13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 ŞUBAT 2002 PERŞEMBE 5. YILDONUMUNDE 28 ŞUBAT DÜNYADA BUGÜN ALİ StRMEN Peki Sonra Ne Olacak? önceki günkü Radikal gazetesinin manşeti ünı- versitelerimizle ilgiliydi ve "Sadece susmakser- best" diyordu. Adnan Keskin ile Hilal Köyiü'nün Ankara kay- naklı haberi daha çok Hacettepe Üniversitesi üzerinde yoğunlaşmış bulunuyor. Üç yarı yıl uzaklaştırmaya kadar varan disiplin cezalanna neden olan fiiller ise, 'Bahar Şenliği' adı altında alternatif açılış yapmak, izinsiz müzik dinletisi düzenlemek "Savaşa değil, eğitime büt- çe ayrılsın! Kahrolsun emperyalizm" diye slo- gan atmak. emniyet güçleri ile rektör yardımcı- sını eleştiren konuşmalar yapmak vb. Ankara Üniversitesi'nde de öğrencilerin 1 Ara- lık iş bırakma eylemi ile F tipi cezaevlerini pro- testo gösterilerine katılmaktan ceza aldıklan be- lirtiliyor. Yine haberde belirtildiğine göre, F tipı cezaev- lerine karşı protesto gösterilerine katıian öğren- ciler DGM tarafından yasadışı örgüte yataklıktan 3 yıl 9 ay hapis cezasına mahkûm edılmişler. Haben şaşırtıcı olduğu için almadım buraya. YÖK üniversitesi ve fikir özgürlüğünün önün- deki engellerie Türkiye, gençliğinin hayatı en ko- lay söndürülen ülkeler arasında birincı sırada yer almaktad/r. Şimdi kimse kalkıp da kimi diktatörlükleri ör- nek göstermesin! Çünkü orada hiç değilse alda- tıcı bir özgürlük edebiyatı yok. Kimse de ülken- de demokrasi falan olduğunu iddia etmiyor. • • • Ama demokrasi olduğu savını ileri süren ve AB'ye girmeye çalışan Türkiye'nin durumu içler acısı. Burada sık sık yazılıyor, çağdaş dünyada ya- sak olan her şey Türkiye'de serbest. serbest olan herşey iseyasak. Bu ölçütlerle AB'y e nasıl girebileceğimizi kes- tirmek güç. Sorun yalnız AB'ye girmek değil, Türkiye nasıl ayakta kalacak? llköğretimden başlayarak ezberci, başkalannın önceden belirtediği 'doğru'yu bulmaktan ibaret olan, düşünce üretimiyie hiç bir ilışkisi bulunma- yan test yöntemine dayalı eğitim alan çocuklar, üniversite sıralarında da TCK'nin yanı sıra, YÖK Yasası'nın getirdiği yasaklarla kuşatılmış; düşün- memesi, konuşmaması, hiçbirşeye karşı çıkma- ması istenen yaratıklara dönüştürülmektedirler. Kısacası haberde sözü edilen üniversitelerle il- gili değil, tüm Türkiye'ye yaygın bir uygulamadır söz konusu olan. Hele hele Hacettepe, Ankara ya da Istanbul Üni- versitesi veya Istanbul Teknik Üniversitesi gibi göz önünde olmayan Anadolu'daki kent üniversite- lerinde baskılann yoğunluğu dayanılacak ölçü- lerin çok ötesindedir ve bunlara yönetimden ya- na veyayönetimin desteğini almıştosuncuklarile emniyet güçlerinin baskılan da eklenmektedir. • • • Baskı konusunda YÖK, öğrenci ve öğretim üyesi ayınmı da yapmamakta, öğretim üyelerini de tornadan çıkmışçasına aynı şeyi düşünüp di- le getiren, papağanlara çevirmek için elinden ge- leni ardına koymamaktadır. Belki de burada YÖKsel birtutarlılık olduğu da söylenebilir. öyle ya! Eğer sorgulamayı yasakla- yacak, sorgulayanı suçlayıp cezalandıracaksan, sorgulamayı neden öğretecek, sorgulamayı öğ- retene neden izin vereceksin ki? Yıllar yıllar önce yazar, kitap toplayanları, dü- şünceyi yasaklayanlan eleştirirdik: "Etmeyin eylemeyin beyler! Türkiye 'nin yalnız bugünlerini değil, yarınlannı da ipotek altına alı- yorsunuz." Kimse kulak asmadı; bugünlere geldik. Aynı egemen güç ve düşünce yine bildiği yol- da yürüyor. Sorgulamayan gençlik ve yurttaşlardan olu- şan, üniversitesi tek tip insan yetiştirmeye şart- landınlmış bir ülke, bu yoldaki savaşını kazansa sonra ne olacak? Olacağı şu: Çağından ve insanlık ailesinden dışlanarak, kazanıyorum sanırken, nasıl kaybet- tiğini anlayacak. Tıpkı aşiret toplumu Afganistan gibi... Devrim yasalarının çıktığı tarih AADD ödüfleri 3 Mart'ta verflecek tstanbulHaberServi- d-Merkezi Köln'de bu- luııan Almanya Atatürk- çü Düşünce Demeği'nin (AADD), Atatürkçü dü- şünce ve nitelikleriyle özgünJeşen kişi ve ku- ruınlara verdiği "Ata- türkçü Düşünce tletişim ödüBeri",3MartPazar güBÜ Ankara Devlet Re- sinı ve Heykel Müze- si *nde düzenlenecek tö- renle sahiplerine verile- cek. AADD Genel Baş- kaıı Dursun Atügan, ödûllerin, devrim yasa- larnın çıkanldığı tarih oLaa 3 Mart'ta, iki yılda birverilmek üzere gele- netaelleştirildiginı ifade ett. ödüllendirilecek oLan kişi ve kurumlar şö)le: Hukukveyargı: Yargı- ta^ Cumhuriyet Başsav- cıs Sablh Kanadoğhı HUmdab:Emekliög- rctm üyesi Prof. Dr. Be- diıAkarsu, Boğaziçi Üırversitesi öğretim üye- si rrof.Dr.SuıuıKiJi,tÜ Reitör Yardımcısı Prof. D» \ur Serter, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğıır Oral, Mersin Üniversitesi'nin eski Rektörü Prof. Dr.Vfo- ral ÜDdi, înönü Üniver- sitesi Rektörü Prof. Dr FatihHflmk)gfu,Turk tnkılap Tarihi Enstitüsü Md. Yrd. Prof. Dr. Ün- salYavıız TürkdflfcEmekli öğ- retim üyesi Prof. Dr. Do- ğanAksan KültürveSanat: Dev- let sanatcısı Suna Kan Askerflk: Eski Genel- kurmay Başkam Org. Ne- dpTonımtay.eskiDeniz Kuvvetleri Komutanı Oram. Gttven Erkaya, eşıGüJdenErkaya TRT: TRT haber spi- keri GiUden Özel. RHM Okur, TRT Dış Yaytn- lar Daire Başkam Oktay Şamfloğlu Medya: Karikatürist Nuri Kurtcebe, Gazete- ci-yazar tsmetSotak, ga- zeteci-yazar Metin Tb- ker Bürokrasl: Eski Gü- zel Sanatlar Genel Mü- dürü Mebmet özeL Necmettin Erbakan: Trafîkkazasıydı ANK4RA(CumhuriyetBüroso)- Necmet- tin Erbakan, REFAHYOL'un başbakanı olarak birinci dereceden tarafi olmasuıa karşın ko- nuşmaktan kaçındığı 28 Şubat'ı "trafik kaza- sma" benzetti. ANKA'nınhaberinegöre, Erbakan, 1997'de- ki 9 saatlik MGK toplantısından REFAH- YOL'un de\Tİlmesi ve RP ile FP'nin kapatıl- ması olaylannın yaşandığı süreç boyunca açık- ça "28Şubat" tanımını kullanmamaya da özen gösterdi. Erbakan. 28 Şubat'la ilgili bu tavrını ilkkezSP'lilerleyapnğı birsohbette bozdu. Er- bakan. sohbettepartililerin, "28ŞubattabizHn hiç hatanuz ofanadı mı" sorusunu, tf Havir n di- ye yanıtlarken açık tanımlamalarda bulunarak şunlan söyledi: "Siz trafikte hiç idmsenin burnunun kana- maması için direksiyonu kurallara mükemmel uvarakidareedersiniz.Araçtakilerinve(rafîk- tekflerin zarar görmemeleriiçin sizin tek yapa- büeceğmiz kurallara uymakor. Sizin direksi- yonda akhnız fikriniz bundadır. Ancak ne ka- darmükemmdoJursanızohın,trafikte kazage- çinnemeksadecesizebağh değildir. Diğeraraç- lann da sizin gibi mükemmel dikkat içinde ol- ması gerekir. Siz ne kadar kaçsanız da bir kam- yon. kurallan altüst ederek geüp size çarpar ve kaza okur. Artik oian obnuştur. Burada siz ku- surhı değflsinizdir. Kusurtu olan da kesin ola- rak kuraOan ihlal eden kamyondur. Ama ka- za ofanuşturve bu anda sizin yapacağuuz birşey yoktur" Erbakan, 28 Şubat'ın kendisi dışmdald taraf- lan ile ilgili suçlamalardan kaçınırken, parti- lilerden de kişileri hedef haline getirecek de- ğerlendirmeler yapmamamalannı istedi. Recep Tayylp Erdoğan'dan eleytirl AKP Genel Başkam Recep Tayyip Erdoğan da, 28 Şubat sürecinin yıldönümünde hüküme- ti hedef alan açıldamasında, halkın binlerce yıllık inançlannın engellendiğini iddia etti. Tayyip Erdoğan şunlan söyledi: "Geçmişte o kadar hayati karariar ahnırken, insanLann öz- gürtükkri kısrtlanırken. binlerce vılhkinanç ve geleoekkriniyeririegetirnMser^eflenirken,on- ca kâbefcrdağıülu-ken hükümetm uyumu önem- li oluyor da. koaiisyon adabına saygmm gere- ğmden bahsedüiyorda şimdibukonu neden hü- kümet meseJesi olmuyor. Siyasiflkesiztiğınbu kadannı göstermek de herfaalde MHP'nin ka- derioMu." Erdoğan, yapılan bir araşhrmaya göre hal- kın yüzde 90'uıın sekiz yıllık temel eğitimden memnun olmadığını ileri sürdü. Irticayla mücadele için tasarlanan değişikliklerden büyük bölümü gerçekleşmedi AskerinyasarahatsızhğıA\KAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - REFAHYOL hükümetinin düşürül- düğü 28 Şubat süreci beşinci yılıru doldururken uygulamaya konan "İr- ticayla Mücadele Stratejisi"nde kat edilen aşama tartışılıyor. Milli Gü- venlik Kurulu'nca bir an önce yasa- laştınlması istenen tasanlann büyük bölümü. "Avrupa Biriiği'ne uyum" çalışmalannın da etkisiyle Meclis'te geri sıralara itildi. 28 Şubat 1997'deki tarihi Milli Gü- venlik Kurulu toplanbsında abnanka- rariar sonucu, Necmettin Erbakan- Tansu Çiller ıktidannı sona erdiren irticayla mücadele süreci; siyaseti ye- niden şekillendirmesi nedeniyle "post- modern darbe" olarak yakın tarihe damgasını \-urdu. 54. hükümetin baş- bakanı Necmettin Erbakan'ın uzun süre direndikten sonra imzalamak zo- runda kaldığı MGK kararlanyla baş- layan süreç, en somut etkisini dinin si- yasallaşönlmasına karşı gösterdi. Ancak çoğunluğu 55. hükümet dö- neminde hazu-lanan irticayla müca- dele tasanlanndan büyük bölümü par- Avrupa Bİrlİğİ'ne UyUlti molasi: 28 Şubat sürecinin devamı olan yasa tasanlan, 'AB'ye uyum' çalışmalannın da etkisiyle Meclis'te geri sıralara itildi. Devlet memurlan, KÎT çalışanlan, hâkimler ve savcılar, yıırtdışında öğrenim görenler ve vakıflarla ilgili tasanlar yoğun gündemde uyumaya bırakıldı. Iamentoda uyutuldu. MGK, 2001 yı- lının aralık ayındaki toplantısında ir- ticayla Mücadele Stratejisi'nin uygu- lama takvımini değerlendirmişti. MGK bildirisinde. "bekieven tasanlann bir an önceyasalaşünlması gereği üzerin- de duruldugu" \aırgulandı. Bln yıl devam eder..." Geçen dönem içinde, irticayla mü- cadelenın koordinasyonu Genelkur- may Başkanhğı'ndan Başbakanhk'a devTedildi. Genelkurmay bünyesin- deki Batı Çalışma Grubu (BÇG) lağv edilerek bu göre\ r ler, sivil ağırlıklı Başbakanlık Takip Kurulu"na (BTK) devredildi. trticayla mücadele raporlan da Ge- nelkurmay Başkam yerine dogrudan Başbakan'a iletilmeye başlandı. Hükümet Meclis'te "AB'yeuyunT kapsamındakı düzenlemeleri öne çe- kerken Genelkurmay Başkam Orge- neral HüseyinKıvnkoğiu çeşitli demeç- Jennde "irtica\ia mücadefenin önce- Gtdi sonınlararasındaflkaradayeral- dığma" dikkat çektı. Orgeneral Kıvnkoğlu. "28 Şubat kararlan 1923'ten beri devam edi- yor. trtica ne zaman palazlansa, bu süreç kendini gösterir.- trticai tehdit bin yıl büe sürse, 28 Şubat süreci de bin yü daha devam edecek. Bitmiş değüdir'' demişti. Kıvrıkoğlu, son olarak geçen hafta irticayla müca- dele tasanlan konusunda "28 Şubat kararlan yasalaşmah. (, ıkmryor. Mec- fo komisyonlannda bekliyor"* diye rahatsızlığını dile getirdi. Bekleven tasanlar 5 yıllık süreçte; 8 yıllık kesintisiz eğitim. vakıflann De\Iet Denetleme Kurulu'nca denetlenmesi, cami ya- pımının izne bağlanması, cami ve mescitlerin yönetimine ilişkin yasa- lar çıkanldı. TBMM Genel Kuru- lu'nda veya komisyonlarda bekle- yen tasanlann öngördüğü düzenle- meler ise şöyle: 1) Dahiliye Memurlan Yasası'nda değişiklık: "Anayasaveyasalannaçık- ça suç say dığı eylemleri yapanlar, de\- letin ülkesi ve miileti ile böhuunez bü- tünlüğü>1e, cumhuriyetin niteKklerin- 28 ŞUBAT'LA GELEN DÖNÜŞÜM En büyük başarı eğitimde • 28 Şubat yasalan arasında en başanlı olanı temel eğitimin 8 yıla çıkanlması oldu. Imam-hatip liselerindeki öğrenci sayısı 6 yılda 511 bin 502'den 71 bin 583'e geriledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 28 Şubat sürecinin ardından başlayan irtica ile savaşımda en büyük kazanımlar, eğitim alamnda gerçekJeşti. 8 yıllık kesintisiz temel eğitimin ardından imam- hatip liselerinin ortaokul bölümü tasfiye edilirken üniversite sınav sisteminde yapılan değişiklikle de alana göre tercih sistemi gedrildi. Eğitımdeki bu reformlann ardından 1996-1997 öğretim yılında 511 bin 502 olan imam-hatip liselerindeki öğrenci sayısı 2001-2002 öğretim yılında 71 bin 583'e geriledi. Felsefe dersi liselerde zorunlu ders kapsamına alındı, kılık Jayafet yöneöneliği üniversitelerin ardından tüm ilköğretim ve ortaöğretim kurumlannda uygulandı, imam-hatip lisesi mezunlannın ilahiyat dışındaki fakültelere gitme oram azaltıldı. 18 Ağustos 1997'de uygulamaya konulan 8 yıllık kesintisiz temel eğitim, milli eğitimdeki büyük dönüşümlerin de başlangıcı oldu. Imam hatip liseleri dahil tüm ortaokullar 3 yıl içinde kademeli olarak tasfiye edilirken ilköğretime devam oram da (okullaşma oram) 1997'deki yüzde 85'lik seviyesinden yüzde 100'e çıkanldı. Evrlm tcorlsl blyolojl kltaplarında Biyoloji, vatandaşlık ve insan haklan eğitimi, sosyal bilgiler, matematik ve hayat bilgisi dersi programlan çağdaş bir anlayışla yenilendi. Biyoloji dersine "evTÜn teorisl, sera gazı, kuresel öinma" gibi konular ahnırken vatandaşlık ve insan haklan eğitimi kitaplanndan Medine Sözleşmesi ve Peygamberin Veda Hutbesi konulan çıkanldı. Flköğretimin 4. sınıflanna Ingilizce dersi konuldu. Vatandaşlık ve insan haklan eğitimi programına da "Jç ve dış tehdltler" adı altında irticanın tehlikelerini anlatan geniş bir bölüm eklendi. Bakanhğın Talim ve Terbiye Kurulu'nda yapılan yönetici değişikliklerinin ardından şeriatçı kitaplann temizlik operasyonuna başlandı. Eski milli eğitim bakanlanndan Vehbi Dinçerier dönemınden itibaren şeriatçı kitaplara verilen onaylar kaldınlmaya başlandı. Başta Fethullah Gülen tarafından yazılan kitaplar olmak üzere Atatürk ilke ve devrimlerine aykın kitaplann onayı kaldınldı. Inıaııı hatiplerde türban eylemi 28Şubatkararianmn 5.yıldönümündeirticaile mü- cadele sürüyor. IstanbulVaUHği'nin,türbanböğren- cilerin okuflara aünmaması yönündeki taümatına karşın önceki gün imam hatip Bselerinde başlayan gergmlik dün de sürdü. Kadıköy, Beykoz, Matte- pe, Eyüp imam hatip Uselerinde derstere türbanla guinekte urar eden öğrenciler oturma eylemiyap- n. Kıtak-kıyafet konusunda yapdan düzenlemelere ekolarak IsöuıbulValisiErolÇakn-'ınl2Şubat2002 tarihinde okuDara gönderdigi yazıfa taBmatta tür- banfa öğrencilerin okuDara ahnmaması istenmişti. Başörtüsüyie okullara gü-me\« çahşan öğrenciler, içeri aknmayınca oturma eylemi yaparak okul yö- netimlerini protesto ettiler. ŞERÎATÇI ÖRGÜTLER KENDlLERtNl SORGULUYOR ÎBDA/C organize suçlara yöneldi AN7CARA (Cumhuriyet Bürosu) • 28 Şubat kararianmn ardından tarikat ve cemaatler ile şeriatçı terör örgütlerinin strateji belirlemede sıkmö içine düştükleri, eleman kazanamama yamnda mensuplannı da harekete geçiremedikleri belirlendi. trticai unsurlann son dönemJerde, geçmişteki referans kaynaklannı, söylem ve yaklaşımlannı sorgulama yoluna gittikleri değerlendirrnesi yapıldı. İBDA/C'nin etkinliğini kaybetmesiyle birlikte bazı örgüt üyelerinin organize suçlara yöneldikleri saptandı. trticai faaliyetler konusunda hazırlanan isrihbarat raporunda, tarikat, cemaat ve terör örgütlerinin geldikleri nokta aynntılı olarak irdelendi. Kamuoyunda 'Salih Mirzabeyoğhı' olarak bilinen, tBDA/C örgütünün lideri SaHh lzzet Erdi|'in idam cezasına mahkûm olması üzerine örgütün ikinci adamı konumunda olan ve 23 Ocak 2001 'de tahliye edilen Ali Osman Zor'un örgütün lideri gibi davrandığı, örgütü yeniden toparlamak ve yapılandırmak amacıyla çalışmalar yaptığı saptandı. Ekonomik kriz ortamından yararlanılarak, halkın kışkırtılması yönünde talimat veren örgüt üst yönetimine, alt kadrolann "ekonomik kriz ortamında din motifl ile baUa laşlartmanın mümkün olmadıgı'' yönündeki yanıö da güvenlik kuvvetlerince belirlendi. Raporda, etkinliğini kaybeden tBDA/C'nin, bazı örgüt üyelerinin içinde bulunduklan olumsuz psikolojinin de etkisiyle farklı arayışlar içerisine girdilderine dikkat çekiidi. Raporda, Hizbullah Ilim grubunun yeniden yapılanma çalışmalannda, ileride sorun yaratabilecek deşifre olmuş militanlannı, operasyonlarda güvenlik kuvvetleriyle çatışmaya sevk ederek yok olmalanna göz yûmduğu belirtildi. Hizbullah Menzil grubunun 2002 yılınt "Pratiğe Geçiş Yıh" olarak benimsediği ve bu çerçevede faaliyetini öğrenci evlerinden öğrenci yurtlanna kaydırmayı planladığı belirlendi. Türkiye'deki Hilafet Devleti (tCCB-AFtD) örgütü üyelerinin, lokal düzeydeki toparlanma faaliyetlerinin yanı sıra, yurtdışından da çeşitli adreslere bildiriler göndermeye devam ettikleri belirtildi. den herhangi birinea> kın eyiemlerde bulunanlann" meslekten çıkanlması düzenlenıyor. Büyük bölümü polis olan tçişleri Bakanlığı memurlannnı, iki müfetriş raporu ve ıkı amirin giz- li sicil raporlanyla, cezai takibat ya- pılıp yapılmadığına balalmaksızın ba- kan onayıyla meslekten atılması ön- görülüyor. 2) Devlet Memurlan Yasası değişik- liği: Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerinden herhangi binsinı de- ğiştirmeye veya ortadan kaldırmaya yönelik eylem ve diğer faaliyetlerde bulunanlarla bu niteliklere aykın dav- rananlar veya yıkıcı ve bölücü faali- yette bulunanJara "devietmemuriuğun- den çtkarma" cezası verilebilecek. Bu kişiler, belediyelerle bağb kuruluşla- nnda da istıhdam edilemeyecek. 3) Memurlar ve Diğer Kamu Gö- revlilerimn Yargılanması Hakknıda Yasa değişikliği: Memurlann soruş- turulmalannı kolaylaştınyor. Hertür- lü ihbar ve şikâyet ön inceleme konu- su olabilecek. Kaymakam ve valile- rin soruşturma yetkileri genişletiliyor. 4) Devlet Memurlan Yasası ile KtT personel rejiminin düzenlenmesi: Cumhuriyetin temel nitelikieri ile la- ikve ekonomik düzeni değiştinnek ve- ya bölücülük suçlamalanyla hüküm giyenler, kamu kurum ve kuruluşlan ile KİT'lerde ve bağlı ortaklıkJarda istihdam edilemeyecek. 5) Tekke ve Zaviyelerin Seddine ve Türbedarlıklan ile Birtakım Unvan- lann Men ve tlgasına Dair Yasa de- ğişikliği: Bazı Kisvelerin Giyileme- yeceğine Dair Yasa'nın koyduğu ya- saklara aykın hareket edenler Türk Ceza Yasası'nın 526. maddesine gö- re cezalandınlacak. 6) Medeni Yasa değişikliği: Yasa- nın vakıflarla ilgili bölümünde deği- şiklik öngörülüyor. ArTa uğramış ol- salar bile zimmet, rüşvet, bjrsızlık, dolandıncılık, inancı kötüye kullan- ma gibi suçlarla Türk Ceza Yasası'nın 312. maddesi ve Terörle Mücadele Yasası'ndaki suçlardan mahkûm olan- lann vakıfkuramayacağı öngörülüyor. Mahkemelere, ılgih güvenlik kuru- luşlanndan bilgi alarak vakfın onay- lanması hakkında karar verme yetki- si getiriliyor. Vakıflar Genel Müdür- lüğü ile cumhuriyet sa\-cısı veya mül- ki amirin vakıf faaliyetlerini durdura- bilmesi düzenleniyor. Medeni Yasa'da son olarak yapılan kapsamlı değişik- likte, bu konuda çok sınırlı birhüküm eklenmekle yetinildi. 7) Hâkimler ve Savcılar Yasası de- ğişikliği: Hâkim ve cumhuriyet sav- cılannın meslekten çıkanlmasına iliş- kin hükümler yeniden düzenleniyor. Hâkim veya savcının, "cumhuriyetin niteüklerine, devletin bölünmezliğine aykın rutumve davTaraşlardabulun- masL, ideolojik veya siyasi ya da dü, ırk, dnsiyet, fdsefl inanç, din ve mez- hep aynmı yaparak IdşUerin yarar ve zararlanru hedef tutan tutum ve dav- ranışlarda bulunması" durumunda meslekten çıkanlması öngörülüyor. 8) Pompalı tüfeklerin denetimi: Av- da ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancalan ve Av Bıçaklarımn Yapımı, AJımı, Sanrru ve Bulundurul- masına Dair Yasa değişikliği ile, kök- tendinci terör örgütlerinin gözde si- lahı olan pompalı tüfeklerin kullanı- mına sınırlama getiriliyor. 9) Yurtdışında öğrenim: Yurtdışın- da yükseköğrenim görmek isteyen öğrencilerin, cumhuriyetin temel il- keleriyle bağdaşan bir eğitimle yeti- şebilmeleri amacıyla değerlendirme kurulu oluşturulması, yurtdışına öğ- renci gönderecek kurumlann öğren- cilerin ad ve kimliklerini Milli Eği- tim Bakanlığı "na bildirmeleri, öğren- cilik koşullannı kaybedenlerin diplo- ma denklığinin yapılmaması hükme- diliyor. Bu tasan komisyonda redde- dildiği için hükümet tarafından geri çekiidi. -r-
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle