15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 TEMMUZ 2001 SAl 8 HABERLER Sendikalar uyardı: Neoliberalpolitikalarla kayı üçi ekonomide kayttdtşına çüayor Kriz sömürüsü yapılıyorendikalar, işten kriz gerekçesiyle çıkanlan sendikalı çalışanlann yerlerine örgütsüz ve sigortasız işçilerin alındığını belirtiyorlar. YÖK Genel Kurulu üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, " 19. yy. vahşi kapitalizmi yeniden canlandınlıyor" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomik dengeleri altüst eden eko- nomik knzın. en büyük darbeyı ör- gütlü çalışanlara vurduguna dikkat çekildı. Sendikalar. ışten "kriz" ge- rekçesiyle çıkanlan sendikalı çalı- şanlann yerlerine örgütsüz ve sigor- tasız işçilerin alındığını belirtiyorlar. Ekonomik bunalımlann da uygun bir ortam sağladığı bu çalışma biçiminin Türkiye'nın karşısına çıkan en bü- yük tehlıkelerden bın olduğu belirti- lirken Ankara Üniversıtesi SBF Öğ- retim Üyesı. YÖK Genel Kurulu üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıkh."19.yy. vahşi kapitalizmi yeniden canlandm- lıyor" dedı. Ekonomik bunalımlann çalışma yaşamı açısından doğurduğu tehlike- t--. MİLLİ CÜVENLİK KURULU İSTANBUL'DA TOPLANIYOR Güııdem: Sosyal patlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Milli Güvenlik oli Gazetemizin 25 Nisan 2001 tarihJi saym. istanbui'daHarp Akademileri Komutanhğı'nda yapacağı ayhk olağan toplantısında özellikle ekonomik önlemler nedeniyle artan işsizlik ve yoksullaşmanın ardından gündeme gelen sosyal patlama uyanlan değerlendirilecek. MGK'nin temmuz ayı toplantısı Istanbul'da Harp Akademileri Komutanhğı'nda yann yapılacak. Toplantının ağırhklı konusunu, geçen MGK toplantısında da gündeme gelen sosyal patlama konusu oluşturacak. Uygulanan ekonomik programın sonuçlan olan işsizlik ve yoksullaşmanın özellikle büyük kentlerin varoşlannda yarattığı gerilim ve sonucunda yaşanabilecek olaylar değerîendiriiecek. Sosyal patlamaya yol açabilecek kesimlere ilişkin güvenlik birimlerinin hazırladığı ve son gelişmelere göre güncelleştirilmiş raporlar toplantıda değerîendiriiecek. Ekonomik programın neden olduğu işsizlik nedeniyle özellikle Istanbul'un bazı semtlerinde kendiliğinden oluşan sokak eylemlerinin artma eğilimine girdiği. güvenlik güçlerince dile getiriliyor. Geçen MGK toplantısında konu gündeme gelmiş, alınması gereken önlemler tartışılmıştı. MGK'nin bu ayki toplantısında Dışişlen Bakanı İsmail Cem, Makedonya'ya yaptığı gezinin ardından Balkaniarliaki son gelişmeierie ilgili olarak da btlgi verecek. ler ve çözüm için yapılması gereken- lerle ilgili görüşlerin. bazılan şöyle: DİSK Çukurova Bölge Temsiİcisi Yusuf Yüreldi: Çukurova bölgesı açı- sından son 6 ayı değerlendirdiğimiz- de, olumsuz bir tabloyla karşılaşıyo- ruz. Bölgede bu yıl hiçbir yeni yatı- nm yapılmadı, ama süreklilik kaza- nan bir işten çıkarma süreci var. Sa- dece BOSSA fabrikalannda geçtıği- miz hafta 110 kişi ışten çıkarıldı. Ça- lışanlar açısından çoktehlikeh bir sü- reçle de karşı karşıyayız. Özei sektör- de kriz gerekçesiyle işten çıkanlan- lann, yerine sigortasız ve sendikasız çalışmayı kabul edenler alınıyor. Kriz sigortasız. sendikasız ve asgari ücreti temel alan çalışma modelini. egemen kılıyor. Kayı tiçi ekonomi de, kayıt dışına kayıvor. Üretimi. is- tihdamı \e çalışanlan temel alan po- lıtıkalar yaşama geçirilmezse. çok ciddı sosyal olaylar yaşanabilir. Türk-İş 2. Bölge Temsiİcisi Veli E ker: Kriz gerekçesiyle, çalışanlann haklan gasp ediliyor. Daha büyük olunısuzluklann engellenmesi için. Iş Güvencesi Yasa Taslağı hızla Mec- lıs'ten geçirilmelidir. Emeğıyle ge- çinen insanlann ve Türkiye'nin kur- tuluşu, üretim pastasının büyümesın- den geçer. Yapılması gereken, milli gelirimızi borç faızleri yerine yatın- ma yönlendirmektir. İgsizler ordusu DfSK Gaziantep Bölge Temsiİcisi Muzaffer Subaşı: Her geçen gün iş- sizler ordusuna, yenı yüzler ekleni- yor. Fatura süreklı olarak çalışanlara çıkaniıyor. Sendikalar, toplusözleş- melerde mevcut durumu dahi koru- makta zorlanıyor. Çözüm ış güvence- sinin yaşama geçinlmesi ve Türki- ye'nın yüzünü üretıme dönmesıdır. Prof. Dr. Alpaslan Işıkh: Çalışanlar, krizin acılı sonuçlanyla her gün kar- şı karşıya bulunuyor. Bir çözüm ola- rak sunulan özelleştirmelerle bırlik- te, iş alanlan da hızla daraldı, ışsız- liğin boyutları arttı. Kâr etmenın önündeki engeller kaldınldı. Bu sü- reçte esas kazananlar. üretıme ve ıs- tihdama katkı yapmadan bir takım spekülatif oyunlarla günlerinı gün edenler oldu. Bu süreçle bırlikte. 19. yüzyılın vahşi kapitalızm koşullan egemen oldu. Şu aşamada, iş güven- cesinın sağlanması, sorunlann çözü- münde tek başına yeterli olmayacak- tır. Çünkü ış güvencesinin geçerli ol- ması için, "işin" olması gerekir. Fatura yurttaşa çıktı Zamlara karşı lııdk çaresiz kaldı • Şubat ayında başlayan siyasi krizin ekonomik bunalıma dönüşmesinden sonra akaryakıt üriinlerine yüzde 60 ile 80 arasında, tüpgaza ortalama yüzde 83 oranında, elektriğe yaklaşık yüzde 60. telefona da yüzde 30 civannda zam yapıldı. FATMAKOŞAR Şubat ayında yaşanan siyasi ve ekonomik krizin ardından ulaşım. haberleşme, enerji gibi en temel kamusal hizmetlerin fiyatı kat kat artarken füketici bu zam yağmuruna karşı "çaresiz" kalıyor. Şubat aymda başlayan siyasi krizin ekonomik bunalıma dönüşmesi ve devalüasyonla sonuçlanmasından sonra akaryakıt ürünierine yüzde 60 ile 80 arasında, tüpgaza ortalama yüzde 83 oranında, elektriğe yaklaşık yüzde 60, telefona da yüzde 30 civannda zam yapıldı. Kamuoyunun büyük tepkisini çeken köprü geçış ücretieri ve otoyol zammı ise yüzde 40 ile 200 oranında gerçekleşti. Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Başkanı Mehmet Scvim, "Töketiei Yasası, tam rekabetin olduğu serbest piyasa koşultanna göre hazuianmış"' dedi. Zam yağmuru dlnmedl Şubat aymdan bu yana akaryakıt üriinlerine ortalama yüzde 60 oranında zam yapıldı. Akaryakıt ve tüpgaza yapılan zamlar şöyle: Akaryakıta 28 Şubat"ta ortalama yüzde 10.4 Mart'ta vüzde 0.2 ile 1.3 arasında, 14 Mart'ta 2.1 ile 10.2,23 Mart'ta 2.1 ile 3.1,4 Nisan'da 19.74 ile 20.97 arasında, 4 Mayıs'ta 5.2i ile yüzde 6.7 arasında. 15 Mayıs'ta yüzde 0.7 üe yüzde 1.3 arasında değişen oranlardazam yapildı. Aynca 4 Haziran'da yüzde 2.16 ile 3.25 ve 4 Temmuz'da ortalama 1.65 oranında, 20 Temmuz'da da yüzde 1.40 ile 3.33 oranında fîyat artışı yapıldı. Tüpgaza, 1 Mart'ta yüzde 12.9 ile yüzde 13.4 arasında, 14 Mart'ta yüzde 14 ile yüzde 14.4 arasında, 23 Mart'ta yüzde 4.1 ile yüzde 4.9 arasında, 4 Nisan'da yüzde 19 oranında zam yapıldı. Nisan ayında yüzde 15.1 ile yüzde 16.3 arasında zamlanan tüpgaza 4 Mayıs'ta yüzde 3, 15 Mayıs'ta yüzde 0.5 ile yüzde 0.9 arasında, 5 Haziran'da yüzde 3.7 ile yüzde 4.4,15 Haziran'da yüzde 4.0 ile yüzde 4.5 arasında değişen oranlarda zam geldi. 29 Haziran'da da yüzde 1.2 ile yüzde 1.3 arasında değişen oranlarda zam yapılan rüpgaz 4 Temmuz'da yüzde 0.4 ile yüzde 0.6 arasında zamlandı. Zamlar diin de sürdü Japon Tobacco Internationarın açıklamasına göre, Monte Carlo uzunun fiyatı 850 bin liraya, Monte Carlo kısanın fıyatı 750 bin liraya çıkanldı. Kablolu TV ücretlerine yaklaşık yüzde 25 oranında zam yapıldı. 120 kontör üzerinden 3 ayhk olarak alınan kabloiu TV ücretieri 15 milyon 408 bin liraya yükseldi. Adapazan'nda, ekonomideki kriz haberierine kı/an bir grup yurt- ts ^ tele>1z > on > aktl - YenimahaUe'deoturanjurttaşlar,ekonomikkri- zin ahlaksızkk ve hırsızlığı arttırdığıra, bu gelişmeleri hergün farklı boyutlarda televizyon kanallanndan izlemekten bıktıklannı söyleyerek klarnet ve darbuka eşliğinde göbek attüar. Kri- zin, kendilerini çok etkilediğini ifade eden protestoculardan Süleyman Aydeniz, "Krizle biriikte. tele\izyonlar hep kriz haberi verdi ve seyrederken içimiz kararmaya başladı. Vıllardır sakat ve işsizim. İld çocuğumuz da aç. Bırakııı eti, tavu- ğu ve balığı. biz kuru ekmek bile bularruyoruz, ama bize kimse inanmıyor" diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Toplumsal psikoloji bozuldu, sigara ve alkol tüketimi yükseldi Oynattnaya az kaldı ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR- Ekonomik kriz, toplumu oluşturan bireylerin tüm değerlerini yok ediyor; yılgın- hk, tükenmişlık duygusunu. depresyonu ve psikosomatik hastalıkları yaygınlaştınyor. Toplum şiddete yönelirken. "uygar insan** ol- ma özelliğini yitirerek evrimsel gelişimde ge- riye gidiyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatn Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Çeükkol; yoksulluk, gelecek belirsızliğı, ışten atılma gibi etkenlerin "ruhsal stres" yarattığını. stresin de depresyon ve benzer ruhsal bozukluklann yanı sıra tansiyon, alerji, enfarktüs gibi psiko- somatik bozukJukJann artmasına yol açtığını söyledi. Psikosomatik hasta- lıklann aslında bedensel hastahklar ol- duğunu, ancak ortaya çıkışına veya alevlenmesine, kişıyi üzen. sıkan. ger- Prof Dr. Çelikkol. "Birtoplumdüşününki, kaybedeceği bir şe> yok. Zaten yol sigara ve i- ki ekmek parasuu ancak karşılayan bir insan için işten aûlmak o kadar korkutucu gelmivor artık. O zaman ne oluyor: insanlar bir takım kitle hareketlcrine daha kolay yönelebilir du- ruma geliyor ve maalesef Türkiye'de toplum- sal psikoloji kısmen şiddete açık" dıve konuş- tu. Toplumun. patlama noktasına gelmeyece- ğini unıduğunu. ancak Türkiye'de şu ankı du- rumdeğerlendınldığindebıryönelişinsöz ko- nusu olduğunu belirten Prof. Dr. Çelikkol. zor dayanır. Özellikle bizim halkımız gururu- naçokdüşkündür.Toplumdaadaletstziiklerol- duğunda. kişiler için katlarulması zor bir du- rum orta>a çıkar. Haj at srandardı düşmüş, ki- rasmıödeyemeyeninsanlara" Yılgınlığa kapıl- ma. dayan' diyemeyiz. Bu, kişivlc alay etmek. küfretmek gibi olur." 'İnsanlar güçlü olmalı' • Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dah öğretim üyesi Prof. Dr. Alımet Çelikkol, psikosomatik ve ruhsal bozukluklann yanı sıra alkol ve sigara gibi madde tüketiminin de arttığıru belirtti. ginlik yapan olaylann katkıda bulunduğunu kaydeden Çelikkol, "Bir insanın canı sıkıldı- ğında tansiyonu vükselir, başka birinin alerji- si çıkarya da damarspazmı olur; damarspaz- mı dcmek. damarlarda daralma varsa enfark- tüs, felç demektir. Nefes dariığı, gastrit ve ülser de bunlann arasuıdadır. Bunlaren çok stres al- tında olan insanlarda görülür" diye konuştu. lnsanlarda, ^oğun ruhsal stres" gözlediğinı kaydeden Çelıkkol. psikosomatik ve ruhsal bozukluklann yanı sıra alkol ve sigara gibi madde tüketiminin de arttığını belirtti. Istanbul Haber Servisi'nin görüştüğü Prof. Dr. Ozcan Köknel de insanJann sosyal, siya- sal, ekonomik v e doğa sorunlany- la karşılaştığı zaman endişe. kay- gı, korku, kızgınlık ve öfke gibi duygulara kapılabileceğini söyle- di. Yurttaşlann, yaşadıklan sorun- lara karşı kendi güçlerini ıyi de- ğerlendirmeleri gerektiğini belir- ten Köknel. "Kişi her şeyden önce kendi özgücünü de harekete u Sos\al patlama şu anda var zaten.. inşallah da- ha büyüğü olmaz; sadece bir şekilde erteleni- yor. Bankası kapatılanlann. işten atılanlann. de\let memuıiannın sokağa çıkıp neier >aptı- ğını biliyoruz, eğer frenleme biraz gevşetilse korkanm bunlann daha fazlası olacak" görü- şünü savundu. Prof. Dr. Çelikkol, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir insan acrya kolaj' kada- nır, bir insan gerektiğinde yoksulluğa da kolay katlanır. ama bu yoksulluk adil paylaşünıadıv- sa. bir \oksul karnını zor dovururken diğeri te- levolelereçıkı\orsa her gün, işte buna insan çok ozgucunu geçirebilmelidir. İnsanlar motivasyon duy- gusunu kendilerinde banndırnıalılar. Sorun- lar böyle aşılabilir" dedi. Istanbul Üniversitesi (1Ü) Psikiyatn Ana bilim Dalı öğretim üyesı Prof. Dr. !V1. Kerem Doksat. yurttaşlann birbirine ve devlete olan güvenlenni kaybettiğini belirterek ıntihar olaylannda belirgin bir artış olduğunu vur- guladı. Prof. Doksat, halkın devlete olan güveninı kaybettiğini. bunun da "birçocuğun babasını ka\betmesi gibi" bir etki yaptığını dile getirdi. SALI ORHAN BURSALI Seçmene İhanet Bence Türkiye'nin en önemli ve en büyül güçleri arasındalar. Ama güçlerinin ayırdınd; değiller. Belki ayırdındalar da kullanmasını bil miyorlar. Veya, YÖK Başkanı Kemat Gürüz'ür "demir ve emir yönetimi" altında boyunlan bü kük yaşamayı alışkanlık edindiler. "Devlet üniversiteleri"n\ kastediyorum. Rektörler, şimdi de vakıf üniversitelerine büt- çeden büyük paralar verilirken, devlet üniversi- telerine gereksinimlerini karşılayacak para ay- rılmadığı için yan ayaklanmış durumdalar... • • • Önce ücretler konusunda bir çıkış yaptı rek- törler. Gürüz, bu çıkışı başanlı bir operasyonla boşa yönlendirdi. Gerçi rektörlerin ücretlerin genel olarak arttı- rılması istekleri çok adil değildi, bu isteklere hiçbir yapısal reform eşlik etmiyordu. Yani, öğ- retim üyeleri arasında, iyi-kötü, başanlı-başan- sız, üretken-tembel vb gibi hiçbir ayınm ve de- recelendirme öngörülmüyordu. Bu nedenle de istek reformist ve yenilikçi bir içerik taşımıyor- du. Dolayısıyla genel bir ücret artışının üniversi- telerdeki öğretim ve bilim üretkenliğine arzula- nan bir katkısı olabileceği hiç mi hiç sanılmı- yordu. Rektörler bu kez de bütçeden kendilerine az para ayrılmasını protesto ediyor... Tabii, karşı çıkışlan yine haklı, ama eksik. • • • Devlet üniversiteleriyle karşılaştırıldığında, vakıf üniversitelerine yapılan desteği kabul et- mek, vicdana sığmaz. Oğrenci başına yılda 5-8 bin dolar arası öğrenim harcı alan vakıf üniver- sitelerinden, örneğin 10 bin öğrencili Bilkent'e 7 trilyon verilirken, 42 bin öğrencili Ankara Üni- versitesi'ne, aynı amaçlarla kullanılmak üzere sadece 8.7 trilyon uygun görülüyor. Aynca An- kara Üniversitesi, öğrencisine ucuz yemek, be- dava sağlık hizmetleri de veriyor. öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Kadir Erdin, Boğazi- çi'ne sadece 11 trilyon aynldığına dikkati çeki- yor. Yaklaşık 19 bin öğrencisi olan ve 11 trilyon harcanacak para alabilen ODTÜ Rektörü Ural Akbulut, 3 trilyonluk yakıt giderierine karşılık 1.5 trilyon verildiğini belirtiyor ve "kışın üniver- siteyi tatile sokacağız" diyor. ODTÜ'nün 2.5 trilyon borcu var. Boğaziçi Üniversitesi'nin 7.500 öğrencisi var ve maaşlar dışında 11 tril- yon kadar para alabilmiş. Vakıf üniversiteleri, devletten aldıkları bu destekle aynca ne yapıyor? Devlet üniversite- lerinden yüksek ücretlerle hoca transfer edi- yor!... özetle, vakıf üniversiteleri cilalanmış bir par- kurda, iyi bir kızak üzerinde aşağı doğru, devlet üniversiteleri ise taş-toprak içinde olan ve yu- karı giden bir parkurda at arabası üzerinde ya- rıştırılmak isteniyor. Bu, vicdansızlık tabii... Isyan haklıdır. ••• Peki, mi/letvekillerine ne demeli? "Seçmen ne der" kaygısını ileri sürerek pek çok konuda bazen en "hassas" tutumu alan milletvekilleri, seçmeninin öğrencisini en iyi ko- şullarda okutmaya gelince, aklını şaşınyor. Bin- diği dalı kesmek, tam da bu işte. Siyasi partilerin, milletvekillerinin, milyonlarca ailenin çocuklarının devlet üniversitelerinde çok daha iyi koşullarda okutulmasını sağlamak gibi bir sorumluluklan, kaygıları yok mu? Devlet üniversiteleri; milletvekillerinin, siyasi partilerin bu çelişkili tutumunu seçmene anlat- mayı becermelidir. Üniversiteler topluma, kamuya, daha aynntılı raporlar vermelidir. Öğrenci başına ne kadar para harcayabiliyorlar, eğrtim/öğretimin kalitesi ne durumda, bu kalite nasıl arttınlır, kalitenin arttırılmasıyla öğrenci, aile, toplum ne kazantr vb.. İyi hazırlanmalılar, çok kolay ve basit mesaj- larla toplumun önüne çıkmalılar. TV'lerden de canlı yayını sağlamaltlar... Ve baskılannı da ar- ttırarak sürdürmeliler. Tabii, dizginleri yine Gürüz'ün eline de ver- memelidir... Rektörlerin bu mücadelesi, hepimizin geleceği için yapılan bir mücadele olmalıdır... obursali" bilimmerkezi.org.tr Kulaklık maliyeti karşılanmıyor Yoksulsağınn durumu zor CENEVRE/ ANKARA (ANKA)- Dünyada halen 250 milyon insanın sağır olduğu belirtiliyor. Sağırlann çok büyük bir bölümünün 200 - 500 dolan bulan kulakhklann maliyetini karşılayamadığı için iletişimsizliğe mahkûm edildiği kaydedildı. Merkezi Çenevre'de bulunan Dünya Sağlık Örgütü <WHO), kalkmmakta olan ülkelerde kulaklıklann maliyetinin 500 dolara (yaklaşık 650 milyon lıra) kadar çıkabildiğini belirterek bu fiyatlann, birçok insan için karşılanmayacak kadar yüksek olduğuna dikkat çekti. Halen dünyada her yıl üretilen işitme cihazlannın dünya ihtiyaçlannın sadece yüzde 10'unu İcarşıladığını kaydeden (WH0), kulaklık fiyatlannm 10-20 dolara kadar indirilmesi gerektiğini vurguladı. Gelişmekte olan ülkelerde sağırlık sorununun gençler arasında da görüldüğünü kaydeden WH0, birçok çocukta görülen orta kulak enfeksiyonunun uygun biçimde tedavi edilmediğinde ve daha sonraki yıllarda işitme kaybına yol açabileceğine işaret etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle