19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14ARALIK 2001 CUMA CUMHURİYET HABERLER Alemdaroğlu Ikînci aday • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Genel Kurulu, Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün başkanlığında dün toplandı. YÖK, Istanbııl Ünivcrsitesi Rektörlüğü seçimlerinde 13 oy alanProf. Dr. Dinçer Uçak'ı ilk sıra adayı olarak Cumhurbaşkanı 'nın onayma sundu. Listede, üniversitedeki seçimlerde 1268 oyalan Prof. Dr. Kcmal Alemdaroğlu ikinci, 886 oy alarak ikinci sırada yer alan Prof. Dr. Mesut Parlak üçüncü sırada aday gösterildi. Anadolu Universitesi rektörlüğü için ise ilk üç sırayı alan Prof. Dr. Ergin Ataç, Prof. Dr. Semih Büker ve Prof. Dr. Hüsnü Can Başer aynı sıralamayla aday olarak belirlendi. SAYFA Zorunlu emeklilik olmaz EBRH TOKTAR ANKARA Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, önceki gün görüştüğü 1MF heyetinin "küçülürT talebine, son 2.5 yılda 150 bin kişinin emekli eıiıldığinı belırterek "Zaten küçülüyoruz. Resen emeklilik ise olma/. Çünkü işçi haklan yargı tenıinalı altıııda" yanıtını verdı. Devlet Bakanı Kemal Derviş, IMF'den sağlanacak ek kaynağın 10 milyardan 7 nıilyar dolara düşmesinin söz konusu olmadığını belirtti. Kahkonen, önceki gün Keçeciler ile görüşmesinde devleti yeniden yapılandırmaya döniik çalışmalar hakkında bı I IMF'den gelecek ek kaynakta düşüş yok. Keçeciler, 'küçülün' istemine yanıt verdi: POIİTİKA GUNLUGU IIİKMET ÇETİNKAYA 30 Bin Köktendinci... Almanya Içişlerı Bakanı Otto Schily, çok önemli bir açıklama yaptı: "Almanya'da 30 bin köktendinci Müslümanyaşıyor!.." Acaba Bakan Schily, bu sayıyı abartıyor mu? Kaplancılar olarak bılinen köktendinci örgüt yaklaşık 22 yıldır Almanya'da ekonomik ve siyasi olarak örgütlenıyordu... Almanya Anayasayı Koruma Örgütü raporlarında Kaplancıların sayısının 23 bin olduğu belirtiliyordu... O zaman bu 30 bin sayısı nereden çıktı? Almanya'da siyasi iktidarlar bugüne dek 'köktendincilere' hoşgörüyle baktılar, onların örgütlenmesine ses çıkarmadılar... Kaplancılardan sonra şimdi de sırada Islam Toplumu Milli Görüş örgütü'nün (İTMG) dış bağlantıları araştırılıyor Almanya'da. Içişleri Bakanı Schily, çalışmaların gizlilik içinde sürdüğünü belirterek şöyle dıyor: "Almanya 'da yaşayan Müslüman yurttaşlardan beklediğim köktendinciliğe karşı kesin tavıralmalarıdır..." Peki Almanya'da köktendinciliğin somut ölçüsü nedir? 1997 yılında Dortmund kentinde ünlü VVestfallen Stadı'nda düzenlenen 'Barış ve Kültür Şenliği'ni anımsıyorum ben... Stadyumda 30 bin kışi vardı... Milli Görüş Almanya'da Refah Partisi'nin desteğinde gövde gösterisi yaparken Idris Kahraman adlı konuşmacı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Kültür Bakanı Ismail Kahraman'ın, Devlet Bakanı Cemil Tunç'un gözlerinin içine baka baka şöyle diyordu: "Diller belki susturulabilir, ama gönüller asla susturulamaz... Ufka bak yığıdım, milli görüş inkılabına az kaldı... Islam devrimine az kaldı..." Beş yıl önce Almanya'da köktendinciler korunup kollanıyor, onlara her türlü olanak tanınıyordu!.. • •• Almanya Içişlerı Bakanı Otto Schily'nin, iki ay kadar önce ülkesındeki köktendincilerin sayısını 34 bin olarak açıklarken bugün 30 bin olarak açıklaması oldukça düşündürücüdür... Acaba iki ay içinde ne değişti de Almanya'daki köktendinci sayısı 30 bine çıktı? Almanya iç güvenlikle ilgili yeni yasalar hazırlıyor!.. Fırsat bu fırsat!.. Çünkü Almanya'da 3 milyon 200 bin Türkiye Cumhurıyeti yurttaşı yaşıyor!.. Burada bir oyun var!.. Almanya'nın ünlü sanayi kuruluşlarındaTürk işçileriçalışıyor... 11 Eylul 2001 'de Amerika'daki terörün getirdiği panik ve korku, Almanya'da Türklerin çalıştığı sanayi kuruluşlarına yansıyıp işten çıkarmalar başladı... Şimdi ikinci aşamaya gelindi... Almanya'daki Türk işçileri için güvenlik soruşturması başlatıldı... Burada ilgınç bir ayrıntı gözden kaçmıyor... Almanya'da köktendinci olarak bilınen gruplara dokunulmuyor ama her sakallı ve namaz kılan Türk işçisine 'köktendinci' damgası vurulmak isteniyor... Milli Görüş'egelince... Berlin Eyalet Mahkemesi, okullarda din derslerini 'Milli Görüş'ün vereceğini karara bağladı... O tarihte Berlin'deki yerel siyasetçiler ne diyordu: "Almanya laik ve demokratik bir ülkedir, devlet din derslehne karışmaz!" Nasıl karışmaz? Almanya'nın dığer eyaletlerinde karışıyorya!.. Almanya Anayasası'nda bir değişiklik bu işi çözer ama nedense hukumet bu gerçeği görmek istemiyor!.. • •• Hıristiyan Demokratik Birlik (CDU) milletvekilleri Dr. Jürgen Ruttgers, Ervvin Marschevski ve VVolfgang Zeitlmann ın 8 Kasım 2000'defederal meclise verdığı 93 sayfalık raporu bir kez daha anımsatalım... Raporda şöyle denılıyordu: "Almanya 'da 20 köktendinci örgüt bulunuyor..." Aynı raporda köktendinci örgütlere bağlı 31 bin 500 kişinin olduğu yazılıydı... Hıristiyan Demokrat Birlik'in raporunda 'Milli Görüş' birinci sırada yer alıyordu... Şu sıralarda Almanya'da 'Milli Görüş' yakından izleniyor... Izleniyor da Berlin'de okullarda din dersi verme hakkını Milli Görüş yargı kararıyla kazanıyor!.. Kaybeden kım o zaman? Berlin Eyaleti Milli Eğitim BakanlığıL Insan şaşırıyor doğrusu!.. hikmet.cetinkayaf" cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 • Devlet Bakanı Keçeciler, son 2.5 yılda 150 bin memurun emekli olurken 66 bin yeni mcmur alındığını belirterek "Biz zatcn küçülüyoruz" dedi. Devlet Bakanı Kemal Derviş ise IMF'den sağlanacak ek kaynağın 10 milyardan 7 ınilyar dolara düşmesinin söz konusu olmadığını belirtti. mizden geleni yapryoruz" dedi. Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu kaydeden Keçeciler, "Işçilerin haklan, insaıı haklan ve yargı teminatı altında. Bu ncdenle çahşma özgürlüğüne aykın düzenlemcler hiçbir hükümet tarafından yapılamaz" diye konuştu. Çok sayıda işçinin zaten gönüllü olarak emekli olmak istediğini anlatan Keçeciler, "Türkişçisi zaten gereken fedakâriıgı yapıyor ve yapmaya da devam edecek" dedi. gi aldı. Yeniden yapılanmanın zorunluluk olduğunu söyleyen Kahkonen, devletin hantal yapısından kurtularak daha verimli hale getinlmesi gerektiğini belirtti. Keçeciler de bu görüşlerin doğnı olduğunu belirtirken kendi hükümetleri döneminde zaten bir küçülmeye gittiklerini vurguladı. Son 2.5 yılda sadece 66 bin yeni memur alındığını, 150 bin memurun da emekli olduğunu ifade eden Keçeciler, "Biz bu konuda eli Devlet Bakanı Derviş, CHP Gencl Başkanı DenizBaykal'la yaptığı görüşmeden sonra IMF'den gelecek ek kaynağın 10 milyar dolardan 7 milyar dolara indirileceği iddialannı yanıtladı. "Ek kaynağın düşnıesi söz konusu değü" diyen Derviş, mevcut programdaki kredilerin alınmaya devam edileceğini bildirdi. Türkiye'nin de ödemelennı yapacağını kaydeden Derviş, "IMF üst yönetimi 10 milyar dolarlık ek kaynağı icra direktör lerine önerecek" dedi. Alınan bilgiye göre Türkiye'nin 2002 yılına ilişkin IMF'ye yapması gereken ödeme 6 milyar dolan aşıyor. Bu durumda IMF'den alınacak 10 milyar dolarlıkkaynak geri ödemeler sonrasında 4 milyar dolann altına inmiş olacak. 7 milyar dolar bütçeye Öte yandan Anadolu Ajansı'nın haberine göre, IMF'den 2002 yılında sağlanacak 10 milyar dolarlık "taze kaynağın" 7 milyar dolarlık kısmı bütçede, geri kalan 3 milyar dolan da Merkez Bankası rezervlerini güçlendirmek için kullanılacak. Genelkupmay'ın yetkisi • ANKARA (ANKA)Seferberlik ve Savaş Hali Tüzüğü'nde değişiklik yapılmasına ilişkin tüzük, Resmi Gazete'de yayımlandı. Değişikliğe göre Genelkurmay Başkanlığı, seferberlik ve savaş halinin henüz ilan edilmemiş olduğu, ancak savaşı gerektirebilecek bir durumun başgösterdiği gerginlik ve buhran dönemlerinde, kısa zamanda hazırlıklann tamamlanabilmesi amacıyla ihtiyaç duyulacak araç, mal ve hizmctlcre ilişkin olarak seferberlik ve savaş halinde TSK harekât kontrolüne girecek olan kamu kurunı ve kuruluşlarının olanaklanndan Bakanlar Kurulu karan ile yararlanacak. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Ankara'da yoğun temaslar Soldayeni arayışta görüşmeler hızlandı • Erdal Inönü'nün "Ben yokum" açıklamasından sonra solda yeni parti arayışları çok parçalı olarak sürdürülüyor. TÜREY KÖSE ANKARA Solda yeni bir parti kurulması için çok parçalı arayışlar sürdürülürken gruplar arasında yoğun bir görüşme trafiği başladı. Aydın Güven Cürkan, Ercan Karakaş'ın da aralarında bulunduğu bir grup, Bağımsız Cumhuriyet Hareketi lideri IVIümtaz Soysal, Aydın Milletvekili Sema Pişkinsüt, eski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel ve eski CHP Genel Sekreteri Tarhan Erdem'le görüştü. Gürkan dün de Murat KarayaJçın'la öğle yemeğinde bir araya geldi. Karayalçın'm "Birbirimizi kandırmayalını, ükanacağımı/ yer kadro ve lider konusu olur. Biz, kadro olarak hazmz" mesajı verdiği öğrenildi. Yiğit Cülöksüz ile Tarhan Erdem'in "yenilikçi toplumsal oluşum" bıldirgesi hazırlıkları ise sürüyor. Erdal lnönü'nün "Ben yokum" açıklamasından sonra, solda yeni parti arayışları çok parçalı olarak sürdürülüyor. Aydın Güven Gürkan, Ercan Karakaş, Seyfı Oktay, Şahin Ulusoy ve Halil Ergün birkaç gündür Ankara'da yoğun temaslar yürüttüler. Görüşmeler sırasında Soysal'ın "Kişilerin uzlaşmasıyla bir yere vanlmaz. İlkeler doğrultusunda uzlaşmak gerekir. Türkiye için gerekenleri biz ortaya koyduk. Diğcr gruplar da ne istediğini ortaya knvınalı. Ancak ondan sonra bir uzlaşma olasıhğı ortaya çıkarsa bir teknik komite oluşturulabilir" görüşünü ılettıği öğrenildi. Yeni oluşum arayışlan sürecine katılan çeşitli gruplar, Murat Karayalçın ekibine mesafeli yaklaşıyor. m.kartff superonline.com.tr 12Eylül hukukuna itîraz • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa değişikliği ile 12 Eylül dönenıindeki yasal düzenlemelere itiraz yolunun açılmasınin ardından, ilk hak arama girişimi, rcscn emekli edilen Merkez Valisi Güngör Aydın'dan geldi. 12 Eylül darbesinden sonra resen emekli edilen Aydin, hakkında verilen karann kaldırılması için Başbakanlık ve tçişleri Bakanlığı'na başvurdu. Muhalefetle görüşen Derviş, teknik düzeyde kalacağını sÖyledi: Tiirldye'de siyaset zor Derviş, muhalefet liderlerini bilgilendirme kapsamında dün ilk olarak CHP liden Baykal'la görüştü. Görüşmenin ardından basına açıklama yapan Derviş, kötü geçen bir yılın ardından iyileşme yönündeki işaretlerin gelmeye başladığını "Türkiye'nin uluslararası mali kıınılııslar ile ilişkflerinde olumlu bazı gelişmelerin gerçekleştiğini biUyoruz. Bu duruın, Türkiye için yeni bir şans oluşturuyor" diye konuştu. Derviş'in başladığı işi bitirme sorumluluğu olduğunu anlatan Baykal, 'Militan AtatüPkçülük' • AJNKARA(AA)Onursal Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın 'Militan Demokrasi'den sonra kaleme aldığı ikinci kitabı 'Militan Atatürkçülük' okuyucuyla buluştu. Savaş, yeni kitabının önsözünde Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ve yaşatanlann hepsinin 'Militan Atatürkçü' olduğunu kaydctti. Savaş, 'Militan Dcmokrasi' adlı kitabı yazdığından beri herkesin kendisinden 'Militan Demokrat' diye bahsettiğini, ne sebeple olursa olsun, bir gün anılacaksa 'Militan Alatürkçü' diye anılmak istediğini belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Muhalefet partilerinin lidcrleriyle görüşmelerini sürdüren Dcvlel Bakanı Kemal Derviş, dün de DYP Liderı Tansu Çiller ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a "içini döktü." Türkiye'de siyaset yapmanın çok zor olduğunu, "içine gunnce" öğrendiğini belirtcn Derviş, "Bürokratik çelişkileri, siyasi dengeleri sonradan öğrendim" dedi. Siyasi yöndeki bazı açıklamalarının amacını aştığını kabul eden üerviş, DYP lideri Tansu Çiller'in başbakan olduğu 199597 döneminin son on yılın en iyi ikı yılı olduğunu öne sürdü. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ise, şubat bunalımının koııtrol altuıa alırup ekonominin yeni bir aşamaya getirilmesinde Derviş'in çok önemli katkısının bulunduğunu söyledi. • CHP ve DYP liderleriyle görüşen Kemal Derviş, Türkiye'deki siyasi dengeleri sonradan öğrendiğini söyledi. Tansu Çiller'den "Özer'le tenis maçı yapın" önerisi alan Derviş, Çiller'i övdü. savundu. Ağır borç yiikü altında bulunulduğunun unutulmaması gerektiğini belirten Derviş, "İyileşme de çok emin adımlarla olacak" dedi. CHP liden Baykal da, Derviş'i övdü. Derviş'in çalışmalarını ilgi ve umutla izlediğini belirten Baykal, "Çok ileri bir noktaya geldik. Çok olumlu işaretler var. Umarım önümüzdeki dönemde bıınlar gerçekleşir vc alınan Uerleme sonuçlanır" dedi. Derviş, daha sonra Çiller ile görüştü. Görüşmenin başında Çiller, Derviş'e eşi Özer Çiller ile tenis maçı davetinde bulundu. Daha önceki görüşmenin aksine sıcak bir ortamda yapılan görüşmede Derviş, itiraflarını sürdürdü. Derviş, şöyle konuştu: "Ba/ı açıklamalarım maksadını aşnuş olabiür. Siyasal acıklamalar yerine şimdi teknik açıklamalarla yetiniyorum. Teknik düzeyde kalmak daha doğruymuş. I ürkiye'de siyaset zor. Batrdaki çağdaş siyaset ortamı burada fazla yok. Korunıa ohnadan bir kahve içmek imkânsız gibi." Daha sonra söz alan Çiller, Derviş'in son on yıla yönelik eleştirisinde kendi dönemıne haksızhk yapıldığından yakındı. Derviş ise "Hakhsınız, 199597 dönemini makro ckonomik dengeler ve rakamlar açısından son 10 yılın en iyi 2 yılı olarak görüyorum" dedi. 1RMIKI AYDIN ENGİN Solun alabildığine ayrıştığı, her gün yeni bir sol grupçuğun ortaya çıktığı o çalkantılı günlerde (19691970) Ankara'daki bir mitingde herkesi "kendi örgüfü"nün bulunduğu yerde toplamaya çabalayan, böylece olası itiş kakışları, hatta kavgaları önlemek isteyen mitıng yöneticilerı çaresız kaldıklarında, biri mikrofonu kaptı ve gürledı: Dağılalım, dizilelim arkadaşlar, dağılalım dizilelim... Biraz zor oldu, epey uzun sürdü, ama sonunda miting alanındakiler "dağıldılar, dizildiler". Herkes kendi örgütündeki ya da örgütçüğündeki yerıni aldı. Miting de kazasız belasız başlayıp bitti. O mitingden bende kalan "dağılalımdizilelim" çağrısı oldu. Bu kadar yalın ama bu kadar çarpıcı bir çağrı yerden göğe haklıydı. Sol aslında sadece Marksist sol ınanılmaz hızda ve önlenemez bir ayrışma sürecine gırmişti. O büyük çalkantıda "Bölünmeyelim, bırliğimizi koruyalım" çağrıları ister istemez yankısız, sonuçsuz kalacaktı ve kaldı. Dağılmadan dizilmek, ayrışmadan buluşmak [email protected] Alın lstanbul Üniversitesi'ndeki rektör seçimlerini. Salt oy kullanan öğretim üyelerini değil, ülke sorunlarına ilgi duyan herkesi kapsayan bir ayrışmanın konusu oluverdi. Ayrıştırdı. Alın birfilmi, Salkım Hanım'ın Taneleri'ni. Nasıl ayrıştırdığını hep birlikte yaşadık, yaşıyoruz. Bu kadar uzağa, bu kadar önemli konulara bile gerek yok. Bir, günlük yazıdan ıbaret şu fukara "Tırmık" bile okurlar arasında bir ayrışma eksenı oluşturabiliyor. Kimi sövüyor, kimi övüyor... Peki, böylesine büyük bir çalkantı, böylesine keskin bir ayrışma kötü mü? Bence değil. Yapay birlikteliklerin, yapay karşıtlıkların hızla erımesi, silıkleşmesi, farklı görüşlerin, tutumların farklılıklarının bilincine vararak yeni saflaşmalara yönelmesi kargaşa değil sağlık göstergesidir. Yani dağılıp diziliyoruz, dağılıp dizileceğiz, dağılıp dizilelim. Demokrasinin, üstündeyükseleceği düzlemın sağlamlaşması iyidir. Dağılıp Dizilirken... mümkün değildi. ••• 1960'ların sonunda başlayıp bütün bir 1970'ler boyunca suren, ardından ancak 12 Eylül zindanlarında bir araya gelebilen soldaki ayrışmanın çok daha büyük boyutlusunu bugün Türkiye yaşıyor. Düne kadar "sosyal demokrat" şemsiye altında bir arada olanlar hızla ayrışıyor. Düne kadar Atatürkçülük" şemsiyesi altında birbirine kenetlenenler hızla ayrışıyor. Düne kadar "sosyalist sol" şemsiye altında buluşmaya çalışanlar, en azından niyetlenenler sonuçsuz kalmış çabalardan sonra şimdi hızla ayrışmaktalar. Hatta "milliyetçımukaddesatçı" diye anılanlar; hatta "siyasal Islam" olarak tanımlananlar bile bu büyük altüstluk günlerinde ayrışma anaforundan kendilerini koruyamıyorlar. Bunun sosyal ve politik anlamını, nedenini ortaya koyacak derinlemesine çözümlemeler (=analizler) benim çapımı da, haddimi de, bir gazete yazısının çerçevesini de aşar. Amasanırım bu "ayrışma"ya ilişkin gözlemler, olgular sergılenebilır. Bu zordeğil, çünkü her şey hepimizin gözleri onünde olup bitmekte. ••• Hiçbir konu yok kı bu büyük çalkantıdan etkilenmesin, ayrışmanın eksenlerinden birini oluşturmasın. "Sağsol, mılliyetçiliberal, ilericigerici, laikdincı, Atatürkçü(siyasal) Islamcı" aynmları gitgide silikleşiyor, anlamsızlaşıyor. Düne kadar böylesi kampları belirleyen eksenlerin şu ya da öteki yakasında yer alanlar, bastıkları toprağın hızla kaydığını ve dune kadar düşman belledikleri ile kucak kucağa geldiklerini; düne kadar aynı safta buluştuklarını sandıkları ile karşı karşıya durduklarını görüyorlar. Alın Avrupa Birliğı'ni. öyle bir eksen ki birtarafındasaf tutan, çevresine bakıp kimlerle birlikte olduğunu görünce şaşırıyor. Dönüp eksenin "öteki" yanına göz attığında büsbütün şaşırıyor. Düne kadar birlikte olduklarını, aynı yerde saf tuttuklarını "karşısında" buluyor; acı duyuyor. Burada ayrıntılı sıralamalara gerek yok. AB konusunda kendi "tutumunuzu" alın ve yakın çevrenizde, düne kadar görüşlerine neredeyse eksiksiz katıldığınız gazete yazarlarının köşelerınde, siyasetçilerin açıklamalarında dile gelenlere bakın. Ayrışmanın derin boyutunu kolayca göreceksıniz. Alın "Kıbrıs sorunu"nu. Kıbrıs'ı ayrıştırıyor. Alın laiklik" kavramını. Ayrıştırıyor. Alın "ulus devletAB üyeliği" ikıleminı. Nasıl da ayrıştırıyor. Alın "türban" kördüğümünü. Ayrıştırıyor. Alın Kemal Derviş olgusunu. Ayrıştırıyor. Yine kapkaççı dehşeti • lstanbul Haber Senisi Bahçelievler'dc kapkaççı dehşeti yaşandı. Manisa'dan akraba ziyareti için kente gelen bir kadının başına vurularak çantası alındı. Dırenmeye çalışan eşi Suat Çalışkan da, 3 ayrı yerinden bıçaklanarak 130 milyon lirası alındı. Hastaneye kaldınlan Suat Çalışkan'a müdahalede bulunulurken, eşi ayakta tedavi gördü. Nejat Ergin tahliye edildi • istanhul Haber Servisi Karagümrük Çetesi lideri Nuri Ergin ve kardeşı Vedat Ergin ile 20 sanık hakkında açılan 3 ayrı dava, "aralannda hukukı ve fiili irtibat bulunduğu" gerekçesiyle birleştirildi. Ergin kardeşlenn ağabeyi Nejat Ergin'in, lstanbul 1 No'lu DCiM'de 2 kardeşiyle birlikte yargılandığı "çıkar amaçlı suç örgütü oluşturmak" ve "gasp" ıddiasına ilişkin açılan davada tahliyesine karar verildi. Cezaevleri psikoterör odağı • lstanbul Haber Senisi tnsan Haklan Bildirgesi'nin kabul edilişinin 53. yıldönümünde, F tipi cezaevleri ve tecrit politikası bir kez daha protesto edildi. İHD'nin Bakırköy'de gerçekleştirdiği protesto gösterisinde "Türkiye'deki cezaevlerinde dünyanın en büyük şiddet politikalanndan birininyaşandığı" vurgulandı. • *• SSK emeklilerinin aylıklarma zam • ANKARA (ANKA) SSK emeklilerinin, aralık ayı aylıklarına yü/.de 4.2 olan kasını ayı enflasyon oranı kadar zam yapıldı. SSK cmcklileri, zamlı aylıklarını bayram tatilinden sonra alacaklar. SSK'dan yapılan açıklamaya göre, bu zamla birlikte en düşük SSK emekli aylığı 188 milyon 323 bin liradan, 196 milyon 36 bin lıraya, en yüksek aylık ise 361 milyon 817 bin liradan 376 bin 816 bin liraya yükseltildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle