Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN 2000 PAZARTESİ
10 DIZI
Cemaatin önde gelenleri AP varken yeni bir partinin kurulmasına onay vermediler
NurcıüarMHP'ye ve Eıbakan'a karşıAÎD-l NURSt'DEN BUGÜNE
Bilinmeyen
İSLAM
Gündemdeki adarn: Erbakan
- 2 -
• Islamcılar içinde Nurcular ağırhkla-
nnı koruyorlardı. Necip Fazıl Kısakü-
rek ve Mehmet Şevket Eygi gibi îs-
lamcılaraı etkili yazarlan ise Nurcula-
rın bu kadar güçlü olmasından rahat-
sızlık duyuyorlardı. Her ikisi de gaze-
telerinde Nurculara ambargo koydular.
TJT^lrazlı Mescid sokağındaki ev ile merkezi
if yönetimsağlanınca,derleniptoplanance-
Â. JL. maate seslenecek bir yayına ihtiyaç oldu-
ğu düşüncesi cemaatin önde gelenlerinde hâkim
olmaya başladı. Mehmet Şevket Eygi'ye ait Bu-
gün ve Sabah gazetelen ile Necip Fazıl Kısakü-
rek'e ait Büyük Doğu gazetesi Nurculann savu-
nulmasında yeterli değildi. O gazeteler daha çok
diğer îslami oluşumlara yer veriyordu. Bir dönem
Nurculardan sürekli bahsedildiğı için hep Nurcu-
lann reklamı yapdıyor diye tslamcı basın Nurcu-
lara fazla yer vermemeye başlamışö.
Gazetelere gidip görûştüler. Baskı altmda ol-
duklan için Nurcular hakkında yayın yapama-
dıklannı belirtti Mehmet Şevket Eygi; ama eğCT
zararlan karşılanırsa Nurculann lehine yayın ya-
pabileceklerini de söyledi. Nurcular, Mehmet
Şevket Eygi'ye, gazetelerin tirajlanna katkıdabu-
lunacaklan sözünü verdiler.
AP Iktldarında
rahatlayan tarikatlar '
Nurcular ve diğer îslami cemaatier 1965 seçim-
lerinde DP'nin devamı olan AP'yi destekledıler.
AP iktidar olunca cemaat ve tarikatlar daha rahat
faaliyet gösterme olanağı buldular. Ve her cema-
at gibi bu dönemde Nurcular da çalışmalannı hız-
landırdılar. Nakşi, Kadiri, Mevlevi, Bayrami gi-
bi tarikatlar; Nurcular, Süleymancılar, Mücade-
leciler, Işıkçılar, Ticaniler gibi cemaatier hem et-
kinliklerini arttırdılar hem de birbirleriyle reka-
bet ettiler. Mehmet Zait Kotku, Mahmut Efendi,
Sami Efendi, Muzaffer Ozak, Gönenli Mehmet
Efendi, Hüseyin Hflmi Işık gibi tarikat lıderlen ka-
muoyunca tarunmaya başladı.
tskenderpaşa cemaatınin lideri Mehmet Zait
Kotku, daha çok akademısyen, teknokrat, siyaset-
çi, bürokrat gibi gelecek vaat eden gençlere yö-
neliyordu. Bu yönüyle diğer tarikatlardan aynlı-
yordu. Mensuplanna okumalannı ve üniversite-
ye gitmelerini tavsiye edıyordu. Necmettin Erba-
kan, KorkutÖzaL, Turgut Özal, Osman Çatakh ve
Yahya Oğuz, Kotku'nun yanında yetişmişlerdı.
Islamcılar içinde Nurcular ağırlıklannı koru-
yorlardı. Necip Fazıl Kısakürek ve Mehmet Şev-
ket Eygi gibi Islamcılann etkili yazarlan ise Nur-
culann bu kadar güçlü olmasından rahatsızhk du-
yuyorlardı. Her ikisi de gazetelerinde Nurculara
ambargo koydular.
Mehmet Şevket Eygi, Mustafa Polat'ın Nurcu-
lan savunan yazılarmı gazeteye koymadı.
Nurcutarın Necip Fazıl'a dflcesl
Necip Fazıl Kısakürek'm "Son Devrin Din
Mazhımlan" tefrikasında, Said-iNıırsibölümün-
de, onu küçümseyen bazı ifadeler kullanılınca
Nurcular iyice öfkelendiler. Necip Fazıl, Said-i
Nursi'nin "Zaümler için yaşasın cehennem" sö-
zünü bir mınltı olarak değerlendirip küçümse-
mişti. Zûbeyir Gündüzalp, sılahmı kapıp Cağa-
loğlu'na doğru yürüdü. Maksadı Necip Fazıl'a
haddini bildirmekti. Mehmet Fmna ve Mehmet
Emin Birinci onu zor engellediler. Onlara göre gö-
rüşme yapmak daha uygun bir hareket tarzıydı.
Bekir Berk, Mehmet Fınncı, M. Emin Birinci ve
Mehmet Kuthılar ile diğer Nurcu gruplar Necip
Fazıl ve Mehmet Şevket Eygi ile görüşmek iste-
diler ama bu talepleri reddedildi. Bu olay Nurcu-
m ğ dikkat çekmeye başlanuşü. Bu isim
W Necmettin Erbakan'dı. Erbakan, Odalar
Birliği icindeki kavga nedeniyie Sükyman Demirel'le
çaûşmışü. Erbakan, tstanbul büyük sanayicilerine
karşı Anadolu esnannın savunucusu bir çizgiyi temsM
ediyordu. Demirel'i de tstanbul dükalığının adamı
olmakla suçluyordu. Necmettin Erbakan, bu
kapışmanın ardından yeni bir siyasi arayışa girdL
Nurcular, Erbakan'm bu girişiminden
boşlanmadüar. Çünkü Nurcular önce Adnan
MenderesTe daha sonra Demirel'le işbûüği
geleneğini sürdürüyoriaıtH. Necmettin Erbakan,
yerii sanayi konusundaki girişimlerryle tanınnuşü.
YerK sanayiyi kalkındmna projeleri, Tank Motoru
Fabrikası hakkında hazuiadığı doktora tead, Ahnan
ordulannın Leopar Tank Motorian Fabrikası'nda
başmübendis olması, Türkrye'ye döndüğünde
Gümüş Motor FabrikasTnı kurması ve dîndar
olduğunun binnmesl dinci gruplar arasmda
geleceğin önemM şahsiyetierinden biri olarak
yorumlanryordu. 1960 ihtüaünden sonra üretSen
'Devrim' otomobfli girisimifiyaskoylasonuçlansa da
Cemal GürseL, Erbakan'ı tutuyordu. Sanayi bakanı
olmasmı düşünmüş. daha sonra Sanayi Odalan'na
uygun görmüştü. Adalet Partisi döneminde de
Odalar Birüği yönetkiügi görevini yürüten
Erbakan'ı Başbakan Demirel de beğeniyordu.
Ancak, Demirei'in bir dosyasuu uygun görmeyip
iade etmesi, Demirel ile Erbakan'm arasmm
açılmasına neden oldu. Erbakan, Odalar
Birngi'ndeyken Anadolu'daki esnafi örgütkmiş ve
bir seçimk Odalar Büüği Başkanı ohnuştu. Fakat
Demirel onu istemediği için Erbakan'ı Odalar Birliği
Başkanhğı'ndan poiis zomyla indirdi Dindar büînen
Erbakan'ın, mason diye anüan Demirel tarafmdan
pohs zoruyla Odalar Birliği Başkanhğı'ndan
uzaklaşbnlması, "Masonlarm Müslümanlar
üzerindeki oyunu" şeklinde takdim edildi. tslamcı
cemaatier, tarikatlar Erbakan'm yanında yer akh ve
gençtik kesimi" başanlı ve dindar'' gördüideri
Erbakan'ı sahiplendL PoKslere karşı bir süre direnen
ve uzun bir zabıt tutturan Erbakan, gençler
taranndan "Müshunan Türkrve!.. Müshlman
TürldyeL'', "Kahrolsun masonlar!.." sloganlarryla
destekkndi ve aDaşlarla Odalar Birtigi'nden aynkn.
YARIN
Fethullah Gülen
hapiste, Erbakan
Isviçre de
• Nurcular günlük gazete
çıkanyorlar...
• 12 Mart muhtırasında Nurculan
koruyanpaşalar...
• Zübeyir Gündüzalp ölünce...
• Şule Yüksel Şenler hapse
girerken, Mehmet Şevket Eygi
yurtdışına kaçıyor.
larda mutlaka bir gazete çıkarmak fikrini doğur-
du. Salih Ozcan, Nurcu olmamasına rağmen, on-
lata yakın olan ve Hilal dergısini çıkaran varlık-
lı biriydi. Zübeyir Gündüzalp'le görüştü ve haf-
talıkbir gazete çıkarma konusunda anlaşülar. Da-
ha önce Zülfikar, Uhuvvet gibi kısa sürelı yayın-
lardan sonra bu yeni gazete ile ciddi bir yayıncı-
lığa geçildı. Zübeyir Gündüzalp gazetenin adını
"ıttihaa"' olarak belirledi. Salih Özcan gazetenin
imtiyaz sahibiydi. Mehmet Şevket Eygi'nin Nur-
culukla ılgılı yazı yazmasını engelledıği Musta-
fa Polat Umumı Neşriyat Müdürü'ydü. Mehmet
Kutlular da gazetenin Sorumlu Yetkilisi'ydi.
Gazete için bir bina tutuldu. Mustafa Polat ga-
zetenin teknik hazırlıklarmı yapb ve 24 Ekün
1967'de tttihad yayına başladı. Hekimoğlu tsma-
il,AnmetŞahin,AltanDeuonnan,NecmeddinŞa-
hiner.Tevfik Paksu, ABUlvi Kurucu,Abdürrahim
Karakoç, Vehip Sinan, Gürbüz Azak gazetenin
yazarlan ve çızerlen arasındaydı.
Gazete, cemaatten büyük bir ilgı gördü. Bu ara-
da orduda subay olan Ömer Okçu, Heknnoğhı ts-
mail takma adıyla ilk islami roman olan Minyeli
Abdullah'ı yazmış ama Nurcu Ağabeyler Konseyi
"İslam'da roman yokhır" diye bu çalışmaya sıcak
bakmamışt. Bunun üzerine Hekimoğlu tsmail, ro-
manı Sabah gazetesine verdi ve bir süre sonra Min-
yeli Abdullah romanı "Asnnromanı" reklamlany-
la tefrika edilmeye başlandı. Bu ilk islami roman
bütün dini çevrelerce ilgi gördü ve Hekimoğlu ts-
mail, dini kesimlerin en popüler yazan oldu. Onun
îttihad'a yazması, Ahmet Şahin'in sahabelerie il-
gili menkıbeleri, Abdürrahim Karakoç ve Tevfik
Paksu'nun şiirleri, Vehip Sinan ve Gürbüz Azak'ın
çizgileri gazetenin tirajmı 40 bine çıkardı.
Gazete Nurculann toparlanmasında ve cema-
atin ınanılmaz bu- şekilde büyümesinde önemli
bir rol oynadı. Her yerde ardı ardına "Nur Dersa-
neferi" açıldı, pek çok "Nurcu şakJrDeri" yetişti-
rildi.Ta başlangıçtan beri Nurculann en önemli
çalışmalanndan biri olan "kamp kurma" olayı da
hız kazandı. Türkiye'nın her yerinde, dağlarda,
ormanlarda Nurcu kamplan kuruldu. Bu kamp-
larda kitap okuma, spor, dövüş dersleri gibi etkin-
likler sergılendı.
O dönemde o zamana kadar solculann elinde
olan MTTB tslamcılarca ele geçirildi. Bu olayda
bütün dini cemaatier aktif rol üstlendiler ve Nur-
cular da bunlann arasındaydı.
Bazı Nurcular partl kurmalc tstlyor
O günlerde meydana gelen Hatke Babacanola-
yı da tslamcı çevrelerde yankılar uyandırdı. Ha-
tice Babacan, tlahiyat Fakültesi'nde derslere ba-
şörtüsüyle girince, Prof. Dr. Neşet Çağatay ve
Prof. Dr. HüseyinGaziYurtay dın tarafından okul-
dah uzaklaştuıldı. Bunun üzenne tslamcı çevre-
ler, "AP döneminde de Müslümanlara zuhım ya-
pıhyor" sloganlanyla gösterilere gınştiler.
Bu olay üzerine Bugün, Sabah, Ittihad, Yeni Is-
tiklal gibi tslamcı gazeteler, Hatice Babacan'ın
okuldan atıhnasına tepki gösteren yaymlar yap-
tılar. Bu yayınlann da etkisiyle gençler, Türki-
ye'nin her tarafından Ankara'ya protesto yürüyü-
şüne geçtiler. Olayın TBMM'ye de intikal etme-
sine rağmen AP hükümeti bu konuyla ilgilenme-
di. Ama AP'nin Adana Milletvekili Hasan Aksay
ve AP'nin Nurcu kökenli Maraş Senatörü Ahmet
Tevfik Paksu konuyu parti içinde gündeme getir-
diler. Bu olay da tslamcı kesimler arasında AP'ye
olan güveni azaltn ve yeni parti kurma görüşü
destek kazandı.
Nurculann Ankara'da açtıklan "Parlamenter-
ler DershanesTne gelen Tevfik Paksu, Hüsamed-
din Akmumcugibi diğer tslamcı milletvekilleriy-
le bu konuyu görüştü. Sonuçta, İslami savunacak
bir partinin kurulması gerektiğı karanna vardılar
ve bu yeni partinin liderliğı için son günlerin gün-
demdeki ismi Necmettin Erbakan'ı uygun gördü-
ler. Paksu ve arkadaşlannın önensini uygun bu-
lan Erbakan, şeyhıne damşmadan evet dıyemeye-
ceğini, bu meseleyi şeyhine kendisinin açmasının
da tarikat adabına aykın olduğunu söyledi.
Paksu ve ekibi, bunun üzerine tstanbul'a gitti,
Iskender Paşa Camii'nde Mehmet Zahit Kot-
ku'dan Erbakan için izin ve icazet vermesini is-
tedı. Şeyhten onay ahnınca yeni bir partinin ku-
ruhnası ve başma Erbakan'ın getiribnesi kesin-
lik kazandı.
ZübeyirGündüzalp bu meseleyi duyunca 'Ağa-
beyler Konseyi'nı ve bu işe kalkışan Tevfik Pak-
su gibi isimlen acılen toplantıya çağırdı. Tevfik
Paksu, Ahmet Gedemenlioğlu, Mehmet Gürbüz
ve Mustafa Romanaoğhı'nun katıldığı toplantı-
da ilk sözü Tevfik Paksu aldı.
"Erbakan'ın örnek hareketinden üstaduna sa-
dakat dersi aldun" diye söze başlayan Paksu da-
ha sonra gelışmeleri özetledi.
Paksu'nun bu açıklamasına karşı çıkan 'Ağa-
beyler'den Mehmet Fınncı, "Bediüzzaman böy-
le bir hadiseye izin vermezdi" şeklinde konuşun-
ca işin rengi değişti. Mustafa Sungur da aynı gö-
rüşte olduğunu açıkladı.
Nurculann lideri olduğu halde bu meselenin ilk
önce kendisine gelmemesi Zübeyir Gündüzalp'in
zaten canını sıkmıştı. Nurculann önde gelenleri,
AP varken yeni bir partinin kurulmasına onay
vermediler.
Tevfik Paksu ve Hüsamettin Akmumcu ise par-
ti kurmakta kararlı olduklan için onların karan-
na uymadılar. Zaten bazı Nurcu ağabeyler de ola-
ya sessiz kalmışlardı. Ağabeylerden Said Özde-
nHrpartiyi destekledi. Bayram Yüksel de ıtiraz et-
medi.
Zübeylr Gündüzalp'e
raflmen partl kurma flkrl
Sonuçta "parti kurmak isteyenler", "karşı ÇH
kanlar" ve "tarafsız kalanlar" şeklinde Nurcular
farklı gruplara aynldılar. Nurculann bir kısmının
yanı sıra diğer İslami cemaatier de yeni kurula-
cak partinin yanında yer alınca, yeni parti fikri ül-
ke çaptnda heyecanlı ve hareketli bir taban bul-
du. Pek çok cemaatin temsilcisi de yeni partinin
kurulmasına katıldı.
Ahmet Tevfik Paksu'nun evınde. Osman Yük-
sel Serdengeçti, Arif Hikmet Güner, Hasan Ak-
say, Aslan Topcubaşı, İsmail Hakkı \ ılanhoğlu ve
Necmetön Erbakan bir araya geldıler. Bu toplan-
üda şimdilık AP içinde mücadele edilmesı kara-
n almdı. Erbakan, AP'ye müracaat edecek ve mil-
letvekili adayı olacaktı.
Kararlaştınldığı gıbı, Erbakan AP'ye müraca-
at etti. Ancak thsan Sabri Çağla> an«il. İsmet Sez-
gin ve Mustafa Gülcügil, "Bir takunyannın, elin-
de tespihi ile AP'de yeri olamaz" diye başvııruya
karşı çıkınca, Erbakan'ın AP'ye girme ısteği so-
nuçsuz kaldı.
Bu arada seçim zamanı da yaklaşmıştı ve bir
parti ile seçime girmek mümkün olmayacaktı.
Olaylan izleyen Osman Bölükbaşı, bu dunım-
dan yararlanmak için Erbakan'ı partisine davet et-
ti. Ama Erbakan, Osman Bölükbaşı 'nın genel
başkanlıktan aynlmasını ve kendisinin genel baş-
kan olmasuu isteyince bu gınşım gerçekleşmedi.
AP İle Ipler kopuyor
AP hükümetinm Anayasa Nizamını Koruma
Kanunu teklıfi bu günlerde Meclıs'e gelince, di-
ni çevreler iyice tedirgin oldular. Konya AP tl
Başkam Mustafa Öncel ve beraberindekı heyet
Demirel'i ziyaret ettı. AP'yi Müslümanlann ık-
tidara getirdiğini ileri süren heyet bu kanunun
geçmemesini istedi. Demirel onlara, "SizKonya-
hlar dindarsınız, bize oy vermeye nıecbursunuz"
cevabuıı verince Konya'da AP bölündü. Bölünen-
ler Erbakan'm kuracağı partiyi beklemeye karar
verildiler.
Erbakan'ın kuracağı parti beklentisi aslında bü-
tün tslami çevreleri beklentı ıçine sokmuştu. Yeni
parti girişimini Nurculann bir kesimi de destekle-
diği için Kirazlı Mescıt sakinleri iyice tedirgin ol-
dular. O günlerde tslami kesime yönelen MHP,
Nurculan henüz parti kurmamış Erbakan'dan da-
ha çok rahatsız etti. Çünkü Yazıcı Nurculann des-
teğini ahnıştı. MHP'nin içyüzünü sergilemek içuı
bir broşür yayımlanmasına karar veridı
Bubroşuriçinaraştırmayı Bekir Berkvapacak,
yazıyı Mustafa Polat yazacaktı. Bekir Bcrk in is-
mi milliyetçilenn, Mustafa Polat'ın ismı de Nur-
culann üzerinde etkiliydi. Çalışmalann sonunda
"Tarihi Vesikalann Işığt Altında İslami Hareket
veTürkeş" adlı bir kitap ortaya çıktı. Bu eser ay-
m zamanda Nurculann ilk sıyası kıtabıydı. Bu
kitapta,Türkeş'in aslında M.Kemalve tnönü'den
farklı olmadığı, din konusunda onlar gibi düşün-
düğü, Arapça ezana, çarşafa karşı çdctığı kendı
sözleriyle aktanldı.
Türkeşİslamcüara
yönelince...
27 Mayıs'ın etkin
isimlerinden Alparslan
Türkeş, sürgünden
döndükten sonra Nihal
Atsız ve Dündar Taşer
gibi issmlerle birlikte
gençleri Türkçülük
ideali etrafmda
toparlamaya girişti
Alparslan Türkeş
Osman Bölükbaşı' run
liderliğindeki
Cumhuriyetçi
Köyhl Millet Partisi 'ni
: (CKMP), 27 Mayıs'ta
Alparslan Türkeş
birlikte olduğu ve daha sonra
sürgüne gittigi arkadaşlanyla
biılikte ele geçirdi. Artık
Türkeş'in ve ülkücülerin bir
partisi ohnuştu.
Türkeş ve arkadaşlan parti
örgütlenmesine girince
lslamcı akımlarla dirsek teması
aradılar.
Önce partinin adı
Milliyetçi Hareket
Partisi olarak
değiştirildi, fikir olarak
da 'Türk-lsiam Sentezi'
ortaya aüldı. Daha önce
Cumhuriyet
gazetesinden
Cevat Fehmi Başkut a
Çarşamlan gördükçe
tüykrim ürperiyor,
ezanın yeniden
Arapçaya dönüşü bir
Oıanettir" tarzmda
konuşan
Alparslan Türkeş, 'Islamiyeti
tanımadığuu, K.uran'm
Muhammed'in kafasından
uydurduğu bir kitap olduğunu'
belirten Nihal
Atsız'la birlikte tavır
değışürerek cemaatlere ve
tarıkatlara yönelik mesajlar
vermeye başladı.
Bir andagelişen olay:
NurcuMHP savaşı
Nurcular Erbakan'dan
endişelenirken
karşılanna MHP çıktı.
Nurcu-MHP kavgası bir
anda patlak verdi. MHP,
Islamcılann desteğini
sağlamak amacıyla
onlan partisine davet
ediyor, oy
vermeyecekleri de
mason uşaklığıyla
suçluyordu. Bu arada
Hüsrev Ahmbaşak'la
görüşmüşler ve
Yazıcılann desteğini
Zübeyir Gündüzalp
almışlardı. Bir anda Isparta,
Kastamonu ve Elazığ'daki Nurcular
MHP'ye tam destek sağladüar.
Ankara, Adana, Yozgat gibi illerde
de bir grup Nurcu MHP'ye sıcak
davranıyordu. Bunun dışında
Alparslan Türkeş, Nurculann
arasına adamlannı sızdırdı.
Türkeş'in Nurcular içindeki
adamlan Nur derslerinde
"Başbuğ'un Risale-i Nur
okuduğunu, Oeride tam
bir Nurcu Bder
olacağmı" yaydılar.
Zübeyir Gündüzalp
bütün bunlan
duyunca, hasta olmasına
rağmen 'Ağabeyler
Konseyi'ni Kirazlı
Mescrtkarargâhmda
topladı. Burada
MHP'ye haddini
bildirme karan almdı.
Bekir Berk,
Onlarmgerçek
yüzlerini teşhir edelim" diye
konuştu "Önce Türkeş'in
geçmişinden başlanz işe. Demokrat
Parti zamanmda söylediklerini
yazar, Menderes'e yapöklannı
anlaünz. Şamanistlerle,
Kemalistkrle, Siyonistkrle olan
flişkilerini belgelerle gözler önüne
sereriz''. Ve ortaya çıkan broşür
Türkiye'nin her tarafına gönderildi.
Fethullah GülenJ
den
Mustafa Polafa tehditAnkara'daki Nurculann
Erbakan'ın yanında yer
alması, Istanbul'daki
Nurculan kızdırdı. Bu
yüzden Ittihad
gazetesinde AP yanlısı
yaymlara ağırhk verild,
ve yeni parti kurmak
isteyenlerin aleyhinde
yazrlarçıkrnaya
başladı. Necip Fazıl
Kısakürek ve Mehmet
Şevket Eygi, Nurculann
bu tutumunu kınayan Fethullah Gülen
yazüar yazdılar. Eygi,
Nurculan eleşürmekle kahnadı.
tttihad gazetesinde yazılar yazan
Şuk Yüksel Şenler'ı Bugün
gazetesine transfer ettı. Eygi'ye
Nurculardan Mustafa Polat sert bir
yazıyla cevap verdi. Fakat bu yazıya
Eygi'den önce Fethullah Gülen'den
tepki geldi. Polat'ı telefonla arayan
Gülen, ona şöyle çıkıştı: "Sağa sola
durmadan sataşryorsun." Fethullah
Hoca'nm bu çıkışına
şaşıran Polat "Onlar da
bize sakhnyorlar" diye
cevap verdi. Bir süre
tartıştıktan sonra
Fethullah Hoca tehdit etti:
"Eğer bu tutumunuza
devam ederseniz, işi tamir
etmek için bizim de
yapacağmuz şejTeıT
olabilir." Gülen'ın bu
sözleraıe Mustafa Polat
daha çok şaşırdı. "Ne
yapabüirsiniz,?.."
"Senin gazeteni burada
satnrmam!-" Polat çok kızdı ve
kendisi de Erzurumlu olduğu için
çocukluğundan beri tanıdığı ve bir
dönem Inönü'ye olan hayranhğını
bildiği Gülen'e oldukça sert cevap
verdi: "Bu gazete benim değü
Nurculann gazetesidir. Nurculann
faaByetlerini senin ağababan olan
İnönü bile durduramadı; sen hiçbir
şey yapamazsuıL"