Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10OCAK 2002 PERŞEMBE 12 KULTUR kulturfa cumhuriyet.com.tr Bgın Olufun ikinci romanının çıkış noktası 2000'li yılların başında Türkiye'de yaşayan kent insanlan Yaşarnın gerçekyüzüNE\A ÇAIİDİS & Ohıt'un ıkinci ronmanı YüzJeri ArayanAdam Remzi Kitabevi'nden çık- tı. Kitap. majör depresyon tanısı konu- lan doktor Efe, genç stajyer doktor Bur- çak ve bir anda değişen bir yaşamı ko- nu edıyor. - Romanınızın konusu naesıl biçimlen- di, çıkış noktalannız nelerdi? ELGEN OLUT- Çıkış nokrtası iki binli yılların başındaki Türkiye 'de yaşayan kent insanlan. Akademisyerni, öğrenci- si, çalışanlan,çalışmayanlan ... Sen,ben... Bizim yaşantımız... Romanxıı konusu da dolayısıyla kozmopolit bir metropolde günlük yaşamın içinden, benim çevrem- den çıktı. - Kitaba. yazann 'sevgili okur' başhk- h notuyla başlayıp aynı notJLa bitirdiniz. Bu yöntemk okuyucuya veMinek istedi- ğinizaeydi? OLUT- Okuyucuyu da kendimle bir- Jikte hikâyenin içine çekme^ye çalışnm, hikâyenin içinde benimle birlikte yaşa- masını, beni anlamasını, az önce okudu- ğu cümleyi yazarken benim neler hisset- miş olabileceğimi düşünmesini istedim... - Romanınızda nıanûk ve «hrygu ikfle- mine değindiniz. Sizce hangisi ne zaman ve hangi durumlarda öne çılayor? OLUT- Bu konuda bir gemelleme ya- pamam, ancak kendı tercıhimi söyleye- bilirim. Benim hayatımda ırıantık önce- likli geliyor. Mantığun karar verdikten sonra duygulanmı serbest bıralanm. He- men her konuda böyle, iş, a.şk... Bazen duygulanmı mantığımın beliriediği he- defe ulaşmak için çok güzel kullanabi- lirim. Beni motive etmesi ve motivasyo- numu sürekli kılması için mesela... - Majör depresyon tanısı konulan Dr. Efe romanınızın başkahramanı. Neden kahraman olaraknıhsal hastahğıolan bir doktorseçftıiz.Bu seçimleokııyııcuyane- ler vennek istediniz? OLIT- Bunun özel bir nedenı yoktu. hikâye kendi kendisini yazdı ve bir bak- tım doktor Efe'ye depresyon teshişi kon- muş. -fnsaıun içindeyaşadığıgel-giderian- latan ve bu tür insanlan analiz eden ro- man rürûnün geleceğini nasıl görüyor- sunuz? OLLT- Çok parlak buluyorum. Bu- günün ve geleceğin roman tarzı. tnsan- lar biraz da edebiyata kendi düşüncele- ri, ikilemleri, duygulan, hayal kınklık- lan, çelişkıleri ile ilgili cevaplar bulmak için sanlır. Çevrelerinde kendilerine ben- Ur Ilgın Olut, Remzi Kitabevi'nden çıkan 'Yüzleri Arayan Adam' adlı romanında majör depresyon tanısı konulan doktor Efe'nin bir anda değişen yaşamını anlatıyor. zeyen şeyler yaşayan, düşünen, hisse- den birileri olup olmadığını merak eder. Bunlann yaşadıklan karşısında nasıl davrandıklannı sonra ne gibi sonuçlar- la karşılaştıklannı öğrenmek ister. Hat- ta mesela kendisiyle özdeşleştirdiği bir karakter kendisi gibi tepki göstermişse rahatlar, çocuk gibi sevınebilir. Roman- daki kahramanlann. okurunkine benzer koşullar içinde yaşadığı, okurun da ro- manın ıçine girip yaşayabileceği bu tür romanlar çoğaldıkça emin olun ki oku- yucu sayısınm hayal gücünüzün ulaşa- mayacağı rakamlara çıkacağını görecek- siniz. Benim bilmem kaçıncı yüzyılda Dûriye Sultan'ın 9. Mahmut ile yaşadı- ğı harem aşkı zerre kadar ilgimi çekmi- yor. Düriye Sultan hiç bilmediği kaotik metropole gelip ünıversite okumamış, çalışan bir kadın gibi işyerindekı çekiş- meleri, iş kaybetme korkulannı, başan sevincini, sevgilisi tarafindan aldatılma- yı, oyalanmayı, aynlıklan yaşamamış. Bugün ortalama bir felsefe öğrencisi, adı Elif olsun mesela... Elif. Descar- tes'dan felsefe konusunda çok daha bil- gilidir. Merak ettiği varsa da girer ınter- nete, istedıği bilgiyi alır. Elif siyah bo- ğumlu, ince belli, titrek eklemli kann- calann yülanmış acem halılannda yürür- ken çıkardığı seslerle de uyanmaz. Sa- ati çalar ve sabah kalkar, koşuşturmaca başlar... - Son dönemlerde doktorlar da edebi- yat alamna el arma> a başladılar. Bunun nedeni nedir? Doktorluk sizce edebiyat- ta bir avantaj olabilir mi? OLLT- Kendı adıma konuşabilirim. Yazmaya başlamamla hekimliğimin il- gisi yok. Ancak bence genelde doktor- lardiğer meslek gruplanna göre daha du- yarlı veya hümanist olabilir. Dünyada en sevdiğim meslek grubudur, bu doğ- ru. Edebiyat için doktorluk bir avantaj olur mu?.. Buna cevap veremiyonım. Avantajlan olsa bile, kimi zaman deza- vantaj da olacağını hep dûşünmüşümdür. Yani şöyle çok sıkıcı bir önyargı olabi- lir: 'Ya, doktor adam da roman mı ya- zarnuş, heveslenip karalanuşür işte bir şeyler.' Usta yönetmen ClaudeMUler bu kez Ruth Rendell'in 'BettyFisher ve Diğer Öyküler' romanını uyarladı Kitapların tam anlamıyla iliğini emiyor ASLISELÇUK Edebiyatı sinemaya başa- nyla aktaran filmlerin usta- sı Fransız yönetmen Claude MiDer, 1975'te başlayan sine- ma kariyerinde üç filminin dışındaki (La Meilleure façon de Marcher / En lyi Yürüme Biçimi-1975, L'Effrontee Arsız-1985, Le Sourire / Gü- lümseme-1993) tüm çahşma- lannı edebiyatm önde gelen romanlarından esinlenerek. çekti. "Senaryolanmın ço- ğunluğunu bunlar oluşturu- yor. Bu uyaıiamalar üsteMk benim özgün senaryolarun kadarldşiseklhier. Çünkü ben seçtiğim tüm kitaplann tam anlamıyla iliğini emjyorum, onlarda beni derinden sarsan etkileyen bir şeyleri kesinlik- le buİuyomm. Bu yapıtlan SON FtLMİNtN SETtNDE - Ünlü Fransız yönetmen Claude Miller oyunculan Nicole ve Garcia Sandrine Kiberiain ile birlikte. beğenmişsem okuduklanmda düşüncele- rimle, varhğımla uyum sağlayan birtakım yanlar var demektir" diyor Miller. Edebiyat tutkunu Miller, sırasıyla Patri- ciaHighsmith (Dites-lui queje l'aime - Ona Sevdiğimi Söyle/1977),MarcBoehm(Mor- telle Randonnee - Ölümcül Gezintı/1982), Nina Berberova (UAccompagnatrice - Eş- likçi Kız/1992), Emmanuel Carrere (La Classe de neige - Kar Smıfi/1998), Siri Hustvedt (La Chambre des maagiciens - Sihirbazlann OdasL 1999)'in yapıtlannı be- yazperdeye başanyla aktardı. Üstelik sine- mada önemli bir edebiyat parçasının ister öykü, ister roman olsun, yönetmeni zorla- dığı sonuçlarmda istenen etkiyi yaratmadı- ğı sıklıkla yazılır, konuşulur. Miller bir an- lamda bu genel kanının dışında anılacak yönetmenlerden biridir de. 198S 'de gerçek- leştirdiği "La Petite Voleuse - Küçük Hır- sız" fibni François Truffaut'nun yayımlan- mamış bir senaryosunun uyarlanmasıydı. Miller'in son filmi "Betty Fisher et Autres Histoires" (Betty Fisher ve Diğer Öykü- ler'2001) yine bir edebiyat uyarlaması: İn- giliz yazar, psikolojik gerilim romanlan- nın, çılgınlık öykülerinin uzmanı sayılan Ruth RendeD e ait "FUmlerim doğrulamalardan çok sorgu- sal özellikkr taşır. Buna son çabşnıanı Betty Fisher örneğini de verebüirim'' diyor Mil- ler. "Bu yapıttaki bir şey beni kuşkuya dü- şürdü,tedirgin etti Beni bu denli tepetaklak edenianlamak,çözmekiçindeburomamçek- meye karar verdim." Miller, Rendell'in romanının geli- şim sürecini Londra'dan Pa- ris'e aktanr. Rendell'in ne- redeyse tüm yapıtlan Ingiliz televizyonuna uyarlanmış- tır. Yazann dünyası aynca Claude Chabrol'ün "LaCe- remonie/Seremoni", Pedro Almodovar'm u Iive Fiesh / Etten ve Kemikten" filmle- rinin çıkış noktalannı da oluş- turmuştur. Betty Fisher'deki oyuncu seçimini de anti-rol uygula- masıyla yaptığmı açıklıyor Claude Miller: "NkoIeGar- cia'\irolününtam karşıa bir görünümde olduğu için seç- tim. Korkutucu, dengesiz, çılguı birini canlandıran Ni- cole'e gelirseko da son dere- cemasum,güven veren bir fi- ziğe sahip." Son \nllarda sinemaanlatımındada bir dö- nüm noktasına geldiğini belirten yönetmen: "Değişimim, biraz donuk,kaü ve soğukbul- duğum Eşlikçi Kız' fümimden sonra baş- ladı. "Gülümseme' filmimden sonra da de- ğişimimin gerçeğjni aramaya giriştim. Ara- dıgım şey gerçekçilik değildi, kişisel ve daha özgün bir şe>ler anyordum. Son zamanlar- da kendinı için filmler yapmava başladım. Film çekerken de kendimi izle\icinin yerine koyuyorum. Ama bunu Hitchcock'un tar- zı\la yapıyorum, >ani izleyicKi güdümlüyo- rum, onu köşeve kKbnyorum,onu rutsak ala- rak fünıinıin içine sokuyorum. Bunlan ka- labahklan düşünerek yapıyorum, ama on- lann sevmesi, hoşuna gitmesi amacıvia de- KUŞKUNUN ÜSTÜNE GLTTİ - "Bu yapıttaki bir şey beni kuşr kuya düşürdü, tedirgin etti. Beni bu denü tepetaklak edeni anla- mak, çözmek için de bu romam çekmeye karar verdunJ" Borusan Filarmoni'den iki konser GELİR 'BERİKÖY PROJESt'NE - Konseriere solist olarak Igor Oistrakh ve Nataha Zertsalova kaolacak. Kültür Ser\isi - Borusan Istanbul Filarmoni Orkest- rası 15 Ocak Salı günü Ka- dıköy Halk Eğitim Merke- zi'ndeve 16OcakÇarşam- ba günü saat 20.00'de Lüt- fi Kırdar Konser Salo- nu'nda vereceğı konserin gehrini 'BeriköyProjesi'ne armağan edecek. Orkes- traya keman virtüozü Igor Oistrakh ve eşi piyanist Natalia Zertsalova eşlik edecek. Sanatçılar Mozart'ın Re majör keman konçertosu, Mendelssohn'un keman ve piyano için Re minör kon- çertosu ve Brahms'ın 4 nu- maralı senfonisini seslen- direcekler. Borusan Istan- bul Filarmoni Orkestrası bu konserlenn gelirini Ada- pazan yalonlarında haya- ta geçirilen ve 'Beriköy' adı verilen ilk sürdürülebi- lir kalkmma modeli ve ör- nek yerleşim yeri projesi- ne armağan edecek. 1968'den beri orkestra şefi, kemancı ve viyolacı olarakkonserler veren Oist- rakh, piyanist eşi Natalia Zertsalova ile birlikte tüm Beethoven sonatlannın kay- dmı yaptıklan için Beet- hoven Derneğı'nin şeref üyeliğine seçildi. Aynca bu çalışmalarından dolayı çift, Viyana Mozart Aka- demisi'nin 'VHenerFlote- nuhr' ödülünü aldı. Genç kalemler Cumhuriyet'te... DÜMDÜZ Düz bir çizgi, dümdüz. Yürü diyoriar, hayır diyorum. Arkada kalıyorum, gidiyorlar, Eksik bir şeyler var! Adım atıyorum sağa, bir de sola Bahçeler buluyorum, V Girilmemiş...11 \v Derin derin soluk alıyorum. yt\ Doluyor içime çiçek kokulan, \ \ \ Okşuyor gözümü, V jK Yapraklar üzerinde çiğ damlalan. »^ \\ \ Bir akarsu, 1/ Ih ^s u ' u s u ' c a n v e r 'y°r bahçeye v I f t Açtığı yolda v\^4 j Dertleşiyorim onlarla. \ 1 f Kaktüs dikenlerine değiyorum, ^ C * \ I Acrtmıyor beni... \ \ k Dümdüz yürüyenler kadar. ^ L ^ . SEMAİNAN ÖZGÜRLÜK bir karşı konulmaz sevdadır anlatabilmek seni uçan kuşa, düşen yağmura dik yokuşu kıran suya bir onulmaz sevdadır yazabilmek seni karatahtaya, cilt cilt krtaplara asi çocukluk hülyalarına bir ölümsüz sevdadır . yaşatabilmek seni ak gerdanlarda, köpüklü aynalarda yarin yanağındaki al koncada bir sevdadır anlatabilmek seni yazabilmek, yaşatabilmek her damarında dünyanın kesiksiz kanla sen, ey! en güzel kadını evrenin ÖZGÜRLÜK DEVRİMALKAN Altın Ayı adayları belli oldu • Kültür Servisi - Berlın Film Festivali'nin yanşma bölümünde yer alacak olan filmlerin bir bölümü açıklandı. 6-17 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek festivalin yanşmalı bölümüne Fransa'dan Bertrand Tavernier'nin, 'Laissez P asser' (Bırakın Geçsinler), Catherine Deneuve - Isabelle Huppert - Emmanuelle Beart üçlüsünün rol aldığı komedi fiüni 'Huit Femmes' (Sekiz Kadın), Otar Iosseliani'nin 'Lundi Matin' (Pazartesi Sabahı), Ahnanya'dan aynı zamanda festival açılış fiuni olan Tom Tykwer'in 'Heaven' (Cennet), Dominik Graf'm 'A Map Of The Heart' (Yüreğin Haritası), Constantin Costa-Gavras'ın 'Amen', Amerika'dan Wes Anderson'ın 'The Royal Tenenbaums' ve Marc Forster'ın 'Monster's Ball' adlı fıhnler katılıyor. Jacky Terrasson Trio Babylon'da • Kültür Servisi - Garanri Bankası Caz Yeşili Konserleri, caz piyanisri Jacky Terasson'a basta Sean Smith ve davulda Ali Jackson'ın eşlik ettiği 'Jacky Terasson Trio'nun yann ve cumartesi günü saat 23.00'te Babylon'da vereceği iki konserle devam ediyor. Caz müziğinin teknik ustalığı ve özgün tarzıyla yetenekli ~™ piyanistlerinden birisi olan Terrason, 1996 ve 1997 yıllannda Istanbul Caz Festivali'nin konuğu ohnuştu. (0 212 292 73 68) Bedni Baykam'ın sergisi bugün açılıyor • Kültür Servisi - Bedri Baykam'ın hava muhaleferi nedeniyle açılışı ertelenen 'Dişi Entrikalar' sergisinin açılış kokteyli, bugün 18.00 - 21.00 saatleri arasında Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacak. Sergi daha önce duyurulduğu şekilde 4 Ocak'tan itibaren gezilebiliyor. (0 212 258 84 82) İş Sanaftaki konserler ertelendi • Kültür Servisi - tş Sanat'ta 8 Ocak Salı akşamı gerçekleşmesi gereken 'Soneler ve Şarkılar' ve bugün gerçekleşmesi planlanan David De'or konserleri olumsuz hava şartlan nedeniyle ertelendi. îş Sanat'tan yapılan açıklamada, 'Soneler ve Şarkılar' konser tarihinin önümüzdeki günlerde belirleneceği bildirildi. Bu konserin bilet iadeleri tş Sanat ana gişesi ve Biletk satış noktalanndan 1 Mart tarihine kadar kabul edilecek. David De'or konseri ise 29 Ocak'tasaat 19.30'da gerçekleştirilecek. (0 212 31610 83) Salih Acar'ın resim sergisi I Kültür Servisi - Ürün Sanat Galerisfnde 5 Ocak'ta açılan Salih Acar resim sergisi, 29 Ocak tarihine kadar devam edecek. Salih Acar, resimlerinde kaçıp gidilecek, korunup saklanılacak bir başka dünya ohnadığı bilincini hep içinde yaşatarak doğadan etİaleniyor. Ürün Sanat Galerisi: Iskele Caddesi, Selin Sokak No: 11/21 Caddebostan > Kadıköy. (0 216 360 99 64) Sultans of The Dance'in dünya turnesi • Kültür Servisi - 18 aylık prova ve hazırlık sürecinden sonra, şimdiye dek 650 bin seyirciyle buluşan 'Sultans of The Dance'in 2002 yılında dünyanm 15 kültür merkezinde sahnelenmesi gündeme geldi. Entertaintment One Ag. şirketi ile aralannda Meksika, Singapur, îsviçre, Ingiltere ve Amerika'mn da bulunduğu 15 ülkede yer alan kültür merkezleri, Sultans of The Dance'in 300 gösterimi için prensipte anlaştılar. Topluluk, halen tstanbul Mydonose Showland'de gösterilerine devam ediyor.