Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 KASIM 2001 S A L I * * * * CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
G U N C E L CÜNEYT ARCAYTREK
• Baştarafi 1. Sayfada
500 gün gibi tarih vererek sonuçsuz esenlik sö-
zü veren devlet adamlarımızdan ağzı yanan hal-
kımız: son müjdeyi kahve falına baktırarak kesın
tarıhe bağlamaya çalışıyor.
Ekonomıst kimi falcılar da falcı hani. Ecevit'in
şimdilik toplumu uyutmaktan, uyuşturmaktan
başka işe yaramayan afyon tabletlerini 30 gün mü
desem yoksa 60 gün mü diye yorumluyorlar.
Başbakan'ın pazar söyleşisine göre; "Ey hal-
kım, enflasyon 2002 'de inişe geçecek- Türkiye 'nin
dış borç yükü altında nasıl kalkınacak mı? Eeee
kolay! 2002'de ekonomi canlanacak, yatırımlar
arttmlacak ve 2002 'nın ilk aylarında Türkiye esen-
liğe çıkacak!"
Başbakarû doğrulayacak kımi malzeme ta Ot-
tovva'dan geliyor. Işte:
Ekonomıden sorumlu Bakanımız Kemal Der-
viş; krizle giden ekonomimızin motoru yabancı
sermayenin on gün ıçinde geri döneceğıni söy-
lemedi mi? Söyledi!
Yeni yılda krizden büyük ölçüde kurtulacağımı-
zı duyurmadı mı? Duyurdu!
Tıpkı Başbakan gibi Derviş de "vatandaşlar
sabrettiği taktirde bırkaç aysonra 'toplumsal an-
lamda ferahlamanın' hissedilir hale geleceğinı"
buyurmadı mı? Buyurdu!
Bulmuşuz böyle bir başbakan, bir ekonomi ba-
kanı, daha ne isteriz doğrusu insan kararsız kalı-
yor.
Derviş, 10 milyar ek kredıyi duyar duymaz bay-
ram edenlerın kulağını hafifçe çektı. "Gelen para
hibedeğil, öorç"muş. Ne umurumuza. 1950'den
beri borç yığidin kamçısı!
Zil takıp oynamaya devam ederiz, etmeliyiz. Zi-
ra "himayeye mazharcfev/efdeyimını, etkin güç-
ler "himayeye mazhar Başbakan a" çevırdikten
sonra, olan biten ne gam!
Üstelik halkı afyonlarken gülme yeteneğinı de
kısırtaştırmıyorlar.
örneğin, başyöneticimiz anketler bugün seçim
olsa yuzde 4 oyu zor tutturacağını saptarken, "ilk
seçımde 'tek başına iktidar'age/eceğ/n/" ılan bu-
yurarak sıyasetçıyı, sade vatandaşımızı gülmek-
ten kırıp geçırmedi mi?
Bekleyip görmek
Bugunku perışanlığımızdan kim sorumlu? Ya-
rın işaret parmağımızı "Suçlu ayağa kalk" diye kı-
me uzatacağız?
Düşünmenize gerek yok! Başbakan açıkladı.
Bir: Geçmiş iktidarlara. Iki: Muhalefete!
Geçmiş iktidarların sorumluluğunu başbakan-
lıktan 6 kez gıdıp 7 kez gelen Demirel'e bıraka-
lım.
Ya ıkıncı sorumlu? Başbakan'a göre; TBMM'ye
arka arkaya gensoru önergeleri vererek iktıdar
çabalarını engelleyen "sabotajcı" muhalefet!
Ecevit'in 2002'de düzlüğe çıkacağımızı müjde-
lemesı medyayı o denli etkiledı kı, ANAP Genel
Başkan Yardımcısı Erkan Mumcu'nun üslup açı-
sından onaylanmayacak, ama ıçerık ve hedef açı-
sından yadırganmaması gereken sözlerı manşet-
lerde.
Oysa; Mumcu'nun birden parlayan hareketi
ANAP'ın benımsediğı "Çözüm Için Yeniden Yapı-
lanma" programını tartışmaktan öte başka bıran-
lam ifade ediyor.
ABD'nin üst düzeylerinde, uluslararası kuruluş-
lardavemedyadabıle Türkiye'nin artık "yeniyüz-
ler ve kadrolar"\a yonetilmesınden söz edılıyor.
Mumcu'nun eylemi, "eskiye karşı bir başkaldı-
n" olarak neden nitelenmiyor, algılanmıyor?
Başbakan ise (yaş 76) yarı yaşındaki Mumcu'yu
(38) önemsemiyor. Ne var kı laf arasına "bu çıkı-
şın hükümetin geleceğinı olumsuz yönde etkıle-
yeceğini" sıkıştırarak ANAP'ı, hükümetten ayrıl-
mayı akıllarının ucundan bile geçirmeyen ANAP'lı
bakanları Mumcu'ya karşı kışkırtıyor.
Ecevit'ı savunmaya kendını adamış kalemler
bir yana. Düşunulüyor mu acaba: Bir an önce
partinin yaşamsal özelliklerinin harekete geçıril-
mesinı ısteyenler, baştaANAPörgutü Mumcu'yu
neden alkışlıyor?
Bakalım ANAP bu olgudan yararlanacak mı,
zaman gösterecek!
Gürel: Kaplan için
pazarlıkyapmayız
BERLtN (AA) - Al-
manya Içişleri Bakanı
Otto Schily'nın,Türki-
ye'de idama mahkûm
edilmemesi ya da işken-
ce görmemesi duru-
munda "kara ses" ola-
rak bilinen Cemalettin
Kaplan'ın Almanya'da
mahkûm oğlu Metin
Kaplan'ın Türkiye'ye
iade edilebıleceğı yo-
lundaki açıklamasına,
Berlin"de yanıt veren
Devlet Bakanı Şükrü
Sina Gürel, "Türkiye,
Metin Kaplan'ın iade-
si konusunda pazarlık
yapacak değüdir" de-
di.
Almanya'da bulunan
Gürel, "Metin Kaplan,
iade edildiği takdirde
Türldye Cumhuriye-
ti'nin yasalarına uy-
gun olarak yargüana-
cak ve bağımsız Türk
mahkemelerinin vere-
ceği cezaya çarptırüa-
caktır" diye konuştu.
Yalnızca 20 gün içinde 3 kişi yaşamını yitirdi 14 kişi de yaralandı
Kapkaç terörü bitmiyorÖZKAN GÜYEN
îstanbul Emnıyet Müdürü
Hasan Özdemir'in ekonomik
krize rağmen mala karşı ışle-
nen suçlarda yüzde 27, kapkaç
olaylannda ise yüzde 40 azal-
ma olduğuna yönelik" değer-
lendirmelerinin üzerinden bir
hafta geçmeden. Bağcılar'da
dün sabah 28 yaşındaki genç
bir kadın, kapkaççılann kurba-
nı oldu. Yalnızca 20 gün içinde
Istanbul'da meydana gelen
kapkaç olaylannda 3 kişi yaşa-
mmı yitirdi, 14 kişi de çeşitlı
yerlerindenyaralandı. 2001 yı-
lının ilk 6 ayında 3 bin 810 kap-
kaç olayı meydana geldi.
Dünyanın en büyük 20 met-
ropolü arasında göstenlen Is-
tanbul'da kapkaç terörü her ge-
çen gün artıyor. Bu terörün son
kurbanı 28 yaşındaki Rıdvani-
ye Kahraman. Kahraman. 34
UH 6959 plakah çalıntı bır oto-
mobille Hürriyet Mahallesi
Atatürk Caddesi Eflatun So-
kak'a giren ve 3 kişi olduklan
tahmin edilen kapkaççıların
saldınsına uğradı. Yol kenann-
da yürüyen Kahraman"ın çan-
tasını almak isteyen kapkaççı-
lar. kadını 3 metre yerde sürük-
lediler. tçinde cep telefonu ile
bir miktar para bulunan çanta-
sını vermemek için direnen
genç kadın, başını kaldınma
çarparak öldü. Kahraman'ın
öldüğünü fark eden kapkaççı-
lar ise çantayı bırakarak olay
yerinden kaçtılar.
Bu olaydan 4 saat sonra Gün-
gören'de Semra Gürgen (52),
evüıe girerek para ile ziynet eş-
yasını alan gaspçı tarafmdan
dövülerek hastanelik edildi.
Emniyet Müdürü Hasan Öz-
demir, gazetecilerin kapkaç te-
rörüyle ilgili sorulannı yanıt-
larken kentte bu suçun azaldı-
ğını belirterek 6 ay içinde İstan-
bul'da mala karşı işlenen suç-
larda. yaşanan ekonomik krize
ve yasal düzenleme gerektiren
bazı konulara karşın yüzde 27
oranında azahna görüldüğünü
söyledi. Aym dönemde kapkaç
olaylannda da yüzde 40 oranın-
da azalma olduğunu ifade eden
Hasan Özdemir, daha önce de
"kapkaçı önlemenin namus
borcu olduğunu" söylemişti.
Istanbul'da son 20 gün için-
de 30 kapkaç olayı yaşandı. Bu
olaylarda 3 kişi öldü, 14 kişi de
yaralandı. Polis kayıtlanna gö-
re 2000 yılında 3 bin 800,2001
yılının ilk 6 ayında 3 bin 810
kapkaç olayı görüldü.
tçişleri Bakam Rüştü Kazım
Yücelen, artan bu teröre karşı
kapkaççılara verilen cezalann
arttınlacağını söyledi. Kısa bir
süre sonra da bu, yaşama geçi-
rildi. TCK'de yapılan düzenle-
melerle daha önce "hırsızük"
suçu olarak değerlendirilen ve
2 yıla kadar hapis öngören kap-
kaç suçu. mahkemelerde
"gasp" olarak değerlendiril-
meye başlandı. Ancak bu suç-
larda yine de bir azalma görül-
medi.
Meclis'teki bankayı soydular
Hava sıcıkhğı daha da düşecek
Doğu Karadeniz'in yüksek kesimlerinde önceki
gün etkili olan kar yağışı nedeniyle, 795 köy yolu
ulaşıma kapandı. Giresun'da okullar tatil
ediUrken Rize'de Ovit Dağı'nda 3 çoban mahsur
kaldı. Meteoroloji \etkilileri, Türkiye'nin bugün
Orta Akdeniz'den gelen soğuk havanın etkisine
gireceğini belirttiler. Doğu Karadeniz'de kar
yağışı Trabzon'da 192, Rize'de 154, Bayburt'ta 3,
Giresun'da 300, Gümüşhane'de 60 veÂrtvin'de
86 olmak üzere toplam 795 köy yolunun ulaşıma
kapanmasına neden oldu. Devlet Meteoroloji
İşleri Genel Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre, Türkiye dün geceden itibaren
Orta Akdeniz üzerinden gelen yağışlı havanın
etkisine girdi. Bugün, yurdun batı ve orta
bölgelerinde görülecek sağanak yağışlar,
özellikle Marmara'nın güneyi, Ege ve Batı
Akdeniz'de kuvvetli lodosla birlikte etkili
olacak. Yann Karadeniz üzerinden gelen soğuk
havayla birlikte yurdun kuzey. iç ve doğu
bölgelerinde kar yağışı görülecek. Akdeniz ve
Güneydoğu Anadolu'da ise etkili sağanak yağış
kaydedilecek. Hava sıcaklığı çarşamba günü
yurdun kuzey ve iç kesimlerinde 8-10 derece
azalacak. Soğuk ve yağışlı hava. perşembe günü
ku/eydoğu\a yönelerek yurdu terk edecek.
Orta Karadeniz kıyıları. Doğu Karadeniz ile
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin
doğusu karla karışık yağmur ve kar yağışlı
geçecek. (Fotoğraf: AA)
• Baştarafi 1. Sayfada
ne kadar belirlenemedi.
Emniyet yetkililen.
"anahtar uydurula-
rak" şubeye girildiğının
belirlendiğini, kapıda
zorlama, bükülme gibi
işaretler bulunmadığmı
kaydettiler. Soygunu
gerçekleştiren kişi ya da
kişilerin şubeyi dağıt-
madığına, kartlann açık
şekilde ortada turuldu-
ğuna dikkat çeken gü-
venlik yetkilileri, soygu-
nun bina içinden plan-
lanmış olmasına büyük
olasılık tanıdıklannı be-
lirttiler. Kapı üzerinde
parmak ızi tespit çalış-
ması yapan polis, soruş-
tunna kapsamında şube-
de çalışanlann da ifade-
sini alıyor.
Şubede hesabı bulu-
nan TBMM Başkarrve-
kili Murat Sökmenoğ-
lu, olayı "zaafıyet ötesi
bir rezalet" olarak ni-
teledi. Sökmenoğlu,
"Meclis kampusu için-
de, bu kadar muhkem
bir yerdeki şubeye ka-
pısı kırılarak girilme-
sinin izahı olamaz"
diye konuştu.
Şubede inceleme ya-
pan TBMM Başkanı
Omer Izgi "Önemli
olan paranın alınıp
alınmaması değil,
önemli olan Meclis
içinde böyle bir olayın
olmasıdır. Güvenlik
konusunda bir toplan-
tı yapacağız" dedi.
Bir kamyon rakı çalındı
KAYSERİ (AA) -
Istanbul'dan kamyonuna
yüklediği rakılan Bursa Tekel
Başmüdürlüğü'ne teslim
etmeyerek Tekel bayilerine
satmak isteyen nakliyeci ile 6
kişi Kayseri'de yakalandj.
Ergün T.'nin, Istanbul'da
Tekel'e ait içkı fabrikasuıdan
38 NR 342 plakah kamyonuna
yüklediği rakılan Bursa Tekel
Başmüdürlüğü'ne teslim
etmediği yönünde bilgi alan
Kayseri Emniyet Müdürlüğü
Hırsızlık Büro Amirliği
ekipleri, Incesu ilçesınde bir
Tekel bayiine düşük fiyattan
rakı satıldığını belirledi.
Satışı gerçekleştiren Murat
A., Mehmet S. ve Kadir A.'yı
gözaltuıa alan polis, bu
kişilerin ifadeleri
doğrultusunda, rakılan
kendilerine veren Gürbüz
A.'yı yakaladı.
Yozgat'ta bir gofret
fabrikasmda bekçi olan
Gürbüz A.'nın, fabrikaya bır
süre önce bir kamyon dolusu
rakı getirildiğini, sattığı
rakılan buradan çaldığmı
anlatması üzerine fabrikada
yapılan aramada 11 bin 344
şişe rakı ele geçirildı.
50 milyon dolarhk hayali ihracat
İZMÎR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Türkiye'nin büyük
deri ihracatçısı firmalanndan
olan Vizon AŞ'nin sahıpleri,
hayali ihracat yaptıklan
gerekçesiyle aranıyorlar. Erol
ve Elsar Kohen'e ait olan
firmanın tüm belgelerine el
konulduğu bildirildi. Emniyet
yetkilileri ilk tespitlerin
ardındân, yapılan yolsuzluğun
50 milyon dolan bulduğunu
kaydettiler. Ankara DGM
Savcılığı ve mali şube
ekiplerinin birlikte yürüttüğü
operasyon kapsamında,
cumartesi günü Izmir'de
gözaltına aluıan yeminli
serbest malı müşa\ir thsan
tyibilir ve Şarafettin
Deniz'in. Izmir'deki
sorgulamalan tamamlandı.
lyibilır ve Deniz, önceki gün
Ankara DGM Savcılıgı'na
teslim edildilirken her iki
müşavirin de verdikleri
ifadelerin operasyonun kilit
noktasını oluşturduğu
kaydedildi. Sürdürülen
operasyonda Vizon AŞ'nin tüm
belgelerine el konuldu.
Firmanın tzmir ve
İstanbul'daki merkezlerinde
bulunan sevk irsaliyeleriyle,
döviz giriş-çıkış belgeleri
incelenmek üzere alı konuldu.
Wolflıenson'dan Sezer'e: Lîderliğiııiz anahtar
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
rında yaptığı konuşmalar, 5 gündür siyaset gün-
deminin ilk sırasındakı yerini koruyor.
Çözüm toplantılarından çıkan o ki şimdilik çö-
zülen tek şey Erkan Mumcu'nun dili. Tartışmanın
kahramanlarına bakınca, savunulacak tarafın ol-
madığını görüyoruz.
Konuya, Mumcu, ANAR DSP üçgeninden ba-
kalım...
Erkan Mumcu'nun siyasi geçmişi hayli renkli.
1980'li yıllarını radıkal Islamcılann dergilerinde gö-
rüş açıklayarak ve bu dergilerin yayın kurullann-
da görev alarak geçırmiş. Yazıları oldukça derin.
Bu nedenle günumuze gelmekte hayli zorlandığı
anlaşılıyor. Bazılarını okuduk, cihadın farz oldu-
ğundan giriyor, Muslumanlann bugünkü misyon-
larından çıkıyor.
Olabılir, insan gelişen bircanlı... Erkan Mumcu,
9O'lı yıllarda da liberalizmı keşfediyor. Varsa yok-
sa liberalizm. Bunu, bakanlık koltuğuna oturun-
ca da sürdürüyor.
Turizm Bakanı oldu, bakanlığı tanıdı, ilk deme-
cı şu oldu:
"Bu bakanlığı kaldırmak lazım."
Belki de Erkan Bey, daha oncekı yıllarda bakan-
lıktan nelerın kaldırılıp götürüldüğünü gördü, ar-
tık bakanlığı da kaldırmak gerekir diye düşündü.
Ee, bu da olabılir. Dedik ya, insan gelişen bir
canlı. Bu gelişimın ürünü olarak da lafın gelişine
konuşmayı seviyor Erkan Bey...
80'li yıllarda şeriatçılık, 9O'lı yıllarda liberalizm...
2000'lı yıllarda daha değişik bir yol tutmanın ara-
yışında görünuyor. Yolu açık olsun, Tanrı Baba
tuttuğunu 'değişım raponı' etsin... Biz ANAP'a
geçelim.
Her alanda olduğu gibi bu konuda da çeşitlilik-
lerinı gösterdıler. Tarıh boyu eğılimler bütünleşme-
sınin ürünü olarak siyaset yapagelen ANAP'ın Er-
kan Mumcu'ya 4 bakışı var:
1- ll örgutlerinın çoğu, "Ne dediyse doğru, ar-
kasındayız" diyor.
2- Parti ağırtopları, "Niyetdoğru, üslupyanlış"
dıyor.
3- Bakanların bır bölumü, "Bu konular tartışıla-
bilir, ama niyet de yanlış, üslup da" diyor.
4- Bakanların ötekı bolümü, "Söyledikleri bizi
bağlamaz" diyor.
Genel Başkan Mesut Yılmaz da doğal bır dav-
ranış biçimiyle, "Erkan Mumcu'yla konuşmadım,
konuştuktan sonra görüşümü açıklanm" diyor.
Bize oyle geliyor kı çıkış yolu arayan Yılmaz, ne-
yin olacağını, neyın olmayacağını vitrindekı adam-
larıyla tartıştırıp bu yolun nereden geçtiğinı bul-
maya çalışıyor.
DSP'lilerin dili
DSP'de ise son donemde daha değişik bır ha-
va esiyor. Oncelıkle gazetecilik açısından vurgu
yapalım. Artık meslektaşlarımız DSP içinden ha-
ber çıkarabiliyor. Eskiden gazeteciye selam ver-
se Aman bu off the recorddu" dıyen DSP'liler,
şimdı mıkrofon gorse demeci benden diyor.
Ecevit, Mumcu'yu cıddiyealmadığını söylerken
DSP sozcülerı ANAP'a yonelık ağır eleştirılerde
bulunuyorlar. Bu durum, olayın ciddiyetıni ortaya
koyuyor. Çözüm toplantılarının Erkan Bey'in dili-
ni çözdüğünü vurguladık, ama Mumcu'nun da
DSP'lilerin dılini çözdüğünü söylemek gerek.
Konunun kamuoyundatartışıldığı boyutları ak-
tardık. içeriöinı aktarmadık. Zira kamuoyu bunu
tartışmıyor.lçerığe değıl. biçime takılıyor. Mum-
cu'nun sozlerinin ıçerığinin özeti şu:
"Kalkınma köyden başlar sözü doğru değildir.
Bu böyle gitmez. 19. yüzyılı anlamamış düşünce-
lerle 21. yüzyılda başbakanlık yapılmaz."
Aslında hem bılımsel hem siyasal ıçerıklı olabi-
lecek bır tartışma konusu. Türkiye'de köye, tarı-
ma nasıl bakmak gerekıyor, cıddi bir biçimde tar-
tışmanın zamanı geldı, geçıyor. Bunu bır başka
yazı konusu yapalım. Erkan Mumcu'ya, günde-
me gelme biçimini de selamlayan sloganlar arma-
ğan edelim:
- Haydi bastır Erkan... Sağlam arkan!
- Bırakma mıkrofonu Erkan, tek rakibin Tarkan!
ankcum@ttnet.net.tr
İcraya gelen
avulcata saldırıSAMSUN (AA) - Kayseri'den Samsun'a
hacize gelen avukat, silahlı saldm sonucu
ayağından yaralandı. Haciz işlemi için
Samsun'a gelen Kayseri Barosu
avukatlanndan Erdal Altıner'e (35), Atatürk
Bulvan Yıldız Sineması önünde, Izzet
Kıbç'ın kullandığı 55 LT 580 plakalı
otomobilden tabancayla ateş açıldı. Saldında,
avııkat Erdal Altıner ve beraberindeki Köksal
Ocak (19), ayağından yaralandı. Saldırganlar
kaçarken, yaralı avukat Erdal Altıner ve
Köksal Ocak, Samsun Devlet Hastanesi'nde
tedav ı altına alındı.
Haber Merkezi - Dünya
Bankası Başkanı James Wolf-
henson, yolsuzlukla mücade-
lede hükümetin çalışmalanm
överken Cumhurbaşkam Ah-
met Necdet Sezer'e, liderliği-
nin, yolsuzlukla mücadele ko-
nusunda başannın anahtan
olacağmı söyledi.
Dünya Bankası Başkanı
Wolfhenson'ın geçen ay, hem
Cumhurbaşkanı Ahmet Nec-
det Sezer'e hem de Başbakan
Bülent Ecevit'e birer mektup
gönderdiği ortaya çıktı. Wolf-
henson, Sezer ve Ecevit'e ayn
ayn gönderdiği 3 Ekim tarihli
mektuplannda, "21 Eylül'de
Ankara'da yapılan Türki-
ye'de etkin yönetim ve yol-
suzlukla mücadele konferan-
sındaki büyük başarısından
dolayı Türkiye Cumhuriyeti
hükümetine en içten tebrik-
lerimi üetiyorum. Verdiğiniz
mesajlar, fürk hükümerinin
yolsuzlukla mücadelede en
üst düzeyde kararlılığının
önemli bir işaretini göster-
miştir. Türk toplumu içeri-
sinde hesap verilebilirliğin ve
şeffaflığın ihtiyaç gösterdiği
ulusal uzlaşmanın kurulma-
sının önemini de çok açık bir
şekilde vurguluyorsunuz"
ifadelerini kullandı.
Wolfhenson, mektuplannda
hükümetin yolsuzlukla müca-
dele çabalanna Dünya Banka-
sı olarak her zaman destek ol-
maya devam edeceklerini de
kaydetti. Dünya Bankası Baş-
kanı, yolsuzlukla mücadele
konusunda çalışmalar yapan
yönlendirme komitesinin fa-
aliyetlerini de övdü. Wolfhen-
son şunlan belirtti:
"Yönlendirme komitesi-
nin uluslararası tecrübeler-
den ders çıkarmasından
memnun olduk. Yolsuzlukla
mücadele stratejisinin etkili
uygulanışını ve bu çalışma-
nın sonuçlarını görmeyi he-
yecanla beldiyoruz. Lİusla-
rarası deneyimler göstermiş-
tir ki yolsuzlukla mücadele-
de en etkili yaklaşım, toplu-
mun devlette daha fazla şef-
faflık ve hesapverilebilirlik
talebini yükseltmek için yol-
suzluğun kaynaklannı orta-
dan kaldırmaktır."
Wolfhenson'ın Cumhurbaş-
kanı Sezer'e gönderdiği mek-
tubun son satınnda yer alan
"Liderliğiniz Türkiye'nin
modernleşmesinin bu hayari
olayında yani yolsuzlukla
mücadelede başannın anah-
tan olacaktır*' ifadesi de dik-
kat çekti.
Cumhurbaşkanı Sezer
AB, Türkiye'ye özgü
şartlar ileri sürmemeli
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkam
Ahmet Necdet Sezer, AB
llerleme Raporu'nu "objek-
tif'* bulduğunu belirtirken
"Türkiye'ye özgü şartlar
ileri sürmemeleri gerekir"
dedi.
Sezer, Irlanda'mn Ankara
Büyükelçisi Sean Whelan'ın
güven mektubunu kabulü ön-
cesinde gazetecilerin sorula-
nnı yanıtladı. Sezer, krizin
çözühnesinden umutlu olup
olmadığının sorvlması üzeri-
ne, "Elbette umutluyum,
çözülecektir*' dedi.
AB îlerleme Raporu'nun
"önyargılı olduğu" yönün-
deki eleştirilerin anımsatıl-
ması üzerine Sezer, "Objek-
tif olarak değerlendiriyo-
rum. Yalnız bundan sonra-
ki değerlendirmelerinde
Türkiye'ye özgü şartlar ile-
ri sürmemeleri gerekir Av-
rupa Birliği'nin. Diğer a-
day ülkelerden istedikleri
ölçütlere biz de uyacağız"
diye konuştu.