12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SArFA CUMHURİYET 20ŞUBAT 2002 ÇARŞAMBA 14 KULTUR [email protected] Erdal Güven'in Ertuğrul faciasını anlattığı kitabı yakın bir tarihte beyazperdeye aktanlacak Haüç tersabanelerinden hareketeden Ertuğnıl Fırkateyni uzunve zorbir yokuluktan sonra misyonunu tamamlaırok üzere Japonya'ya gjtti. Tüğamiral Osman yöoetimindeld genıi dönüşyohında 18 Eylül 189O'da Japonya'nın Oşima burnunda kayahklara çarparak battL RUL 16 EYLÛL 1630 ulara gömülen— NENAÇALİDlS Erdal Güven'in Remzi Kitabe- vi'nden çıkan Hoşçakal Maryumi ad- lı kitabı, Snltan Abdülhamit'ın hedi- yelerini ve dostluk mesajını Japon Imparatoru 'na götürdûkten sonra dö- nüş yolunda batan: misyonuyla değil de, bauşıyla efsaneleşen Ertuğrul fir- kateyninin öyküsünü anlanyor Güven, kitabını Türk-Japon ortak yapımı ola- rak beyazperdeye aktarmayı düşünü- yor. - 'Eheda Mayumi'yi tarihi bir ro- man olarak nitetiyebüir miyiz? ERDAL GÜVEN - Ertugrul fîrka- teyninin hikâyesinin içine lirizm ka- tarak anlattığım bir roman. Içinde aşk öğelen olmasına rağmen aşk romanı olarak nitelenemez, çünkü anlatmak istediğim geminin misyonu. Ancak, amacı iki ülke arasmdaki yakınlığı sağlamak olan Ertuğrul fırkateyni her zaman batişıyla gündeme getirildi. Baüj ilişkiJeri güçlendirdi - O dönemde Türk-Japon ifişkfle- ri nde herhangi bir sorun zaten yok- arasında bir yakınlaşma başlıyor. Ar- dından gelen batış, ilişkileri daha da yakınlaşhnyor. Şehitlerimiz misyon- lannı gerektiğinden fazla yerine ge- tirmiş oluyorlar. Tarihten bir kesit su- nan bu roman, genel olarak dûnya politikasına da bir bakış atıyor. Geminin misyonu vardı - Siz bu facianm yaşanmasmda stra- tejikban hatalann okhığunu düşünü- yor musunuz? GDVEN-Ortadayapüanhatalarvar. Abdülhamit, Japonya'ya bır gemi yol- yonu da Asya'da Osmanlı bayrağını dalgalandırmak. Tüm bunlar için ihtişamlı bir gemi- ye ihtiyaç vardı ve dönemin envanter dökümanlanna bakıldığında en ihti- şamlı gemi Ertuğrul'du. Fakat gemi- nin ahşap ve yelkenli olması onun uzun yola çıkmasına engeldi. Aynca mektepli-alaylı denizci sorunlan ya- şanıyordu. II. Abdülhamit kimine gö- re 'KEÜ Sultan' kimine göre 'muhte- şem bir sultan 1 Aldülhamit her Os- manlı padişahı gibi korkulan ve kay- gılan olan bir padişahh. Donanmadan GUVEN- Ertugrul faciasını yazma- ya 1995 yılında başladım. 0 dönem- de Hûrriyet gazetesinin Tokyo tem- silciliğini yapıyordum. Şehitlerin an- ma törenlerine katılmıştım. Vakaya- ma'ya trenle gitmiştim, feribotla Ku- şimoto adasına geçtiğimde adanın üs- tünde küçük bir bulut belirdi. Adaya ayak basmamızla birlikte yağmur yağmaya başladı, aynlırken yağmur durdu. Bu olay, ilgimi çekti. Vakayama Belediye Başkanı bana "Bunlar şehit Türk denizcUerin se- vinç gözyaşlan" dedi. Önce inanma- Hiç kimse bilerek 533 kişinin ölmesini istemiyor. Bu olayda 'kader ağlannı örüyor'. Hepimiz bazen istenmeyen olaylara neden olabiliriz. Ortada bazı iddialar var; mesela Japonya 'daki fenerin doğru yerde olmadığı, bu da olabilir. Belki doğru yerde olsa idi gemi batmazdı. •lUMLCÜVEV HOŞÇAKAL MAyUMİ W GÜVEN - O dönemde Japonya ve Rusya savaş halinde idi. Osmanlı, Rusya ve Avrupa da savaş halinde, Imparator Maiji yeni bir modernizas- yon modeli başlatmaya çalışıyor ve Batı'ya açılıyor, bu Batı'ya açılma çahşması kapsamında bir heyetini îstanbul'ayolluyor ve Abdülhamit'in de bunun karşıhğında bir gemi yol- laması gerekiyordu. Bu gemi de, Rusya'nın korkusuy- la askeri gemi statüsünden gitmiyor. Öğrencilerin eğitım gemisi olarak gi- diyor. Bu, iki ülkenin birbirlerine ya- kınlaşma çabasıdır, gemi misyonunu yerine getiriyor ve Japonya, Türkiye lanmasını istemişti. Bu geminin han- gisinin olduğu onu ilgilendirmiyordu. Abdülhamit'in yaptığı iki hata vardı; biri donanmadan korktuğu için Ab- dülaziz dönemindeki o muhteşem Türk donanmasını Haliç'e çürümeye terk etmesi. Diğeri de Japon denizin- de 15 Eylül sonrası çıkan firtınalan hesap etmeden gemiyi yeniden ülke- ye çağırmaktı. Hasan Hüsnü'nün de bazı hatalan var, fakat bunlar kötü niyetli hatalar değil. Onun tek istediği dediğini yap- tırmaktı. Onun için de gemiye dama- dını atıyor Ertuğrurun bir diğer mis- korkuyordu ve onun için de donan- mayı Haliç'e taşıdı. Hâlâ Yıldız Köşk'ünün altındaki dehlizlerbilinmiyor. Bunlan yapan us- talar ya bağlantılan bilmiyorya da bi- lenler öldürülüyor, tüm bunlar korku- nun bir göstergesi. Sıradan korkula- n olan. saltanatı bırakmamak için elinden gelen her şeyi yapan bir Os- manlı padişahı. Japonya'nın o dönem gücünü gören biri ve onlara gemi gön- dermesi tabii çok önemli. - Ertuğrul faciasını anlatan pek çok kaynak kitap var. Sizi bu kitabı yaz- maya iten şartlar nelerdi? dım fakat her adayı ziyaret ettiğim- de aynı olayla karşılaştım. Bu hikâ- yeyi belgesel tarzda yazmak isteme- dim. Içinde hem yol, hem de aşk hi- kâyesi olsun istedım. Nurettin, gemi- de yer alan tüm teğmenlerden izler ta- şıyor. Nurettin'in etrafinda Osmanlı Im- paratorluğu'nu, donanmayı ve seya- hati kurguladım. Mayumi'de ise dö- nemin Japonya'sını ve Japon kültürü anlattım. Bu çalışma Türkiye ile Ja- ponya'yı birbirine yaklaştıran gemi- nin gerçek hikâyesi. - II. Abdülhamit'in denizcOik ala- mndald yetersizKği ve dönemin bah- riyesinde yaşananlar da geminin so- nunun hazırlanmasmda önemli bir rolovnadı~ GUVEN - Dönemin bahriyesinde çok büyük oyunlar dönüyor. Donan- ma personeli kahvelerde pinekliyor, sonra bir anda bir gemi çıkıyor ve olaylar farklı bir boyut kazanıyor. Herkes bu geminin içinde olmak is- tiyor. tngiliz kökenlı Albay Harty ge- mi ile ilgili verdiği olumsuz raporlar sonucu görevinden almıyor. Hiç kimse bilerek 533 kişinin öl- mesini istemiyor. Bu olayda 'kader ağjannı örüyor'. Hepimiz bazen isten- meyen olaylara neden olabiliriz. Or- tada bazı iddialar var, mesela Japon- ya'daki fenerin doğru yerde olmadı- ğı, bu da olabilir. Belki doğru yerde olsa idi gemi batmazdı. Padişah bu gemiye çok güveniyor- du. Böyle bir firtınada batabileceği- ni hiç sanmıyordu. Gûcümûzü tarihten ahyoruz - 21. yüzyıl Türk-Japon ilişkilerini nasıl değeriendirryorsunuz? GÜVEN -Türkiye yüzünü Asya'ya çevirmeli. Türkiye Avrupa'dan iste- diğinin çok fazlasını Asya'dan alabi- lir. Asya ile birlikte büyük bir güç yaratabiliriz. Asya'nın gücü ile Av- rupa'nm bizi kabullenmesi çok daha çabuk olacaktır. Şu anda çok fazla ta- viz vermemiz gerekli. Biz, bölgede çok kuvvetliyiz ve bu- nu tarihten ahyoruz. Orada etnik bir köken varsa o da Özbeklerdir. Tacik- lerden Sincan ve Uygur bölgesinde güç ahyoruz. Bunu doğru dürüst kul- lanmamız lazım. Bunun için yüzü- müzü hem Avrupa 'ya,hem de As- ya'ya döndürmemiz gerek. DEFNE GOLGESİ TURGAY FİŞEKÇİ Marmara Adası Şair, şairi izler. ötekine bağlanmadan yapamaz onlar. Marmara Adası da benim için her şeyden önce Ok- tay Rrfat'ın adasıdır. 0 gittiği, orada yazlannı geçir- diğı, oranın kıyılannda yüzüp balık avladığı için de- • ğeriidir Marmara. Fethi Naci'den kim bilir kaç kez dinledim, Oktay Rifat'ın Marmara'datuttuğu kocaman karagözleri... Bu nedenle ilk ayak bastığımda bir müzeyi dola- şırgibi dolaşmıştım Marmara'yı, şairle, şiirleriyle bir ilişki kurabilir miyim diye. Sonra 1980'lerde bir grup arkadaş düzenli gider olmuştuk adaya. Ressam Mevlüt Akyıldız. şaırier Adnan Özer, Suat Vardal, Vural Bahadır Baynl, yayıncı Levent Erseven... Kekik ve adaçayı kokan dağlan, kayalardan çıkan incir ağaçlanyla, komşu adalar Avşa ve Ekinlik'te gö- rulmeyen yaban doğası çekiyordu beni. Adayı müze gibi gezmek için başka nedenler de vardı: tepelerde, Rumlann sırtlarında toprak taşıya- rak kayaiar üzerinde kurduklan setlerde oluşturduk- lan üzüm bağlannın viran çizgileri de tarihi bir traje- diyi anımsatryordu durmadan. Haliç'in kirliliğinin Marmara'yapompalanmasından sonra ise içim kaldırmadı bır daha Marmara Adası 'na gitmeyi. • • • Bütün bunlan anmamın nedeni Samih Rifat'ın yeni yayımlanan Ada (Sel Yayıncılık) adlı kitabını oku- muş olmam. Ada'da yazar, 1955-64 arası her yıl anne ve ba- basıylatatile gittiği Marmara Adası'na ilişkin çocuk- luk-gençlik anılannı, izlenimlerini, o günlerden bel- leğinde, iç dünyasında kalmış görüntüleri, duygula- n anlatıyor. Bir tür yitik bir zamanın peşıne düşüp onu yazıyla yeniden kurmayı deniyor. "Sunuş" yazısındaki alçakgönüllü tavra karşın bir- kaç nedenle önemli bir kitap Ada. Şiirseverler için, ardında bir anı kitabı bırakmamış büyük bir şairin yaşamından dolaylı da olsa kimi ke- sitler sunduğu için. Ülkemizin altüst olma sürecinin yeni başladığı 1950'lerin ikinci yansıyla 1960'lann başından, bugün- kü gibi her şeyin yozlaşmanın pençesine düşmedi- ği yıllardan, o dönemin hayatından, insanlanndan söz ettiği için. Nedir o hayat ve insanlar? 1923 nüfus değişimi öncesinde Rum halkın çoğunluğu oluşturduğu ada- da, onlar gitmiş, yerlerine Karadenizli Türklerle kimi Giritli göçmenler gelmiştir. Halkı değişse de ada, evleriyle, kiliseleriyle, sokaklanyla, balıkçıhk, şarap- çılık, mermercilik gelenekleriyle ortadan kalkmakta olan birhayatı sürdürürdurumdadır. Bu hayattan ar- tık günümüzde örneklerine rastlanamayacak insan- larlatanışıyoruz kitapta Yaşlı Giritli balıkçı Gega, bun- lardan biri. 0 yıllann balıklan da var kitapta. Ne yadırgatıcı bir cümle oldu değil mi? 0 yıllann balığı başka, bu yıl- lannki başka. Işkinaya ayn bir bölüm ayırmış yazar. Bu balığı anlatıyor şiir gibi. "Maviliğin ûstüne düş- mûş iri kara benekler gibi, derin suda yapraklanır durur. Ama hep sürüyle; yalnız göremezsin." Ansik- lopediye baktım. Bir madde olarak yer bulamamış kendine işkina. Marmara değil mi, yasayan balık tür- lerinin elli yıl içinde yüzlü sayılardan b^e, yediye düş- tüğü deniz? Adanın en hüzünlü yanlanndan olan yok olmuş bağ- lan da genç gözlerinden kaçmamış yazarın: "Ada- nın yamaçlan, harita eğrilerine benzeruzun, ince taş duvarfarda set set, taraktan çıkmış saç gibigöz ala- bildiğine çizik çızik. Bağlar varmış bu yamaçlarda." Kitabın belki de en önemli yanı ise dili. Yazarlığın dile ilişkin bir uğraş olmaktan çıkmaya başladığı gü- nümüzde Samih Rifat, yalın, özenli, etkileyici anla- tımıyla, kitabında bir dil ve anlatım dünyası kuruyor. Okuriara Türkçenin güzel bir dil olduğunu anımsa- tıyor. Yazar haklı. Ada, belki herkesı ilgilendirmeyecek bir kitap. Ama okuyanlarda silinmez izler bırakaca- ğı da bir o kadar gerçek. Castro, Stone'a ev saMpfgi yapu • STOCKHOLM (AFP) - Amerikalı film yönetmeni Oliver Stone, Fransız-tspanyol ortak yapımı bir belgesel için araştırma yapmak üzere gittiği Küba'da Fidel Castro ve yönetmen Alfredo Guevera'yla görüştü. Oscar ödüllü yönetmen Stone, cumartesi günü akşam yemeğinde Castro'nun konuğu oldu. Küba'da bir hafta kahnayı tasarlayan Stone, ertesi gün Küba Sanat ve Sinema Enstitüsü Başkanı ve Küba sinemasının dünyadaki önemli temsilcilerinden Alfredo Guevera ile görüştü. KARŞIYAKA1. tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA SURETÎYLE SATIŞ İLANI DosyaNo: 1999-2615 Tal Satılmasına karar venlen gavnmenkulün cınsi. kıymetı. evsafı: Tapu kaydı: Izmir ili, Karşıyaka ilçesi, Şemıkler Mahallesınde kain, tapunun 32070 ada. 25 L. lc pafta, 29 parselinde kayıtlı, 2^50 arsa pa\lı ve 12 nolu bağımsız bölüm. lmar durumu: Karşıyaka Belediyesi, lmar Müdürlüğü'nün 22 02.2000 tanhlı raporuna göre ımar durumu; bitışik nizam. ön cephe mesafesi 3.00 m. bma derinlîğı 5.00 m. 5 kat, h= 15.80 m. eabarili konut yapımına müsaittır. Özellikleri: Taşınmaz; 6044 Sk. No 12, (33/B) Karşıyaka-lzmir adresinde, 373.25 m2 arsa üzenne yapılmış 5 katlı binanın zemin katında yer alan 16 m2 alanlı dükkândır. Dö- şemeler seramik kaplıdır. duvarlar sn^lı ve badanahdır Kapı ve camekânlar demir doğra- malı ve fıle kepenkhdir. VV'C'si me\cuttur. Karşıyaka. Bostanlı ve Şemıkler çarşılanna uzaktır, depo olarak kullanıma müsait olmayıp küçük esnafın kullanıraına uygundur. Kat irtifakı kurulmuştur. Takdır olunan değer: 4.000. 000.000 -TL (arsa payı dahil) Saüş şartlan: 1- Satış. 2.4.2002 günü saat 10.00-10.10'a kadar Karşıyaka 1. îcra Md. adresinde açık arttınna suretıyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmın edılen kıymetin yüzde 75'ini ve rüç- hanlı alacakJılar varsa alacaklan mecmuunu \e salış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak kaydı ile 12.4.2002 günü, aynı yer ve saatte ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere art- tırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinın malın tahmin edılen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çe- virme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektır. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin. tahmin edilen kıymetin yüzde 20si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bır bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır. Satış. peşüı para iledır. alıcı istedığmde 20 günü geçmemek üzere mehıl venlebilir. Tella- liye resmı, ihale pulu, tapu harç ve masraflan KDV ahcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir 3- lpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgılılerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan ıddıalannı dayanağı beİgelen ile on beş gün içinde da- iremize biidirmeleri fazımdır. Aksi takdırde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaş- madan hariç bırakılacaklardır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefıllen, teklıf ettikleri bedel ile son ıhale bedeli arasındakı farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. fhale farkı ve temerrüt faızi aynca hükme hacet kalmaksızın daıremizce tahsil olunacak. bu fark, varsa öncelıkle temınat bedelinden alınacaktır 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daırede açık olup masra- fi verildifı takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilır. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyı görmüş \e münderecatını kabul etmiş sayılacak- lan, başkaca bılgi almak isteyenlerin 1999'2615 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğü- müze basvurmalan ılan olunur. (*) llgilıler tabınne irtifak hakkı sahipleri de dahildir Basın 8242 BURHANİYE İÇRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Sayı 1999 547 Tal. Satılmasına karar venlen gaynmenkulün cınsi, kıymeti. adedı, evsafı: 1- Balıkesır ılı Gömeç ılçesı Kemalpaşa Mahallesı 805 parsel, 805 sayfada tapuya kayıtlı, 409 m2 mıktannda Gömeç ılçesı Mehmet Akıf Ersoy Caddesi No 30 adresinde bahçelı kâgır ev vasfmda tek katlı ıçersınde ıkı oda, bir salon ile ayn muttağı mevcut. tuvaletı bahçesinde, kapı 1an kısmen ahşap ve demır profil. ûzeri kiremit ile örtülü. elektnk suyu mevcut konut vas- findakı taşınmaz 7.000.000 000 TL muammen bedel üzennden satışa çıkanlmıştır 2- Balıkesır ılı Gömeç ilçesi. parsel 1262. savfa I262'de tapuya kayıtlı. tamamı 776 m2 mıktannda, gayrimenkul ûzennde 4 oda. bır salon. 1 mutfak. 1 banyo. bir tuvaletı bulunan bahçeli kâgır ev mevcut olup. verier çinı ile ışlenmış, mutfak tezgâhı mermer. çatısı kiremit ile örtülü. kapı ve pencereler demır doğrama. elektrik suv^ı mevcut. Mustafa Kemalpaşa Mahalle- sı Selvılı Sok No' 36 Gömeç Balıkesir adresınde bulunan taşınmaz 6.000.000 000 TL mu- hammen bedel ile satışa çıkanlmıştır. Satış saatleri 1- 805 parsel sayılı taşınmaz satış saatı: 10.00-10 10 2- 1262 parsel sayılı taşınmaz satış saati: 10.20-10 30 Satı; şartlan: 1- Satış. 2903 2002 günü saat 10.00'dan 10.30'a kadar Burhanıye lcra Müdüriüğu"nde açık arttırma suretıyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edılen kıymetin yuzde 75'ını ve rüçhaolı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur. Böv- le bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhûdu bakı kalmak şartı ile 08042002 Pa- zartesi günü saat 10.00-10 30'da ıkınci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edilecektir Şu kadar kı arttırma bedelinın malın tahmin edılen kıj-metimn >üzde 40'ını bulmast \e satış ısteyenm alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma masraf- lannı geçmesi lazımdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dûşecektir. 2- -\rttirma- ya iştirak edeceklenn, tahmin edılen kıymetin yüzde 20"si nispetinde pey akçesi veva bu mik- tar kadar mıllı bır bankamn temınat mektubunu v ermeleri lazımdır. Satış, peşın para iledır. alı- cı istedığmde 20 günü geçmemek üzere mehil venlebilir Damga vergısi. KDV. tapu harç ve masraflan alıcıya aıttır. Bınkmış vergıler satış bedelinden ödenır. (Tapu harcının 1 2"si alıcıya, 1'2'sı satış bedelmden ödenecektir.) 3- lpotek sahıbı alacaklılarla diğer ılgililenn I*) bu ga>Tİ- menkul uzenndekı haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan ıddıalannı dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde daıremıze biidirmeleri lazımdır Aksi takdırde haklan tapu sıcılı ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelini ya- tırmamak suretıvle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklıf ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca yüzde 50 temerrüt fa- izinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın daıremizce tahsil olunacak, bu fark. varsa öncelikle temınat bede- linden yatınlacaktır. tlK'nun 133 md. tatbık olunur. 5- Şartname. ilan tanhınden iti- baren herkesin görebilmesi için daırede açık olup masrafı verildiğı takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderılebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyı görmüş \e münderecatını kabul etmiş sayılacaklan. başkaca bılgı almak isteyenlerin 1999*547 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze basvurmalan ilan olunur. 29.01.2002 (*) figililer tabırine ırtıfâk hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 8140 ULUBORLU KADASTRO MAHKEMESt'NDEN DosyaNo: 1996 3-2001 1 E.K. Davacı Ahmet Müfit Çelik tarafından davalı Hazıne ve dahilı davalılar belediye başkanlığı ve Hocaoğlu Ahmet kızı Ayşe aleyhine mahkememizde açılan kadastro tespırıne itıraz davasınm yapıhp bıtırilen açık yargılaması sonunda: Mahkememızce. 1- Davacı .\hmet Müfit Çelik ile dahili davacı Tevfik Fikret Çelik'in davasınm kıs- men kabuliine ve kısmen reddine, 2- Isparta ilı, Uluborlu ilçesi Pazar Mh.sı Yazı mevkiinde kain 126 ada, 2 ve 5 par- sel sayılı taşınmazlar için düzenlenen tutanak ve eklerinin iptali ile, dosyada bulunan hanta mühendısı Ahmet Uysal tarafindan düzenlenen 14.02.2000 tarihlı rapor ve bu raporun 2. sayfasında bulunan krokıde kırmızı kalemle çevrili bulunan 35.539.30 metrekare aianındaki 126 ada 2 nolu parsel ile 3.281.45 metrekare alanmdaki 126 ada 5 nolu parselın davacı ve dahili davacının murisleri Recep Çelik mirasçılan adına verasete iştirak olarak tapuya tesciline, 3- Davacının 126 ada, 6 parsel sayılı taşınmaza ilişkin dava dilekçesinde bırdavası bulunmadığı gibi 13.3.1991 tarihli oturumda da davacı bu parsele ilişkin bir davası bulunmadığını açıkça beyan ettiği anlaşıldığından 126 ada. 6 parsele ilişkin mahke- memizce bir karar verilmesine yer olmadığına. 4- Davacı ile müdahil davacının 126 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz ile 124 ada. 16 ve 18 parsel sayılı taşınmazlara yönelık davalanmn reddine, 5- Uluborlu ilçesi Pazar Mh. Yazı mevkiinde kain 126 ada, 1 parsel sayılı taşınma- zın ilk tespit gibi 1/2 pay Hocaoğlu Ahmet kızı Ayşe, 1'2 pay Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline. 6- Uluborlu ilçesi Pazar Mahallesi Yazı mevkiinde kain 124 ada. 16 parsel sayılı taşınmazın ilk tespit gibi Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline. 7- Uluborlu ilçesi Pazar Mahallesi Yazı mevkiinde kain 124 ada, 18 parsel sayılı taşınmazın ilk tespit gibi boşluk yer olarak Uluborlu Belediyesi tüzelkışilıği adına ta- puya tesciline, 8- Davaya konu 126 ada, 1,2, 124 ada, 16 ve 18 parsel sayılı taşınmazlar arasında- ki yollar ile ilgili olarak bir tutanak tanzim edilmediginden ve kadastro mahkemesi- nin görevı de her taşınmaz mal hakkında tutanak tanzim edilmesiyle başlayacağm- dan. davacının bu yöndeki talepleri hususunda mahkememizin görevsizliğıne. 9- Karann kesınleşmesinı müteakip tescil için tapu sicıl müdürlüğüne gönderilme- sine, Mahkememızce venlen ve yukanda hüküm özeti bulunan 10/05/2000 tarih ve 19963-20001 E.K. sayılı karann tebligat yerine geçmek üzere tüm aramalara rağ- men bulunamayan ve adresinın meçhul olan dahili davalı Hocaoğlu Ahmet kızı Ay- şe'ye ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş olacağı ilan olunur. 07 02 2002 Basın: 9203
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle