25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN 2000 PAZARTESİ EPOI Geyran toprağa verildî • BODRl/M (Cumhuriyet) - En sevdiği denizde dalarken geçirdiği beyin kanaması sonucu yaşamıru yitiren îletışim AŞ ve CUMOK kurucusu Erol Geyran, dün Güvercinlik'te kıhnan öğle namazının ardından toprağa verildi. Vasiyetı üzerine Güvercinlik'te köy mezarhğına gömülen Geyran'ın cenaze törenine eşi Aysel Geyran, oğlu Kemal Geyran, kızlan Emine Nihal Kandaş, Meral Ansen, sanatçı Metin Akpınar, gazetemiz yazan Ümit Zileli ve Ege Temsilcisi Serdar Kızık, yakın arkadaşlan ve Cumhuriyet okurlan da katıldı. Ekrem Alican oldu • tSTANBUL(AA)- Eskı başbakan yardımcılanndan ve Yeni Türkiye Partisi Kurucu Genel Başkanı Ekrem Alican Istanbul'da öldü. Ismet lnönü başkanlığında, 1962 yüında kurulan koalisyon hükümetinde başbakan yardımcısı olarak görev alan Alican, 84 yaşındaydı. Alican'ın cenazesının, Teşvikiye Camii'nde bugün öğleyin kılınacak namazın ardından, Adapazan'nın Îkizce-Osmaniye Köyü'nde toprağa verileceğı bildirildi. soyagacı • ANKARA(ANKA)- Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde terörün bastınlmasının ardından Türk Silahh Kuvvetleri psikolojik harekâta ağırlık verdi. Silopi'de bulunan 23. Piyade Tugay Komutanlığı'nda 6 subay- astsubaydan oluşan bir psikolojik harekât ünitesi oluşturuldu. Ünite içerisinde Silopi, Cizre ve Kuzey Irak'ta yaşayanlara yönelik olarak psikolojik faaliyetlerin yürütüldüğü Silopi "nin Sesi Radyosu'nun da bulunduğu bilgisi verildi. Türk Beteüyelep BirUği toplafiıyor • ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu, ikinci toplantısını yarın Adana'da yapacak. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, geçen ay Mardin'de yapdan toplantıdan bu yana çeşitli girişimlere karşın belediyelerin durumlannın Meclis'te gündeme getirilmediğini, sıkıntılann artarak sürdüğünü vurguladı. Türk-Ürdün oıtak tatbikatı • ÇORLU(AA)- Türkiye ile Ürdün arasındaki anlaşma kapsamında gerçekleştirilecek eğitim tatbikatına katılacak 23 kişilik Türk Birliği, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait bir uçakla Çorlu Havaalanı'ndan dûn — - Ürdün'e gitti. İkizter iyileşiyop • Istanbul Haber Servisi - 1Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde ameliyatla birbirinden aynlan yapışık ikizlerin önümüzdeki hafta yoğun bakımdan çıkanlacağı belirtildi. HABERLER Hasanoğlan Anadolu Öğretmen Lisesi yurdunda zikir kasetleri ve şeriatçı kitaplar bulundu. etıııeıı okııhında gericüikBir ihbar üzerine bakanlık müfettişlerince yapılan baskında, rununu işte çuıiçmiak seyredebiliyonız. __ " s* *l . /* __ J J__J 1 * . f\ t f ı • • * * Rnîm vnn htın/ton kînnîtr !»_• »•.,!.. . — L—. EBRUTOKTAR ANKARA - Öğretmen yetiştiren Hasa- noğlan Anadolu Öğretmen Lisesi yurdun- da zikır kasetleri, şeriatçı kitaplar ve öğ- rencilerin dinsel inaçlanna ilişkin özel notlar ele geçirildi. Bir ihbar üzerine oku- la baskın yapan bakanlık müfettişleri, okul yöneticileri ve öğrenciler hakkında soruş- tunna başlattı. Ele geçirilen kitaplarda; türbanı ve tarikatlan savunan öykûler, cumhuriyet dönemini eleştiren, Osmanlı dönemini yücelten yazılar, güzellik yanş- malannı "fahişeiikle" eş tutan görüşler y- er alıyor. Hasanoğlan Anadolu öğretmen Lise- si'ndeki yurtlarda ele geçirilen şeriatçı ki- taplar ve zikir kasetleri; okuldaki gerici kadrolarla öğrencilerin işbirliğini ortaya FP'li Elkatmıs 'Ağca konuşursa hiçbir şey değişmez' SELAHATTİN ŞAHİN NEVŞEHİR - TBMM tarafmdan oluşturulan ve görevini tamamlayan Susurluk Araştırma Komisyonu Başkanı Fazilet Partisi Nevşehir Mılletvekıli Mefamet Elkatmış, ül- kücü terörist Mehmet AH Ağca'nın konuşmasıyla Türkiye'de hiçbir şe- yin değişmeyeceğini belirterek "Da- ha önce de aranan kişikr getirildL Hangi konu çözüme kavuştu Id Ağ- ca'nın konuşmasile çözüme kavuşa- cak. Ama yine de Ağca'nm komıs- masmdan kaygdan olan kişilerin ol- duğuna inanryorum" dedi. Ağca'yı bir "piyon" olarak niteleyen Elkat- mıs, "Hiç kimse endişe etmesin, Ağ- ca kısa bir süre sonra serbest kala- cak" diye konuştu. Nevşehir'in Ürgüp ilçesine bağlı Ortahisar beldesinde, düzenlenen Ortahisar 1. Ulusal Limon Festivali etkinliklerine katılan Mehmet Elkat- mıs gazetecilerin faşist terörist Meh- met Ali Ağca ile ilgıli sorulannı ya- nıtladı. Ağca'nm konuşmasıyla Tür- kiye'deki karanük ilişkiler yumağı- mn çözüme kavuşturulmasının son derece zor oldugunu anlatan Elkat- mıs, sözlenni şöyle sürdürdü: "Daha önccden de mafya liderie- ri, aranan kişiler ve önemli kişiler gekii. Bunlar konuşturuldu. Peki hangi önemli konularçözüldü Id Ağ- ca'nm gelmesiyle verebileceği ifade- ler doğrultusunda karanhk konular çözühnüş olsun. Ağca'nm konuşma- sıyla aydınhktophun ümidine kapıl- manuı doğru olmadığuıa inanıyo- rum. Son dereceönemli bir kişi oldu- ğu bir gerçek, ancak Ağca, söyleye- ceğini geçmişte zaten söyledi.'' Ağca'nın duruşmada "Ben aktö- rûm" sözlenni anımsatan Elkatmıs, "Bunun da doğruluğu herkes tara- findan kabul editiyor. Büyük bir or- ganizasyon dûsûnûn. Gazeteci Abdı fpekçı'ye suikast düzenliyor, yakala- nıyor. Türkhe'nin en süa dönemin- de. sılayönetim dönemindeaskeri bir cezaevinden kaçınlryor. Sonunda gi- dipPapa'ya suikast düzenliyor. 20yıl yaüp affedüiyor. Hiç kimseendişe et- mesin, Ağca kısa bir süre sonra ser- best kalacak" diye konuştu. Elkatmıs, bugüne kadar Türki- ye'de "Ağca'yı yakalasak da ceza- laiKhrsak" mantığının işlediğinı, an- cak bu düşüncenin doğru olmadığı- nı söyledi. Ağca'nın ilk yakalandı- ğmda ifadesinin almmamasınm bü- yük eksiklik oldugunu belirtti. bazı öğrenciler tarafindan tutulan defterlerde kirnin namaz kılıp kılmadığı, oruç tutup tutmadığına ilişkin notlar ele geçirildi. Bakanlık müfettişleri okul yöneticileri ve öğrenciler hakkında soruşturma başlattı. koydu. Bazı öğrenciler tarafindan tutulan defterlerde kimin namaz kılıp kılmadığı, oruç tutup tutmadıgına ilişkin özel notlar yer ahrken; okul yönetiminin bugüne ka- dar bu kitaplar ve öğrenciler hakkında iş- lem başlatmaması dikkat çekti. Bir ihbar üzerine okula baskm yapan müfettişler, lisede geniş kapsamlı bir soruşturma baş- lattı. Anadolu'ya cumhuriyet öğretmeni yetişnimesi gereken okulda azımsanma- yacak sayıda gerici öğrenci bulunması tepki çekti. Baskında; Mustafa Yıhnaz'ın "EyNebiEyResuP, "ResuDullah'ıbekfi- yoruz, ehli bevtin âşddarT adlı zikır kaset- len ele geçirildi. Fanıkiye Vakfi Zikir Gru- bu tarafindan seslendirilen kasetin Kon- ya'da doldurulduğu belirlendi. Bakanlık müfettişlerinin lisenin yatakhanesinde bulduğu şeriatçı kitaplar şöyle: Gerçeği Arayan Genç: Dünya Güzellik Yanşması'nda Türk güzeli podyuma çı- kınca, oradaki yabancılar "Osmanh ha- nesinbı öflünden geçemez, beklemeye büe cesaretedemezdik, fakat şimdi onlarm to- tngffîz Edebiyau Profesörû,yazar Mına Urgan dün aüaşbrla son yotaduğıına uğarbuıdL Urgan toprağa verildiIstanbul Haber Servisi - tngiliz Edebi- Stı Profesörü, çevirmen, yazar ve DP'nin kurucu üyelerinden Mma Ur- gan dün alkışlarla son yolculuğuna uğur- landı. Tedavi gördüğü 1stanbul Tıp Fakültesi hastanesinde geçen perşembe gûnü yaşa- mını yitiren Urgan için ilk tören ÖDP Is- tanbul 11 Merkezi önünde gerçekleştiril- di. Cenazeyi alkışlarla karşüayan ÖDP'li- ler, platforma yerleştirilen Urgan'ın tabu- tuna karanfıller bırakarak saygı duruşun- da bulundular. Çalınan Enteraasyonal marşuıın ardından konuşan ÖDP Genel Başkanı UfukUras şunlan söyledi: "Başöğretmenimizi saygryla anıyoruz. Sevgfli dinozorumuzun Ititapiannın buka- darçokokunmasj.arnkinançlannyitiril- cfiğiortamda kaybettiğimiz eşitük,kardeş- Hk, dayanısma değerierini, duru kalenûy- ie işlemesidir. Mina Urgan'uı umutlanna yani sosyaüzm, eşitük ve davanışma inan- cma dört eBe sanhp bu değerleri genç ku- şaklara aktarmamız lazun. Bundan son- ra sevgüi dinozorumuzun değerierinin tü- kenmemesi için yola çıkma zamanıdır. O- nun çok sevdiği tstanbul, yağmurlanyla uğurhıyor. Güle Güle Mîna Urgan." Konuşmalann ardmdan ÖDP bayrağına sanlı Urgan'ın tabutu omuzlar üzennde Taksim Meydanı'na kadar taşındı. Korte- jin önünde "Mîna Urgan, dinozoriar tü- kenmez" yazılı büyük pankart ve bez res- mi taşındı. Urgan'ın kızı Zeyıtep Irgjrt, DİSK, KESK, SİP ve EMEK partisi yöne- tıcilerinın de yer aldığı kortejdekiler, ZM- fS livMiefi'nm "Ylğidim, Aslanım Burda Yauyor" ve "KarhKaymOrmanuıda'' ad- lı türküleri söylediler. Urgan'uı tabutu bu- rada bir cenaze arabasına konularak Teş- vikiye Camii'ne götürüldü. Cenaze töreni- ne Urgan'ın yakınlan, Esenyurt Belediye Başkanı GürbüzÇapan, çok sayıda tanın- mış tiyatrocu, edebiyatçı ve öğietim üye- si katıldı. Burada kıluıan öğle namazının ardından Urgan'ın cenazesi, Aşiyan Me- zarlığı'na götürühnek üzere cenaze araba- sına konuldu. Urgan'ın cenazesini taşıyan araç, Ama- \ııtköy sakinleri tarafindan durdurularak Urgan için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Urgan'ın cenazesi, Aşiyan Mezarhğfnda toprağa verildi. Cenaze tö- renine kanlanlarburada da Enternasyonal Marşı'nı söylediler ve alkışlarla mezarhk- tan aynldılar. RaifErtem y iuğurluyoruz tstanbul Haber Servisi -Gazetemiz ya- zan, şair, 68 kuşağnun öğrenci liderlerin- den RaifErtem'i bugün törenle son yol- culuğuna uğurhıyoruz. Tedavi gördüğü Çatalca Devlet Hastanesi'nde geçen cu- ma günü yitirdiğimiz Raif Ertem için ilk tören, gazetemizin Cağaloğlu'ndaki mer- kez binasının bahçesinde saat 11 .OO'de gerçekleştirilecek. Ertem'in cenazesi Ata- köy 5. Kısım Camisi'nde öğleyin kılına- cak cenaze namazının ardından Çatal- ca'dakı aile mezarhğında toprağa verile- cek. Hukukçu HaKt Çeknk, Raif Ertem'in yaşamını yitirmesi nedeniyle yaptığı açık- lamada şunlan söyledi: "Değerli yazar ve hukukçu RaifErtem aıtadaşuiuzıdayitirdfcl2Martöflcesive sonrası dönemlerde çeşitfi gençfik örgütle- rinde yönen'ci olarak görev yapan Ertem, tüm çahşmalannda devrimci Idşft^ni ko- nımuş,toplumsalola>1arkarşNndat]itar- h davranmayı başarmış ve bunu ilke edm- miştir. Aramızdan aynhnası. hakça top- hunsal bir düzen için savaşım verenler açı- smdan önemH bir kaym otamstur." Bizim için bundan büyük bir zevkveba- şan otamaz" dediler. Bu kitapta sistemli olarak örtüsü kaldı- nlan, haya perdesi yıkılan, yuvası dağıtı- Ian, insafsızca sömürtülen, mutluluktan mahnım edilen kadmlanmızuı kımlık arayışı ve ruhunda kopan firtınalan bulacaksınız. - Kiraznmesdt Sokağı (Yazan Yavuz Bahadıroğlu): MflM Eğitim sBteminin öğ- retemedüdermi öğrenmeye çahsan gen- cedk insantan Kirazhmesck Sokağı'naki 46 numarah evden birgecebasknuyla ahp ziııdan««tnhr.SnçtarıNnrtalebesiolmak- ü. - Ishmda Örtünme-Tesettür Ayetleri: (Yazan Ismail Mutlu) - thlas Rjsaleteri: Yazan Said Nursi. izmir Bakanlığın çocuk kitaplaraıda şeriat özlemi SERDAR K1ZIK IZMtR- Elimize Kültür Bakan- lığı yayınlanndan bir kitap geçti. Önsözünü, laik cumhunyetin Kültür Bakanı tstemihan Talay kaleme al- mış. Keloğlan dizısinden "Üç Aç- gözhl" adıyla yayımlanan kitabın yazarlan, Orhan Dûndar ve Erhan Dündar. Kitapta çocuklara şeriat düzeni özendiriliyor. Çağdaş eğitim anlayışmdan uzak, öyle ki cumhuriyet rejimi için ol- dukça zararlı bir yaklaşımın sergi- lendiği kitapta, yaşamm dinsel ku- rallara göre olması ana fikri işlenı- yor. Nasıl mı? 55 sayfahk renkli resimlerle dona- ülmış, üç öykünün aktanldığı bu ki- tabın bazı sayfalanna bakmak yete- cek. Keloğlan üç öyküde de "sebum- naieyküm" ya da tf aleykâmseiam n diye merhabalaşıyor. tlerleyen sayfalarda Keloğlan. tar- lada çalışan bir köylüyle karşılaşı- yor. Kazancuıı anası, babası ve ço- cuklanna bakmak için harcayan köylüyü takdir eden Keloğlan soru- yor: "Peki sen bu auayısı nereden •kta?" İşte köylünün yanıtı: "Kuran'dan aldnn. Kuranıkerim ana babaya itaat edin, şefkatk ba- km, çocukiaruuzı da ihmal etmeyin buyurmaktadır" Bu da Keloğlan'm yamtı: "Ağzma sağhk ne güzel düşünce bu, keşke herkes böyle düşünse." ELcevit'e mektup Bu kitabı rastlantı sonucu ele ge- çiren Av. Rrfat Bozkurt, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletinde yaşamak isteyen bir yurttaş olarak Başbakan BülentEcevit'e şu mektu- bu yazıyor: "Bu Idtabm önsözü Kümır Baka- nı tstemihan Talay tarafindan yazü- nusür. Daha önceleri bu konularda- ki boşgörüsünü (!) duyup manmak istemediğimiz bakan, laik anlayışm dışma çıkan bu kitapian yayunİaya- rakşüpbekrimizidahadaarttırmıs- nr. Günümüzde Islamhetin istismar edflmesi nedeni ile laik demokratik cumhuriyetin karsısında en büyük tebüke olan şeriat düşüncesine biz- met eden bu yayınlan çıkaran ya da göz yuman Bakan tstemihan Ta- lay'ın derhal görevden alınması ge- rektiği kanaatindevim." Ne dersiniz, Ecevit en gyınHan bir açıklama yapar mı? SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com PARİS - Nora Armani, In- gittere'de yaşayan Anadolu kökenli bir Ermeni. Akşam ye- meğinde, onun ailesinin uzun yolculuğunu dintedik. Dedesi kuyumcu Sepon Eskerciyan 1910 yılında istanbul'dan Ka- hire'ye ticaret amacıyla gidi- yor. Babaannesi Marie, tütün ticareti için Kahire'yetaşınmış Hagop Tütüncü'nün kızj. öy- kü böyle başlıyor. Nora'nın ba- bası da Kayserili bir Ermeni ai- lenin kızıyla Kahire'de evteni- yor. öykünün bir ayağında da Beyrutvar. Nora'nın anlattıklarının bu bölümüne kadar ilginç bir şey yok. Ancak 1915 yılındaki ün- lü Ermeni tehcirinde bütün bu insanlann aileleri Anadolu'da yok olup gidiyor, daha açıkça- sı yok ediliyor. Nora'ya ne iş yaptığını sorduk. TV ve sine- ma oyuncusu imiş. Hollyvvo- od'da TV dizilerinde, Lond- ra'da Ermenileri konu alan fılmlerde oynamış. Türk Olmanın Cilveleri, Dertleri Asıl ilginç olant şimdiki ça- lışması. London School of Economics'de, Türklerin Psi- kolojisi" üzerine doktora yapı- yormuş. Nora, Londra'dan Paris'e benim de konuşmacı- sı okJuğum bir sempozyumu izlemeye gelmişti. Sempozyu- mun konusu, "Ermeni Sorunu Işığında Türk-Ermeni Diyalo- ğu" kJt. Sempozyumu, geçen yıl TÜYAP Kitap Fuarı'na katılan yazar, gazeteci Jean-Claude Kebapçıyan'ın başkanı oldu- ğu Emrıeni Diasporası Araştır- ma Merkezi düzenlemişti. Fransız Senatosu'nun Medi- cis Salonu'nda yapılan top- lantı, Senato Başkanı Christi- an Poncelefnin bir mesajıy- la başladı. Sempozyumu Fransızlann ünlü gazetecisi, yazar Henri Aileg yönetiyordu. Konuşma- cılann ise üçü Türkiye'den, iki- si Ermenistan'dan, birisi ise ABD'dendi. Toplantıyı düzen- leyen Kebapçıyan da bir ko- nuşma yaptı. Ermenistan'dan gelen Lavrerra' Bersegyan "Ermeni Soykınm Enstitüsü ve Müzesi Müdürü^dü. Ko- nuşması daha çok soykınmın Türkiye tarafindan kabul edil- mesi üzerine kurulmuştu. Er- menistan'dan gelen diğer ko- nuşmacı Agop Çaknyan da İstanbul'dan Brıvan'a göç et- miş bir akademisyendi. O da Türk-Ermeni ilişkilerinin son yıllannı tahlil etmeye çalıştı. Geleneksel Ermeni tezlerine yakın şeyler söytedi. Ermenistan'ın bir önceki Cumhurbaşkanı Levon Ter Petrosyan'ın başdanışmanı ABD'de yaşayan tarih profe- sörü Gerard LJbaridyan ise geleneksel Ermeni siyasetleri- nin başansız oldugunu anlattı ve şunlan söyledi: 'öyle görû- nüyor ki, soykınmın tanınma- sından yana ve tanınmasına karşı kavgada, heriki tarafda, kendi tutumlannı haklı çıkar- mak amacıyla, geçmişte yû- rüttükleri mantığı tekrar et- mekteler. Bu hsırdöngüden çıkılması lazım. Bu.tarihe ye- ni baştan bakmayı ve şimdiyi yeni baştan düşünmeyi ge- rektiriyor." LJbaridyan, Ermeniler için- de, Ermeni diasporasında ağırtığı olan bir bilim adamı ve siyasetçi. Onun bu yaklaşımı, Ermeni- ler içinde giderek gelişen yeni eğilimi ifade ediyor. Toplantıyı düzenleyen Kebapçıyan ve arkadaşlan da benzer düşün- celeri savunuyorlar. Bu ne- denle başlangıçta fanatik Er- menilerin tepkilerini de üzerle- rine çekmişler. • • • önceki gün Paris'te 500 iz- leyicinin katıldığı ve çoğunlu- ğunun Ermeni olduğu sem- pozyum ya da diyalog çok ol- gun ve olumlu bir atmosfer içinde geçti. 85 yıldan bu ya- na ilk kez kamuoyu önünde Türklerie Ermeniter bir diyalog toplantsı düzenlemişterdi. ilk kez böyle birtoplantıyı izleme- ye gelen Türk diplomatlan da, çok olumlu izlenimlerie top- lantıdan aynldıklannı özellikle vurguladılar. ^...- I y..rr— Koca bir Osmanlı tarihi geç- mişimizde duruyor. Dünyanın birçok yerinde çok farklı ulus- larla, bu tarihin acı vetatlı say- falannı tekrar tekrar açıyoruz. Nora, "Türklerin Psikolojisi" üzerine araştırma yapıyor. Biz- ler, Türklerin tarihini içeride ve dışarıda tartışıyoruz. Bunlar daTürk olmanın cirveleri, dert- leri. 2000 7 LİYILLARDA ERDAL ATABEK Koyunlap Kimin Bacağından Asılır?.. Mfna Urgan'> n sözüdür "Herkoyun başkasının bacağından aP lır -" Kendisiyle yapılan bir görüş- mede söyledigi s° z olarak görülmüş, çok beğe- nilmiş, bu ned^nle de "Bizim DuygusalZekâmız" adlı kitabımızdaki yerini almıştır. "Her koyun başkasının bacağından asılır." B özdeyiş, ünlü atasözümüzolan "Herkoyun kendi bacağından asılır" yargısına karşı söylenmiştir ve "sosyalsorumluluk" kavramının benzersiz bir açık- lamasıdır. "Sosyal sorumluluk", cumhuriyet ku- şaklannın, birinci ve ikinci dünya savaşlan dönem- lerinin düşünsel birikimınin ve sosyalıst akımın bu- luştuğu ortak alandır. O dönem aydınlan da cum- huriyetin kuruluşunun heyecanını, savaşa karşı banş düşüncesini ve sosyalizmin insana ve eme- ğe bakışını birieştirerek benimsemişlerdir. Mîna Urgan, gelişkin ve özgün birey olma özel- liklerini sosyalist düşüncenin çoğulcu ilkeleriyle bütünleştirmiş, üst düzeyde bir kültür, bir eytem in- sanıdır. Kendini hayata katılan ve kanşan bir var- lık olarak algılamış, bu kabulle yaşamış, çevresi- ne böyle yaşadığını duyurmaktan da özel bir haz almıştır. İçinde yaşayan çocuk sevincini, çocuk kı- nlganlığını saklamakta hiç de başanlı olamadığını düşünmüşümdür. Türkiye'nin doğru kültürünü üre- tenler içinde çok önemli bir yeri olmuştur, onu ölümsüz kılacak olan nedenlerden birisi de budur. Türkiye'nin yanlış kültürünü üretenler listesi de hayli kabanktır, bir gün bu konunun da işlenmesi gereklidir. Raif Ertem, kardeşim yakınlığında bir duygu, bir düşünce, bir eylem insanı. 60 kuşağının kendine ihanet etmeyen seçkin bir örneği. O kuşaktan ni- ceierinin holdinglerie, politik avantajlarla, paralar- la pullaria haşır neşir olmaktaki gecikmiş hırslan- nın yanında Raif Ertem insanlık erdemlerinin ses- siz bir anıtı gibiydi. O, sosyal sorumluluğu kendi varlığını bile silen yoğun bir görev duygusu olarak yaşamış, kendisi için isteyeceği en küçük hazlan bile dostlarıyla paylaşmadığı zaman eksiklik his- seden bırduyarlılığın insanı olmuştur. Kimı zaman geçmişten geleceğe uzanan yolda yaşadığı yalnız- lığı sade bir iç geçimnesiyle atlatır, kendini nemen önünde duran görevlerden birine atarak rahatla- maya çalışırdı. Raif'in anahtar kavramı "insanlar için olumlu bir şey yapmak'tı. Av yazılannda an- lattığı doğa korumacılığının atlanmasına gerçek- ten üzülür, avcılann doğanın yağmacılan değil, ko- ruyucuları oldugunu yılmadan anlatır, yazardı. "Yapma Raif", derdim, "bak biz de silahlara uzak değiliz ama, bu işte bir terslik yok mu? Kuşlann eline de bir çifte verebilsek eşitlik olamayacak mı?" Raif hiç etkilenmez, avcılığın doğanın da, av hayvanlannın da asıl koruyuculan oldugunu ama ava çıkanlann çoğuna avcı denemeyeceğini anla- trdı. öylesine içtenlikli, öylesine duyaıiı, bu denli bilinçli bir insanı kaybetseydik gerçekten yanardık ama onu kaybetmedik, sadece ölümsüzlüğüne tanık olduk. Çok sevdigimız insanlann ölümüne neden Çok üzülüyoruz, neden çok yanıyoruz? öyle sanıyorum ki üzüntümüzün asıl kaynağı kımi zaman farkına varmadan "çok sevdiğimiz insanlaria bütünleş- memiz, bu nedenle de büyümemizdir". O insan- lan kaybettiğimiz zaman "eksildiğimizi ve küçül- düğümüzü " duyumsuyor olmalıyız. Buradan kay- naklanan bir yokluk duygusu, bir yoksunluk duy- gusu, hepimizi sardığı zaman hem kendi dünya- mızı yeniden düzenlememiz gerekiyor hem de ka- lanlar arasındaki dayanışma duygusu -kısa bir za- man içinde olsa- yeniden canlanıyor. Üzüntü duy- gusunu azaltacak olan da "ölenleri ölümsüz kıl- maktır". Onlann yapıtlanyla, yaşadıklanyla ölüm- süzlüğe eriştiklerini düşünmek, bunu yazmak, ko- nuşmak yeterii değildir. Onlan kutsal ikonlara dö- nüştürmek ise büsbütün yanlıştır. Doğru olan, on- lan kendi özgün doğruluklan içinde yaşatmaktır. Bunun yolu da onlann duygulannı, düşüncelerini, eylemlerini kurumlaştırmak, sonraki dönemlere ve kuşaklara etkin biçimde tanıtabilmektir. Böyle ya- pılamadığı içindir ki, çok önemli düşün insanlan- mız, sanat insanlanmız bu hızlı iletişim çağında hızla unutulmakta, yaşayan, yaşatılan varlıklar ol- maktan da çıkanlmaktadıriar. Yapmamız gereken onlan anmak değil, yaşama- nın ve yaşatmanın yolunu bulabilmektir. Onlar hem geçmişte hem gelecekte yaşamanın gizini bulmuşlardı. e-mall: erdalatabek@superonline.com Faks:0212-513 90 98 Ozalp Belediye Başkanı Ziııımetme 17 milyar Kra geçirmiş VAN (AA) - Van'ın Özalp ilçesi HADEP'li Belediye Başkanı >L SaBh Haktan ın, Içişle- ri Bakanlığı kontrolör- lerinin raporuna göre zimmetine 17 milyar li- ra geçirdiği belirlendi. Başkan Haktan'ın bu nedenle görevden uzak- laştınldığı bildirildi. Ahnan bılgıye göre tçişleri Bakanliğ, ko n t . rolörieri, 16 Mayıs'ta, Özalp belediye ekmek finnı hesaplannda yap- tığı incelemede 17 mil- yar 508 milyon 356 bin 608 lira açık oldugunu tespit etti. Iü Belediye ekmek finnı kasa sorumlusı Abdu- laziz Sözver'in tçişleri Bakanlığı kontr0 iör leri- ne verdiği ifa<Ses inde, Belediye Başkim Haj^. tan'ın kendisin, m aka- ma çağırarak \e y a z a . man zaman olacısını göndererek kas»dan pa- ra istediğini söyledigi öğrenildi. Kontrolörlern rapo- runda, ıfadeden anlaşı- lacağı gibi zimmete ge- çirilen paralann tama- men belediye başkanı- nın bilgisi doğrultusun- da bazı kişilere verildi- ği ve verilen bu paralar- la da ilgili hiçbir belge- nin bulunmadığı belir- tildi. Raporda, "17 milyar 508 milyon 356 bin 608 Bralık kasa açığmm finn kasa sorumhısu Abdu- laziz Sözver, Şaban Tey- muroğlu, eski Belediye Başkanı Muzaffer Ka- dirhanoğullan, Belediye Başkanı M. Salih Hak- tan, Hesap tşleri Müdü- rü îsmail Sağlam ve He- sap tşleri Müdür vekili Ekrem Gündüz'ün zim- metinde bulunduğu, bu paranın nnn hesaplan- na intikal ettirihnediği, harcamalar karşıhğm- da herhangi bir belge düzenlenmediği ve böy- lece şahıslar tarafindan müştereken zimmetleri- ne geçirildiği kanaatine varümıştır'' denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle