19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 ARALIK 2002 CUMARTESİ + CUMHURİYET SAYFA EKONOMI [email protected] 13 Mavi Akm'da ilk gaza erteteme • MOSKO\Â(AA)- Daha örıce Mavi Akım doğalgaz boru hattında, ilk gazın bugün verileceğini açıklayan Gazprom firması, sözünü geri alarak, "durumuu belirsiz olduğu" açıklamasını yaptı. Gazprom verdiği 28 Aralık tarihiyle, gazın 2002 yılı sonuna kadar hattan sevkedilmeye başlanacağı yoiundaki sözünü tutmaya çalışıyordu. Firma, son açıklamasında ilk gazın 'muhtemelen' lOOcak'ta Türkiye'ye ulaşabileceğini söyledi. Buğday fiyan yüksefiyor • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Ömer Çelik, ekmeklik buğday fîyatlannın yükseldiğini belirterek, "Fiyatlann istikrara kavuşması için kaliteli buğday ithalatı yapılması kaçınılmaz olmuştur" dedi. Çelik, "Ekmeklik buğdayın kilosu borsada 375-400 bin liradan işlem görüyor. Ceylanpuıarda ise fıyadar 450460 bin lira. Tanm tşletmesi, her nedense aylık belli bir miktarda satışa çıkıp, piyasayı yüksek tutmak gibi bir eğilinı içerisinde" dedi. Kuzey Kore doJarı terk etti • PEKtN(AA)- Kuzey Kore hükümeti, dış ödemelerde ABD Dolan kullanmayı bırakarak Euro kullanımına geçti. Vatandaşlanna 1 Kasım'dan itibaren ABD Dolan bulundurma ve kullanmayı yasaklayan Kuzey Kore hükümetinin, bu tavnnın komünist rejimin ABD ile son günlerde tırmanan gerginliğe tepkisini yansıttığı belirtiliyor. Putin'den Tara'ya tetorik • MOSKOVA(AA)- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ENKA'nın Moskova'da inşa ettiği konser merkezinden ötürü fırmannı onursal başkanı Şank Tara'yı tebrik etti. Moskova Belediye Başkanı Yuri Lujkov'un aracılığıyla Tara'yla tanışan Putin, inşa edilen binamn "büyüleyici" olduğunu belirtti. Şank Tara, Putin'in sözlerine karşılık, "Rusya'da iyi çalışmalar böyle takdir ediliyor, Türkiye"de ise edilrniyor" dedi. Dışticarette açık büyüyecek • ANKARA(ANKA)- Bu yılın tümündeki ihracatrn 35 milyar, ithalatın 49 milyar, dış ticaret açığının da 15 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Son 5 yıllık döneme ilişkin DtE verilerine göre, ihracat ve ithalatın yüzde 82 dolayındaki bölümü ilk on ayda gerçekleştiriliyor. Bu oranlamadan yapılan hesaplamalarda, bu yılın tümündeki dış ticaret açığının, geçen yıla oranla yüzde 50 dolaymda büyüyerek 15 milyar dolar dolayında gerçekleşmesi bekleniyor. DuUe yolda 2. temei atAyor • ANKARA(ANKA)- AKP'nin duble yol projelerinden ikincisinin temeli pazar günü atılıyor. Ege Bölgesini Akdeniz Bölgesine bağlayan ana arterlerden olan 130 kilometrelik Aydın-Horsunlu-Denizli bölünmüş devlet yolunun temeli AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan tarafindan atılacak. Danıştay, 'araştırmacı' unvanına itiraz eden Emlakbank çalışanlannı haklı buldu Bankacılarhakanyor• Devlet, yargı kararlannın gereğini yerine getirmek zorunda kahrken ortalama 3 bin civannda bankacı "eşit kadro ve görev unvanı" için mahkemelerin kapısını çaldı. FAT1VL4KOŞAR Çeşitli kamu kurumlanna uz- manlıklan, nitelikleri dikkate alınmadan "araşürmaa" unva- nıyla atanan, kapatılan Emlak- bank'ın binlerce çalışanı hak- kını anyor. Birçok kademede yöneticilik yapmış bankacıla- nn "eşit kadro vegörev unvanı" için kapısını çaldığı mahkeme- lerden Danıştay 5. Dairesi ile Ankara 10. Idare Mahkemesi davacılan haklı buldu. Başbakanlık Devlet Personel Bankacılar unvanlarını geri îstiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ziraat, Halk ve Emlak bankalan ile özelleştirmelerine karar verilen KÎT'lerden "jstibdam fazlası personeT olarak çeşitli kamu kuruluşlanna "araşürmaa" kadrosuyla atanan kamu görev lileri unvan ve kadrolannı geri istiyor. Araştırmacı kadrosuyla atanan bankacılann bazı bakanlar ve CHP'ye ilettikleri metinde, "araşannaa" kadrosuyla yapılan atamaların ilgili yasa ve mevzuat hükümlerine aykın olduğu belirtildi. Üniversite mezunu, kariyer sahibi bankacılann "istihdam fa/iası personeP1 olarak gönderilmesinin ardından kamu bankalannın gazetelere ilan vererek şube, bölüm müdürü, uzman, uzman yardrmcısı, konıma ve güvenlik görevlisi almak istedikleri savunuldu. Metinde, bu şekilde atananlann, yasal bir değişiklik yapılarak aynı unvan ve kadro ile meslekleriyle ilgili kurum ve kuruluşlarda görev almalannın sağlanması ve maaş dondurma işleminın derhal kaldınlması istendi. Başkanhğı, Kültür Bakanlığı ve Ziraat Bankası Genel Mü- dürlüğü hakkında Danıştay 5. Dairesi'nde dava açan Bilge Sönmez, Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü Idari Işler Dairesi Başkanlığı görevinden alınarak Kültür Bakanlığı'na "araştr- macT olarak atanmasına itiraz etti. Sönmez'i haklı bularak "yürütınenin dunhırulmasınj" isteyen Damştay'ın karanndan sonra Devlet Personel Başkan- lığı Sönmez'i TÜMOSAN'a daire başkanı olarak atadı. An- kara 10. Idare Mahkemesi'nde dava açan Hacı Turgut, Zirai Donatım Kurumu'na atanma- sına itiraz etti. Mahkeme yine atama karannı "hukuka aylo- n" buldu. "Görev, yetld ve sorumlulu- ğu" olmayan araştırmacı unva- nıyla atanan yönetici bankacı- lann (1 sayılı cetvele tabi olan- lar) "bankacdık tazminatlan- nm" kesilmesi olasılığı son korkulan oldu. Bankacılar, Kültür Bakanlı- ğı'na bağlı kuruluşlar, SSK, Çocuk Esirgeme Kurumu, Adalet Bakanlığı, Defterdarhk, Zirai Donanm Kurumugibi çe- şitli kamu kurum ve kuruluşla- nna Emlakbank'taki kadro ve pozisyonlan, deneyimleri, ni- telikleri dikkate alınmadan atandı. Kredi ve Yurtlar Kuru- mu, Kültür Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı'nda çalışanlann taz- minatlan net ücrete artık yan- sıtılmıyor. 41 bin igsiz Öte yandan bankacılık sek- törü, krizde çok ağır bir fatu- ra ödedi. Sektörde kriz nede- niyle 41 bin 69 kişi işsiz kal- dı, 1681 şubekapandı. Türki- ye Bankalar Birliği'ne göre Kasım 2000'den bu yana 24 banka kapandı. Türkiye'ye gelen turist sayısı rekor seviyede artarken, kişi başına harcama da rekor düzeyde düştü Turist her yıl daha az harcıyor OLCAYBÜYÜKTAŞ Türkiye son birkaç yıldır turist çek- mekte yüksek performans göstermesine karşın, aynı başanyı turizm gelirlennin artması noktasında yakalayamadı. Tu- rizm Bakanlığı ve Merkez Bankası veri- leri turizm gelirlerinin, yılbaşında çeşit- li turizm otoritelerinin ve bakanlık yet- kililerinin açıklamalannın çok gerisınde kaldığını gösterdi. Turizm Bakanlığı'nrn ocak-kasım dönemine ait verilere göre bu yıl Türkiye'yi 12 milyon 688 kişi zi- yaret etti. Bu rakamın bir rekor olduğu- nu dile getıren yetkililer, yıl sonunda tu- rist sayısının çok rahat bir şekilde 13 mil- yonu bulacağı konusunda hemfüdr. Ancak, gelen kişilerin harcamalan söz konusu olduğunda aynı rekordan söz et- mek ne yazık ki mümkün değıl. Birkaç yıldır azalan kişi başı harcamalan, bu yıl en düşük seviyesine inerek 640 dolar ola- rak gerçekleşti. Kişi başı harcamalarda- ki gerileme, bir önceki yıla göre yüzde 7.8'lik, kişi başı harcamalann en yüksek olduğu 1998 yılına göre de yüzde 16'uk bir düşüşe denk geldi. çok turist az gellr 1998 yıhnda 9 milyon 750 bin turist çeken Türkiye, o yıl 7 milyar 177 milyon dolar turizm geliri elde etmiş. O yılki ki- şi başı harcama da 761 dolar olarak ger- çekleşmişti. Bir sonraki yıl ülkeyi derin- den etkıleyen depremlenn de etîdsiyle 7 milyon 400 bin turist gelen ülkenin tu- Torizm Bakanhğı'nın 11 ayhk verikriııe göre ülkeye gelen turist savısı 12 mflyon 600 kişiyte geçen >ıla göre yüzde13 oranmda bir artış gösterirken, kişi başına harcama 640dolar1a, yüzde 7.8'lik bir düşüş kaydettL rizm geliri de 5 miryar 193 milyon dolar olmuşru. Daha sonraki yıllarda gelen turistin artmasma karşın, kişi başı harcamalar azaldı. Ancak, gelen turist sayısı artnğı için az da olsa turizm gelirlerinde bir ar- tışgözlendi. 2OOO'de 10miryor400bın turist, 7 milyar 636 mıh/on dolarlık ge- Iir, geçen yıl da 11 milyon 569 bin turist ve 8 milyar 90 milyon dolar turizm geli- ri elde eden Türkiye bu yıl 13 milyon tu- ristle 8 milyar 500 milyon dolar civann- da gelir elde etmeyi planlıyor. Oysa bu rakam yıl başında Tunzm Bakanlığı ta- rafindan 10 milyar dolar civannda telef- flız edilmişti. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TURSAB) Ar Ge Uzmanı Cengiz Yü- cel'e göre kişi başı harcama miktarlan- nın azalmasındaki etkenlerin başrnda 2OO0'de Türk Lirası'nuı değer kaybet- mesi geldi. 11 Eylül sonrası verimli pa- zarlann, yani kişi başı harcaması yüksek turist gelen pazarlann kaybedılmesi de önemli etkenlerin başında yer aldı. Yine aynı nedenle kongre ve kültür turizminin azahnası da bir diğer etken. Zorunlu tasarruflar konusunda düzenleme yapılması için hükümetin süresi bugün doluyor AKP 'den nemalara 2008 tarihi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışanlann zorunlu tasarruftaki ana parasım 2003 yılının ikinci yansında ödemeye hazırlanan hükümet, nema- lan ise taksitlendirerek 2008'e kadar ödeyeceğini açıkladı. Devlet Bakanı AK Babacan. konuyla ilgili ödeme pla- nım Başbakanlık'a jjönderdiklerini açıkladı. Babacan, "Odeme planı Ba- kanlar Kurulu'nda görüşüldükten sonra TBMM'ye sevk edüecek" diye konuştu. Zorunlu Tasarruf Yasası'nın ödeme- lere ilişkin 6. maddesini 12 Aralık 2001 tarihinde iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin, yasada boşluk olma- ması için hükümete tamdığı süre bu- gün sona eriyor. Bugünden itibaren ya- sal bir düzenleme yapılmaması duru- munda tüm çahşanlara mahkeme hak- kının doğması, Hazine'yi de harekete geçirdi. Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Babacan, nemalara ilişkin öde- me planının hazır olduğunu belirtti. Babacan'ın verdiği bilgilere göre, zo- runlu tasarruf hesabında biriken ana- para 2003 yılının ikinci yansından iti- baren yıl içinde ödenecek. Zorunlu ta- sarruf hesabındaki nemalar ise 2004 yılmdan başlamak üzere 4 yılda 4 tak- sitte ödenecek ve hesap kapanacak. Zorunlu tasarruf fonuna ilişkin tasfi- ye plam Bakanlar Kurulu'nda görüşül- dükten sonra Meclis'e sevk edilecek. Yapılan hesaplamalara göre, zorun- lu tasarrufun başladığı 1 Nisan 1988 tarihinden 2000 yılı mayıs ayına kadar süren kesintiler, dolar cinsinden yak- laşık 15.4milyar dolan buldu. 1990 yı- hnda bu yana nema ödemesi olarak yaklaşık 7 milyar dolar çahşanlara ve- rihrken yine yaklaşık 1 milyar dolar da anapara ödemesi (emekli olup sistem- den çıkanlar için) yapıldı. Zorunlu tasarrufta 31 Ekim 2002 iri- banyla, anapara ve nema geliri olarak bulunan toplam tutar 12 katrilyon 849.5 trilyon liraya ulaştı. Bu paramn 1 katrilyon 694.3 trilyon lirasını ana- para, 11 katrilyon 155.2 trilyon lirası- nı nema geliri oluşturuyor. Şubat sözfl boş çıktı Ali Babacan tarafindan yapılan açıklamayla, Sanayi Bakam An' Coş- kun tarafindan verilen "Nemalar şu- batta ödenecek" sözü de boşa çıkmış oldu. Coşkun, fonda biriken tutann üç- te birinin şubat ayı içinde ödeneceği- ni belirtmişti. LİMON KADAR OLAMADI - Kamu- Sen'e bağh Türk Eğitinı-Sen Konya Şubesi Başkanı Akif Akkuş, son 12 yılda nıemur maaşiannda 443 kat, gıda maddelerinde ise 1600 kat arbş gözlendiğini betirterek. "Son 12 yılda memur maaşlan limon fı>a- tma endekslense>di en düşük memur maaşının 2 mih ar 467 mihon 700 bin lira ol- ması gerekirdi" dedi. Akkuş, memur maaşlanna yapılan zamlara tepki göstererek, normal şarüarda maaşlann şimdikinden en az 4 kat daha fa/Ja olması gerektiğini, hükümetin zamian veniden gözden geçirmesinin zorunlu olduğunu soyledi. (AA) KlMtN YARARLANACAĞIKESÎNLEŞMEDÎ ISDEMİR'de hisse paylaşımında kargaşa AKDNBODUR İSKENDERUN - ERDEMÎR'e devredilen ISDEMlR'in çahşanlara verileceği belirtilen yüzde 1 l'lik hisse- nin dağıtrmrnda karmaşa yaşamyor. Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK), kurulacak vakfın Hisse De- vir Sözleşmesi'ni izleyen 4 ay içinde bedelsiz hisse dağıtımını düzenleme- sine karar verirken, sürenin bitimini izleyen 6 aylık süreçte de kişi başına 11 milyar lirayı bulan hisselerden ya- rarlanacaklann adlan netleşmedi. ÖYK kararma göre, en geç 31 Mayıs tarihinde çalışanlann hisseden pay sa- hibi olması gerekirken o tarihte çalı- şan taşeron işçiler ile sözleşmeli me- murlar pay sahibi olamadı. Ancak 1 Haziran'dan sonra kurumda işbaşı ya- panlara 11 milyar lirayı bulan hisse- den pay verileceği açıklandı. İSDE- MTR Çalışanlan Yardrmlaşma San- dığı Vakfı Başkanı Afi Cengiz Göl, senetlerin pay sahiplerine 30 Aralık 2002'de törenle verileceğini söyledi. tŞÇMNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Ya Sonrası? Bu kez Irak'tan söz etmeyeceğım. En insancıl, en zorunlu görünen, tartışmadığımız müdahalele- rin sonrasından, kurtanlmış Bosna, Kosova'dan örneğin... Bosna üç parça, devletçiğin devletçik- leri. Yugoslavya döneminin kültürlerin, halkların özgüriüklerın, ekonomik, toplumsal, sosyal stan- dartlannı yakalamak, düşlerden çok uzak. Insan- lar sadece birbirierini öldürmek zorunda olmaktan kurtulmak, yaşamı yakalamaktan umutlu. Kendi kendilerine kalmak, soaınlannı kendi ara- lannda çözmek, kendi kaderlerini tayin etme hak- kını kullanmak belki de en çok korktuklan kavram- lar. O kadar büyük acılar yaşandı, aralanna öyle- sine çok ölümler, acılar, kötülükler girdi ki... Yeni- den birbirierini sevmek, birlikte yaşamayı düşün- mek olası değil gibi. Oysa kent kent, kasaba ka- saba oluşturulmuş yapay sınırlarla da gelecek ku- rulacak gibi değil. Maddi, fiili olabilirliği yok yani. Birkaç yüzbinlik devletçikler, ekonomiler yaşaya- bilir mi? Şimdilik ölüm korkusu, düşmanlıklar her şeye egemen olduğundan, tampon dış askeri güç- lere sıkı sıkı sanlınmış, AB'den, hele de ABD'den gelecek her tür desteğe avuç açılmış, bekleniyor. Kosova'da durum daha bir garabet. Resmen ayn devlet de değil. Ama dökülen kanlar, yaşanan- lardan sonra fiilen Yugoslavya, daha doğrusu Sır- bistan ile kalmış bir bağ yok. "özgür Kosova " slo- ganı ile yola çıkan Kosovalı Arnavutlann yaşamla- n, bilinmez uzun süreçte bir gelecek için tümden ABD'nin başta askeri ve ekonomik varlığına bağ- lı. ABD'den iane niteliğinde gelen parayla döndü- ğü varsayılan düzende okullar göreceli açık, eko- nomik değeri olan işletmeler kapalı. Yaşam ABD'nin Kosova'da yerleşmesi anlamına gelen, dünyadaki en büyük üssünün inşasının getirdiği ekonomik canlanma ekseninde dönüyor. Kuralsız serbest piyasa ekonomisinin, kaçakçı- lığın, mafyanın, karaborsa düzeninin geçerli oldu- ğunu söylemek sürpriz olmasa gerek. Eğitimde, kültürde, ekonomide yıllar önce AB standartlarını yakalamış, sosyal haklar ve paylaşım eşitlığinde çok üstüne geçmiş bu topraklarda artık büyük bir yoksullaşma, yoksunlaşma gündemde. Toplumsal sonuçlan ile birlikte tabii ki. Sadece Bosna ve Kosova değil, fiilen bağımsız devletçik konumlannı komyabilen Sırbistan ve Ma- kedonya için bile ekonominin çarkları işletilemiyor. Onlu yıllar içinde sürekli gidip gelenler, toplumsal yaşamaolumsuzyansımalarını, bozulan, işletileme- yen altyapının çarpıcı örnekleri ile anlatıyorîar. Elbet- te ırkçılık, bağnaz Ortodoksluk, tarikatlara yönelen Müslümanlık gündemde. Balkan Müslüman kadını- nın geleneksel eşarbı gitmiş, türbanlar gelmış.. Gelişmiş ekonomik, sosyal, kültürel yapısı, yüzde attmış beş oranlarında yükseköğrenim görebilen gençleri ile geleceğe umutla bakanlar, yenı kuşakla- n için kurtuluşu, ABD, AB'ye kapağı atmak, olamaz- sa oralarda ilişkili bir eğitim, işte göniyorlar. Balkan- lılann kâbusu ABD'nin, sözde Birleşmiş Milletler, NA- TO bağlantılı askeri güçlerin oralarcian çekilmesi.. Yeri gelmişken isterseniz, henüz yargı için erken sayılsa bile, ne olup bittiği artık pek dünyanın gün- deminde olmayan Afganistan'a da bir uzanıvere- lim. Aslında kurtanlmış Afganistan'ın sınıriarı hâlâ başkentin dışına pektaşamıyor. Oradan da ancak şimdilik tek tek görünen ABD, dünya adına yerie- şik güvenlik güçlerini hedef alan terör eylemleri- nin haberleri geliyor. Yine de gelinen noktada, sadece Afganistan'da değil, Afganistan bağlantılı bütün çevre ülkelerde uzun süreli bir ABD askeri gücü vaıiığı tartışılama- yan tek veri. Burkalannı atarak özgüriüğe kavuşan Afgan ka- dınlan, özgür Afganistan halkı üzerine anlatılabi- lecek güzellikler olsa, bilimsel teknolojik devrim, bilgi, medya çağında hiç bize ulaştınlmaz mı? ABD Irak halkını özgürlüğe kavuşturmaya, zalim dikta- törden kurtarmaya(l) hazırlanırken, bu önemli rek- lam, propaganda aracı hiç değerlendirilmez mi? Hani bizde Irak'a "Nasılsa savaş olacak, bizim kâ- nmız ne olacak?" diye kör, kararmış gözle bakan- lar var ya, hiç Pakistan'da ne olup bittiğini sorgu- lamazlar mı? Afganistan müdahalesinde ABD'nin zorunlu destekçisi, komşu Pakistan, topraklannın üs olarak kullanılmasına izin vermenin karşılığı eko- nomik destek almamış mıydı? Afganistan'dan ka- çanlarla Pakistan, eskisinden çok daha karmaşık sorunlan ile baş başa, barut fıçısı... Tarihten ders almak, önümüzde, bir ınsan ömrün- de yaşananlardan ders almak gibi erdemimiz olsa... [email protected] Hazine'den tahvil iıracı • ANKARA(ANKA) - Hazine, pazartesi günü Piyasa Yapıcı Bankalara, TAP yöntemiyle iskontolu dolar tahvili ihraç ederek borçlanacak. 377 gün vadeli dolar cinsinden iskontolu Devlet tahvili ihracına yönelik teklifler saat 16.00'ya kadar Merkez Bankası'na bildirilecek. Tahvillere 377 günlük dönem için yüzde 6.7 faiz uygulanacak. Söz konusu borçlanmamn yıllık basit faizi yüzde 6.47, yıllık bileşik faizi ise yüzde 6.46 olarak hesaplandı. 6KONOHİ EUÇÜN 1949: Yeni Ankara-Konya karayolu ulaşıma j açıldı. "• 1949: Uluslararası Para Bankasından bir he- j yet, Türk Hükümetinin 50 milyon dolar borç I para talebini incelemek için Türkiye'ye geldi. 1 196& Ambarlı Termik Santrali'nin 110 bin ki- J lovatlık birinci ünitesi açıldı. 197& Iskenderun Demir Çelik Fabrikası, Baş- bakan Demirel ve Sovyet Başkanı Kosigin ta- rafindan törenle hizmete açıldı. 1982: Esnaf ve Sartatkâriar Kredisi, 600 bi den 1 milyona çıkanldi. 1983: Sarar Giyim Tekstil San. veTıc. A .Ş. kişehir'de kurukJu. 1984: Izmit-Gebze paralı otoyolu Baş- bakan Turgut Özal tarafindan açıldı. 1997: Ankara Metrosu açtldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle