Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 NİSAN 2001 PAZAR
HABERLER
DUIVYADA BUGUN
ALİ StRMEN
Kpiz İçinde GüzdHk
Sevgili,
Bir süredir, hoş bir sürpriz başımı döndürüyor,
keyiften uçuyorum.
Her bahar yinelenen bir olayı sürpriz olarak ni-
telememin nedeni, bu yıl Istanbul baharlannın
ecesi erguvanlann erken açmış olması.
Uzmanlar, bu erkenciliği kışın hafif geçmesine
bağlıyorlarsa da ben aynı kanıda değilim.
Bana sanki, ekonomik - politik krizin içinde de-
belenen Türkiye'nin metropolünün insanlarının sa-
dece Cimbom ile teselli bulmasını kafi görmeyen
doğa, sıkıntılı insanlara bir hoşluk yapmak için, o
canım erguvanları erken fışkırttı gibi geliyor.
Kaç gündür, ne zaman sokağa çıksam gözüm
erguvanlaratakılıyor. Birkaç on yıl oldu ayırdına va-
ralı, meğer Istanbul'da ne çok erguvan ağacı var-
mış. Bahar olmasa farkına varmıyor insan. Ergu-
van, aramızda gezdiğinde başkalığı ayırdına va-
nlmayan, alelade sanılan oyunculara benziyor.
Onların sahne hünerlerini bilmeseniz, öyle dikkat-
lice dönüp de bakmazsınız. Ama bir de sahne al-
dıklarında... Yılın çoğunu kimsenin dikkatini çek-
meden geçiren, çelimsiz erguvanlar da öyle. Ama
bir de onları 365 günün 15 - 20'sinde sahne aldık-
lannda bir görsen...
Her zaman önünden geçtiğin birevin bahçesin-
de, sürekli karşıdan gördüğün bir arsada, köşeyi
döner dönmez hemen oracıkta karşılayıveriyor
seni erguvanlar. Çocukluk ve belki de ilkgençlik
yıllarımda, doğa var olan doğal bir şey olduğun-
dan, henüz nimet olduğunun ayırdına varmamış
bulunduğumdan böylesine belirgin biçimde fark
etmemişim erguvanlann varlıklannı. •
Erguvanların iki üç haftalık şehrayini, doğanın
binbir hoş fantezisinden, bize armağanlanndan
biri.
Onlar, güzelliklerini yalnız bahçenin sahiplerine
sunan, lalelerden, güllerden farklı oiarak, kendile-
rini herkese sunuyor, bahçe duvarlannı aşıp o eş-
siz renklerini siz sokaktan geçene, uzaktan baka-
na da sergiliyorlar.
Mülkiyet hakkının sınıriarını aşan bir cömertlik
bu...
Bahçenin, korunun sahibine, sessiz bir teşek-
kür yolluyorum, onlan seyrederken.
Erguvanın eşşiz rengini nasıl tarif etmeli, ergu-
vani demekten başka?
Sevgili, renkler tarif edilebilir mi? Hiç görmemiş
olana yeşili, kırmızıyı, maviyi nasıl tarif edebilirsin
ki?
Evet renkJer tarif edilmez, ancak tonlar edilebi-
lir.
Erguvanlar da, öbür çiçekler, kuşlar, meyveler
de bana hep mucize gibi görünür.
Oysa mucize, doğal olmayan, onun ötesinde,
üstünde olan şey diye tanımlanır.
Neden olsun kı? Hem öyle düşününce mucize
boşuna beklenir. ,_,,, ,„ ,. ,„",. ^
Sen bakma Sevgili, denizin yanlma öyküsüne.
Belki de Musa, gelgrt olayını ya da geçtiği bir ne-
hirde su yükselmesini iyi gözleyip, öyle kaçtnp
tehlikeden kavmini, ulaştırmıştır vaadedilen top-
raklara. Gerisini ise söylence tamamlamıştır.
Kim ne derse desin, o erguvanlar yaşamımıza
renk katan mucizelerdir.
•••
Evet Sevgili, biliyorum işsizlik kol geziyor, bir
tahmine göre 10 milyona vardı. Işten çıkarmalar,
iflaslar birbirini izliyor.
Sen işini korusan bile, yitirenin durumu, insan-
san eğer, bağrını yakıyor.
Ama sakın kalkıp da "Bunca sorun varken er-
guvanlara da bakılır mı ?" deme! Ve de ne olur, gü-
zellikleri algılamayı, sorunlann, krizlerin, yoksun-
lukların, yoksulluklann sonuna erteleme!
Çünkü yaşam hepsinin iç içe yaşandığı bir sü-
reçtir. Erguvanları seyretmeyi, onlaria coşmayı,
kriz sonrasına ertelersen mi daha rahat kaldınrstn
yoksunluklan, yoksa bir an her şeyi unutup, içini
onlaria doldurarak mı?
Yaşamı bir hayhuy içinde sürdürüyoruz. Eğer
güzellikleri algılamayı sorunlann çözümünden
sonraya ertelersek, onlan hiç göremeden geçer
gideriz.
Herşeyin, sorunu, krizi, erguvanları, lacivertde-
nizleri yaşamanın zamanı şimdidır. Evet tam şim-
di!
Hadi sen de şimdi giy kazağını, al üstüne bir şey,
hayır paltoya gerek yok artık, at kendini sokağa!
Ulaş erguvanlann cümbüşüne, sindir onlan doya
doya içine.
Şimdi sırasıdır Sevgili. Şimdi... Evet şimdi!..
Yanlış inanışlar tedaviye engel
Uzmanlar: Ruh
sağlığınıza dikkat
IstanbulHaber Servi-
si - Türk Nöropsikiyatri
Demeği"nden Doç.
Peykan Gökalp. dünya-
daki 20 milyon insanın
ruhsal sorunlar nede-
niyle yardım arayışı
içinde olduğunu belirt-
ti. Gökalp, ruh sağlığı-
na gereken önemin ve-
rilmediğı ülkemizde, bu
konuda politika, gelişti-
rilmesini istedi. Dünya
Sağlık Günü. bu yıl
Dünya Ruh Sağlığı Gü-
nü olarak kabul edildi.
Türk Nöropsikiyatri
Derneği'nden Doç.
Peykan Gökalp, birinci
basamak sağlık kuru-
luşlanna gelen her 4 ki-
şiden birinin ruhsal so-
runlar nedeniyle baş-
vurduğunu ve genellik-
le doğru olmayan tanı-
lar nedeniyle tedavinın
yapılamadığını vurgu-
ladı.Halen resmi bir ruh
sağlığı politikamızın
olmadığını ifade eden
Gökalp, ruh sağlığı ya-
sasıile ilgili tartışmala-
nn meslek dernekleri
tarafmdan yürütüldü-
ğünü belirtti.
Türkiye Psikiyatri
Derneği Istanbul Şube-
si de yaptığı yazılı açık-
lamada, etkinliklerde,
psikolojik sorunlara
karşı yanlış inanış ve
olumsuz yaklaşımlann
değiştirilmeye çalışıla-
cağını söyledi. Açıkla-
mada. "Basitbirhesap-
la bu hastahklardan et-
küenen kişi sayısı 2^
miryondur. Bu kişilerin
aik veyakm çevreleri de
ele alındığında çıkan
rakam ürkütücüdür'
deruldı.
IMF heyeti, Türkiye'nin yeni ekonomik programına son şeklini verecek çalışmalanna bugün başlıyor
Kriz CottareflTyi deANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)
- Uluslararası Para Fonu (IMF) he-
yeti, bu hafta Türkiye'nin yeni eko-
nomik programına son şeklini ver-
meye çalışacak. Programın bu haf-
ta içinde açıklanacağı beklentileri
gerçekçi görülmezken, IMF'nin ni-
san sonunda yapacağı toplantıda ve-
receği onayla kesinleşeceğine dik-
kat çekiliyor. Türkiye 'deki krizin ar-
dmdan görevden alınması gündeme
gelen IMF Türkiye Masası Şefi
CarJo CottareflTnin son kez Türki-
ye'yegeldiği bildirdi. Cottarelli'nin
görevini IMF Bulgaristan Masası
Şefi Finlandiyalı uzman Uha Kah-
konen'e devredeceği açıklandı.
Ekonomiden sorumlu Devlet Ba-
kanı KemalDerviş'in dün, Bankacı-
lık Düzenleme ve Denetleme Kuru-
• Türkiye'deki krizin ardından görevden alnıması gündeme gelen IMF Türkiye Masası Şefi
Carlo Cottarelli son kez Türkiye'de. Cottarelli'nin, görevini IMF Bulgaristan Masası Şefi
Finlandiyalı uzman Uha Kahkonen'e devredeceği açıklandı.
lu'nun (BDDK) kendisine bağlan-
dığı açıklanmasının ardından kurul
başkanlığından istifa eden Zekerrya
TemizeFle görüşmesi dikkat çekti.
Temizel, yaklaşık 1 saat süren gö-
rüşmeden sonra günün olaylannı
değerlendirip sohbet ettiklerini söy-
ledi.
10 gûnde tamamlanacak
IMF heyeti, bugünden itibaren
Ankara'da yeni programa ilişkin ça-
lışmalannı sürdürecek. Heyetin ça-
lışmalannı 10 gün içinde tamamla-
ması bekleniyor. Yeni ekonomik
programda, çöken 17. stand-by'ın
yapısal reformlar adı altında öngör-
düğü "serbest piyasa ve çokuluslu
şirketkre zemin hazırlayacak yasal
düzenlemeler*' yerini korayacak.
Özelleştirmeler başta olmak üzere,
enerji, doğalgaz, tanm, petrol gibi
alanlardan devletin çekilmesini ön-
gören bu düzenlemelerin yanında,
krizin maliyetinin nasıl karşılana-
cağı da yeni programla netleşecek.
IMF'den 10-12 milyar dolar düze-
yinde beklenen kredinin faturayı
karşılama olanağı bulunmuyor.
Yalnızca DPT'nin kamu ve fon
bankalannın batıklanndan dolayı
oluşacak borç yüküyle, yükselen fa-
izlerin yükünün 2001 ve 2002 yıl-
lan için 45 katrilyon lira olarak he-
saplaması da bu gerçeği gözler önü-
ne seriyor.
Dünya Bankasrmn da 5 milyar
dolann üzerine çıkmayacağı dikka-
te alındığında, G-7 ülkelerinden 6
milyar dolarlık dış borç bulunsa bi-
le, iç kaynaklar çerçevesinde vergi
yüklerinin oluşacağı belirtiliyor.
Hükümetin yeni vergilere sıcak bak-
maması, tasarruf arayışlannın sür-
dürülmesine neden oldu. Ancak ya-
tınmlann tamamen durdurulması
gibi icraatçı bakanhklann ciddi tep-
kisine neden olacak sert düzenle-
meler gündeme geliyor.
AA'nın haberine göre IMF Söz-
cüsü Conny Lotze, yeni programa
ilişkin IMF ile Türkiye arasındaki
resmi görüşmelerin bugünden itiba-
ren başlayacağını belirtti. IMF Tür-
kiye Masası Şefi Cottarelli son kez
bu görüşmelere başkanlık edecek.
Cottarelli'nin mayıs ayı ortasında
Finlandiyalı Uha Kahkonen'e göre-
vini devredeceği bildirilirken. IMF
kaynaklan bu görev değişikliğinin
rutin olduğunu savundular. IMF he-
yetinin 10 günlük çalışmasının ar-
dından niyet mektubu hazırlanarak
Washington'a gönderilecek. Yeni
ekonomik program ve niyet mektu-
bunun, IMF'nin nisan sonunda ya-
pacağı görüşmelerde ele alınması
bekleniyor.
TASARRUF GENELGESÎ HAZ1R
Devletteki taşıt
saltanatı bitiyor
ANKARA (AA) - Maliye Bakanlığı'nca
hazırlanan taşıt genelgesiyle makam aracı
kullanımı ciddi şekilde sıhırlanıyor. Genel
müdürler ve daha alt kademelerdeki kamu
görevlilerinin makam aracı kullanunına son
veriliyor, şoför kadrolanndaki şişkinlik ve
akaryakıt israfı da önleniyor.
Bakan SümerOraTın talimatıyla Maliye
Bakanlıgı tarafmdan hazırlanan kamuda taşıt
kullanunına ilişkin yeni düzenlemenin
esaslan belli oldu. Maliye Bakanlığı'ndan
alınan bilgiye göre, yeni düzenlemeyle
kurumlann ellerinde bulunan binek ve
station wagon tipi araçlann en az yüzde 30'u
tasfiye ediliyor. Taşıt Kanunu'na ekli 1 ve 2
sayıh cetveller ile MilJi Savunma Bakanlıgı,
Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet
Genel Müdürlüğü ve istihbarat birimlerince
münhasıran güvenlik. asayiş, trafık ve
istihbarat hizmetlerinde kullanılanlar ile
koruma altında bulunan kişilere tahsisli olan
taşıtlan hariç tutan düzenlemeyle şu esaslar
getiriliyor:
• Sadece Taşıt Kanunu'nda sayılan kişiler
makam aracı kullanabilecek.
• Şoförün şoforle taşınması uygulaması
sona erecek.
• Genel müdürler, taşıt havuzunda bulunan
araçlarla işe gidip gelecek. Ancak, taşıtlar
tek bir genel müdür yerine aynı lojmanda
oturan birkaç genel müdürün işe geliş-
gidişini temin edecek.
IĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
ff,
mmx
Bürokratlar tasarruf uygulamalan için seçenekli tarifeler hazırladı
Lojmanlara sabş kararıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hükümetin tasarruf
amacıyla başlattığı çalışmalar
Başbakanlık'ta yapılan toplan-
tıda değerlendirildi. Bakanlık-
lardan gelen tasarruf raporlan
birleştirilerek seçenekli tarife
hazırlandı. Toplantıda, askeri
lojmanlar, Içişleri, MlT, emni-
yet ve makam konutlannın dı-
şındaki lojmanlann satışı ka-
rarlaştınldı. Toplantıda, perso-
nel maaşı, sağlık, harcırah ve
yolluklann dışındaki tüm ka-
lemlerde tasarruf önerildi.
Başbakanlık Müsteşar Yar-
dımcısı Ozgün Ökmen başkan-
lığında dün Maliye Bakanlıgı
Müsteşan Ertan Dikmen. Ha-
zine Müsteşan Faik Oztrak ve
DPT Müsteşan Alan İzmirti-
oğlu'nun katılunıyla gerçekleş-
tirilen toplantı 6 saat sürdü.
Toplantıda bakanlıklar, ka-
mu kurum ve kuruluşlanndan
gelen tasarruf raporlan gözden
geçirildi. Toplantıda, Bakanlar
yöntemin de ekonomik prog-
ramla birlikte duyurulacağı öğ-
renildi.
Bunalım dönemlerinde yö-
neticilerin tasarruf konusunda
aklına ilk gelen kamu lojman-
lan konusunda Maliye Bakan-
• Tasarrufuygulamalan kapsamında bakanhklardan
gelen raporiarBaşbakanlık'tayapılan toplantıda
birleştirilerek seçeneklitarifeler hazırlandı. Toplantıda,
personelmaaşı, sağlık, harcırah veyoUuklann dışındaki
tüm kalemlerde tasarrufönerüdL
Kuruluna sunulmak üzere se-
çenekli çalışmalar hazırlandı.
Bu çalışmalann yann ^apıla-
cak Bakanlar Kunılu'na sunu-
lacağı, burada kararlaştınlan
lığı Milli Emlak Genel Müdür-
lüğü'ndeki çalışma henüz so-
nuçlandınlamadı. Bu çalışma-
nın yanna yetiştirihnesine ça-
hşılacağı kaydedildi. Milli Em-
lak Genel Müdürlüğü, kamu
lojmanlannın envanterini de çı-
kardı. Cumhurbaşkanlığı yer-
leşkesi içindekiler, vali, kay-
makam gibi bulunduklan yer-
de devleti temsil eden görevli-
lerin konutlan, Içişleri, MlT,
emniyet vejandarma lojmanla-
n satıhnayacak.
Satılık konutlar kapsamına
TBMM lojmanlanmn almma-
sı önerisi de getirildi. Mec-
lis'in 1058 lojmam bulundu-
ğu, bunlann tanesine yaklaşık
450 bin dolar değer biçildiği
belirtildi. Lojmanlann satışı
sırasında içinde oturan kamu
çalışanlanna da ev bulmalan
için uygun bir süre verilmesi
benimsendi.
SlflR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Diyarbakır'a indiğimiz-
de, Türkiye'nin dört bir
yanını esnaf gösterileri
sarmıştı. Diyarbakırsakin-
di. iki hafta önce burada
yüz binlerce insan Nevruz
kutlamıştı. Galeria Sine-
ması sahibi Mehmet Çe-
tintaş heyecanlıydı. Ga-
leria îş Merkezi Müdürü
Edip Berk umutluydu.
Diyarbakır ilk kez Kürt-
çe fılm izleyecekti. Iranlı
yönetmen Kürt Bahman
Oubadi'nin Iran-lrak sını-
rındaki Kürt köylülerinin
dramını anlatan "Sarhoş
Atlar Zamanı" Diyarba-
kır'daydı. Galeria Iş Mer-
kezi'nde 4 sinemayı işle-
ten Mehmet Çetintaş, son
krize kadar sinemalann iyi
çalıştığını, ancak krizle
birlikte düşüş olduğunu
belirtti.
Filmin Türkiye'deki
haklannı satın alan Belge
Film'in sahibi Sabahattin
Çetin, Diyarbakır'daki fil-
Sarhoş Atlar Diyarbakır'da
min galasının etkili olma-
sını istiyordu. Filmin yö-
netmeni Qubadi ve yar-
dımcısı Diyarbakır için
Iran'dan davet edilmişti.
Melike Demirağ, Muh-
sin Kızılkaya, Vecdi Sa-
yar, Reis Çelik, Osman
Kavala Istanbul'dan gel-
mişti.
Van'dan, Elazığ'dan si-
nema işletmecileri de Di-
yarbaktr'daydı. Başta Fe-
ridun Çetik olmak üzere
Diyarbakır ve çevresinin
bütün belediye başkanla-
rı filmi izlemek için salon-
daydılar. Diyarbakır'ın ta-
nıdık simalan oradaydılar.
Kalabalık, bir salona
sığmayınca ikinci salon
da açıldı. Kürtçefilm,bu-
radaki güvenlik güçlerinin
müdahalesiyle karşılaş-
mış mıydı? Sinemacı
Mehmet Çetintaş, iki gün
önce güvenlik şubesin-
den polislere filmi izlet-
mişti. Bir sorun yoktu.
"Sarhoş Atlar Zamanı"
2000 yılında Cannes Film
Festivali'nde Attın Kame-
ra Ödülü'nü, Genç Sine-
ma Ödülü'nü, Uluslara-
rası Sinema Yazarlan
Ödülü'nü kazanmıştı. Di-
yarbakır'da oynaması
bütün bu ödüllerin de
ötesinde bir anlam.
Iran'ın, Iraksınırboyunda
babaları kaçakçılık ya-
parken öldürülen Emine,
Eyüp ve Madi, onlardan
biri gibiydi. Bir dilim ek-
mek için dağları aşmak,
katırianyla birlikte mayın-
lann ve ölümün üzerine
yürümek bu bölgenin
yazgısında vardı. Eşini
kaybeden genç ve güzel
gelin Rozine'nin başka
bir köye, başka bir erke-
ğe verilmesi de sanki bir
kader gibiydi.
Film başladığında, dağ-
larda yaşamak ve karnını
doyurmak için kaçakçıla-
nn yaşamı sahneye geldi-
ğinde, çevremdeki insan-
ların tepkilerini izledim.
Eyüp'ün üvey annesi Ro-
zine'nin gidişinde gözle-
rinden dökülen yaşlar, iz-
leyicilerin gözlerine de
geçti. Diyarbakırlılar ağlı-
yordu. Sınırın öte yanın-
da, kendilerinden farklı bir
lehçe ile konuşan Iranlı
Kürtlerin acılı yaşamı on-
lann da yaşamıydı.
Suriçi Belediye Başka-
nı Cezair Serin, "Ben Li-
celiyim. Lice, verimli top-
raklara sahip değil. Her-
kes eskiden kaçakçılıkya-
pardı. Lice'den sınıra mal
götürüp getirmek 28 gün-
le 1 ay arası değişirdi. Bu
film bizim de gerçeğlmiz-
di" diyordu.
Filmin bitiminde yönet-
men Ûubadi alkışiaria
sahneye geldi ve şunlan
söyledi: "Diyarbakır'da ol-
mak, neredeyse aynı tari-
hi paylaştığımız insanlar-
la birlikte olmak çok heye-
can verici. Filmdeki oyun-
cular gerçek hayattan.
Olaylar, benim de içinde
doğup bûyüdüğüm yöre-
de geçiyor. Ben de o acı-
lann bir parçasıyım."
Diyarbakır, kültür etkin-
likleriyle insan haklan ta-
leplerinin birbirine kanştı-
ğı bir kent görünümünde.
Kriz burayı da vurmuş.
Hayat sürüyor. Sinemacı
Mehmet Çetintaş, "Bir
şeyler yapalım bu kent
için" diyordu. Diyarbakır,
20 yıla uzanan acılı günle-
ri adım adım geride bıra-
kıyordu.
Kriz, Türkiye'yi sanyor-
du.
Cörevine son verildi
Krizi başörtüsüne
bağlayan imam
gözaltına alındı
tSTANBÜLİZr
MtR (Cumhuriyet) -
FP Genel BaşkanıRe-
cai Kntan'ın da katıl-
dığı cuma namazında
veırdiği hutbede, eko-
nomik krizi "başörtû-
sünûn yasakiamnası-
na"ve
tf
ibadetyerieri-
DİB kapısma küit vu-
rulmasına" bağlayan
Mahmutpaşa Camisi
imamıMustafaDemir
gözaltına alındı.
Dün ilk önce görev-
den alınan imam De-
mir, akşam saatlerin-
de de sorgulanmak
üzere Istanbul Emni-
yet Müdürlüğü Gü-
venlik Şubesi Müdür-
lüğü'ne götürüldü.
Sfyasflerin etldsi
Kuşadası'nda bir
caminin açıhşını ya-
pan Diyanet îşleri
Başkanı Mehmet Nu-
ri Yıbnaz, ekonomik
kriz ile ilgili din adam-
lanna düşen görevin,
birlik ve beraberiik
aşılamak, yaöştıncı
konuşmalar yapmak
olduğunu vurguladı.
Camilerde okunmak
üzere gönderilen cu-
ma hutbesinin
u
sağ-
hk" ile ilgili olduğunu
ifade eden Yılmaz,
"Mahmutpaşa Camii
hnanu, camide siyaa-
lerin bulunmasından
da etkifenerek konuş-
masuu irticalen yap-
nuşar. Bu hutfoe üzeri-
ne cami imamı görev-
den alınmıştır. Hak-
kında tahkikat için Is-
tanbulMüftülüğü mû-
fettiş taiebinde buhın-
muştur" dedi.
tmamın hırttyyj
imam Demir, cuma
namazında verdiği
hutbede şunlan söyle-
miştı: "Tophım,miBet
bugün hastadır. Al-
lah'ın emriolan başör-
tüsünü yasaklarsan,
indetyerlerinin kapn
sma küttvurursan has-
talık artar. Buniar du-
rup dururken kendiU-
ğinden zuhur etmedL
Toplum, bugün ma-
nen ve maddeten has-
ta ise bunun ilacı, ts-
lam eczanesinden ab-
nacak ilaçtadır. Bu
hastalıklardan kurrul-
mak, Allah'm yoiuna
dönmekle ülacaktır.
ÇıkışyolıuAllahınki-
tabı ve nizam-i îslam-
dadır. Israfin önüne
geçecek, savurganhğı,
hırsızlığı önleyeceksi-
niz. Kasayı hırsıza tes-
ihn ederseniz bunun
önüne geçemezsiniz."
Ekonomi muhabirleri paneli
Hükümet devam
edemeyecek
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu)- Eko-
nomi Muhabirleri
Derneği'nce (EMD)
düzenlenen 'Türldye
EkonomBİ Nereye Gi-
diyor?' konulu panel-
de, çarpıcı verilerle
ekonomik tablo ortaya
konuldu.
Bilkent Üravershesi
Üctrsat Bölümü Başka-
nı Prof. Dr. ErinçVd-
dan, Türkiye'nin,
"üretim güçterinin gi-
derek taşeronlaşbğı,
emeğin gklerek marji-
nalleştiği; stratejik
enerji, telekomünikas-
yon, şeker, rûtün gibi
tanmsal ürünlerin
uluslararası spekülatif
sermayeye btralokhğı,
çevreekonomisiohna-
ya doğru gidiküği"
uyansında bulundu.
Muz cumhuriyeti
Yeldan, "Kabaca
muz cumhuriyeti ol-
maya gküyor" dedi.
"Bırakın lekkom,
THY özelteştirihnedi,
Türldye programı ryi
uygulamadı safsatası-
nı" diyen Yeldan,
programın harfiyen
uygulandığını ve kri-
zin çıktığmı vurguladı.
Eski Dış Ticaret
Müsteşan Siyasal Bil-
gilerFakültesi Öğre-
tim Üyesi Yavuz Ege,
ödemeler dengesi so-
rununun devalüasyon-
la aşılamayacağı uya-
nsında bulunurken o-
cak ayında da dış tica-
ret açığının geçen yıla
göre yüzde 63 arttığı-
na dikkat çekti.
Güven ka\boldu
Ege, "IMFybıeda-
ralma istikametinde
pofiükabrönerecektB:
Bu hükümet devam
edemeyecek. Güveni-
Krliğini kaybetmiş oian
biryönetim var. Bir Id-
şiyi getirip ekkmekle
de bu sağlanamaz" di-
ye konuştu.
Gazeteci-yazar
Güngör Uras, bugün-
kü kaynak arayışırun
ardmda 100 lira üreti-
me karşılık, 105 lira
harcamaya ahşmışh-
ğın yattığını anlattı.
Oğretim Elemanlan
Sendikası Genel Baş-
kanı Doç. Dr. Hayri
KozanoğJu, medyanın
IMF politikalanna
karşı tek yanlı bakış
açısmı eleştirirken kü-
reselleşme sürecinde
krizlerin sıklıkla ya-
şandıgına dikkat çekti.