Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 OCAK 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Vılmaz, iki ay içinde kısa vadeli hedeflerin tamamanın gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi
AB içinhedef2007ANKARA (Cumhuriyet Bü-
r»su)-De\ let Bakanı ve Başba-
kın Yardımcısı Mesut Yıbnaz,
Tîirkiye'nin 2002 yıluıı iyi de-
ğfrlendirmesi durumunda, 2007
yJında AB'ye tam üyelik hede-
fnı gerçekleştırebileceğini söy-
leii. Başbakan BülentEcevit'in
ABD ziyaretüıi değerlendıren
YJmaz. "Bekfentflerimizbüyük
ölcüdegerçekleşti buna mukabfl
endişelerimiz, gerçekleşmedi.
Irak'ta endiseye mahal otanadb-
ğıortayaçıktLKısavadedeohıın-
lu sonuçlannı hep birükte göre-
ceğjz" drye konuştu.
CNN Türk'te yayımlanan Kri-
ter programına konuk olan Yıl-
• Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başkam Mesut Yılmaz, "Türkiye
2002 yılını iyi değerlendirirse ve tam üyelik müzakerelerini başlatabilirse,
Türkiye'nin Bulgaristan ve Romanya'nm dahil olduğu ikinci genişleme
dalgasına katılma ihtimali vardır."
maz, AB'ye üyelik sürecini de-
ğerlendinrken, Türkiye'nin 13
aday ülke arasında tam üyelik
müzakerelerine başlamayan ve
üyelik perspektıfi belirsizlik ta-
şıyan tek ülke olduğunu belirt-
ti. Yılmaz, 2002 yılının Türki-
ye için önemine diJckati çekerek,
şöyle dedi:
" Türİd\«2002yıhnıiyi d^er-
lendirirse, özeflikle Uhısal Prog-
ram'daki(UP)kısavaddihedef-
leri 2002 yıh içinde gerçekleşti-
rebiür ve tam üyelik müzakere-
lerini başlatabüirse. Türkiye'nin
Bulgaristan ve Romarrya'nm da-
hil olduğu ikinci genişleme dal-
gasına kaulma ihtimali vardır.
Türkiye bu dalgaya kaûkhğı za-
man, 2007yıhnda tam üyetik he-
defini geı^kfcştirebünf
Önümüzdeki ıldbuçuk aylık
zaman zarfında kısa vadeli he-
deflerin tamamını gerçekJeştir-
mek durumunda olduklannı.
bunun hükümetin AB ye taahü-
dü olduğunu kaydeden Yılmaz,
UP ile Katılım Örtaklığı Belge-
si arasında vadeye ılişkın en
önemlı farkın, ıdam konusundan
kaynaklandığını söyledi.
Anayasa değişikliğıyle ölüm
cezasının daralhldığrnı, sadece
savaş ve terör suçlulanna ındir-
gendığini belirten Yılmaz, bu-
nun llerleme Raporu'nda tat-
minkâr bulunmadığını hatırla-
tarak, şöyle konuştu:
"Türkiye bunu bir geçki dü-
zenleme olarak yaptL Hedefi-
miz ölüm cezasını tümüyle Ce-
za Kanunu'ndan çıkarmak.
Önümüzde bir firsat var. TCK
degişikliği Meclis'e geiecektir.
Orada bunu kakürabiKriz, ama
anayasada bunun daraılölnus
olması dahL AB açısmdan o ka-
dar tatminediciohnasada, Tür-
kiye'deldiçhukuk açsmdan çok
önemli bir getişmedir. Kamu-
oyunun bu konuya hazuianma-
sıactsındanönemlidir. Zannedi-
yorumki.buhedefi,buseneiçe-
risinde gerçekkştireceğiz.''
Aygün: Değerlendirme için erken
Istekler
komisyona
havale edfldi
Yurt Haberieri Servisi - AKP Genel Başkan
Yardımcısı AbduDah Gül Başbakan Bülent
Ecevit'in ABD ziyaretinin başansız olduğunu
belirterek "Başbakan Ecevh, ABD'den eti boş
döndü"dedi Ankara Ticaret Odası (ATO)
Başkam Sinan Aygün. *Ekonomik açıdan ABD
gezisinin başan notunu degerlendinnek için çok
erfcen" dedi. Türk heyetinin son derece somut
isteklerle ABD'ye gittiğİni ifade eden Aygün,
tekstil kotalanrun genişletilmesi. ABD'nin
Avrupa Birliği'ne yaptığı ticari kolayüklann
Türkiye'ye de sağlanması, tercihli ticaret
anlaşması yapılması, Bakû-Ceynan boru
hattının kredi koşullannın düzenlenmesi, 5
milyar dolarlık askeri borçlann silinmesi ve
Türkiye'nin turizm açısmdan riskli ülkeler
üstesinden çıkanhnası gibi konulann
komisyona havale edilmesi nedeniyle, somut
bir kazanımın elde edilemediğıni kaydetti.
Aygün, "Istekler 'kurulacak' denilen komisyona
havakedflmiştir.Ancak,bui\inryedi
yaklaşımJann kurulacak komisyona nasıl
yansıyacagı bugünden belH olamaz.
Komisyondan çıkacak kararian görerek gezuun
başareım değerlendirmek daha gerçekçi otar"
dedi. Amerika'da kurulacak komısyonun
Türkiye tarafindan yakın takibe alınması
gerektiğini \iırgulayan Aygün şöyle devam etti:
"Eğer ABD yönetimi Türldye'vi gerçekten dost
olarak görüyorsa, EVfF'yi maşa gibi kuDamp
Türkiye'ye bu şekflde destek oimaktan
vazgeçmeii, toplam ithalatmm içindeki
Türkiye'den yapbğ) binde 21er düzeyindeki
ftfaaiatmı yüzde 2-3'e çıkartmahdır.
Amerika'nın \2 trflyon dolar toptam hhalaonm
sadece 3 nulyar doiannı Tüıidye'den
gerçekleştirmesi (sürdürüJebüir) bir ekonomik
üişki degjldir. Türkiye'den yüzde 2-3'ler
düzeyinde yapdacak ithalat 3-40 miryar dolar
eder ki, bu da borçlanmadan büyüyen sağokh
bir Türkiye demektnv BLSLAD Başkam Celal
Beysel de gezinin ekonomik sonuçlannm ancak
şubat ayı sonunda yapılacak görüşmelerin
ardından alınacağını belirterek "Saym Ecevtt'aı
gezisi, bu teknik görüşmelerin bir ön
çahşmasKhr" dedi. Gezının, TOBB, TÜSİAD
ve çeşitli SlAD'lar arasmdaki diyaloğun
kuvvetlenmesine olanak sağladığını ifade eden
Beysel, bu kuruluşlann yöneticileriyle, tek ses
olarak hareket edilmesi konusunda çalışma
yürürülmesı için anlaşmaya vardıkiannı
söyledi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket
Bülent Yahnici ise Aygün'ün "ABD'de konu
mankeni olduk" sözlerine isim vermeden tepki
gösterdi. Yahnici, "Her şeyi devletten
bekliyorsun. Peki sen gitmeden önce ABD'de
hangi odaya, hangt kişilere gelecegini bildirdin?
Hangi temaslan ayariadm kardeşinT dedi.
Devlet Bahçeli,
Nevşehir
toplanüsmda
partisine
kaüian
belediye
başkanlanna
rozetierini
takû.
(Fotoğraf: AA)
MHP lideri Bahçeli, Nevşehir'de belediyelerin tutumunu eleştirdi:
Halkı 'müşteri' görüyorlar
SELAHATTtS ŞAHİN
NEVŞEHÎR - MHP Genel Baş-
kanı ve Başbakan Yardımcısı Doiet
Bahçefi, Türkiye'nin varlığını tehdit
eden her türlü unsura karşı mücade-
leyi bütün zeminlerde sürdürmeye ka-
rarlı olduklannı ifade etti. Bahçeli.
beledıyelerle ılgılı olarak da "Bele-
diyelerimizin insanlarunızı müşteri
olarak algılamalan insani bir yakla-
şun olamaz" dedi.
Bahçeli, partisinin Nevşehir'de dü-
zenlediği, MHP'li Belediye Başkan-
lan Çalışma Toplanrısı'na katıldı.
Burada basın toplantısı düzenleyen
Bahçeli. Başbakan BülentEcevit'in
ABD'ye yaptığı ziyaretüı teröre kar-
şı uJuslararası işbirliği konusunda
Türkiye'nin hassasiyetinin dünya ka-
muoyuna açıklanması ıçuı araç oldu-
ğunu belirrti. Türkiye'nin varlığını
tehdit eden her türlü unsura karşı
mücadeleyı bütün zeminlerde sür-
dürmeye kararlı olduklannı ifade
eden Bahçeli, "Sonzamanlardabö-
lücü unsurlana, yeni stratejiler çer-
çevesinde çeşitli eyiemler gelistirdigi
veamaçlanna dolaylıyollardan ulaş-
mak istediği anlaşümaktadu". Bolü-
cü,yıkıa terörBtodaklann,bu türyol-
larlada hedeflerinevarmaamümkün
değfldir" diye konuştu.
Bahçeli, konuşmasının yerel yöne-
timlerle ilgili bölümünde ise özellik-
le belediyelerin kaynak sorununa de-
ğindi. Bazı belediyelerin yaünm ve
istıhdam konulannda titiz davran-
madığını, bazılarının da kendi baş-
lanna dış kaynaklı krediler kullana-
rak yüksek düzeyde borçlandığuıı
belirten Bahçeli, Arjantin ekonomi-
sinin çöküşünün en büyük nedenle-
nnden birinin de yerel yönetimlerin
aşuı borçlan olduğunu söyledi.
Uludağ yeniden başkan
MMO'da zafer
'demokratlarhn
İstanbul Haber Ser-
visi -TMMOB Maki-
na Mühendisleri
(MMO) Odası istan-
bul Şubesi'nin Genel
Kurulu, "Demokrat
Makina Mühendisle-
ri" grubunun zaferiy-
le sonuçlandı. De-
mokrat grubun 1425
oy aldığı genel kurul-
da, Meslekte Bırliğe
Çağn Grubu 620 oy-
dakaldı.
Genel kurulda "De-
mokrat Makina Mü-
hendisleri" ile Yusuf
Erkoç'un başkan ada-
yı olduğu "Mestekte
Birliğe Çağn Gru-
bu"nun listeleri yanş-
tı. Seçimler sonunda
Makina Mühendisle-
ri Odası istanbul Şu-
besi'nin yeni yönetim
kurulu üyeleri şu isim-
lerden oluşru:Üzeyir
Lludağ. Münür Ay-
dın, Zeki Arslan, Dter
Çeük. Osman Serter,
Mustafa Günalp, An'
Abbas BekçL
çalışma Bakanı Okuyan.-
36yüdal79
milyar dolar zarar
AMKARA (Gum-
huriyet Bürosu) - Ça-
lışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Yaşar
Okuyan, 1965 yılm-
dan 2001 yılına kadar
sosyal güvenlik siste-
minde meydana gelen
zarann 179 milyar do-
lar olduğunu söyledi.
Üstü örtülü olarak es-
ki Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel'ı he-
def almayı sürdüren
Okuyan. "Böyledağı-
ûrsan 6 sefer de gider-
sin, 7 sefer de geürsüT
dedi.
Siteler Esnaf ve Sa-
natkârlar Kredi Ko-
operaufı'nin genel ku-
rulunda konuşan Oku-
yan, tanhinin en bü-
yük ekonomik buna-
lımmı yaşayan Türki-
ye'de, bu dönemde en
önemli ekonomik ya-
sal değişikliklenn de
yapıldığını ileri sürdü.
Okuyan sakat ve yan-
hş düşüncelerin değiş-
mesini istedi.
IRMIKI AYDIN ENGÎN aengin@doruk.net.tr
Açık Radyo'yu dinliyor musu-
nuz?
Yoooo, yooo, hemen "Ta-
bıi... Evet... Elbette... Bu da
sorulurmu.. "gibi yanıtlarsıra-
lamayın.
Ben "dinliyormuydunuz" di-
ye sormadım.
Dinliyor musunuz?
Yooo, yooo, hemen "Sen
uzayda mı yaşıyorsun gazete-
c ? Bilmiyor musun ki Açık
Radyo RTÜK'ün gazabına uğ-
radı?'Amma da Hikâye' prog-
ramında aylar ve aylar (yoksa
y'lar ve yıllar mıydı ?) önce ya-
yımlanan Bukovvski'n/tf biröy-
kJsü yüzünden kapatıldı" di-
ye bana fırça atmaya kalkma-
yn.
Soruda ısrar ediyorum:
Açık Radyo'yu dinliyor mu-
sunuz?
Ben dinliyorum.
Sürekli dinliyorum ve dinle-
dğım için pek keyifliyim...
Sabah işe giderken daha
(oprü trafiğine gırmeden açı-
ymım radyomu. 94.9'da enfes
br "düdük solo" var. Kesinti-
sz. aralıksız, susmayan, bftme-
Açık Radyo'nun Düdüğü
yen, dinmeyen bir düdük sesi.
Gazeteye gelip masama yer-
leştiğimde bu kez de kulaklıklı
radyomu 94.9'a ayarlıyor ve o
harikulade "düdü/(so/o"eşliğin-
de yazı yazıyor, haber okuyor,
redaksiyon yapıyor, telefonlara
cevap yetiştiriyor, gelen konuk-
laria sohbet ediyorum.
Açık Radyo 'rütüklendi' (Rü-
tüklenmek: Türkçenin kazan-
dığı bu yeni "fiil"e bayılıyorum).
Şimdı de...
Şimdi de rütüklenmiş Açık
Radyo rütükleyenleri, rütükle-
tenleri, rütükletecekleri, rütük-
çüleri düdüklüyor!.. Ben de
keyifle ve sabah akşam "dü-
dük solo" dinliyorum....
• • •
Peki sız ne yapıyorsunuz?
Yoooo, kaçamak yok. Cum-
huriyet okurlan arasında Açık
Radyo dinleyicilerinin oranının
şaşılacak kadar yüksek olduğu-
nu kendi deneyimlerimden, ya-
ni dolaysız biliyorum.
Ikı yıl kadar önce (O kadar
olmuş mu yav? Vay canına! Ba-
na dün gibi gelıyor) bir kış bo-
yunca bir program yaptım.
Cumhuriyet'te tırmıklarken Açık
Radyo'da da her hafta sonu
Baykuş olup, olup bitene "bay-
kuş bilgeliği" ile baktım.
Ve çok kısa sürede "Bay-
kuş "un ünü "Tırmık"\ solladı ve
arayı hızla açtı.
Nice Cumhuriyet okuru, kar-
şılaştığımızda "Tırmık idare
ediyorda Baykuş'un tadı baş-
ka" deyip bunca yıllık gazete-
cilik kariyerimı madara ediver-
di.
Nice Cumhuriyet okuru, bir
gün önceki Tırmık') anımsatıp
"Üç gün önce Ömer Madra da
Açık Gazete'de aynını söyle-
mişti" diyerek yazıcılık mesle-
ğindeki karizmamı(\) çiziverdi.
Havaalanından bindiğim bir
taksi şoförü "Cağaloğlu'nagi-
deceğiz, ama sahilden gidelim"
dediğimde, gülerek geri dön-
dü, "Abi sen Baykuş'sun be!..
Sesinden tanıdım valla.." de-
yiverdi.
Yani kaçamak yok.
Cumhuriyet okuru olup da
Istanbul'da yaşayanların ara-
sında Açık Radyo dinleyenlerin
sayısı neredeyseCumhunyet'in
Istanbul'daki tirajına denk.
O yüzden "Siz ne yaptınız"
sorusunu havaya bakıp ıslık ça-
larak geçıştiremezsiniz.
Istanbul'da aydınların ve ay-
dın kafalann soluk aldığı bir rad-
yo rütüklendi ve yer yerinden oy-
namadı.
Rütükçüler faks yağmurunda
sırılsıklam olmadılar. RTÜK'ü
yaratanlar protestolardan bu-
nalmadılar
Bukovvski'nin öyküsünü
"umumi ahlaka aykırı" bulan
kafalara. o kafaların çıkardığı
yasalara göre hüküm kesen
yargıya bir edebıyat devinin
öyküsünü ahlak dışı bulup da
televolelerle ülke ekranlarını
"kerhane kapısı "na çevirenle-
ri "umumiahlakauygun"bul-
maları arasmdaki hazin çeliş-
kinin hesabı sorulmadı.
"Umumhane kültürü"nden
farksız, hatta beter bir "kültür"
yaratanlar "umumi ahlaka uy-
gun"; umumhane kültürü ile
sakatlanmış iki ınsanın konuş-
masını edebi bir hünerle yazı-
ya döken Bukovvski "umumi
ahlaka aykın" öyle mi?
Umumhane kültürüne karşı
bir kültür pınarı yaratmak üze-
re canını dişine takmış insan-
ların bir "aydın imecesi" ile ya-
rattıkları Açık Radyo, televole
kültürüne karşı, o kültürün çü-
rüttüğü, çöpe dönüştürdüğü
toplumsal kesimlerden bir ka-
dın ve bir erkeğin diyalogları-
nı mikrofonlanndan dinleyen-
lerine ulaştırdığı için 15 gün
süreyle kapalı öyle mi?
Buna düdük çalınır.
•••
Elinizden hiçbirşey gelmiyor-
sa günde bir dakıka süreyle rad-
yonuzu "doksandört nokta do-
kuz"a ayarlayın. O "düdük so-
lo *yu keyifle ve ınatla dinleyin "sü-
rekli aydınlık için bir dakıka ka-
ranlık" günlerindeki inadınizla ve
neşenizle...
Kadın milletvekillerine
pantolon yasağı.••
Çevremizdeki
yasaklardan biri daha
eksildi. KESK'li
kadınlann eylemi
sonunda kamuda kadın
çalışanlara pantolon
yasağı kaldırıldı. 7 Aralık
günü yapılan eylem
sonucunda konu
gündeme gelmiş ve
Başbakan Bülent
Ecevit'in de destek
vermesi üzerine yasak
kalkmıştı. KESK Genel
Sekreteri Sevil Erol, bu
noktaya gelinmesinde
katkılannın görmezden
gelinmesinden
yakınıyor:
"Pantolon eylemıni tüm
ülke çapında
gerçekleştirdik. Sonuca
varılmasında bu eylemin
çok önemli etkisi oldu.
Kamuda çalışanlann
yüzde 357 kadın. Yaklaşık 450 bın
dolayında kadın çalışan artık
pantolon giyebilecek. Gündem
oluştu ve ciddi bir kazanım elde
ettik. Gündemi saptırdığımız
eleştirileh yapıldı. Oysa bu konu
yıllardır kadınlann gündeminde."
Yasağın kalkmasının ardından
TBMM'de de sekreterler,
bürokratlar ve kadın gazetecıler
pantolon giymeye başladı. Ancak.
içtüzükte kadın milletvekilleri için
"tayyör giyme" zorunluluğu
getirildiği için kadın
milletvekillerinın pantolon yasağı
sürüyor. Kadın milletvekilleri,
türban konusuyla
bağlantılandınlmasından
çekindikleri için bu konuda bir
mücadeleye girmeyi zamansız
buluyor. DSP İstanbul Milletvekili
Yücel Erdener, "Yanlış algılanır,
türbanı gündeme getirirler. Biz
buna çanak tutmak istemiyoruz"
diyor. DSP Amasya Milletvekili
Gönül Saray Alphan ise "tayyör"
sözcüğünün anlamı üzerine bir
anımsatma yapıyor:
"Ben Terziler Odası'na sordum.
Yazılı olarak görüş bildirdiler.
Burada tayyörün ikili takım
anlamına geldiği belirtiliyor. Yani
etek zorunlu değil. İkili takım,
pantolon ceket de olabilir."
Durmuş'un 'insan
haklarf...
Sağlık Bakanı Osman
Durmuş'un, ilaç fiyatlarında
yaptığı yüzde 10'luk indirim
nedeniyle eczacılann
başvurdukları kepenk kapatma
eylemi geçen haftanın önemli
gündem maddelerinden biriydi.
Durmuş, partisinin grup
toplantı salonuna girerken
gazetecilerin soru yağmuruna
tutuldu. Kısa bir açıklama
yaptıktan sonra "Sanınm bu
kadar yeter" dediyse de
:
sorulann arkası kesilmek
bilmedi.
Sorulardan bunalan Durmuş,
yanında oturan İnsan Haklan
Komisyonu Başkam Hüseyin
Akgül'den yardım istedi:
"Saym Başkan, benim de
insan haklanmı korusanıza"
Durmuş, yanıt gelmesini
beklemeden gazetecilere
dönerek Akgül'ün yanına
oturmasının nedenini anlattı:
"Salona girer girmez gözlerim
Hüseyin Akgül'ü aradı. Yanının
boş olduğunu görünce hemen
koştum ve oturdum. Başıma
gelecekleri bildiğim için
haklanmı koruyacağını
düşündüm."
Büyükerman'ın 'bomba'
açıklamaları!
Eskişehir bağımsız mılletvekiii Mail
Büyükerman'ın basın toplantıları
TBMM'deki en eğlenceli etkinlikler
arasında yer alır. Büyükerman'ın
geçen hafta düzenlediği basın
toplantısı da gülüşmelerle başladı,
kahkahalarla sona erdi. Toplantı
başlarken öncelikle gözlüğünü
çıkarıp kameramanlara "Gözlüklü
mü, gözlüksüz mü daha iyi
görüntü veriyorum" diye soran
Büyükerman, daha sonra
gözlüğün bir eksıklik göstergesi
olduğu yorumunu yaptı ve
kameraların önüne gözlüksüz çıktı.
Büyükerman, toplantıda önce
nöbetçi tüpçü sorununa değindi.
"Pazar günü evde tüp bittı.
Telefonla sağı solu aradık,
bulamadık. Karakolu aradım,
yardım etmeye çalıştılar ama
olmadı. Sonra Çankaya
Belediyesi'ni, büyükşehir
belediyesi özel kalemini aradım.
kimseye ulaşamadım. Hafta sonu
nöbetçi Aygaz satıcısı olmaz mı"
diye yakındı. Toplantının sonunda
da günün bombasını patlattı:
"Hüsamettin Özkan a biryasa
önerısi verdım. Ikiden fazla
doğumun ıhbarı zorunlu olmalı. 3.
çocuk sahibi olan erkeklere 3
seçenek sunulmalı: Tüplerini
bağlatmak, 20 milyar lira vergi
vermek ya da 1 yıl hapis yatmak."
Bu basın toplantısı aynı gece
televizyonlarda uzun uzun
gösterildi, ertesi gün de basında
yer buldu. Aynı gün basın
toplantısı yapan TBMM Tüm
Partıler Nüfus ve Kalkınma
Grubu'na ise medya aynı ilgiyi
göstermedi. Sevgi Esen bu basın
toplantısında; Suat Çağlayan,
Bahrj Üstünbaş, Işılay Saygm,
Ayfer Yılmaz, Mahfuz Güler ve
Oya Akgönenç'in yer aldığı
grubun çalışmaları hakkında uzun
uzun bilgi verdi. Ancak,
Büyükerman benzeri "bomba'lar
patlatamadığı için medyanın ilgisini
çekemedi...
'Ana arılar ve koloniterî'
ANAP lideri Mesut Yılmaz,
partisini daha çok kadın
seçmenlerin tercrh ettiğini dile
getirmişti. ANAP kadın kollannın
üyeleri hafta içinde Meclis'te
yapılan grup toplantısına
katıldılar. TBMM kulislerinde ilk
kez bu kadar kadın gören
ANAP'lı milletvekilleri ne
olduğunu anlamak için
birbirlerine "Kim bu kadınlar?"
diye soru sormaya başladı. Bu
dönem Meclis'e giremeyen eski
milletvekili yanıtladı:
"Onlar ana anlar, genel
başkanın da dediği gibi bize oy
verenlerin yüzde 60'ını temsil
ediyohar." Milletvekillerinden
biri hemen atıldı:
"Belli ki ana anlar yalnızca
kendileri partiye oy veriyohar,
kolonilerini getiremiyorlar.
Getirebilselerdi siz de Meclis'e
girerdiniz..."
Ecevit'in ABD vizesi
Bülent Ecevrt, ABD ziyaretine
başlamadan önce Esenboğa
Havaalanf nda bekleyen
gazeteciler, Başbakan'ın bir
danışmanına yaklaşarak meraklı
sorular sormaya başladılar:
"Saym Başbakan'ın ABD'ye vizesi
var mı, süresi ne kadar, kontrol
ettirdiniz mi?" Deneyimli danışman
yanıtladı: "Saym Başbakan'ın
pasaportundan kontrol ettik, 2004
yılına kadar ABD'ye vizesi var."
Sohbete katılan bir gazeteci,
hemen bu yanıtı yorumladı:
"Yoksa ABD de vize tarihlerinde
seçim dönemlerini mi esas alıyor!"
Tiirey Köse, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu, Sertaç Eş
tbmnKumfa ttnetnettr