13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 7 ŞUBAT 2002 ÇARŞAMBA 4- CUMHURİYET SAYFA ARAŞTIRMA Aşın sulama sonunda biriken su tahliye edilemeyince toprak yüzeyinde tuzlanma oluştu Harrancahillikkurbanı• Yıllarca kuru tanm yapılan Harran'da çiftçiler 11 Nisan 1995 te tanm bilgisinden yoksun olarak Fırat'm sulannı kucakladı. Ancak eğitimsizlik nedeniyle çatlamış toprağa fazla su verildi. Aşın sulama sonunda yeraltmda biriken su, tahliye edilemeyince toprak yüzeyinde tuzlanma başladı. CÜLŞAH DURAK Devletin,"topyekûn kalkınma ama- cıyla" 32 tnilyar dolarlık Güneydoğu Anadolu Projesı'ni (GAP) sirdürdü- ğü Harran Ovası'nın sulamaya açılan arazilennde yoğunlaşan tuzlanma bü- yük tehlike olu^turmaya başladı. Tah- liye kanallannın yetersizliği yeralrı suyunu yüzeye çıkannca bölgede 30 bindönüm alanelden çıktı. Eğitimsiz- lik ve teknik eleman yetersizkğı soru- nu giderek büyütüyor. Yıllarca kuru tanm yapılan Har- ran da çiftçiler 11 Nisan 1995'te ta- nm bilgisinden yoksun olarak Fı- rat'ın sulannı kucakJadı. Ancak eği- timsizlik nedeniyle çatlamış topra- ğa fazla su venldi. Aşın sulama so- nunda yeraltında biriken su. tahliye edilemeyince toprak yüzeyinde tuz- lanma başladı. Tuzlanma ilk olarak Harran'ın sınır kesimindeki Akça- kale ve Harran'a bağlı köylerde yak- laşık 30 bin dönüm alana yayıldı. Birçok çiftçi, trilyonlarca lira değe- rinde yüzlerce dönüm arazisini terk etmek zorunda kaldı. Tehlike büyüK Tanm il müdürlüğü yetkilileri, her türlü uyanya karşın bÖlgedekı çift- çilerin halen eski yöntemlerle tanm yaptığını belirterek "Bu çok tehü- keti bir durumdur. Çiftçilerimize ve özelGkle de sulama birfiklerimize bü- yûk görevter düşöyor'" dedıler. DSt 15. Bölge Müdürlüğü yetkı- ÜRÜNÜN ÇEŞİTLEiVDlRÎLMESİ GEREK - Tuzlanmaıun en önemli nedenlerindcn biri Harran'da sadece pa- muk üretilmesi ve fazla su kullanılmasL Tuzlanmanın önüne geçilmesi için üriinün çeşitkndirilmesi gerekiyor. lileri de tahliye kanallan ve drenaj konusunda ovada bir proje vürütül- düğünü. çalışmalann tüm hızıyla de- vam ettiğini belirterek en büyük gö- revin çiftçilere düştüğünü söylediler. Su tekrar Fırat'a... Harran Üniversitesi Ziraat Fakül- tesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Fa- nık tnce, bölgedeki tuzlanma tehli- kesine dikkat çekerek şöyle konuş- tu: "Taban suyunun aşağı düşürül- mesi ve drenaj sağlanarak bölgeden uzaklaşürüması halinde tehlike orta- dan kalkacaknr. Su, Suriye ile anla- şarak kanallarla uzaklaştınlabilir. Aynca başka bir yöntem de suyun Tektek Dağlan arkasına pompalan- masıdır. Hatta yüzeye çıkan su \tni- den Fırat'lada kanşünlabüir. Bu du- rumda sulama kaÜtesinde çok bü- yük düşüş olmayacağııu belirledik. Eğer su anülarak Fırat'a verUebüir- se tehlike tamamen ortadan kalkar. Tuzlanmamn yanı sıra toprak tama- men su altmda kalryor. Yüzeye kadar ulaşmadığı zamanlarda da tuzlan- ma meydana geliyor. Bölgede yaz ay- lanndaki aşın sıcak hava \e buhar- laşma da tuzlanmayı hcdandımor. Su buharlaşınea geriye tuz tabakası ka- nyor. Bunun sonucunda bitki yetişe- mez hale geKyor." tnce, geçen yıl 6 bin hektarlık aJan- da drenaj çalışması yapıldığını, an- cak bunun bir an önce bütün ovaya yayılması gerektiğmi ifade etti. Surive uyarıldı Şanlıurfa Valisi Muzaffer Dflek. Akçakale ve Harran'a bağlı Aşağı Deren, tkizce, Uzunyol, Sütlüce, Ko- nağa, Öncüler, Ancan, Fatmakuyu