22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tbrahim Yıkhz AJpasfau •Sorumtu Müdür Mehmet Sucu # Haber Merkezi Müdürü: HakanKara Cumhuriyet İmtraz Sahibi: CUMHURİYET VAKF1 admaÎLHANSELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: # Yazıişleri Müdürü: Safim Istihbarat: Cengiz Yıldırım # Ekonomi: Öz- lem Yûzak • Kültür: Egemen Berköz • Spor: Abdülkadir Yücelman • Makaleler: Sami Ka- raören • Dûzeltme: Abdullah Yazıcı • Bil- gi-Belge: Edibe Buğra • Yuıt Haberlen Meh- met Faraç • Avrupa Temsilcısı: Güray Öz Yaym Kurulu: Ühan Seiçuk (Baş- kan), Etnre Kongar (Danışman), Orhan Erinç, Hikmet Çetin- kaya, Şükran Soner, tbrahim Yıktaz, Orhan Bursalı, Musta- fa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsıkısi. Mustafa Balbay Atatürk Bul\ an No. 125, Kat:4, Bakanlüdar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 419502 7 • îzmir Temsilcisı. Serdar Kıak, H.ZiyaBlv. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220. Faks. 4418745 0 Adana Temsılcısi: Çetin Yiğenoğtu, Inönü Cd 119 S.No lKat:l,Tel:363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdürü: Erol Erkut # Koordinator Ahmet Korulsan • Mu- hasebe Bülent \ener# îdare: Hüseyin Gürer • Satış FaziletKuza REKLA.M: P.M. Ltd. Şti. • Genel Vlüdur Gölbin Erduran0Koordjnaton Reha Işıtman 9 Genel MudürYrd: Sevda Çoban 0 Fınansman Müdüriı: Çetin Erdnran Tel- 0212 514 07 53- 513 S4 60-61. Faks 0212 513 W 63 Yıyınlavu: Yenı Gün Haber Ajansı Basm ve Yavincılık A Ş, Bukı: Sabah Yayıncüık A.Ş. Türkocagı Cad. 39/41 Cagaloglu 34334 tstanbul PK.- 246 - Sırteci 34435 İstanbul Tel ((V212)512 05 05(20hall Faks: (0*212) 513 85 95 13 EKİM 2002 lmsak:5.39 Güneş: 7.06 Öğle: 12.58 Ikindi: 16.02 Akşam: 18.37 Yatsı: 19.57 r bisiklet kazası Bdçika'daJd Dünya Bisfldet Şampj\T>nası'nm fînali taühsiz bir kazaya sahne oklu. Atanan yanşçı Hetnrich Houssfer le Ispanyol Joaquim Jose Rojas Gfl bitiş çizgisini geçerken birbirferine çarpülar. tki vansçı da kazavı birkaç aynkla atlattı]acZolder'deİdl28 kflometrefikfiıul ynnşında Fransız yanşçı Arnoud Gmrd birind Fınlandiyah Jukka Vestaranta Ddnd, AvustraKah Nicotas Sendrson ise üçüncü oldu.(REUTERS) 153yılhktarih Meryem Ana yıkılabilir NEVŞEHtR(AA)- 153 yübk tarihi Meryem Ana Kilisesi, bakımsızlık nedeniyle yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Cumhuriyet Mahallesi'ndeki kilise, 1849'da yörede yaşayan Ortodoks mezhebine üye azınlık Hıristiyanlar tarafindan yaptınldı. Nevşehir'in 8 büyük kilisesinden biri olan Meryem Ana, ilgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle virane bir görünüme büründü. Kare planlı yapılan ve ortasında 6 sütun üe desteklenen 3 sahanlı Narteksli Meryem Ana Kilisesi, şimdi yıkılma tehlikesiyle yüz yüze. Moustaki'den sirtakili final Kültür Servisi-Akde- niz müziğinin efsanevi sanatçısı Georgeos Mo- ustaki önceki gece Ce- vahir Oditoryumu'nda verdiği konserle dinleyi- cileri büyüledi. Gecikme ile de olsa sahneye çıkan sanatçı, müzik yaşamın- dan bir kesit sundu. Sevenlerine Türkçe 'Hoşgeldiniz' diye sesle- nen Moustaki, yaşına rağ- men sahnede iyi bir per- formans sergiledı. "Zaman\çmekâniçin- de bir yokuluk" olarak tanımladığı konsennde dinleyiciler Lawrence Durrefl'in 'tskenderiye' dörtlemesinde olduğu gi- bi renkli ve hüzünlü bir yolculuğa çıktılar. Sanatçı LeMeteque'u seslendirirken dinleyici- ler şarkıyı alkışlarla böl- düler. Moustaki, konse- rin fınalini bir Yunan ez- gisi eşliğinde sirtaki ya- parak noktaladı. Sanatçı bu akşam saat 19.30'da bir konser verecek. lllllllll Gülllllllllllliilllllll Winner \ Turkcell'e 0 GPRSIand için verilen "World Communication Avvards 2002 En İyi Yeni Servis" ödülü. hasd büyük greatjob. !r iş başardı. rhis is how eve Bütün dünya1 ' ould do it." öyle yapmalı. CA JÜRİSİ Turkcell GPRSIand s 'e "Dünyanın En İyi Yeni Servisi" ödülünü veren jüri, Turkcell'in başarısını bu sözlerle dile getirdi. Uluslararası pek çok telekomünikasyon devini geride bırakmayı başararak birinci olan Turkcell, Türkiye'ye cep telefonu teknolojisinin ve servislerinin en iyisini sunmaya bundan sonra da devam edecek. 13,8 milyon TurkceH'li ve Hazır Kart'lı müşterimize gururla bildiririz. G PRSLand AL GÖZÜM SEYRETLE IŞIL ÖZGENTÜRK Bedesten Şarküarı HAZIR KART TURKCELL Bu kent, bu istanbul yer- yüzünün ender bitmeyen kentlerinden biri. Giderek buna daha çok inanmaya başladım. Bunca yıldırözel- likle sonbaharda Adalar'a gidenm ve dönüşte sanki bambaşka bir ülkeden, uzun bir yolculuktan dönmüş gi- bi kendimi yorgım, biro ka- dar da mutlu hissederim. Kimi zaman durup du- rurken Sultanahmet'i özle- rim. Hele hava şurup gibi yumuşak ve baştan çıkan- cıysa. üşenmem Süleymani- ye Camii'nin avlusundaki sessizliğe vururum kendi- mi. oradan tbrahim Paşa Sa- rayı'na geçip. sarayın eskı Osmanlı kahvelerini anım- satan kahvesınde orta şe- kerli birkahve içerim, ardın- dan turistik eşya satanlan dolaşırım. hani ilginç bir şey var mı diye, yanımda dostlanm varsa onlar özel- likle hahcı dükkânlanna gir- memen için dikkat kesilir- ler. Çünkü ben bir hahcı dükkânına girdim mi, del- leniyorum, içimden bütün halılara. kilimlere tek tek bakmak geliyor. Tıpkı bir resim sergisinde dolaşır gi- bi. bıkmıyorum. Tabii dost- lanm da saatlerce beni bek- lemek zorunda kalıyorlar. Onlara da yazık. Bütün bu turu yaparken elbette ınsanuı karnı acık- maz mı? Hemen kentin en sevdiğim lokantalarından biri olan Sultanahmet Köf- tecisi'ne kapağı atıyorum. Köfte, piyaz. turşu ve üstü- ne irmik helvası. Nasıl bır tat bu? Mükemmel! Sonra bazenArkeoloji MüzesL ba- zen Yerebatan Sarayı. çok- ça da Kapalıçarşı, turun öğ- leden sonraki mekânlan olu- yor. Bugün sizlere özellikle Kapalıçarşı"daki Bedes- ten'ten ve o inanılmaz taş- lardan, mücevherlerden söz edeceğim. Mü- cevherler de- dim, şaşırdınız mı.almasakda bırakalım bu yaşamın ince yanı bugün bi- zi, kısa bir sü- re için de olsa başka diyarla- ra sürüklesin. Gerçekten şu tekdüze hayatunız pek sı- kıcı. Başlasam iyi olacak, efen- dim benim gibi taşlan seven biriyseniz. Kapalıçarşı size en güzel armaganlan sunar. Elmasın gizemi. safirin baş- tan çıkancılığı, pırlantanın göz alan parlaklığı çarşıya girdiğiniz andan itibaren si- ze eşlik eder. Hele Bedes- ten'e girdiğinizde kendini- zi geçmişin gizemli ve baş döndürücü zenginliğinin içinde bulursunuz. Sakin bir sabırla işlenmiş mücevher- ler her biri bir şarkı eşliğin- de yanıbaşınıza gelirler. Du- rur onlann şarkılanna kulak verirsiniz. Işte, kim bilir kimin ku- laklannı süslemiş ama şim- di vitrinde. kırmızı kadife kutusunda panldayan şu bir çift pırlanta küpe. Çok gü- zel salonlardan. çok renkli yaşamlardan geçip buraya gelmiş. Yüzlerce şarkı, yüz- lerce kahkaha, yüzlerce göz- yaşı biriktirmiş yedeğinde, öylece vitrinde duruyor. Boğaz'dan geçen Salta- nat kayıklanndan yükselen tüm şarkılar ezberinde. Ya- lı sahibinin küçük kızının çaldıgı piyanodan dökülen tüm notalar da onun. Yıl- dızlı bir yaz akşamında genç bir gelinin kulağında. Kom- parsita çalarken de mutlu- luktan uçmuş olabilir. Ya da topuz yaptığı saç- lannı hiçbir zaman açma- yan, çok yaşlı ve hüzünlü bir kadın ona gençliğinin en güzel şarkısını söyledikten sonra kayıplara kanşmış ola- büir. Çok genç yaramaz bir to- run onu hoyratça kullanmış da olabilir ve torun çılgın- ca dans ederken kulağından fırlayan küpenin farkında bile olmamıştır. Nice za- manlardan sonra hizmetçi- lerden biri onu bahçedeki gül ağacının dibinde bul- muştur. Şu safır, yakut ve mine ka- nşımı broş, en son kimin tayyörünün yakasında han- gi şarkıyı dinlemiştir? Bel- ki de kadın bunu yakasına taktığı akşam, savaşmak için yola çıkmaya hazır bir su- bayla birlikte yemek yemiş- tir ve mutlaka orkestra Ma- vi Tuna valsini çalıyordur. Çok sonralan genç kadın broşun bulunduğu kutuya, broşun yarubaşına bir mek- tup koymuştur. Genç suba- yın vurulup öldüğünü ya- zan bir mektup ve o anda da mutlaka Mavi Tuna valsi ça- lıyordur. Bu yürek şeklindeki el- mas >ıizük. kimlerin par- mağından çıkıp bu vitrine yerleşti? Bunu kimseler bi- lemez ama sanki bu elmas yüzük umutsuz bir aşkm seslenişi gibi. Bütün opera aıyalan, bütün imkânsız aşk- lar için söylenmiş şarkılan biliyorumş gibi. Bütün pa- nltısına rağmen ne kadar da mahzun, yalnız. Kım akıl etti böyle yürek şeklınde bir elmas kesmeyi? Şu görkemli kuyruğu zümrütlerle döşeli, gövde- si elmas tavus kuşunu yapan kim? Onu yapan mutlaka Doğulu bir usta olmalı, çün- kü tavus kuşu en çok Do- ğu 'da sevilir. ona en çok Do- ğu haUdannm içten. yürek- ten gelen şarkılan eşlik ede- bilir. Malum ta\Tis kuşunun sesi çirkindir ama ona eşlik eden şarkılar en içten aşk nağmelerini fısıldarlar. Evet, ne çok hikâye var bu Bedesten denen gizemli yer- de, ne çok taş, ne çok emek var. Ve en önemlisi ne çok şarkı var. Durup bir an din- leyin. O uzaktan gelen ses kimin? O incilerin bulun- duğu tarafa tank geliyor, uzak denizlere ait bir ses, bir çağn o. Uzaklara bir çağn. Siz en iyısi benimle Bedesten'e ge- lin ve kendinizi şarkılann ve taşlann büyüsüne bırakın. Hiç pişman olmazsınız. bir gün kendiniz için kentin en gizemli dehlizinde kaybo- lun. SejTe\leisil(5 yahoo.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle