Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 ARALIK 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA J l j J v v J l l fJlVİJ. / ekonomi(« cumhuriyet.com.tr ŞİRKETLERDEN 11 IMF; tasarruf paketi, ihale ve özelleştirme yasalarının ocak ayına yetiştirilmesini istedi Standby'a önkoşul Kemal Derviş'ten yazılı açıklama. İŞÇİNtNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Cumhurbaşkanı Polemiği Gazeteci değil, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı kimlıği ile katıldığım bir toplantıdan söz etmek, ne gazetecilik ne de sendikacılık etiğine uyar. Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer, kendisine sorunlarını yansıtmak ve beklentilerini dile getirmek üzere gelen demokratik kitle örgütlerinin ziyaretlerini medyatik kılmamak, kamuoyuna açıklamamak gibi bir gelenek geliştırmişse buna saygı duymak gerekir. Elbette Cumhurbaşkanı'na sorunlarına çare aramak, en azından kamuoyu oluşturmak üzere gitmiş taraf, (olayımızda Türklş Başkanlar Kurulu) ziyaret öncesi ve sonrasında açıklamalar yapacaktır. Ne yazık ki medyamız için emek hareketinin, işçilerin sorunları ilgi çekici değildi. Kulisten alınmış, Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları çarpıcı haberdi. 35 yıllık bir profesyonel olarak haberin çekiciliğine karşı çıkacak halim yok. Ancak maksadın dışında bu boyutlarda yönlendirilmesi, çarpıtılması, kamuoyunun yanıltılmasına hakkımız var mı? Kulaklarımın tanıklık ettiğı, Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmalarının içeriği, hiç de iktidarı bombalama hedeflı değildi. Iktidarın emek karşıtı politikalarını gündeme getiren Türklş yönetiminin açtığı konular çerçevesinde, deyimin tam anlamı ile (dersini iyi çalışmış) daha önce de açıklanmış görüşlerini, yaptıklarını özetleyen içerikte idi. Cumhurbaşkanı ile Türklş yönetimi arasındaki diyalogların özetlenmesi aşamasında, ya aktaranların özenli olmaması ya da daha büyük olasılıkla hızla not alan haberci arkadaşlarımızın karıştırması sonucu, kimı Sayın Sezer'in üslubunda yer alması söz konusu olamayacak sözcükler (hortumlama gibi) Sayın Cumhurbaşkanı'nın ağzından haberlerde yer almış, bu anlamda epeyce karışıklık yaşanmıştı. Bana göre mesleğimiz adına kaygı veren boyut, medyamızın haberin butününe gerek başlıklar ve spotlarla, gerekse yorumlarla yüklediğı ıçeriktı. Medyamızda çizilen çerçeveye göre Cumhurbaşkanı Sezer, IMF, Dünya Bankası ile sorunların çözüidüğü, paranın görüldüğü, ekonomik krizden çıkışta olumlu noktaya gelinen bir aşamada, iktidarı hedef alan bombardımanı ile ikinci bir kriz yaratmak üzereydi. Iktidar ile uyum içinde olmayan, iktidara savaş açan Cumhurbaşkanı, Türkiye'deki olumlu gelişmelere set çekıyordu. Medyamızın çanaktutmasında ıktidarsözcülerinin yanıtları da aynı çizgide olmuş, "umuda gölge düşürmesın "den başlayan, "popülizm"yaptığına, Meclis, hükümet kararlarına uyma zorunluluğuna uzanan bir çerçeve çizilmişti. Sorun tam da bu noktalardan kaynaklanıyor. Bilindiği üzere Türklş'in Cumhurbaşkanı'nı ziyareti, Meclis komisyonlarında kimi kararları geri çevirmesi gerekçe yapılarak yöneltilen ağır eleştırilerin erteaine düşmüştü. Cumhurbaşkanı'nın konusuna göre ya yaptığı daha öncekı konuşmalar ya da kararlar çerçevesindeki açıklamalarının bütününde anlamlı yeni boyut da bu eleştirilerın anımsatılması üzerine oldu. Cumhurbaşkanı, kendisine yönelik eleştiri ve polemiklerin, anayasa ve yasalar çerçevesinde çizilmiş görevlerini yapmaktan kendisini alıkoyamayacağının altını basa basa çizdi. Polemiklerin, eleştirilerin etkisinde kalmasının söz konusu olamayacağını, hukuka ya da kamu yararına aykırı bulduğu bütün konularda, yetkileri sınırları içinde alınmış kararları geri çevirmeye, görüş açıklamaya devam edeceğini belirtti. Bu tabloda medyamızı anlamak olanaklı değil. Iktidar ve Meclis'in hukuka aykırı kararlar alması sorgulanmıyor. Kamu yararı, halkyığınlarına, çalışanlara, işçilere bedeli gibi kavramlar yok sayılıyor. Bu konularda Cumhurbaşkanı'nın hükümet ile uyum içinde olmaması suçlama konusu yapılabiliyor. Hükümetle uyum içinde olmak zorunda olan Cumhurbaşkanı kavramı nereden çıktı? Elbette uyum içinde olmaları başarı ve toplumsal barışı geliştirir. Ama iktidarın hukuka, kamu yararına aykırı icraatları gündemde İse ne olacak? Anayasal, hukuksal düzenimiz tam da bu anlamda, Cumhurbaşkanı'na kamu adına görev ve sorumluluk veriyor. Bu anlamda Cumhurbaşkanı'nın, seçildiği Meclis'e karşı değil, ülkeye sorumlu olmasını öngörüyor. Cumhurbaşkanı'nın iktidarın temsilcisi değil, iktidara, bütün siyasal partilere karşı bağımsız olması koşulu da bu işlevden kaynaklanıyor. Türkçesi hükümetin kâtibi konumunda, uyum içinde bir Cumhurbaşkanı kimliğinden asıl kaygılanmamız gerekiyor. Tabii başka siyasi hesaplar adına değil, ülke çıkarları adına tarafsız, iktidarı sorgulayabilen bir Cumhurbaşkanı kimliği, asıl demokrasinin, ülke çıkarlarının, elbette halkımızın, ülkenin krizden çıkışının güvencesi olabiliyor. Medyamızın neye, hangi çıkarlara hizmet ettiğini bir daha bir daha sorgulamasının, asıl kendisini masaya yatırmasının zamanı çoktan gelip geçmedi mi? • HİSLON, saatlerindeki yeni modelleriyle bayram ve yılbaşı öncesinde özel hediye seçenekleri sunuyor. • KNORR, ramazan ayı boyunca yaklaşık 420 bin kişiye iftar çorbası sundu. 6 Arahk'ta ise Knorr çalışanları iftarda halkla buluştu. •CARREFOUR, pek çok mağaza, kafe ve restoramyla yeni yila hazırlanırken 2231 Aralık tarihleri arasında çeşitli sürprizler tüketicileri bekliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) IMF Türkiye Ofisi Temsilcisı Odd Per Brekk, 2002 bütçesinin gerçekleşmesinı sağlayacak önlemler paketi uygulamaya konulur, özelleştirme ve kamu ihalesi alanlarında yasal ve kurumsal adımlar atılırsa, 1MF lcra Direktörleri Kurulu'nun 18. standby için ocak ayında toplanabileceğini bildirdi. Brekk, 2002 yılında enflasyon hedeflemesine geçileceğini açıklarken dalgalı kurdan vazgeçilmeyeceğini vurguladı. Brekk, yeni standby anlaşmasının ana hatlarını da "bankacıhksektörünün vapüandınlnıası, vergi reformu, kamuda personel azaltmu, kamu fonları kuUanınıında şeffaflık, özelleştirme, özel sektörün rolünün artanlması" olarak açıkladı. IMF heyetinin yaklaşık 12 gündür 18. standby ve 11. gözden geçirmeye ilişkin yaptığı çalışmalar hakkındaki açıklama, yazılı yapıldı. Açıklamanın, IMF'nin kurulması Türkiye'de tepkiyle karşılanan ofisinin temsilcisi Odd Per Brekk tarafından yapılması dikkat çekti. Brekk, 20022004 yıllannı kapsayan standby anlaşması çerçevesinde 2002 'yi ihracatla aşacağız Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş de yaptığı yazılı açıklamada, IMF heyetiyle yapılan görüşmelerde, 2002 yılında enflasyonu düşürme çabalarının ve yüzde 35'lik enflasyon hedefine ulaşmanın önemine ilişkin görüş birliğine vanldığını belirtti. Derviş, şunları kaydetti: "2002 IMF'nin "Türkekonomisini gelecekteki krizlere karşı koruma ve sürdürülcbilir hızlı büyümeyi sağlamak için orta vadeli ckonomik istikrar ve refornı programına" destek olacağını bildirdi. Brekk, yeni standby anlaşmasının Aralık 1999'da yapılan ve halen yürütülmekte olan 17. standby anlaşmasının yerini alacağını anımsatarak şunları kaydetti: "Düzenleme, Türkiye'nin 2002 yılı boyunca öngörülen 10 milyar yılından itibaren biiyüme sürecine gireleceği ve bu büyümenin Türkiye'ye rekabet gücii sağlayan serbest kurun da destegiyle ihracata dayalı olması beklenmektedir. Yapısal refornı sürecinde kararlı ve hızlı aşama kaydedilmesi hususunda da görüş birliğine vanlmıştır." dolarhk açıgını kapamak için politika ve uluslararası fmansmanın çerçevesini sağlayacak. Yeni progranı çerçevesindeki ilk öncelik, ekononıiyi şokİara karşı dayamkh yapmak ve gelecekteki olası krizleri engellemek olacakür." Enflasyon hedeflemesine 2002'de geçileceğini açıklayan Brekk, diğer alanlarda yapılacak reformlan da şöyle sıraladı: • Bankacılık sisteminin yeniden yapılandınlması tamamlanacak. • Vergi sisteminde reform yapılacak. • Kamuda fazla personel azaltılacak. • Kamu fonlarının kullanımında şeffaflık arttınlacak. • Ekonomide özel sektörün rolü, özelleştirme programı gerçekleştınlecek, arttırılacak. Brekk, yeni standby anlaşmasının IMF tarafından ocak ayında görüşülmesi için ön koşullan şöyle ortaya koydu: • 2002 bütçe hedeflerinin başaniması için önlemlerin uygulanmaya konulması. (Kamuda personel azaltımı, devletin küçültülmesi gibi düzenlemelerin yer aldığı 5.7 katrilyon liralık tasarruf paketinin yaşama geçirilmesi.) • Özelleştirme ve kamu ihalesi gibi alanlarda yasal ve kurumsal adımlar atılacak. (özelleştirme Yasası değiştirilerek yabancılann önündeki engellerin kaldırılması. Telekom ve enerji sektöründeki özelleştirmelerin gerçekleştirilebilmesı için idari yapı değişikliklerinin tamamlanması. Yabancılann kamu ihalelerine girebilmelerini sağlayacak Kamu thale Yasasf nın TBMM'den çıkarılması.) TıHE ECONOMIST: • ETİ, Cımtart ürününün yeni tadı elmahtarçınh çeşidiyle, raflardaki yerini aldı. • TANSAŞ, 23 Aralık'a kadar gıdadan temizliğe, bakım üriinlerinden ev gereçlerine kadar pek çok üründe önemli oranlarda indirim yapacağım bildirdi. • OYPA, mağazalarında kurulan TetraPak standından 22 Aralık'a kadar 5 adet meyve suyu alan tiim müşterilerine Ibrahim Kutluay forması hediye ediyor. Umut ışığı göründü LONDRA (AA) The Economist dergisı, Türk ekonomisinin, toparlanmanın ilk işaretlerini verdiğini yazdı. The Economist, "Bir yıldan sonra Türkler ilk kez umut titreşimleriıti görüyorlar" dedı. îngiltere'de yayımlanan ekonomi dergisi The Economist, geçen yıl başlayan ekonomik genleme ile büyük yara alan, daha sonra bankacılık alanında yaşanan olumsuzluklar ve dövizdeki aşın değer artışıyla krize giren Türk ekonomisinin, toparlanmanın ilk belirtilerini göstermeye başladığını yazdı. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) verdiği acı ilacın üç partili koalisyon hükümeti tarafından itirazsız içildiğini, Türkiye'de gerçekleştirilen reformların IMF'nin de takdirini kazandığını belirtti. Kıbrıs'ta yeniden görüşme sürecinin başlaması ve Türkiye'nin Avrupa ordusu ile ilgili veto tehdidinden vazgeçmesi gibi gelişmelerin de olumlu olduğunu belirten dergi, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (Avrupa ordusu) alanında yaşanan sorunun, Türkiye'ye kendi bölgesini ilgilendiren çatışmalarda bu gücün kullanılmayacağına dair garanti verilmesiyle aşılabildıgini ifade etti. Destek veren ilk fllke Türkiye'nin kendine güvenindeki yükselişin bir bölümünün de 11 Eylül saldırılarından sonra Türkiye'nin, Batı'mn gözünde artan öneminden kaynaklandığını belirten dergi, Türkiye'nin 11 Eylül saldınlanndan sonra başlatılan harekâta destek veren ilk Müslüman ülke olduğuna da dikkat çekti. Bu arada Türkiye'nin Irak'a olan yaklaşımında bile farklılıklar sezildiğini öne süren The Economist, ortaya ABD'nin Saddam Hüseyin'e saldırması halinde Türkiye'nin itiraz etmeyeceğine yönelik bir izleninı çıktığını iddia etti. Dergide Dışişleri Bakanı tsmail Cem'in "Terorizm neredeyse takip edilmeli ve mücadele edilmelidir" şeklindeki sözlerı de bu görüşe kanıt olarak sunuldu. Aycell'le alo başladı Türk Telekom tarafindan kurulan ve erişinı kodu 0505 olan AycelL, bugün ticari faaliyete başhyor. 2002 yılı sonu itibanyla yaklaşık 2 milyon abone hedefleyen şirkeL, CSIVI pa/anna olgun bir rekabel getirnıek iddiasını taşıyor. Aycell Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Karaarslan, AycclPin, kamu işletmeciligJnin verimsizlik kavramını kökünden değiştireceğini belirtti. Toplanada konıışan Vedat Karaarslan, Türk Telekom'un şinıdiye kadar tekel olma özelligi taşıdıguu ifade ederek, Aycell ile GSM sektöründe rekabet etme şansını ve hasarısıııı ortaya koyacaklannı kaydetti. AycelL, ilk aşanıada İslanbuL, Ankara, l/nıir, Bursa, Anlalya, Adana vc Muğla ile 16 beldede hi/mel vererek Türkiye • MAVİ .IEANS, yılbaşı için özel olarak tasarladığı yeni ürünleriyle, 'jeans' modasına uygun hediye almak isteyenler için bir alternatif oluştııruyor. • T1FFANY, Mardin Dargeçit ilçesi halkından ihtiyacı olan bin kişiye bayramlık ayakkabı hediye edecek. • PH1LIPS, yılbaşında DVDTV, radyo, mp3CD çalar gibi geniş ürün yelpazesiyle hediye seçenekleri sunuyor. nüfusunun yüzde 40'ına ulaşacak. Şu ana kadar altyapı çahşmalanna 150 milyon dolar yaünm yapılan Aycell, 2002 yıhnın ikinci yansında tüm Türkiye'yi kapsama alanına alacak. Saniye başına ücretlendirme yapacak olan Aycell için toplam yaünm miktan 450 milyon dolan bulacak. İlat tesLs ve aylık sabit ücretinin otanadığı tarifelere göre faturan haüarda konuşma ücretierinin dakikası Aycell'den Aycell'e 150 bin lira, Aycell'den sabit telefona 370 bin lira ve Aycell'den diğer operatörlere ise 449 bin lira olacak. Kısa nıcsaj servis ücretinin dakikası ise 75 bin lira. Faturasız hattardaki konuşma ücretierinin dakikası ise Aycell'den Aycell'e dört kontür, AycelPden sabit telefona 10 kontür, Aycell'den diğer operatörlere 12 kontür ve kısa mesaj servis ücreti de 2 kontür olarak belirlendi. Taşıt alım vergisi yüzde 53.2, çevre temizlik vergisi tutarları da yüzde 26.6 oranında arttmldı Yeni ydm ilk zammı vergiye 2001 yılı ödeme programı ocakta tamamlanacak ttzillıan'dan AB'ye mektup • Ekonomi Servisi TÜSİAD Başkanı Tuncay özilhan, AB'den, Kopenhag kriterlerini yerine getirdiği takdirdc, Türkiye'nin AB'ye üye olacağını içeren açık bir mesajın iletilmesi gerektiğinı belirtti. Özilhan, Lacken Zirvesi öncesinde, AB Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Komiseri Günter Verheugen'a ve AB üyesi ülkelerin başbakanlarına bir mektup gönderdi. Doğrudan destek başladı • Taşıt alım vergisi tutarlan yüzde 53.2 oranında arttmldı. 950 kg'a kadarki taşıtlann yeni taşıt alım vergisi 817 milyon 780 bin lira oldu. Çevre temizlik vergisi tutarlan, yeni yılda yüzde 26.6 oranında arttınldı. Alt sınır 298 bin, üst sınır da 62 milyon 470 bin lira olacak. ANKARA (AA) Taşıt alım vergisi tutarlan, 1 Ocak 2002'den geçerli olmak üzere yüzde 53.2 oranında arttınldı. Maliye Bakanlığf nın dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan Taşıt Alım Vergisi Genel Tebliğı'ne göre, taşıt alım vergisi tutarlanna, 2001 yılı ıçın yüzde 53.2 olarak belirlendi. Böylece 950 kg. ve altında ağırlığa sahip 1 yaş grubundaki otomobillerin halen 533 milyon 800 bin lira olan taşıt alım vergisinın yeni yılda 817 milyon 780 bin liraya, 9511.200 kg. arasındaki otomobillerin de 891 milyon 370 bin lira olan taşıt alım vergisinın I milyar 365 milyon 570 bin liraya yükseleceği ortaya çıktı. Çevre temizlik vergisi tutarlan da 1 Ocak 2002'den geçerli olmak üzere yüzde 26.6 oranında arttınldı. Maliye Bakanlığı'nın Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği'yle, halk arasında "çöp vergisi" olarak bilinen çevre temizlik vergisi tutarlan yeniden düzenlendi. Bu yıl alt limitı 236 bin lira, üst limiti de 49 milyon 345 bin lira olan çevre temizlik vergisinde, 2002 yılı için alt limit 298 bin lira, üst limit de 62 milyon 470 bin lira şeklinde belirlendi. Tarifedeki vergi miktarları, büyük şehir belediye sınırlan içinde bulunanlar hariç olmak üzere kalkınmada öncelikli yörelerdeki bclediyeler ile nüfusu 5 binden az olan belediyelerde yüzde 50 indirimlı olarak uygulanacak. • S1EMENS, sunduğu cep telefonu C45 ile scvdiklerinizi yeni yılda kapak lasanmını kendıniz yaptığınız farklı bir hediyeyle buluşturuyor. • BKITISH AIRVVAYS, Aıııerika yolculan için 'ekonomi sınıfi'nda, 399 dolardan başlayan fiyatlar, 'business' kabınınde ise 2 bin 350 dolardan başlayan fiyatlar sunuyor. ANKARA (ANKA) Tarun ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gokalp, çiftçi kayıt sistemi ile belirlenen 2 milyon 234 bin 192 çiftçiye 2001 yılı için 500 tnlyon liralık doğrudan gelir desteği ödemcsi yapılacağını, 2002 yılında ise 1.4 katrilyon liralık kaynağın bu ödemeler için aynldığını belirtti. Gökalp, ödemelere sel felaketinde zarar gören îçel'den başlanacağını,2001 yılıödemelerinin 2002 yılı Ocak ayında tamamlanmasını hedeflediklerini söyledi. Gökalp, "Türk tanmında devrun niteliğinde bir proje" sözleriyle tanımladığı projenin 81 ilde yapılan çalışmalar Depremzede KOBl'lere kredi • ANKARA (ANKA) Marmara depreminden zarar gören KOBl'lerin faaliyetlerinin desteklenmesi amacıyla Avrupa Yatınm Bankası'ndan (AYB) kullanılacak kredinin 75 milyon Euro'luk bölümüne ilişkin anlaşma imzalandı. Arjantin'de sakin genel grev • BUENOS AIRES (AA) Arjantin'de hükümetin ödemeler krizini aşmak için IMF isteğiyle hazırladığı istikrar önlemlerini protesto için işçi sendikalarının bir önceki gün yaptığı genel grev sakin geçti. Ekonomi Bakanı Domingo Cavallo'nun yardımcısı Maliye Sekreteri Daniel Marx'ın istıfa edeceği haberleri yer aldı. lstifa haberlen doğrulandı. Mevsim normalerinin üzerinde yağan yağmurlar çiftçiyi zor durumda bırakn. la tamamlandığmı kaydetti. ödemeler için Türkiye genelinde 21 Eylül 2001 tarihi itibanyla başvuran 2 milyon 334 bin 192 çiftçinin çiftçi kayıt sistemine dahil edildiğini belirten Gökalp, 2001 ödemelerine dünden itibaren başlandığını söyledi. Gökalp, 2001 için bütçede 500 trilyon lira kaynak bulunduğunu, 2002 yılı bütçesinde de bu amaçla 1 A katrilyon lira kaynak tahsıs edildiğini belirtti. Gökalp, doğrudan gelir desteği için 2001 yılı bütçesınden 1.2 katrilyon, 2002 yılı bütçesinden ise 2.4 katrilyon lira istediklerini kaydetti. Madeni 10 binliklen tarîh oldu • ANKARA (AA) Madeni 10 bınlikler, bugünden itibaren dolaşımdan kaldınlıyor. Madeni 10 binlıkler, bir yıl boyunca (15 Aralık 2002'ye kadar) yalnız Mal Sandıklan ile Merkez Bankası ve Zıraat Bankası şubelerinde kabul edilecek ve değiştirilebilecek. Madeni 10 bin liralıklarla, 1994 yılında tanışıldı.