ve Varlıalan köylerinde toplam 6 bin 500 hektar alanda iyileştirme çalış- malanna başlandığını, 5 bin 700 hek- tar arazinin proje çalışmalannın de- vam ettiğini belirtti. Arazi yapısı ve ana tahliye kanallannın Suriye'de kalan bölümünde temizleme çalışma- sı yapılamaması nedeniyle ortaya çıkan sorunlan Dışişleri Bakanlı- ' ğı'na ilettıklenni ifade eden Dilek, "Suriye bu konuda gerekli kolayhğı göstermezse aük sulann arralarak tekrar sulamada kullaıutanası gere- kecektir. DSİ Genel Müdürlüğü'nün bu projeyi degündeminde tuttuğu sa- nıknaktâdır. Pahata olan bu projenin yerine diger projelere ağniık verflme- si gerekmektedir" dedi. Ödenek harcandı Dilek, tuzlanmamn en önemli ne- denlennden birinin arazide sadece pa- muk üretilmesi ve fazla su kullanıl- ması olduğuna dikkat çekerek ürü- nün çeşitlendirihnesi için özel pro- jelerin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Köy Hizmetleri 19. Bölge Müdürü thsan Albayrak. tuzlamayı önJemek için arazi tesviyesi. drenaj, tarla içi yol uygulaması yaptıklan- nı belirterek geçen yıl aynlan yak- Iaşık 5.5 trilyon lira ödeneğin tama- mımn harcandığım vurguladı. 6 bin 650 hektar alanda drenaj pro- jesinin devam ettiğini anlatan Albay- rak "Bunun dışuıda 2001 fiyanany- Iakesifbedeh5trilyonolan5bin700 hektarük alanın drenaj projesi ihale aşamasındadır. Aynca 8 bin hektar- hk alandaetütveproje devam eönek- tedir" dedi. Bölgede sulu tanmı bil- meyen çiftçilere eğitim verilmeme- si ve teknik eleman yetersizliği de tuz- lanma tehlikesinı büyütüyor. GAP Bölge Kalkınma Idaresi Bölge Mü- dürlüğü yetkilileri, Şanlıurfa'da bin çiftçiye bir, dünya normlannda ise 50 çiftçiye bir ziraat mühendisi düştü- ğüne dikkat çektiler. Yetkililer, tanm il ve tanm reform müdürlüğü ele- manlanyla yapılan yayun sıstemıy- le çiftçiyle yeterince iletişim kurula- madığını ifade ederek şöyle konuş- tular: "Ziraat mühendisi sayısınıart- ürmahyız, O zanıan çiftçiye yapılan yühk nyareöer, haftahk zharetlere dönüşür. Dolaytsryla çiftçinin bflgisi ar- tar. Bflgisi artan çiftçi de daha fazla çoküretmeye başlayarak rekabetede- bflir dunıma gelir." URFA VALİSİ MUZAFFER DİLEK: Yahudiler arazi almadı\urt Haberieri Servisi - "GAP'ın tsraittiler tarafindan parseUendiğj" iddialannı yanıtlayan Şanlıurfa Valisi Muzaffer Dilek, "1995-2000 yıDanıu kapsayan dönemde herhangi bir yabancınm bölgede mülk edinmedigi saptannuşör" dedi. Dilek, yaptığı yazılı açıklamada, GAP bölgesinde yabancılann toprak alımına başta "3083 sayıh Sulama Alanlarmda Arazi DüzenJenmesine Dair Tanm Reformu Kanunu" olmak üzere çok sayıda yasa maddesinin engel olduğunu vurguladı. 442 sayıh Köy Yasasf nda, "Türldye Cumhuriyeti tabiiyetinde bulunmayan gerek şâhıslar, gerek şahıs hükmünde oian cenıiyet vt şirkeöerin köylerde arazi ve emlak aunalan memnudur rı denildiğini belirten Dilek, 2565 sayıh Askeri Yasak Bölgeler ve GüvenUk Bölgeleri Kanunu'nun 9. maddesinin b. fıkrasında da u Yabancı gerçek ve tüzeikişiler bu bölgede tışuımaz mal edinemezJer. Yabancdara ait bölgedeki tîjjinmay maOann tasfiyesine karar vermeye, tasfiye şekfl ve şartiannı tespite Bakanlar Kurulu yetkffidir" diye yazıldığım söyledi. Dilek şöyle konuştu:"Türk şirketierin ortağı olarak baa israiDUer GAP bölgesinde arazi ahnaktaise sermayeıun globalleştiği günumüz dünyasmda bu aynnoyı izlemek kuşkusuz ki çok zor bir uğraş olacakür. Türkiye'de arazi amak o kadar zor ki bu husus Almanya ve Türkiye kşleri bakanlan arasmda Alman vatândaşüğına gçen Türkterin haklan olarak göriişme konusu d i i yapdmjşür." Elek, toprak reformu bölge müdürlüğü ve tapu nüdürlüğünün 1995-2000 yıllannı kapsayan çJışmalan sırasında herhangi bir yabancımn blgeden mülk edinmediğini saptadıklanm ve lonuyla ilgili olarak îçişleri Bakanhğı'na yazılı Ugi sunduklannı belirterek şöyle de\ 7 am etti: "oprak reformu bölge müdürlüğunün izni cnaksızın tapulama işjemi yaptlamadığından treketle, ileri sürülen iddialann gerçekdışj olduğu cğerlendirflmektedir. Şanlıurfa ve çevresinin "Mıudilerin'Arz-ı mevaıd'olarak adlandırdıklan v olduğu görüşünü ileri süren çevrelerce, î^afllflerin GAP bölgesinde ve özellikle ilimizde forak almakta olduğu iddiası daha önce de jndeme geürilmistir. Ortaya aülan bu iddialar Izla ciddhe ahnmamakla birlikte hassasiyede îcelenmiştir.*' 24 kuruluş çalışıyor GAP bölgesi yaüruncılarm da dikkatini çekiyor. Başta Diyarbakır ve Şanlıurfa olmak üzere bölge kentlerinde, aralannda Koç, Top- _ _ _ rak, Dedeman, Kombassan ve Doğu Holding gjbi holdingler ve Şi- şe-Cam, Köytür, Hektaş, TikveşH ve ML SİAD gibi gruplann da bulunduğu firmalarca gerçekleştirilen 24 kuruluş faaliyette bulunu- yor. GAP kapsanundaki kenderde, bölge dışından gelen firmalarca 12 yaünmın inşaaü sürerken yer tahsisi yapümış ve projesi de\'am eden 14, yaonm yapmak için bağlann hah'nde olan fırma ve kişi sayısının da 105 olduğu beürkndL Bölgedeki yaünnılar arasmda hay- vancıhk, sera tesisleri, otel işletmeciliği, mermer işletme, kUtm ve hah dokuma, nıeba suvu ile konfeksiyon tesisleri de buhınuyot: Güneydoğu'dan yapılan ihracat Türkiye'nin ekonomisine büyük katkı sağlıyor Vietnam'a kadar uzanan köprüYurt Haberieri Servisi - GAP ile birlikte potansiyeli harekete geçirilen bölgeden yapılan ihracaat ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Italya, Suriye, Almanya, Suudi Arabistan ve Ingiltere'nin yanı sıra Afrika'ya da ihracat yapılan bölgede en gözde sektör ise tekstil. GAPla birlikte Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne yönelen yatınmlar ihracat potansiyelinde patlama yaşanmasmı sağladı. Bölgeden geçen yıl 5 kıtadaki 116 ülke ve yurtiçinde 9 serbest bölgeye yüzde 15.2 artışla. 640 milyon 675 bin • Bölgeden geçen yıl 5 kıtadaki 116 ülke ve yurtiçinde 9 serbest bölgeye yüzde 15.2 artışla, 640 milyon 675 bin dolar karşılığı 100'ü aşkın çeşit tanmsal, hayvansal ve sınai ürün ihraç edildi. İhracat oranı son 10 yıllık dönemde 1997'dekinden sonra en yüksek düzeye ulaştı. dolar karşılığı 100'ü aşkın çeşit tanmsal, hayvansal ve smai ürün ihraç edildi. Böylelikle ihracat oranı son 10 yıllık dönemde 1997'dekinden sonra en yüksek düzeye ulaştı. Geçen yıl Avrupa'ya 238 milyon 756, Ortadoğu'ya 186 milyon 790, Amerika'ya 30 milyon 261 bin dolarlık ihracat yapıldı. Aynca Belarus, Etiyopya, Fildişi Sahilleri, Liberya, Malavi, Moritanya, Nijer ve Vietnam'da da yeni pazarlar oluşturuldu. Bölgede kurulan yeni tesislerle birlikte klasik yöntemlerin büyük oranda terk edilmesiyle hayvancılığa dayalı ihracatta da büyük gelişmeler kaydedildi. Güneydoğu Anadolu Ihracatçı Birliklen (GAİB) verilerine göre, ocak ayında ise 1 milyon 476 bin dolarlık hayvan ve hayvansal ürün ihracatı gerçekleştirildi. Bölgeden geçen yıl 44 milyon 435 bin dolarlık 30 bin 414 ton yaş meyve ve sebze ihraç edildi. thracatın lokomotifi ise tekstil oldu. Geçen yıl, 2000'e göre yüzde 14.2 oranında artışla 295 milyon 283 bin dolarlık sentetik iplik ve benzeri ürünler ihraç edildi Gümrük Birliği anlaşmasıyla başlayan süreç, GAP bölgesinden yapılan ihracatın rotasını "geleneksel pazar" Ortadoğu ülkelerinden "hedef pazar" Avrupa Birliği (AB) üÜkelerine çevirdi. DUZYAZI ORHAN BİRGİT Hoş Geldin Sansür! Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi, AB Komis- yonu Türkiye temsilcisi Karen Foog'un elektronik posta mesajlarının açıklanması konusunda aldığı yayın durdurma yasağına uymadığı gerekçesiyle, Aydınlık dergisinin toplatılmasını kararlaştırmış. 56 yıllık meslek yaşamının önemli bir böîümü, ya- saklar, toplatma kararları, cezalar ile savaşımla geçmiş birgazeteci için, şimdi ben ne yazmalıyım? Üstelik, gizlisi saklısı da yok. Bugünkü yazının konusunu, Istanbul DGM Başsavcılığı'nın, aynı dergide, yıne Karen Foog'a ait e- posta mesajla- nnın yayınlanmasını durdurma karannı eleştirmek amacı ile masama oturmuşken. Önce, Istanbul 5 No'lu DGM Başkanlığı'nın ye- dek üyesi Sayın Seyhan llıpınar tarafindan alın- mış olan "yayın durdurma karannı" anlayamadı- ğımı söylemekzorundayım. 21 Şubatgünü, Istan- bul DGM Başsavcılığı'nın istemi üzerine, adı ge- çen sayın üye "..AB Türkiye temsilcisi Karen Fo- gg'a ait gizli kalması Türkiye Devleti, Emniyet ve siyasi yaraıianna uygun olan bilgilerin ifşa edildi- ğinin tesbit edildiğinden bahisle, bunlann yayını- nın durdurulmasına ilişkin istem yerinde görül- mekle.." diyen bir yasak kararı veriyor. Kararın aynı gün Sayın Adalet Bakanı tarafindan kamuoyunaaçıklanmasının garabeti bıryana, DGM Başsavcılığı'na, Aydınlık dergisindeki sevimsiz açıklamalardan kamuoyu önünde şikâyetçi olan AB temsilcisinin de kendisıne arka çıkanlann da doğ- rudan bir talebi olmadığı, tekrar tekrar vurgulanı- yor. Yani DGM Başsavcılığı'nı harekete geçiren bir dilekçe ya da suç duyurusu yok. Karen Fogg, öyle anlaşılıyor kı, Viyana Sözleş- mesi'nin, "diplomatik ajanlara" sağladığı dokunul- mazlık hakkından yine aynı sözleşmedeki 32. mad- denin 3. fıkrası uyarınca kendi eli ile vazgeçmek istemiyor. Çünkü, fıkrada "Bir diplomatik ajan veya 37. madde gereğince yargı bağışıklığından yararlanan bir şahıs tarafindan yargı yoluna başvurulması, onun esas dava ile doğrudan doğruya ilgili her- hangi bir mukabil iddia karşısında yargı bağışıklı- ğı ileri sürmesine engel teşkil eder" deniliyor. Bayan Fogg, Aydınlık dergisindeki o sevimsiz ve haberleşme özgürlüğünü hiçe sayan açıklamalar için Türk yargısına suç duyurusunda bulunsa, Vi- yana Sözleşmesi'nin kendısine tanığı dokunul- mazlık zırhından yararlanamayacak.. Bu nedenle zırtıı ya da başka bir deyım ile dokunulmazlık pos- tunu deldırmek istemiyor. lyi de, Istanbul DGM Başsavcılığı ve yedekyar- gıçlık, mahkemede görülmekte olan hangı çete davası için yayın durdurma karan almış oluyor? Be- nim, 1960 öncesinde bir hayli ünlü bir basın avu- katı olarak hemen her hafta merdivenlerini tırman- dığım Yeni Postahane üstündeki bürolannda rah- metli Hicabi Dinç, Hakkı Müftüoğlu ve Güttekin Başak gıbi, o dönemin hızlı iktidar frekanslı sav- cılarına anlatamadığım "emır, demiri keser" anek- dotlan yeniden mi gündeme geliyor? Onun için, bu yayını durdurma isteminin, özel- likle bir tedbir olduğunu düşünerek Sayın DGM Baş- savcısı'na kimin başvurduğunu bir Türk vatanda- şı olarak öğrenmek istiyorum. Gelelim toplatmaya Dün alınan toplatma kararında sözü edilen Ay- dınlık dergisini görmedim, okumadım. Ama yine dün- kü "Hürriyet" gazetesinde Emin Çölaşan'ın bu der- ginin toplatılan sayısından alıntı yaptığı "Foog ve bizim gazeteciler. Bu ne muhabbet!" yazısını za- man zaman mesleğim adınayüzüm kızararakoku- dum. AB temsilcisi hanım, mesela Cengiz Çandar'a "Sevgili Cengiz, bizim dergiye bir yazı yaz, mak- buzunu da gönder" diye e-posta gönderiyor. Ya- nıt "Senin bir önerini nasıl geri çevirebilirim? Si- zin sayfalannızdan geçmiş olanlann oluşturduğu kuyrukta en sonda oluşum şaşırtıcı". Ve aralannda, bu yazışmalan okuyuncaya kadar saygı duyduğum bir düzine Türk gazetecisi. He- men hepsi, burunlanndan kıl aldırmadan gelmış geç- miş iktidarlara, muhalefetlere, toplum olaylanna eleştinler, övgüler kaleme alırken okurlannın ger- çekten bağımsız düşüncelerini yansıttığını sana- rak izlediği kimseler. Karen Fogg, onlan "katışık- sız Türk görüşünün dışında bir şeyler yazan köşe yazartarı" olarak ayn bir sınıfa da oturtmuş. Fakat anlaşılıyor ki, AB'nin adı sanı olmayan ay- lık bülteninde konuk yazar olma siparişini bir ya- bancı diplomattan alınca, kuyrukta en sonda ol- mayı bile içine sindiremeyen deneyimli gazeteci- ler, hazırladıkları yazılara, istenildiği gibi birde mak- buz ekliyorlar. Çünkü AB'nin Ankara temsilcisi, yazılan karşılı- ğında "Bana banka hesap numaranızı bildirin, te- lifücretinizi göndereceğim " demek yerine, "Mak- buzunu da gönder" diye, öyle anlaşılıyor ki sipa- riş verdiği gazeteaye ödeyeceği ücret için tam bir özgürlük de tanıyor! Heygidi Türkiye... Gazetecileri, yabancı birtem- silciliğe makbuz karşılığı hizmet sunmak için içle- rinden birisinin deyimi ile "kuyruk oluşturuyor"\ar. "Çok saygı duyulan liberal dekanlar, Karen Hanım ile randevu sağlamak amacı ile yine saygın tele- vizyon programcılarını aracı olarak görevlendirili- yohar. Ankara'daki derin görevlerinden hepsine tektek zaman ayırması kolay olmayan Bayan Fogg isetü- münü birden Kumkapı'nın ünlü meyhanelerinden birisinde rakı muhabbetine çağnyor. Gelin de kafanız kanşmasın... "Gizlikalması Tür- kiye Devleti, Emniyet ve siyasi yaraıianna uygun olan bilgilerin ifşa edilmesi" bunlar mı? Faks: 0212- 677 07 62 obirgrtae-kolay.net Ingilizler'in Yusufeli Barajı tepkisi • LONDRA (ANKA) - Ilısu Barajf nın ardından Çoruh Nehri üzerinde yapılacak olan Yusufeli Bbarajı projesi tngiliz çevrecilerinin hedefi haline geldi. The Guardian gazetesi, Yusufeli Barajı'nın gerçekleşmesi halinde Gürcistan'uı su kaynaklannın azalacağım, Karadeniz sahilinin erozyona uğrayacağım savundu. Gazete, Blair hükümetinin Yusufeli projesine katkıda bulunmaya hazırlanırken büyük tepki uyandu^n Ilısu Baraj projesini desteklemekten vazgeçmediğini belirterek sert dille eleştirdi. Gazete, Yusufeii Barajı nedeniyle 15 bin kişinin evinûı ve tarlalaruun su altmda kalacağını öne sürdü. Teh Guardian, Yusufeli baraj projesine talip konsorsiyumun lideri Fransız şirketi Spie Batignolle'nin hisselerinın yüzde 41 'inin tngiliz şirketi Amec'in elinde olduğuna dikkat çekti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle