- gorti nın artüc gelenekselleşen ".Aiift Jale TiyatroÖdüDeri' parlak v e kısursuz bir törenle dağıtıldı. U t e Lemper'ın konseri ise konser- d e n öte, bir şölendi. Sesi ve bede- nrndeki bütün kemiklerle sahneye hâkimdi. Her zaman dinlemeye fır- sat bulamadığımız bu tür gösterile- ri öziemışiz. Şarkı, şiir, dans, teat- rilcalbir sahnede birleşmiştı. Ültemızde tiyatro, edebiyat, plastk sanatlar. pop müzik ve sine- m a için birçok ödül verilirken kla- sik rr.üzik nedense üvey çocuktur. Son yıllarda lcurulan çeşıtli vakıf- lann genç kuşak sanatçılan özen- dirmek ıçin diizenledıği yanşma- lar yiireklendıncı olsa da, diğer dal- lar gibi geniş ses getirmeyen etkin- likler olarak kalıyor. Müzik ödüle hasret... Yıllannı çağdaş Türk müziğine vermiş, bırakın ödüllendirilmeyi, yapıtlanmn çoğunun seslendirildi- ğini dahi göremeden bu dünyadan aynlmış öyle çok bestecimiz var ki! Yurtdışındaki konser programların- da, afışlerde Türk müzikçisi olarak sanat elçiliği görevı üstlenmış nice yorumcu ise yurtiçınde çok az ta- nınır. CD'len sanat merkezlerindeki plakçı vitrinlerini süsleyenler, dün- yanın çeşitli radyo-televizyonlann- da tanınanlar, sanki başka bir kül- türün insanlandır. Onlara ait haber- ler bir iki gazetenın sanat sayfasın- da birkaç satırla geçıştirilir. te Lemper'in îstanbul'da Afife Jale ödül törenindeki konseri konserden öte bir şölendi. Piyanist Emre Elivar'ı Ankara'da Aydın Doğan ödül töreninde dinlerken kıvanç duymamak elde değildi. Geçen yaz aylannda gazetelerde yer alan 'Klasik Batı Müâği' yanş- ması başlıklı ilan bu işe gönül ve- renleri heyecanlandırdı: Aydın Do- ğan Vakfı'nın her yıl ayn bir kül- tür-sanat dalında verdığı ve geniş ses getiren ödülü bu yıl klasik mü- ziğe aynlmıştı! Yayımlanan duyuruya göre Cum- hunyetten bu yana bütün besteci ve yorumculanmız bu değerlendirme- ye gireeekti. llk bakışta besteci ve yorumcunun aynı kefeye konması hayret uyandırsa da klasik Batı mü- ziği adına bir ödül verilıyor olma- sı çok güzeldi. Hemen önceki yıllardaki ödül sa- hiplerine göz attık. Şiirde Melih CevdetAnday. öyküde Adalet Ağa- oğju, görsel sanatlarda Ara Güter, tanh dalında tlber Ortayh, beşeri bilimlerde Emre Kongar ve Do- ğan Kuban odüllendınlmıştı. Müzik dalında ilk akla gelen isim, dünya üstünde kazandığı ödüllerle, hocalıgı ve derin aydın- hğı ıle halen genç kuşaklan aydın- Türk yönetmen Buket Alakuş'xm filmi 'Anam' festival kapsamında bugün gösterilecek Bir annenin savaşımıGAMZEAKDEMİR '21. Uluslararası tstanbul Filnı Festhali'nde bugün gösterilecek filmlerden biri de Buket Alakuş'un yönetrnenliğini yaptığı 'Anam'. Festivalüı 'Bir Ülke - Bir Sinema: Aimany-a' bölümünde yer alan 89 dakikalık fılm, 2001 Almanya yapımı. Film kırk yaşlannda, ertele- diği düşleriyle Hamburg'da yaşamını temiz- likçilik yaparak kazanan geleneksel bir Türk kadınının, yetişkin oğlunun uyuşturucu sorunu olduğunu öğrenmesinden sonraki sü- reçte, onu bu illetten kurtarma mücadelesini konu edıyor. Başrollerinde Nursel Köse, Saskia Vester ve Audrey Mo- taung'un yer aldığı filmin yö- netmeni, aynı zamanda senar- yosunu da yazan Buket Ala- kuş. Alakuş "Almanya'da ya- şanan evrensel tatta bir Türk öykfisü" sözleriyle niteliyor filmini. "Benzeri öyküler bugüne kadar genellikle erkeklerin penceresinden anlatdcb. Ben- se bir kadının. bir Türkanne- nin penceresinden anlatmak istedim. Bir annenin savaşımı bu. Duygusal ama ilk bakışta sanıldığı gibi çok karamsar bir film değil Anam." Fılmde ana -oğul arasındaki duygusal öykü sününarka planında, iki kültür arasında kalan kimi gençlerin ikilemler içınde varolma çaba- sına dikkat çekiliyor. "Almanya, Türkiye iki ayn dünya. Almanya'da yaşayan Türkkr için dışansı Almanya,evintçiTürkiye. Bu.bambaş- ka bir kültür geçmişine sahip olan farkh ülke- lerden herkesiçin böyie. İki dün>a arasında st- kışan insanlar, özeilikle de genç kuşaklar ve so- runlan çüaş noktamdı. Almanya'da, Japonya'da, İtalya'da gösteru- di ve izleyenlerden kesinlikk bu bir Türkhikâ- yesi sözü işitnıedinı. Türk bir anne ve oğlu çı- laşh ,evet ama, anne annedir, e\lat da evtat Dert derttir, umutsa umut. Yaşam böyledir ve herkesin karşısına bu öyküleri her ülkedeçıka- nr. Öyküm, öykülerim evrensel olsa da yüre- ğim daima Türk. Lmarun gelecek yıllarda Ulusal Yanşma" bölümünde de yer aurun." Altı yıl önce Berlin Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde reklam okuyan Alakuş sine- maya adımını, Hamburg Üni- versitesi'nde atmış. Üniversi- tede üç yıl sinema yönetmen- liği üzerine eğitim alan Ala- kuş'un üç kısa fılmi bulunu- yor: 'Anahtar', 'Tango' ve : Kısmet'. Bunlardan kocasını kıska- nan ve onu evde tutmak için evin anahtannı üst kattan atan bir kan kocanın yaşadıklan- nı, kavgalannı anlattığı ses- siz fılmi 'Anahtar' yurtdışın- da çeşitli festivallerde göste- nlmiş. Film, 'Roma Kadın FOmleri Festivali' ile 'Bdçika lluslararası Film Festiva- li'nden 'en iyi film' ödülüyle dönmüş. latan seksen bir yaşındakı besteci- miz Öhanl smanbaş olabilırdi. An- cak ona jüride görev verildiğine gö- re acaba Leyla Gencer, tdU Biret, Adnan Saygun, Uhi Cemal Erkin, Cemal Reşit Rey, Hasan Ferid Al- nar, Necil Kâzun Akses gibi birisi mi seçilecekti? Hatta genç kuşak- lardan Kamran İnce, Fazıl Say da düşünülebilirdi. Yoksa bir besteci ile bir yorumcu arasında mı pay edi- lecekti? Mart ayında yapılan açık- lamada on beş milyarlık ödülün Ha- cettepe Üniversıtesı. Ankara Dev- let Konservatuvarrna verildiğini öğrendik. Buna kimsenin itirazı olamazdı. Bugüne dek nice yorum- cu ve bestecimizi yetiştirmiş emek- tar bir müzik kurumumuz. Yine de, önceki yıllann çizgisini korumak adına, örneğin Saygun gibi bir isme verilip ödül parasının konservatu- varda harcanması sağlanamaz mıy- dı? Pınl pınl gençlen.. Geçen hafta Atatürk Kültür Mer- kezi'nde yapılan ödül töreninde Ankara Konservatuvarı'nın yetiş- tırdiği öğrencilerin seçkin konseri- ni, hele piyanist Emre EBvar'ı din- lerken kıvanç duymamak elde de- ğildı. Keşke bu güzelim dinleti tö- renin ikinci yansı olarak aynlsay- dı. ya dabir gece sonrasuıda ayn bir konser halinde sunulsaydı... Ne Elivar'ın knstal gibi Beetho- ven'ı, ne tbrabim Yaacı'nın coş- kuyla yönettiği Konservatuvar Or- kestra ve Korosu. ne de Mahir Çe- tiz'in o güzelim gizemli yapıtı ye- terince değerlenebildi. Konser süresince salona giren çı- kan üst düzey devlet erkânı. onla- rm her hareketini izleyen kamera ordusu ve korumaların gürülrüsü; aynca avııı bilgi yinelenerek uzatı- lan tören konuşmalan ardından bir saatten fazla sarkan programda bu pınl pınl gençlerin konserine yazık oldu. GÜZELİN ARDINDA BERTAN ONARAN Dil Kuyumcusu Nermi Uygur Ruhi Su, "türkü söylemek, benim için, biraşk hâ- lıdir" derdi. Bu, deneme yazarken, Nermi Uygur için de ge- çerli, hem de dolu dolu. Dille söyleşmıyor, düpedüz sevişiyor. "Türk demek, Türkçe demektır" diyen Ata- türk'ü doğrulamak, sevindirmek üzere. Yapı-Kredı, bütün öbür yararlı etkinlik ve yaytnların içınde, Nermi Bey'in toplu yaprtlannın yayınını da usul usul sürdürüyor. Son olarak, Ustamızın "Çağdaş Ortamda Tek- nik"\r\\ yeniden bastı, "Bütün Yapıtlanna Doğnj" di- zisınde. ilk kez 1989'da basılmış denemeler, günlük, çağdaş yaşamımızda uygulayımın (tekniğin) yerini her yönüyle irdeliyor. Uygulayımdan kimin ne kadar sorumlu olduğunu ele aldığı "Çeşit Çeşit Sorumluluklar" adlı deneme- de. "Ne Kadar Sorumlu?" diye soruyor, sonra şu ya- nıtı anyor dıl yordamıyla: "Herkesi teknikten aynı biçımde, aynı oranda, ay- nı derecede sorumlu saymaya kalkışmak, hiç de doğru bir şey olmaz. Gerçekliğı çarpıtan bir tutum bu. Aynca, yol açtığı haksızlıklar nedeniyle pek çok karşıkoymalan böylece, yararsız tartışmalar boşan- dınr. öyle ya; atom bombasını ne yapan, ne attıran, ne de atan benim -atom bombası yüzünden ne di- ye sorumlu tutulayım. Auschvvitz'e hiç mı hiç bu- laşmadım- ne diye oralann yükünü taşıyayım... An- cak, herkesin, yeri, durumu, zaman. yetkisi, yetke- si, görevi olanağı çerçevesinde bir teknik sorumlu- luğu olduğunu söylemek zorundayız." Bir soru daha yoneltıyor kendı kendine: Nasıl so- rumlu? "Insan birşeyyaptığındayadayapmadığında, ey- temterıy/e, eylemlerinden ötürü sorumlu teknikten. Çoğu kez, teknıği aşan, daha doğrusu teknıkle bir- likte başka yöre ey/emterine dönüşen etkınlikleriçin- de ınsan. Yanbakışını beğenmediğı için, elindeki çe- kicı karşısındakınin kafasına Matıp yaralayan biri, yalnızca bir aleti yersiz kullanmış değıldir, olumsuz diye nitelenen birahlâk. hukuk, töre davranışında bu- lunmuş, belli yargı ve yoruma da neden olmuştur. Çekıç fıriatmak rastlantısal bir örnek. kuşkusuz; iç- kili ıçkılı arabayı kalabalığın ıçine sürmek; ekmeğe, yağa, şekehemeye sağlığa zarariı maddeler katmak; gelirkaygısıyla. piyasaya korkunçyanetkili ılaçlarsür- mek - bütün buniar teknıği içeren ama teknikle baş- layıp teknikle bıtmeyen sayısız eylemlerden birkaçı. Böylece teknığe ılişkin bir sorumluluk, insanı bü- tünüyle saran bir eylem sorumluluğu olarak ortaya çıkmakta; bu da, çoğun, teknik eylemin, öbür eylem- lerden daha az önemli, daha az ağırtıklı birınsan gös- tergesi kılığına bürünmeyeceğıne açık-seçik tanıklık etmekte. Şımdi, bu son bildirilenlehn ışığında şöyle birsap- tamada bulunmadan geçemeyiz: kımimizde tuhaf birizlenim uyandırsa da sarmaşdolaş ahlâkile tek- nik. Bu bırliktelık, hem teknik hem ahlâk, birbakıma, devrimsel bir değışikliğe uğruyor. Teknikten soyut- lanmış bir ahlâk yaşamı yok insan için. Yalnız yüce değer ve eylemleriyle değil; maddesi, nesnesi, ışie- vı, kullanımıyla teknıği de hesaba katmak zorunda- dır. Bu iç içe-giriş. geniş ve derin değışımlere götür- mekte ahlâkı. Benzer durum teknik ıçin de geçehi; ahlâkla iç içe girmekle, teknik, salt 'mekanik' birke- sım olmaktan çıkıp genışlik ve dennlik kazanmakta; buysa ınsan yaşamını belki daha zor, ama çok daha renklı, zengin ve yaşanır kılmakta." Aslında. bu sorunlar kafamda dolaştığında, son zamanlarda. hep Moliere'in ünlü sözü geliyor usu- ma: "yemek için mı yaşayacağız, yaşamak için mı yi- yeceğiz?" Henri Laborft. bırbirinden değerli kitaplannda, is- ter ıstemez ışte bu temel sorunu irdelerken, kanım- ca son derece yalın, kaçınılmaz bir sonuca vanyor: Insanlık, uygarlığı yeniden tanımlama noktasına ge- lıp dayandı; ya tuketim. para uğruna şu güzelim ge- zegenı ve üzerindekilerı harcayacağız, ya da evrenin bize ödünç verdiği usu başımızatoplayıp bu çılgın gi- dişe son verecegiz! içlerinden tek bir simgeyi bıle ele alsak, şu bir ya da iki kişı taşıyan araba'ntn kanserli çoğalmasını; yü- rüyebilmesi için gerekli benzinı elde bulundurabilme uğruna petrol yataklannı kapatmak üzere açılıp sür- dürülen savaşlan durdurmaya karar veremezse, ken- dine "bilen maymun" adını yakıştırmış olan bu kınl- gan yaratık, güneş dizgesı doğal ömrünü tamamla- madan, kendı ipıni çekecek. tüzük değişikliği GRAFİKERLER MESLEK KURULUŞU DERNEĞ! Derneğimizin yopılon genel kurul toplantısındo demek ana tüzüğümürün 31'nci a-b maddeleri değiştirilmiş olup, eski ve yeni şekli aşağıda belirtildiği gibidir. Sayın Oyelerımize ve Ilgılilere önemle duyurulur. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN ESKİ SEKLİ- Madde 31: Dernegm geliıletı asağıdaki gibidiı a) Ginş Ûdenteı. Dye kaydı «rasındo bir dettr^ı mahsus olmck ûzwe Genel Kurvka belıtlenen mıktardo oiırır. Bu rnıktar l.OOO.OOO.'dif. yönetim Kuıulumm karanyio gıns Sdentisinın tnbtle olınmaa mOmkûndûr. b) Ayiık ödenti: Ayiık ödentı mıkton 650.000 Tl'df. Yıllık toplom 7 800 000 TL olon bu ödentı lopitm Bdenetnteceği gıt» tabtte de veriteıüt :) Oemek toıafındnn veıılecek kimlik ve belge geMeri, ç) Toplantı geürten, d) BtfjBİa, e) Sergı geBrien, Demek yayolcnndon paa abbıli. YENİ SEKÜ: Madde 31 Demeğın gelır'en asağıdakı gıbıdır o) Ginş Odenlisi: Öye kaydb sifcsındo b« defayc mahsus olmak özere Genel Kuru ; co belırlenen miktordo olmı Bu mıktm 1.000 000 'h. YBnehm Ku-ubnun karanylo gırtş ödentısinm tnksirte olinmosı mümküntfi' b) Ayiık ödentı Aytık ödeilı mkton 1 500.000 TL'dit. Yılhk toplom 18.000.000 IL okr bu ödenn toptan ödeneMeceŞ gito ftiltafie de venlebılır 6 Oetnek tmofından veıılecek kımlık »e belge gelırleri, ç) Toplantı gelıtieri. e) Sergi gelırlen, Demek yayınfanndon para afattlr EZİNE ASLİYE HUKUK 1VL\HKEMESİ'NDEN DosşaNo: 2001 28 Davacı Botaş vekılı Av. Şerafettın Gökalp tarafından Fıkret Oral vs. aleyhlerine 17. madde sereğmce daımı irtifak hakkı tescıl davasımn \apılan açık.yargılaması sırasın- da da\acı \ekıh dava dılekçesinde Ezine. Akkö> Köyü. 1568 parsel sayılı taşınmazda 2.505.59 rr\2 daımi ırtıfak hakkınm (ağaç dıkmemek. bına vs. sabit tesis yapmamak şartı ile) mülkıyetının takdır edılen bedel karşılıgında Kamulaştırma Kanunu'nun 4 ve 11. maddeleri geregince Bota^ Boru Hatlan ıle Petrol Ta^ıma AŞ lehine tescıl edil- mesme karar venlmesını talep etmış da\alılardan Fikret Oral'ın zabıtaca tespit edıle- mediğı \e teblıgat da yapılamadığından adı geçene dava dilekçesı ve duruşma günü- nün ılanen teblığ yapılmasına karar verilmiş oldugundan Çanakkale Cevatpaşa Ma- hallesi. 1. Çanıkçılar Sokak. Güler Aparmanı No: 16 3'te oturan davalı A. Fikret Oral'ın dunışma günü olan 15.05.2002 günü saat 10.50'de duruşmada bızzat bulun- ması \eya bir vekılle kendısını temsıl ettırmesı. duruşmava gelmediğı takdirde da\a- ya yokluğunda de\am edıleceğı \e karar verileceğinın tebligat yerine geçerlı olmak üzere adı geçene ılanen teblığ olunur. Basın: 23220 G ^ K Kizük değişikliği GRAFİKERLER MESLEK KURULUŞU DERNEĞİ Derneğimizin yapılan genel kurul toplanhsında dernek ana lüzüğümüzün 17'nci ve 31'nci maddeleri değiştirilmiş olup, eski ve yeni şekli aşağıda belirtildiği gibidir. Sayın Üyelerimize ve llgililere önemle duyurulur. YÖNETİM KURULU E ESKİ ŞEKll: Madde 17: Genel Kurutun Toplantı Zamonı Genel Kjrul yıldc b» keretomayı Kerîsınde ı'önetm kurukı taahndon yopıkai toğn ûzerine topkm Yânetim kurukj gerekli gördüjû zomonlcrda Genel Kurulu Toplcntıyo çajırobıln. Üyelerden beşte birinin yazrfı ısfegı üzenne de Yonetım Kurulu toplantı düzenlemek zorundodır. ESKİ ŞEKll Madde 3 1 ' Dernegm gellrleti Gşagıdaki gibidir a) Sris ödenfci' Ûye koydı arasında bir defaya mahsus obak özere genel kurulca belirlenen mîktarda olmır. Bu mıktor 1.000.000TL'dr. Yânetim Kurukj'nun karanyis gnş ödentenn lakstie ahmast mOmkündür. b) Ayiık Ödentı Aytık ödenti mikton 1500 OOOTL* Yılhk toplom 18.000 000 TL olan bu odent tcpran ödenebıleceği gibı tcbtle de verılebttr. c) Demek tarofından verilecek kimiık ve belge gelirieri. ç) Topkmtı gefiften. d) Bağışkjr, e) Sergj gelirlen, Demek yaymtonndan para dobık 1AŞKANUĞINDAN YENİ SEKÜ ttodde 17 Genel Kurutun Toplantı Zomonı Genel Kurul ikı yıldc Dir kere Martoyı ıçensınde Yönetim Kurulu tnrindcn coğn üzerme toglonr Yânetim Kunjb gerekt gârduğu zamanlortio Genel Kurulu Toptaıtıyc çogifabSıı. Ûyelerdeıı beşte bırinın yazılı isîeğı ûzerıne de Yönehm Kurulu Toplantı düzenlemek zorundadı. YENİŞEKU- Modde 3 1 : Dernegm gelırleri oşoÇıdaki gibidiı. a! Giris ödentısr Ûye kaydı sırasında b« defaya mahsus ormak üzere genel kurulca beiirlenen miktarda olınıt 8u miktor 5.000.000 TL'dr. Yönetm Kuruhj'nun koranyla gnş ödentisiniı taksrHe atoıması mümkündür. b) Ayiık Ödenti: Ayl* ödenti mikton 3.000.000 TL'dir YAk toplam 36.000.000 TL olan bu ödentı toptan ödenebıkegi giti taksnie de venlebiSr. c) Dernek tarafından verilecek kimlik ve belge gelirlen, ç) Toplantı gefirieri. d)8ogısk)), e) Sergi gefcten, Deroek yoynlanndan porc olabiSı. lletişim'den BEHİÇ AK www.internet.cep.iletişim.com Behiç Ak'tan iletişimin şekil ve içerik değişimine dair, vurdumduymazlığın sınııian hakkmda en yeni karikatürier. lletışım Yayınları A.Ş. Klodtarer Caddesi llettşım Han 7,34400 Cagaloğlu - Istanbul Tel. (0212) 516 22 60-61-62 / Fax (0212) 516 12 58 Irrtemet: www.iletisim.com.tr«iletisim@iletisirn.com tr KAHRAMANMARAŞ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dos>aNo. 2000'589 Davacı Eroş Tanış sekilince davalı Cumhur Ergin aleyhine ıkame edilen tespit davası- nın yapılan yargılamaM sırasında \enlen ara karan uyannca dosyamız davalısının yapılan tüm aramalara rağmen adre^i tespit edilemediğınden. duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmıt) olmakla. da\alı Cumhur Ergın'ın >eni duruşma günü olan 21.05.2002 günü saat 09.40'ta mahkememiz salonunda hazır bulunması \e>a kendisını vekılle temsıl ettir- mesi. aksi halde duruşmanın yokluğunda yapılarak dosyanın karara bağlanacağı hususu ilanen teblığ olunur. 05.04 2002 ' Basın: 23144 SORGUN SULH HUKUK HAKIMLIGİ'NDEN EsasNo: 2001'275 Karar No: 2002'288 Davacı Mehmet Kesin vekili Av. Mustafa Aksan tarafından. davalılar Nuri Taşdemir ve arkadaşlan aleyhlerine Sorgun ilçesi, Aydınlık Evler Mahalle- si'nde kâin 66 ada, 15, P, 18 ve 19 parsel sayılı taşrnmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesi talep edilmiş olup yapılan açık yargılaması sonun- da, Dava konusu taşınmazlardakı ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, ancak karar davalılardan Keriman Yıldmm'ın (Orhan) adresı kolluk kuvvetlerince dahı tespit edilemediğınden bu karann ılan tarihinden itıbaren 15 gün içensinde teblığ edilmiş sayılacağı hususu 7201 sayılı Tebligat Kanu- nu'nun 29 ve devamı maddeleri gereğince ilanen teblığ olunur. Basın: 23192
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle